Osmanlı İmparatorluğu lm m m masıl yıkıldı Her hakkı mahfuzdur. Yazan: Son Yemen öalisi Mahmut NEDİM Ebülhi dı Arabistanı istediği şekle koymak Pı sında bir adamdı Bunun için de saray. avucunda bulunduruyor emeline zıt clarak sivri en kafaları eziyordu — Belki de seviliyor, çok sevi- liyor, dedi, seviliyor, fakat nesi s6- viliyor, ona da hiç aklım ermiyor. Bir muamma... kimsenin hailede- mediği, hattâ halletmeğe yanaşa- madığı garip, acip bir muammal!.. Seneler geçtikten sonra bu mu- ammanın anahtarını bulduklarma inananlar, Osmanlı imparatorluğu- nun başındaki padişahı senelerle avucu içinde oynatan Ebülhüdanın Sultan Hamitten çekinmeden iste- diği gibi hareket edişinin, fenalık- ları görüldüğü £ zamanlar bile hiç bir sorgu ve suale muhatap olma- dan, cezasız kalışın sebebini şöyle izah ederlerdi: “Vakıâ Sultan Hamit Ebülhüda- dan bir hayli fenalık (görmüştür. Sultan Ha- Fâkat, diğer cihetten, it Ebülhüdadan istifade mit Ebü! yal çekindi. ği kimseleri Ebülhüya havale ede- rek, kendisi perde arkasında kal- mist. : İşte Ebülhüdanın bu yaman rol- leridir ki onu tekkesinde saltanat sürmekte devam ettirmiş, bir türlü sarayın itibar ve teve ünden, himayesinden düşürmemiştir. Bu, belki doğrudur. bundan ir, Daha doğrusu bu işin başka türlü izah edilemiyeceği Ebülhüda her neye istinat ediyor sa, zekâsı, şeytaneti (o sayesinde mevkiini tarsin ettikten sonra bi- le (tek katmak) hırsından kurtula- mamış, rakibe tahammül edemeyen kıskanç bir adam gibi sarayın etra- fında biraz sivrilmek istidadı gös- teren arap başlarını ezmek için ©- linden geleni yapmıştır. O, biliyordu ki Arabistanda key- femayeşa hüküm © sürebilmek ve bu'yoldan bir gün Arabistanı iste- diği şekle koyabilmek için, sarayı elde tutmak; padişahı o avuçlarm- dan kaçırmamak lâzı ğ Bu onun daimi bir endişesi, g» hırsı ve endişesinin anlatabilmek için | şu satırlara bir göz gezdiriniz. Sultan Hamidin Şaziki tarikati- ne mensup olduğunu ve bu tarikati Istanbu'da şeyh Zaferin temsil ettiğini bizaz evvel kaydetmiştim. Sultan Hamit bazan cuma na— mazların: bu şeyhe (hediye ettiği Yıldız civarındaki tekkede kılardı. Nüfuzu ve nüfuzile beraber hır- sı da arttıkça Ebülhüda bu hale ta- hanmül edemez olmuştu. O durur ken padişahın hatta ( ) dediği Şeyh Zaferin tekkesine gidip orada namaz kılması Ebülhüdanın uyku- sunu kaçıran; aklına dokunan bir işti, Arabistanda bu haber alınmca, herkes; demek ki padişah Şeyh Zâ- feri Ebü hüdadan fazla seviyor. demez mi idi, bu haberi oralardan gizliyebilmek te mümkün değildi, çünkü padişah tekke (o kapısından içeri girerken telgraflarda Arabista nın her tarafına Şeyh Zâferin bu mazhariyetini yıldırım süratile u- laştırıyorlardı. Ebülhüda deliye dö- nüyor, kendinden geçiyordu. Ne yapmalı? Bunu çok düşünmedi, ve çabu- cak çaresini buldu: Bir cuma Sultan o Hamit gene Şeyh Zâferin tekkesine. . m. mazına gidiyordu. Fevkalâde müs- tacel, muna &-, Jurnal, Şeyh Zaferin (tekkesinde o gün için padişaha bir suikast ha- zırlandığı ve tekkenin — yeri iyi- ce tarif ve tesbit edilen bir nokta- sma bomba konulduğunu ihbar &- | diyordu. Bu jurnalm uyandırdığı telâş, heyecan, korkuyu tahmin ede bilmek güç değildir. Hafiyeler, polisler, bütün saray memurları derhal seferber oluyor, ve hakikaten jurnalda (o yazıldığı gibi, tekkenin işaret edilen yerin. de, ellerile koymuşlar gibi bombayı buluyorlar. Bu o bödiseden sonra Sultan Hamit birkaç sene bu tekke- ye gitmek cesaretini kendinde bu- lamıyordu. Ebükhüd. öümişki, Çünkü senelerden sonra bu bombayı koyduranın (oda, jurnalı verdirenin de bizzat Ebülhüda ol. duğu meydana çıkmış ise de, 0 za- mana kadar o da dilediğine ermiş, yani Sultan Hamidi Zâferin tek- kesine yaklaşmaktan menedebilmiş ti. Görülüyor ki Ebülhüda meramı- na ermek için her şeyi yapan, hiç bir maniden çekinmeyen, korkma- yan, yılmayan bir adamdı. Bir gün sarayda bu mesele mev- zuubahs olurken, Arap İzzel paşa- ya sormuştum: — Peki, Ebülhüda bütün bu cü- retlerine rağmen neden hâlâ padi- şahın teveccühüne mazhardır. O- nun yaptıklarından yüzde birini yapmağa kalkışacak herhangi biri ölümü göze almış sayılabilir. Bu mazhariyetin sır ve hikmeti sizce nedir? ede- mezdi. Hattâ İzzet paşayı mütead- dit jurnallarla yerinden etmek için de Ebü büdanm çok çalıştığını se- nelerle uğraştığını bilmeyen yok- dır .Ebülhüdaya küçücük bir fena- lık ederse, bu hareketi ona tac ve tahtını kaybettirecek derecede pa- halıya malolacaktır. Ben; — Bu, vehmin son haddi. Deyince, İzzet paşa güldü; — Fakat, dedi, bu kanaati; ya- hut vehimden padişahı kurtarabil- mek henüz hiçbir kula nasip olma- dı. Babıâli de bu adamdan bizar olmuştu. Fakat her hale rağmen hükümet te bu babta bir şey yapılamıyaca- ğe bildiği için seyirci vaziyetinde z .İmaktan başka bir şey yapamaz- e. Istanbul Basın Kurumu balosunun evvelki akşam Maksim salonla- > h Yukar ıki resimde bu balonun umum isi” IHARİCİ HABERLER Küçük Lindberg mes'elesi Bir şahit müessesesinde kıskıvrak bağlanmış ve ağzı tıkalı bulundu FLEMINGTON, 1. AA.— | Hauptman'ın muhakemesinde | hadet teklif etmiş “olan, Bronk: nahiyesinde bir güzellik müesse: sahibi Bayan Favet Rivking mües- sesesinde bağlı ve ağzı tıkalı bir halde bulunmuştur. Mücsseseye de ateş verilmişti, Bayan Rivking kur tarılmıştır. Bayan Rivking, Bayan Haupt- man'ın sık sık müessesine geldiği- ni ve on dolar, yirmi dolar gibi bahşışlar bıraktığını bildirmişti. Bugünkü celsede Kiss isminde bir Macar amelesi, çocuğun ka- çırıldığı gün, Hauptman'ın yanın- da bir köpekle; karısınır. çalıştığı fırına girdiğini gördüğünü söyle- Bay Venizelos Bir Mihalokopolas Kabinesinetaraltar Sabık başbakan kraliyet isteyenleride tekbihedi; “r ATİNA, 1 (Mölliyet) — Ayân intiha- batı yaklaşmakta olduğundan buradaki fırka erünazaaları yeni bir şekil almıştır. Hükümetle birlikte çalışan fırkalar bu in tihabatı behemehal kazanacaklarını iddia etmekte, muhalifleri teşkil eden fırkalar da Yunan milletinin bu defa hükümet ta raftarlarma reylerini vermiyeceklerini söylemektedirler. Bugün mubaliflerin reisi Venizelos'un gazetelerde gene bir beyanatı çıktı, Ve- nizelos bu boyanatında itilifgirizler ile kraliyet taraftarlarının kendi aleyhindeki tavırları dolayısile öyân intihabatı esma” sında Atina'ya gelmiyeğini söyledikten sonra memleketin siyasi vaziyetinde nor- mal bir halin başlamasına taraftar oldu- ğunu ileriye sürmekte, yeniden meb'us intihabatı yapılmcıya kadar beş ay müd. detle Mihalakopulos tarafından teskil e- dilecek bir kabineye taraftar bulunduğu- Du ilâve etmektedir. Bay Venizelos Mö- halakopulor - Kondilis tarafından bir iş kabinesi teşekkül ederse ona muzahir ol- mayacaktır. Venizelos bu beyanatında Yu nanistanda kraliyetin avdetine çalışanla: nı da takbih etmiştir. Bu beyanattan bahseden hükümet ta- raftarı gazeteleri hükümetin vaziyete hâ- kim olduğunu, kabinede bir tebeddülün iraklinı bulunmadığını yazmaktadırlar, kağ Sar madenleri BERLİN, 1 (ALA.) — Erkek, kadn bir çok yurt severler hükümetin Sar madenlerini satın almasını kolaylaş- tırmak için akın, mücevher hediye et- meği kararlaştırmışlardır. Hükümet bu kararın yüksekliğini takdir etmek- le beraber, mübayaa hiç bir müşkülâ- & icap etmiyeceği için bu teklifi ka- Japon rekabeti Amerikada ucuz fiatlı Japon malları NEVYORK, 1 (A. A.) — Amerikada Henüz bunlara karşı rağbet mühim kat çekilmektedir. Hindistanda | İngiliz aleyhtarlığı 2 Agahan fırkası müslüman- lar ekalliyeite kaldı BOMBAY, 1.A.A. — İngiltere Hindistan muahedesinin reddi ile neticelenen müzakeratta şiddetli Ingiliz aleyhtarı sahneler. olmuş tur. Bu netice müslüman azadan “Jinmab'ın idaresindeki müstakillerin Gandi fırkasına müzaharetleri yü- sürdün olaniş ve bö sürülle, yeti teşkilât kanununa taraftar olan a- ğaban fırkası müülüman arı ekalli- İ yette kalmışlardır. nili bir şahit, çocuğun Yeni > Jerseyde Prendtoonda mavi renkli bir oto- mobilde bulunan iki kişinin durup ona Lindbergin evini sordukları: nı, otomobilde bir de merdiven olduğunu söylemiştir. Fakat bu iki kişiden hiç biri Hauptman de- ğildi, demiştir. Üçüncü şahid Vanbenke isimli bir lokantacı idi. Vanbenke çocu- ğün kaçırıldığı akşam, köpekli bir adamla konuştuğunu, bunun Haupt man olduğunu soylemiştir. Van benke, köpekli adamın, kendisi. ne, isminin Hauptman olduğunu sölediğini ilâve etmiştir. Rusyanın borcları Simdilik anlaşma İ akânı yok gibi asim Yapılan müzakereler kat'i olarak bitmiştir VAŞINGTON, LA.A. — Bay Huli, Sovyet borçları o hakkında, Bay Troyanovski'yi (o görmüştür. Görüşme kısa olmuş ve Bay Hull, şu beyanatta bulunmuştur : — Sovyet Rusyanın vaziyetine bakılırsa şimdil:k bir anlaşmanın kabil olması umudunu taşıyama- yız. Buna müteessifim. Çünkü Rusyada piyasa bulmak isteyen çiftçi ve sanayicilerimize ve Rus- yada emlâkine vaz'iyet edilmiş va- tandaşlara muhabbetim vardır. Müzakerelerin kat'i olarak biti- rildiğini bildirdikten sonra, Bay Hull, şunları i.âve etmiştir 3 — Rusya ile ticaret için bilhassa yapılmış olan ihracat ve ihracat bankasınm mevcudiyetinde şimdi bir gaye kalmış değildir. Fakat bu hüsusta bir karar vermek banka idare heyetine aittir, Bay Trojanovski cesaretini kay- betmiş görünüyordu ve beyanatta bulunmak istememiştir. Yumurtalar İngiltere ithalatı yüzde on indirmeğe çalışıyor LONDRA, 1 (A. A.) — Avam Kama rasında | ,giltereye yapılan yumurta itha- lâtı hakkinda bir suale cevap veren Bay Elyot demiştir ki: “ — Ithalâtçı memleketler yardım vaa- dında bulunmuşlardır. Müzakerelere de- vam ediliyor. İngiltereye giren ecnebi ya #murtalarınm umumen yüzde on azaltıl kadarlarca kabulü için her türlü gayret sartedilmektedir., Teleyizyon İngiliz telsiz şirketi derhal bir televizyon postası ihdasını tasvip etti LONDRA, 1.A.A, — Posta nazı- rı hükümetin telsiz şirketinin ida- resinde derhal bir mill itelevizyon postası ihdasını tasvip etmiş ol- duğunu avam kamarasında bildir. LONDRA, 1.A.A. — Avam kar marasında posta bakanı hüküme- tin televizion komisyonunca yapı lan tasviyeleri kabul (ettiğini ve bunları tatbik için de icabeden birleri alacağını bildirmiştir. mitesinin tayin edileceğini ve bu hizmetin 1934 yılma kadar olan masraflarına hazine ile İngiliz radyosunun iştirâk edeceklerini i- lâve etmiştir. Uluslar arası bir ökonomi konferansı VAŞİNCTON, 1 (A.A) —Diş Ba- kanı Bay Hul öyan mechisinde Amerika» mn uluslar arası bir ökonomi konforansi- nn toplanmasına teşebbüs etmesi tekli- inde bulunmuştur. Bay Hul'ün mütalessma göre, bu kon- | feransin gayesi ticeret m. tüması ve esya mübağci İ mast almalıdır. La 5 pe — > j Zonguldakta Atatürk tarihi gece! ZONGULDAK, 31. AA. — Atatürk'ün Türk tarihinin ana yek larına ait araştırmaları hakkında Bolu saylavı B. Cevat Abbas tar” fından ilk önce Zonguldak'da verilen konferansın yıldönümü olan gece, Halkevinde “Atatürk tarihi” gecesi yapılmış ve bütün ri münevverleri ve kalabalık bir halk kütlesi hazır bulunmuştur. Ve len heyecanlı konferanslarda Atatürk'ün tarih tetkikleri anlatılmış © Halkevi güzel sanatlar şubesi tarafından konserler verilmiştir. Gün düz bütün mekteplerde talebeye Atatürk'ün Türk tarihi üzerindeki araştırmaları hakkında konuşmalar yapılmıştır. Faşist rejiminin 12 inci yıldönümü büyük merasimle tesit etmektedir vazzaf küçük zabit ve 36.974 gö küçük zabit vardır. iyecek dağıtmaktadır. ROMA, 1. A.A. — Italya faşist milisinin 12 inci yıl dönümünü iste şimdi 1312 zabit, 65 m llü zabitin kumandasında 46.655 ş 3 z z Bulgaristanda sellerin tahribatı SOFYA, 1.A.A, — Çok miktarda yağan karın den Hasköy mıntakasında dereler taşmış ve Hasköy'ün üç mahallesi yle civar köyler su altında kalmıştır. Yüz evin hasara uğradığı ve bi” İ zı köylerin yıkıldığı bildiriliyor. Kutaat halka yardım etmekte ve * bucak erimesin Feci bir tayyare kazası BERLİN, 1. A. A. — Moskova-Berlin hattından işliyen birAlma” Rus tayyaresi Stettin yakininde Podejuch tepelerinde sis yüzünde yere inmeğe çalışırken düşmüş ve içinde bulunan 11 kişinin hepsi müştür, On iki adadaki vazinet İtalyanların tazyikleri günden si'ne artıyor Kalimnos adası... . aç p Yunanistana iltic3 ederi Leros adasınuu . Yunanistandan gelen haberlere maza- ran on iki adadan Kalıninos adasında ör- fi idare son derece şiddetle devam et - mektedir. İtalyanların buradaki Yunan- lılara karşı tazyikatı artmıştır. Dün gelen Eleftron Vima gazetesi bu hususta şu tafsilâti vermektedir: “Dün sabah on iki ada postasmı yapan İtalya'nın Stampa'ya vapuru Pireye beşi kadın ve yedisi erkek olmak üzere on iki Kalminoslu. li, > ciler, Yunanistana gelmiş olmalarına rağ- men İtalyanlar tarafından yapılan taki- bat ve tethişten o kadar korkıuşlardır ki hiç Icimseye bir şey söylemek isteme- mişlerdir. Yolcuları rıhtımda Kalminostaki akra- | balarından ve tanıdıklarından sabırsız - | bikla haber bekleyen hemşehrileri karşı- ladilar, On iki adalı gençler derneğinin | bir çok âzası da karşıcılar arasında Bunlar kendilerine cesaret vermeğe uğ- raşıyorlar. Fakat gelenler Kalminosta ks lan akrabalarına (o İtalyanlar tarafından daha ziyade tazyik yapılmasından kork- tukları için adanın hakiki vaziyeti hak- kında İzahat vermekten çekiniyorlardı. Söyledikleri yalnız şu idi: Italyanların #stediklerini o yapmıyan Rumlar her türlü fenslıklara maruz kal. malta ve hayadarı çekilmez bir hale gel mektedir. Nihayet Pire limanının muhafazasına memur bulunan polisler kendilerine isim lerinin meydana verilmiyeceğine dair te- minat vermiş ve bunun üzerine içlerin « den üç tanesi vaziyeti anlatmağa razı ol- muştur, Bu üç Kalminoslunun ikisi küçük yel- kenli sahipleri ve birisi de tüccardır. Bun ları anlattıklarına göre Kalminosta ya- pılan tethiş tasavvur edilemivecek hir sa. ketdedir. Orfi idare her ân daha şiddetli olarak devam etmektedir. Düklünlar oğ- kapatılarak İwoen sonra saat altıda s. evine çekilmeğe dolaşmak menolunmaktadır. Bu ağır surette n te Kâlminos polisinin Rodosta öldüğünü perver olan papas Yanoros ta bunun ih- barile tevkif olunmuştur. Polis memurunun ısrarı üzerine bu yol cular İtalyan memurların kara ve de - Bizden i her ân artırmakta mai Dir riley nin muhafazasında olarak vapura duktam sonra Lerus adasına Burada gene karabinyeri ve muhafazası altında hapse konulmuştur. konul- Lerus adası ahalisi artık Italyanın organı olan metrepolitlerini görmemek için kili. selere gi sarimazar etmişlerdir. Ruhani biç bir âyin yapılmamaktadır. Kalminosta metrepolit vekilinin oturdu. #u evin yanında büvük bir barıba bulun- muştur, Kalminos hapishaneleri suçsuz ahali ile doldurulmuştur. Fasistler ile ka- rabinyerlerin tecavüzleri kadınlara kadar gitmektedir. Italyanların arzularını İn- ınlatıyorlar 'azyik başladı Oniki adadan Kalimnos ve Lör# adalarını gösterir harita bul etmiyen ve kendilerine muhabbet, ermeyen her kim olursa olsan Kül kaymakamı tarafından dükkânı tı kapatılarak hapsedilmelitedir. Kal ahalisi tarafından İtalyan polisinin deki Kurtürdasi papaz Cungaris meli bir yere kaçıp kurtulmuştur. On iki adalı gençlerin yeni nümayişleri Dün sabaha karşı bir otomobilde P* Dan meçhül yolcular Patisiya caddetiği deki Italyan mektebini taşlamışlardır. taşlanmadan mektebin alt katının ile methaldeki kristal kapı ve levhsif parça parça olmuştur. Hâdise şöyle ö müşter: Meçhül kimseler © otomobille Kr enektebin yanında durmuşlar ve taşladıktan sonra fenerleri otomobillerine binerek şiddeti bir #ö oradan uzaklaşmışlardır. Hüdiseden Pi men haberdar edilen zabıta hareket? inişee de hiç kimseyi yakalayamaz Bunu yapanların on iki adalı gençle” duğuna şüphe yoktur. İngilterede Milli tayyare hizmeti içi alınan tedbirler LONDRA, 1 (A.A.) — Have #İj teşarı Sir Filip Sassoom, söylediği bir mutulta hükümetin! li tayyare hizmeti için aldığı tedi rin yerinde olduğunu söyliyerek miştir kiz «Büyük savaşın sonundan beli lâhsızlanma ve bilhassa hava silâi””, lanması yolunda nümune olduk gi daha 1933 te emniyetimiz için POÜYİ lâzm olarak telâkki edilmiş ol#* plânın tatbikini on sene geçikti Hava müsteşarı bundan 40019 nan tedbirler sayesinde Melbur9 safesinin yedi güne, Kap ve run dört güne, Şark Afrikasıni buçuk güne ve Hindistanın da 3 sate indiğini bildirmiştir.