KA ii gördüm. Muhterem vali- — Kazaya ağaç sebebiyet vere- Mez. Otobüs hızlı gitmiş ve ağaca Sarpmıştır.. Binaenaleyh bunun İ- Şir ağaçları kescmeyiz... Beledi - yeler ağaç kesemen > ag» bu sözleri ağaç muhibbi bir m olduğum için büyük sevinç- çen. Lâkin bu prensip - yerde ayni keskinlil Şabi edilmiş değildir. Meselâ: tayagsim Ankara caddesinin iki lar nda da ağaçlar em Zanyiyi sene kökünden kesildi... ke irimizin hakkında ar gş aYekâr hislerine o zavallı - lar kaz stahak idiler. Üstelik di ler. vap Büslar da böyledir. Vaktile 8- İçin yapılmış olan Maslak Mİ i kenarındaki ağaçlar, ü süratine ni iz : dışma dikiyor.. O halde gerlerde bu ağaçlar kazaya Şeri ve yolu daralitı- körmeyi lidir. Şimdi bu ağaçları biş ni, & mi? Bu ar- li rensİp, belimden çıkar, meselesi haline girer. iş nasebetle yazmak isteriz ki velilete ve gazeteci denilen belegihlükların hiç bir zaman üşümez 22 resmi makam miyeceği ve düşün - bulduğu için sözle. maksatlar! fena la FE EF İ i edilir ve onun için tetebbü, “Bil tatbika, tetkike bile bi alak Lâkin bu da değildir. Biz aklımı- be i . 'ura düşmemek İkin pevoğlundan geçemez olduk. ni ç Pası bizde zaten yürümesi Ve durmasını bilmeyen yaya Mağazanın önünde durur, her li toplanır ve geçidin ba - Şinda bir ahbabile yolu kerer.. De gibi delik deşik hale gelen fr; ; vw n len dar olan cadde akşamla- laç duranlar, seyredenler ve m gelirle bir hale geliyor ki; kabil değildir. kendi kendime vii Re e aşkim Mlriyg BASİ Kupoksuz “50 1 Mi, Mümessil 5475 e Kani, HAM “a Hamaşcama 10 $ Telefon i Ta Münşiz 10İ Terkos pi Alay Kuponuz a Müz, ŞAD ene “" rem e ABİ Hesiken dey. 1770 Kaylemiye — ei in 120 415 e SER Pİ 1206 ii 60 Bağda 7810 dim sadır Ape 821 Zane a MS “2s Nuku » Ku, Lİ 1 yeri 167 39 Polar s9 Ka, Ee 5 ki in > di Vapurcular ve Şilepçilik Şilepçiler Ticaret Müdür- lüğüne müracaat ettiler Vapurculuk şirketi haricinde ka- lan vapurcularla şilepçilerin şirketin bazı vapurlarını Şilepte kullanmasın: dan şikâyet ve bu hususta Iktisat ve kili Celâl Beye verilmek üzere bir razname ihzar etmekte — oldukla: yazmıştık. Şilepçiler, İstanbul deniz ticaret üğüne de müracaatla şikâyetlerini bildirmişlerdir. Kendisi- le görüştüğümüz deniz ticaret müdü- rü Necdet Bey bu hususta bize şu be- yanatta bulunmuştur: İnhisar müesseselerine ait va purlarım şilepçilik işleri yapmıyacak- larına dair mevzuat olmadığı cihetle bu vapurlardan bazılarmın şilepçilik yapmalarma mümanaat edilmemek « tedir.” Yunanistanda Türk kömürü Yunnistanda maden kömür ticareti iyet hakkında Atina Ticaret mile messilimizin Ticaret gelen bir raporuna göre, 932 ». iz Yuna» nistana 140 bin ton Türk kömürü it - hal edilmiştir, Çekoslovak ticaret murahhası geldi, Ankaraya gitti ile Çekoslovakya yeni ticaret munhedesi müzakeresine murahhas solarak iştirak edecek olan M. Sehawrek sehrimize gelerek An - a gitmiştir. ki Beynelmilei Ticaret odasında Türkiya Beynelmilel Ticaret odasına iştira kimiz için teşekkül eden Türk komi- tesi cemiveti tarafından hükümete ve rilecek beyanname hazırlanmıştır. Bir iki gün içinde müessisler tarafından imza edilerek hükümete verilecek ve resmen müsaadesi alınacaktır. Buğday fiatları Son zamanlar zarfında borsada rmda tereffü görül - i y evvel vasati 3 kuruş 30 para - 4 kuruşa kadar düş - sen buğdayın, son günlerdeki vasati fiş iyesi yal mek fiyatlarının da yükselmesinde müessir olmaktadır, Heyeti umumiyeler Anonim ve kooperatif şirketler mart nihavetine kadar heyeti umumi- yelerini aktedeceklerdir. Şirket heye li umumiyeelri toplanmağa başlamış- tır. | Ağustoslan beri ihracal 1 Ağustostan beri muhtelif mem - leketler 1261 ton buğday, 3071 ton arpa ve 3354 ton tiftik ihraç edilmiş- tir. Tiftikçiler kooperatifi Tiftilçilerin geniş bir (& kooperatif tesisi için aralarında anlaştıkları, bü- ee müstahsillerin zam edecekleri ber verilmektedir. Cam sarfiyatı Mimi yel il plânı tatbikatı için Tic. odalarından bazı malömat mecaazi Ticaret odası memleketimizde sarfiyatı ve cam sanayiine müsait yer ler hal izahatı havi bir rapor hazırlamış ve vekâlete göndermiştir, İktisadi kurslar Ankarada kurulacak ihracat ofi » sinde Hariciye memurları için iktısa- di kurslar açılacağı haber verilmektedir. Fındık Fındık fiyatları o yükselmektedir. Iç fındık 67 kuruşa kadar tereffü et- miştir, Mahsulün üçte biri elde kal - mış, mütebakisi ihraç edilmitşir. Balmumu, yumurta Ticaret odasının yaptığı biz ista - sanayi Sanayi seneki fiyatı 19 kuruştur. Oda mecmuasının ellinci yılı İstanbul Ticaret ve Sanayi Odası acma bu yıl ellinci yaşma girmiş- şan mecmua cümhuriyetin — ilânile yeni bir şekilde yeni bir faaliyet gramile çıkmağa ee e Mecmün bu Şalışmasında matbuat teşekkür etmektir teveccühlere İngiliz lirası EVYORK, 30 (A.A.) — Street gazetesine e pe ei muvakkaten 4,75 olarak istikrar ettirilmesi için bir Modüs Vivendi ya- pılması hususunda gayri resmi müzake- reler yapıldığını yazmaktadır. Belediyede Şubat devresi Umumi Meclis yarından itibaren toplanıyor İstanbul umumi meclisi şubat dev- resi içtimalarına yarın öğleden sonra saat 14 te başlamaktadır. Bu devrede iyenin yeni sene bütçesi müzake- re edilecektir. Bütçede bir milyon kü- sür lira açık daimi encümen tarafın - dan kapatılmıştır. Yapılan tasarruf ve şekli mecliste müzakere edilecektir. Yeni sene bütçe- sinden başka 1931 senesi hesabı kat'i raporu da müzakere edilecektir. Ruz- namede bunlardan başka daimi encü- menin verdiği bir çok mazbatalar var. dır. Alinada su işleri tetkik ediliyor Belediye fen işleri müdürü Ziya, terkos idare heyetinden Mustafa Arif, İhsan ve Bürhanettin Beyler dün Ati- naya hareket etmişlerdir. Heyet Atinada yeni su bentlerini tetkik edecektir. Atinadan sonra Çe- koslovakyaya ve Viyanaya gidecekler. dir. Bu seyahat bir ay sürecektir. Çürük ctobüsler Otobüslerin fenni muayeneleri de- vam etmektedir. Şimdiye kadar otuz etobüsün ruhsatiyeleri istirdat edilmiş- tir. Bu otobüslerin fenni şeriti haiz olmadıkları anlaşılmıştır. Bu otobüs sa- hipleri istida ile belediyeye müracaat ederek bilâhara ikinci bir muayene ya- pılmasını ve o vakite kadar arabaları" Tı, tamir ettireceklerini bildirmişler - ir. Gayri fenni şeraiti haiz bulunan gtobüslerin hepsi garaja çekilmiştir. Şehrimizde işliyen 110 otobülten ya- yasanın tali e muvafık şekilde eza haiz bulunmadıkları anlaşılmak. ir. Ekmek fiatları yükseliyor Son haftalarda ekmek fiyatları mun- tazam bir şekilde yükselmektedir. Ev. velki gün ekmeğe 7,30 kuruş olarak narh konmuştur. Aldığımız malümata göre fiyatların yükselmesi yeni meh- sul çıkıncaya kadar devam edecektir. Maaş gecikti Belediyede maaş, bu ay, on beş gün teehhürle verilecektir. Belediye henüz parayı hazırlaya- mamıştır. Şubatın on beşinde maaşın verilmesi muhtemeldir. Mahkemelerde Hem hırsız, Sadaka veren sarifte Sömestir tatili Fakülteler yarından itibaren 15 gün tatil Üniversite fakülteleri yarından iti- baren on beş gün müddetle sömestr tatili yapacaklardır. Sömestr tatilinden istifade edilerek bazı Alman profesör- leri Uludağına gideceklerdir. Muallimler Birliğinde... dün öğleden sonra Halkevinde toplan- muştur Eski idare heyeti henüz bhesapları- nı devir ve teslim etmediğinden bu hu- sus görüşülmüştür. Recep Bey Ankaraya gitti Çümhuriyet halk fırkası umumi kâ- bibi Recep Bey dün alışamki trenle Am karaya gitmiştir. Recep Bey bugün AÂm- karada toplanacak olan fırka umumi idare heyeti içtimamda hazır buluna caktır. 0 iğ Adliye Başmüfettişliği İzmir vilâyeti adliye grupu başmü- ettişi Talât Bey İstanbul adifye mn. takası başmüfettişliğine tayin edilmiş ve yeni vazifesine başlamıştır. Takas tahkikatı isto Ninidiz isminde bir ihracat tacirine ait takas işleri hakkında güm- yükçe idari tetkikatım bittiğini yazmış- tik, Tahkikat için henüz Ankaradan ge- leceği söylenen alâkadar vekâletler mü- fettişlerinden mürekkep heyet gelme- miştir. Bu işin, vekâletlerin buradaki müfettişleri tarafından da tahkik edile- bileceği cihetle Ankaradan böyle bir heyet geleceğine pek te ihtimal veril- mediği görülmektedir. Henüz bu hususta resinden, ne ticaret mü. . de ticaret odasından hiç bir taraftan i- zahat istenilmemiştir. Liman memurlarına elbise Liman memurlarına yeni elbise ve kaputlar yaptırılmış ve bedelleri büt- çeye konulan tahsisatlan tesviye edil hem dilenci küçük hanımın altınlarını kapan dilenci Dün Suliamakımet sulh birinci ceza na iki şayanı dikkat dava görülmüştür. Bunlardan birisinin maz nunu Hasan isminde 13 yaşında bir İenci çocuğu, diğeri de Dilsizler ce- miyetinin mânevi şahsiyetini tahkir eden iki dilsizdir. 13 yaşındaki dilenci Hasan dinlenirken kendisine sadaka veren küçük bir hanım kızın kolun - daki iki zinet altmını kapmış, kaçmış ve sonra yakalanmıştır. Dün mahke- mede cürmü sabit olduğu için hâkim Hasanın 15 gün müddetle nulmasına karar vermiştir. Hasan bu karardan fevkalâde müteessir olmuş, bağıra bağıra ağlamaya (başlamış, fa- kat y altıma götürülerek susturul- a da Tevkifhaneye nakle - dilmiştir. ya Dilsizler cemiyetinin mânevi şahsi etmekten ünün vii tahkir dilsiz Düne kadar her iki büroya tesisi için vuku . püzuşilarin yakma SF MEM tır. Cumartesi gününden itibaren mü, rafaaların — icrasına da başlanmıştır. Cumartesi gününden dün akşama ka- dar bürolar otuza yakım yenileme mü- imal mahkeme! tevdi etmişlerdir. lera dairelerinde yeni dosyalar tesisi için vâki olan mü Tacaatlar icra memurları tarafından tetkik ve icap eden evrak ve vesaik cemedilmektedir. Sulh hukuk mahke melerinin dosyaları da gene ayni mah kemelerin hâkimleri tarafından tesis edilmektedir. Maslak faciası tahkikatı Maslaktaki otomobil faciasınm tahkikine dün devam edilmemiştir. Celbedilen şahitlerden birinci istintak dairesine gelmişler ise de istintak dairesi tevkifhaneden pos- tahane binasma nakletmekle meşgul olduğu, elinde de yeni tevdi edilmiş müstacel işleri bulunduğu için bu şar zi inleyememiştir. Şahitle - in gelmeleri tebliğ edilmi Merhametlen maraz mı? ” ve sinde Aziz isminde a eme nun bir genç muhakeme edilmiştir. dolaşır - eden Aziz sokaklardı kanı Baklemanınıla Dak mış ve himaye edilmiştir. Fuat Efendi Azize elbise filân yaptırmış, onu giy- dirtmiş, kuşandırmış, ve kahvede ça- lıştırmaya başlamıştır. Fakat dört ay sonra bir gün kahvenin dıvarındaki balı secendeler, Fuat Efendinin lâstik leri ve ayakkabıları ortadan kaybol - muş, tahkikat yapılmış, ve neticede bunların Ne tarafından çalındığı ve çarşıda satıldığı anlaşılmış, Aziz tev- kif edilerek mahkemeye verilmiştir. Aziz mahkemede “ben bunları çal - madım, Fuat Efendiden 12 lira alaca ği vardı. vermiyordu. Ben de alaca gma mahsuben gözüönünde aldım, demiştir. Mahkemede dinlenen şahit- ler Azizin bunları çaldığını teyit et - mişlerdir. Muhakeme diğer şahitlerin de celbi için başka güne y- tar, Mehmet ağanın kemikleri mi? Yanan Adliye dairesi sahasında müddeiumumi muavini e tabibi adli Enver Beylerin huzurile hafriyat icrasma başlanılmıştır. Hafriyat yan- gında yanarak ölen vezne odacısı Mehmet Efendinin cesedinin bulun - ması için yapılmaktadır. Müddeiumu- milik dairesinin isabet ettiği kısımda bir takım kemikler meydana çıkarıl. muştır. Ancak tabibi adli Enver Bey bu kemiklerin odacı Mehmet Ağanın kenikleri olmadığını beyan et Zuhur eden kemikler pek eski bir ölü ye sit kemiklerdir. Mehmet Ağaya ait kemiklerin daha taze olması icap ebnektedir. Kemikler bugün tabibi ad Mi Enver Beye tetkik edilmek üzere gönderilecek, Mehmet Ağanın kemik lerinin aranması için de ayrıca hafri- yat yapılmaktadır. Hırsızlık davaları mı? Dün Sultanahmet ikinci sulh ceza mahkemesinde 3 dava görülmüştür. Bu davalardan birisinin maznunu Rüs tem, Süleyman ve a sem ie 3 ir. Bunlar mıntakasın da Hazaros minel bir adamın man- dırasma dadanmışlar ve hırsızlık yap maya lardır. Nihayet evvelki gün jandarma bunları yakalamış, Ha zarosun mandırasından (da iki defada hırsızlık yaptıklarımı tesbit ve dün müddeiumumiliğe tevdi etmiştir. Müd deiumumilik tarafından Sultanahmet ikinci sulh hâkimi huzuruna çıkarı - lan bu ma: ın cürümleri sabit olmuştur. Hâkim © Süleymanla o Hasa- nın tevkifine, Rüstemin serbest bıra- kılmasıan, ve evraklarının ait olduğu mahkemeye tevdii için müdd. miliğe iadesine karar vermiş, Wi ğer davanın maznunu Gülistan ismin- de 13 yaşımda bir çingene kızıdır. Bu çingene kızı Küçükpazarda ıska- ra maşa satarken Kudret Hanım is - | Fuat Efendi tarafından haline acın - isarlarda Afyon karteli ile Temasa başlandı Kartel mümessilleri dün şehrimize geldiler Beynelmilel afyon müstahzeratı Kar- teli mümessillerinden bir heyet dün şeh- rimize (gelmiş ve Türkiye - Yugoı - lavya müşterek &f- yon satış | bürosu ile temasa giriş - miştir. Heyet , Merg fabrikası mü messili M. Ehun , Comar fabrikası sa- Bibi M. Comar ve Humnan © Lâroş fabrikası © müdürü M. Gelle'dan mü - rekkkeptir. milel Kartel | mü- messilleri, uyuştu - Tucu maddeler inhiseri idaresine gi- derek ilk temaslarını yapmınşlardır. Yapılan içtimada Türkiye amma uyuşturucu maddeler inhisarı müdürü Ali Sami Bey ve Yugoslavya namına doktor Mihailoviç bulunma; . Bu ilk celsede, beynelmilel Kartel mümessillerinin ham ve mamul afyon üzerinde üzere Kartelden al mış oldukları salâhiyetnameleri ile A- li Sami Beyin ve dokter iloyiçin bu mevzuları müzakeratta bulunabile- Ansa B. Öğleden sonra saat 13 te uyuştu- Bk ler önküneri meclisi idaresi toplanmış, mümessillerile yapı- lacak müzakeretin şeklini ve esaslarını kararlaştırmıştır. Saat 15 te Kartel mümesilleri tek- yar inhisar idaresine gitmişlerdir. Tara- feyn aras lan ve geç vakite ka- dar süren ikinci içtimada alıcı vaziye- tinde bulman Kartel mümessilleri tek- liflerini bildirinişlerdir. Ham ve mamul halinde afyon satıcı vaziyetinde bulu- pan müşterek büro da mukabil teklif- lerini hazırlamıştır. Müzakerata devam edilecektir. Kendisile görüştüğümüz Ali Sami Bey, dün sabahki içtimada salihiyetna- melerin teati edildiğini, öğleden sonra- ki toplantıda müzakerat başladığını ve müzakeratın bir kaç gün süreceğini söy- lemişti; Bir ecnebide bulunan Kelâmı kadim Romanyaya gidecek bir ecnebi de Asarı ötikadan ol yazılı müzehhep bir kelâm: kadim bulunarak müsadere edil- diği yazılmıştı. Gümrük muhafaza ida- resi, bu kelâmı kadimi müze idaresine tetkik ettirmiştir. Bu tetkikat, kelâmı kadimin 170 sene evvel yazılmış oldu- beş Kiraya satın aldığını söylemişti, Kahire beynelmilel posta kongresi e e deplamak 10 tirak etmek üzere etmek balunan posta işleri müdürü Yusuf Bey evvel ki gün Toros ekspresile Kahireye ha- reket etmiş ve kendisine Eskişehirde posta işleri müdür muavini Tevfik B. de iltihak eylemiştir. sal lm lmeyin Avni Efendi isminde bir tir. Hüseyi ivni Efendi Uzun - Ve in isminde bir adamm Çaydanlığını çalmaktan suçludur. Fa kat bu hırsızlığı pek mücbir bir se - bep tahtında yaptığı anlaşılmış, suçu da sabit olmuş, kendisine 20 gün ha- pis cezası verilmiştir. Ancak Hüseyin Avni Efendinin bu işi bir daha yap - mıyacağına ve ıslahı hal e dair hâkimde kanaat bâsıl olduğun - 'dan sabıkası da bulunmadığından ce- zası tecil edilmiştir. Tavla ve ampul hırsızlığı e gl Ee mele si e tan suçlu olan bu mazmunlardan kah veci Cemal hırsızlığı yaptığını itiraf etmiş, £ — dini kırmış değiliz, , içeri girdik, demitşir. Buz kapı cu Ahmede gelince: — Hırsızlığı Ahmet yapmış, ben ona yolda rastzeldim, beraberce gi - diyorduk, bekçi geldi de - miştir. pi, Muhakeme bekçi ile hâdiseyi gö - ren diğer in celbi için başka güne bırakılmıştır. Altan istifade Dün üçüncü ceza mahkemesinde 7 dava rüyet edilmiştir. Bu davala - rın bir kısmı af ve tecil kanunundan istifafde eder mahiyette olduğu için suçlularının sabıkaları sorulması ka rarile başka güne birakılmış, bir kıs. m: da şahit celbi ve tahkikatın te için tehir edilmiştir. jr ri e Gençler ve cemiyetler Falih Rıfkı Bey dikkate değer bir mev zua temas etti. Hemen her gün gazete sayıfalarının bir köşesinde yeni teşekkül eden bir ce- miyetin davetine tesadüf ediliyor. Falan lisenin eski mezunları. Falan orta mek- tebin yeni mezunları, falan kasaba genç lerinin İstanbulda okuyanları ayrs a; birer cemiyet teşkil ediyor. Toplanıyor. İdare heyetleri seçiyor. Nizamnameler yapıyor. İçtimalar tertip ediyorlar. kafa ile yürüyen bir teşkilât içinde top- lanması lâzmmgeldiğini söylüyor. Arkadaşımın bu fikrini Türk gençliği için pek yerinde ve zamanında Spor teşkilâtı, fikir ve sanat hareket- leri gibi messi sahaları farklı gibi görü- nen teşekküller bile ayni çatı altında ve ayni kaynak etrafında toplanmalıdır. Zaten böyle lise ve orta mektep mes zunlarının ayrı ayrı cemiyet kurmaları yen in veyahut © mefkürenin ifadesidir. Bir lise veyahut mezunları için meslek it öçtimai, mektep gençleri bir mesleğe değil, ancak yüksek tahsile hazılayan bir irfan geçi- didir. Liselerin vazifesi muayyen bir ihtisas şubesine henüz adımı o atmıyan gençlere umumi malümat © vermektir. Buralardan çıkan gençlerin yüksek tah- sile devam etmedikleri takdirde nihayet memleketin okur yazar birer evlâdı ol- maktan başka mesleki kıymetleri ola maz. Binaenaleyh İse ve ortamekteplerden çıkan gençlerin ayrı ayrı cemiyet kurma larmda mana da yoktur, lüzum dal Bu gençler eğer yüksek tahsile devam edi- yorlarsa intisap edecekleri ihtisas şube- sine ait mesleki cemiyete girebilirler. Ni hayet bütün memleket evlâtlarını agu- şuna alan Halkevleri teşkilâtna dahil 0- İabilirler. Ve nihayet daha faal bir ha- yatta çalışmak istiyorlarsa Halk Fırkası teşkilâtından istifade edebilirler.. Maksat bir fikir bir olduktan sonra ferdin me- saisini böyle geniş teşekküller içinde teksif etmesi daha faydalıdır. Bir ortamektep mezununun bugünkü hayatta mevkii ne olabilir ki onlardan bir kaçının cemiyetin kıyme- ti olsun. Cemiyet ayni fikir, ayni mes- lek, ayni ülkü üzerinde didişen insan- ların karargâhıdır. Bir ortamektep v. bir lise mezunu henüz tam bir filkir ada» mı değildir. Hedefine varmak için ö- nünde atlamağa mecbur olduğu engel- ler, merhaleler vardır. ih Rıfkı Bey arkadaşımın söyledi- ği çalışmak isteyen gençliğin daha makul ve olgun bir teşkilât içine girme- si ve bunun için de lise ve ortamektep gibi tahsil çağının henüz ham devirle rinde faydasız teşekküller peşinde koş- maktan çekinmesi lâzımdır. Bunu sami- miyetle ister ve bekleriz. Burhan CAHİT ... İstanbulda ilk defa eşeklerin sokak- larda dolaştığım gören Viyanalı bir ahçı kadının geçirdiği korkudan bahsetmiş. tim. (Hikmet Feridun) Bey (Akşam) da, alâ Bolu ahçıları varken Viyanadan Telyerii (züppelik) diyor ve ilâ- — “Hem Viyananın sütlü O kahvesi meşhurdur ama ahçısı meşhur olduğunu üni Hikmet Feridun Beyin bilmediği şey yalnız böyle ehemmiyetsiz şeyler olsays dr ne âlâ. . Fakat delikanlı iktsadi buh- ran yüzünden Viyanalı ahçıların Bolu u şaklarına rekabet ettiğini, Japon basma- İarının tâ Aksay: şarktan gelip piyasa- yr altüst ettiğini de bilmiyor ki, bu, af fedilmez. Hem mutfağına Viyanol ahçı nerlen ziippelik olsun? — Yerli si varken çocuğuna Berlinli | imüse tutanlar, yerli baytar varken cins at için Lopdradan baytar getirenler, hat- tâ mis gibi sabun kokulu ( hanımkızlar varken ecnebi silelerden kız alıp evle- menler yok mu? Bir şey yaz ama, enini boyunu düşün Ke be birader? Mimarlar yar Ne diyorlar? Muhiddin Beyin beya- natı ve mimarlar Belediye reisi Muhittin Bey İstan- gömişti. Mimarlar birliği idare beye ti azasından bu hu- n “ — Muhittin Beyefendinin beya « atında heveskâr bir adamdan bah - Bir birlik heveskâr beyanatta bir zannediyoruz. |, Bir kere birliğimiz, gazetelerin tetkikinden de anlaşılacağı veçhile ne belediyeye hücum etmiş, ne de gü- rültü yapmıştır; ne de mevzuu mevcut olan bir münakaşaya mevzuu anla -* madan sonradan katılmıştır. Eğer ortada kendini jüriye empo- ze eden, gürültü eden bir adam varsa Muhittin Beyefendinin, bu adamın is- mini zikretmeleri lâzımdır. Yok eğer heveskâr, gürültücü, anlamadan mü- nakaşaya katılan bir adam olarak bir birlik kasdolunuyorsa bu sözlse pek * ağırdır.” Şubat aylığı yarın verilecek İ Ümümü şubat aylığı yarın verilecek» ör. Ücretle memurlarm maaşları buün | verilecektir >.