5 Temmuz 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

. 5 Temmuz ' He“rgun ) Müzakereleri Yapılırken — S .. İs nin — Lozan şehrinde, barpten kalma muallâk mesele- lerle bilhassa borçların tasfiyesi etrafında müzakereler yapılıyor. Bu müzakerelerin &n bararetli alâkadarlarını — Fransızlarla manlar teşkil etmektedir. Bütün Avrupa ve binnetice dünya işleri üzerinde tesir yapacak olan bu konferans hakkında, hor mem- leket ayrı bir hüküm yürütüyor. Umumun kanaatinden bir ne- tice çıkarmak imkânını karilerimi- karak, biz, aşağıki satırlar- da bu söylenenleri hulâsa ediyoruz: n Gazetesi nuhalarzakâr) barıştlırmak - için başka bir itilâf zemini bulunama- yınca alacaklı olan milletten ala- cağındam vazgeçmesi isteniliyor. O da soruyur: “— Mukabilinde cektir? ,, Cevap şudur: *— Hiçbir şey!,, ne - verile- Bu işte esaslı surette alâkadar | olmıyanların buldukları çare ise borç tediyesinin tehiridir. Yani, | hastasına - ameliyat yapmaktan çekinen doktorun, hastalığa inki- şaf imkânını vermek için: a Üç gün sonra tekrar gele- ceğiml,, Şeklinde söylediği lâkır- dı kabilinden bir şey. Mesacero Gazelesi (Otalyar, Faşist.) “Vaziyet malüm: * Birkaç gündenberi Fransa ile Almanya, aralarında ihtilâf çıka- ran malüm meyzu etrafında, nok- tai nazarlarını karşılaştırıyorlar. * Bunu yaparken, bir parçacık olsun hüsnü niyet göstermediklerini söylemek haksız olur. Fakat bu yeni vaziyetlerde tesadüf edildiği gibi, toferrüat, —umumiyeti gö gede bırakıyor. Bundan dolayı- dir kt İtalyan murahhas heyeti, konferans heyeti umumiyesine bir Ai SON POSTA | | .Son Postanın Resimli Makalesi — W Herkesin Dünyası & bel Paris, 5 — (A. A.) — Ha- vas ajansındanı — Tan gazetesi, Almanların Lozanda tevdi ettik- leri mukabil projeyi Almanyanın alacaklılarının — teşkil — ettikleri müttehit cepheyi yıkmak ve Al- manyanın umum! harbe ait olarak Versay muahedesinde münderiç muhtıra vermek lüzüumunüa — düy- muştur, — Beynelmilel — münase- betleri ıslaha mütevyeccih olmak şartile İtalya her türlü teşriki mesaiye hazırdır.,, Er Nuvel Gazetesi ( Fransız, Radikal Sosyalist ) " Halli icap eden muadelenin manzarasi birdenbire değişmiştir. Hitlerle arkadaşlarının vaziyetle- rini kuvvetlendirmek — için —en ufak bir fedekârlikta — bulun- miya mütemayil olmadığı- muzı söylemeklen başka bir şey yapamayız. Dünyanın iktısaden kalkınması ve — sulhün teessüsü için çalışmıya her zazaan hazırız. “ Fakat bu işe karışmak - için Almanya — muahedelerin — ilgasını şart koşar ve bugünkü konferans mevzaile alâkadar olmıyan hudut tadilâtı isterse, cevabımız şudur: Bir adım atmayız!,, Taymis bazetesi (ngiliz, Muhafazakâr ) “Tamirat işlerine ait müstakbel tediye taksitleri tereddüdün den müşterek bir anlaşma ile kurtul- mak, büyük bir ehemmiyeti haizdir. “Almanyanın — herhangi — bir teklifte —bulunmaktan — istinkâf etmesi, bir teklifi kabul — eylememesi ile haercümerce girecek — olan münt zam bir sistemin böyle feci bir *kıbete uğraması, iktısadi tezebzübü genişletmekten başka bir şeye yaramıyacaktır. Fakat diğer taraftan açıkça anlaşılan bir sakikat te, beynelmilel taahhütlerin bir kalemde ilga edilmesini Ame- rikanın kabul etmemesidir. Bü noktai — nazarı yakından — bilen Fransanın, Lâhey itilâfına istinat eden Fransız hukukunu meselesi Üzerinde ısrar etmesi çok muhtemeldir.., Cermanya Gazetesi AMlman, milliyotperrer “Almanya — bir sağma) inek değildir. Şimdiye kadar kâfi de- | recede soyulduk. Bundan böyle tek santim veremeyiz.,, yahut Fransanın makul | sıyaneti | SON TELGRAF HABERLERİ| Almanyanın Manevrası !bulı;nın mes'uliyetten atiyen kur- tulmasını temine matuf bir ma- nevra ve teşebbüs olarak telâkki etmektedir, Bu gazete, mukabil proje ile Almanların kendilkilerinden senelik — taksitlerin tediyesini kabul — ettiklerini yazmakta ve Tan Gazetesi Almanların Lozandaki Mukavemetlerine Ateş Püskürüyor alacaklı devletler — şimdiye kadar olduğu gibi itimatkâr bir mesai iştiraki zihniyetile hareket ettikleri takdirde Alman manev- rasının muhakkak bir akamete mahküm olduğu neticesini istihraç etmektedir. Boğaziçinde Bir Macera Bir Sandal Devrildi, Fakat Hâdiseye Sebep Olanlar Ortadan Kayboldu Dün Boğaziçinde çok garip ve esrarengiz bir olmuştur. Yaptığımız -tahkikata göre bâdise şu şekilde cereyan etmiştir : Bebekte oturan Hüsnü Beyin 19 yaşındaki kızı Dersah Hanım, yanına iki küçük kardeşini, Selma ve Güzin isminde iki de arkadaşını ve sahilde gezmiye deniz macerası beraber bir sandala binmişler başlamışlardır. Ankaradan — Ayrıldı Ankara, 4 — Dabiliye Vekili Şükrü Kaya Bey bu sabah oto- mobille Yabanâbat, Gerede, Bo- lu tarikile İstanbula hareket et- miştir. Kendisine Ankara valisi Nevzat Bey Boluya kadar refa- kat etmektedir. Şükrü Kaya B. bu akşamı Boluda geçirecektir. Zekâi Beyfi Şehrimizde Mili Müdafaa Vekili Zekâi Bey dün akşam Ankaradan şeh- rimize hareket etmiştir. Zekâi Beyin şehrimize izinli olarak gel- ve üç kadın boğu'du. kayığa altı kişinin binmesi Bu sırada motörlü bir yük kayığı bütün hızile ! | alarak hep sandalın üzerine gelmiş, yüklenmiştir. Tabii sandal devrilmiş ve deniz üzerinde çırpınmalar başlamıştır. Feryatlara sahilden yetişenler denize dökülen genç kızları kurtarmışlardır. Fakat bu kazaya sebep olan motörlü kayık süratini bile kesmeden yukarı Boğaza doğru kaç- mıya koyulmuştur. Bu kayık Büyükderede durmuş, içindekiler kayığı orada terkederek meçhul bir Dahiliye Vek l lMiİlet Şükrü Kaya Bey Dün |Meclisinde Ankara, 5 ( Husus! ) — Millet Meclisi dünkü toplantısında An- karadaki Yüksek Ziraat ve Bılı- tar mekteplerile enstitülerin ik- maline sarfedilmek üzere bir bu- çuk milyon liraya kadar istikraz için Maliye Vekâletine mezuniyet vermiştir. Bu kanunla varidat getiren ziral müesseseler için 50 bin li- ralık bir sermaye de kabul edil- miştir. İ Çiftçilerin haczedilen — zirai gayrimenkullerinin — satışına ait kanun lâyihası encümenlerde tet- kik ediliyor. Meclis yarın toplana- caktır. İSTER İNAN, İSTER İNANMA! Evvelki gece Büyükada sahillerinde bir facia oldu | üzerinde Bu faclanın sebebi, ufacık bir ve kadınlara semte doğru kaçmışlardır. | İzmirdre Şehir Meclisi Fevkalâde Olarak Toplandı İzmir, 5 ( Husust ) — Şehir Meclisi belediye bütçesini yeni- den tetkik için dün fevkalâde olarak — toplandı. Müzakerelere yarın da devam edilecektir. Bir Yunan Harp Gemisi Atina, 4 — (A, A, ) — Pan- ter ismindeki torpita muhribinde endaht talimleri yapıldığı sırada bir obüs infilâk ederek dört gemicinin yaralanmasına sebebi- yet vermiştir. — Bunlardan birisi ölmek üzeredir. —- S 7 bulunan ufacık teknede ayağa kalkarak Çiftetelli oynamasıdır. Bu feci manzarayı görüp te arka- | daha birçoklarımızın eğlencenin ne demek dedlik Oyapan — crlgliğen gy enli NEZİŞ, O Daşi gae Yğumra payley NMA! olduğunu Sayfa 3 / Ce w ı Sözün Kısas 18 Sene Sonra Ne Hale Gireceğiz? A B İngilizlerin Asya Cemiyeti, kuruluşunun 50 inci yıldönümü münasebetile bir toplantı yapmış ve bu toplantıda Şark işlerinde bilgi sahibi sayılen Sir Arnold Vilson bir konferans vermiş ve bu konferansında da Asya devletlerinin 18 sene sonra, yani tam 1950 tarihinde ne vaziyette bulunacaklarını tahmine — koyul- muş, herbiri hakkında ayrı ayrı hükümler serdetmiş ! * Hindistan ne olacak, Efganis- tan ne olacak, Mısır no olacak, Hatta biraz daha yakınlara ge- lerek Suriye, İrak, ne olacak? Doğrusunu isterseniz bu tahmin- lere fazla ehemmiyet verdiğim yoktur. Fakat bu efendinin mem- leketimiz hakkında — savurduğu kehanet üzerinde durmaktan ken- dimi alakoyamadım. Maalesef konferansın — metni gözüme — ilişmedi. Sadece bir Türkçe gazetede çıkan bulâsasını gördüm, Bu hulâsaya bakarsanız Sir Arnolt Vilsonun fikrine göre 1950 senesinde Asya memleketleri az- çok değişeceklerdir, fakat Türki- ye bugünkü halinden pek farklı olmıyacaktır. * Sir Arnold Vilson memleke- timizde uzun seneler geçirmiş, hele son zamanlarda tekrar ge- lerek mazi ile hal arasında mu- kayese yapmış ve bu ölçü ne- | Hcesinde sağlam fikir edinmiş, bükmünü de bu fikre istinat ettirmiş değildir. Hayır, anlaşılıyor ki bize ait malümatını daha ziyade uzaktan toplamıştır ve bu malümat ta ken- disine bedbinlik vermiştir. * Buna rağmen bir noktal na- zardan biz bu hükümden memnun olabitiriz: Tavakkuf tedennidir der ler, Doğrudur, fakat öyle meyil- ler vardır ki üzerinde ayak kay- dırmadan durmak ta bir maharel- tir: İçin için yanan ihtilâl, ıstı- rap ve — sefalotleri ile yarın ne hale geleceği bilinmiyen ko- ca dünya karşısında kiye- nin 1950 tarihine kadar hiç de- ğişmeyeceğini — söylemekte ben fazla aleytarlık görmüyorum ve kendi hesabıma dünyanın cinnet fırtınasına tutulduğu bu zaman- larda fazla değişmemeyi de fena bulmuyorum. x Fakat lâtifeyi bırakalımı Ben sir Arnold Vilsonun fikrinde de- gilim, yanıldığına emin olarak kendisile bahse girişmiye hazırım. Kaybedeceğimi — zannetmiyorum. Farzı muhâl olarak kaybetsem bile yine kârlı çıkacağım muhakkaktın çünki 18 sene sonra da hayatta bulunacağımı gösterir. Doğrusu 18, 28, 38 hatta 58 sene sonra bile memleketimin ne hale gele« ceğini görmek isterim. Eminim ki bu arzuya İştirak etmiyecek biç kimse yoktur. Milyonluk Bir Dava ( Baş tarafı | inci sayfada) Çünkü davacının iddiası ta- hakkuk — ettiği takdirde — geri istenen veya istenecek olan pa- ranın yekânu milyonu aşmakta- dır. Rıhtım Şirketinin müdafaana- namesi henüz Devlet Şürasına elmemiştir. Alâkadar — davacı, irketin ehemmiyetsiz bir kayıttan istifade suretile bu paraları se- nelerdenberi tahsil ettiğini, fakat hakikt mukavelenamede — buma dair tek bir işaret bulunmadığını ileri sürmektedir.