18 Şubat 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

mi i Zi : k i ; İ © tanperverler cemiyetine iltihak etmekte” 4 lm etmi © Hitay! Bana yaptığın iyilikleri hiç Avusturyadaki İhtilâl rda saklanmış birçok silâh mühim- mat bulunmaktadır. Bu binaların bilâ 56- tisna kömilen birer istihkâm haline ge- tirildiği ve en mühim aksamın içerden il larla kapatılmış — olduğu gö- iştür, Sokaklarda tabii hayat av- det etmiştir. Bütün tiyatrolar yarından itibaren temsillerine | başlıyacaktır. A- mehetler, M. Dolfussun idare” cttiği va- dirler. VİYANA, 16. A.A. — Avusturya A- Jansı bildiriyor : Şahrin civarını sosyalistlerden temiz- lemek içim hükümetin yaptığı hareket bitmiştir. Sosyalistlerin mukavemeti her taraftarı kırılmış ve Sehutabund azası V'/ nadan kaçmaya başlamıştır. Zahile ve atker kuvvetleri soryalistle- rin evlerinde taharriyat yapmakta ve mühimmat bulmaktadır. Sosyalistler tramvay İstasyonuna varıncaya kadar mitralyozlar saklamışlardır. Sosyalist mebusların teşrii sıfatları kaldırıldı VİYANA, 17. A.A, — Bugünki top Tantısında kabine isyanda ölen asker ve polislerin dullarma ve yetimlerine yar- 'dım için nazırlardan mürekkep bir yar- dım heyeti teşkiline karar vermiştir. vusturyada Viyana, aşağı kari Avusturya ile Sti kaldırılmıştır. İstisna edilen yerlerde da- ha bir müddet örfi idare kalacaktır. Bundan başka, kakabine bütün s09ya- ist mebuslarm teşri sdatlarını kaldır- maştr. Bir idam daha VİYANA, 17. AA. — Divanı harp tarasından dama mahküm edilen âsi wovoda idam edilmiştir. Reisicümhur, altı asi hakkında verilen İam kararını 1Z seneden 20 :.neye ka- dar tehalüf eden mahkümiyetlere değiş- y gz trmiştir. Asilerin silâhları VİYANA, 17. A.A. — M. Del silâklarını polise tevdi edecek âsilerin affedileceğine dair hitabı neticesinde, 63 mitralyoz, 3276 tüfenk, 3708 rövolver, emma ae ve ğer harp wühimmatı, evvelki gün Viya- İngiltere Avusturyanın istiklâlini istiyor LONDRA, 17. A.A, — Avusturya hak kında, Londra, Paris ve Rorna arasında fikir teatisi devam ediyor. i ilden işaret edildiğine gö-| sa olsun, istildâlinin sulh muahedelerin- ce derpiş edildiği veçhile muhafazası lü- zumu, İngiliz siyasetinin en mühim mok- tası kalacaktır, Fransa da öyle... .PARIS, IZ.A.A. — Fevkalüde pa "meclir hariciye komisyonu, Avus nın istiklâki yolile sulhu getiri sinsi | Bi hükümetten istemeğe müttefikan ka- rar vermiştir. Paris, Löndra ve Roma arasında üç devletin Avusturyanın tamamiyetine ve istiklökle mn Müzumunu teyit ede- cekleri müşti bir tebliğ yapılması hakkında müzakerelere başlandığını yit etmektedir. EM Bir mebusun karısı öldü VİYANA, I7.A.A. — “Never Vienir Tageblatt” gazetesi bir işçi mahallesinin bombardımanında yaralanan Sosyal de- mokrat mebuslardan M. Sever'in zevce- sinin aldığı yarslardan mütsessiren öl- müş olduğunu bildirmektedir. Macar sosyalistleri zahir , PEŞTE, 17. A.A. — Macar sosyal demokrat fırkasının icra beyeti Avus- turya sosyalistlerine zahir olduğunu i- Amerikada da polisle boğuştular Bir İspanyol Heyeti geldi (Başi 1 inci sahifede) talar hakkımda bir itilâf yapmak ve iki memleket arasında doğrudan doğ- ruya bir vapur hattı tesisi için alüka- darlarla görüşmeli Heyet dünden itibaren yumurta ta cirlerile ve vapurcularla temasa baş- lamıştır. Heyet reisi bulunan Marguis de La- ra, muhtelit mübadele komisyonunun ilk tesisinde komisyon reisliğini yap- mış ve ondan sonra üsyonda w - zun müddet bitaraf azalık etmiş olan Ceneral de Lara'nın kardeşidir. Mar- guis de Lara dün misafir bul Turing Palas otelinde alâkadar tüc - car ile temasta bulunmuştur. Marguis de Lara dün seyahatinin maksadı hak kında bize şu beyanatta bulunmuştur! — Istanbula gelmekten maksadı - mız yumurta tüccarıile d. doğruya temasa geçmek, ve Türkiye ile İspanya arasında tesis edilecek ©- lan vapur hattı hakkında Yelkenci za delerle görüşmek içindir. İspanya, ma attecssüf Türkiyeyi pek az tanıyor. Fakat gelecek ay zarfında başlıyacak olan doğru vapur seferleri sayesinde iki memleket biribirine yaklaşmış ola- caktır. Yelkenci zadelerin bir vapuru ayda üç defa Trabzon - Samsun, İne- (Başi 1 inci sayıfada) Karaköy, Eminönü mıntakası hemen hemen temizlenmiştir. Karlar; temizlik arabalarına ve kam- yonlarına doldurularak denize dökül - müştür. Ve diğer caddelerde cadde ke- narları temizlenerek , karlar yolların bir kısmma yığın edilmiştir. Nakil vasıta- larının mütemadiyen işlemeleri dolayısi- le ve şehrin şiddetli hava cereyanlarına maruz bulunmayan çukur muntakalar- rında karlar kısmen sulandığından cad- deler çamurlu ve pis bir hal almıştır. Fakat şehrin yüksek mmtakaların- da bu bal vaki değildir. Kar yığınla ri olduğu gibi darmaktadır. Taksim meydanı gibi cereyanlara ma- ruz mahallerde çalışan ameleye beledi- ye kar kamyonlarına konulan semaver- İerde pişirilen çaylar vermiştir. Kar makinessi kaleden çıkamadı Belediyenin 6 sene evvel 18 bin hi- raya satm aldığı kar makinesi dün de tar. Makinenin kaldırım taş- söktüğü ve işe 3 kındaki şayiaların asılsız olduğu anla düşünülmüş, fakat den istifade edilmesi makinenin yolun iki tarafma yı- karları bolu, Varna, Istanbul, Valansiya, Bar selon arasında sefer yaparak Türkiye ihracat eşyasını İspanyaya götürecek- tir. Türk yumurtaları şimdiye kadar Valansiya ve Barselon tüccarı vasıta- sile Madride sevkediliyordu. Halbuki yumurta müsteh'ik ve tüccarınm ek - serisi Madrittedir. Bu sebeple yurmur- talar badema doğrudan doğruya Mad- ride sevkedilecektir. Bugünlerde bu meselenin teferrü- atile meşgul olmak üzere Türk tücca- rn ile aramızda bir içtima yapılacaktır. Türkiyeden İspanyaya senede 200 bin sandık yumurta ihraç ediliyor. Bu - munla beraber yumurta ihtiyacımızm bir kısmı da Bulgaristandan, Belçika- dan, Fastan temin ediyoruz. Fakat ba zan Bulgar larının da Türk yumurtası diye İspanyaya getirildi vâki oluyor. Bunun önüne geçmek lâ- zımdır. Türkiye ile İspanya arasında gitedilyerik z mukavelesi müza tı henüz neticelenmemiştir. va kan bazı üşkülütm yakında izale Si leceğini haber aldım. Türkiyeden ithal etmekte olduğu - muz yumurta ve sair mukabil İspanyadan Türkiyeye | b cya | edilebilir. Meselâ ayakkabı sanay. pamyada çok inkişaf etmiş olduğun- dan buraya ayakkabı ve deri, man - » şimendifer rayı ihraç edebiliriz. Hattâ İstanbulda, 1s- panyol ihracat eşyasmı teşhir “ mektedir. İspanya rej tünlerinden yaptığı tecrübeler muvafık io yep Marguis de Lara bundan sonra kar deşi Ceneral de Lara'nın vefatı dola- yısile bundan evvel de şehrimize gel- i, Türkleri çok sevdiğini ve Türk ve İspanyol ticareii arasında bir ya - kınlık tesisine muvaffak olduğu tak - dirde çok bahtiyar olacağını söylemiş tir. ———— dığı Madison Sauar'da, arbedeler olm tar. 150 polis, ellerinde sopaları olma” dan, bu toplantıda bulunmaya o memur edilmiştir. Fakat polislerden hiri, teza- ma başlamıştır. rağı yırtılmıştır. Avusturya Almanyayi şikâyet etmeyecek LONDRA, 16. A.A. — Gazetelere gö- ğan kanatları çok büyük olduğu için ine kale kapılarından dışarı çıka- tecrübe kü Ea Eerübelerin ine dün getirilmiştir. Mazmefih bu yolların temizlenmesin- kar makinesinden e 'edilemi- yapılması için : ma- Tramvaylar muntazam işliyor Dün tramvaylar, şehrin her tarafın- da muntazam surette seferlerini yapmış- lardır. Karın şiddetinden sahipleri te- rafından garajlara cekilen hr tif. ler de dün garajlardan çıkarak şehir da- hilinde başlamışlardır. Ancak dün bazı karyomar cadde lerin kenarlarına toplattırılan karlara saplanarak müşkülâta uğramışlardır. Büyükdere yolunda ne otobüs ve ne de otomobil işliyememektedir. Bu yol açılamamıştır. Denizde vaziyet Denizde vaziyet; 1 — Limanda fırtına dinmiştir. Liman dahilinde sevahili mü- tecavire vapurları muntazam şekilde seferlerini yapmışlardır. 2 — Karadenizde: Karadenize çıka- cak vapurlar Kavak önlerinde bekle - | mektedir. Aldığımız malümata göre, Ka radenizde fırtına ve tipi vardır. Burs- da yedi vapur bulunmaktadır. Karadenizden dün bir Yunan vapu- ru gelmiş, bu da Kavaklarda demirle. miştir, Geçenki tipide Yeniköyde karaya oturân - İris vapuru kurtarılmıştır. Trenlerde Gerek Devlet Demiryolları ve gerek Şark Demiryollarında Banliyo ve Anka- ra, Avrupa trenleri vaktinde gelmiş, zamanmda gitmişlerdir. Telgraf ve Telefon muhabereleri Ankara ve diğer bazı yerlerle tek fepi muhaberatına dün başlanmıştır. An — sltanbul ve diğer şehirler ara- sındaki telefon konuşması henüz temin edilememiştir. Tellerin tamirlerine de- Kar devam edip gidiyor vam olunmaktadır. Ekmek buhranı katiyen yoktur re, Avusturya sefiri dün hariciye nezare- ine yaptığı ziyaret esnasında, Almanya- am müdahalesi hakkında Avüsturyanın şimdilik milletlercemiyetine müracaat et- mek fikrinde olmadığını. Ancak İngil- tere, Fransa ve İtalya, o Avusturyanın NEVYORK, 17. A.A. — Avusturya- da Sosyalist fırkasın ekime protasiz işçinin toplan- €den yirmi bin Sosyalist tamamiyeti ve istiklâli kendi siyasetleri iktizasından olduğunu beyan ederlerse, e e lacağımı Sir John Simon'a bildirmiştir. rinde “bulundurmak için ihtiyaten ihti- yaçlarının bir, iki misli ekmek almala rından ileri gelmiştir. Fırınlar bu ihtiyacı karşılamak için mütmadiyen ekmek imal © etmişler ve mümkün olduğu kadar izliğe ve buhrana mani olmağa çalışmışlardır. Bun da muvaffak ta olmuşlardır. Mahrukatta ihtikâr var Kömürcülerin ve oduncularm ihti - kârma meydan verilmemesi için beledi- ye zabıtası memurlarma icap eden emir verilmiştir. Buna rağmen kömürcüler ve odun - €ular ihtikür yapmaktadırlar. Dün bir çok kişiler çeki hesabile 450 — 500 kuruşa odun almışlardır. Kömürcüler kömürün kilosunu toptan 7 kuruştan aşağı vermemektedirler. İhtikârcıların şiddetle cezalandırıl - ması ve hiç olmazsa kömüre, oduna &- zami bir narh konması lâzımdır. Çöpler alınamıyor Tanzifat amelesi bir miktar arttırıl- muş ve bütün amele yolların temizlen- mesine tahsis edilmiştir. Bunun için kar yağdığı günden beri evlerden çöp alamamaktadır. Bütün göp araba ve kamyonları kar taşımaya, bütün çöp ameleleri de kar süpürmeğe ve toplamağa tahsis edilmiştir. Mülhakat ve inen kurtlar Kartalda: Kaza ile bazı köy yolları kısmen açılabilmiş ve kasabaya gelen, xiden olmuştur. Beykoz, Sarıyer, Bakırköy gibi ka- zalarda yollardan ancak küçük bir kıs- mi açılmıştır. Yaya gidilip gelinmekte- “Araba , otomobil işleyememektedir. Evvelki gece İçerenköyüne kurtlar in- miştir Kurtlar mı par, rk Geyve havalisinde de telleri tamire çıkan telgraf çavuşlarmın birinin kurt. lar tarafından diğerinin de kaybolduğu dün akşam (geç vakif şehrimizde şayi olmuştur. Bazı kazalar Kardan bazı kazalar da olmaktadır. Tophanede İsmail efendinin garajının ça- tar, toplanmış olan karların tesirile gölmüştür. İçeride bulunan şoför Mih- ran efendi altında kalmış, hafifçe yara- Tanmıştır. Hava vaziyeti Yeşilköy askeri rasat merkezinden aldığımız malümata göre, dün havâ taz yiki 767 milimetre idi. Hararet en faz- İn sıfır. En az sıfırdan aşağı 2 idi. Rüzgür mutedil kuvvette Karayel ola rak etmiştir. Kar bugün de w larak devam edecektir. Telgroaf ve telefonlar elân düzeltilemedi Kar fırtınasının şiddetinden dolayı Anadolu ile intizammı kaybetmiş olan telefon ve telgraf muhaberatı el'an mun- tazam bir şekle girememistir. Ankara ve İzmir ile yalnız bir tel ü- zerinden telgraf muhaberesi yapılmalı ta ve bu da müstacel telgraflara hasre- dilmektedir. Diğer telgraflar da, idarece teshhü- ründen dolayı hiç bir mes'uliyet kabul dilmemek kaydile alınmaktadır. Ankara ile telefon muhaberesi el'an tesiz edilememiştir. Trakya ve Edirne ile muntazam su- rette muhabere edilmektedir. Tekirdağda TEKİRDAĞ, 17 (A-A.) — Burada fevkalâde şiddeti soğuklar hüküm sür. mektedir. Rüzgürn şiddetinden bazı servi ağaçları yıkılmıştır. Bu sabah gelmesi beklenen vapurlar fırtmadan dolayı gelememişlerdir. İzmir - Bandırma yolunda trenle- rin geçirdiği zorluk BALIKESİR, 17 (A.A.) — Şiddetli kadar devam et- yonunda miştir. nl rl ör llfamlam » kg pa » bugür tren gelmemiştir. Trenin yarmalar sonra nkşama yohuna devam edeceği ümit olunmakta. "Geceyi Çukur Hüseyin istasyomun- da geçiren Gin ekepres mat 12de işlâyihası Âli iktisat meclisi yeni bir hazırladı Orman kanun lâyihasının değiştiril- mesi teklif ediliyor. Yeni teşkilât ANKARA, 17. A.A. — Yüksek ikti sat meclisi | şubatta başlıyan ve onbeş gün devam eden kış toplan! nihayet vermiştir. Yüksek iktısatmeclisi bu top- lantısında rüznamesinde bulunan mesele lerden, ormanlarımızdan en iyi istifade şekillerinin araştırılması mevzuu üzerin- deki tetkikatımı bitirmiş ve bunun bir raporla hükümete arzma karar vermiş- | tir. Yüksek iktrsat meclisinin bu mevzu ü zerinde vardığı neticeler şudür £ Ormanların korunması ve işletilmesi işinin bir devlet meselesi olduğundan ve istiften itibaren intifa meselesinin hususi teşebbüslere bırakılması ve mi kette tatbik olunacak orman siyasetinin bu €- saslar dahilinde yürütülmesi, Meclis, bundan maada Büyük Millet Meclisi muhtelit encümeninde bulunmak iz olan kanun İsyihasının bazı maddele- rinin değiştirilmesini teklif eylemekte- ikte sat meclisi, bu mevzu üzerinde uzun bir tetkik neticesi, yeni bir iş kanunu lâyi- hası hazmrlamıştır. Balkan haberleri Yunan hükümetinin muhalefetle | anlaşacağı mesele'er ATINA, 17 (Milliyet) — Muayyen bazı meselelerde hükümetle muhale- fetin anlaşmak ü efkârı umumi yede hösnü tesir etmiştir. Balkan misakınm müzakeresi için gelecek haf ta toplanacak fırkalar reisleri içtima- umumi mahiyeti haiz diğer bazı li iz cümhar reisli fesi bu sene içinde nihayet bulacağın- dan içtimada bu mesele ile M. Venize losa karşı yapılan suikast tahkikatı da görüşülecektir. Suikast müşevvik ve faili süratle takip ve tecziyele - ri hükümetle muhalefet arasında açıl- mış olan geniş hendeği kapamağa ya rayacaktır. Yunan Maliye nazırı ATINA, 17 (MTiyet) — Mezu- nen İtalya ve Fr. saya zitmiş olan Maliye nazırı M. Lomverdos önümüz- deki salı günü avdet edecektir. M. Ça'darisin bir tekzibi ATINA, 17 (Milliyet) — Bugün- lerde, Reisicümhur M. Zaimisin riy seti altmda büyük kanunu esasi encü- peninin toplanacağı rivayetleri dolaş- maktadır. Maamafih Başvekil M. Çal daris hükümetin bu. yolda alınmış bir kararı olmadığını söylemiştir. Kavala komünistlerina karşı... ATINA, 17 (Milliyet) — Son be- lediye intihabatmda Kavalada bir ko münist belediye reisi intihap edilmesi buradaki komünistleri şımartımıştır. Hükümet her ihtimsle karşı, bir hâdi se vukuunda kanunların hükmünü sü ratle tatbik etmek için etdbirler al - Yunan meclisi TINA, 17 (Milliyet) — Yunan pi mart pazartesi günü dev- rei içtimaiyesine başlayacağı bugün edilmiştir. a ç bekleni; . Kar yü- KA e tur. Yunanistanda da kış hafifledi ATİNA, 17 (Milli — derberi, kini re ad sonra, Yunanistanda havalar yumuşa- | mıştır. Atinada kayarak düşüp yarsla- | nanlar otuz kadar olmuştur. İzmitte kar tekrar başladı İZMİT, 17 (Milliyet) — Kısa bir | sonra kar buram buram tek- rar yağmağa başladı. Yüksek iktisat meclisine havale olu nan mevzuların üçüncüsü — olan ve asil iktisat meclisinin bünye ve teşkilâtmt yapılmasına ihtiyaç görülen tadilâta g€ İince, bu mevzuun kendine mahsus ebeni miyeti itibariyle derhal bu toplantıda halli cihetine gidil i reisi Trabzon meb'usu Hasan Beyle te- maslarda bulunarak hükümete arzedile- cek yeni teşkilât kanunu löyihasın is” Gihzarat ve tanzim ile meşgul bulun” maktadır. Yapılacak yeni kanunun 1934 senesi bütçesiyle meriyete girmesi ds muhte” mel görülmektedir. Bugünkü iktisat me€ Tisinin azaları arasında hükümet tara fından intihap olunanlardan altısı ile muhtelif zümre ve teşekküllerce seçil miş olanlardan altısının iki senelik müd- detleri bitmiştir. Bunların yerine önü” müzdeki yaz toplantısı için yeniden inü- habat icrası lâzım gelmektedir. Spor İzmirde Lik maçları IZMIR, 16 (A.A.) — Bu sene çok karışık giden İzmir futbolü, son gün“ lerde caki hali tabüsini almağa başla” muş ve lik maçları misbeten intizamin irmi, SA hafta hik maçları, havasi soğuk olmasından hemen seyircisiz devam et- miş sahada her zaman mevcut olan bir kaç spor meraklısı bu maçları alâkn ile İlk maç Altınordu — Buca arasmda oldu, bu maçı Altmordu hâkim bir 0 yunla 5 —1 tay — Türkspor müsabakası icra edil- kardı. Üçüncü maç K. 5. K. — Gözte di, Vahabın çok muvaffakıyetli bir 0- yunu Altayı sahadan 7 — O galip çı pe arasında oynandı, oyunun bitmesi” kadar 3—İ Göztepe K- En son oyun Şarkspor — İzmirspor arasında oynandı, oldukça heyecanlı ge çen bu oyunun birinci devresi 1—i be raberlikle bitmesine rağmen İzmirspor atmasma mâni olamıyarak müsabaka ikinci devrede iki gol daha atarak mü- sabakayı 3—1 galibiyetle bitirdi. Peşteye gidecek Mebuslarımız inci eehifeğe) “7 lermiştir. Macarlar be ir anmakta klüp ile temasta bulunmuştur. Seya © hat programı henüz tamaile tesbit © a olmakla beraber heyetin 2 Mayısta şehrimizedn hareketi mu © karrerdir. 3 mayısta Budapef” tede bulunacak, 4 mayısta açılacak © lan beynelmilel serginin açılma res * minde hazır bulunacaktır. Heyet 5 6 gün Macaristanda kalacaktır. Turing klüp seyahate iştirak etmek isteyenler il aarafın” da azami tenzilât yaptırmak için Çi” lışmaktadır. Tahmin liğine gört tren, Macaristanda otel ve pansiyof ücreti dahil olmak üzere, masarif |, dam başına 100 lirayı geçmiyecekti “Tarihi roman: 61 ————.— Güneşin Oğlu Bora'nın zihni bu noktaya sap- Tanmıştı. — Hitay bana Mersâ'nım meza- rmı gösterecek, ondan sonra boy- men sarılıp beni bırakmıyacak... ği Bora bu şüphe ve endişelerin te- siri oltnda gidreken, Mersâ'yı ne l kadar çok sevdiğini anlıyor ve onu Mersâ elinden iken niçin daha emin bir yere kaçırmadığma yanıyor, at üs- tünde mütemadiyen başını dövü- (Alaca Orman) ın yamaçlarını tırmanıyorlardı. Hitay, atını Bora'nın atma yak- laştırdı: — Çok dalgın gidiyorsun... Yok- sa bu yolculuktan memnun değil mizin? Bora gülümsiyerek başını salla- — Bilâkis.. çok memnunum, unutmuyacağım..! Fakat, ii bir şüphe var: Mersâ'nm mezarına ar. Yazan: İskender FAHREDDİN Ve birden yalvarır gibi sordu:: — Doğru söyle, Hitay! O, yaşı- yor mü.. Yoksa sen beni onun me- zarına mı götürüyorsun? — Mersâ'nın yaşadığına inan- mıyor musun? — Hayır... i orum, Hitay! İnanamıyorum.. Haydi söyle bana, Ben ilkdefa — Ben ilk defa bugün yalan söy- ledim.. Fakat, bu yalanla yurdum ve yurttaşlarım selâmete erişecek- lerdi. Bunu bildiğim için her şeyi göze almıştım. Sana gelince: Eğer bu yalan yalnız senin şahsın için uydurulmuş olsaydı, bunu © yapa- mazdım...! Hitay, genç reisin gözleri sulan- dığmı görüyordu. o Onu fazla üz- mek istemedi: — Mersâ'yı ben kaplanların ağ- zından kurtardım... Şimdi benim yuvamda oturuyor. Seni görürse, kim e ne Kadar sevinecek! Kişniyen atlarını sürdüler. Yamaçlardan düz bir yola indi- ler. “Köyün girişine yaklaşmışlardı. Bora'nın yüreği kopacak © gibi çarpıyordu. Hitay: : — İşte yuvam... Uzaktan görü- nüyor. a buraya siyah o ben gibi ya buraya si serpilmiş kulubelerin önünden ge- çerek yürü İ. Hitay seslendi; Mi ayi çok sevdiğin halde, om evi şaşmamak kabil değil, — Türelerimizde yabancılarla evlenmek yasak olduğunu bilmiyor musun? — Bu yasağı ergeç bozacaklar.. Bu işe sen önayak olsan herkesi se- vindirirdin! Hitay biraz sonra şu sözleri ilâve etti: — Mersâ'nın kabilesinin Türk ol duğunu lar. Fıratlılar ata- larını çölde bırakıp sahile inmiş- ler.. Biz de onları göçebe diye ya- bancı saymışız. Mersâ bir gün bana atalarının çöle nasıl yerleştiklerini ve babasının çölden Fırat kıyıları. pa nasıl indiğini anlattı ve: “Yü. züme dikkatli bak! Benim senden ne farkım var? Burnun burnuma, çenen çeneme, alnın alnıma, kafan kafama ne kadar benziyor. Çöl gö- çebeleri arasmda (şimdiye kadar benim gibi bir kız gören var mı? Benim nerem sizden ayrı?..,, dedi. Yüzüne dikkatle baktım ve kendi- onun gibi bir yıldız daha — Fakat, o yıldızı sen, kendi &- Tinle söndürüyorsun! o Ben böyle sevgi görmedim... Bizim çoban- lardan biri, bir başka çobanın kız na gönül vermişti. Bir yıl bekledi... Babası razı olmayınca, kızı kucak- layıp dağa kaçırdı. — Babası ne yaptı? — Hiç.. ne 7! Ardından ağn sk eziz Erkek delin ğin böyle olur. Güneş'in oğlu başını çoban kızı- na ş — Eğer sen erkek olsaydım, Hi- tay, babamdan kalan sırma püskül- lü kuşağı beline takar ve reislik- ten çekilirdim! Sende gördüğüm cesaret ve metaneti kimsede, hattâ bazan kendimde bile görmüyorum! Senin aylarca kaplan ininde yattı- ğını, dağlarda yap yalnız gezip ya- şadığını binlerce yıl sonra gelecek torunlarımız bile hayretle karşılı. yacaklar. Hiç bir soydan ( vahşi hayvanlarla senin kadar boğuşan bir kız cıkmıyacak! Sen dağlarm biricik kızı ve bekçisisin, Hitay! —— Mersâ da benim gibi Hitay atından yere atladı: — Belki uyumuştur... Ve kapıya yaslanarak: .— Mersâ.. Mersâ. . iye bağırdı. Em gelen köpek seslerinden Mersâ bu vakit uyuyamazdı. Bora'nın geleceğini biliyordu. Hitay kapıyı itti ve kulübeden in mın İrem yere açma ve kulü- beye doğru yürümüştü. | Hitay kulübede Mersâ'yı göreme yince dudaklarmı bükerek hiddetle dışarıya çıktı: — Mersâ yok... Bora şaşırdı: — Mersâ yok mu? e — Onun burada olduğunu bilgin- öldüren delikanlılardan o başk* kimse bilmiyordu. İkisinden birisini güzel kı” gönül vermiş ve kaçırmış olma” sın. — Fakat onlar canlarını kurt8”” mak için, sığınacak bir köşe arıy0” rini söylemiştim.. onlar dinlediler ve ormana gittiler. — Mersâ kendi kendine nere?” gidebilir? — Hiç bir yere, . çünkü, Koli, şulardan biri onu görürse, inadı kar mmlir bp > . dışarıya kaeialei bile kork” lu. Kulübenin arkasını araştırın” başladılar, Kulübenin arkasında eri bir ağaç vardı. Bu ağaç Kira babası zamanında kurumu$, kerilmesini uğursuzluk sayar8l4 duğu gibi bırakmışlardı. Bora bu yüksek ve kalım Bir li ağacın dibinde dolaşırken 91 ir nilti işitti... etrafına sey göremedi... Kuli — Hitay... Hitay... Çoban kızı ice ak geli — Ne var.. z — Şu ağacın dibinde bir şittim.. (