29 Ocak 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

Fevkalâdelik İlân Olundu Şanghay 28 — Bu sabah Ja- pon konsoloshanesine bir bomba atılmıştır. — Hiçbir zarar yoktur. aponyanın — gönderdiği Yulari vazörü ile refakatindeki 12 Muhrip şafak sökerken Şanghaya elmişlerdir. z W::Lî!:lj Japon bahriyelisi karaya mıştır. Tyolıyn. 28 — Şanghayda bu- hıman bir Japon müfrerzesinin bazı Japonların katli dolayısile Harbine gönderildiği bildirilmek- tedir. Harbin şehrinde müthiş kargaşalıklar — olduğu, — telefon muhaberatının kesildiği, Çin as- kerlerinin Şarki Çin demiryolu- nun Cenup müntebha noktası olan Kuvang Çang şehrinde karışık- liklar yaptıkları bildirilmektedir. Bir Japon müfrezesi Harbine mütecciben hareket etmiştir. * Şanghay, 28 — beynelmilel — imtiyaz — mıntakası makamatı, ahvali fevkalâdenin tahaddüs ettiğini ilân etmişlerdir. | Şehrin Çinli belediye reisi, Ja- pon metalibatının reddini kat'i olmaksızın kabul edebileceğini beyan etmiştir. Husumet devam etmektedir. =k Kay Şekin ax- kerindea (1500) kişi Şagkhaya -gelmiştir. y Şı—:;hlydlydıkl beynelmilel kuvvetler, müdafaa vaziyeti ab mışlardır. Şanghay Japon kon- solosu dün! akşam saat sekizde Çin belediye reisine bir ültima- tom vermiştir. Ültimatomda Ja- ponyanın metalibatına perşembe günü saat 18 e kadar cevap ve- rilmesi — istenmektedir. Japonlar taleplerinin kayit ve şartsız ola- Fak kabul edilmesini tezammun edecek bir cevaptan lîı.şlu bir yey kabul etmiyeceklerdir. ee Londra, 28 — ay hâdi- satı hakkındaki Amerikan tebliği İngilterenin Şanghaydaki sefiri vasıtasile alınmıştır, tetkik edilen bu iğe henüz) cevap verilme- miştir. Hariciye nerzaretinin hariç ezmemleket — meselesi hakkında 'Tekyo hükümetine hiçbir nota vermediği beyan edilmektedir. * Londra 28 — Mançuri vakayii hakkındaki Amerikan notasına verilecek İngiliz cevabı hakkında ketumiyet muhafaza edilmektedir. Tokyo ile mevcut olan iyi mü- nasebatı — ihlâl etmiyecek — bir formül aranılmakta olduğu söy- lenilmektedir. Şangbhayın | | muavin | Teslihat Konferansı Cenevre, 28 — Tahdidi Tes- lihat Konferansına iştirak etmek üzere buraya gelmiş olan lk | beyet Japon heyeti olup (102) kişiden mürekkektir. İngiliz Murahhas Heyeti Londra, 28 — M. Henderton bugün Cenevreye müteveccihen hareket etmiştir. Konferansa işti- rak ödecek İngiliz murahhas heyeti Sir Jon Simon ile M. Tomas, Harbiye Müsteşarı, Hava İşleri Müsteşarı, Bahriye Birinci Lordundan — ibarettir. — Corbelt Ashley isminde bir de kadın murahhas - vardır. Lort Sesilin heyete dahil ol- maması şayanı dikkat görülmek- tedir. Bu hususta resmi mehafil izahat vermemekte yalnız Lort — Sesilin kabineye dahil olmadığı bildirilmektedir. Lort Sesilin, mu- rabhas heyet haricinde çalışmayı daha faydalı olacağımı söylediği beyan edilmektedir. Başvekil parlâmento açıldıktan sonra Cenevreye gidecektir. M.2 Tahtelbahirinden Haber Yok Londra 28 — Evvelki gün Partland açıklarında denize dal- mış olan M. 2 tahtelbahirinden o vakittenberi bir eser yoktur. Evening Standard gazetesi tahtelbahirin bulunmuş olduğunu yazmış ise'de bufhaber son daki- kada *ekzip edilmiştir. Bütün tahlisiye vesaiti faaliyetle çalış- maktadır. Londra 28 — Kaybolan M2 tahtelbahirinin 7 zabitle 53 mü- rettebatı hâmil olduğu söylen- mektedir. İki arayıcı geminin M, 2 olması ihtimali olan ağır ve sakil bir cisme temas ettikleri söylenmektedir. M 2 nin salimen bulunması — için bütün ümitler azalmaktadır. Bütün gece devam eden taharriyat hiçbir netice vermemiştir. — EDEBI TEFRİKAMIZ : «& a AÇLI Müellifi: Knut Hamsun —— A ——x>——- Büyük çarşı meydanında sak- # içinde Çiçek satan kadınlar yanında bulunmayı tercih ederek insanlar arasında gezinmiye baş- ladım. Sababın; islak külü altın- da çiğ ve kanlı parlaklığı doğan ağır kırmızı güller beni çekiyor- Jardı. Bir tanesini koparmıya deli gibi can atıyordum, Onlara mümkün olduğu kadar yaklaşa- bilmek için, bir tanesinin yok pahasına denebilecek fiatini sor- | dum. Eğer param kalmış olsaydı ne olursa olsun bir tane ala- caktım. Saat onda gazeteme çıkltım; Başmuharrir henüz gelmemişti, “Makas, eski gazeteler arasında faaliyetine devam ediyor. Davet Müteccimi: P. &. üzerine eserimin kâğıtlarını ma- kas memuruna verdim ve kem- disine bu yazının her vaktindea daha fazla ehemmiyeti olduğu- nu anlattım. Başmuharrir - gelir gelmez bunu kendisine hemen vermesini tavsiye ettim. O gün geçi vakit ben cevabınrı kendim gelip alacaktım. Makas — memuru dalarak: — Pekil Dedi. Meseleyi biraz mübalâğalı bir sükünetle - karşıladığıı görüyor- gazetelere | dum, fakat bir şey - söylemedim; yalnız kendisine kayitsiz bir kü- çük baş işareti yaptım ve çıktım. Vaktim vardı — Yalaız hava biraz açılsaydı! Rüzgürüz e vur Yıçık SON PO J0T R. Ralonu “'"d_' bo?şlınıı;, ba !ıalı gg!nılşl!r_ Hindistan Ve Altın Meselesi Bombay 28 — 25 Hint tica- ret biliği, bir Hint ticaret odası, altın ve gümüş piyasası, pamuk zahire komisyoncuları birlikleri, altın ve gümüş tacirleri bir hafta- lk grev ilân etmişlerdir. Bu grev- le, yuvarlak masa konferansı ko- misyonunun Gandi mevcut olmak- sızın mesaisine devam etmesi protesto edilmiştir. Yeni Kargaşalıklar Yaramu 28 — Keşmir vilâyetinin birçok - yerlerinde zuhür — eden kargaşalıklar neticesinde altı . ay müddetle hükümete huussi salâ- hiyetler veren bir emirname neş- redilmiştir. Birçok kasabalar yağ- ma edilmiş, yakılmış, bazı cina- yetler yapılmıştır. M. Venizelosun Faaliyeti Londra, 28 — M. Venizelos Havas ajansı muhabirine, devlet adamları ve bankerlerle yaptığı temasların ve mükâlemelerin ha- reketi tarihine kadar devam ede- ceğini beyan setmiştir. Bura me- bafili, son mükâlemelerin tamirat meselesine — müteallik olduğunu ve bu meselenin şark zavieyesin- den tetkik edildiğini beyan et- mektedir. M. Venizelos dün sa- bah M. Baldvinle görüşmüştür. tubetsiz, acınacak bir hava idi. Kadınlar, ihtiyatla, şemsiyelerini ve erkeklerin yün serpuşlarında hazin ve komik bir hal vardı. Zerzevatlara ve gül- lere bakarak çarşıda bir kere da- ha dolaştım. Ö sırada omuzumda bir el hissettim ve döndüm. “De- | muazel,, bana sabahşerifler hayır | olsun, dedi. Benden ae istediğini derhal | anlamak için' Sorgulu bir sesle: —| — Sabah şerifler hayır olsun, dedim. *Demuazel,,e karşı büyük bir | sevgim - yoktu. Kolumun altında yeni kâğıda | sarılı, büyük pakete tecessüsle baktı ve bana sordu ; — Kolunuzun altındaki nedir? Lâkayt bir ses vap verdim : — Demin “Semb,, e girdim ve elbiselik bir kumaş aldım, Bu kadar kılıksız. olmıya bir perdesile ce- | elverir ki aihayet “ vermek — Üzmgeldiğini | îrıgilterenin Para Siyaseti Londra 28 — Büyük banka- | lardan birinin umumt içtimaında nutuk söyliyen müessese müdürü M. Bekett, Amerikan kongresinin Reisicümhur M. Moverin beynel- milel tasavvur ve tabhminlerinin akim kaldığını söylemiş ve söz- lerine şöyle devam etmiştir: Harp borçlarile tamirat ve gümrük meselelerinin meydana çıkarmış olduğu ihtilâtlar esaslı surette tahaffüf etmedikçe İngil- terenia para siyasetinin ne ola- cağı hakkında tahminlere kal- kışmak hiçbir. şeye yaramaz. Ci- kandaki ticari münasebetler Nor- mal bir şekil almıya başlar baş- lamaz İngiliz! lirast iktısadi se- viyede kolaylıkla iktidar peyda edecektir. Fransanın Deniz Tayyareciliği Paris 28 — Hava Nazırı M. Dümenil —Meb'usan — Meclisinde Hava İşleri Encümeninde izahat vermiştir. Bu izahat meclis mu- hitinde deniz tayyareciliğine ait olan endişeleri ortadan keldır- mıştır. Bu izahata göre Fransız kara ve deniz tayyareciliği bazı noksanlarına rağımnen salâh ve inkişaf yolunda yürümektedir, düşünmüştüm ; insan kendi vücu- dü için bu kadar tamabkâr o- mamaldır da, Duraklıyarak bana baktı ve ağır ağır sordu: ne yok ? — Başka ne var, - Ümidin fevkinde. — Bir iş bulabildiniz. mi? Büyük bir hayret içinde cevap verdim: — İş mi? Fakat Kristi mü- essesesinde bafızı kütübüm. Bir adım geriliyerek: — Ya... dedi, Allahım, sizin hesabınıza ne kadar memnunum, elinize geçen — parayı boş yere harcamayasınız. Sabah- şerifler hayır olsun. Biraz sonra yarı yarıya döndü ve bana doğru geldi; bastonile pakelimi gösterdi ve dedi kiz — Bu elbise için size terzimi | tavsiye edeyim. İsaskenden daha iyisini bulamazsınız. Benim tara- fimden geldiğinizi söyleyiniz. Buraunu benim işlerime sok Gönül İşleri Karilerimin Japonlar Şanghaya Asker Çıkardılar Suatlerine Silâhlar Konferansı Başlıyor 'Tahdidi Cevaplarım Ankarada Remzi İsminde bir karlim vardır. Bu genç maram gozdur. Sevgilisi İstanbula gelmiş- tir. Şimdi onu unutup yeni bir kız sevmiye başlamıştır. Bu kız da ona Aşıktır. Fakat ailesi kızın sevdiğine kani değildir. Bu se- beple kızı istemiye cesaret ede- miyorlar, Eğer Remzi Beyin dedikleri doğru ise, kızın sevdiği muhak- kaktır. Çünki sevmiyen kolay hlığı[üı yaşı dökmez. Eğer bu kız hakikaten senin için ağlıyor- sa, artık bundan daha büyük bir delil olur mu? * Yine Ankarada Maarif me murlarından Remri isminde diğer bir karlim vardır.!Marangoz Rem- zi Beyin macerası gazetede inti- şar edince, isim müşabehetinden istifade ederek arkadaşları sevgi> lisine onu jurnal etmiye başlamış ve zavallı genci müşkül vaziyete -| düşürmüşlerdir. Halbuki maran- goz Remzi Beyle, bu genç arae- sında, isim müşabehetinden bap ka, hiçbir münasebet yoktur. * Ankarada Mühendis Ş. K. B. Namuslu bir genç kizın üze- rine bu kadar düşmek, onu Ür- kütüp kaçırmaktan başka hiçbir netice vermez. Bir alle kımı, te- mımadığı bir gencin mektubuna elbette mektubu aynen iade et- mekten başka bir mukabele ye- pamaz. Size evvelce dediğim gibi, bu hareketinizle kızı izap etmekte devam edeceğine, res- men müracaat edip kızı ailesir den isteyiniz, bugün izdivaç tek- lifi kolay kolay reddedilmez. * İzmirde M. R. Kendinizi bedbaht, dünyayı kara — görüşünüzün — sebeplerini yine kendinizde araymız. Çok hassas, mağmum bir gence ben- ziyorsunuz. Ufak hâdiseleri bü- yültmek istidadında görünüyorsu- nuz. Biraz neşeli olmı umız. Hayatı bu kl'dlf ddz.ıî:ılıı."ıı HANIMTEYZE -— TAKVİM -— / CUMA| 1 Gün 29 - Kâsani » 032 Kasım Arabi Rumt M-Ramazan - 1380 |16-KA « ennl - 1868 Vakit (Ezant ( V. tt Vakit |Ezan! | V. & L slı.u Akgam J3 — |IZ ?i . GİZ I7 | Yatla (. aSlıR. 5 X M1S. 4 | lensak fiz dals | hatırlattım. O daha cevap ver- meden evvel, parayı istediğime pişman olmuştum. Sıkılıyor — ve gözlerine bakamıyordum. O sıra | da bir kadın geçiyordu; yol ver- mek için geriye doğru şiddetle | bir adım attım ve savuşmak için bu fırsattan istifade ettim. Bu bekleme saatlerinde ne yapabilirdim? Cepleri boş olarak bir kahveye gidemezdim, günün bu saatinde ziyaret edebileceğim bir dostum da yoktu. Tabiatin sevkile şehre — çıktım, Grasen sokağı arasında dolaştım, | duvara asılan Aftenposten gaze- tesini okudum, Karl Johan s0- kağını bir döndüm ve “Kurtar- gımız, mezarlığına gelerek ora- | da sakin bir köşe aradım. ( Arkası var )