saz, FELEK? Bilenler bilmeyenlere söylesin ! Hep bilirs Bir gün Nasreddin Hoca kürsü- Ye çıkmış ve : — Ey cemaat! Bugün size söyli- yeceğimi biliyor musunuz? diye sorrmuş, Cemaatten bir kısmı : g7 Biliyoruz; demiş, bir kısmı a: — Bilmiyoruz. Cevabını vermiş, hoca da cübbesini toplayıp kürrü, den ep — Öyle ise bilenler bilmi söylesin! sözile işini bitirme E Şimdi size bir garip fakat kat'i eden bahsedeceğim... , İstanbul nüfusu olan 700 bin ki- şinin hemen hemen hepsi yangın kulesini bilirler, değil mi?.. Evet! bilir; ben de, siz de o meyandası. yiz. Lâkin bu kuleyi nasıl bili e Bana sorsalar: Kaç hattır? Me lizenleri nasıldır? Kaç dakika saldır? - “ogi Cevap veremem. Çünkü, yi yeman gördüm, ama le di medim. Bunun sebebi nedir? Aca- leye güç çıkılması mı? Hayir! a münasebeti ne ki: Birçokl, z harz da onun pi bi Şey bil fire ge Bilyömiz Bilme; Benim Beyazıt © kulesihi 'mem gibi, İşte Yalova hakkındaki malâ: haldedir. Kimseyi miu- tımız da bu e niyetile mel isterim ki: Yalova yiyene bi ünyada ender tesadif edilen hana: Source Thermale) hak- Beşte biri kadar propagan ır.Bunu müesse- W Bir kere ancak az'm bir hamle e fevkalâde medeni bir ılıca hali. De getirilmiş olan burası Türkler. ,<R ziyade ecnebilerin malâmu- ur, Oturduğum ote'de ekseriyeti Türk olmıyanlar teşkil eder. Deha Bir hafta evvel kucakta getirilmi, len bir ecnebi banka müdürünü dün akşam yanındakin'n koluna z yürürken gösterdiler. 'w edam tedavisini bitirip isine dö- Dünce Yalova hakkında en iyi pro- esandaları yapacağını vadetmiş. ten Yalovanın bedava propagan vıları onun diriltici sularından iyet kazanan hastalardır. Yok- 2. Burada biraz acı sözler söyle- EKONOMİ Yeni sene Afyon mahsulü e Kış ve kuraklık mahsulü azalttı Yapılan tahminlere göre, yeni sene afyon mahsulü geçen sene- ye nisbetle bir hayli az olacak- tar, Bunun da sebebi o havaların kurak gitmesi ve kışm ( şiddetli geçmesidir. Mevsimsiz yağan yağ- murlar mahsul (o üzerinde hiç bir tesir yapmamıştır. Geçen seneki Oo rekolte 4 bin sandıktı. Bu sene 1500 sandığı vi iyeceği tahmin o edilmekte- Uyuşturucu maddeler inbisa- rı idaresi, mübayaa için tahs gelir gelmez afyon alımına tek- rar başlıyacaktır. Evvelâ, sıkışık vaziyette olan tacirlerin ellerindeki o mallar alı- nacak, daha sonra da çiftçiyi ko- rumak için yeni mahsul kabul edi- lecektir. Yumurta fiatları Yumurta fiatları © birdenbire ehemmiyetli şekilde düşmüştür. Ispanya ile aktedilen son ticaret itilâfından sonra, sandık (başına 22 biraya kadar yükselen fiatlar, son on beş gün içerisinde 13 kira- ya düşmüştür. Bunun sebebi, alâkadarlar ta- rafından tetkik olunmaktadır. zn hee VİLÂYETTE Ziraat sergisi Bu sene serginin açılma- ması kararlaştırıldı Üç senedir vilâyet bahçesin- de açılnakta'olen zirdat sergisi in açılmaması kararlaştırılmış - tır. mevsimin geçmesidir. gelecek sene mayısta açılacak olan sergi büyük olacak. tır, Yeni kazalar Muş vilâyeti dahilinde Bingöl, Erzurum dahilinde Çat, Samsun dahilinde Kavak, Boluda Akçako- ca, ve Giresunda Bulancak kaza - ları teşkil edilmiştir. Basma yazı derlemesi Basma yazı ve resimleri der- leme kanunu dün vilâyete bildi. rilmiştir. Bina tahrir komisyonları Bina tahrir komisyonları faali- yetlerine devam £ etmektedirler. Bunlar meyanında Büyükada bina tahririni 22 numaralı komisyon reisi Şevket Bey yapmaktadır. 12 numaralı komisyon reisi Fahri B. de Heybeli,Burgaz, Kınalıadaların tahririni yapmaktadı.. Bunlardan Heybeliada bina tahriri nihayet bulmuştur. Burgaz Adasının bina tahriri de bir hafta sonra nihayet bulacaktır. Burgazadasımın tabri - ri nihayet bulduktan sonra Kınalı- adanın tahririne başlanacaktır. den hastaları gönderen doktorla rın isimlerini öğrendim. İçlerinde pek az Türk adı var. Gene kendi meslektaşlarının pek sıkı tenkitle- rine uğrayan hekimlerimizin gali- ba ecnebi profesörlerinin dışarda hasta tedavi edip etmemeleri gibi çok daha mühim meşgaleleri olma- lı ki; Yalova suları hakkında de- rince tetkiklerde bulunmuyorlar. İki sene evvel Visi'de beni teda- vi etmiş olan hekime sıhkatim hak- kında ara sıra mektuplar yazarım. Beni hiç cevapsız bırakmıyan bu nazik adam, döner, dolaşır ve Vi- #i'ye tekrar gitmemi tavsiye eder. Ru çeşit sn tedavilerinin yarısı, sü- yun hassalarına bağlı ise yarısı de telkin ve inanma kuvvetine daya- nır. Ben güç inanır bir adam sıfa- tile yakından gördüm ve inandım hi; Yalova, mizacı tedirgin veli için yegâne âfiyet yeridir. Lâkin buna benden evel hekimle- yimizin inanmaları ve helki inan- dırmaları lâzım değil midir? Bir not — Gebe kal lee — m e Geçenlerde yazdığım şe ei katlar üzerine almışlar.Bir kısmı şahsan, bir kısmı bilvanıta Di zanlarını izhar etti. ler. Halbuki bunlardan hiçbirisi aklım» dan geçmiş değildi. İnanmak İâzemgeli- yor ki avukatlarımız — içinde ana olmak istiyenler az değildir. e Denize düşen Torba hikâyesi. Dolandırıcılar, içine para yerine kâğıt doldurmuşlar İstanbul Adliyesi yeni ve mü - him bir dolandırıcılık tahkikatı i- le meşguldür. Dolandırılan Yakup Efendinin Selânikte, Kayalar ka- zasında emlâki vardır ve bu emlâ ki satmak istemektedir. Hasan is- mindeki şahıs Yakup Efendiye bu emlâki satın alacak bir müşteri bulacağını vadetmiş ve bir gün Ya kup Efendiyi müşteri sıfatile Ya - niye götürmüştür. Yani ile yapı - lan pazarlık neticesinde Yani em- lâkini 20 bin liraya satın almaya razı olmuş, ancak bu sözden dö- nülmemesi için her iki tarafım ban kaya üçer bin lira teminat yatır - maları takarrür etmiştir. Fakat Yakup Efendinin yanın da üç bin lira bulunmamış, ancak 2414 lira para zuhur etmiş, bu pa ra sayılmış ve Hasan Efendi tara fından bir torbaya konulmuş, Ya - kup Efendiye verilmiştir. Yani de: — Benim yanımda para yek, param evde, ev de Kasımpaşada gideyim, getireyim, beraber ban - kayı rüp yatıralım demiş ve gitmiştir. Hasan Efendi ile Yakup Efendi de bir sandalla Kasımpaşa ya gidip oradan Yaniyi almayı mu vafık bulmuşlar, sandala binmiş- ler, Ksımpaşaya doğru ilerileme - ye başlamışlardı. Bu esnada ar - kalarında bir başka sandalla gel- mekte olan muhafaza memuru elbi sesini giymiş bir adam düdük çala- rak kendilerini durdurmuş, borda larma yanaşmış, — Sizin sandalda kaçak sigara kâğidı şüphelendim, arayacağım demiş, sandala girmiş ve doğruca Yakup Efendinin elindeki to:baya el atmıştır. Bunun e torbaya yapışmış, o Çi i$, rüsu - mat Di kılıklı adam çekmiş, bu arada torba denize düşmüş ve hemen batmıştır. Bu vaziyette rü- sumat memuru kılıklı adam sanda İma binerek ayrılmış, fakat Ha - san Efendi ile Yakup Efendi ara- sında bir kavga başlamıştır. Kav- ga neticesinde iş polise aksetmiş, Hasan paranm denize düştüğünü iddiada ısrar eylemiştir. Fakat müşterinin hüviyeti tabkik edilip te bu işleri yapmakla marul sa - bıkalı Yani olduğu öğrenilince iş meydana çıkmış, suçlular da 2414 lirayı torbaya koymadıklarını ve torbaya alelâde kâğıt doldurduk - larını itiraf eylemişlerdir. Suçlu- lar Adliyede yedinci istintak dai- resine tevdi olunmuşla.dır. Yeni kurulacak fabrikalar Sanayi umum müdürü Recai Bey dün sabah Ankaradan şeh - rimize gelmiştir. Recai Bey, mülkiyeti sınaiye müdürü Refik Beyle görüşmüş ve öğleden sonra İstanbul mıntakası sanayi müfettişi Daniş Beyle be- raber muhtelif fabrikalarda tet - kiklerde bulunmuştur. Recai Bey, o burada yeni ku- rulacak ( fabrikalara ait hazırlık- larla meşgul olmaktadır. Bugün de tetkikatına devam edecek, ak- şam trenile Ankaraya dönecek - tir. (iş Bankasınan alman ctvelir 10 Temmuz 934 AKŞAM FİYATLARI İSTİKRAZLAR 4 YAHVİLAT İrtilerszz dahili " Rahtzen ln 1833 Ergani © 9350 $ Mümessil ke. Unitürk 245 İ ponsuz 47,70 . n 2150 ” un . '. 210 - '. kl ESHAM İç Bankası Nama 9 $ Reji Kupon » m Hamiline Bİ sur 250 V Mücenie 08) Telef 1180 Türkiye Cümbü. İ Çimenie ns vizet Banka <ge $ Çimene. AMİR Tamvağ 35 İ Şark dey, az Anadolu Hinte 2080 155 Şir. Hayriye 1S 4 Serk mecza 220 ÇEK FİYATLARI 633,25 4 Preğ BLIZ 1206 $ Belgrat 24 7956,13 $ Madrit SAZ 97750 $ Berlin 20786 ZAMA $ Zile 420,10 Atina 82,39,25 $ Penge 405.0 Brüksel 340,50 * Bükreş 79,20.50 Amsterdam 1,1733 5 Moskova 10,740 Solyu 66,13,58 # Viyana 4,31,50 NUKUT (Satış) Kuruş Kuruş 20. Frans 160 İ 201 Hviçre 808 1 Dolar METİN Perin 16 1 Şile Av. 22 1 Mark ” Zi Kur. Çek, 10 1 Zell 20,50 mL 234 a0 ey 1 terli © ea8 $ 29 Bar 20 Lirot 3)a $ 1 Çermeviş —— 20 F. Belçika, 115 Alten 025 20 Drahmi “ 1 Mecidiye — 15 1-2 1 Florin “ 237 Kocaeli nümune Ormanları Yeni bir teşkilât vücude getirildi, işe başlandı Aldığımız malümata göre, Ko- caeli mıntakasındaki oormanları- mızın muhafaza ve işletilmesi i- çin yeni bir teşkilât vücuda geti- rilmiştir, Ziraat vekâletine merbut ola- rak çalışacak olan bu yeni orman teşkilâtı iki aya kadar faaliyete Kocaeli ormanları baş- Belgrat ormanları işletme müdürü Emin Bey tayin edilmiştir. Tekerrür eden şökle göre, çok mütenevvi ağaç cinsleri yetiştiren bu mıntaka tamamen O nümune ormanları haline getirilecektir. Almanya ve Avusturya orman- larmda tatbik edilegelen fenni u- suller dairesinde ve geniş mikyas- ta ıslahat yapılacaktır. Yeni idare faaliyete geçince bu verimli saha- nın ormanları kısımlara ayrılacak, ber kısımda kesilmesi icap eden ağaçlar tesbit edilecektir. Fakat yapılacak katiyat muny- yen fenni usuller dahilinde ola - caktır. Kesilmesi mahzurlu saha- lar olduğu gibi muhafaza edile - cektir. Dört Amenejman © grupu, bu mıntaka ormanlarının vaziyetini tesbit için İzmite gönderilmiştir. Bu gruplar yakında tetkikatla- rını bitirerek haritalar vücuda ge- tireceklerdir. Bu suretle vüs'at derecesi de tamamen anlaşılmış olacaktır. Ko- caeli nümune ormanları teşkilâ- tına büyük bir ehemmiyet veril- mektedir. Takas suiistimali —— Bazı Gümrük memurları- nın da ifadesi alınıyor Kereste üzerinde yapılan takas sulistimali tahkikatile meşgul bu- lunan tahkik komisyonunun me - sdisi bir hayli ilerlemiştir. Komisyon, alâkası © görülen gümrük memurlarının ifadelerini tesbit etekle meşguldür. Dün de bir kısım muhafaza memurları din lenilmiştir. Tahkikatın aldığı son veçhe ancak isticvaplar nihayetlendik - ten sonra anlaşılabilecektir. Ve - rilen malümata göre, tahkik he- yetinin mesaisi daha iki ay kadar devam edecektir. Sutistimalle alâkası bulunan ve dört ay evvel ortadan kaybolan iki tacir hakkında takibata devam edilmektedir. Öğrendiğimize — göre, bunlar bir müddet Anadoluda dolaşmış- lar, sonra kaybolmuşlardır. Sinemacılar Ihtilâfı Belediye ile sinema sa- hipleri arasında bir anlaşma oluyor mu? Dün sinemacılar o namına bir heyet belediyeye gelerek alâka - öarlara belediyeye birikmiş olan Darülâceze hissesini vererek, sine- maların açılması için kendilerine müsaade edilmesini istemişlerdir. Belediye bu şekle razı olma- mış, badema Darülâceze hissesi - lar, daha bir müddet kapalı kala- caktır. Maamafih, sinemacıların, Da- rülâceze resmini vermeğe razı 0- larak, sinemaların yakında açıla- cağı tahmin edilmektedir. Belediye, sinemacılar aleyhin- de açacağı davadan şimdilik vaz geçmiştir. Dahiliye vekâleti , dün belediyeye bir tezkere < sinemalar meselesinde belediyenin kanuni harket ettiğini bildirmiş - tir, 4-5 gemi satılıyor Denizyolları idaresi, Mahmut Şevket Paşa, Ereğli ve Gelibolu vapurlarını satmağa karar © ver- miştir. Bu eski gemilerin yerine yeni- leri alınacaktır. Akay idaresinin, Fenerbahçe, Yakacık ve İhsan va- purları da satılığa çıkarılmıştır. BELEDİYEDE Açıkta kalan Memurlar yerleşti Oktruva hissesi olarak Belediye 60 bin lira aldı Oktruva resmi ilga edildikten sonra işlerin tasfiyesi için 8 mö- murdan mürekkep bir komisyon teşkil edilmişti. Bu komisyon mesaisini bitir- miş, memurlar belediye (| varidat şubesine ilhak edilmiştir. Ko- misyon oktruva resminden baka- ya kalan borçlardan 28 bin lira tahsil etmiştir. Halbuki belediyenin daha yüz bin lira alacağı vardır. Bu borç- ların tahsil edilemiyeceği anlaşıl- maktadır. Oktruva vergisinin ilgasmdan dolayı 60 memur açıkta kalmış- tı. Bunların hemen hepsi yeni va- zifelere tayin edilmiştir. Yalnız on memur kalmıştır. o Onlar da münhal oldukça tayin edilecektir. Gümrükler (o idaresi son defa oktruva hissesi olarak belediyeye (80) bin lira vermiştir. Saraçhane yaya kaldırımları Saraçhane caddesi ve yaya kal dırımları yeniden inşaya başlan- mıştır. Bu caddede © şimdiye kadar i um yapılmadığından balk & çekiyordu. Tenviriya resmi alınmıyacak evler Fener olmıyan yerlerde tenvi- riye resmi alınmaması kanun ik- tizasındandır. Bazı yerlerde fener olmadığı halde tenviriye vergisi istenildiği hakkında belediyeye ba- Zı şikâyetler olmuştur. Belediye bu şikâyetleri tetkik etmektedir. Fenersiz sokaklara te- sadüf eden evlerden tenviriye res- mi almmıyacaktır. Beynelmilel belediyeler kongresi 19 temmuzda Liyon şehrinde beynelmilel belediyeler kongresi toplanacaktır. Bu kongrede Türkiye beledi- yeleri namına Dahiliye vekâleti meclisi idareler umumi o müdürü Naci Bey bulunacaktır. Naci Bey Ankaradan şehrimi- ze gelmiş ve Fransaya hareket et- miştir. Naci Beye İstanbul bele diyesi tarafından bazı vesikalar ve malümat © verilmiştir. Naci Bey bu ay sonunda şehrimize döne- tir. İki Amerikan Gemisi geldi Kumandan bugün abide- ye çelenk koyacak Limanımızı ziyaret edeceğini yazdığımız Amerika birleşik hükü- metleri donanmasına mensup Ca- yuga ve Sebago sahil © muhafaza gemileri dün saat 15,30 da Ceza- yirden limanımıza gelerek Kızku- İesi açıklarında demirlemişlerdir. Gemiler top atarak şehri se- lâmlamışlardır. Selimiyeden atı - lan toplarla kendilerine mukabe- le edilmiştir. Gemi kumandanı yüzbaşı Ran- dolph Ridgely sahile çıkarak A- merikan sefiri Mösyö ( Skinner'i ziyaret etmiştir, Mösyö Skinner de biraz sonra gemiye giderek ku- mandana iadei ziyaret etmiştir. Kumandan Randolph Ridgely bugün vali Muhittin Beyle kuman- dan Salih Paşayı ziyaret edecek ve bu ziyaretler iade olunacak- tir. Kumandan bugün cümhuriyet abidesine bir çelenk (| bırakacak- tır. Bir sene içinde yakalanan kaçak kokain Polis &eşkilâtile gümrük muha faza teşkilâtmn müşterek â A a Haziran nihayetine kadar 8 fabri ka, 3 bin küsur kilo esrar, 60 kilo kadar da eroin ve morfin yakalan mış ve bunların alâkadarları mah- kemeye verilmişlerdir. Hava raporu Sıfır derecci hararete ve deniz sevi- “yesine indirilmiş barometre bu sabah: Saat 7 de 758,5, samt 14 te 757,5, de- i i hararet 14 Bir zenci ile mülâkat Kara dut gibi bir Araptı. Afri- ka çöllerinin güneşi altında kavra la kavrula miyanesi gelmiş kum « Jan içinde, o da bir kahve tanesi gibi simsiyah olmuştu. Çehresinde yegâne ak olan yer, gözünün akt ve kıtık gibi saçları idi... Seneler, suratında başka hiç bir çizgi çekmeden gelip gitmişti. De- rin derin içini çekerek anlatmağa başladı: — Size ne söyliyeyim ki; küçük ken beni aldılar, buralara getirdi- ler... İşte yağrulup gidiyoruz. — Sen nerelisin? — Afrikadantm... Amma nere- sinden olduğunu bilmiyoram... Biz. küçücük çocuklardık. Bir adam geldi. Bizi topladı. Develere bin- dirdi. Günlerce çöller geçtik. De- ve sütü içerek, kaynamış pirinç yi yerek karnımızı doyuruyorduk. Bizi götürenlere nereye gittiğimi- zi sorduk: “Susun! dediler, orası sizin üze rinize vazife değil. Sizi öyle bir yere götürüyoruz ki şaşıp şaşıp ka lacaksınız! Bu gittiğimiz yerde in- sanların hepsi beyazdır!.. ; Beyaz mı? Parmağımız ağzımız da kalmıştı. Beyaz insan olur mu hiç? Aklımdan, hayalimden geç - — Bu ne? diye sorduk? “— Deniz. Dediler. — İçilir mi dedi “— Isterseniz için dediler. Avuçlarımızı kepçe gibi yaptık. Suya daldırdık. Bir de ağzımıza gölürelim ki berbat bir şey! Tuzlu mu tuzlu... Bu su, hiç bizim mem- leketin sularına benzemiyordu. Tuzlu suyu ilk defa yeni görüyor- duk. Ne ise uzatmıyalım deniz he narından gene develerle bir yere geldik. İşte burası beyaz insanlar ran diyarı idi.. Ömrümüzde ilk de- fa beyaz insanı o zaman gördük ve şaştık kaldık. — Peki dedik.. Bu adamlar be- yaz amma neden beyaz olmuşlar? Bizimle bunlar arasında ne fark var? Başımızdaki esirci Arap gözle - rini açtı, Gayet korkunç bir şey si gay gibi kulağımıza iğil li: — Insan eti yerler de ondan be yaz olmuşlar. - imiz h Ko iel tık: — “Insan eti mi yerler? diye sor duk. Peki niçin insan eti yerler?... — Eğer birisi yaramazlık eder- se, o zaman hemen kesip yerler. Eğer siz de yaramazlık ederseniz sizi de yiyecekler! il Artık bu e sonra kim yaramazlık eder; hepimiz mum gibi olmuştuk. Nefes almaktan bi- le korkayorduk.. Aradan zaman geçti; beyazla - rın arasında büyüdüm, fakat insa- nı kesip pişiren ve yiyen beyaza rastgelmedim.. Esirci Arap doğru. su bizi kandırdı diye kıziyordum.. Fakat vaktâ ki ortalık karışt. Harp çıktı. Ondan sonra bütün dünyada züğürtlük başladı. O 20 man esi'ci Araba hak verdim: Çünkü insanlar hakikaten biri - birlerini yiyorlardı; yiyemedikle - rinin de parasını, malını yiyorlar dı. O zaman bazı insanların neden beyaz olduklarının mânasını daha iyi anladım. ; Mümtaz FAİK Me Bir resim kolleksiyonu Genç sanatkârlarımızdan res- sam Fikret Muallâ Bey eserlerin « den mürekkep kolleksiyonunu bü gün Beyoğlu İstiklâl caddesinde | | İsveç sefarethanesinin karşısında Kapps kitaphanesinde teşhir ede- cektir. Kolleksiyon suluboya ve desenlerden mürekkeptir. Bugün- den itibaren on gün müddetle açık bulunacaktır. Ve awzu edenler ge zebileceklerdi: Eski muhassasatı zatiye müdürü öldü Muhassesatı zatiye mi düğün den mütekait Neşet Beyin vefat ettiği haber alınmıştır. Merhum eray bu müdürlükte , ye #im ve mütekait işlerile uğraşarak onların gönlünü almıştı. Çok 'ta nınmış ve sevilmiş bir et.