Askerlik bahisleri Yeni bir sıyasal ve askeri blok Almanyanın silâhlanması, Al - | manyada, Macaristanda, Avustur- yada barış andişmalarını yeniden değiştirmeği isteyen adamların hü kümet başlarına geçmesi, İtalya - nın ve Bulgaristanın sönmek bilmi yen iştihaları, acunda yeni sıyasal kurumların, askeri anlaşmaların yapılmasına yol açıyor. İlk (küçük itilâf) müdafaa blokundan sonra Balkanlar anlaşması, ondan son - ra İtalyan - Macar - Avusturya w aşması biribirinin ardından geldi. Şimdi de, çok uzak sayılan bir şe bir sıyasal ve askeri blokun kurul. mak üzere olduğundan bahsedili - Vi nl Norveç, Danimarka ve Fenlandiyadan ibaret olacak bu blok 15 milyonluk bir nüfus tutu- yor, içlerinde en kalabalık nüfusu olan İsveçtir. İnsan sayısı bakım. dan mühim bir şey değilse de, Sov- yetler memleketi ile Almanyanın arasında kurulacak olan bu blok coğrafya vaziyeti bakımından Bü- yük Sovyetler memleketinin Avru- pa, yani diğer acun ile olan bağ- lama yolu üzerinde bulunduğu gibi Almanyanın da Sovyet memleket- lerile olan deniz ökonomik yolu - nun üzerinde bulunması yüzünden değim kazanmaktadır. Acaba bu blokun kurulmasına neden gereklik olmuştur ve bun - daki siyasal ve askeri amaç nedir? Bu, başka başka ülkelerde baş- ka türlü tefsir ediliyor. Meselâ, daha gün önce, Avrupanın en büyük hükümetlerinden birisinin bir diplomatı, İskandinav bloku - nun kurulmasının sebebi, Hitler Almanyasının savaş anrklık hama ratlıklarıdır dedi. Sovyet basınm - da ise bu blok hakinda büsbütün başka düşünceler yazılmaktadır. (Pravda) ya göre, bu yılm ey - lâl ayında dört İskandinav devle- tinin bakanlarmın toplantısmdan sonra kurulan siyasal blok bir as- kerlik birleşmesi propagandasının da yapılmasına önayak olmuş ve bunun yüzünden İskandinav ülke- lerinde ve bilhassa (Fenlandiya) da militarizmin gücü artmağa baş- İlkönce, Alanda adalarının mili- tarize edilmesi hakkında İskandi- vi pere e yızılmağa başlanmıştır, ki, bilindiği üzere, bu adalar uluslar meclisi kararile demilitarize edilmiş yerlerden idi. Ondan sonra, şimalden Baltık de- nizine gidilen ve Danimarka kıyı- larını İsveç kıyılarından ayıran boğazların berketilmesi kmmsaleii ortaya atıldı. En son da, İskandi- nav devletlerinden mürekkep bir askeri blok yaratılması öne sürül- dü. Norveç ordusuna mensup yüzba şı Kvama adlı birisinin Yanus a- dındaki Norveç gazetesindeki bir yazısınm derhal dört devletin ai zetelerinde tercümesi çıktı, Erkâ nı Harbiyede uzun müddet çalış - mış ve askerlik mahfellerinde oto- rite yiyesi (yiye-sahip) sayılan bu zabitin düşüncesinin iskandinav blokunun Sovyet Rus- yaya karşı savaş için kurulacağı — Tıbbiyeliyiz.. boru — değil. Mektebin semtine uğramayanımız alkolün vilcudubeşere ne (derece muzır olduğu bilebilir. “Vücudubeşere,, derken dudak- larını alaylı alaylı üzmüş, çenesini çarpıtmıştı. Her halde bu cümleyi kafasma perçimleyen hocayı taklid nü buruşturdu. Dişleri | arasından -— Vözndnlişei işe homnr- 'dandı — şu benim hisseme düşen gürük gırtlaklı vücudubeşer de ko- rumağa eğer mi? Elindeki şişeyi denize fırlattı, Maun sandalda üç dört boş şişe da- ba vardı: — Bak! —dedi — bunları da ben içtim. İşi ilerletmişim değil mi? berim var... evve'ki gece de Ömerofla sabahlamışsın. — Ne yapayım? anlamıyorsun Naz-:.. irim yanıyor... içim ya- MM LANA dinavyalılar tarafsız ve uzaktan bakıcı kalamzlar. Çünkü bu çatış- ma bir sınıf kavgası şekline girer, sivil savaş tezahürleri gösterebilir. Kyvam, cenubi Yutland'daki top- rak ihtilâfı yüzünden Danimarka ile Almanya arasında çıkan dava halledilmedikçe Danimarkanm bu İskandinav blokuna alınmasını tav siye etmiyor. O halde bu bloka ta- raflık gösteren askerlerin Alman seviciler olduğu anlaşılıyor. Zaten, Aland adalarının militarize edil - mesi düşüncesini ilk olarak orta- ya atanlar da Alman gazeteleri ol. duğuna göre bu blokun Alman dostu olacağına hükmetmek gerek | olacaktır. İskandinav ülkelerindeki asker leri heyecana getirmeğe çalışanla- rın başında Fenlandiyalılar vardır. Fenlandiyada askerlik anıklıkları sıtmalı bir manzara gösteriyor. Za ten Fenlandiya Faşist ve milita - ristleri Alman Hitlercilerile - mili- taristlerinin en ileri gelen dostları imişler:' Sovyet gazetesinin sözle- rinin kısası şudur: İskandinav blo- kunun Almanya ile kolkola yürü- meğe teşvik eden başlıca Fenlan- diya'dır. Almanya, Baltik denizini bir seman denizi yapmağı ve İs- kandinav ülkelerini de bir üs ola- rak anıklamağı kafasında kurmak- tadır. CINOGLU 2 dağa TEŞEKKÜR Sevgili Kayın valdemin ölümü dolayı- sile gerek bizzat ve gerek mektup, telg- Taf ve telefonla acılarımıza ortak (olan ünlü arkadaşlarımıza ve bilhassa tüc- car ve bankalara gösterdikleri | yülesek beraberliklerinden delayi ayrı ayrı te gekküre imkân — bulamadığımdan saygı değer gazetenizin delâletini rica ederim. Şehir Meclisi ve Ticaret Odası azasından HACI RECEP TEPEBAŞINDA ŞEHİR TİYATROSU Şilt Beliğişei Bu akşam ŞehirTiyatrosu Saat Ga de JAMLET a A w. ŞEKSPER Tercüme eden: Ertuğrul en Fransız. Tiy atrosunda ii TİYATROSU Öl PERET KISMI Bu akşam saat 20 de DURUR Ke Pek yakın m DEMİN DOLU Müsuifi: Nazmi Şehap nayor... om Analamıyorsun? Ayakta duramıyor, sallanıyordu. Bir aralık sendeler gibi oldu... Düş- memek için Nazminin başına do- kundu. Sonra yıkılır gibi kendini bıraktı, sandalm içine düştü -— Başım dönüyor... Bilsen na- sıl dönüyor? fırrr fır dönüyorum. Bedbaht! Kötü arkadaşlarla düşüp kalkmaktan ne hale girmiş- sin? Bu serserilik sana göre mi? Zorla söyletiyorsun adamı? Bilme- yor musun ki sana temiz hava, sıh- hi bir hayat lâzım... Hiç yorulma- man ve dinlenmen lâzım... — Susa... sus88... Ne demek is- tediğini anlıyorum. Bir veremlinin yaşaması için (o doktorların neler tavsiye ettiklerini — bilirim. Hele kırtlak veremi hakkındaki bilgileri ni artık onlar kadar biliyorum. — Öyle ise maksadın ne? Ohh Cavit... korkunç Öz dilimizle Dişi Arslan, arslan değil mi? Atatürk Türkiyesinde, kadınin yeri, soysal (medeni) ulus (millet) ların kadınından üstün oldu. Daha yeryüzünün nice bucakla rında kadınlar saylav (mebus) se- çimi işlerine bile karıştırılmazken, biz yeni bir yasa (kanun) ile kadı- na en büyük kurultayımıza sokaca- İz, Türk kadını, bu kayırmaya de- ğer. O, en başta eyi bir anadır, son- ra da yanasına bağlı bir dişidir. Sıyasal (siyasi) yaşayışa karış» ması, yuvaya bağlılığını gevşetecek diye korkarlar varsa aldandıkları- nı göreceklerdir. Çünkü, Türk kadını erkekle el- birliği etmeğe çoktan alıştı. Yıllar var ki, onu © avukat ye- rinde, hâkim iskemlesinde, sağlık yardunda, erkek arkadaşlarile yan- yana görüyoruz. Türk kadını, kafes ardından kur- talduktan sonra, şımardı. Üstelik bu yaşayışın türelerine çabacak uy- masını ve kendini uydurmasını bil- di. Yeni saylavlar arasında görece- imiz kadınlarımizdan, yardan geri halan çocuk bakımı ve yetiştirici işlerinde büyük yararlıklar bekliyo- raz, Biz erkekler, çocuk sevgisinde ana kadar olamayız. Onlar bizden çok ilerdedirler. Türkçede bir atalar sözü var: — Erkek arslan arslan da; dişi arslan arslan değil mi? Arslan Türkün ulus işlerini, ya- kında dişilerile paylaşacağı duyu- muna (haber) sevinele ve öğünç (iftiher)le karşılarız. M. Salâhaddin GÜNGÖR Bugünkü! program 18: Almanca ders, 18,30: İstanbul kon servatuvarı tarafından oda musikisi, ve Şan, Bayan Nimet Vahit. Seyfeddin, Se zmi, Ferdi, Mösyö Laşiniski. 19,309: Dün- ya haberleri, 20: Siyan orkestrası tarafın, dan Rus sigan havaları ve Rus dans hava» ları, 20,30: Plâk neşriyatı. 21,15: Anado- lu ajansı - borsalar, 21,30: Radyo orkes- tras. 22: Radyo caz ve tango orkestrası. 823 Khz. BUKREŞ, M4 m. 13: Haberler. — Plâk. 13,45: Haberler. 14, 15: Haberler. 14/40: Plâk. 18: Radyo salon 19: Haberler, 19,15; Sı "Dis Macistersinger ven Nürnberg, isimli Miokerd Wagumin opöru tame 2190 Ha ii Kia VARŞOVA, 1345 m, ix Pi De, Bu akşam: TÜRK SİNEMASINDA <g Paris, Berlin, Londra ve Atinada'da fevkalâde muvaffakiyet kazanmış olan BİR GÜNLÜK KİBAR KADIN filminin ilk iraesi münasebetle BÜYÜK GALA SUVARESİ Oynıyanlar: Warren William - May Robson - Guy Kibbee - Glenda Farrel - Ned Sparka- Jean Par- ker - Walter Connoliy - Hobard Boswasth - Bary Norton, Bu film, bütün seyircileri ve bilhassa gençliği hem güldürecek hem ağlatacak müstesna bir şaheser dlup bütün dünya #matbuan. Sözlü sinemacılığın icadındanlı beri en mükemmel Telefon: film olarak tavsif etmektedir. Yerlerinizi evalden aldırıüı 40690 «4 Öz Türkçe ile Bilmecemiz | Osmanlıca karşılıklarını yazdığımız ke- Ümelerin öz türkçelerini şeklimizin boş hamlarine dollar kesip kesip ( bilmece memurluğuna) gönderiniz. Doğ- ra halledenler arasında kur'a çekiyor ve kazananlara hediyeler veriyoruz. Bilmecemizin müddeti bugün akşa- mama kadardır. İ Bilmecemiz | 1234567891011 l Soldan sağa | i 1 — Kemale ermiş (2). Latife, kalbur 4). 2 — Baliğ olmak, bermurat olmak (7) 3 — Iptida, birimci (3). 4 — Tev'em (4). Emmekten emir (2). 5 — Beyaz (2). Cesur, erkek (2). 6 — Salâbet kesbetmek, tasallup et- miş (10), İ (7) — Bir mektep (4). Akran, em - sal (2). B — Uzak nidası (2). Emsal, zevç (2) | 9 — Alâmet, tan, deva (2). Dün- ya (a). 10 — Aşikâr (5). Rabıt odatı (2). 1 — Bedel, enülüzemet eden, maip (5). Çehre, sahife, haşerattan biri (3). Yukardan aşağı 1 — Köraat etmek (6). e Ka | 4 — Akur, ders, hattı fâsil (2). Ka- bile (3). $ — Tersine okursan ayı yuvasıdır (2) Hareket ettirmek (8). 7 — Evmekten emir (2). Yemek (2). Bir erkek ismi (3). 8 — Rabıt edatı (2). Elemek salan (m. 9 — Zirant (4). Yemek (2). 10 — Yama (2). Geniş (4). 11 — Ekâl, şikemperver (4). Fil (2) Lühim (2). mm e —— — Kir. LELPZİG, 832 m. 18,25: Koyun çobanları isimli #keg. — Sör. ler 19.05: Asker saati, 1925: Yeni koro gar lr heyeti (Leipzig oda korosu). 20: Neşeli nep riyat. 21: Haberler, 21,16 ME neşriyat. “Rar dbeld,, isimli bir perdelik Felix Bahnın rası, Zi; Haberler. 23,20 Siy: li temsil, 545 Khz. BUDAPEŞTE, 550 e. diya orkestrası, 1196 Khz. FRANKFURT, 251 m. 19: Sözler, 19,45: musik 200: Suar, Zi: Haberler, 21,15: Mülk meyriyat, 22, lk yl era kabardı ve yanaklarından iki oluk çevirmişti; bu yaşlar denize dökül- düler. İçini yakan azabın dehşeti bu ağlayışından ne belliydi! Dudaklarını bükerek sayıklar gir — İyi bir arkadaş... Bir arkadaş. — diye tekrarladı — senden daha iyisini bulabilir miydim? Ve Nazminin bir cevap vermesi- ne ner bırakmadan kesik ke- na neşe veriyor. Bu âlem böyle vir miş, böyle gider. im rağ bir hali vardı. lerini açmamıştı. güçlükle; ie Niçin bana çıtlatmadın bu işi? — diyebildi — aradan çekiliverir sana yardım ederdim. — Yani bir mektup ta benim yazardın öyle mi? Oh fe : Halk musikisi. İ: Gece konseri. 175 Khz. MOSKOVA, 1714 m. 1730: Karışık komser, 20,30: Beynelmilel popüler konusri. 22: Yabancı dillerle mapriyat. 832 Kis, MOSKOVA, (Stalin) 361 m. 1130: Çocuk programı, 19,30: Senfonik hea ser. 23: Dana musikisi ve karışık kanseri. (686 Kir, BELGRAT, 457 m. 18: Radyo orkestra, — Sözler. 20,30: din kunrtet takirsı, 2: neşriyat, 23,40 Kore kon ler. ROMA - NAPOLİ - BARİ 18: Şarkılı o konseri. — Sözler. — Plâkler, 21,45: Karışık konser. Sonunda haberler, 841 Kim BERLİN, 357 m. 18,30; Karışık koro o kemseri, 19,05: Yemi Ruhi akşam konseri. 23: Aktünlite, haberler. 2330: gösterirler mi sanırsın? — Ona aşkımdan mx bahsede- İY Om si da yaza- bileni Spazm — Tabii. bin ey TTbbi- yede okuyan bir gencin kendisini yacaktı. Cavit birdenbire doğrularak ko- hunu uzattı, Bitkin halile taban ta- bana zıt bir şiddetle bağırdı: — Dur orada.. Dur! Bu kadar iyi olduğunu. göslererek beni büsbü- tün ezme! Ve kelimeler, sanki gırtlağından çıkmak için itişiyorlarmış gibi bir acele ile ve gittikçe sesinin kuvveti eksilerek: — Sonra ne olacaktı? — diye ye vam etti — maşın yıkayan bir kadınım oğlu- yum? Yaa,. Benim anam onlarm çamaşırlarını yıkar. O zaman ne 0- lacaktı?.. Senin... bir ikinci... mek- tubun... aramızdaki bu... içtimai UÇUrUMAU. .. nee a Gi Hem seni seven beni sevecek Aynı biletle biribirinden muhteşem - de müthiş ve heye memiş dei Birden görmek için buşün İP ı- SİYAH GÖLGELER İngiliz Antil adalarında yaşanmış hakiki muazzam ve müthiş film. (Fransızca 2— ORMANLARIN HAKİMİ Hindistanm ve balta girmemiş korkunç ormanları arasında 5 ave nın hayatı pahasına ve pek çok fedakârlekla çevrilmiş bü; in stlarda zam yoktur. ( Fransızca sö: Bu akşam SAR rik eden bir kadınım hayatini filminin ilk iraesi münasebet Oynıyan : sinemanın en ANNA FOX JURNAL'de : Diğer man mektebi yeni modal Haftanın en güzel filmi: Bb la Oynıyanlar: MARİE BELL AMİOT — E FOX JURNAL *de: Sair bir Marina'nm Londra'ya Yılbaşı Tayyare piyan; osu bileti Çocuk esirgeme kuru- mu balosu esirgeme kurumu (Hi - Çocuk mayeietfal) heyeti merkeziyesi ev velki gün aylık toplantısmı yap- mış, kuruma ait işleri görüştükten sonra şubat içinde bir balo veril - mesine de karar verilmiştir. Balo- yu tertip edecek zevat 24 kişidir. Bunlar arasında hanımlar da bu « da veremi, besbelli büyük bir azap ve- riyordu. Cavit bir iki saniye kadar sustu. Ağır ağır ve güçlükle nefes alıyordu. Ancak bir ustura ağzı ka- dar açılan gözkapakları, arasmdan bir müddet arkadaşını süzdü. Kâh hiddetle ig? çatıyor, kâh tk. siniyormuş gibi dudaklarını bükü- nur gibi de oldu. üç işitilen bir. sesle, bo- diğimi zannetme! Ne toyca bir sev- daya tutulduğumu şimdi (o anlayo- rum. Bana öyle geliyordu ki... O... bu koskoca yalının bir köşesinde... ğumı, takip edip sinirlendirdiğimi de zannetme! Belki benim farkım- da değildir.Bir gün onu Sirkecide peşinden sü- gördüm.Buraya kadar miy. | rüklendim. Sonra artık kafamı on- di bakalım... Bu iş pek ısmarlama | dan ayıramadım. Endamı, bir ok i EMİL ZOLA'nın meşhur eserin den alınmış; şuh ve tasvir eden (Ünüted. Arti iie in Fransızca mükâlemeli SUMER (Eski Artistik) sinemasında “mamanın gam» M AKSİM (Turkuaz) 8 Kânunuevol Cumartesi akşamı VALS ve ZEYBEK SUVARESİ Jüri; Halktan seçilecektir. Mükâfatlar: VALS ve ZEYBEK danslarında birinci gelene birer KOTİYONLAR - irinden kuvvetli görül anlı 2 büyük film EK sinemasına koşulmalıdır. sözlüdür) süperfilm. izli Fox filmi) AY Fivatlarda zem yoktor sinemasında erir N A tile MÜSTESNA GALA sehhar ve dilber yıldızı STEN zaralar arasında Paris'te Berber laınr takdim ediyor VİCTORİEN SARDOU'nun eseri OR A — JEAN TOULOUT — PAUL 'RNEST FERNY gok manzaralar arasında Prenses muvasalâtı vesaire... verilecektir. SÜRPRİZLER 9803 I DOKTOR Rusçuklu Hakkı Calatasarayda Kanzlık cczahanesi karşısında Sahne sokağında 3 mama mezsin. Çıldırır gibi olmuştum. An nem bu gencin gece geç vakitlere kadar evde kalabildiğini hizmetçi" lerden öğrenmişti. İşte o zaman b& nim çok iyi bir arkadaşım olduğir nu hatırladım. — Ona gideyim... Bir danışayım. dedim, ve tıpkı demin söylediğin gibi düşündüm. Belki onun mek“ tuplarındaki tılsım işime yarardı. —. — Fakat.» sesi bulamadı: Vü bulamayınca | birdenbire bu emel de kayboldu içimden. İşte beni sabahlatan sebep. la — Bitmedi 5 Âd