HabKIN “GÖZO HATKIİNKULAĞI HALKAN DİLİ Se;ıe*ğ — No: 640 y Yanı işleri telefonuz İstanbal — 20203 Piyasadaki Şeker Buh- | ranı Tamamen Sun'idir Bazı Tacirler, Sıraları Geldiği Halde Gümrükten Mal Çıkarmiyorlar Son iki gündenberi piyasada kıtlık derecesine varan bir şeker buhranı baş göstermiştir. Fakat şunu derhal haber verelim;ki bu buhran tamamen sun'idir ve bulanık suda balık avlamak isti- yen bazı kimselerin eseridir. Dün Bakkallar Cemiyetine de altmış kadar bakkal müracaat ederek — şeker bulamadıklarını, cemiyetin bu mesele ile alâkadar olmasını söylemişlerdir. Bakkallar Cemiyetinin bize verdiği malâmata göre bu uydur- ma kıtlık şu şekilde ihdas edilmek- tedir: Hariçten şeker getiren tacir- lerden birçoğu kontenjan sıraları geldiği halde gümrükte bulunan şekerlerini piyasaya dökmemek- tedirler, Bunların maksadı pi- yasayı — şekersiz. bıramak — ve Ratlere — istedikleri gibi — hük- kişi bu hileye müracaat etmeyi doğru bulmamışlar, hatta bunlar- dan biri, elindeki külliyetlimiktarda şekere fazla fiat teklif edildiği heal- debu hileye yanaşmamıştır.. Bu tatire, çüval başına ( 44 ) lira teklif edilmiş, fakat bu zat daha ucuz olan piyasa fiatinden fazlaya mal satmıyacağını söylemiştir. Diğer taraftan gümrükteki malını çekmek istemiyen şeker tacirlerinden — bazıları Beyoğlu tarafındaki büyük — bakkallara şeker - vermekte bir beis gör- medikleri halde diğer küçük bakkallara şeker — satmamakta- dırlar. Diğer taraftan bu vaziyet kar- şısında alâkadarlardan biri bize şu malümat: vermiştir. * — Cihan şeker - istihsalâtı bu sene cihan ihtiyacından dört milyon ton kadar fazladır. “Kontenjanlar listelerinde şeker nispeti aşağı yukarı memleket ihtiyacile mütenasip bir şekilde hesap edilmiştir. Bugün gümrük- te duran mallar ithal edildiği takdirde ortada buhrandan eser kalmaz. Bu — malların — niçin ithal edilmeyip gümrükte — dur- duğunu hükümet mal — sahip- lerinden sorarsa hakikat ken- diliğinden meydana çıkar.,, Sıraları geldiği halde Güm- rökteki — şekerlerini | çıkarmıyan | tacirler ise, bahane olarak san- dıkların teker teker muayenesini ileri sürüyorlar, —Z Rusyada Alış, Veriş Orada Bütün İhtiyaçlar Kooperatifler Vasıtasile Tçmin Ediliyor Bunun Da Ğir Fakat Türk Heyeti Moskovada ( 1 Mayıs) tezahüratını seyrediyor Kiyef 27 ( Husuşi) — Saat Oonu çeyrek geçe — Ukraynanın merkezi ve Rusyanın en eski şehri olan) Kiyefe giriyoruz. Ak- şam Üstü Moskovaya hareket edeceğiz. Garda Kızıl Ordunun Muntazam bir müfrezesi resmi selâmı ifa ediyor. Evvelâ Ukray- nanın tabil ve içtimai ilimler Darülfünunana, sonra da Lavra Takım Şartları Vardır Ü l ismi verilen ve şimdi bir müze gibi halkın ve ziyaretçilerin na- zarı ibret ve dikkatine arzolunan muhteşem kilisesini — geziyoruz. Kilisenin kubbeleri — gibi içinin bütün din eşyası da altından. De- nilebilir ki, bu kilise ve kilisenin bir tarafında mahfuz duran fazla kıymetli eşyası, paha biçilmez (Dovamı 11 inci sayfada) — PAZAR — 8 Mayıs 1032 — Bon Post İdara işleri telafonur İstenirel ç ——— —e —— d 20203 Fiatı 5 kuruş — —a Mecnun AdamM. DumerıîNiçin Vurdu? Müteveffa M. Dumer ( Ortada ), refikası, gelini ve torunları hep bir arada Paris, T (A.A.) — M. Tardiyö, Reisicümhurun katli münasebetüz, bükümet namına Fransız mille- tine hitaben şu beyannameyi neşretmiştir : ktir * Bütün Fransa hayret ve derin bir teessür içinde kalmıştır. Fransa, bütün hayatını hizmetine hasreden ve dört evlâdını da kendini müdafaa için feda eden bu yüksek ihtiyarın ölümüne ağlamak- tadır. Bütün Fransa, bizzat şeref kocasının bu sabalı hastahanede gözlerini kapıyan |4 dülün önünde hürmetle Devlet reisini herhalde temenni edeceği şekilde sükünet ve vakar ile taziz edelim. Yarın memleket, mümessillerini intihap edecek ve salı günü de Milli Meclis Reisicümhurunu tayin eyliğ elemdide günü Paris halkı Pol Dumeri götürecektir. Fransa büyük bir hizmetkârının hatı- rasında ve kanunun tatbikında elemini ve birliğini teyit etmeyi bilecektir. Yaşasın ( Devamı 3 üncü sayfada ) meydanında ölen iğilmektedir. ecektir. Perşembe Jizeden Panteona Fransa, yaşasın : M, Cümhuriyet. » Fehim Paşa Sarasker Rıza Paşa Hasan Paşa Sait Paşa Kâmil Paşa Şeyhislâm Cemaleddin Ef. Cavat Paşa Halil Rifat Paşa Müşür Fuat Paşa Müşür Abdullah Paşa Mabeyinci Ragıp Paşa Ferit Paşa Teyfik Paşa Necip Melhame Paşa Selim Melhame Paşa Bütün bu meşhur ve malüm simaları, yakında başlıyacak olan * Otuz sene evvel bizi idare eden- ler,, tefrikamızda tanıyacaksınız. Şehir Meclisi dünkü içtimam- da mühim münakaşalara sahne olmuştur. İlk münakaşa, sinema | ve tiyatrolardan Aalıman — oyun resminin maktuan mı, nisbi ola- rak mı alınması mevzuu üzerinde cereyan etmiştir. Bu münakaşaya muhtelif azalr, iştirak etmiş, ve nihayet Avni Bey şu teklifte bulunmuştur: —Birçok şeyler vardır ki, bil- diğimiz halde turuk ve ahval bu- rada söylemiye müsait değildir. Eğer bu münakaşa edilecekse bir celsei hafiyye teklif ediyorum. Neticede bu, hususun Makam ve Encümence müştereken tetkiki için bu faslın talikı kabul edi- miştir. DIIMV ve | çocukları 4 Büyük Harpte ölen 'Dün Şehir Meclisinde Şid- detli Münakaşalar Yapıldı 'Gıda Maddeleri Fiztlermdedntramdan Zerre Kadar Eser Yoktur Bütçenin hastahaneler faslının müzakeresinde, Belediye hastaha- velerinde yataklardan 50 kuruş alınması, ayakta muayene olan- lardan 10 kuruş alınması tekliri uzun münakaşaları mucip olmuştur. İkinci celsede Etem İzzet Bey hayat pahalılığından, Zabıtai be- lediyenin Polisle tevhidinin hava- yici zarüriyenin hakkile kontrol edilmesine — mâni — olduğundan, Vali Beyin geçen celsedeki ifade- sine rağmen şekerin havayici za- ruriyeden bulunduğundan bahis ve şekerin pahalılığından şikâyet etmiştir. Muhiddin Bey şu cevabı vermiştir: —Hayır, Belediye Reisi, şeker havayici — zaruriyeden — değildir (Devamı 8 inci sayfada )