Beynelmilel Mesai Konferansında Cenevre 22 (A.A.)— Beynel- milel Mesat konferansı reisi kon- feransa — müşabit sıfatile iştirak eden Türkiye mümessiline beyanı hoşamedi eylemiş ve yakında Türkiyenin resmi bir heyeti mu- rahhasasını görmek Ümit ve te- mennisini izhar etmiştir. Mehmet Ali Suat Bey, teşek- kür. ederek — Genç Türkiye Cümburiyeti — tarafından - iktısa- di ve içtimat sahada tahak- kuk ettirilen mesaiyi kısaca izah eylemiştir. Türk müşahidi bundan sonra Türkiyenin Cemiyeti Akvam hak- kındaki hissiyatının ahiren Tevfik Rüştü Bey tarafından izhar edil- miş bulunduğunu hatırlatmış ve Türkiyenin — beynelmilel — mesal bilrosu için samimi hissiyat bes- Temekte — olmasına rağmen, Cemiyeti — Akvam — azasından olmıyan — bir. — devletin. bu büroya kabulünü talop edip ede- miyeceği meselesi halledilinceye kadar mezkür büroya kendini resmen — temsil ettiremiyeceğini söylemiştir. Memleketli namına söz söyli- yon Fransız murahhası, Türkiye- nia beynelmilel mesai bürosu iş- lerine karşı gösterdiği hissiyatı tezkar ederek, yakında bu genç Cümhuriyetin büronun mesaisine tam bir surette iştirakle büro kararlarının şümul ve kudretini yükseltmiye yardım edeceği lmi- dini izhar eylemiştir. İtalyan Komünistlerinin Bir Kavgası * - Paris 22 — Büyük bulvarlar- daki İtalyan lokantalarından. biri- min önünde toplanan yedi sekir kadar İtalyan komünisti gürültü- * lü tezahürat yapmışlar, mücavir kahveye sandalya — ve sifonlar uatmışlar ve lokantalardan birinin aynalarını kırmışlardır. Komünist- lerden ikisi yakalanmış, diğerleri kaçmıya muvaffak - olmuşlardır. ——— EDEBI TEFRİKAMIZ: 93 SON POSTA İCenevre Mesai Konferansında Türkiy Çin- Japon Müzakeresi Yine Durdu Bir. İtalyanın Cinayeti Marsilya, 22 — On sekiz ya- şında genç bir İtalyan şehir ci- varındaki postahanelerden birine daire kapandıktan sonra hırsızlık maksadile girmiştir. Zabıta me- murları tarafından cürmü meşhut halinde yakalanan bu şerir, ta- bancasımı — çekerek — polişlerden ikisini öldürmüş, üçüncüsünü de ağır sürette yaralamıştır. Yaralı polis sevkedildiği hastanede ö müştür. Katil tevkif edilmiştir. Şapey Haydut Yatağı Şanghay 22 — Şapeyde örft idare mevcut olduğu halde hay- dutluk vak'aları son derece art- miştır. Japon makamatına yapıları şikâyetler neticesiz. kalmaktadır. İvning Post gazetesi, Şapeyin haydutlar için bir cemnet oldu- ğunu yazmaktadır. Lehistanda Komünist Tevkifatı Varşova, 21 — 800 komünist Varşova sokaklarında — nümayiş yapmak istemişlerse de süvari polis kuvvetleri tarafından dağı- tılmışlardır. Nümayişçilerden bir- çoğu tevkif edilmiştir. Varşova zabıtası gizli komünist beyanna- me ve gazeteleri basan gizli bir matbaayı meydana çıkarmıştır. Varşova civarındaki Penbertöv kasabasında bir komünist teşki- lâti meydana çıkarılmış, 50 kişi tevkif edilmiştir. Tevkif edilenle- rin Üzerinde bazı evrak bulun- muştur. Mançuri Mali Müşavir İstiyor Tokyo, 21 — Yeni Mançuri Hükümeti Japonya Hükümetine ı müracaat ederek bir maliyecinin l gönderilmesini rica etmiştir. Mesal Konferansında, bir celse arasında Mançuriye Koreli İskânı Şan-Sung 21 — Sinbun Ren- go gazelesi muhabirine beyanat- ta bulunan Kore Vali umumisi Urakı demiştir ki: “— Kore ahalisinin bir kıs- mınin Mançuriye yerleştirileceği şayiaları doğrudur, halihazırda bunun plânlarını yapmakla meş- gulüm, Nakledilecek ahalinin miktarı gazetelerde — yazıldığından çok fazla olacağını zannediyorum!,, Moskova 20 — Leningrat ile Almanya ve Litvanyanın bilâmum şehirleri arasında telefon tesisatı yapılmış ve muhaberata başlan- mıştır. Leh Hükümeti Birçok Gazete Kapattı Varşova 20 — Lehistan hiü- kümeti, Lvovda “Ukraynalılar ta- rafından çıkarılan bilümum gaze- te ve mecmuaları kapamıştır. Mançüriye Asker Sevki Mukden 21 — Japon hüküme- ti Mançuriye iki fırka asker gön- dermektedir. Çin -Japon Müzakereleri Durdu Şanghay, 22 (A A.) — En- (l ! ı ) spanyada . a Je Bir Hâdise Malaga, 22 — Antegueralı köylülerden mürekkep bir grup zeytin — mahsulünü elde etmek maksadile bir çiftliğe hücum et- mişlerdir. Sivil muhafızlar köylü- lere hücum mecburiyetinde kal- mışlar, bunlardan birini öldüre- vek diğerini de tehlikeli surette yaralamışlardır. Borçlar Meselesi Ve Bir Tebliğ Vaşington, 22 — Cenevrede bulunan M. Stimson şimdiye ka- dar görüşmüş olduğu Avrupa ricali — siyasiyesinden — hiçbirinin borçlar ve tamirat meselesini mevzubahs — etmemiş — olduğunu bildirmiştir. ——— — -— TAKVİM —— / CUMARTE. SİJ 300üa -23- Nisan - 932 Kammlı Arabi Rumf l7 - Zühtece - 10*Nisan" sene - | 1350 Vakit | Ezant (V. vt Akşam (12 _ol: Vaktt (Ezani | V. t M IS5 ll Erkekler De e Bir Muamma e . ye Değil Midirler? Erkekler ötedenberi kadının bir muamma olduğunu söylerler, “Kadın deniz gibidir. inanmak olmaz,, derler. Bu kanaat edebiyata, hatta ilme bile geçmiş, kadına esraren- giz bir mahlük nazarile bakıl- mıya alışılmıştır. Halbuki erkek kadından da- ha mı az bir muammadır. Erkek kadına kendi gözü ile baktığı için bu neticeye varmiştır. Fakat erkeği kadın gözile tetkik etti- ğimiz zaman verilecek hüküm yimne aynidir, Bizim için erkek hakikaten tam bir muamma halindedir. Dü- şünün bir kere. Erkek bütün gününü evinden uzakta geçirir. Nereye gider, ne yapar, kimlerle görüşür, bizim için meçhuldür. Erkek, hayatına — kadımı karıştırmaz. — Kulüplerine — ka- din sokmaz. Meyhaneye — yalnız gider. — Eğlencelerine — kadım iştirak ottirmez. Biz erkeğin bu tarafını hiç bilmeyir. Uzun söze ne hacet efondim, erkeğin slbisesine bakınız. Ne karışık, ne girift, ne içindea çıkılmaz bir şeydir. 6, İçinde, dışında, bilmem neresinde $izli cepleri vardır.Kadının elbisesindeld sadegi ile, erkeğin elbisesindekl karışıklığı bir mukayese ediniz. Hangisinin daba esrarengiz bir mahlük ölduğunu anlamakta ge- cikmozsiniz. * Sedat Beye: Sevdiğinir kadına bilvasıta veya bilâvasıta fikir ve hissinizi söylemekten niçin çekiniyorsunuz. Kadın, kendisine gösterilen alâ- kaya karşı lâkayt kalamaz. Sizin hisst alâkanızı görürse muka- vemet edemez. Mademki doğru- dan doğruya konuşmaktan çeki- niyorsunz, o halde, bilvasıta me- seleyi halletmiye çalışınız. HANIMTEYZE Çocukları Davet Kadıköy Kindergarten Mü- düriyetinden: 23 Nisan cumartesi günü mü- essesemiz çocuk bayramı yapa- caktır. Kadıköyde bulunan 3 - T yaşındaki çocuklar bu eğlenceye ri dopasifik Ajansının bildildirdiği- Öğle | 5 iTiz. iz| Yata |1 _Iıpoıı' » Maliyecisi — Mançuri | ne göre, Şanghay — mütareke | | ikindi | 9. cdlit İmsak ( 253 davetlidirler. Ailelerinden çocuk- Hükümetinin umuml! — müşaviri | konferansi Mesaisini — talik et- Büyük Millet Meelisinin Açılması larını o gün müessesemize gön- olacaktır. miştir. dermelerini rica ederiz. AÇLIK Sabahları yüzümü - yıkadığım çanağın içinde Başırıdan dökü- müş teller buluyordu, ve kahka- halarla — gülüyordu. — Potinlerim, bilhassa ekmekçinin arabasğı alk- tında ezilen teki çok eskimişti: O bunlarla da alay ediyordu: " — Allah sizi” ve -İskarpinle- rinizi esirgesin, diyordu. * Fakat iskarpinleriniz de pek büyük, adeta birer köpek kümesi kadar vart.. Hakkı vardı, — iskarpinlerim eskimişti, —şekilleri bozulmuştu, fakat şimdilik yenilerini alabile- cek vüziyette değildim. - : Ben bütün — bunları — düşünür " ederken çöcüklar yüteğin- Müellifi: Knut Hamsun Mütercimi: P 8. da — otürmakta olan — — ihtiyar I ilö lâtifeye V'(Vlılıııılurd_ı. Her ikisi de — birer saman — çö- pü büalmuşlardı. Etrafında - dö- nüyorlar ve adamın kulaklarına sokuyorlardı. Bu manzaraya biran, karışmaksızın baktım. İhtiyar ken- “disini müdafaa için bir parmağını 'bile kımıldatmıyordu. Sadece ken- disini tazip edenlere, çöpü soktukları her defada hiddetli gözlerle ba- kıyordu ve - çöpleri - kulağından atmak için başını sallıyordu. “Bu manzara beni gittikçe hiddet- lendiriyordu. Bundan gözümü ay- ramıyordum. Bir aralık ev sahibi kadının kocası — gözlerini — iskam- billerden kaldırarak baktı ve ço- cukların” oyununa güldü, olup bi- ı teni keüdilerile iskambil oynadığı adamlara da gösterdi. Fakat ih- tiyar niçin kımıldanmıyordu. Ne- den 'çocukları yanından defetmi- yordu. Yatağa yaklaşmak — için bir adım attım. Otel sahibinin kocası : — Çocukları rahat bırakınız ! diye bağırdı. İhtiyar meflüçtur. Ve karanlık çökerken kapı dışari atılmak — endişesile hatta sadece adamları — kızdırmaktan körkarak sessizce — köşeme çe- kildim- —ve — orada — hareketsiz durdum. ğ Aile kavgalarının içine burgu sokmak suretile yatağımı ve ekme- gimi neden tehlikeye atacaktım? Yarı yarıya ölmüş bir ihtiyar için böyle bir harekette bulun- mıya ne lüzum vardı. Ve kalbi- mi bir taş gibi sert hissediyo- rum. $ Küçük çocuklar azap - verici hâreketlerine devama âdiyorlardı. l J İhtiyarın başını doğru tutmamasi kendilerini kızdırmıştı. Şimdi sa- man çöpünü adamın gözlerine ve burun deliklerine de sokuyorlardı. İhtiyar onlara hiçbir şey söyle- meksizin, hatta dudaklarını bile | kımıldatmaksızın bakıyordu. Fakat bir an geldi ki bir 'den- bire göğsünü kaldırdı ve küçük kızlardan birinin yüzüne tükürdü. Sonra ikinci bir defa doğruldu ve diğer kıza tükürdü, fakat bu- nu isabet ettiremedi. Evsahibi ka- dimın kocası hâdiseyi — görmüştü. İskambilleri elinden atarak yata- * ga doğru koştu. Yüzü kıpkırmı- zı kesilmişti ve bağırdı: — İhtiyar domuz, şimdi de çocukların gözlerine mi tükürü- yorsun! Kendimden geçmiştim: — Fakat çocukları onu rahat birakmıyorlardi, diye - söylendim. . / Fakat :kovülmakfan — her - an - ikorkuyordum” ve çok — kuüvvetli bir sesle . bağırıyordum. Bilâkis, bununla beraber bütün vücudum titriyordu. O derece heyoçam içindeydim. Adam baya döndü; — Hayır, fakat bir de şuna ” bak! Dedi, bir defa size ne oluyor ? ş Hemen —ağrınızı — kapayınız, hem de çifte kilitle! Sizden bü- tün istediğim bundan ibarettir. Fakât © zaman ötel sahibi kadının sesi işitildi ve bütün v kavga gürültü ile doldu. — Allah beni affetsin. Fakat zânnediyorum ki hepiniz de aklı- nizi yozdunuz! Diye bağırdı. Eğer barada kalmak istiyorsanız * tav- siye ederim, her ikiniz de uslu durunuz ! Yatak ve yemek ver- dikten sonra üstelik bir de kıya- met gününün — patırtısını mı — işi- teceğiz? Fakat artık yetişir, anlıyor musunuz ? Hemen ağzını- zı kapayınız. Yoksa hepinizin de bakkından ben geleceğim ! CArkası var)