TARİHİ TEFRİKAMIZ ŞEN GÖNÜL —83—, Bir arzlık Sipahi Ahmet, ta- ruri bir tayakkuz gösterdi: — Yoldaşlar, dedi, siz yer- leştiniz. Bana izin — verin de bir yuva bulayım. — Gülsümle bunda kalmak doğru değil. Hepsi birden bağırdılar; — Niçin ? — Eh, ne de olsa etektir. Erler yurduna düşer. Baki, bu sözü beğenmedi, arkadaşından - 6 gece olsüan - ayrılmak islemedi: aykırı —— Burada Sipahilerin varisleri Veledeş (Çocukları demektir) de barınıyor, neden — bacımıza yer olmasın. — İyi amma onlar erkek, bu kadın. — Gülsüm bacı da aşağı, yukarı er sayılır. Çünki bir as- lanın eşidir | Ahmet, handan ayrılsa da ev bulamıyacağını düşünerek fazla ısrar göstermedi. Fakat Usta Bohorun da vaziyetini temin et- mek lâzımdı. Anadoludan, Bağ- dattan, — Azerbaycandan, — Ma- taristandan ve üç büyük kıt'anın bemen hemen her köşesinden akıp gelen, onar, yirmişer birer höcerede barınan yüzlerce sipahi kendi karargâhlarında bir çıfıtm yatıp kalkmasına belki taham- mül etmiyeceklerdi. O vakit za- vallı Bohor, didim didim parça- lanmak tehlikesine maruz kala- gaktı. Baki ağa, bu ağır müşküle de çare buldu. Meyhaneciyi o gece için himayesine aldı: — Ben Yeniçeriyim, — dedi, ocağıma gitmeyip, yoldaş hatırı için Sipah hanında kalıyorum. Göülü seven dikenine de katlanır. İlişik edenlere söyleriz, hatırım için onu at saysınlar, eşek saysınlar, ahırda bıraksınlar! Sıra azık meselesine gelmişti. Bunu Sipahi hanında nöbet tutan yoldaşlar deruhte ettiler. Pide, petmez, taze kavurma gelirdiler. Bu muhtasar yemeğe koca bir küp ayran ilâve ettiler. Artık üzanıp — yatmaktan, — sinirlerini rüyalı uykular içinde rahatlaştır- maktan başka yapacakları birşey yoktu. Onlar da yatsıdan sonra höcrelerine çekildiler. Usta Bo- horu da abırın. bir köşesine yatırdılar, | Ti Yine o gece, Topkapı sara- yında kendi ismile anılan daire- yi- odalardan sofalara, sofalardan odalara geçmek suretile- dolaşıp duruyordu. Bazan duruyor, şura- ya buraya işlenmiş olan kitabe- leri okuyor ve sonra yine yürü- yordu. Bir aralık çeşme sofasın- daki kapı önünde durakladı, üç beyitten mürekkep kitabeyi göz- den geçirdi. Cahil bir şairin âciz kaleminden çıkan bu manzume berbat bir şeydi. Fakat padişah kendi idrakıne uygun düştüğü için o kıymetsiz yazıyı, sarayin eksik | | muş olduğu şu - söz, ç | odada bulunan çinilerin en muhteşem bir noktasına ha- | kettirmişti. Şimdi de dikkatle satırları süzüyordu. Son mısral bir daha ve bir daha okudu “Çün kasrı cenan oldu sarayı âlâl.... Vaktile çok beğenmiş, bu se- | sebeple de kitabe haline koydur- şimdi onu kızdırmışa benziyordu. Dudakla- rını büküyordu, hızlı hızlı sakalı- nı karıştırıyordu. Bir an geldi, bu sessiz sıkıntıyı ağzile de izhar etti : — Oh, dedi, ne Cennet? İçin- dekine yalnız gam veriyor, kasa- vet veriyor | Bu söylenişi müteakıp yürüdü, yatak odasına geçti. Malüm olduğu üzere bu oda, o sarayın en güzide — parçasıdır. yanın ç bir binasında, bu, eşine tesadüf olunamaz. Mimar, bu odayı bir şaheser olarak yap- mıştır, çinileri de alelâde süs ola- rak değil ölmez ve aşınmaz tab- lolar yaratmak için kullanmıştır. Tavan, yıldızlı bir gök parçası- dır. Karanlıkta aynen ao intibar verir. Duvarlar, ayağa kaldırılmış Dün- | SON POSTA — —— ra at — — — a A | İ | fil mıdu' Raşi! Rıza hyıırn- Koceaa hir vedwil 4 perde Şekradebaşı enı hayret vaziyetler 5 saatlık zengin program Localarmızı âtfsa gündüzden alının Öeün Ve yi FRANSIZ TİYATROSUNDA DOUGLAS ve ZENCİ HEYETİ tarafladan — tearilâthı flatlerle — halka ve talebelere mahsus ? maline LOUİSİANA 18 tabloluk muazzam revü bu akşam #vvare #aal 21,90 da İLÂN 23 Kânunusani Cumartesl akşamı Saat 18 1/2 da (Viyolonist) DANY BRUNSCHW IG, (Viyolonselist) ANDRE HUVELIN ve (Piyanist) Madam A. HUVELİN tarafından GLORYA sinemasında werilecek yeyüne — konser İçin biletler bergün 14 - 19 arasında satılmaktadır. Mevkileri 7S, 100, 1S0, 200 ve lecalar birer gülüstan gibidir. Hele ocak | enfes kelimesile de ifade oluna- | mıyacak kadar güzeldir. Bu çok zarif san'at eserinin yaşmağı, bir dilber kadın yüzüne örtülen altın telden örülme tülleri andırır. Üçüncü — Murat, mütenasip | renklerin dudak dudağa uzanıp yattıkları dilrüba duvarlara, hendesi bir ahengin muhteşem bir irtifa içinde alabileceği son cazibeyi temsil eden tavana, nefis ocağa, kendi müdepdep yatağına uzun uzun bakarak tekrar içini çekti: — Boş, dedi. Hep boş! yüre- ğgimde sıkıntı var! Evet, Şevketmeabın bu gece | içi sıkılıyordu. Saz takımını da- | | | gatımış, rakkasları ve rakkaseleri | koğmuş, cüceleri maskaraları tekmelemiş ve bi- tün kadınları odalarından çık- mamaları emrile yanından uzak döğmüş, | laştırmıştı. O, yeni bir eğlence | arıyordu. Renk renk gözlerden, renk renk saçlardan, renk renk | tebessümlerden artık usanmıştı. Ne sar, ne nağme içine iİnşirah getirmiyordu. İşidilmemiş, görül- memiş oyunlar ve zevkler isti- yordu. Yenilik taşıyan bir masala bile razı idi. Fakat nedimler, nedimeler o kadarcık bir kud- rette — gösteremiyorlardı. Kel- oğlan, anka kuşu, kızıl peri | masallarından başka birşey söy- | liyemiyorlar, uyduramıyorlardı. Sıkıntısını defiçin neler yap- mamıştı. Has ahırdan at getirlip İran halıları serili sofalarda do- Jaştırtmıştı. Helvahaneden ustalar çağırtıp Valde Sultan dairesinde kazanlar kurdurmuş, şeker dök- | türmüştü. En küçük cüceyi sa- rayın en uzün boylu adamını öpmiye icbar etmekten ibaret olan tuhaf bir oyun da icat etmiş idi. Ölümle tehdit olunan za- vallhı — cüce, birkaç dakika hafakanlar — geçirdikten — sonra, bir çekirğe çevikliğile iki metre uzunluğundaki — adamın — dizleri arasına sıçramış ve orada bula- bildiği istinat noktasına sarılarak hasmını eğilmeğe mecbur ettikten sonra buynuna asılıp Padişahın istediği buseyi almıştı. Bunlar, bu delice oyunu, saray — halkını, bilhassa kadınları kahkahalar için- de bıraktığı halde kendisi bir türlü sıkıntıdan kurtulamamıştı. (Arkası var) 300 - 600 kuruştur. Bugün Saat 21,30 da MUKADDES lmnl BELEDİYESİ IN.,::;:JN!H Yazan: S. Mangham ilk musikili komedi. |Tercüme eden: A. Gazanfer Yıkındı. Borsa Fiatleri Kambiyo İ Fransız Frangı İngiliz lirası Dolar Liret Belga Drahmi İsviçre frangı Leva Florin Kuron Ç. Şiling A. Pezata Mark Zlati Pengo Ley Dinar Çervonets Tahvilât K Dahilt D. Muvahhide A, Demiryolu DEBcamoaaSmEnBuoctu D SK$388E58a808105ğünE 185958558x388X£5S8€94585 Zenci Heyetinin Vedar Son matine ve suvareleri Cerbozeli ve eğlenceli oyunlarile bütün İstanbul halkını teshir. eylemi Heyeti ancak Cuma gününe ecnE tiyatrosunda — oynayıcaklardır. Büzün ve yana saat 17 de tenzilktlı flatlerle amuma | matineler, T1 179 da suvare. Her temalide fevkalâde — alkışlanan rövüsünü mutlaka gö Cuma — matinesile LAS tarafındam sürpri Balkan Konferansı Balkan konferansı idare heye- ti ay sonunda şehrimizde topla- nacaklır. * LOUSANA , senenin en büyük _MA_]İK - No. 6 OCAK ARKADAŞLAR[ Bugün görünüz. te ARTİSTİK OpERA'da 914 - SESLİ, 916 n SÖZLÜ Muazzam askeri harp filmi. ( Biletlerinizin evvelden tedariki rica olunur. ) Opera : Telefon Bayoğlu 3088 Artistik : Telefon Boyoğlu 2851 En dehakâr ve en sehhar sinema yıldızı G A-ESTA Geke BB0 Yarın akşamdan itibaren ASRİ PU SİNEMADA Ka hlast ve n mülsasir alnemu bedlalarından biri slam S E filminde aram endam adecektir. Mizanseni meşhur JACOUES FEYDER'in perde aralarında zengin VARYETE numaraları. İspanyada Kiliselere Taarruz Valans l;— Bir amele grupu bir manastıra taarruz ederek kiliseyi yakmak — teşebbüsünde bulunmuştur. Gece bekçisi yara- lanmış, fakat onun müdahalesile teşebbüs ikmal edilememiştir. Kiliseyi yakmak için birçok ben- zin tenekesi getirlmişti. * Bilbao 19 — Birtakım hâdi- seler olmuş, kiliseye ateş verik miştir. Bina kısmen yanmıştır. Bir Sindika Reisini Öldürdüler Sevil 19 — Deri ve sahtiyan sindikasının reisi, sindika bina- sında bir komünist tarafından öldürülmüş, katil kaçmıştır. Şehirler Arasında Telefon Ankara 19 (Hususi) — Bursa ve İzmirle Ankara arasında tele- fon muhaberesi teminine çalı- şılmaktadır. Muhaberat yaz mev- simi iptidalarında mümkün ola- caktır. Kara Kemalin Bankası Kara Kemalin umumt harpte tesis ettiği banka ve şirketlerin tasfiyesi karışık bir —manzara arzettiğinden — hesapların — iptali lüzumu İleri sürülmektedir. Bu akşam MELEK ve ELHAMRA sınemalarında : GALA CHEVALIER ŞEN MÜLÂZİM Tamamen Franszca eözlü büyük tamaşalı — öperet Musiklal: OSCAR STRAUSS Mevsimin üyük fülmi Gandmın Küçük Oğlu da Mevkuf Surat 19 — Gandinin en kti- çük oğlu Ramdas tevkif edil- miştir. Kıraliçe Sofi Kocasının Yanına Gömllecek Floransa, 19 — Sabık Yunan Kıraliçesi Sofinin hnâşı, Kıral Kostantinin mezarı yanına def- nedilmek Üüzere buraya getiril- miştir. Yeni Bir İtalyan Muhribi Cenevre, 19 — 450 tonilâto hacminde yeni yapılan Saetta torpido muhribi denize indirildi. Gemi saatte (38) mil — sür'ate maliktir.