19 Mayıs 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

19 Mayıs 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

k la? MİLLİYET CUMARTESİ 19 MAYIS 1834 Haftanın yazısı: O bir yaradılıştır. Nasihatle, te- davile, tehditle önüne geçilemez. İnsan vardır ki; o doğoşunda bed- bindir. Güllük, gülistanlık yerde bülbüller öter, sular o çağlarken o #omurtur oturur ve sorduğunuz en ufak bir suale cevap vermek İırsa- tından istifdde ederek başlar: — Kardeş şimdi eğlenecek sıra- mı? Şu dünyanın haline bak! Sözi- le işe girer pe size hiç aklınıza gel- miyen fena şeylerden bahseder. Böylelerinden insan sakınmalı, günkü insan dediğimiz de et ve ke- mikten ve hele pekçok sinirden yapılmıştır. Bir dinler, iki dinler, üç dinler sonra o da beriki gibi bed- bin olmaya başlar. Bir bedbin - dam koleraktır, çekinmek lâzimge- ayr len bir hastadır ve dır. Çünkü kimsenin teselli mi Onun muayyen fiki er. Eh! Sakleyacak değiliz ya! Bü- tün dünya gibi biz de siyasi karar- sızlıklardan, iktısadi buhrandan, para, fiat, istihsal ve istihlâk mese- İelerinin itiratsızlığından muztari- biz. Lâ Lâkin bu ıstırap dünyayı sim- siyah görecek ve gösterecek halde değildir. Şükredelim ki; biz hiç ol- mazsa başka omemleketler gibi bütçe açığı ve işsizlik ( dertlerile malül (o değil Memlekette siyasi ve dahili sükün var- dır. Söylediğim bedbin tiplerden birine rastgeldiniz mi hemen baş- lar: — Ahvali nasıl görüyorsun? ilmeme, ne gibi? — Yahu! Dünyanın gidişatını soruyorum. — İşte bata çıka gidiyor . — Sen o kadar bilirsin! Şa ti- carete bak. Günden güne düşüyor. Eldekini avuçtakini yedik. Haydi bu sene günümüzü gün ettik. Lâkin seneye ne yapacağız. Yumurlaon paraya düştü. Herkesin malı elinde kaldı, alan yok. Para dersen deve de kulak. Yüz de on beş veriyorsun da Işin lira bulamıyorsun. İtalyada adalara asker tahşit etmiş, gazete- ler yazıyor. İngilizler Vehabilere yardım ediyormuş, İtalyanlar da İ- mam Yahyaya. Bir patlak verirse halimiz dumandır vallaki, hem bu sefer öyle tayyare falan değil. Ze- hirli gaz sıkıyorlarmış. Bu asker, | bu sivil diye ayırt etmiyorlarmış. Eskiden mahalle bakkalına elli hi- ra, yüz lira borç aldırmazdı. Şimdi hesap yirmi li- rayı bulunca mızmızlanıyor. Onun da hakkı var. Alan gidiyor, alan gidiyor. Kimsede borcuna sadakat kalmadı. Ve bu minval üzere yarım sant bir saat söyler... Sigaradan bahsedersiniz. — Tütün fiati de öyle düştü ki torma! der. Gibrit istersiniz... — Bunlarda da öyle eksik çıki- yor ki; ne yapsın? ziyan ediyor- muş, der. Havadan bahsedersiniz: * Bu kuraklık böyle giderse bu Bene kıtlıktan korkulur, der. Yazdan bahsedersiniz: > — Bu sene kimse sayfiyeye git- miyormuş.. Ne ile gitsin? Kimde meşe var? der. Aileden bahsedersiniz — Bizim kızı da bir türlü evlen- diremedik. Kardeş kime verirsin. Tüccar? bugün var yarın yok! Me- mur? Kut kanaat kendini geçindi- riyor. Başkasına nasıl baksın?.. di- ye şikâyet eder. Ben böylelerinin her söylediğini buraya yazamam, çünkü münase- bet almaz. Lâkin böyle birile insan görüşürken eğer kendini tutmaz, dikkat etmezse yavaş yavaş dünya- yı karanlık görmeye başlar. Onuh için aman bedbin olanlardan uzak durunuz!. Ve biliniz ki bu adamlar her devirde, her zamanda, her mev- simde mevcuttur ve bu hastalık ye- ni bir hastalık değildir. Buna rağ- men dünya onların dediği gibi hep fenalığa yürümüş değildir. Kimse- ye hissizlik, memleket hâdiselerine, dünya hâdiselerine karşı alâkasız- lık tavsiye edemem. Çünkü böyle bir şey medeni insanın şiarını in- kâr etmek olur. Ama kuruntuya, gürültüye papuç bırakmamanızı ve hele bugününüzün tadın varın- ki muhtemel fenalığı kurb 1 €'me- menizi hal'sane hatırlatırım. Bir- çok âlimler, doktorlar çok yaşama- hir sırrını arar dururlar. Kimisi bu- nu yoğurtla, kimisi et yememekle, kimisi tütün içmemekte bulur. Ba - Na sorarsaniz bunun yegâne sırrı gülmek, neşeli yaşamak ve kaygu taşımamaktır, yapabilene ne mut- FELEK — ederdim. Adam | Rusyada çalışan Stajiyer talebe Ay nihayetinde gelerek fabrikalara yerleştirilecek Yeni kurulacak fabrikalarımız- da çalışmak üzere Rusyada staj gören gençler aldığımız malüma- ta göze, bu ay nihayetinde Rus - yadan ayrılarak döneceklerdir. Stajiyer amelenin dersleri bu ay başında kesilmiştir. Şimdi bu teknisiyen ustalar umumi etütler yapmaktadırlar, , Bu usta ve usta muavinleri ye- ni inşa edilecek Kayseri fabrik: sında vazife alacaklardır. Mi mafil brikanın inşaatı bitince- ye kadar İstanbuldaki Sümer Ban- ka it fabrikalarda çalıştırılarak kendilerinden istifade edilecek « tr Rusyadaki stajiyerlerin mem - leketimize getirilmesi için mensu- cat mühendisi Şevket Turgut B. Rusyaya gidecektir. Esasen Kay- seri fabrikası makinelerinden mü- him bir kısmı Rusyada, tamarcen ikmal edilmiştir. Şevket Turgut Bey ayni zamanda bunların tesel- Tümünü de yapacaktır. Şevket Turgut Bey Kayseri fabrikası için şimdi Kayseride bu- tunmaktadır. İzin almıyan ikraz müessaseleri İkraz ve istikraz müetseseleri, nizamname mucibince, her sene Gcaret müdiriyetinden izin almak mecburiyetindedir. Verilen malü- raata göre mayıs nihayetine ka- dar için almıyan müesseseler ceza göreceklerdir. Bomba ile balık avlıyanlar Iktısat vekâlet | sahillerimizde bomba ile balık avcılığınm önüne geçmek için tetkikat yapmaktadır. Bu münasebetle İstanbul ve İzmir balıkçılar cemiyetinden malümat i r. Vekâlet bombayla ba- | ının önüne geçmek için, | bir nizamname hazırlamaktadır. cretli memurlar Tapu ve kadastro umum müdür- lüğü ücretli memurlarının maaş- | İn memuriyetlere tayinleri hakkın- da bir kanun lâyihası hazırlamış ve başvekâlete vermiştir. k Lâyihaya göre ücretli memurlar aldıkları ücretin yüzde otuzu indi- rilmek suretile bareme tâbi tutu- | lacaktır. | Selânik Ticaret mektebi talebesi geldi ” Selânik Ticaret mektebi talebe- me bi grup tenezzüh mak a- ile ev ü imi AR y Ticaret ve bankacılık talebesi tarafından kar. Be bir çelenk koymuştur. Yalova at yarışları Cümhuriyet Halk Fırkası Yalo- va kazası idare heytince tertip edil raiş olan yazlık at yarışları ve spor eğlenceleri dün saat 12,5 ta Yalo- va fırka stadında yapılmıştır. Ya- rışlarda Vali ve belediye reisi ile bir çok zevat hazır bulunmuşlardır. | BORSA || (İş Bankasından ahnan cetveldir) 17 Mayıs 034 dai AKŞAM FİYATLARI İSTİKRAZLAR TAHYİLAT Tatierası dahili 9650 $ Raktım, 178 1933 hetikrazi — $İĞ gizemi e 3210 5 Mümesil | 5830 » 3170 .- . seçi AS O 4 ESHAM İş Bankası Nama BO $ Şir. Hayriye © (16 | se | Rek 15 Telefon 1190 98 Ş Terkos 1940 Türkiye Gümbür imei v kmde me $ hak der. Ye Tramvay 4078 $ Balya 385 Anadolu Hirse Şark m. sera 4 ÇEK FİYATLARI Prağ “ Berlin 20154 Madrit 58245 Belgrat 307 Zi > Pengo 200 Bükreş m3 Viyana o 422 | a Moskova “11,00,50 NUKUT (Satış) Kurun Kuraş 168 $ 20 K leviçre 08 MIŞ 1 Pesen 16 SE $ 1 Mek “5 24 $ 1 Zeleti 24 $ 20 Dinar & 834 1 Çerneviş o <— z Altan 25 23ğ 1 Mecidiye 3512 106 Banknot 0257 EHİR HABER Dün Dağcılık kulübünde yeni bir tenis sahası açılmıştır. Yukarıda resimde kulüpte tenis maçlarmı seyredenleri ve küşat resminde bulu- hanları görüyorsunuz. Askeri mütekaitler cemiyetinde İhtiyar askerler Gazinin ar mağanını başlarına astılar Bu münasebetle dün Mütekaidi askeriye cemiyetinde samimi merasim yapıldı Umum Askeri Müteksidin cemi- yetinde Gazi Hazretlerinin hediye buyurdukları imzalı futoğrafileri- nin taliki merasimi dün yapılmıştır. Bu imünâsebetle Cemiyet binası- nın dahili ve harici ( bayraklarla süslenmiştir. Merasimde deniz okumandanı, harp filosu kumandanı, fırka erkâ- nı belediye namma reis vekili Hâ- mit Bey diğer cemiyet azası cemi- yet reisi Ferit (o Paşa ve diğer bir çok davetliler hazır. bulunmuşlar- dır. Merasime kolordu bandosu ta- rafından çalınan istiklâl ve cümhü- riyet onuncu yıl marşile başlanmış- tır. Marştan sonra cemiyet umum kâtibi Rüştü Bey merasimi bir nu- tukla açmış ve ezcümle demiştir Gazi Mustafa Kemal bizim dâhi kumandanımız, yalnız Cüm- hurreisimiz değildir. O bizim hem mürşidimiz, hem kumandanımız ve hem de büyük hocamızdır. İşte bizim kader bilir büyük ku- mandanımız eski mütekait arkadaş larını ihtiyarlık zamanlarında da- hi unutmadı. Her zaman her vesi- le ile göstermekte bulunduğu yük- sek himaye ve teveccühlerine cemi yetimize bir imzalı fotoğrafilerini hediye ıkla yeni, bir lütuf ve iltifat ilâve eyledi.,, Rüştü Bey Gazinin resimlerine baktıkça, bu resmin bir enerji ve neşe kaynağı olacağını söyliyerek nutkunu bitirmiştir. Rüştü Bey bundan sonra por treyi alarak Belediye reis muavini Hâmit beye vermiştir. Hâmit Bey merağiimle portreyi içtima salonun- da büzırlanan yere alkışlar arasın- | İ da talik etmiştir. | Hâmit Bey de demiştir ki: İ “ğü Gazinin cemiyetiniz hakkındâ göstermiş olduğu bu lüt- fa mazhâriyetinizden dolayı umum mütekaidiniaskeriyeyi tebrik eder ve büyükşerefli © vazifenin bana tevdi olunmasına da ayrıca teşek- | kür ederim.,, Davetlilere pasta ve dondurma- Tar ikram edilerek geç vakit me- rasime nihayet verilmiştir. Merasimden sonra cemiyet na- mma Gazi Hazretlerine bir tazim telgrafı tir, Bü; Gazi Mustafa Kemal Hazretleri Bugün Cemiyetimiz merkezinde bü- yük merasimle talik ettiğimiz imzalı fo- toğrafınızı büyük inayetlerinize ilâve 0 LERİ MAARIFTE Bakalorya Sualleri İmtihan yapacak komis- yonlara tebliğ edildi Bakalorya imtihanlarında soru- lacak tahriri sualler vekâlet tara- fmdan hazırlanmış ve komisyon. lara gönderilmiştir. Bakalorya imtihanlarmın mek- teplerde değil, komisyonlar huzu- runda yapılmasında pek büyük faideler görülmektedir. * Vekâletin bakalorya imtihanla- rma bu sene fazla ehemmiyet ver- mesi, üniversiteye girecek gençle- rin ciddi bir lise tahsili görenler- den mürekkep olması ve üniversite tedrisatında muvaffak olmaları i- çindir. llkmekteplerde imtihanlar İlkmekteplerin con sınıflarında bugünden / itibaren imtihanlara başlanacaktır. İmtihanlar üç gün devam edecektir. Diğer sınıflar talebesi kanaat notlarile sınıf geçtiklerinden pa- zar günü karnelerini alacaklardır. | Muallimlerin nakli takyit ediliyor Lise ve orta mekteplerin müdür muavinlerine, talebe fazla olursa yüz elli lira maaş verilebilmesi i- çin maarif vekâletince bir kanun hazırlanmaktadır. Diğer taraftan hazırlanan bir projeye nazaran maarif mensuplarının ve muallim. lerinin sıhhi sebepler olmadıkça bir yerden diğer mahalle nakle- dilmeleri menedilmiştir. Hususi, akalliyet ve ecnebi mektepler tale- besi de bu seneden itibaren resmi mektepler talebesi gibi o imtihana tâbi tutulacaklardır. Çocuk müsameresi Yeni Nesil talebeleri dün saat 13 te kız lisesinde bir çocuk mü - #ameresi vermiştir. POLİSTE Kaybolan çocuk Sıvasa kaçarken İzmitte yakalanıp getirildi Kuledibinde bir apartımanda o- turan Sıvaslı Osman efendinin 12 ğını yazmıştık. Küçük Ali Sıvasta bulunan annesinin yanına kaç- makta iken İzmitte yakalanarak şehrimize getirilmiş ve babası Oz- man efendiye teslim edilmiştir. Bir katil yakalandı Avancıta bircinayet işliyerek larak Hediye buyurmaları İhtiyar ö$- kerleri minnet ve şükranlara gark eyle- miştir, İrade, azim ve ümit kaynağı olan nurlu | resminize bakdıkça yüksek kumandanız altında cehennemi ateşlere dakikaları hasretle | hatırla bele kudretimizin Size verebilecek iki şeyimiz varı bi- ri hayalımız diğeri kalbimiz birincisi isteyeceğiniz zaman sizindir ikincisi ise zaten sizin olmuştur, kalacaktır. Muhterem eli teşekkürle öperiz pek sevi E dan ve Şefimiz Reisi Cümhurumuz E- fendimiz Hazretleri.” kaçan Mahmut isminde birisi Mu- | danyada tutulmuş, Avano:a gön derilmek üzere şehrimize getiril. | miştir. | Huysuz at-bir çocuğu yaraladı Aksarayda horhorda 90 numara hı evde oturan Rüştü efendinin ai- lesi gezmek maksadile Kızıltoprak- tn mahallesinde oturan Hasan kaptanın evine gitmişler. Burada Rüştü efendinin $ yaşında- ki oğlu İzzettin dışarda gezerken otlamakta olan hayvanlardan bi Umum Askeri mütekaitler Cemiyeti reisi Umumi Kâtip Hukuk Fakültesi talebesi cemiyeti dün Şirketi Hayriyenin 7İ nu- maralı vapurile bu sene mezunları şerefine bir deniz gezintisi yapmış- tır. Sabahleyin köprüden doküzda kalkan vapurlâ Yalovaya gidilmiş ve sat 13 ten 17 ye kadar kaplıcalarda kalınmıştır. Avdette Adaya çıkıl- mış ve sonra gece 22,5 ta dönülmüş tür, tehlikeli surette yaralamıştır. Ço- cuk Zeynep Kâmil hastahanesine kaldırılmıştır. Iki dişini kırdı Galatada mumhane caddesinde oturan Kapıcı Ahmet, Mahmudiye caddesinden geçerken seyyar balık çı Şevket ile'kavpa etmiştir. Ahmet sustalı çakı gösterdiği için Şevke- tin hücumuna uğramış ve iki dişi kırılmıştır. Şevket yakalanmıştır. Hayvana çarptı Dün sabah saat yedide Fatih be- lediyesine mensup çöp | arabacısı Yusufun hayvanma Eyüp hattına işliyen şoför o Hayrının otomobili çarpmış ve hayvanı yaralamıştır. Kurşun hırsızları Halkevinin Güzel sanatlar şube- si olan Gülhane parkındaki Alay köşkünün üstünde mevcut kurşun- lardan bir kısmı çalınmıştır. Kur- şunları kimin çaldığı henüz malüm değildir. Zabıtaca bir kaç günden beri tahkikata devam edilmekte- çocuğa tekme atmış ve zavallıyı | Nuhun gemisi Beyoğlu Nuhun gemisidir. Yal. nız ikisinin arasında şu far” var: Nuhun gemisindeki insantar be'- ki sade bir tek dil konuşuyorlar, yalanız filli keçilerin, devele- rin sözlerini anlamıyorlardı. Halbuki Beyoğlunda insanlar bi- ribirlerinin sözlerini anlayacak va- ziyette bile değildirler. Herkes bir başka nağme çağırır: Fransızca, ingilizce, — almanca ve hattâ ramca sanki Beyoğlunun &- na lisanıdır. burada yalnız tramvay vatmanları, şoförler, si- mitçiler, ve Türk mahallerinden gelen mahdut kimseler türkçe ko- nuşurlar. lar Türkiyede türkçe konuş” mak mecburidir. Fakat hernedense birçok kimseler vaktile tramvay- İara asılı olan o “vatandaş türkçe konuş!,, ibaresini anlayacak kadar türkçeye vakıf değildirler. | iyeti belki oOizam ettiğimi zannedenler bulunur. Haşa!.. İşte size bir misal: Karilerimizd. len bi risi bize Beyoğlunda oynayan bir tiyatronun programını gönderdi. Ba ilânda oyunun perdeleri hülâsa edilmiştir. Size canım türkçenin ne hale geldiğini, nasıl taarruza uğ- yadığım göstermek için bunun bir parçasının aynen nakledeceğiz Bu küçük opera 1786 se sinde Mozart'ta emri verilmiş idi. Sambrön sarayında oynanmak İ- çin bu bir bikararlek beyan ediyor © zaman ki intihap yapacak ara - larmda kavga başlar. Mozart için bunlar fırsat oldu bir sınıf tarza barış etmek kendisi- ni sefaya verdi ve güçlükleri top- lanmaya karar ederek bütün ti - yatro tezyinatı bir çeşid musiki (cirid) mızrak oyunu ihasile, Ve hepsi bitti umumi islayıbeyn mu Mi türkçedir. Bu Ezim 8c- vimli, tatlı türhçemizdir. Ve ne ga imi“ tecellidir ki Türkiyede yaşa- ŞİR Türk pararile kendilerine re ölen ve “Türk vatande sı, olduğunu söyliyen birçok insân- lar daha henüz türkçe öğrenmek zaruretiri: bile hissetmemişler ve Türkçeye bu şekilde taarruz “eti | meklen çekinmemişlerdir. Hadi kendileri türkçe bilmiyorl. fakat insan halktan utanır da bir türkçe bilene tercüme ettirir. Bu, Beyoğlunda tek bir hâdise değildir. Bunun gibi daha niceleri vardır. Türkçe söylediğiniz! anls- mayıp, size fransızca ne demek iz, tediğinizi soran garsonlar: kulla nan ne kadar lokanta ve müessese zikredebilirim. Dünyanın hiçbir. tarafında, ve hattâ en “Cosmopolite,, olan Paris- te bile bu gibi lâübaliliklere müsa- maha edilmez. Hele Berlinde? miâ- azallah! Bundan bir kaç ay evvel Ber'in- den geçiyordum. Bir lokantaya dim. Garson evvelâ hiç anlamamöz lıktan geldi Bön bön yüzüme bak- tı. Sonra ecnebi olduğumu fakat Fransız olmadığımı anlayınca bir Fransız lehçesile çatır çatır fran- sızca konuşmağa başladı. İşte Al manlar kendi lisanlarını böyle mü- dajaa ed'yorlar. Anverse gidip frrısızca söyler seniz size cevap (vermezler; fla- manca konuşmak yi Londra da ne fransızcayı ne de almancayı geçirebilirsiniz; eme Ginesi ür len maada gi lisanı Kale ız derhal cevabını alır ve hattâ daha çok iltifat görürsü- müz. Dünyada Beyoğlu kadar karısık bir muhit tasavvur etmek acaba mümkün müdür? Neden? Çünkü müsamaha ediyo- * öylelerini tekrar millet mektep- Tasarruf parası Tenzilâtlı tarife hazirandan itibaren tatbik edilecek Üç ayda bir toplanmakta olan ücretleri tarife komisyonu, içtima ederek yeni tarifeyi yapmış tır. Tesbit edilen ücretler tasdik edilmek üzere Nafia Vekâletine gönderilmiştir. Tramvay ü ripde ehemmiyetli bi: pılmıştır. Bu tenzilât Nafia Ve- kâleti tarafından kabul edilirse ha- ziraa başından itibaren tatbik © dilecektir. Tramvay ücretleri elekt rik ücretlerine tabi bulunmakta dır. Son elektrik tarifesi, kilovat, başına (50) para tenzil edildiğin- dir. Hırsızların yakında meydana cıkarılacağı ümit edilmektedir. den, bu vaziyet tramvay ücretleri ne de tesir etmektedir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: