, Siyaset Âlemi Dörtler ıEvIenirken Konferansı Açılıyor |Lenera, 5 - Mubhtelif meseleleri müzakere için Londrada bulunan Fransız Başvekili M.Tardiyö İngiliz Hariciye Nazırı Sir Jon Simonu zi- yaretten sonra beyanatta buluna- rak demiştir ki: — Teyit etmek istediğimiz Şey, Avrupa iktısadi vaziyetinin tehlikesini kaldırmaktır. Bu lüzu- mu bizim kadar İngiliz destları- mız da anlamış olduklarımı söyle- mektedirler. Bu müşterek görüş son günlerde neşredilen Fransız- İngiliz tebiğlerile de teyit edil- Miştir. Siyast rekabetleri yatıştırmak ve iktısad? sahada sala! ile getirmek; bu bütün rin İştirak etmeleri lâzım olan bir programdır. Milletlerin buna işti- rak etmeleri için büyük gayret sarfınada lüzum yoktur. Londra 5 — Dörtler ransı ilk içtimamı Hariciye Ne- zareti binasında — uktedecekti. 'ngiheıeyi M. Mak Donald, Sir jon Simon, M. Nevil Çember- layn, ve M. Runsiman temsil edecektir. M, Flanden ile müt- tehassıslar — Fransayı, M. Fon Bülov ve müttehassıslar Alman- yayı, M. Grandi ve mütehassıs- lar İtalyayı temsil edeceklerdir. M. Grandi, Fon Bülon yarın ge- leceklerdir, Konferans bir hafta devam edecektir. Londra 5 — M. Tordiyö dün akşam 22,30 da buradan hare- ket etmiştir. Paris 5 — Gazeteler Londra mülâkatımı — iyi surelte karşıla- maktadır. Pöti Pariziyen gazete- Bi, lngiliılerle Fransızların herşe- yi ayni şekilde görmekte olduk- larımı söylemek müşkül değildir. Fransızlarla İngilizlerin münase- Batı 48 saatte çok samimi bir mahiyet almıştır, demektir, rlanda İngiltereye Yemin Etmiyecek Dublen 5 — Kabine, İngiliz notasına verilecek cevabı yarın son defa tetkik edecektir. M. Dö Valera kırala sadakâat yemin'- ni ilga etmek hususunda kabine- üin mütesanit olduğunu tekrar töylemiştir. İrlanda hükümeti, İn- giltere ile İrlanda arasında mey- tut muahedelerin böyle bir sada- kat yemini mecburiyeti koyma- dıklarına kanidir. konfe- Dörtler Konferansı Haftaya Başlıyor al Benim, Diyor Hitler De İstikb Sırp Kabine Buhranı Belgrat 5 — Jivkoviç kabine- si istifasını kırala vermiştir. Yeni kabineyi M. Marenkoviç — teşkil edecek ve buhran zail olacaktır. Yeni kabineye eski kabinenin bütün erkâmı girecektir. Amerikada Renk Nefreti Honolulu 5 — Buradaki yer- Hi ahali ecnebi kadınlara tecavüz etmekte ve bu yüzden — Ameri- kalıların — nefretini celbetmekte- dir. Bir Amerikalı kadını katille maznun olan bir yerlinin beraat etmesi Üzerine, bir yerliyi öldür- mekle maznun — olan Misitres Fortesku — ve damadı Amerika bahriye zabiti Massi'nin muha- kemesine başlanmıştır. Cemahiri müttehide müddeiumumi muavi- ni yazdığı raporda Havay hükü- metinin şiddetli itbamlarını reddetmektedir. Filipin Adalarının İstiklâli Vaşington 5 — Filipin adala- rına istiklâl verilmesi meselesin- de, Amerika, ancak 30 — sene sonra böyle bir şey verebileceğini bildirmişti. — Amerika Hariciye Nazırı M. Stimson neşrettiği bir mektupta diyor ki : — Amerika Filipin adalarının idaresinden — vazgeçecek — olursa, ictimat ve siyasi anarşiler ve ik- tısadi bir hercümerç doğacak ve bu vaziyet adalarda ecnebi bir devletin, aglebi ihtimal Çin veya Japonyanın — hakimiyetinin — ilân edilmesile nihayet bulacaktır. Hariciye Nazırı, adalar terke- dilecek olursa Amerikanın Uzak Şarktaki nüfuzunu kaybedeceğini, Amerikanın büyük bir Okyanus devleti olduğunu, bu denizdeki menafiini muhafazaya — mecbur olduğunu ilâve etmiştir. İngiltere Borcunu Verdi Nevyork 5 — Ingiltere hükü- meti, 200 milyon dolarlık kredi- nin son taksiti olan 20 milyon doları dün tediye etmiştir. İrlanda Reist hükümeti dö Valera İngilterede merakla beklenen cevabını vermiştir. Bu cevapta, İrlanda ricalinin ötedenberi Iagiliz kıralına yapa- geld'kleri sadakat yeminin artık yapılamıyacağı kat'i surette bildirilmektedir. Ingülerenin, bu cevap üzerine birtakım mücyyideler alması bekleniyor. Resim, dö Valera'yi tolsizle nutuk verirken gösteriyor. ——— —a Hitler NWutuk Söylüyor Berlin 5 — Hitlerciler intihap mücadelesinde küşat resmini yap- mışlardır. Hitler otomobil içinde ayakla durarak etraftaki halkı selâmlamış, halka teşekkür etmiş muzikalar Hitlerin muvasalatmi haber vermiştir. Hitler kürsiye çıkarak demiştir ki: — Düşmanlarımız bizim pro- pagandamızın önüne geçemezler. Gazete dağıtmak, risaleleri top- lamak pare etmez, iş olacağına varır, Milk fırka pazar günü de, 24 nisanda da, 10 sene sonra da, bir asır sonra da yine mücadele edecektir ve muvaffak olacaktır. 10 nmisanda hberkes vazifesini yapsın, kâlidir, galibiyet temin edilmiş demektir, Hitlerin sesi çın çın çınlıyor- du. Taraftarları mutat şekilde *“Hey..,, nidalarile Hitleri alkışlı- yorlardı. Müfrit milliyetperverle- rin muzikası bu esnada hücum kıtaatının marş'nı çalıyordu. Hit- ler otomobil içinde bütün halkın horraları arasında avdet etmiştir. Japon Parası Düşüyor Londra 5 — Borsada Uzak Şark eshamı bir miktar düşmüş- tür. Yen 1- 16 ya düşmüştür.. Paris 5 — Borsada pamuk sanayiinde az bir tereffü vardır. | Mançuriye Yine Asker Gönderiliyor Tokyo — 5 Yeni — Mançuri bükümeti Nankin ile siyast mü- nasebalını kat'etmeğe karar ver- miştir. Yakında resmi bir tebliğ neşredilecektir. * Şanghay 5 — Dün Çin- Ja- pon sulh konferansı umumi he- yetin ve askeri komitenin aktet- tiği içtimalarda hiçbir itilâf ya- pılamamıştır. Tokyo 5 — İmparator, Man- çuriye asker gönderi'mesine mü- saade — etmiştir.. Sekizinci ve onuncu fırkaların bakıyeleri Man- çuriye gönderilecek, Kora'daki gayrimuntazam Çin kuvvetlerini tedip için Mançuride kalacaktır. Bir Yelkenli Gaip Napoli 5 — 150 ton şarap yüklü Roma yelkenlisi Trenyen denizinde müthiş bir fırtımaya totulmuştur. Kaptan, — taifelere filikalara binerek canlarını kur- tarmalarını söylemiştir. Taifeler güç hal ile kurtulmuştur. Vapur- lar yelkenliyi ve kaptanmı aramak- tadırlar. KA “#ve . Ögrenemedıgımız Hakikatler *Şehrimize bundan b'r sene evvel bir aile geldi. Yirmi yaşlarında genç ve güzel bir kızları vardı. Kızın babası çoktan ölmüştü, —Ağabeysl bir müessesede memurdu ve evi o geçindiriyordu. Kızla tarıştık ve seviştik, Ailesine müracaat ederek izdivace talip oldum. Muvafakat ettiler. Nişanlandık. Ne mes'uttum., Nihayet evlenmiye — karar verdik, Kâğıdumz asılmak üzere iken doste lardan biri bir gün beni bir kenara gekti. Kulağıma fısıldadı: “ Alacağın kızın ailesini iyi tamıyor musun ? Babası tımarhanede ölmüştü. Büyük kardeşi — Istanbulda — kötürümdür. Dikkat et!, Bu ihtar tüylerimi üre pertli. Nıkâb olmaktan korkuyorum. Ne dersiniz ? İzmit: NURİ Evlenirken sıhhat meselesine ehemmiyet — vermediğimiz — için, birçoklarım'z bu facialarla karşı- laşırız. Kızda veya oğlanda hiçbir hastalık — bulunmıyabilir. Fakat babası frengili, annesi deli ola« bilir, onlardan aldığı ırsl tesirlere le, birgün onun da duirmesi, evi bir cehenneme çevirmesi müm- kündür. Fakat ne yapalım ki bu sa- hada tahkikat yapmak için eli« mizde imkân ve vasıta pek mah« duttur. — Bir kız veya bir oğlan bakkında malümatına muracaat ettiğimiz kimseler, — ekseriya bu hakikati bizden gizlerler. Hele aşk münasebetlerinde maziye bakmak — hiç aklımız- dan geçmez, bir defa sevdin mi, artık herşey gül, gülüstan görü- nür, gencin veya kızın cet ve akraba cihetinden tevarüs ede- bileceği hastalıklar ebemmiyetini kaybeder, Sevgilimiz güzel ve sıhhatlıdır ya, bu bize kâfi görü- Dür. Yukariki mektubu, gençleri bu hususta ikaz maksadile neşre- diyorum. Evlenmek basit bir şey değildir, cetlerimiz, yedi kuşak tahkikat yaparlarmış, biz de bu ananeyi bırakmamalıyız. HANIİMTEYZE MESaaSERESEDİNN erkesen eee reaa -— TAKVİM —— /ÇARŞAMBAJ 3) Gün 6- Nisan - 932 Arabi 29 Zillade - Vaktt JEzant | V. vt Güz x B 37liz. 16 15 55 Kamıml! Ruml 1350 | 24 <Mart- sere- 149 Vaktç fEzant |V. tt Akşam |12 — |8 Yat | L UD0 İmsak |8 133 M—ü EDEBİ TEFRİKAMIZ : 79 AÇLIK S Müellifi: Knat Hamsun — Hayır, dedi, hayır Allah #ahidimdir. bu, hatırıma bile gelmemişti, - Diıleyiııiı. dedim, belki Zannedersiniz ki istediğim — gibi ve — yaşıyabilirim, ştır. Ben fakirim, — Genç kız bana baktır — Fakir misiniz? — Evet, fakirim. Bir saniye sükütla geçti, sonra cesaretli bir . h tülüceki areketle — başıni l öyleyim! Mütecimi: P &£ — Ah yarabbi, dedi ben de Sözlerinin her biri birer katre şarap gibi kalbime dagılıyordu. Şüphesiz Kristiyanyanın bayağı bayağı kızlarından biri olmasına rağmen konuşması beni sarhoş ediyordu. Birşey söylediğim xa- man başını biraz iğerek bana kulak verişi cidden haoş, ba- yıltıcı bir - manzaraydı. Nefeı.i- ni yüzümün üzerinde hissedi- yordum: — Bilir misiniz ki...Dedim, fa- kat kızmamalısınız, dün gece ya- tağıma girdiğim zaman kollarımı sizin için uzattlım, güya yanımda yatıyormuşsunuz — ve © — halde uyumuşum, — Sahi mi ? Cidden'iyüzel. Sustuk. — Fakat.. Bu hareketin uzak- tan hayalen yapılmış — olması lâzımdı, zira aksi takdirde.. — Neden... Hakikat sahasin- da da yapabileceğimi zannetmi- yormusunuz ? — Hayır, zannetmiyorum. — Aldanıyorsunuz, benim ta- rafımdan herşeye intizar edebi- lirsiniz., Ve kolumu beline doladım.. — Sahi mi? dedi. Sadece o kadar.. Beni merasime lüzumundan faz- la riayetkâr zannetmesi beni üzdü ve kızdırdı. Kendi kendimi yiyi- yordum: Bütün cesaretimi - toplı- yarak elini tuttum., Fakat o ya- vaşça elini çekti ve benden biraz uzaklaştı. Bu hareket cesaretimi altüst eden son darbe oldu. Mahçubiyetim tekrar başladı. Yüzümü — pencereye — çevirdim. Şüphe yok çok acınacak bir halde idim, Bana gösteriş yap- mamak Jlâzımdı. Eğer bu genç kıza olan erkek halini arzetiğim zaman biraz daha giyinme vası- tasına malik olduğum günlerde rastgelseydim iş değişirdi, Ve kendimi çok yıpramış hissettim. Genç kız — Görüyorsunuz ya, — dedi. Yalnız hafif bir kaş çatması ile bütün cüretinizi kırmak, sadece biraz uzağa çekilmekle sizi tama- men şaşırtmak mümkündür. O da, kendisine bakılmasını istemiyormuş gibi, gözlerini kar pıyarak çapkın bir kahkaha ile güldü. — Oh, bu kadarı fazla, şimdi görürsünüz, diye bağırdım. Şiddetle kolumu omuzlarına at tım. Bu kız aklını mi kaybetmişti. Yoksa beni aptal mı zannediyor du? Hayır, hayır, onda bu fikrin yerleşmesine müsaade etmiye- celim. Genç kız elân sükünetle oluruyordu, gözleri elân kapa- hydı, İkimiz de konuşuyorduk. Kalbinin çarptığını hissediyorum. * Arkası vaz «