ÇANAKKAL ON P OST İngilttere Hükümetinin Gazi Hz. ne Hediye Ettiği Mühim Eseri Bugünden İtiba_ren Neşrediyoruz (Baş tarafı | inci sayfada ) Payıtahtlarında, — boğazlara ne Rusların, ne de diğer muazzam devletlerden birinin hâkim aolma- ması İüzumunda iltifak edildi. Hindistanın selâmeti ve Şarkın vaziyeti, İngiheıen'm bu fikre İltihakını temin ediyordu. Hatta Kırım muharebesinde İngilterenin Türkiye lehinde silâha sarılmasını icap etmişti. Karm muharebesinin sonunda ükdedilen Paris Muahedesinde bu esas teyit edildi ve Türkiye ile sulh halinde bulunan devlet harp gemilerinin boğazları geç- mesi menolundu. 22 sene sonra Rusların bo- gazlara sarkması korkusu, bütün Avrupa devletlerini Rus - Türk harbı sonunda iki memleket ara- sında yapılan Ayastafanos Mua- hedesini tadile sevketmişti. Ayas- tafanos Muahedesinde büyük bir Bulgaristan DBevletinin ihyasi kaydı — vardır.. Bu — kyıtlar Rusların — boğazlara inmesi ih- timalini doğuruyordu. — Bu kor- ku ile —Berlin — muahedesin- de —Ayastafanos — muahedesinin bir maddesi hazfedildi. Yine Ber- lin kongresinde, Türkiye sulh halinde — bulunduğu — müddetçe, — boğazlara ecnebi harp gemilerinin Kt ,.inııiyeceği tekit olundu. 1914 tarihine kadar bu esas ihlâl edilmedi. Sulh zamanında padişahın — müsaadesile — ecnebi harp gemileri İstanbulu ziyaret edebilirlerdi. Fakat bir harp vukuunda, Tür- kiye, bitaraf kaldığı müddetce, ecnebi harp gemilerinin boğaz- lJardan geçmesine mani olmağa ve müsadesiz girip boğazlar da yirmi dört saatten fazla kalan gemileri tevkife mezundu. Muahe- dede ticaret gemilerine ait bir kayit yoktu. Sulh devam ettiği müddetçe ecnebi ticaret gemile- ri boğazlardan serbestçe geçe- bilecekti., Şu halde 1914 tarihine kadar Türkiye İstanbula sahip ,kalabil- Mesini, — Avrupa — devletlerinin menfaatleri — arasındaki — tezada medyundu. Çoğrafi vaziyeti itiba- rile Avrupa devletlerine karşı mü- tevazin bir siyaset takibine mu- vaffak: oluyor ve boğazlar için bundan daha iyi bir hal çaresi bulunamıyordu. İngilizlerin Kırım muharebe- sinde kendi menfaati iktizası Yaptığı yardım, — Türkleri çok Memnun etmiş ve kırk sene ka- dar İngiliz nüfuzunun devamına Sebebiyet vermişti.. Çünki Türk- ler güç inanırlar, fakat inandık- ftan sonra da kanaatlerini kolay y değişliremezler. ıll(îltereııin Mısir, İran, Ma- kedonya — ve Giritteki siyaseti menafine — muhalifti. Ü"“ matbuatı mütemadiyen Türk- aleyhinde neşriyat yapıyor- Bununla beraber Türkler Uzün seneler İngilizlere ananevi '©st, Ruslara ananevi düşman n'";nı bakmaktan. vazgeçmedi- » başlı başlarma bir şey ya- — Pümiyacaklarımı - bildikleri —i Ki Rus tecavüzüne karşı İngiltere- nin — yardımına — güveniyorlardı. Fakat Yirminci asrın başlanğı- cında bu itimat zail — olmıya başlamıştı. 1907 İngiliz-İran itilâfnamesi, İki Hğyduf Daha hennemi B (Baş tarahı Resul, bir müddet yeni misafi- leirni ağırladıktan sonra nibayet | Bekirin karısna göz koymuş, | | adamı kapıdışarı ederek - karıla- ' rının adedini üçe iblâğy etmiye karar vermiştir. Her nasılsa Bekir bu — tasavvuru Resul mağarada yokken karısını - alıp firar -etmiştir. Az sonra mağaraya gelen Resul, Bekirin kaçtığımı görüdce arkasından takibe koyulmuş, az sonra çatışan iki haydut arasın- da şiddetli bir müsademe baş- 1 ine sayfada sezmiş, EMLÂK ve EYVAM Türklere Çarın ihtiraslarına kur- ban gilmekten — kurtalmak için başka yardımcı aramak lüzumunu telkın etti. Almanya, ötedeberi ldııı vaziyetin hudusunu bekliyor- l ( Arkasnı var) Ü oyladılar lamıştır. Bir ara cephanesinin azaldığını gören Bekir ateş kes- miş ve bulunduğu yerde sinmiş- tir. Bu sükütu Bekirin - vuruldu- ğuna hamlcden Resul, bulunduğu siperden kalkmak ihtiyatsızlığın- da bulunmüş ve yediği kurşunla derhal ölmüştür. Tekrar serbestisine kavuşan Bekir, kaçırdığı kadınla beraber dağlarda serseriyane dolaşırken gizlendiği bir evde jandarma kur- şunile cehennemi boylamıştır. Şim- di bu çeteden geri kalan Hasan isimli biri vardır ki Malatya ha- pisbanesindedir. EMLÂK ve EYTAM BANKASI İSTANBUL.- ŞUBESİNDEN: Kiralık Depo, Dükkân, Bostan ve AÂpartıman Esas Mevki ve ,Nevi 2-2 2-3 2-4 2-5 2-6 36 » » » " » " caddesi 42 - 44 No. arsa. 161 2 — Nişantaşı Harbiye No. 2 dairs. Balâda yazılı emlâk bilmüzayede bir sene Mmüddetle verileceğinden taliplerin 13.6.932 mize müracaatleri. — (15) Galatada yolca szlonu karşısında 116 No. depo Beşiktaş Kıı.;:ı!nn İb:ıhinı Af;ı mehallesi İlılı;ıııı Beşiktaş Cihannüma mabhalleti 2 -3-4 No. bostan caddesi Selçuk Teminat z0 30 5 10 15 dükkân x ı 2 4 18 " 25 10 aparlımanı 30 kiraya Pazartesi saat on altıda Şube- Büyükadada 3'atılık Emlâk Esas 415 Mevkiü ve Nevi Büyükadada 27 No. hane 416 431 3-4 bhisse 432 Balâda yazılı emlâk bedelleri bilmüyeyene — satılacağından Böyükada Karanfil mahalle, Paskal sokak No, 26 Büyükada Karanfil Mal, Fıstıklı sokak No. 4 arsa taliplerin — yevmi Teminat Karanfil raahallesi Tiryano sokak 40 30 No, 42 10 30 peşinen tesviye edilmek şartile ihaleye — müsadif 20 - 6 - 932 Pazartesi günü saat on altıda şubemize müracaatleri. | Dokto; Dr..“HOR Orfanidis | Zührevi ve cilt hastalıkları mütehassısı | | Beyoğlu, Tokatlıyan karşısı No. 251. Te B. O. 3734 a HORUN Zührevi ve idrar yolları tedavihanesi b Beyoğlu, Taksim. Zambak sokak No. di. Tel: B. O, 3152 ————————————”. Tashih Emniyet Sandığı Müdürlüğünden: 2 haziran 982 tarihli Gazetenizde münteşir G1 günlük İlânımızda Maryam, | Hermine, Eva H. lLara alt ömlükiu he- sap numaraları 10016 olmak İcap eder- ken 1006 olarak neşrodildiğinden tas- hihi keyfiyet olunur Efondlm, Ertuğrul Sadettin ıığvı“l 5 ve Arkadaşları te ve bu gece sant 21445 te Şehzadebaşında MİLLET tiyatrosunda Aman H. Sus Gölge - Revü HARUNURREŞİT * » HN Tarihin Esrarengiz Sayfaları İK NC EE AA 110_ Yazan: -—KCK.K.KZ — İyi yapmışsın. Artık onu hoş göreceğim, sık sık yanıma çağırıp iltifat edeceğim. — Allah ömrünüzü —müzdat elsin. Abdülmalik, dört milyon borca olduğunu anlattı. Emirü- mümininin bu parayı ihsan ede- ceklerini müjdeledim. — Bugün hazinemizden veril- sin. Daha ne istedi bakalım ? — Oğlu İbrahimin şereflen- mesini | — Benim amcam oğlu olmak onun için kâfi bir şeref değil midir ? — O şerefin tezauf etmesini istiyor? — Sen ne dedin? — Kendisine seyyidelina Aliy- yeyi tenkih — edeceğinizi tebşir ettim. — Bari kani olup sustu mu? — Damatlık şerefini kazanan İbrahime o şerefle mütenasip bir de hizmet İhsan buyurulmasını istida etti. — Neyi münasip gördün? — Mısır Valiliğini! — Peki — fermanını — yazınız. Dügünden sonra gitsin ! Halife, sevgili vezirinin ver- diği sözü kendi taahhütleri gibi kıymetli bularak — bilâ tereddüt infaz ediyordu ve bumunla sami- mi bir zevk buluyordu. Aliyyeyi İbnülmaliğe vermekle nasıl bir faclaya zemin — hazırladığından bi haberdi. Cafer de ayni gaflet içinde idi. O, Emirülmümininin amcasına bizzat Emirülmümininin yapmadığı iyilikleri, lütufları ra- yegân etmekle gururunu — okşa- mış olüyordu. Aynı zamanda bu şahane hareketin Abbaseyi mem- nun edeceğini düşünerek kalben mahzuz oluyordu. Halbuki bu hâdise, tarihin büyük bir faciasına "mukaddeme veya vesile olacaktı. Şurası mu- hakkak ki Zübeyde de Aliyyeyi İbnülmalike verdirmekle böyle bir facianın vukuunu istihdaf et- miş değildi. Kocasını üzüntülere sürüklemek istiyen fettan kadın, İbnülbadi ile mercimeği tamamen fırna verdikten sonra plânlarını biraz tecil etmiş gibiydi. Evvelce İbnülmaliğe — İbnülhadiyi Aliyye için rakip vaziyetinde bulundur- mak ve Abbase ile Caferi seviş- tirip bu muhabbetten siyasi bir haile yaratmak istiyordu. Kendi yüreğine aşk, daha doğrusu yeni bir ihtiras yapışınca bu plâm geriye bırakıp kendi zevkini dü- şünmeğe dalmıştı ve İbnülmaliği evinden, yani alışmış olduğu tatlı rüyalardan uzaklaştırmak için de onuün Aliyye ile evlenmesini mü- nasip görmüştü. Lâkin bu tedbir, büsbütün ters semereler vermek kabiliye- tinde idi. Nitekim izdivaç habe- rinin şüyuu üzerine İbnülhâdi fitili almış'ı, küplere binmişti. O, rüya şeklinde başlıyan günahkâr bir münasebetin hakikat şeklini a- masından gerçi müleheyyiçti, o sahneden birçok hazlar alıyordu. Lâkin taşıdığı emel başka id$ ve bu emel, sönmez bir ihtiyaç kuv- vetile, onun benliğine hâkimdi. İbnülhâdi, babasından kendi- sine miras kaldığına iman getir- diği bir hakkı elde etmek azmin- cası Harunu yasıp mevkinpe gö- rüyordu. Zübeydenin ilkin rüya ve sonra hakikat olarak tattırdı- ğı aşkı, sükünetle kabul edişinde de o kanaatin büyük bir tesiri vardı. Amcası onün en — meşrüu bir hakkımı gaspetmişti. O da amcasının en aziz bir hakkına iştirak ediyordu!. Bununla bera- ber ödeştiklerini kabul etmiyor- du, kendisini hâlâ mağdur sayı- yordu. Bu yadri telâfi etmek için ancak bir çare tasavvur edebiliyordu. O da Aliyyeyi ala- rak amcasıma damat olmak ve bu takarrüp vesilesile — veliaht ilân olunmak!.. Zübeyde ile ara- sında teessüs eden meş'um mü- nasebeti kendisine hazmettiren ikinci bir âmil de bu düşüce idi. Günahkâr sevgilinin, aşkına hür- meten ve Ââşıkını yükseltmek ar- zusile, üvey kızını peşkeş çeke- ceğini umuyordu. Aliyyenin İbrahime verilmesi üze- rine genç prens sinirlendi, hemen Zübeydeye koştu, her türlü teşri- fat kaidelerini ayak altına alarak halayıkların yanında güzel dos- tunun yüzüne bağırdı: — Rezaleti işittiniz, değil mi? Herşeye ve herşeye rağmen azametini muhafaza etmeyi seven Fettan Emire kaşlarını çattı: — Emirülmümininin, dedi, re- zaletle, rezaletlerle ve - rezillerle alâkası olamaz. Hiçbir şey işit- medim ve işitmek istemem. ( Arkası var| SES'RADYO —— 3 Haziran Cuma İstanbul — (1200 metre) 18 gramo- — fon, 19,5 alaturka konser, Vedia Rıza Hanımın iştiraktle, 20,5 gramafon ile Manon operası, 21 alaturka - könser, — Cennet Hanımın iştirakile, 22 tango — orkestrası, ğ Bükreş — (304 metre ) 20 Keman — konseri. 20,5 Kora heyeti tarafından dini musiki. 91 konferans 21,15 konser Belgrat — ( 429 metre ) 19 Çek Mlsanı, 2),5 milli garkılar. 22,5 konser. — 22,5 piyano ve keman. Roma — (ddi metre) 20,40 — grame- fon. 21,45 koönser. Prağ — (488 metre) 20,45 konle- rans, ajana haberleri, 21 gramofon 22 urkestra, 28,90 öperet parçaları. — Viyana — ( 517 motre ) 20,45 Halk — şarkıları, 21,90 senfoni. 23,10 bir ga- — zinodan nakil. ü Peşte — ( 500 metre ) 20 küçük şarkılar, 20,15 musshabe, 21,10 musi- Ki mektebinden nakil. Varşova — (14li metre) 20,55 gras mofon, 21 musahabo 2iÇİĞ senfonl DAi ans havaları, # Berlin— (1633 metre) S1 Stutgarttan —— naklen halk koönseri. 21,45 Vağuerin Bistan operası. 4 Haziran Cumartesı İstanbul — (1200 metre) 18 Grame- fon, 19,5 Hafız Ahmet Bey heyeti, tar rafından alaturka konser, 20,5 diş ta- bibi Suat İsmail Bey tarafından konfes —— raha, 21 Hafız Ahmet Bey - tarafından — könser, 22 orkestrası, f Bükreş (801 metre ) 90 siüdyos — da bir tiyatro tenixjli, 20,45 Rumen — musikisi, ğ Re'grad — (420 metre) 20 gramolon, — 20,5 musahahbe 21 akşası konseri. 22,45 Baksifon konseri, 28,30 Avruytada bir gezinti. Roma — (4641 mefre ) 20 Haber, — konferans, ZL gramofon, 2145 Püriton — isimli bir melo dram! : (488 metre ) 20 Mandolin konseri, SÖÜ şen geca, S3 son habar ler, vo dans huvaları. Viyana 517 metre) 19,30 sokal. musikisi, 91 Jon Lanv isminde bir komedi, 29,15 akşam konaari. Peşte — ( 550 motre ) 10,5-Ce lo konseri, 20,10 Macar şarkıları, şen müsiki, S1 arkori hando. z Varşova — (1S11 metre) S0 müsar — Bahe, gramofon, ajans haberleri, 21,18 — hafif konker, bir Şopen Rossurü, Berlin — ( metro) 20 hizi dors, Zi Franki an naklen Pıağ de idi. Bu hak, halifelikti. Am- | 2120 rasat raporu ve dana ha sları, —