d Ç bıylş Dünya Garibeleri Tehlikede Bulunan Beş Milyon Viyanada Payl Veyner ısmın- de bir genç kız son derece müş- kül bir vaziyet karşısında kalmış- tır. Bu genç ya yekünu 5 milyon franga baliğ olan bir serveti ve yabut Avusturyada güzellikte bi- rinciliği kazanan Rena Renati isminde bir kızı intihap etmek mecburiyetinde kalmıştır. Payl Vayner 5 milyon alırsa güzel Renayı kaybedecek, Re- nayı alırsa & milyonu elden ka- çıracaktır. Mesele şudur: Payl Veyner, —Avusturyanın en zengin adamlarından - biri elan Yakov Veynerin oğludur. Aslen Müsevi olan Yakov Vey- ner, oğlunun Viyana ve hatta bütün Avusturyada nam almış olan bir kızla evlenmesine razı olmamış ve hasta yatağında iken oğluna müteaddit defalar nasi- hatlerde bulunmuştur. Yakov Veyner, oğlunu ikna edemeyince noteri çağırtmış ve onun huzurunda: “5 milyon Fran- ga baliğ olan servetimi Rena Renati evlenmemek - şartile oğlum Payl'e bırakıyorum. Oğlum eğer Rena Renati ile evlenirse servetimin bir mzteliğinden bile bütün servelim — Avusturyada bulunan Musevi cemaatlerine kalacak !ır demiştir. Birkaç gün son yar Yakov Babası — öldükten Vayner Musevi cemaatlerinin baş- ile istif edemiyecek ve ner — Öln sonra — Payl bulunanlarla maksadını larında çerek temasa ( söylemiş Ve baklarından vazgeçmelerini tek- | lif etmiştir. Buna mukabil de - 300.000 frank teklif etmiştir. Şimdi cemaat reisleri Aarasında bir ibtilâf çık- mıştır. Bunlardan bir kısmı Payl Veynerin teklifini kabol etmişler- dir. 'Bunlar Payi Veynerin bir kız için —muazzar ? vazgeçmiyeceği - fi makta ve bunun için edi- kabul ederek. yarınki tavuktan bugünkü yumurtayı ter cih etmektedirler. Diğer bir kısmı ise bu parayı tamamen almak ka- bil iken cüz'i bir şey almak akılsızlık olduğunu söylemekteler. Bunlar: “Aşk paradan kuvvetli- dir. Birçok misaller gözümüzün önlüindedir, birçok kıralların, aşk yüzünden tahtlarımı, servetlerini terkettiklerini gördük. Payl Veyner de bunlardan biridir. Biraz vakit geçtikten sonra Payl Veyner servetinden vazgeçerek sevgilisi ile evlene- cek ve servet bize kalacaktır. Bunun 'için de biraz beklemek Yâzımdır, demektedirler. Bakalım Payl Veyner 5 milyonu mu ter- €tih edecek, yoksa güzel Rena- n m? Krallığı Reddeden Adam Vaktile Arnavutlar tarafından «endisine Arnavutluk tahtı tek- Hf edilen Amerikalı avukat Jorj Vilyams 70 yaşında olduğu halde Amerikada Bruklinde vefat et- miştir. Meşhur müteveffa Vilson, Ame- len parayı rika reisicümhuru iken Avukat | | göril cin | mun Şu İngilizler çok tuhaftır. Bir taraftan makineden yapma insan- lara can vermek için uğraşıp du- rurlarken diğer taraftan Afrika ormanlarında yakalanan yabani maymualara türlü tü hünerler öğretiyorlar, onları insanlaştırmıya çalışıyorlar. Meşhur — İngiliz — seyyahla- rından biri bundan on ay kadar Afrikaya gitmiş, Kongo müstemlekesinin geniş ve vahşi bir hayli dolaşmış kadar ele geçmiyen den birkaç tane may- yakalıyarak Londraya ge- tirmiştir. — Zavallı seyyabh —bu yabani hayvanları yakolayıp Av- rupaya — gelirinciye kadar bir hayli — zahmet ve bire kaç — kerre tehlikesi evvel armanlarında ve şimdiye çekmiş ölüm Fakat şunu da haber verelim ki bu maceraperest seyyah çek- tiği zahmetlerin ve atlattığı teh- likelerin acısıı çok kısa bir müddet zarfında bol bol çıkar- mıştır . Çünkü bu getirdi dar kimsenin muvaffak olamadığı hünerler öğretmiş, bu yabani mahlükları adeta insanlaştırmıştır. Elyem hususl bir sirkte bulunan bu hayvanlar bir banka vezne- adam Londraya ği maymunlara, şimdiye ka- | darı gibi mükemmel surette ve yanlışsız. olarak para saymasımı | bile- öğrenmişlerdir. Yapılan tetkikata göre, bu yeni cins maymunlar Ööteki may- munlardan zekâ itibaril atlattıktan sonra emeline muvaf- | | fak olabilmiştir. SON POSTA Asrı" Maymunlar üstündür ve âdeta bir insan ze- kâsı kadar varlık sahibidirler. Bu maymunlara — öğretilen hünerler arasında pehlivanlık ta vardır. Bu garip seyyahın maymunları tıpkı mqhur kehlivınlıı gibi he- | İngılızler Maymunlara İnsan Gibi Para Saymasını Bile Ogretıyorlar Ingilterede Maymun Gureşlen Çok Rağbet Kazandı yocan - güreş müsabakaları yap- maktadırlar. Maymun güreşleri rağbet kazanmıştır ki seyyah ce- napları kısa bir müddet zarfında binlerce lira kazanmış vo seyahat esnasında yaptığı masrafı kat kat çıkarmıştır. Elmanın kabuğunu bir insan gibi meharetle soyan, şarap ve viski içen, — sirkte kolkola tenezzüh yapan bu maymunların bankada paraları da olduğunu söylersek tabii hayret edersiniz. Çünki bu maymunların sa- hibi olan garip seyyah günün birinde öleceğini düşünmüş, onları çok sevdiği için sefil kalmamaları maksadile böyle bir ihtiyati ted- bir almıştır. Buradaki resimlerde bu asri maymunların muhtelif vaziyetlerim görüyorsunuz. Bilhassa en alttaki resim çok şayanı dikkattir. ve maymunlardan birinin duş yap- tıktan sonra istirahatini göster- mektedir. ]oıı Vılyımı Amenkımu Auııı sefirliğine tayin edilmişti. Vilyamıs, Atinada arnavut ricalile tanışmış ve bunlarla hakiki dost olmuştur. Bundan sonra Arnavutluğa ait meselelerle — yakından alâkadar olmağa başlıyan Vilyams, Arna- vutlara karşı hakiki muhabbet beslemeye başlamıştır. Vilyams, tesadüfen o esnada Yunanistanda Arnavutluğa karşı bir sulkast hazırlanmakta — olduğunu haber almıştır. Arnavutlara karşı - olan muhabbeti Vilyamsa işgal et- mekte olduğu mevkii unutturmuş ve işe müdahale ederek bu sul- kastın. icrasına mâni olmuştur. Hatta bunun için Amerika hü- kümeti Vilyamsı azlederek geri çağırtmıştır. Bu — meselelerden haberdar — olan Arnavut ricali Vilyamsın Atinadan hareketinden <ürin —a evvel Vilıımll Mmüracaat ederek © vakitler münhal bulunan Arna- vutluk kırallık tahtını kendisine teklif etmişlerdir. Vilyams bu teklifi — kabul — etmemiş — ve Amerikaya dönerek eskisi gibi avukatlık yapmıştır. Bir İstatistik Pariste maruf bir profesör uzun tetkikat neticesinde muhte- Hf sınıflara mensup — insanların kaç sene yaşayabilmekte olduk- larını tesbit etmiştir. Profesörün iddiasına nazaran, çifçiler vasali olarak 70 yaşına kadar yaşıyabilmektedirler. Fab- rika amelesi vasati olarak 54, muharrirler ve gazeteciler azamt 52, Banka ve'sair müesseselerdeki memurlar 45, Telefon memureleri ve hizmetçiler 39 yaşına kadar yaşıyabilmektedirler. Afyonda İzzet aı_îey Bir Konferans Verdi Afyon ( Hususi ) — Şehrimiz Halk Evinde yapılan güzel ve kalabalık bir toplantıda vilâyetimiz Meb'usu İzzet Ulvi Bey alâka ile dinlenen bir l:oııferını vermiştir. İzzet Ulvi B. “ beşeriyetin inkılâp yolu - Biz ve inkılâp fırkamız ,, mevzuu etrafında uzun izahat vermiş ve alkışlanmıştır. Bundan sonra Halk Evi Ede- biyat Şubesi Reisi Eflâtun Cem | Bey halk edebiyatınm seçme parçalarından kıymetli manzume- ler okumuş, mütecakıben Halk Evinin musiki şubesine mensup gençler güzel bir konser vermek suretile ruhlarımızı okşamışlardır. B. Sıtkı o kadar | | arasına sıvanmasıdır. Sıhhat Bahisleri Bır Gün Kulağınız Tıkanırsa... Gerek hamamdan çıktıktan sonra kulağın iyice kurulanma- | ması ve gerekse terlendiği za- kulak — borusuna tehaccürü man hariçten dahil olan tozların kulağı tıkar. Kulak — tıkanmasında — hasta hiçbir şey yok iken derhal bir sağırlık hisseder; seddade bulu- nan kulak seddadenin tahaccürü- ne göre ya kısmen veya hiç işitmez. Tedavisi — Üç gün sabah ve akşam ikişer damla kulağa gli- serin damlatılmalı veyahut yarı | yarıya su ile karıştırılmış müvel- Hdülhumuzalı su dökerek tehaccü eden — kismin yumşamasını — te- min etmeli, — ve büyücek — bir gam şırınga ile kulak yıkanarak seddade çıkarılmalı ve bu ameliy: yapıldıktan sonra temiz — bir pamukla kulağın içi temizlenmeli ve bir müddet kulakta pamuk bırakılmalıdır. Lâpalar LaApalar, tesirleri oldukça mü- him ve haricen tatbik suretile konulan - ilâçlardandır. Lâpaların müteaddit envaı vardır. Başlıcası: ketentohumu, — kepek, — patates unu, nişasta, bardallı lâpâlardır. Lâpalar, bazı ilâçların tozla- rının süt, su veya saire ile yuğ- rularak — yamşatılıp hamur hali- ne getirildikten sonra iki bez Bu lâpalar istenilen mevkie tatbik ve Üze- rino bir fanilâ parçası konarak sarılır. Nişasta lâpası — Bir parça soğuk su içinde 100 gr. ( tahmi- nen dört çorba kaşığı ) nişasta sulu hamur şeklini alıncıya ka- dar ovulur, bu nişasta o derece ezilmeli ki kat'iyen pıhtı haline gelmemeli ve bunu bir tence- re içine koyup hiç durmak- sızın yavaş yavaş — karıştırma- b, sonra bu hamuru - bir müslin parçası Üzerine yayarak üzerini müslinin diğer kısmı ile kapatmalı ve bu suretle nişasto lâpası ihzar edilmiş olur. Keten tohumu İâpası — Taze ketentohumunu — almalı, çorba tabağı içine koyup — ortasına bir delik açmalı, bunun içine so- Ruk su yavaş yavaş dökülüp, ve bir kaşık sapile yavaş yavaş tam hamur şeklini alıncıya kadar ka- rıştirmalı, ve nişasta lâpası gibi bir müslin parçası Üzerine ko- yup üstü kapatılmalı ve isteniler yere — konmalı, veş üzerini bir sargı, bir, mendil, bir bez ile sarmalı. Keten tohumu, taze olmazss tahammur eder, ve faide yerin« konan yerde — birtakım ufak çi- banlar çıkmasına sebep olur. Hardallı lâpalar — Evvelâ bir ketentohumu lâpası hazırlamalı üzerine hardal tozu ekmeli, tatbik edilen hardal lâpalarının derece harareti her halde 40 tan yukar olmamalı, çünkü fazla derece | harareti olan lâpalarda harda tebahbur eder. Yeni Neşriyat | — En meşhur ö Bön'nun eseri- Riraf Bey tarafından gtir. Tarih muallimleri» larına elzem bir Gser- ne, tarih