23 Eylül 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Ha * e y CTC S KA AA TTT 3 Eylal eT C . Te - SON POSTA « Son Posta,, nın Tarihi Tefrikası: 2 İHAREM DEHLİZLERİNDE (f IMüadele ÇİRKİNE ÇİRKİN, GÜZELE — GÜZEL DERLER. Ş a Melinet'Biye Nö | YALAN SÖYLEYİP TE DİLİMİ MI — KİRLETEYİM? İ İstifade ediniz Teklif Edildi? Kara kölenin bakışı birden- | — Haremağası düşündü. —dü- | ne » Ortada uzun bir |Bi 3 .. taa 8 satım geçmiyecektir. Sürt meb'usu Mahmut B. dava da yok. Ben efendinize ilişmedim, tacına tükürmedim, tahtımı - tekmelemedim, iyidir, kötüdür, hasistir, — cömerttir gibi şeyler de söylemedim sa- bu akşam gene fırkaya çağı- rılmıştır. Kendisine başka bir dp KO7 Bı;.ı Meb'usların şühdü — ve nihayet bir kıyas yürüttü. Bir Hint şalı, bir İngi- liz çubası, bir kaşıkçı elması, bir Arap atı, bir Lehli kaz için kullanılan ( güzel ) sıfatı- değişti, gözlerine kırmını 2 - Her satır 4 kelime hesap edi renk yapıştı ve boğazlanan $ — Her ilân S adet İlka - | kuponu 4<< Her 8 artırdan fazlasına 7 edilmelidir. kupon ilâve L $ -« Her üzerindeki tarihten bir hafta muteberdir. vazifesini bakış- | nın Hünkâr hazretleri için de | dece “Çirkindir.,, dedim. SON POSTA yı okuduklan Ö| meleri Tekli; : 'yaptı. Gülnihale teveccüh | aramılmasımı ve güya bu sıfatın Haremağası, gürledi: L l “""ı l“;"“"""ı l "ü"'ıı Meb r.ıı eı %Edılec;ğk elâ, mavi, kara bir | o büyük şahsiyette bulunamı- — Bre mel'un, o Padişah- |B ile birlikte bir zarfa koyarak BV p o Saklln M""". eklif Daaaae Tanaran sezaeme z B edilecektir. Bunların — kimler Mmosi için bu kadarı kâfidir. d-“i'ıbtml: ııum:.ı &şnğndli;—. ı. ıı’ et hl-llfh m e -— SON POSTA ss— meşguldür. BEDAVA İLÂN KUPONU | | |Mutemetlerin Vaziyetleri 234 Eylül - 1930 Islah Edilecek Yapılacak ıslahatın üçüncü kısmı mutemetler arasında ola- yarak kendisine çirkin denil- mesini abes gördü. Bu görüş, onu hiddetlendir- miye kâfi gelmişti, fakat ta- mamile kızmadan evvel Gük nihalin cürmüne bir isim koy- mayı da lâzim buldu ve biraz daha düşündü. Hünkâra çirkin demek ne çeşit bir cürüm ola- bilirdi?.. Hapsi mi, yemekten tır. Güneş, onların yüzü suyu hürmetine doğuyor, — ağaçlar onların sayesinde yeşilleniyor.. — Benim ©o kadar ince şey- lere âaklım ermez. Fakat gö- rünen köye de kılavuz istemer. Efendimiz çirkindir, hem de çirkinlerin çirkinidir. vesselâm. g*Ü göz, bu müşterek initaf hnıığnııı cevap vermiş Bu. sakit cevap, —onun da zlerini Gülnihalin — üzerine mişti ve yiyici, sırıcı kumral güzeli sü- sonra silleye, tekmeye, tiçı darbesine tahavvül et- 18imel dera —drı%eah Kara köle; kamçıyı kaldır ':ldı&. Divanyolu _d— —AmK T bile düşünül kir. Filhakika pek muhtemel olan bu | mahrumiyeti mi, dayağı mı, | di ve haykırdı. kağı Kuslaçaya ha 19 N T mtemeller':ı eğ:lğ; zarar ver- bakışlar, Gülnihalin vekâ- | tardokunmayı mı, öldürülmeyi | — Küfrettin ve — küfrün- | İstasbul 4es7 dikleri tahakkuk etmiştir. dokundu, arkadaşlarının nda miskin bir et yığını dövülmeyi, çiğnenmeyi is- Medi, tehlikeyi merdane kar- tak ıztıranna kapıldı, ye- y den fırladı, kollarımı göğsü- .)lıvuşturdıı: — Yalan söylüyorlar, iftira “Yorlar, Ben yas tutmuyo- fıkat bayram da yapmı- Islahat heyeti bu tetkikatım benüz bitirmediği için cumartesi toplanacağı bil- dirilen fırka grupu içtimaı da Jtehir edilmiştir. Fırka içtimama iştirak et- den dönmedin. Öleceksin! Gülnihal, kamçıyi elile tut- mak-için bir hareket göster- di, fakat zalimin eli havada kaldı. Odaya diğer bir harem ağası girdi ve neşeli neşeli bir emir tebliğ etti. — Haydi kızlar, koşun, yeni daireye yerleşin. Orada- kiler eski saraya gidiyor, yeri size kalıyor!. mi intaç edecekti?.. Ağa biraz teemmülden son- ra bu müşkülü de halletti ve kumral halayığı (küfür) ettiğine kanaat getirdi. Evet; bu bir küfürdü ve kâfirler ancak öl- dürülürdü. Fakat 0, küfrü irtikâp eden- lerin evvelemirde söyletilmesi, dinlenilmesi ve sonra cezalan- dırılması lâzım geldiğini de bi- liyordu. Gerçi bu kabil müc- rmler; bin dereden su getirse- ler, davalarının makul oldu- ğ üzlerce delil gösterseler, Eöa yu.zl kuş tu:ılu gene eezalandırılırlardı. Lâkin ceza- nn icrasından evvel mücrimi dinlemek zahmetine katlanmak usüldendi. Harem ağası da, ÜMİT SABUN VE ZEYTİN YAĞ TİCA RETİ — Taklit sabun ve mahlüt yağlardan sakınmak İstersenia eniyi, en ucuz, en pomuza bir defa uğrayınız. İstaubul Zindankapını Babaca- fer türbesi karşısında No, $8 Hüseyin. ımsmçm ZEYTİN YAĞINI—P'alma  aha Mi 3e Üa 5 V :-B CUneİ » Bi BC v mek Üzere egelen mıh lll'l! i ile pişiriniz. İstanbul Zindan | beklemiye mecbur kaldıkları ==:k. ıulu'(l'llirbeıi karşısında No 53 için acele ederek buraya gel- BEYOĞLU GÖBEĞİNDE KİRALIK | diklerine memnun — olmamış- Si aa e DA | hei ilamokyanlan | — Fırka İçinde Bir Hizip Çıkacak.. tada poğaçacı karşısında “TALEBEYİM, — Pratik Almanca öğ- N Bazı rivayetlere göre Halk No, 2ye müracaat. Tenmek — için; bir Alman allesile ta- Başmak istiyorum. i T : dğğeen Vület geee hasan İ Çkaanda bazı münenverlerin bir hizip yapmaları da muh- temeldir. Bu hizip daha ziyade Alman- yada son zamanlarda teşekkül eden devlet fırkasına benzer bir fırka cücuda getirilmesine Harem ağasından evel sarı # halayık atıldı: — Efendimizin tahta çıktı- gün sevinmemek yas — tut- değil midir ! Sonra sen tmadın, sıkılmadın hepimi- yanında efendimize çirkin (Arkası var| I Davetler [ Alaşehir müddeiumumisi — Mezunen - İstanbul'da buluman ve fakat adresi meçhul olan Alaşehir müddeiumumisi Hayri PKİRALIK EV — Çemberlitaşta Tağ direk sokağında 10 numaralı kiralıktır. 6© oda bahçe, ter- kos, elektrik, dört tarafı açıktır. İçindekilere müracaat. Gülnihal, heyecansız — bir gevap- verdi: büu wsule riayeti â > gö TRR RTISI LÂZIM — Yakin bü Brtirkiye çirkin; göree de | Gi ıliıö.yî: "“:::'da' beyin hım?n dairemize müra- 'Ğ'aı"yâxf;:"î:w “':ı’_':ı'_’ yıhuşı Halk İ;l;ı;ıtıım_o hale tel derler, Yalan söyleyip | — Bre kâfir! - dedi. Hün- | **t etmesi: (aa eret 3 ae flir Üyerli tüi -— dilimi mi kirleteyim? — | kârın eli değdiği yerde göl | — Bürgaz icra memuru — ls- | İTüü Szmes vee ÖRLen li e tanbulda bulunan ve fakat ikametgâhı meçhul olan Bey- oğlu ikinci icra kâtiplerinden iken Burgaz icra memurluğu- na tayin buyrulan — Mustafa Fevzi Beyin hemen memuri- rem ağasi bir alıklık €Si geçiriyordu. O güne Sar padişahların güzelliğin- veya çirkinliğinden bah- »ı “duğunu işitmemişti. Padi- " denildi mi yalnız bir ( kud- biter, gözünün iliştiği yere nur iner. Sen ne zühre ile ona çirkin dersin. Sapıttınsa hekim başıyı çağıralım, seni tımarha- neye salalım. Aklın başındaysa dizüstü çök, tövbe et, Y » / Şirketi Nıyviy’dı Mümtaz | ZAYİ — 977.928 senesinde yedinci ilk meteplen aldığım şahadetnameyi — sayi gitim. Yenisini çıkaracağımdan — cakisi- min hüknlü yoktur. Feridun bin Ahmet Rıza 1 — Barem kanunu. Bu memlekete tam on bir milyon İiraya mal olmuştur. Buna mukabil bu kanun ile Tlk;, kmliyo) anlaşılırdı. Öyle Gülnihal, metin vaziyetini | yetimize müracaatının gazete- ”:“ımî?m - E»::'L W' hiç kimse memnun edilmemiş- et ki ölüye can ver- | bozmadı: nizle ilânı mütemennadır efen- dcı—ıımıîıd'â;- samsrah maap eti | tir. Bu kanunun — ilgasile bu Mmeselesi müstesna - ol- * üzere her muhali mümkün ifrağ edebilirdi. Böyle kudreti nefsinde temsil İkş, trin ancak — güzel olması M *derdi, ve kendisi bu ka- — Ağal -dedi- ne deliyim, | dim. Taksimde FİKRİ TEVFİK OTOMOBİL danımı kayıp ettim. Yenisini çıkaracağımıdan — hükmü - olmadığı ilân - olunur, İshak paşada mukim kemesi Fahriye paranın tasarruf edilmesi müm- kündür. 2 — Avrupa seyahatleri için her sene devlet bütçesin- den bir milyona yakın bir VE para sarfedilmektedi ee idi. İST MEKTEBİ | CENUB İ Vekiller Ar::.:r.“yıhı[. halde Gülnikal, ne halt 52 inci yeni tedrisat devre- AMERIKAY A! )| leri için günde yüz elli lira hare Ordu?.. Yoksulları bir ande .hıı Jcüî';w%":r"d:':zdâ Müreffeh k İsti cırah alırlar, halbuki İngiliz 2 ht b şliya e er tatbil reffehen İsti Na Pa ’;';f'“_'“") bir Mib- ( ve'ameli, tahsil müddeti 3 yolcular. her balde — || bazırları seyahatleri esnasında Ka oilünhamallarından İğ) N37 İNGİLEZ dört İngiliz, yani kırk lira alır; Vesaiti tedrisiyesinin mü- kemmeliyeti sayesinde ders- leri her kes kolayca anlıya- bilir. Dersler 17,30 dan sonra baş- lar, haftada 4 gündür. Mek- tebin içindeki motör tamirhanesi telebesine her gün açıktır. Direksiyon talimlerine ötedenberi ehemmiyet verilmek- tedir. Son sistem otomobilleri mühendislerinin taysiye- lerine göre kullanabilmek için, sevk ve İdare manevra- larını ğiuıt mektep — müdürü ermektedir. Talim sahası: Umum İstanbul civarınının i, yokuşlu, virajlı lar. Fransa Hariciye nazırmnm senevi harcırah mösrafı on beş bin Tiradır. Halbuki hariciye vekilimizin geçende İfılyı ta- rikile Avrupaya yaptığı seya: bat devlete elli bin liraya mal olmuştur. Maliye vekili bu defaki Avrupa seyahatinde günde yüz elki Era alınıştır. Şimdi Hariciye vekili Rusya seyahatinde ayni Ytzir, i. fodla. dilencilerinden şe- | Sa halkeden, bir de- ’ş'h:h olmıyan, her dileği t _Eeştn Hünkâr Hz. ne Nfi? isnat etmek ne de- ROYAL MAIL LAYIN Kumpanyasının MUAZZAM ve lâîln'lTEŞEM vapurlarile seyahat etmelidirler. TÜRKİYE acentesi 'N. A. Kostantinidis Eâ.e:diye müracaat olunma- | Tel B. 3126, Galata Rih: tım caddesi No, 27-29 y Mağası, başını — kaşıya n ? düşünüyordu" Bu söze hi gülmek mi lâzımgele- ,Hayin edemiyordu. Hünkâr, . Ona gü- İlğ yollarıdır. DÜNYANIN her tarafına â eeei Mektep talebesi bu yollarda sâatlarca direksiyon tut- #fİ| VAPUR ve ŞİMENDİFER || P*ray alacaktır. Falih Rıfkı B. Vç * Esasen sonra ayrıca geri manevreler ve yarım dönüşler bileti verilir. geçen sene Büenos Ayresteki güzellik, can- ÜG ve meselâ ku- 't:':" canlı şeylerde de bu parlâmentolar — içtimamın —üç celsesine iştirak için on üç bin lira almıştır. Bu paralar tasar- ruf edilemez mi? diyorlar. 3 — Millet meclisi azaları dı')"edı' Senedenberi 1 — Me Avrupa sistemindeki tedrisat tarzı; Salâhiyetli Tahsild;ırlar 2 — Yetiştirdiği 2000 den fazla (faal) makinist şoför- İstanbul beldaiyesi beledi- ki gaç *Fandığı - filhakika - |B lerin muvaffakıyeti: , Tn ! hdi ı,ı,?;,.g.,._ ö — (emobiklik,” bakkümdü ikeçrsttiği biryok kıymat B | yia smahan ea ©i |bu beş yüzlira alırlar, dönyanız 'uğurgı. bir. kısrak - için (ij titapları sayesinde Türkiyenin mükemmel ve en ciddiİği| || Ai Mbızı _:::d""'_ hiçbir yerind. meb'uslara kadar Yiki ) denilirdi. Hele İziler şoför - mektebi - olduğunu alâkadarlara para verilmez. Bilhassa bizim : icra memurluğu salâhiyeti ver- mektedir. Bu memurlar diğer tahsildarlardan daha - fazla sa- Jâhiyetli olacak, cezaları daha kolay tahsil edecektir. gibi fakir memleketlerin meb'- usları bu kadar para almama- lıdırlar. Meb'us aylık tahsisat- larını iki yüz elli liraya indir- mekle, bütçede bir buçuk milyon behemehal dıu““:ıu olma- için o güne kadar kim- Gü2cl veya çirkin dediği fazla tafsilât için matbu MEKTEBE: Aeroeada” dairesi öı—deııaq'.â!lir Sayfa 7 Arfesîndcg Halk Fırkası... (|Baş tarafı 1 ci sayfada | AEDE K Fethi B. Şikâyet Etti Fethi B. Başvekâlete bir mektup ile müracaat ederek son — seyahati esnasında memurların fırka namma çalış- tıklarına şahit olduğunu, hak- buki memurin kanunu muci- bince memurların bitaraf ol- maları ve hiçbir intisap etmemeleri İâzımgeldiğini lemiş buna meydan verilme- mesini. rica etmiştir. İsmet Pş. Cevap Verdi İsmet Fethi b bu hareketini Pq.hfıkâınct e"ııli:rim bir müdahale gibi te â'ıki ede- rek mütecessir olmuş ve Fethi Beye bu şekilde bir cevap vermiş fırkaya mensup ve fırka na- mina çalışan hiçbir. memur olmadığını bildirmiştir. Fethi Beyin Mecliste bu meseleyi mevzubahis edeceği — anlaşıl- maktadır. Fırkacı Memur Var Mı-« Yok Mu? Fethi B. İsmet Paşadan al« dığı cevabi. okuyacak - ve fır- kaya mensüp memurların faa- Hiyetleri hakkında isim tasrihi suretile izahat verecektir. Bu isimler arasında İzmir valisi Kâzım Paşa, İzmir polis müdürü Ömer Bey — vardır. Bu zevat Fethi Beyin İzmir seyahati esnasında fırka- sı merkezine giderek mutemet Salih Beyle birlikte tertibat almış ve talimat vermişlerdir. Fethi B. İstanbul valisi Mu- hittin ve Defterdar Şefik bey- lerin de fırkaya mukayyet ol- duklarını söyliyecek, Balıkesir« de valinin Halk fırkası ile müştereken çalıştığını vesika- lar ile ispata çalışacaktır. M. Zekeriya Vergiler Nasıl Azaltılabilir? ( Baş tarafı 1 inci sayfada ) HEF EREANEE GUT lirahk bir tasarruf yapmak mümkündür. 4 — Vekiller, meb'usluk ve vekillik maaşlarından maada dört yüz liralık tahsisat alırlar, bu parayı neden ve niçin alıre lar; bu para tasarrf edilemez mi? 5 — Hariçten yapılan mue bayaatta mühim miktarda ko- misyon parası veriliyor. Bu mübayatta sıkı bir kontrol ta» kibi surctile müthiş bir tasare ruf yapmak mümkündür. Bu suretle yapılacak tasare ruflarla bütçede bir kalemde yirmi milyondar fazla tasarruf etmek ve bunu vergilerden indirmek mümkündür. Fethi beyin İzmir mülhakatında söy- lediği nutuklardan birinde, in- hisar — idarelerinde — ceplerini dolduranların bulunduğu, bak- kındaki beyanatı çok fena te- sir yapmıştır. Fakat Serbestçiler bu hu- susta sorulabilecek suale de cevaplarını hazırlamışlardır, ve İzmir liman inhisarında ceple- rini dolduran bazı kimseler Tüklmdü ” vesikiler bandleni mıştır. İstihbaratıma göre Ser: bestçiler daha birçok vesika: larla gelmektedirler. Bu vesi« Hıfothyı dökülürse hayli dedikodulara sebebiyet - vere- cek ve birçok münakaşaları davet edecektir. M. Zekeriya
