Hakkı Mahfuzdur Geldiğiniz Olduğunu söylediler mi? — Sonradan öğrendim. Bu- Tası (Samsun) muş. Sultan Hamit, hayretle sordu: — (Samsun ) mu?.. Tuhaf tey... Pekâlâ.. Ya, © konak üminmiş?.. — Bir Paşanın konağı imlş... Sultan Hamit, daha riyade hayretle tekrar sordu: — Bir Paşanın konağı mı dedin? — — Evet.. Bir Paşanın ko- O hağı... Fakat, bu konak, şe- / hirde değildi. Şehre yakın Lir ŞÇiftlikte idi. Burası bana Kaf- — kasyayı hatırlattı. Hepsi Çer- ı*u;cko_yorhr ve Kafkas — tlbisesi giyiyorlardı. Bidip te ne yapacaksın? Biz |3 Seni Padişahın sarayına gön dereceğiz., demez mi?.. Artık benim halimi düşünün efendim.. Hayal, hem dili ve hem de kalbi yorulmuş gibi durdu bir nefes aldı. Hünkâr bir kelime bile kaçırmadan ç ği bu maceranın sonuna Varmak için sabırsızlanıyordu. — Devam et Hayal.. sonra?, Sturttu. Birçok dualar okuyup Östüme üfledi. (Senin dinin, Papas- dinidir. Artık, ondan — Evet efendim. — Haydi Hayal, söyle di- Bana... "’Hıyıxı gözleri, titriye tit- © kalktı. Sultan Hamidin a":h karşılaştı. Şimdi hün- hi gözlerinde dayanılmaz Hi Eüdret vardı. Bu kudret ) kalbini bütün bütün yerin neresi | e Hit — Şimdi Hünkârın Gözlerinde, Haya-, lin Kalbini Sarsan Bir Kudret Vardı Yazan: Ziya Şakir Yıldızın ihtişamlı salonlarından birisi daha — Dayanamıyorum.. —artık | rinden parlıya parhya süzülür- ona dayanamıyorum.. Hünkâr, ac — bir yeis ile sordu: — O kim? — Kirkor.. — Kirkor kim?... nikâhlım.. bütün varlığım.. Hayalin başı, omzunun üs- tüne düştü. İki damla crimiş billür, şimdi onun yanakları- nın daha koyulaşan rengi üze- ken, Sultan Hamit ay-.ğa kalk- mıştı. Sanki, sırtındaki göm- lekten, bastığı yerlere kadar herşey ve her yer ateş kesşil- mişti. Şimdi ne yapacaktı ? Hem geziniyor, hem düşü. nüyordu. — Birdenbire — durdu, baktı. Hayal, dirseklerini diz- lerine dayamış ve başını avuç. larının içine almış, bitap ve ezgin bir surette duruyordu. ( Arkası var ) n Li NUKUT İaterlim Müdym Dolar - Amerikan m3,40 20 Frank Fraosa ü— 20 Liret — İtalyan ü— 20 Prank Belçika N— 20 Drahmi Yunan S4,50 20 Frank İaviçre gi 20 Leva — Bulgar ü 1 Florin Felemenk 85 20 Koron Çekoslovak — 1 Şilin Avusturya a— 1 Raylışmark Almanya sı— 1 Zeleti Lehistan M— 20 Ley Remanya 25— 20 Dinar Yugoslavya N— 1 Çervoneç Savyet - KAMBİYO Londra 1 İsterlin — kuruş | 1030— Nüy. 1 Türk Mrası dolar. | 067 18 Türk Urası Frank Paris 1 Milâno 1 , ., Liret $— — Brüksel 1 y » Belga | — 83765 Cisevre 1 , , Frank | 2 63— Selya 1 Ş » Leva | 8810 Amesterdam 1 T. , Flerla | 117 Madtit —1 Tür lirası Pezta 4.66,50) Beslin 1 , , Mark 19778 Varşova 1 , , Peloti ça Bükreş 20 Ley kuruş DA Ruzya — 1 Çerveneç kuruşi | 1086— Mübadiller Gazi Hz. ne Verdikler” Arizede Neler Rice Ediyorlar? Mübadiller Gazi Hz.ne yedi hamnamelerinde mübadiller iş- lerinin biran evvel ikınal edil- mesi, tapularıın süratle veril- mesi ve izalci şüyu suretile şetilmakta olar mallarının s- yüneti gibi tememnilerde bu- kınmuşlardır. Fethi Bey, Akşam- Sahibine Cevap Veriyor.. İBaş tarafı 1 inci sayfada ) ÖUT lan kendilerinin ne derin gaf- let içinde olduklarını göster- mektedir. Ben sefir maağı, tazminat ve ikramiyeden para biriktirmişim. Binaenaleyh tur- falı imişim. Başka biri sesini olsa onun hakkında da bin dereden su- getirilir ve “sıtmalıdır ,,, denilir. Velhasıl herkes Necmettir Sadık B. gibi susmalı, ahengc halel getirmemelidir. Köylü ahlat yiyormuş dedi- niz mi? Efendim siz Pariste yaşadınız, bilmiyorsunuz, ahlat mefis bir çerezdir, derler. Am laşilan İzmir gazetelerinin de | bu çerezin letafetinden şimdi- ye kadar haberleri yokmu;. Acaba bu nefis çerezden Nec- mettin Sadık B. de sofrasında şimdiye kadar sık sık luzetygp olmuşlar mıdır? Hulâsa bu Beylerin yazılarında mantık ve akliselim aramak beyhudedir. Hükümet aleyhinde her ne söylerseniz daima haksıxsınız. Ben apartımamı (130) bin Tiraya almadım, (106) bin liraya aldım. Bunun (40) bin lirasını apartımanı rehin suretile boarç olarak bederlk. tükm. Alibai dan ayrıldığım zaman bugün Hariciye Vekilinin — oturduğu evi ve eşyasını satarak 20 bin lira almıştım. 150 liralık sefir maaşını 250 liraya iblâğ etirdiğim ve aynca 10 — İngiliz Hrası aldığım hakımdaki yan- lar da doğru değildir. Barem ı : L ! kanunu mucibince tayin edilen sefirlik - maaşını aldım. Tuzmi- nat olarak 10 İngiliz lirasi'alan belki vardır. Fakat bana bu- nunun sülüsünü verdiler. — * Eğer ele geçen paraları ku- mar ve sefahat yolunda israf etmiş olsaydım anlaşılan male bul olacaktım. Çünkü apart- man satın alamıyacaktım. Fakat a muharrir Beyefendi, bana verilen paraları istiksar ediyorsanız —bunu — sözlemek için neden bugünü beklediniz? Siz meb'us değilmisi- Dört İdam Kastamonu, ( Hususi ) — Kastamonuya — gelirken boğa- zına kayış takılarak işkence ile öldürülen Hakkı Beyin katilleri Deli İsmail, Tevfik, Ahmet oğlu Mahir ve Ak oğlu Ismail hakkındaki idam hükmü yerine gelirilmiştir. Şefik Avni Bey Samsun (Hususi) — Mefsuh reisi Şefik Avni B. ban hususat hakkmda malü- matı alınmak üzere müstantik- liğe davet * edilmiştir. Ziraat Kongresi Bugün saat (14) te mahalli ziraat kongresi vilâyette topls- nacak ve kaza azalarının vere- cekleri raporları birleştirerek umumi bir rapor hazırlıyacak- Kongre tır. umümi 3 bu raporu müza- | heyet geldi. Raporunu verir | E:n eiuck tedbirleri || Ankaraya gönde recektir, SD Sire dağıderun olan bu meseleyi ortaya almak için benim sual takriri vermemi neden beklediniz? — Demek ki Yicdanen dasvip etme- diğiniz halleri meydana | koymak için fırsat göze- | tiyordunuz? Bu, -sizin vicdanınız nasıl bir vic- dandır. Onu da ben size | sormak isterim?... |Bir Kule Yakıldı Çeşme ( Hususi ) — Boyalık mevkünde zengin Ahmet ve biraderi İsmail Efendilere ait bağ kuleleleri gaz dökülerek yalalmıştır. Failleri tutulamamıştır. Ha- disede —bir kin ve garez olduğu şayidir. İnebolu Tütün Memurluğu Mebolu Tütün inhisar mü- | Bergama Fisi. larında Hastalık Ankara; 18 ( Hususi) — Bergama fıstık ağaçlarına arız olan hastalıkları tetkike giden vermez — mücadele alınacaktır. ü Ö b dürlüğü memurluğa indirilmiştir. ( İ Bu Sütunda Hergün Bu genç kadın hayvanları çok sever; okadar sever ki, gözünün önünde bir kedinin kuyruğunu - çekseniz, bu ge ç Muhartiri: Safiye Peyman Hayvan Sevgisi tır! Ben şimdi çaresine bakarım, * Hizmetçiyi çağırdı. — Kızım, Emine! dedi, oda- kadın, o küçük hayvandan da- | da bir sinek var, şunu usulca ha muztarip olur ve daha çok | tut, dışarı atıveri. Fakat sakın bağırır. Bir kuzuyu kucağınızdan ' hayvanın bir tarafını incitmel yere biraz hızlıca ve kabaca bırakıverseniz, bu genç kadım, fazla incinir ve daha çok me- ler. Bu genç kadın hayvanları okadar çok sever ki hiçbir böceğe, minicik serçe parma- Şanın ucile bile fiske vurmaz, akrebe bile acır, yılana bile zafı vardır. Bu genç kadın, yokuş çıkan bir yük arabasına bağlı zayif atların kırbaç yediklerini görse bayılır. Bu genç kadın, hayvan seven her genç kadından daha çok hayvan sever! * Bir gün odada karşı karşıya eturuyorduk, başımızın ucunda bir at sineği peyda oldu. Bunun ne müziç bir hayvan olduğunu bilirsiniz. Uçtuğu ve dolaştığı mesafelerin kıralıdır. Hatta kıralları bile silkinmiye, sıçramıya, çekilmiye, sakın mıya icbar eder, Küçük hay- wanların en inatçısıdır. Ben sinirlendim. Yelpazemin ucile yaklaşan sineğe vurmak için sıçradım, arkadaşım genç kadın da sıçradı: — Aman vurma, dedi, yazık- Bilümum erbabı ticarete ilân Ticaret İstanbul Odasından: Odalar nizamnamesinin mevaddı mahsusası mucibince Oda ücüratı kaydiyesinin peşin olarak tesviyesi meşrut olduğundan 1931 senesi iptidasmdan itibaren odaya vaki olacak müraca- atlarda alâkadar zat veya mülessesenin ücreti kaydiyesini vermiş olması aranacak ve gerek yeni sene gerek eski sene ücreti kaydiyesini vermemiş olanların işlerine bakılmıyacaktır. Heyeti idare kararile ilân olunur. Hizmetçi zaten hanımının ( huyunu gayet iyi biliyordu ve 11— —| o müdafaasız yavrudan daha | gene biliyordu ki, bir çok hiz- | metçilere, kendisinden evvel, hayvanlara eza ettiği için yol verilmişti. z Sineği tutmak için pusu — kurmıya başladı. İpek yastık- ların üstünden vazolara, vazo- lardan lâvhalara, lâvhalardan pencere camına konan sine- ği - incitmeden - tutmiya ça- lışan — hizmetçiyi - arkadaşım ciddi, ben de müstehzi bakış- larla seyrediyorduk? Nihayet hizmetçi sineği tut- tu ve gışarı çıktı. Aradan bir saat geçtikten sonra, arkadaşım, su getirt mek için hizmetçiyi çağırdı. Hizmetçi — içeriye — girdiği vakit, sol avucu kapalı idi ve biraz havada duruyorda. Arkadaşım sordu: — Nedir © avucundaki, sinek mi? — Evet. — Hâlâ niçin sokağa atma- dın? Hizmetçi korku ile cevap verdi: —Hammefendi;. dışarda çok yağmur yağıyor, hayvan slan- masın. Yağmurun — dinmesini — bekliyorum! ç ve Sanayi SK KIŞ GELDİ NMDN Erkek, kadın ve çocuklara mahsus her cinstem ve her renkte empermeablize İngiliz gabardin pardesülerinin yegüne deposu İstanbulda Eminönünde Köprü başında 13 numaralı dairenla birinci katında LEON LASTINIĞK: inciLiz pazandır Toptan fiatına Erkeklere Hanımlara İngiliz — muşambaları lîwu parde- 9 İiradan itibareni|! süler: 15 liradan Fantazi)| İngiliz mu- itibaren şambaları. ğ Deri - taklidi mu- 16, 50 liradan itibe- eli ren Gabardin parde-||/ — ) CA 'H"M'z: I"W Z İngiliz muşambaları: “MANDELBERG, 18 Kiradan itibaren marka muflon astarlı| gabardin pardesüler 37 ,50 liradan itiba-||/ sas müntahap ve ren İngliz trer.çkotlar 16,50 liradan itibaren! Mekteplilere mah- mütenevvi çeşitler- de muşambalar perakende sal <Ti (