Ünderecatımızın çok- Yundan dercedileme- Misti>, Kimdir?. E"'lı 26 (H.M.) — Bursa melerinde garip bir da- Ya, Meşhur kaplıca ve Sahiplerinden biri, yanıba- otelin bir müstahdemi inde şu iddiada bulunu- ? Evvelce, müddeinin ya- çalışan bu adam, hama- kubbesine çıkmış ve içe- kendilerini yalnız biribiri- ir eden Bağdatlı bir kocasını seyretmiye lşlır. Hadisenin ehemmiyetini tak- edersiniz. İstanbuldan, unun — her — şehrinden, fa dünyanın her tarafından İaplıcalarına gelen Türk #enebi aileleri var. Bunlar ak vücutlarının mahremiye- Muhafaza etmek isterler. ,:’înun..ı.ıd... bahsetmiyo- ) Bursa — kaplıcalarında bi kubbelerinden veya deliklerden yabancı: ve —hnniı bakışların - içeriye ü»iı şayi olursa felâkettir. DN es banyolara ya elbisele- $irmiye mecbur olur, ' ya- girmez. Müddei aleyh şöyle diyor: hî Hayır efendim, hamam Nheıin: çıkan ben değilim; dava eden efendidir. Ben gözlerimle gördüm. Bu- alıştığım otelin sahibi ’ı':ııfı be efendile ” ortaktı. %İ!yı du. Dava edecekti, we ba adam zeytinyağı gibi çıkmak için bizi dava etti, hîîl'ülüyor ki, ne olursa olsun, he m kubbesine çıkan biri 'dir ve içeriyi seyretmiştir. ı*:?lhkeme Bağdatlı Hanımla isticvaba karar veriyor. diyorlar ki: — Evet, bizi hamam kub- ilden seyreden adam müd- “aleyhtir. Bir onu gözleri- Nzle gördük ve tanıdık. Müddeialeyh. soruyor: ı* Nasıl olur? Loş bir. ha- Aman içinden kubbenin dar t""uıindıki yözü - tanımak il mi? ı::nun üzerine —mahkeme, k am kubbesinden bakan İnsanın banyoda yıkanan H tarafından teşhis cdilip &kmiyeceğini.. tesbit etmek bir keşif heyeti gönderiyor. » ,Heyetin verdiği karar şudur: ıîveriden kubbedeki adamın ,qîü surette teşhisi — kabil dir. , Müddeialeyhin beraet kazan- ::-n. ihtimal verenler " çok- Mıı Fakat yine merakımızı İi kliyan sünl cevapöiz ka- © Kubbeden bakan kim? .'îşıııudı öğrenince size bil- * , İki Hadise ”:İleli Yusuf, Mustafa, Hüse- khAhmet ve İsmail Tunus nda arabacı Kâzım Ağanın :z:lım sıkarak — paralarını lar, fakat tutulmuşlardır. d * u;r'kllmde oturan — Mahmut Salıpazarından geçerken Nd.dllç kişi çıkmış, fena övülmüş, on dokuz li- e alınmıştır. Mustafa — ve €t isminde iki kişi tu- ur. 1 — Sinemaya, tiyatroya, hayatın | dertlerini unutmak, kendimizi avutmak, başka: bir öleme girmek içln gideriz. 2 — İçki içenler ile bu iptilâya düşerler. Akşam bir iki kadeh atarak hayatı unutmaktan zevk arada BiR BÜGUK İzmir Fransız Konsolosu İfade T * * * Sıcak Snle Haşla- narak Yandı İzmir, 26 (H. M. ) — Eşref Paşada yüzbaşı Hasan Ağa çıkmazında oturan bir kadın beş yaşındaki çocuğu Muammer ile 11 yaşındaki çocuğu Neemiyi evde yalnız. biraktı. Ateş Üzerine bir tencere yemek koyarak misafirlik için Karşıyakaya gitti. 11 yaşın- daki Necmi de bir müddet sonra küçük kardeşini evde yalnız bırakarak sokağa çıktı. Muammer evde yalnız. kar lınca oyuna daldı. Bu oyun ssnasında yemek tenceresi ço- cuğun Üstüne devrildi. Bunu da mangalın düşmesi takip etti. Netice şudur: Mu- ammer Ölmüş, annesi bâdise- den mes'ul görülerek Aful cezaya verilmiştir. Sermayedarlar Rusyıy;ı Karşı Plân Yapacaklar Budapeşte, 26 (A. A.) — Cemiyeti Akvama Müzaheret Cemiyetleri Birliği Budapeşte- de bir kongre akdetmiştir. Bu içtimada Fransız murahha- sı, sermayedar — memlekteler tarafından beş senelik bir plân yapılmasını tavsiye etmiştir. Tarihi Vesikalar Âdil Bey Bizzat Tetkikat Yapıyor İlk defa gazetemizin ortaya attığı salılan tarihi vesikalar meselesi etrafında tahkikat bit- mek üzeredir. Bu işle bizzat meşgul olan Maliye teftiş he- yeti reisi Âdil B. şunları söy- lemiştir : — Sultanahmetteki mahzeni gezdim. Mahzenin üst kısmındaki kaymetli vesikalar mükemmel bir surette tasnif edilmiş bir şekilde durmaktadır. — Yalnız alt kısımdakiler perişan bir haldedir. ve bu — kısımdaki birçok kıymetli evrak kıymet- jsizler meyanında — satılmıştır, Şimdilik tevkif olunmuş veya işten el çektirilmiş — memur yoktur. Hondürasta Galeyan Tegucigalpa, 26 (A. A.) — Hükümet kıtaatı jeneral Erre- ranın kumandası altında bu- lunan asileri Tele civarında mağlüp etmiştir. Vermekten İstinkâ İzmir, 27 (H.M.) — Birinci Ediyor.. İstintak Hâkimi (Hafize Suzan) Hanım meselesinde Fransız konsolosu M. ( Murey ) in ifadesini almıya lüzum görmüştü. Yapılan tebliğ üzerine M. ( Murey ) Vilâyete geldi ve ahkâmı şahsiyeye ait bir iş için ifade ver- mekten mazur görülmesini rica etti. Mazeret Kanuni Değil Vilâyet bu ricayı Müddei umumiliğe bildirmekle beraber hâdiseden alâkadar vekâletleri de haberdar etti. Bu sırada İstintak hâkimliği vaziysti göz- den geçirmiş ve Mösyö ( Mu- rey ) in gösterdiği — mazereti kanuni bulmamıştı. Şimdi İs- tintak hâkimi üöç güön bekli- yecektir. Baş Döndürücü Sürat ğ Londra, 26 (A.A) — Şinayz der kupası müsabakasına işti- rak edecek bir İngiliz Tayya- resi dün yaptığı tecrübe uçuş- ları esnasında saate 600 kilo- metre sürat teminine muvaffak olmuştur. Üç Haydut İzmir, 27 (H.M) — Dün gece Tire kooperatifini maskeli haydut basmış, kâtip Kadri Beyin paralarını ve altın saatini kaparak — kaçmışlar, biraz sonra yakalanmışlardır. | üç | İhzar Müzekkeresi Bu üç gün içinde Mösyö Murey davete icabet etmezse hakkında, herkese - yapıldığı gibi İhzar müzekkeresi kesile- cektir. Bir konsolosun ahkâmı şahsiyeye ait bir iş icin ifade verip vermiyeceği adliyeciler İarâsında münakaşayı — mucip olmaktadır. <—T —— — Emlâk Bankası Müdürü İzmir, 27 (H.M.) — Emlâk bankasının umumi — müdürü Hakkı Salfet Böy “ile idere meclisi reisi Necmi ve idare meclisi azasından Rauf Beyler Gülcemal ile İstanbula hareket etmişlerdir. Mektep Mozunu Olmıyanlar Ankara, 27 ( Hususi )— Ma- ! liye Vekâleti, orta mektep mezunu olmıyan memurların kadro harici edilerek yerine açık maaşı alan orta mektep mezunu memurların tayini etra- İster İnan, İster İnanma! Kuruçeşme, kömür de- polar iden — Boğariçinin bu şirin köşesi, mahiv ve harap — olmuştur. —Halkı hastalanmış, köy ikamete salih bir hale gek- zamanlarda bura sakinlerinden birinin şikâ- yeli Üzerine mahkemece tayin edilen fen heyeti mahallinde tetkikat yap- mıştır. Bu tetkikat netice- sinde verilen raporda şu cümleleri okuyoruz: “Kuruçeşmenin her ta- rafının kömür tozlarile örtülmüş olduğu —yekna- zarda herkesin — gözüne çarpmaktadır. Bu müşahe- delerim Kuruçeşmenin ha- | yasının daima kömür toz- larile meşbu olduğuna be- ni ikna etti. Havada bu- kadar çok toz ve bilhassa nerkezi gibidir. | yakıcı ve müharriş olan maden kömürü tozu bulu- |nur ise ciğerleri şiddetle tahriş ederek her türlü turuku tenefflisiye hasta- |lıklarına istidat verir. Ve | doğrudan doğruya sebep te olur, ve başlıca (Ve- zem, müzmin bronşit, Lazm hastalıkları yapar) (Bu — hastalıklara — tutulan ların bu muhitte şifayap labilmeleri kat'iyyen müm- kün değildir. Yalnız Salih Münir Be- iyin hanesi halkı değil, bü- tün(Kuruçeşme ahalisinin |bu kömür tozlarından sıh- |hat ve hayatları tehlike- | dedir. Bu köydeki mesa- | kinde. zihayat iskânına fennen ve tıbben müsaade olunamaz. ., Bu raporu okuduktan gonra artık” belediyenin |halkım sıhhat ve hayatile | alâkadar olduğuna, İster İnan, İster İnanma! fında tetkikat yapmaktadır. — 3 — Hayat sect ve çetin birşeydir. İasanlar avutmak vamtalarını, hayattan Ainlarını bulmasalardı, yaşamıya ta- amu hissetmemek İsti- maz. Fakat kendinize ŞAKİLER. | Dün İzmir Civarında Yakalandı İzmir, 27 (H. M.) — Sene- lerdenberi Bergama havalisin- de şekavet yapan, daha ge- çenlerde de Ali isminde bir çocuğu feci bir surette öldü- ren Kâzım çetesi dün Balıkesir |ile Bandırma arasında jan- darmalarımız tarafından sıkıştı- rıldı ve tutuldu. Hadise bugün İzmirin gün meselesidir. Pariste Bir Günde Ölenler Paris, 26 (Hususi) — Dünkü Pente Câte yortusunda otomobil kazaları yüzünden 14 kişi ölmüş, 60 kişi kadar da yaralanmıştır. M. Briyan Karar Verdi Paris, 26 ( Husust ) — M. Briyan — Hariciye — nezaretin- den ayrılmamıya karar vermiş- tir. İskeçec!e Cinayet İnsafsız Bir Sarraf Bir Kadının Kanına Girdi İskeçe, (Hususi) — Burada çok acıklı bir ölüm vak'ası oldu. Kasabonın en eski ve kibar ailelerinden merhum Ca- vit Beyin haremi Vicdan H. Vangel isminde bir sarrafa borçlanmış, konağını satarak borcu ödemiştir. Fakat Van- gel, vaktile cok zengin olan kadınzağızın bugün — yegâne malı olan iki odalı eve de göz dikmiş, onu da almak için bir pilân kurmuştur. Vangel bir mahkeme mübaşirile uyu- şarak kadıne evine git- miş, haciz geldiklerini söylemiş ve tehditler savur- muşltur. — Kadıncağız — evinin gasbedileceğini anlıyarak an- sızın düşüp ölmüştür. Behçet Bayin İzahatı Ankarada bulunan Tütün müdürü Behçet B. kadrolar hakkında şunları söylemiştir: a tin hülâsası şudur; nizamnameye — göre şimdiye kadar yüksek maaş- müdürlere bu para bu sene verilmiyecek, Barem — münasebetile üçüncü sınıf memurlardan bir kısmı maaşlarını muhafaza edecekler, m için Hususi lari almamış olan ( bir kısmı da baremden istifa- de edecekler. Müdürlerin bugünkü maaş- ları kesilmiyecek. İkramiye — meselesi ayrıca tesbit edilecek. Sözün Kısası Bursanın Hakiki Rengi .. Üç gün kadar Bursada kal- dım. İstanbula bu en yakm Anadolu şehrinden bahsedil- diği vakit “ Yeşil Bursa, Yeşil cami, Yeşil türbe ,, kelimeleri çok — tekrarlanır. — İlkbaharda gittiğim için, ben de, Bursa topraklarından fışkıran bu taze ve zengin renkle gözlerimi ıslattım, yıkadım ve haz duy- dum. Hele Yeşil cami ve Ye- şil türbenin içinde senelerce kalsaydım — hiç — sıkılmazdım; her parça taşı, çinisi, cami önünde saatlerce — tahayyüle ve istizraka dalmak istedim. Güzel, Fakat, ona yalnız göz- lerile bakanlar için, Bursa, Yeşil beldedir; eğer, biraz, renklerin altına sinen, gizlenen cemiyet rubunu görmek için kalbinizin ve zekânızın gözle- rile ona bakarsanız, Bursama rengi değişir: O zahiri yeşil, sararmıya, ” bir hastanın benzi gibi solmıya başlar. Her adım başında - her Ana- dolu şehrinde olduğu gibi - yeni bir mesele ile karşılaşır- sınız. Bir köy kahvesinde otu- runuz ve âtülü pantalonunuzla kravatınızdan dolayı size iti- matsızlıkla bakan, — yanınızda susan, içini çekmekten bile korkan birkaç köylüye iyice yaklaşınız; ona kendilerinden hiç te uzak olmadığınızı anla- tınız. ve emniyetlerini kazanı- nız; o vakit size açılacaklardır. Her tarafta size — Bursanın hakik? manzarası olarak gös- terilen şey, ihmallerin, suüsti- mallerin, hilelerin, “ kodaman,, desiselerinin, cebrin, tagallübün korkunç bir albümüdür. Arada bir, bu sütunda, size Bursanın kartpostallarında göremediğiniz o hakikt mazaralarından birini tasvire kalkarsam, Jütfen, bu küçük ve hazin seyahatte bana refakat ediniz. Bakımsız top- raklarımıza kulaklarımızı bera- ber koyalım ve derinlerden gelen iniltileri beraber dinli- yelim. Sun'i Göl Kestel Gölü Taştı, İkinci Bir Göl Hâsıl Oldu. Antalya, ( Hususi ) — Am- talya yolundaki Kestel Gölü bir müddet evvel taştı ve yolu kapattı. Afyondan gelen yolcu otomobilleri kayıkla nakledil- mekte devam ediyor. Bu sun'1 göl tabilleşmiş gibidir. Şoför: ler, buna yeni bir at takmış- lar ( 1938 modeli asri göl ) diyorlar. İzerinde — motörlü kayıklar da — işliyor. Evvelce otomobil yolcuları Afyon - Ane talya için pazarlık yaparken şimdi “ Subaşına ,, kadar deye pazarlık yapılıyor. 2000 - Liralık Para Ve Hediye Tevzi Edeceğiz.. Hediyelerimiz şanlardır: Karle 100 Lira VÜ 0'a Bir Gramofon Bir Radyo Fotoğraf İskarpin " Kumaş Bunların Haricinde Bilâistisna — bütün karileri- mize de küçük birer hediye takdim edilecektir. DÜNYAYI KİMLER İDARE EDİYOR? serlâvhan — altındaki Tesim — altıncı sayfamızdadır. — Fakat bu resmin yerine gezetenin baş Larahındaki kupon da kesllebilir. 1 I ı ı 0 1 ' 1 ı ı