Siyaset Âlemi Çinde Buhran, Mançuride Yeni Hareketler inde yeni bir buhran başgöster- di. ((;;iwı d:mık bubran ve fevkalâde ahval memleketi demektir. Fakat bu defaki hüdise, oldukça nazik bir va- ziyet husule getirdiği için, biz de “buhran, kelimesini az çol: yerinde kullan oluyoruz. ” L—zve':":;ıua-'yeni Gle - bi gösterdi ve Nankin hükümeti Komitesi Reisi Vang - Şaig - Vey istifa etti, Onun istifasını da- Adliye Naziri Lu - Ven - Kan'ın çekilmesi takip oett. Vang - Şaig - ch _lfı-gı— çurtdeki harekâttan memnun değildir. Onun için çekili Geçenlerde kabineden — ayrılan » Şan'den konra ayni zamanda ciye rini de idare edon Adliye nazırı İse zahiri sebap olarak gözlerinin ha lığını Üeri sürmektedir. Fakat haki- katte birinci istifanın tesiri altında kaldığını kabul etmek daha doğru- dur. Bu hal, Çinde yeni bir hükü- met buhranı doğuracak demektir. lera Heyeti Reisi Vang-Şing-Vey işlerinden niçin memnua işler Mançuri değildir. Bu zatin kanaatine göre Mançurl umumi valisi olup Japonların fatilâsı | fzerine Pekine çekilen Mareşal Çang- Su - Liyang uhtesine düşen vazifeyi yapınıyor.Japonlara karşı mücadelede bulunmuyor. Eskisi gibi kadın ve içki ile vakit geçiriyor. Buna muka> bil Mareşal Çang şu mukabelede bulunuyor: * Şimalt Çinde bulunan askeri Valiler, benim makamıma göz koy- muşlardır. Japonlarla meşgul oldu- gumu görür görmez arkamdan beni | vuracak ve yerimi alacaklardır. « Bu yaziyet Üzerine ve milli hükü- metin teşebbüsile bu Joneraller Çong- Su - Liyang nezdinde toplanmışlar ve herhangi bir kahpelik yapmamak #özünü — vermişlerdir. Şimali Çine kumanda eden jenerallerin bu- itilâfı üzerine Mançuriye birlakım gönüllü müfrezeleri sevkedilmiye başlamış> lardır. Bu müfrezeler, tutulan hedefe göre 50 ile 2000 kişi arasında değiş- mektedir, silâhları son derece kuvvet- lidir ve gayet süratli hareket etmeli- tedirler. Bu hareket İlk semoresini, Mük- den civarında —Tasüg — mevkiinin Çinliler tarafından harbon zaptı ile vermiştir. Şimalde, Jeneral Ma kuv- vetlerile çarpışan Japonlar, aşağı kısımda da birtakım Çin kuvyatle- rinin belirmesi ile bafif tertip şaşır- mışlardır. Fakat vaziyetin garibi yudur ki Pekin Valisi Mareşal Çang Japonlarla sulh balindedir. Bu kuv- vetleri o tertip etmekle bezabar hiç- bir zamaun benimsemiyor. Japanlar da bunları gayrimunta> zam kuvvet addediyor, yakaladıkla- rımı kurşuna diziyorlar. Hoş Çinli- ler de bu hususla Japanlardan aşağı kalmıyor. : İşte, Milit Çin hükümetinin içine düştüğü buhran, işte böyle bir buh- randır. Yani sadece Çine mabsus ve Çinli zihniyetinden başkasının anlıya- miyacağı bir buhran. — Süreyya TEFRIKA NUMAKASİ: 3 ÇOCUK ovn rudım Ottava Konferansında Müzakereler İlğrlîy;r; İıigilfğı;e İktısadi ıya Çabalıyor Sıkıntıdan Kurtulm Ottava, 12 (A.A.) — Büyük Britanya ile Kanada murahhasları arasında vuku bulan müşakerat memnuniyetbahş bir hava içinde süratle terakki etmektedir. Büyük Britanya ve Kanada | çelik sanayli müesseseleri arasın- da bir itilâf aktedilmiştir. Bu itilâf konferans tarafından ka- bul edildiği tekdirde Britanya ve Kanada ticaretinin inkişaf bulma- sında lüzumlu olan fırsat acilen temin edilmiş olacaktır. Mozkür itilâfın hususi bir ta- | rifei umumiye tesisinden siyade ticaretin genişletilmesini - istihdaf ettiği zannediliyor. Büyük Britanya - ile İrlânda muhtar devleti murahbasları ara- sında yeniden yapılacak olan müzakerclere henüz başlanma- mıştır. İngiliz 'Mensucat »Sanayit 12 — (A A.) — Londra, Ücretlerin yeniden işe alınması meseleleri | hakkında patronlarla yapılan mü- zakeratın. akim kalmasi üzerine sendikalar Meclisinco verilen ka- var alâkadar her iki tarafa da tefhim edilmiştir. Meclis, aynı zamanda grev kararımı — tatbik mevkiine koymadan evvel gele- cek pazartesi günü Blackburn'de toplanacak olan şimal kontlukları mensucat — federasyonu merkez meclisinin himayesini istihsal için gayret — sarfedilmesini — tavsiye eylemktedir. Lancashir pamuk dokumaci- harının umuml grevi takriben —bir çeyrek milyon ameleyi mütcessir edecek ve hemen hbemen aynı miktar ameleye müessir olarak | ihtimal ipikçilik kisımında da - iş- k derin tevakkufunu intaç - eyliye- | cektir. y | Harici Haberler ? Burada bitmedi.Lütfen 6 ıncı sayfada okuyunuz LUĞUM Meşhur Rus Edibi Makalm Garkinin hayat raomanı Herkes için bir melek tayin edilmiştir. Meselâ senin meleğin | bir gün: “ Aleksi büyük baba- sına dilini çıkardı! , diye haber Vverir ve sevgili AHah ta bunun Üzerine: “İhtiyar ona sopa atsın!, emrini verir. İşte bu suretle her yeri idare eder, herkese müsta- hak olduğu ceza veya mükâfutı dağıtır. Yukarda her şey güzel ve iyidir, Melekler Sevinçlerinden kanatlarını çır- parlar ve Allaha neşideler okurlar! Türkçeye Çoeviren: — Muvaffuk — Ne büyüksün Allahım Ha büyüksün! yO onlara karşı tebessüm eder: tenzili ve amelenin t ' | bilecek herhangi bir tadilâtı nimiyacağını ve Çinin hükümra- | nisinin daimi bir surette ihlâline | | | | j | i | ere, Fransa, son haflanın Z etmiştir. Umumi harpte Ingiliz Alman ordusu Karşısında verdiği telelit pek dolgundur düşmüştür. İng daha dağrusu bir n sinin akeri bu Gephede maktul arı için muazzam bir âbi hafta hucurlarile ü4 İzhar « âbidenin, Anrıherijkâr Ne İsti_vö'r*;?' reseni yapıldı Şa resim bu Mmarasimin bir safhasıdır. en mühim ve müşterek hâdise- in HPransız cophesinde Yüzbinlerce Hngiliz lisler bu erlerin ebedi hatırar üi uakar mesarı vücuda Fransız. Cümhur Reisi va İngilir Veli- Bu müt üşterek hissiyat Japoiyanın Çin Ve Mançurideki Ha- reketi Amerikada Endişe Uyandırdı Nevyork, 12 ÇALA.) — Dün | Hariciye nazırı M. Stimson ile M. Debuşi arasında vukuna gelen mülâ. kata ait olarak, M. Stimsonun Cemahiri Müttehidenim Mançuride bir Japon İşgaline muarız bulun- duğumu ve Çin — stalükosunda böyle bir işgalden tevellüt ede- ta- mâni olmak maksadile Kellog misakını bütün kuvvetile takviye edeceğini M Debüşiye — tek- rar etmiş olduğu zannediliyor. M. Debuşi, bilmukabele İzpony: nın — Peiping Tie işgal etmek niyetinde olmadığını söylemiş ve Japonyanın Mançu- rideki âli, askeri, siyasI mümessi- K Jencral Mutenaa Japon Har- veyahut | biye Nazırının değil, fakat Ja on «pekâlâl, der “artık kâfit,. Ni | nem bunları — söylerken gülüyor ğ gn sallıyordua. Y el gödün vi? Diye sordum. Düşündü: * Ha- yır fakat ben biliyorum!,, diye cevap verdi © böyle allahtam ve cenmetten bahsederken büzülüp küçülüyor, yüzü gençleşiyor, nemli gözleri ılık bir ziya neşrediyordu. Başvekilinin emri altında buluna- cağını ilâve etmiştir. Ağır atlas gibi — yumuşak olan: saç örgülerini elime alır. koynuma dolar, hareketsiz, pür- dikkat sonu — gelmiyen — hikâ: yelerini dinlemekten biç bıkmaz- dim. ü —. Allahr görmek insanlara aasip almamışlır. İnsan onu görse kör olur. Yalmz evliyalar onunla yüzyüze gelebiürler. Fakat ben melekleini düm. Melekler kendilerini yalnız gör- temiz kalpli iasanlara gösterirler. | Bir gün kilisede sabah ayininde | ayakta durüyordum. İki tanesini mihrabın etrafında uçarken. gör- düm İnce bir sis gibi şeffaf idiler, — kanatları — oyalı — veya müslür gibi süslü idi ve yerlere kadar değiyordu. , Mihrabın etrufinda uçuyorlar, Y L Khi da aait Baltimor Sun gazetesine göre | Cemahiri Müttehide bariciye ne- zareti Mançuride vaziyetin iktisap ettiği inkişafatı mkı bir tarzda tarassut etmekte ve gözönünde bulundurmaktadır. Maamafih, Ja- ponyanın Mançuride mürakabe- | gini tatbikte devam edeceği zane nediliyor. M. Debuşi, gelecek hafta Ja- ponyaya avdet edecektir. T -— TAKVİM —— GCUMARTESİ N Gür- 13 Ağustor - SİZ Mar 100 Arahi Rumi 3) Temmuz-se vas DDiğ | | ©- Rebililahar: D51 WE vaxir Pai? vasart) Vakii (Ezasl Jemsast Güğüp |© 55 5. O8|Anşam İhi. — | 14 12 5. 07|.1 19 | Yate | 1 43 | 20 56 & 5815 00| basak (1 59013 11 Üğe h Uni ibtiyar Alya babaya ayin hiz- metlerinde — yardım — ediyorlardı. İbtiyar dermansız. kollarını - Alla- hina kaldırırken onlar - dirsekle- rinden tutuyorlardı. Alya baba çok ihtiyardı. Hemen hemen kör gibi idi. Oraya ” buraya çarpardı. Ve bu yüzden bir püön birdenbire | öldü. Onları Löyle görünce - sevin- cimden kendimden geçtim. Kal- bim Bir tuhaf olmuştu. Gözlerim- n yaşlar akıyordu. Bu mahnzara zumundan (fazla güzeldi. Her şey yavrum, gökte, Allahın ya- nında, dünyada olduğu gibi iyi güzeldir. — Burada her şey iyi mi? Diye sordum. Büyük annem haç çıkardı. ve cevap- verdi: — Evet herşey iyidir! Allahın annesine şükrolsun! İki Sevda Arasında Mütereddit Kız Bundan Üüç sene evvel çok fazla seviştiğim bir genç - vardı, fakat diğer tarafta beni seven va beni ailemden istiyen gençle iste- miyerek — nişanlandım. Sevdiğim genç çak güzel olmakla beraber çok ta çapkındı. Tam bir sovgi | ve aşk erkeği. Halbuki nişanlım- da bir aile erkeği olabilmek ka- biliyeti vardı. Ailem -beni zorla ona verdiler, Evlendikten sonra sevgilim beni takip etti ve yine onun- la sevişmemizi rica etti, fakat ben reddettim. Amma seneler ay- lar geçtikçe, gün günden kocam- dan soğuyor ve daima - sevgili- mi düşünüyorum. Şimdi bir de | çocuğumuz oldu. Bu geçen müd- | detler -hep zindan içinde yaşa- dan. Şimdi yeniden onunla gö- rüşmeye karar verdim ve kendi- sini daha unutmadığımı, yine eski aşkımla sevdiğimi yazdım, o da zaten benden bunu bekli- yordu, derhal kabul — etti O bana hemen ayrılmamı ve | kendisile yaşamamı teklif ediyor. Fakat ben birtakım şeyler düşü- nüyorum. Bir defa kendim küçük yaştanberi üvey anne ile yaşadı- | ğım ve onun tesirile evlendiğim için çocuğumu, bilhassa kız ço- cuğu olduğu için, Üveyler eline bırakmak - istemiyorum, bu bir. Bir ikincisi daha var ki, sev- diğim çocuk çapkın; kızlar pe- şini bırakınıyorlar. Kendimde onu idare edecek bir kuvvet bulabiliyorsam da seneler geçtikçe benden soğuyacak baş- kalarile düşüp kalkacak. Bende buna tahammül — edemiyeceğim. Aksi takdirde bu hayata da al- şamıyorum, her dakika onun'ya- nında olmasını istiyorum, Allah aşkına hanımteyze, bana söyleyin, hangisi benim — için — hayırlıdır, hangisini tercih edeyim?, — Ankarada: F.F. Kıam, mademki seyiyordun, evlenmeliydin. Evlendikten sonra da eski sevdayı — unutmalıydın. Sevdamı —unutamayışının - sebebi, genç oluşunuz ve kocanızın sev- gilinizde gördüğünüz vasıflardan mahrumiyetidir. Fakat çapkın bir genç, genç yaşında — evlenirse katiyen iyi bir. koca olamaz. Gözü dışarda kalır. Kadımlardan gördüğü İltifatlar onu şımartır. Nihayet baştan ç- kar ve sizi unutur. Evinizi kur- duktan sonra, amme — oldüktan sonra,fartık gözünürü ve kalbinizi evinize ve çocuğunuza bağlamıya bakınız. Züppe gençlerin arkasın- da ve saadetinizi borz- mayınız, evinizi HANIMTEYZE Sözleri beni kandırmıyordu. Bu evde her şeyin iyi gitti inanamıyordum. Bilâkis gittikçe kötüleşliğini hissediyordum. Bir gün Mihael amcanm oturduğu adanın kapısı önünden geçiyor- düm, Natalya teyzeyi gördüm, sağa sola koşüyor, hafif fakat tüylek ürpertici bir sesle şikâyet | ediyordu: Allalım, beni buradan kurtar, yanına all. b — Ben Bu şikâyete hak veri- yorum. Grigori de bazan miril- damrdır — Tamamile kö;h nmmk îi— lenmiye çıkacağım.. lacak ki. Buna da aklım eriyordu. Ona rehberlik etmek şekirde dilenerek beraber dolaşmak isti- rdum. Bunun için bir ağ evvel ör olmasını temenni ediyordum.