3 Ağustos 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

SON POSTA Hergün Müller — Maliyeyi İtham Ediyor M. Zekeriya Dünden beri neşre başla- dığımız “Alman Maliye —müte- | okuyor | hassısının raporunu Musunuz ? Müller, bitaraf bir adamdır, sırf bir maliyeci gözile mali- )'Sınîzi tetkik etti. Hakikati söylemiye mecbur olduğu ve İ"hmilleı vekillerinin gönder- diği mütehassıs gibi bir ta- raflı olmadığı için, bu zatın bulduğu — hakikatler üzerinde | İ;ı_irıı durmak mecburiyetinde- K, Müller, bu raporunda şu hakikatlere nazarı - dikkatimizi | .c'"şeö."w ve maliyemizi ağır Yîh:ımlu altında bulunduruyor. Bu hakikatlerin- başlıcaları Şunlardır : * *3 — Deyvlet maliyesini tet- kik için bana verdikleri ra- kamlar birbirini tutmuyor. Ya hl_l devlet henüz mütevazin ütçe ne demektir bilmiyor; Yahut bana - bililtizam yanlış Takam vermişlerdir, yahut ha- ta etmişlerdir. 4 üç ihtimal de bir asri devlet için feci bir şeydir. * 2 —Türkiye hükümeti mü- tevazin bütçe yapmıya çal- #irken, — masrafını — varidatma UYduracağına, varidatını mas- Talma uydurmiya dikkat et- Miştir. Fazla varidat alabil- “f*k için de memleketin en Tyade istihsal unsurunu teşkil tden köylü ve çiftçinin üzerin- :*'u vergi yükünü ağılap Tüliştır. * 3 — Türkiye, bir ziraat Temleketi olduğu halde sana- ye €hemmiyet vermek - istemiş birylîlmîsı mümkün olmıyan kaymum sanayii himaye için ıekiıhh parasım zararlı bir lde — israf etmiştir. * iv': — Şimendifer — yapmak y Ozün — vadeli istikrazlar kısa vadeli istikraz y'?“:ünü tercih etmiş ve maliye- an, Pammülünün fevkinde yük ada birakmıştır. 5 * hn— Bütün bu yanlış hesap- (” Reticesinde bozulan tediye nih; SZenesi ve Türk maliyesi, âYet hariç borçlarının tedi- kabul ve imza edince “Ogünkü buhrana girmiştir. , * ınhı.'_"“l"'lı bir mütehassısın bu ü '::ne ilâve edecek bir keli- z 'ulamıyorum. Sadece kari- taki, bu raporu dikkatle ilge Stmelerini - tavsiye ile tifa ederim. Ticaret Odasına —müracaat. 1 — Sevgilisini her gün te- lefonla arıyan kız, Knh Hırs sini lîîr_çaladı İzmir, 31 (Hususi) — Kemal- paşa kazasının Çınar köyü bağlarında, aşk yüzünden bir facia olmuştur. Vak'a kahra- mamı “25, lik, Ramazan adlı bir bekçidir. Ramazan, Hasan Hüseyin Efendinin yanında çalışmakta- dır. Bir ara Hüseyin Efendinin genç ve güzel haremine imalı, imalı bakmış, bir şeyler de söy- lemiş, kadın kocasına şikâyet edince, Hüseyin Efendi Rama- zamı haşlamış. Aradan zaman geçmiş. Ramazan, facia günü Hüseyin efendiyi ayur bulmuş. Keskin | bir balta ile parça, parça et- miştir. Maksadı, Mesrure ha- mıma malik olmakmış. Cani, gömleğine Sürülen kan leke- lerinden —meydana çıkmıştır. Cürmünü itiraf etti. Nafia Umum Fen) Müdürü İzmir 31, ( Hususi ) — Bazı fenni işler için buraya gelen Nafia fen umum müdürü Fehmi Bey bugün Ankaraya dönüyor. | Nazilli civarmdaki kanal inşa- atını gözden geçirmiştir. Beyanatında, birinci kordon ile Garzi bulvarı — arasında pek yakında elektrikli tramvay işliyeceğini söylemiştir. Lüleburgazda Maç Lüleburgaz, 28 — Türk Ocağı S kulübile Babaeski süvarı ıî:;ı İdman takımı arasında futbol maçi (0-2) Bur- yaplh:ır:ıfmdı: kıSımî sergisi 6 - 21 Eylül 1930 BARİ (İtalya ) İştirak edinizli! Tafsilât — için — İstanbul, Beyoğlu, Tepebaşı İtalyan Telf. - B. O. 2968. ç n Posta'nın Resimli Makales | So i: * Erkeği Kazanabilecek Mi? 2 — Ona her istediği za- man bol bol müsaadekâr dav- ranan kız, 38 — Her gün ona uzun uzun mektuplar yazarak kalbi- ni anlatan kız, BUGÜNÜN TELGRAF HABERLERİ (20) Milyonluk Malzeme Teslim_yilecek Ankara.2(Hususi)—?20milyon-| vereceğimiz proje mucibince lükdemiryolu malzemesi anlaş- | imalâta başlıyacaktır. — İmalât ni bir istikraz mahiyetinde | 4 senede bitecek, tediyat on- ;u“ olmadığı bildhilmekl:dîr. dan sonra yapılacaktır. malzeme gerek inşası biten | — Pi vüzde 6 dır. Alman sa- gerek 931 senesi nihayetine nayi wğ:iıdve Krup mümessili kadar — yapılacak —— olan | iıe, Lüdviy Amberger müza- hatların — ihtiyacına — sarfedi- | kere ile . Ba ay lecektir ki hakiki ihtiyaç ta | iÇinde müzakere bitecektir. Na- bu kadardır. Malzeme istok | fa vekili bizzat bu işle meşgul değildir. Alman sanayi birliği, oluyor. Feribot Işi — |Fransız Tayyaresi Ankara, 2 (Hususi) — Foks | — Roma, 1 (Hususij) — L- şirketi feribot işi ile meşgül- | yon'dan hareket edem bir dür. Sondaj ve projeler ya- | Fransız tayyaresi Alp'leri geç- pilmakta ve hazırlanmaktadır. ;î';m sonra yolunu / şaşırarak Bu içi Ği iya'ya inmiştir. eeld?:" qu:ı;:m:mü Hi Râkipleri olan üç Fransız n SEçMESİ | zabiti şimdilik ahkontulmuştur. gelecek sene - bütçesine “kap | — gy yarede bir fotoğraf âle- aü ğ H'de bulmmuştur. İster İnan, İster İnanma! DÜNYANIN Ex GJZE_L BACAKLARI 4 — Erkeğe dünyanın birleik | telkin | K | gerindi ve sabahın rutubetini adamı olduğu kanaatini eden kız, İçin verilecek cevap “HAYIR, dır. . Lavrens Bir Uşak, Efendi- 4 Senede Yapılıp Bize | Bu Meşhur , s Mısır'da Kahire 1 | Hususi | —Maruf casus “ Lavrens ,, in Mısır'da bulunduğu tahakkuk etmektedir. Fakat faaliyetinin hedefi he« nüz anlaşılmamıştır. Şimdiye —kadar, Kahire, Portsait, Bilbis, Mansure, Za- zik, İskenderiyedeki kanlı nt- mayişler esnasında ahaliden “TO0,, kadar telef ve mecruh olmuştur. Polisten “100-200,, zaylat vardır. Cümhuriyet ilâ- ni temayüllerine ait haberier mevsimsizdir. - Günün Tarihi AEERANUDAKTRA 4 Polis Müdüriğetinde — Dün telâş vardı, buna bir komünist propaganda hareketi yapılacağı hakkında ihbarname alınması sebep olmuştu, maa- mafih bir fevkalâdelik görül- memiş, sadece ihtiyaten beş kişi nezaret altına alınmıştır. 4 Umumi Hapisanede — Abdullah isminde bir mahküm çakı ile arkadaşı Mehmedi | öldürmüştür. 3f Rum başpapazı — Yaz mevsimini — Heybelide geçir- mektedir. X4 Papasların Evlenme- leri — İşini tetkik için (Ayna- roz) da büyük bir sinot top- lanacaktır. X Şeker Fabrikaları — Yeniden sekiz fabrika açılma- sı için İktısat vekâleti büyük bir şirket teşkilini düşünmek- tedir. 4 Efganistanda İsyan — Devam etmektedir. Buna hü- kümetin Kühistan taraflarında silâh toplamak istemesi sebep S R Erenes'da Ce — Gdi di bir şekildedir. Hükümet Dümensiz Vapur! Dün Seyrisefainin Bağdat vapuru Caddebostanına doğru Köprüden kalktığı vakit dümeni kırılmış ve bir. hayli müddet deniz üstünde kalmıştir. Basra Paris'te san'atkârlar arasında yapılan bir imtihanda bu | vapuruna aktarma edilen yolcular kadının bacaklari dünyanın en güzel bacakları olarak ilân edil- miş ve kadına mükâfat olarak “2,000,, lira verilmiştir. arasında hayli alaylı sahneler olmuştur, . | olmadığı için Zafer | mecmua, Dedikodu Hürriyet Abidesile Zafer Abidesi Arasında .. Sabaha kürşi tarm ahat dört. Ortalık ağarıyor. Taksim mey- danından “ Hürriyeti Ebediye , tepesine kadar bütün cadde, bomboş, kupkuru, benzin leke- lerile kararmış, siyah bir kayış gibi uzamıyor. Ve yalnız râylâr, renkli bir- ışıkla parıldiyor. Çit yok. Hürriyet silktndi, abidesi —uyandı, Mermer — vücuüdile hissederek hafifçe aksırdı. Ciyardaki ağaçlar abidenin uyandığını anlıyarak hürmetle iğildiler. Abide, — gözlerini tarafına — çevirdi ve Taksim miyop abide- sinin de uyandığını, kımılda- diğini gördü. Ve fısıldadı: — Sabah şerifler hayrolsun, Zafer kardeş! Ve ondan da şu cevabı aldı: — Sabah şerifler hayrolsun, ağabeyi Hürriyet abidesi, tevekkül ve müsamaha dolu, gülümsiyen bir sesle dedi ki: — Zafer kardeş, artık bana komşu oldun, ta yanıbaşıma geldin de hâlâ bir selâmını almadım. Zafer abidesi, mağrur başını sallıyarak cevap verdi: — Ne yapayım? İş çok, Emanet, — şirket — memurları, mühendisler, kalfalar, amele ahali, bugüne kadar, etrafımda etten ve kemikten bir parmak- hk çevirmişlerdi. Bu gürültü- ler arasında sana sesleneme- dim, — Hadi hayırlısı, Zafer kardeş! Doğrusu ya, sana gös- terilen bu ikrama, bu iltifata imreniyorum, Biz ihtiyarladık mı, nedir ? Epey zamtandır unutuldük. Ne bayramlar, seyranlar geçiyor. da iki mektep çocuğu bile gelip elimizi öpmüyor. Halbuki sana çelenkler yağdırıyorlar, - Allah daha ziyade etsin. 1910'a, 12 ye kadar banada böyle itibar ederlerdi. Her yeni çıkan gazete, her yeni çıkan kapağında — benim resmimi — koyardı; — İstanbul'a gelen heyetler eyvelâ beni ziya- ret ederlerdi; milli günlerde, mektepler, alay alay bana ta- zimata gelirlerdi. Hürriyet abidesi içini ” çekti ve mirıldandı: —Zaman ne çabuk geçiyor! Zafer abidesi, tunçtan bir sesle tasdik etti: — Öyle! İki abide de sustular. Hür- riyet abidesi maziyi, zalkır abidesi de istikbali düşünü- yordu. Şişli arkasındaki tarlalarda bir horoz öttü. — Hürriyet abidesi, hatırala- rindan uyanarak sordu; — Sen benim kardeşim ol- duğumu unutmadın değil mi? — Asla. — Şu doğan güneşe karşı yemin eder misin? Zafer abidesi kılıcını çekti ve yemin etti, Yeni doğan güneş, “Zafer abidesinin tunçtan ve Hürriyet abidesinin mermerden alnına, birer altın buse kondurdu. İstanbul sevinçle uyanıyordu.