15 Eylül 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

15 Eylül 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Memleket Manzaraları Tekirdağında Gençlik Hareketleri Tekirdağ (Hususi) — 9 Eylül cuma günü şehrimiz büyük ve keyecanlı bir spor günü yaşadı. Valimiz Fahrettin beyin müzake- reti ve büyük bir halk kütlesinin iştirakile —muhtelif mlülsabakalar oldu. Marmaranın köpüklü mor dalgaları sabilleri hırpaladığı hal- de müsabakalar yine tehir edil- miyerek gençlerin azimleri saye- sinde muvaffakıyetle neticelendi. Tekirdağında memleket gençliği- Din iştirakile bir ay evvel teşek- kül eden (Halk Spor Biriği ) bu müsabakaları tertip etmekle bir kere daha varlığını ispat etti. Bütün halkımızın iştiraki yapılan bu müsabakalar Üç esas Özerine icra edilmiştir: ! — 100 ve 200 metre yüz- me sür'at yarışı ve ayrıca (1000) metre mukavemet yarışı.. 2 — 100 ve 200 metre botlarla sür'at ve 1000 metre bot mukavemet ya- yışı.. 3 — Yağlı direk müsaba- kası... Sabahtanberi Halkspor klübü binasını dolduran halk kütlesi sabırsızlıkla müsabakaların başla- masını bekliyordu. Saat bir de Mmüsabakalara yüzme yarışlarile başlandı. Köpüklü dalgalara gö- ğüs gererek yüzen gençleri halk heyecanla seyrediyor ve birinci geleni görmek için öteye beriye bücam ediyordu. Yüzme mukavemet ida büyük bir alâka ile seyre- tildi. Yüzme yarışlarında İhsan | Bilâharo icra | | landılar. Ef. birinci geldi, edilen bot yarışlarını seyreden balk Adeta ani sarsılıyordu.. Hırçın dalgalar üs- tünde ceylân gibi kayan botlar bakikaten heyecanlı bir manzara Arzediyordu.. Son olarak yapılan | yağlı direk müsabakası lenceli oldu. Bot müsabakalarında Mehınet Bey birinci geldi. Bu güzel güne liva kumanda- gı Emin ve Doktor İsmail Hak- ke Beylerin nutuklarile nihayet verildi. Gençlerimize daimt mu- muvaffakıyetler dilerken vali Fah- Fettin Beyin de gençlere daha Fazla yardımlarda bulunacaklarını kuvvetle ümit ederiz. Gültekin Celâl çok eğ- Çeşan Danayırı Keşan ( Husus! ) — Kasaba- mızda her sene eylülün onundan pn beşine kadar devam eden bir panayır kurulur. Civar köy ve kasabalardan hayvan satıcıları ve alıcıları panayırımıza gelirler. Bu suretle hayli faaliyet görülür. Bizim panayır, diğer kasabalarda gurulan panayırlara nisbetle daha gözel olur. Bu sene de on ey- ülde açılan panayırımız çok gü- tel olmuştur. Kazamız — dahilindeki bütün xöyler halkı panayıra akın et- Miştir. Muhtelif eğlenceler ara- fında hayvan ve zahire satışı fapılmıştır. Fakat bu sene sığır | Adatleri, diğer senelere daha ucuzdur. Panayır münasebetile büyük sehlivan — güreşleri başlamıştır. Straftan bazı meşhur pehlivanlar gelbedilmiştir. Halk bilhassa peh- Obİyan güreşlerine büyük bir rağ- det göstermekledir. —H. Gündoğdu nispetle yarışları | bir. heyecanla | | tirilen | düğünü Düzcede Sünnet Düğünü .. v 066 00 350 Şehit Çocuğu Menfaatine Güzel Düzce (Husu- si) — Bu hafta- nın ilk günü ka- kasabamız gü- zel ve hayırlı bir gün yaşadı. Şehit, Fakir, ço- cuklarile yetimler için bir sünnet tertip edildi ve birçok yavruların — yüz- leri güldü. Bu hayırlı iş her fırsatta yar- dımlarını — esir- gemiyen fabri- katör Duhani za- de Fettah Bey tarafından — ter- tip edilmişti. Sa- bahın saat seki- | zinde amne veya babaları fından getirilen çocuklara tara- yer- li malından dik- entariler ve takkeler giydirildi ve Fettah Beyin konağına alındılar. Kay- makamımız başta olduğu halde bütün memurlar, kasaba eşrafı, tacirler ve halk, konakta top- .. v .e Bir Düğün Tertip Sünnet alayı Düzce çarşısından geçerken Yemekten sonra Beşiktaş ima- ı mi Hafız Kudduüsi Ef. tarafından mübarek — şehitlerimizin — ruhuna ithaf edilmek Üzere bir mevlüt okundu. Müteakıben - sünnetleri icra edilecek olan 350 çocuk Edildi arabalara — bin- diler. Bu sı- retle önde Halk Evimizin — bam- dosu olduğu halde — güzel bir sünnet alayı tertip edildi ve kaşabanın — her tarafı gezildi. Ht- kümet konağının önüne gelindiği zaman “ yaşasın Gazi babamız , sadalrı yükseldi ve sonrâ tekrar Feottah B. kona- ğına gelindi. Mü- teakıben meşhur sünnetçi Hasan Tahsin B. tara- fından 350 yavru- nun sünnet ame- liyeleri icra edi- lerek hepsi Fet- tah B. tarafından yaptırılan pavyon- larına yerleştiler. Sünnet bittikten sonra hokka- baz tarafından eğlenceli oyun- lar ve hünerler gösterilerek çok güzel saatler geçirildi. Eğlenceler bütün kasaba halkının iştirakile gece de devam etti. — Ferhan Menemende 9 E_ylül : Menemen (Hususi) — Kasabamızın düşmandan ebediyen kurtu- kaşunun onunru yıldönümü olan 9 eylül bayramımız hararetle ve bütün halkın taşan heyecanile tes'it edildi. Gönderdiğim resim, bu münasebetle yapılan merasimden küçük bir intibadır. Susığırlıkta Her Şey Ucuz, Fakat Et Pahalıdır Susığırlık, (Husust) — Kasa- bamızda hayat çok — ucuzdur. Patlıcanın 15, 20 tanesi beş ku- ruş, Üzümün, İncirin, şeftalinin we elmanin okkası da beş kuruş- tur. Yumurta elli veya altmış paradan aşağı inmiyor. Susığırlı- | gn İstanbula külliyetli miktarda yumurta ihraç etmesidir. Bu ge- neki piliçler 10, 12,5 kuruşa ka- dar — satılıyor. Pahalı olan ve halkın da bihakkin — şikâye- tini davet eden birşey varsa ©o da et fiatleridir. İki buçuk, üç liraya koyun satılırken 30 kuruş olması lâzım gelen et hâlâ elli kuruştur. Kasaplar fiatleri hiç te indirmiyorlar. ... Malatyada Asayişi İhlâl Eden Ho- vardalar Yakalandı Malatya, (Hususi) — Vilâye- timize iki saatlik mesafede Sa- man köyünde oturan Vahap, Şahna hbanlı köyünde oturan diğer Vahap ve kardeşi İbrahim lle Abdullah, Tecde köyünden Mustafa ve diğer Mustafa birlik olarak Ayşe isminde bir kadını anlarına — almışlar ve bağlık, mhçelik yerlerde oynatarak silâh atmıya koyulmuşlardır. Bir jandarma müfrezesi asa- yişi ihlâl ve köylünün ( hatini selbeden bu hovardaları yakala- mak istemiş, fakat hovardalar jandarmaya karşı gelmek elir'e- tinde bulunmuşlardır. Bunun Üzerine — jandarmalar Tren Yolunda Bir Kadın t * . Çiğnendi Isparta ( Husust ) — Dün sa- bahleyin Eğirdirden İzmire hare- ket eden katar Keçiborluda bir kadını çiğnemiştir. Tahkikata nazaran vak'a şu suretle olmuştur: Keçiborlulu fa- kir bir kadın sabahleyin davarını otlatmak Üzere kıra çıkmış, de- varı nasılsa şimendifer hattının üzerinde otlarken ilerden tre- nin geldiğini görmüş ve davarını rayın üzerinden kovalamak Üzere hattin üzerine doğru yürlümüş ve hattın üzerine çıkmıştır. Fakat o sırada yetişen tren kadını altına almış ve 15 metre kadar sürüklemiştir. Orada bu- lunan altı metre yüksekliğindeki köprüye gelince kadın tepeaşağı düşmüş ve ağır surette yaralan- mıştır. Orada tedavi imkânı ok madığından bura — hastanesine nakledilmiştir. Hayatı tehlikede- dir. — Müddeiumumilik — tahkikat yapmaktadır. — Lütfi İzmir Üzüm Piyasası İzmir, ( Husust ) — İhracat tüccarları, bugünlerde üÜzüm pi- yasasının yükselmesine — intizar etmektedirler. İngiltere hükümeti piyasamızdan vAsi mikyasta Üzüm satın almıya karar vermiştir. takiplerini şiddetlendirmişler ve Musrafalardan birisile Ayşe, elle- rindeki tüfeklerle yakalanmışlar- dır. Kaçanlardan Vahabın evinde iki rakı kazanı ve beş yüz kilo kaçak rakı bulunmuş, müsadere edilmiştir. | a | ! l Edebiyat ’ 15 K K Eylül Mecmua Ve Magazin Nurullah Ata İstanbul Halk Evinin çıkara- cağı mencmuayı her şeye rağ- men — ümidimizin — sönmediğini gösteren bir sabırsızlıkla bekli: yoruz. Bizde, şimdiye — kadar gördüklerimizin en İyileri de dahil olmak, hakiki bir mee« mua henüz — çıkmamıştır. Bir mecmua, gazetelerde — neşro- lunamıyacak uzun yazılar neş- reder, halbuki bizim mecmuala- rımız gazetelerimiz gibi fıkra- larla doludur; bir roman — tefrika etmiye kalktığı zaman yevmi gazetelerin de — tefrika edebile. ceği cinsten eserler alır ve her nüshasında verdiği parça, gazete- lerin hergün verdiğinden pek fazla değildir. Mecmuanın bir “müdir fikri,, olur; bir cereyanın makesidir, Bizde çıkan mecmuaların çoğun da, biribiri e —ruhça hiçbir münasebeti olmıyan yazılar çıkar. Meselâ “Hayat,, mecmuası, Şekip Beyin “ Terakki fikrinin menşes leri ,, makaleleri yanında Paris'in son kadın şapkası örneklerini neşrederdi. Doğrusu gündelik gazetelerin bile, rah ahençine karşı bu kadar lâübalilik göster- mesi caiz olamarz. Birde bizde “reyue,, ile “ma« gazine,, arasında hiç bir fark gözetilmiyor. “Muhit , magazini bile kendisine mecmua diyor. Yeni çıkacak bir mecmua, ismine ve gayesine sadık kalmak isti. yorsa, bilhassa “magazine,, olmak« tan çekinmelidir. “Magazine, ler, bizde “Mu« hit, in olduğu gibi, bir aile efradının hepsini alâkadar etmek, hepsinin boş vakitlerini doldur- mak Üüzere neşrolunur. “Mayazie ne, bir fikir istirahati aletidir. Mecmua bilâkis kafaları işlete mek için çıkar. O, bir süs değile dir, bir eğlence değildir. Karile- rine mektep — hocalığı etmez, “malümat,, vermez; yeni fikirler verir. “Muhit,, magazini sayıfalarını 80 den 48 e, fiatini de 50 kuruş- tan yirmiye indirmiş. Karilerin- den rağbet gördüğü takdirde daha ucuzlıyacağını ve ayda iki defa çıkacağını vadediyor. Mu- yaffak olmasını temenni etmek isterı dik; fakat o da niçin, baş muharrk ri Ahmet Cevat Beyden beklemeğe haklı olduğumuz ciddiyeti göster« miyor? O rengârenk manasız re- simleri, en ağır başlı yazılar arasına, güzel kız tasvirleri karıştırması ne oluyor? Yoksa Ahmet Cevat Bey- de, biri dil ilminin en ağır me- seleleri —ile — uğraşan, — öbürü karilerini basit sentimental hi- kâyelerle avutmak istiyen iki şahe siyet mi var? Onda böyle bir #“dualite, , olmasına bir diyeceğimiz yok; fakat “ Mubhit ,, e ikincisi kadar birinci şahsiyeti de karışsa ne olur ? Fakat belki o birinci şahsiyet de, ikincisinin yaptıkla- yını hoş görmekle kalmayıp tak- dir ve teşvik ediyordur. Öyle ise © magazinin, yazılarının başına *muharririn bu nefis makalesini karilerimize tavsiye ederiz ,, gibi bakkal üslübü ile yazılmış ilân- | lar koymaktan vazgeçeceği Üümi> dine veda edelim.

Bu sayıdan diğer sayfalar: