şZavallı Çamlıca! le Çamlıca civarında otu- ttığım odanın pencere Çamlıca tepesine tırmanan , hacılarını ve samimiyetliği ei arıyan çifileri uzaktan Lâkin senede bir defa ladil eder, Ben kendimi ii i ye ipe Çamlıca tepesini bile iazzetiğimdenberi tepedeki Sa El sarılmış tozlu yle keçi yolu hiç değişmez. bu tepe, her tabiat güzellik- an değişen hercai meş- meydan okurcasına mu- arrdır. Halâ başında topuz ında iki örgü saç taşı yayla; di 'amlıca dünyanın en Yerlerinden biridir. Belki, Unutmamalıyız ki, orası dün €n talisiz yerlerinden biri- a gibi bütün yüksek ve mevkilerin dünyadaki tali- tün başkadır. Oralara en el oteller yapılmasa bile lokantalar, gazinolar ve Sturtular. Biz de?.. ile Veliahtin köşküne ci- İl diye saray böcekleri korku- İN meenin çıkamadığı bu tepe bir aralık bir rent meşrep | SİVİ dedesine konak olmuştu. | e ğamanı bugünkü haline ter- “İklerim. Çünkü bir Bektaşi ka- | Br, içinde tabiat bana daha rinüyor ve ondan bir şey- iyordam. Bu dede orada İN bilmem hangi azizin meza- Mirbedarlık ettiğini iddia © Böçtü.. Ve ümidini o meza- Üsküdar tramvayla- e başlayınca Çamlıcanın eteğini emduk. oOÜmidimiz İS değil tersine çıktı. Biçare alçaldı. bir zaman değeri kadar tak- dl olan bu tepe bir ök- Sabaz çırağı gibi kim bilir ki- e mezada emi ve Çine artıranın lar Çamlıcayı li tatul- Mürücü beygiri gibi kullanıyor- al oradan tiksindirmek i- ler şey yapıyorlar. Şr günler- dostu götürmek için çık- uman tepeyi alçala diçala salaşları seviyesine inmiş içim sızladı. Bir eski ko- Pancurları oraya yangından bir ailenin muvalıkal izbe Mi vermişti. Çamlıca tepe Hezlngile yalnız halkı değil liği ile zevki de kendine Pükselmekten alıkoyuyordu. İsen evvel Napolinin iki yük e çıktım: San Martino ve NK '». Birinden Napoli körfezi, “İNÇ yanardağı ve şehir görünü- “İk Dierinden körfezin dışı ardındaki kırlar.. ikisine de otomobil'” “a Şıktık. Her ikisinde 4 rile, kdıklı ve gi &rile itinalı ve kibu. & te bulduk. Tabiatin zengin "ğini bozacak hiç bir densiz üze ilişmedi. Bizi oraya inler, şehrin en güzel yeri di- lüler, Onların kendi mem- de bana yaptıklarını, a İ benn lâfı bile olamıyacağını bütün EKONOMİ MAARİFTE Komisyon ne Orta mekteplerde Karar verecek? (| Yeni ders senesi Lâstik - Deri ihtilâfının ne|Kayıt ve kabul muamelesi- an.İnetice vereceği bekleniyor!ne 20ağustosta başlanacak Ayakkabıcılar cemiyetinin de- Maarif vekâletinden gelen tamim lâletile bundan bir müddet evvel | üzerine lise ve orta mekteplere yeni harekete gelen ayakkabıcılar ta memlekette yeni kurulan Jâstik fabrikalarınm imal ettiği lâstik ayakkabıların ayakkabı sanayiine fena tesir yaptığını ve lâstik fab- rikalarmın imal ettiği yarım mil yon çift ayakkabınm Türk ayak. kabacılığını öldürmekte olduğu - z yüksek makamlara bildirdi- Bu müracaatlar (o hükümet kauçuk altlı ayakkabıların mamu- lüne kiloda 150 kuruş resim 'ko- yarken, ticaret odasında bir ko- misyon da bu işi memleket men- faatlerine uygun bir şekilde halli- çin tetkikata geçti. Bir müddettenberi faaliyette olan bu komisyon “her iki tarafı da dinledi. Ayakkabıcılar noktai nazarlarında ısrar ettiler, Lâstikçi- ler ise 18 milyon © nüfusu olan Türkiyede yarım milyon ayakka- ek Bk Ymm getir. miz, 30 kadar çocuğu erinç toplamış. sahanın ayakkabıcılara açık oldu- ğunu komisyona bildirdiler. Komisyon pazartesi günü tek- rar toplanarak son bir tetkikten bitirecektir. Yapılan tahkikat neticesinde ba ç0- cuklar arasmda o henüz İlk tahsil ça- Memleketin diğeri leşmiş sanayi zümresini biri el sanayiine, yeni kurulmuş, makine. nayie ait olan iki büyük | alâkadar eden Anado'uya DE Tir telkik tezi Londrada toplanan birinci beynel. bu iş hakkında komisyonun vere- ceği karar merek ve alâka ile bek- lenmektedir. Çekoslovakya tütün alıyor alacağı iki milyon kiloluk oTürk #ütününün münakasası 2 teşrini. evvelde Pragda yapılacaktır. Nümunelerin eylül sonuna ka- dar gönderilmesi lâzımdır. Yumurta fiatları Yumurta fiatlarmm — yüksel mekte olduğu hakkında dün ge- len bir haber piyasada (o memnu- niyet uyandırmıştır. Gelen malümata göre O Kara- deniz yumurta ihraç de fiatlar muntazam bir şekilde yükselmektedir. İzmir sergisi Gelen malümata nazaran İz- mir beynelmilel panayırında şim- diye kadar kiralanmıyan pek az yer kalmıştır. Birinci ve #kinci sınıf o yerler tamamen tutulmuştur. İzmir bey- nelmilel panayırı şimdiye kadar sergilerin memleketimizde gör - bir rağbet ve alâkayı gör- mrakmaştır. Ecnebi mekteplerde tarih, coğrafya Ecnebi mekteplerde Türk tebassı talebeden başka, cenebi tebaası Mahkemeler esbabımüşeddedeb Liman şirketinde tasfiye Liman şirketi heyeti umümi- yesi bugün saat 15 te şirketin Liman Hanındaki (o merkezinde yapılacaktır, Ne fstanbulda onlara yapmak Çamlıcaya nasıl çıkara- Mühacir treni gibi dolan Kısıklıya kadar ayakta N ie tepeye nasıl çıkalım? een verdiği bir hız- Kâhtaneye ağir yer e Başı imiz kapalı namaz sermestlere mümkün ol- > fazla ispirto içirmek şliyen bir saz takımı başınızı lede imkân bakmaz. Her Yazılı levhalarda bir “aile Mm vardır da bir aile- furhur oturabileceği ve ir, saygısız gözlerden tak W Yoktur. Tepeye yaya jin de insanda bir hacı te- » sonunda da bir haç sava- Tozlu, yamrulu ve çakıl- vir) eme ucunda eski ko- le bir kere ve siper te'- İlde Kür inci defa çeerilmip Yerde başka bir şeyler, me- İl potideki lokantalar gibi gü | Müessese olsa ağu İderabilirsimiz. Lâkin, bir şi- | iç Mica suyunu — kaynağın on kuruşa satan ve 1s- Ocağımız seyi — mahdut şe- İrez a e çen sabırsızlı. | çevirip size | bile in bir mevsim | en eski Kiğpri tahsildarları- “an perişim suratından, li A, N N İ çıkmadan dönmez. Lâkin Bugünkü fevkalâde toplantıda şimdiye kadar © yüzde 98 hissesi hükümete ait olan şirketin e tasfi- yesi kararı verilecektir. Eş Bir romen tayyaresi geldi, gitti Evvelsi akşam şehrimize bir Ro- men deniz tayyaresi gelmiştir. Uç Romen ceneralini hamil bulunan bu tayyare dün sabah Bingaziye hareket etmiştir. Bundan bir müddet evvel İmarı- mıza gelen Sovyet bandıralı Çiçe- rin vapurile getirdiği eşyayı be- yannamesini vel memlekete istemekle suçlu Odesa baş konsolosu Rauf Hayri Bey ve mu- maileyhe ait eşyaları memlekete sokmağa tavassut etmek suçile gümrük idaresi tarafından ihtisas mahkemesine verilen kavas Tevfik mühacir Mehmet Efendilerin mu- hakemelerine dün ihtisas mahke- mesinde devam edilmiştir Dünkü mahkemede müddeiumu- mi iddianamesini serdederek Ra- uf Hayri beyin Rusyadan getirdi- diği eşyayı gümrüğe verdiği be- yanname haricinda bilâ resim mem sokmak istediği tahakkuk ettiğinden kaçakçılık kanununun 25 inci maddesi mucibince tayini ceza olunmasma ve Rauf Hayri Beyin Türk Cumhuriyet ve milleti- ni hariçta temsil eden bir memur bulunması ve bu memuriyeti de bu ise alet etmesinden dolayı bunun esbabı müşeddededen addedilme- sini, kavaz Tevfik ve mühacir Meh met Efendilerin ayni fiile iştirak» | tozlu yerde öteye beriye | atılmış sardalya kutuları ve tabiatini de- giştirdiği halde bir türlü sanatını değiştirememiş, kadidi çıkmış ka- va kuru masa ve iskemlelerden baş ka bir şey bulamayınca insan o ka- dar nevmit oluyor ki, karşısındaki güzel manzarayı bile gözü görmi- yor. Ne olurdu? Üsküdar tramvay şirketi, Kadıköyüne bir milyon li- ralık hat döşerken şu Çamlıca te- pesini alsa ve oraya bir füniküler yani dağa tırmanan şimendiler yapsa idi: Ziyan mı eder?. Zan- netmem. Çünkü Kısıklıya kadar gelen her müşteri bir kere tepeye in ben ne- ler sayıklıyoram?.. Zavallı Çamlı- ca! Cücelere tepesini göstermek için ne kadar eğilmiş! FELEK , İunlardan vergi alınmıyacak ! LİMANDA Üsküdar Yolculnğu ucuzladı Tarife komisyonu biletler- de tenzilât yaptı Bir müddet evvel içtimaları ya- rum kalan liman tarife komisyonu tekrar içtimalarına başlıyatak me- saisini bitirmiştir. Liman tarife ko- misyonu bu içtimaında bilhassa se- nelerdenberi Üsküdarlıların en bü- yük derdi olan ve bir türlü değiş- tirilemiyen meseleyi halletmiştir. Şirketi Hayiüyenin Üsküdar hattı bilet ücretlerinde tenzilât yapmış- tar. Evvelce 20 kuruş olan Üsküdara gidip gelme bilet ücretleri 17,5 ku- Tuşa, evvelce 25 kuruş olan gidip gelme birinci mevki bilet ücretleri de 22 kuruşa indirilmiştir. Buna mukabil aylık memuwin karneleri. ne ufak bir zam yapılmıştır. Komisyon Akay ve Şirketi Hay- riye kadrolarını aynen kabul et- miştir. VİLÂYETTE Un Vergisi Ekmek yapılmayan kepekli Un komisyonu buğdayı koruma kanunu mucibince undan alınan şikâyetlerini hallelmiştir. Kepekli olan ve ekmek yapıl. madığı söylenilen mardalardan vergi almmıyacaktır. Birinci nevi unun çuvalından 150 kuruş almacaktır. Diğer unlar 10 kaliteye ayrılmıştır. Bunların çu- valından 100 kuruş almacaktır. ———— olarak okutulması — hakkındaki karar tetbika başlanalı bir sene olduğu halde, ü ecnebi meklteplerden bazı- gocuk- temi okutuldu. kar için de tarıh, coğrafya tedrisotınn iter, Maarif vekâleti bu hu- Türk emusllimleri tarafından ve türkçe | sustaşiddetle harelıete geçecektir. Odesadan kaçırılan eşya Müddeiumumi suçlunun tevkifini ve ulunduğunu söyledi Müddeismumilikçe cezalandırıl maları istenen Rauf Hayri Bey ve diğer suçlular eri anlaşıldığından 13 ve 58 inci maddeler mucibince tayini cezaya ve cümlesinin tevkiflerine kar verilmesini talep etmiştir. Kaçakçılık kanununun 25 inci maddesi 6 aydan 3 seneye kadar hapis cezasını emreder. Makamı iddianın bu talebinden sonra gümrük avukatı hâdiseye se- bep olan eşyanm müsaderesini iste miştir. Maznun vekilleri de mese- lenin tetkiki için davanın tehirini istemişlerdir. Bunun üzerine mahkeme reisi ayrı ayrı ellerle memlekete gelen, fakat gümrük tarafından bir liste- de toplanan eşyanın mahiyeti ayrı ve başka şahıslara taallük ettiğin- den gümrüğe bir tezkere yazılarak eşyanm üç ayrı listesinin istenme- #ine ve mahkemenin çarşamba gü- nü saat ona talikine İcarar vermiş- tir. Bir zimmet davası Afyon vilâyeti maliye memurla- rından Vecdi ve Bahri Beyler bazı levazım mübayaası için İstanbula gelmişler, fakat teftiş neticesinde Mazı Nazik hanımlarla birlikte POLISTE Bir genç Kız boğuldu Zavallı kız bir hafta evvel nişanlanmıştı | Boğulan solda Nimet H. sağda arkadaşı Nazik H. Evvelki gün Filoryada yüzmek için denize giren bir genç | uz göz göre seyyar fo- tögrafçı Kirkor Efendinin evinde otu- tan ve Sirkecide Kafkar tokamtasında çalışan 18 yaşlarımda Nimet © Hanım, Kirkor Efendinin karısı | Manmik ve sabah- leyin Filoryaya gitmişlerdir. Öğle ye- meğini yedikten sonra Nazik Hasımla Nimet hanım, banyo haricindeki yerden denize girmişlerdir. Nazik hanım yüz- mek bilmediği için pek uzaklara git memiş, fakat Nimet hanım yüz metre. den fazla aşılmıştır. Bu aralık kızm feryadı duyulmuş, sonradan da sesi kesilmiştir. Kirkor efendinin kızı boğulma hâ- disesi hakkımda yanları anlatiyor: Bersber denize girdik. Ben yüz- mek bilmediğim öçin kenarda kaldım. Deniz dalgalı idi. Biraz sonra ben çi lncağımı söyledim. O: (Ben de gek- yorum) dedi. Fakat arkama baktığım zaman açılmış olduğunm gördüm. Ba- ğıyordu. Deniz üstünde ellerini kal dırarak çrpınıyordu. Ben de sağa, sola koşarak imdat aradım. Civarda © kadar sandal ve abali varken © hepsi siyirci vaziyette — kaldılar. Kimse öm dadına gitmedi. Ağlıyarak anneme gel dim, vak'ayi anlatim. Babam zabıta ya malümat verdi. Motörle cesedi ira dikk, bulamadık. Babam bugün de Fi- loryaya gitti. Bakalım, cesedi | bulu sacak mı? Zavallı kız bundan bir haf- ia evvel çorapçı Nusrat © isminde > *â bana yüzüğümü de göst bana eremişti. Yankes ci Caferin üstünde 9 lira evrakı nak- tiye ile 8 adet tayyare bileti bulunmuş- tur, Fransaya giden izciler Fransaya seyahate giden Gala tasaray izcilerinden ve muallimle- rinden mürekkep 127 kişilik kafi- le ayın 18 inde şehrimize dönecek- | tir, BORSA (iş Bankasından alınan cetveldir) 11 Ağustos 934 AKŞAM FIYATLARI ISTIKRAZLAR TAHVİLAT İatikran dahili 94,50 NA 1955 Ergani 96,25 ) Mümessil 48,20 Unitürk 28,20 $ ponma #20 » N MAŞ » 4 4729 . a. 2085 » . “ ESHAM Iş Bankası Nama 9.104 lang Kupom İm Hamiline SA0Ğ çar um . n Müsesi “a er .. riyet Bonkam BAĞ ieiketder. © 1400 Tramvay, Sİ Şark dey. Km Anadolu Hisse 77,105 Balya 15 Şir, Hayriye o 1825 $ Şark maca 320 ÇEK FİYATLARI G280$ Pr 19,13,14 Paris 1208 | Belgrat 347180 Miline Bir2s 531 Nüyork 8027 $ Berlin 20840 Cenevre © 24375 $ Varşova o 42080 Atina 5338 5 Budapeşte 39825 Brüksel 33857 $ Moskova © 103125 Amsterdam o 11750 5 Bükreş 79,33,50 Sofya 65,240 9 Viyana 42AI NUKUT (Sahş) Kurun Kora Fn 160 İ 201, erlere 808 bear iğ Fona 18 1 Şile Ar, Eu li > 31 Kur, Çak: iniz - Ki imar 5 : Tia MAŞ 1 Çermeviş —— 20 FiBelçikm 11 Altın 92 2) Drahmi e s2 * Flerin a 5 440 lira zimetlerinde çıkmıştır. Mü fettiş Lütfi ve Vehbi Beylerin ver- dikleri rapor üzerine her ikisi de üçüncü ceza mahkemesine veril- mişlerdir. Dün yapılan lerinde müfettişlerin ifadeleri a- ınmak üzere adreslerinin bulun- h Müdeüe di başka güne bırakılmıştır. Bulgaristan ve biz Biz komşula'ımızla daima iyi mü nasebeller idame etmeğe çalışan bir milletiz. İstiklâl mücadelesi | bittikten sonra bütün harici siyasetimiz- de takip ettiğimiz yol ve elde etti- ğimiz neticeler bumun en bariz bir delilidir. Muhtelif memleketlerle dostluk, bitaraflık, ademi tecavüz muahedeleri aktettik, Birçok mem- leketlerin ricali devleti memleketi- mize geldiler. Bir çok ricali devleti miz diğer memleketleri ziyaret et- tiler. Bu mütekabil temaslar ve zi- yareiler esnasında sulh ve müsale- met hisleri daha fazla tarsin edildi. Her tarafta dostluk havası yaratıl- dı. larımızın ve diğer mem- leketlerin hukukuna her zaman riayet ettik. Ve ederiz de. bu endişe ile hiç bir çalim . müşkülât yem alemler bile geçmez, Ve hattâ bu müşkülâtı haları ihdas ettiği zaman bile La hal karşılarında daima sulhperver ir Türkiyeyi bulurlar. Komşumuz Bulgaristanla da her vakit olduğu gibi son zamanlarda da iyi komşuluk münasebatı idame etmek istediğimizden hiç bir za man şüphe edilemez. Fakat bunun- la beraber etrafımızda bize karşı alınan vaziyetlerede bigâne kala- mayız, Ve komşularımızın dahili politikamızda (kabul ettiğimiz prensiplere karşı şu veya bu şekilde doğrudan doğruya veya bilvasıta tesir yapmak istemesine tahammül edemeyiz. Bir küçük hizmetler hanına yap tek. Bu kanuna göre ecnebi olan kimseler, ister Bulgar, ister İngi- liz, ister Çinli olsun, Türkiyede kü çük hizmetleri yapamaz. Ve bu gi- bilerin sanatların terk edebilmele- ri için muayyen ve uzun bir müh- let koyduk. Bu elbette hakkımızdı. Türkiyede herkesten evrel Türk vatandaşına ekmek vermek mecbu riyelinde idik. Bu usul zaten şim- diye kadar her yerde tatbik edili- yordu. Her memleketin kendi milli hudutları dahilinde yaşıyan va tandaşların boğazını düşünmesi bir nevi siyasi ahlâk kaidesi halini almıştı. Nihayet müddet geldi. Ecnebi. ler ve bu meyanda Bulgarlar da ta terke mecbur kaldı. Bulgaristanda Türkleri tazyik etmek için bu bir fırsat itihaz edil- di. Silâh aramak bahanesile evle- re girerek on binlerce Türke taz- yik yapmağa başladılar. Buradaki Türkler üstelik te Bulgar tebaası. dırlar. Kuvvet karşısında hiç bir şey yapamıyacak mevkide olan za. Teli Türkler bu vaziyette hicret& * “© mecbur kaldılar, Biz açıkça, kanun dairesinde, her memleketin yaplığı gibi hare- ket ettik Onlar bize gizli teşkilât zihniye- tile mukabele ettiler. Bu hususta gazetelerde neşriyat nazarı dikkati celbettik. Bulgarlar hiç ses çıkarmadılar. Bir tek kelime söylemediler. Fakat vaktaki gazetelerde Bul- ga'islanda cereyan eden ahvale dair bir haber neşrolundu, Bulgar sefareti derhal vaziyete müdahale etti, Üst üste gazetelere tamim gön derdi. Bu tamimlerde ne nazikâne bir hitap, ve ne de usul dairesinde bir bitiş vardır. La Turguie vefikimizde bir ar- kadaşımız Bulgaristandaki dahili vukuata dair aldığı sarih malüma- ta istinat ederek bir yazı yazmış, Sefaret bunu derhal bizim gazete nin de ismini tekzip etti. Halbuki bu yazı bizde çıkma- mıştı, Bulgaristan kraliyeti sefare- ti, işleri o kadar sathi bir şekilde muhakeme ediyor hi, hayret! Tek. zip için “Milliyet” gazetesini bir here gözden geçirmeğe bile lüzum BÖ ünü biz de Bulgaristan- da bir taklibi hükümet teşebbüsü keşledildiğine dair bir Sofya tel- grafı çıktı. Sefaretin tekzip işlerin de yedi tülâ sahibi olan rüknü, derhal “ba da yalan!,, gaze temize başsız ve sonsuz bir mek- tup gönderdi. Ve ne gariptir ki, ba mektupta hâdiseyi tekzip ederken meselenin Filibede yapılmış bir komünist teşkilâtından ibaret ol- duğunu itiraf etmekten çekimne- di. Bulgaristan meselelerinde ba kadar hassas olan Bulzar sefaveti her Bulgaristandaki Türklerin zul- me maruz kaldıklarına dair yazdı. gumız yazıları niçin derhal tekzip etmiyor. Bunları görmiyor mu? Görüyor, fakat işine gelmiyor! Mümtaz FAİK