rı Siyaset Âlemi Japonya Sıkıntı z : : D İçindedir Bir müddettenber! Japonyada gö- rülmemiş bir sıkıntı başlamıştır. Bu sıkıntının iki sebebi vardır: 1 — Banm mıntakalarda olması 2 kahi — Çin piyasasının kapanması yüzünden hâsıl olan parasızlık Bu buhran yeni olmamakla bera- ber ciddi bir şekil göstermesi, bls sene evvelden başlamaktadır. Japon köylüsü © kadar borçlar mıştır ki, bugün, birçok mıntakalarda yiyecek bulunmamaktadı. Halk - ot yemektedir. Bilhassa kız çocuğu olan aileler, bunları satmıya başlamışlar dır. Vaziyet, daha ziyade Şimalf Ja- ponyada vahimleşmektedir. Birçok bankalar iflâs etmişlerdir. Japon köylüsü, altına girdiği erxlel borçtan kurtulmak Imkânını bulama. dığı için bir an evvel bir morator- yom ilân edilmesini Istemektedir. 45 bin köylü murahhası, Japon ziraat nazırını ziyaret ederek vazi- yetlerini anlatmış ve bu hale bir ça- re bulunmasını istemişlerdir. Japon köylüsü, eski borçlar içla moratoryom ilân edilmesini istemekle kalmıyor, #ayni zamanda — vaziye- tini düzeltebilmek için hükümetten yeni yardım da İstemektedir. Çia piyasasının kapanması yüzünden işsiz amelenin miktarı pek fazladır. Buna Japoa — nüfusunun her — sene 700 bin — miktarında — arttığını — ilâve ederseniz - vaziyetin vahimliği ken- disini daha iyi gösterir. Bundan evvel, şehirde ve fabrikada iş bula- mıyan amele, köyüne dönmekte ve tekrar çiftine, çubuğuna sarılmakta idi. Halbuki bugün köylerin vaziyeti de pek fena olduğu için Japon ame- lesi, feci vaziyete düşmüştür. Japon hükümeti, bu İşsizlerin bir kısmını Mançüriye göndermek — ve oraya — yerleştirmek — istemektedir. “Fakat bunların nakli büyük masraf- ları istilzam ettiği gibi orada bir işe sahip olabilmeleri için Iâakal bir lixımgc[mek(uh:. Ayrıca Çin amelesi, Japonlara nispetle daha pek az yevmiyeye kanaal ettiğinden, alınması düşünü- tedbirden de büyük bir N beklenmiyor. Şu hal gösteriyor ki, Japnaya, tarihinin dö- müm noktalarından birindedir. Şimdilik vaziyetini, küçük tasar- ruf — müesseselerindeki — sermayeleri kullanmakla kurtarmaktadır. Fakat bu sermayeler halkın uyanabilecek şüphesl üzerine birdenbire çekilmeye başlanırsa, vaziyet o zaman, büsbütün karanlıklaşmış olacaktır. Selânikte Bir Arbede Atina 10 (A. A) — Dün ge- ce Selânikte Komünistlerle Mil- liyetçiler arasında bir arbede ol- müuştur. Sekiz komünist yaralan- mıştır. amar TEFRİKA NUMARASI:33 ÇOCUKLUĞUM Meşhur Rus Edibi Maksim Gorkinin hayat romanı | | fakat Hitlercilere birkaç nezaret | kabul etmezlerse hükümet yalnız | Sıraya oturdu. Ellerini daya- | dı. Ağzından kurü bir hıçkırık çıktı, söylemiye devam etti : — Ben biliyorum.. O sizin menfaatinize mâni oldu.. Yolunu- zun önünde durdu. Ah benim sevgili Vaynam, bunu bana nasıl ettin.. Ben şimdi ne yapayım ? Ben şimdi ne yapayım ? Elleri evime mi alayım ? Bu, dizginleri elder bırakmak demektir. Son sene lerde Allah bizim hakkımızda iyi düşünmüyor değil mi valde ? SON POSTA HARİCİ TELGRAFLAR Almanyada Yeni Hâadiseler G Verileceği İlâ Berlin, 10 — İğtişaş devam etmektedir. Bilhassa Şark! Prus- yada mütenddit suikastler yapıl- mış ve bunlardan iki tanesi ölümle neticelenmiştir. Berlin, 10 — Hükümet yeni bir kararname neşretmiştir. Bu kararnameye göre badema si- yasi cinayet ve yangın ika edenler idam, adam yaralıyanlara ağır prangabentlik cezası verile- cektir. Bu cezaları tatbik etmek Üzöre ihtiyaç görülen yerlerda fevkalâde mahkemeler tesis edi- lecektir. Fevkalâde mahkemelerin kararları — gayrikabili — istinaftır, derhal tatbik olunacaktır. Alman- yada bu ane kadar mevcut cera kanunu yalnız taammüden cina- yet ika edenlere idam cezası veriyordu. Hükümet Değişmiyecek Gibi... Berlin 10 — Reisicümhur Ber- line dönmüştür. Bugün Başvekili | kabul edecektir. Hitlerin Başvekâleti istemesi, hele bu talebini temin için Berlin civarına taraftar toplaması iddia edildiğine göre Reiscümhur Üze- rinde çok fena bir tesir yapmıştır. Hükümet mevkünde kalacak, verecektir. Şayet Hitlerciler bunu | başına hüküm sürecektir. Eğer Rayhştagda itimat reyi almazsa ıerini Jeneral ( Şilayer ) e bıra- acak, Jeneral Şilayor do dikta- tölük ile hükümeti idara ede- cektir. Profesör Pikar Bugün Havalanacak Zurih, 10 — Profesör Pikarın balonunda yolcu kamarası hava almıyacak metaneti haiz görün- | mediğinden seyyahat bir gün te- hir edilmiştir, perşembe günü yapılacaktır. Profesör 16 000 metre irtifa- | da 2 metre kalınlığın da bir kur- şun tabakadan geçecek - şualar bulunup — bulunmadığımı — tetkik | edecektir. Bu şualar atom tecezz- geldiği tahmin edil- Berne 10 (A. A) — Profesör Pie- card tayyaresindeki âletlerden birin- de bir bozukluk olduğunu görmüş- | tür. Bu âlet'in tamiri birkaç yüne muhtaçlır. Bu yüzden Siratosphere tabakasına çıkma ve yükselme te- şebbüsü de tamir müddetince geçi- | gecektir. Türkçeye Çeviren: Muvaffak Ninem yere büzülmüş, Vay- nanın yüzünü, başıni, göğsünü elliyor, gözlerinin içini hohluyor, ellerini tatuyor ve bu aralık bütün — mumları — deviriyordu. Sonra sallanarak yerinden kalk tı. Parlak, siyah elbisesi içinde | kapakarnlık duruyordu. — Gözleri oyuklarından fırlıyacak gibi kor- İ kunç bxrd_ı:_uuo açılmıştı. Ya- | ı Ki z M î;efolun buradan reziller !. Büyük babamdan başka bhepsi mutfağı terkettiler. | kalmışlardır, e gl ni eai İğtişaş Çıkaranlara İdam Cezası n Edildi Lozan Konferan sında Alman tami- rat borçları mose- Tesi — halledildikten sonra Merkozt Av- Tupanın iktısadi ve mali vazi; edilmişti. yanda — Avusturya Cümhuriyetine 20 senede — ödenmek | üzere bir milyar b frank ikraz edilmesi muvafık görülmüş- tü. Fakat istikrazın şartları — müzaköre edildiği zaman Vi yana — Parlâmento- sunda şiddetli ten- kitlerle — karşılan- mıştır. — Muhalefet fırkası, devletlerin istikraz ödeninceye kadar, — yani 20 seno zarfında, A- vusturya Cümhuri- yoti istiklâlini hiç. bir — sürette ihlat | etmi 'KinE temin Şartını pro- etmişlerdir. Maamafih küçü bir ekseriyetle Baş tasto vokil M. Dolfüs projeyi kabul ettirebilmiştir. Resmimiz Avusturya Parlâmentosunu ve yukarda Başvekil M. Doltfüsü öste İspa nyada Ihtilâl Çıktı! Madrit Sâ(fakîrındaj Mühim Bir Müsademe Madrit, 11 — Bekitilnre ta raftarları, hükümeti ele geçirmek maksadile, bugün alaca karanlık- ta bir suikast tertip etmişlerdir. İhtilâlciler. herşeyden evvel posta ve Telgraf binasını işgal etmek üzere nezaretin önünde toplan- mışlar, içeri girmişler, fakat me- murların derhal flbl'lyl haber- dar etmeleri Üzerine yetişen as- le çarpışmak Mmecburiyetinde Kmilirda Neticede ihtilâlciler meydanda Üç ölü bırakarak kaç- mışlardır. İhtilâl teşebbüsünün — Jeneral Perez ile Duk Enfanda tarafım- tertip edildiği zannolunmak- ?:c;'ır.eğı:P iki zat ile elli kadar maznun tevkif edilmiştir. Sevilde Karışıklıklar Var #, 10 — Hükümet bir lebllig.dı::ı'ıeduck ihtilâl teşeb- gERİ VİÇingeııa yavrusu, merasimsiz, sessiz, sedasız gömüldü. —4 Dört kat battaniyeye sarılmış, akta yatıyor, duasına kulak veriyordum. Yere çömelmişti. Bir eli göğsünde idi, Diğer eli ile zaman zaman haç karıyordu. z Dğırdı buzların — çatırdadığı geniş yatı | duyuluyordu. Yeşilimtrak bir ay ziyası çîçoklevlc kaplı — pen- cereden girerek ninemin yüzünü aydınlatıyor. Ve siyah gözlerine bir fosfor ziyası veriyordu. Nine- min saçlarını örten ipek hotoz, madeni hir levha gibi yanıyordu, Atlas siyak elbisesi hışırdıyor, omuzlarından yere doğru - açılı- yordu. ğ Duasını bitirdikten sonra ses- ninemin | büsünün tamamen bastırıldığını ilân etmiştir. Fakat deveran eden bir ri- vayete göre, (Sevil) de de karga- şalıklar — çıkmıştır.. Bu şehirde Jandarma Kumandanı Ceneral Jurgu) isyan etmiş ve Posta Nezaretini ele geçirmiştir. Maamafih hükümet vaziyete hâkim — olduğunu — söylemekte | berdeyamdır. Beynelmilel Sinema Sergisi Venedik 10 (A. A) — Beynel- milel sinema sergisi açılmıştır. Bu sergiye İtalya namına Luca ve Cines müesseseleri, Fransa- nın, —Amerikanın, — İngilterenin, Rusyanın, Lehistanın ve Çekoslo« | vakyanın en mühim sinema san'- atlarına müntesip murahhasları iştirak etmektedir. zce soyundu, elbiselerini düm- düz, ğın Üüstüne koydu yaklaştı. Kendimi derin bir uykuya dalmmış gibi göstermek istiyordum. Yavaşça : “ Oyun etme çap- kın! Hiç te uyumuyorsun değil mi ve yatağa yavrucuğum., — Uyumuyorsun işte.. Çabuk battaniyeyi buraya ver ,, dedi. Gülmemi tutamadım. —Aha ., Seni gidi seni, demek sen büyük anneni alaya alıyorsun! diye bağırdı. Sonra battaniyeyi iki elile ucundan tuttu ve öyle sür'at ve meharetle kendine doğ- ru çekti ki havaya sıçradım. Birkaç kere döndükten sonra yatağa yuvarlandım. O kahkaha ile gülüyordu: untazam, köşedeki sandı- | di. I Gönül İşleri Tanışılmadan Sevişmek Olur Mu ? I7 yaşındayım, 16 yaşında bir genç kızı seviyorum. Fakat kızın bundan haberi yok, ona Kissimi söylemiye imkân bulama- dan kalktı, başka şehre gitti. Şimdi ne yapayım ? Mehmet İnsan — bilmediği, tanımadığı kimseyi uzaktan uzağa sevemez, sevişmek için tanışmak lâzımdır. Seninki aşk değil, geçici bir he- vestir. Çabuk unutursun, merak etme. x Lâlellde M. 15 Hanıma: Kinm, Mektubunuzda saydığınız dert- lerin hepsi geçicidir. Büyük kızı evlendirir, küçük kim mektebe verdirirsiniz. Elbet — kayınbira- der de ilelebet sizin yanınızda kalcak değildir. Mademki genç- siniz, elbette sizden çok yaşlı kocanızın — göynünü — kolaylıkla alabilirsiniz. Bu san'atin sirrını size bon öğretecek değilim. * 22 yaşındayım, beş sene evvel iç güveyisi olarak evlendim. Bir de çucuğum oldu. Fakat kaynanamın müdahalesi yüzünden geçineme- yip ayrıldım. İki senedir ayrı ya- şıyorum. Karımı seviyorum. Ka- rım da bana gelmeğe razı, Fakat annesi bırakmıyor, karımı boşa» yamıyorum, başkasile evlenemi- | yorum. Şaşırdım kaldım. Ödemiş Talip Oğlum, Mahkemeye müracaat eder, karının sana verilmesini istersin. Bir ev göstermek şartile kadını senin yanına gelmiye mecbur eder. Kadın mahkeme kararına itaat etmezse boşarsin. * Bitliste Y. 8. Beye Bahsettiğiniz kadın sevmexz. Cilveleşir. Fakat aşka inanılmaz. Kendinizi beybude yere üzüyor, ve sevilmiyecek bir kadını hakk kt bir aşkla sevmiye çalışıyor- sunuz. Alâka ve münasebetinizi keserseniz unutmamak — için bir sebep yoktur. HANIMTEYZE — TAKVİM -— PERŞEMBE 31 Güns Y1 Ağustos - 932 kimr 98 Arabit Rum! | 7- Rebllilahar 19838 | 9.Temmuz-sere- 1348 Vakit (Exan! (vasatt| Vakit JExan! Güneş /9 50/5. OolAkşam |i | Öğe (3 ıııîu. 19 | Yatsı 4S | 21 09 İcindi &. 58|8. Tif İnsak / 1. 54( 3 10 — E küçük haydut! Bu, nasıl, hoşuna gitti mi? Havaya fırlar- ken sinek filân yutmıyasın! Bazan duası çok uzun sürer- Ben ” Hasikâten — uyküya dalar, ne zaman gelip yattığının farkına varmazdım. Bu — uzun dualar daima evde büyük bir hödise. bir kavga, gürültü oldu- gu günleri, t ederdi. Onun bütün — içindekileri böyle döv- mesini merakla dinlerdim. O Allahıma evde ne oldu ise bütün tafsilâtile anlatırdı. Ağır, cesim bir yuvarlak gibi diz çökmüş durur. Evvelâ fısıldayan bir sesle başlar; çabuk çabuk anlatır, söy- lediği anlaşılmaz. Sonra gittikçe sesini yükseltir, derinden gelen bir sesle mırıldanırdı: (ÇArkam var)