26 Eylül TİMURLENK Muharrır1: * * Bınlerce Kelleden Yapılan Bir Abidel.. — Buyurun Tevekkhl Hanım dedi, size bir “ Kelle minar , göstereceğim. Yepyeni bir kelle minar ! Tevekkül, Timurun sık sık yaptırttığı bu korkunç minarele- rin şöhretini biliyordu. Zaten Çin seddinden Moskova kıyıları- na uzanıp giden diyar içinde kelle minarların »ne- olduğunu bilmiyen de yoktu. Şu kadar ki Tevekkül o coza âbidelerini gö- | zile görmemişti, nasıl yapıldığı- n da lâyıkile tahmin edemi- yordu. Kocasının, iltifat emelile kendisine o âbidelerden bir nü- mune göstermek istediğini öğre- | nince sarardı, geri dönecekmiş gibi şuursuz bir hareket yaptı. Lâkin Timurun kuyvetli eli, eli- ni yakalamıştı ve adeta sürük- ler gibi otağdan dışarı çıkarı- yordu. Tevekkül, halde geldiği için zırlıkları oraya — dalgın bir etraftaki ha- görememişti. — Ancak şimdi bu hazırlıkların farkında oluyordu. Otağın bir tarafında ayak tahtı denilen yüksek sedir kurulu idi. Üç bin kişilik bir fıyka, birkaç daire şeklinde o tahtın etrafını halkalıyordu. Hal- kanın ortasında büyük bir ka- labalık vardı. Vezirler, müşavir- ler, hocalar ve saire de tahtın | arkasında duruyorlardı. Timur, eli yine Tevekkülün | elinde, tahta kadar yürüdü, bü- | yük bir alkış tufanı içinde karı- sını tahta oturttu, kendisi yanına geçti ve hemen emir verdi: — İşe başlayın! Tevekkül, sapsarı bir çehre e etrafına bakınırken sert adam, ona doğru iğildi : — Beni küçük görenlerı. dedi, bak ne hâle koyuyorum! * Sebzivâr şehrinde Timurun bayrağını yırtmak cür'etini gös- teren iki bin günahkâr, kolları bağlı olarak oraya getirilmişler- di. Bunlardan ilkin dörder kişilik dört grup, beşer metre fasıla ile yere yatırıldı, üzerlerine balçık ve kireç sürüldükten sonra dör- der kişilik dört grup daha geti- rilip birincilerin üzerine konuldu, yine kireç ve balçık sürülmesini | müteakıp başka grup getirildi. Bu suretle ve cehennemi bir sür'- atle canlı insanlardan dört kule | SON POSTA Yevmi, Siyasi, Havadis ve Halk gazetesi mbul: Eski Zaptiye Çatalçeşme sokağı 28-1 Telefon: İstanbul - 20203 Pasta kutusuz İstanbul - 741 Tolgraf: İstanbul SONPOSTA ABONE FİATİ TÜRKİYE ECNEBİ 1400 Kr. 1 Sene 2700Kr 750 » GAy 1400 9, 400 » 3 « 800 ,, ea 300 , Gelen evrak geri verilmez Hanlardan — mos'uliyet alınınaz tevap için mektuplara (6) karuşluk pul ilâvosi lâzımdır. Ağres daeğiştirilmesi (20) kuruştur. Gazetemizde çıkaa resim ve yazıların bütün hakları mahfut ve gâzetemize yorlardı. | ki kötü adamlar, | külü de yapılmıya bışlundı. Altında ka- lanlar, kısa bir zaman sonra, im lemiye ve üzerlerine yığılan ağır- hğim tazyikile bağırmıya başl- Bu inleyiş ve bağırış, aşağıdan yukarıya doğru teselsül ediyor, âbidelerin her parçasın- dan yavaş yavaş ölüm harharala- rı. sızıyordu. Korkunç kuleler yöü Hikçe, amele merdiven kullanıyordu ve inşaat, arızasız ilerliyordu. Niha- yet iki bin mücrimden yirmi be- şer metre yüksekliğinde — dört küle yapıldı. İnliyen, hırıldıyan dört kulel! Yapı işinin bitmesi Üzerine Timur, yine Tevekküle döndü: Bu kelleminar, başka bir kel- leminar. Evvelkileri kuru kafa- lardan yaptırıyordum, bunları diri insanlardan yaptırdım. Umarım ibret alırlar, bir dahi bayrağıma el kaldır- mazlar, Ve sonra dik dik Tevekkülün | yüzüne baktı: — Benim bayrağım, — dedi, kalbimdir. Ona ilişenler kalbimi incitmiş olurlar, nitekim kalbimi kıranlar dâ — bayrağımı benim | yırlmış kadar beni celâllendirirler, başlarını tehlikeye'düşürürler ! Timur, siyasi, askeri ve mali zaruretler olmaksızın kan -dök- mezdi. Hele gönül kazanmak veya karılarının gözlerini korkut- mak için böyle canlı kuleler ya- pacak kadar hafif meşrepli bir adam değildi. Sebzivar ihtilâlci- lerini Isfahan yolu üzerinde ve korkunç bir şekilde cezalandır- | maktan maksadı, Koçapa takımını uzaktan - tet- hiş etmekten ibaretti. Bu bü- yük ceza, şüphe yok ki, köy- den köye naklolunarak, — Isfa- han sokaklarına — kadar — ya- yılacaktı — ve âsi — demircinin avenesi, şu dört kulede kendi akıbetlerini görerek telâşa düşe- ceklerdi. Telâş korkunun mı- kaddemesi ve korku, acze düş- menin müjdecisidir! İşte Timur, bu düşünce ile şu dört kuleyi yaptırmıştı. Fakat fırsattan istifade ederek Tevek- korkutmak — istiyordu. Onu, inşaat sırasında, — yanında bulundurması da bu emelden ileri geliyordu. Fakat gözettiği siya- setin İsfahanlılara ait cephesi isabetli olmakla beraber öbür tarafı çok sakattı. Kadın yüreğinin cebren — almabilmesine — imkân yoktu. Oraya nur olarak girmek ve girdikten sonra ateş haline gelmek lâzımdır. Timur, infialin- den, iğbirarından ve inkisarından dolayı bu noktayı düşünmüyordu, Tevekkülü korkutmak istiyordu. Yanlış tir yol tuttuğu için de kazanmak istediği yüreği büsbü- tün kaybediyordu. Çünkü Tevek- kül Hanım, şabit olduğu sahne- den kocasının yüksek kudretine intikal etmedi, kulağına fısılda- nan sözlerden ibret almadı, bilâ- kis tiksindi ve onunla kendi ara- sında derin bir uçurum görüp durürken şimdi 0 uçurum içinde dört koarkunç kulenin inlediğini görür oldu. Demirci Ali SON POSTA Sayfa 9 Ayakkabıların Kıymeh Bir Amerikalı Kimyager, Bunlar - Kimyevi den Yü zlerce Madde Eski ayakkabılar meğer — bir hazine Imiş Tropakokani denilen madde de kirli derilerden elde edlimiştir. Son seneler zarfında kimya ilminde vücude getirilen terakki, akla hayret verecek bir dereceyi bulmuştur. Fennin bu terakkisi, belki yarın bugünkü medeniyete en büyük darbeyi indirecektir. Çünkü atom denilen ve madde- nin esasını teşkil eden zerre parçalanabildiği gün, dünya ye- rindean oynıyacak, —sun'i altın yapmak kabil olabilecek, millerce mesafe deniz Üzerinde bulunan gemileri uzak karalardan idare etmek mümkün olacak ve elek- tciğe karşı artık ihtiyaç kalmıya- caktır. Fennin bu azim inkılâbına bizi götürecek olan vasıta bil- hassa kimyadır. Onun sayesinde, bugün, hiçbir madde lüzumsuz değildir. ve en âdi paçavranın bile kıymeti vardır. Bunu bize, Umumi Harpte, çirkeften yağ çıs karmaya, kâğıttan elbise ve ayak- kabı yapmıya muvaffak olan Alman sanayii isbat ettiği gibi* Ame- rikalı genç bir kimyager de can- h delillerle hayretimizi arttıryor. Bu genç kimyagerin adı Jozef Miçelmandir ve Amerikanın Har- vard darülfünununun — muallimle- rindendır. Mister Jozef Miçelman, kimyanın ne müthiş mucizeler yapmıya muktedir olduğunu gös- termek için eski ayakkabıları almış ve bunlardan hayalimize bile gel- miyen maddeler çıkarmıştır. Eski ayakkabıdan bu kimya- gerin meydana getirdiği kimya maddelerinin miktarı yüzleri bulur. Fokat burada, size, bunlardan birkaçının — ismini — kaydetmekle iktifa edeceğiz. Mister Micelmanın eski bir ayakkabıdan çıkardığı 1 — Yağlı boya tablolarda kullanılan — yeşil krom — hamızi 2 — Renk çıkarmakta kul- lanılan hayvant kömür. 3 — Yakmak için bir nevi gaz ( petrol değil ). 4 — Karbonat do' kalsiom. 5 — Amonyak 6 — Fotoğraf camlarını yı- kamada kullanılan bir ecza 7 — Yasemin ve diğer ko- küları arttırmak için kullamlan bir. esans. 8 — Boya 9 — Mıvcuı iyotlardan daha iyi bir nevi iyot 10 — Ziraatte muzır hayvan- Jara karşı kullanılan zehirli yaz- .3......................................................î.. RADYO —oğo—vw—v—wm şeşerser ea a d rARAA 26Eylül Pazartesi İstanbul — ( 1200 metra ) 18 Mü- yerref Hanımın iştirakile alaturka saz, 19,5 orkestra, 21 Safiye Hanım ile ar- kadaşları tarafından alaturka konser, 22 gramolon. Bükreş —( 394 metre ) 20 salon or- kestrası, 90,5 konferans, 90,45 gra- mofon plâkları, 21,15 konser, B. Mol Belgrat — (429 metre) 20 Almanca ders, 21 akşam konseri, 22 komedi, 28 piyano. Roma —(44l matro ) 21,30 ve muharrir, 21,45 hafif konser. Prağ — (483 metre) 20,45 halk kon- seri, 29 keman konseri, 22,90 piyano konBeri. Viyana — (SiT metre) 21,05 Viya- ha muşikisi, 28 sesli filimlerden par- çalar. Peşte — orkestrası, havaları . Vıı-.ou — (1414 metr l.uııım a tiy bir musaha 23 dans ha ııl I. Berlin — (1635 motre) 21 Hamburg- dan naklen neş'e verca - bava kitap Çigan- | Krom okaldi Ki ayak- dan çıkarılıyor lerin yerini — tutabilecek nikotin sülfatı. 11 — Kokainden daha kuvvetli ve uyutucu bir ilâç. 12 — Hamızı karbon yağı. 13 — Hayvani yağ. Saydığımız maddeler, Mister Miçelmân'ın eski kunduralardan çıkardığı mevaddın. bir. kısmını teşkil etmektedir. Bunları sıralar- sak adedi yüzü geçebilir. Demek oluyor ki kürenin üzerinde her şe- yin hususl bir mahiyeti ve aklı- mızdan bile geçmiyen büyük bir ehemmiyeti vardır. Marifet o sır- ra ermek ve istifade etmesini bilmektir. $ P * 27 Eylül Sah İstanbul — ( 1200 metre )138 — arkase tra, !9,5 Kemal Niyazi Beyle Fahime Hanımın iştirakile ince saz, S1 Nimet Vahit Hanım tarafından taganni, suz, 22 gramolon. Bükreş — (894 metre) 20 orkestra, 20,80 konforans, 20,45 şarkı konsori, 21,03 örkestra Re'grat — (120 metre) 9V Fransızca ders, 90,5 konferana, 21 ses könseri. Roma — (441 metre) 21,43 muhtelif könser, sonra Der Bitz isminde bir komedi , Prağ — (488 metre) 90 Çi; ı:ıı orker- trası, 20,50 şarkı könsori, 292 konser. Viyana SIT $i ) 20,40 halk konseri, muhtelif opr an parçalar, 21,59 #tudyoda komedi, 29,530 dans ha- va'arı (550 motro ) 20 21,90 Ç $i. şova Şttt 0,19 mub- 21 halk könseri, 93 dans b. vaları, salon or gan 9. bötee)