10 Kasım 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

10 Kasım 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MİLLİYET CUMA 10'TEŞRİNISANI 1933 Meclis ihtısas encümenleri intıhabı (Başı 1 inci sahifede dirne), Hasan Tahsin Elâ: , (Erzurum), Aziz (Erzurum), Nuri (Gaziantep), Kâzım (Gireson) Sa - dettin Rıza (İstanbul), Ahmet Hilmi (Kayseri), Mehmet Nahit (Kırklare- Şevket (Kırklareli), Turgut (Ma- ), Recep Zühtü (Sinop), Rasim (Sivas), Remzi (Sivas), Süleyman Sır- rı (Yozgat) beylerle Küzim Paşa (İz ix, Asım Dahiliye encümenine: Cemil (Tekirdağı), Faik (Tekirda- ğı), Şükrü (Çanakkale), Halit (Bur- dar), Ali Münif (Adana), Esat (Ames ya), İsmail Hakkı (Amasya) o Rasih (Antalya), Emin Fikri (Bursa), Isma il Kemal (Çorum), Münir son), Mehmet (Kütahya), o Abdülmüttalip (Malatya), Vasıf (Malatya), Hasan Reşit (Maş), Galip (Niğde), Ahmet an (Ordu), İsmail (Ordu), Esat (Ri ze, Zühtü (Samsun), Vasfi Raşit (Şi- binkarahi 1r), Faik (Trabzon), Ha - it, (Zonguldak), Refet (Zonguldak), İzzet Ulvi (Afyon) Beyler. Hariciye encümenine: - Mahmut (Sirt), Necmettin Sadık. (Sivas), Zeki Mesut (Diyarıbekir), Cevat Abbas (Bolu), Falih Rıfkı (Bo- lu); Fazıl Ahmet Elâziz), Saffet (Er- zincan), İbrahim Tali (İstanbul) Sa- Jâh Cimeoz (İstanbul), Halil (İzmir) Ibrahim Süreyya (Kocaeli), Reşit Saf fet (Kocaeli), Yakup Kadri (Manisa) Nebi zade Hamdi (Trabzon) beyler. Aktısat encümenine: Şakir (Edirne) İsmail (Şibinkara - hisar), Akosman zade İzzet (Afyon), Şeref (Ankara) Şükrü (Bolu), Dr. Rasim Ferit (Bursa), Rüştü (Bursa), Emin (Eskişehir), Edip Servet (Gü - müşhane), Ahmet Hamdi (İstanbul) Akçora oğlu Yusuf (İstanbul) Alâ - sttin Cemil (İstanbul), Hasan Vasıf (İstanbul), Yaşar (İstanbul), Meh - met Sadettin (İzmir), Tahsin (Kasta- monu), Hasan Cavit (Rize), Husan (Zonguldak), Razıp (Zonguldak) Beyler. Müli Müdafaa encümenin. Ihsan (Gireson), Kâzum ( (Cebel fereket), Muhiddin (Kars), Ali Fuat (Konya), Paşalarla Mahmut Nedim (Malatya), İbrahim (Bilecik), Salih (Bilecik), Ahmet Saf far (Elâziz), Fuat Ziya (Elâziz), Kı- Imç Ali (Gazi Antep), Şevket (Gü - Ali Riza ( fit (Kırşehir) Rasim kmiyey Recai i (Ordu), Hüs nü (Tokat), Mustafa Vasfi (Tokat) Ali Saip (Urfa) beylör. i Teşkilâtı esasiye encümenine: Yunus Nadi (Muğla), Hakkı Tarık har (Aydın) Doktor Reşit Galip (Ay dın), Tahsin (Aydı), Asaf (Bursa) Mahmut Esat ).. (Sinop), Celâl Nuri (Tekirdağı) Meh met Emin (Urfa), beylerle Ali Fuat Paşa (Konya). Nafia encümenine: Etem (Samsun), Aziz Sami (Erzin can), Osman (Manisa), Rasih (An - dalya). Cevat (Çanakkale), Ali oğlu hmet (Eskişehir), Haklcr sab) Ha <i Hüsnü( İsparta), Hakkı ( ya) Süleyman Fikri (Mersin), Si it (Niğde) Dr. Asım (Samsun), Mah - mut Rasim (Tekirdağ), Baha Tali (Kars) beyler. Maarif encümenine: Nafi Atuf (Erzurum), İbrahim A- Miettin (Sinop), Haydar (Afyon), A « kagündüz en Talât (ee) Osman zade Hamdi (İzmir), Naim Hazım (Konya), Ferit Celâl (Mersin) Kılınç oğlu Hakkı (Muş) Hamdi (Or du), Rahmi (Sivas), Şemsettin (Si » vas), Sadri Maksudi (Şibinkarahisar), Halil Nihat (Trabzon) Refet (Urfa) beyler. Maliye encümenine: Hasan Fehmi (Gümüşhane), Kemal Turan (İsparta), Enver (Balıkesir) (Adnan (Aydın) Pertev (Balıkesir), Zülfi (Diyarıbekir) Emin (İçel) Ham di Mustafa (İstanbul), Refik (Kasta- monu), Kâzm (Konya), Tahsin (Konya), Tahir (Manisa), Mitat (Ma raş), İsem ei (Urfa, Kâmil (İzmir) beyler. sehihat ve İçtimai Muavenet encü « Dak Pikei (ğimlrmin) , Baktariya loğ Refik (Bursa), Dr. Nazifi Serif (Antalyalı Dr. Cemal (Antalya), Mu zaffer (Balıkesir), Dr. Emini (Bolu), Dr. Kâzım (Denizli), Necip Milliyet'in romanı: 57 ESRARSIZ HAYAT Hollywood'da sinema yıldızlarının romanı Yazan: VİCKİ BAUM Bu düşünce, doğrudan doğruya insanm gözüne çarpan bir projektör aşığı gibi, delici ve idi. VR Ertesi gün saat onu z geçe O- liver Müdüriyeti umumiyede görün- dü. Merdivenleri güçlükle çıkıyordu. Bill Turner'le görüşmeğe muvaffak ol- du. Yarım saat sonra Stüdyoyu müte- bessümane terkediyordu. Başında ha- üstünde bir kos tüm vardı. Bu haliyle ilânlardaki resmine benziyordu. Böyle olmakla gini söyledi. Çolağın ağzmdna tenkit işitmek nadir bir şey olduğu halde ö- teki bu ihtara biç ehemmiyet verme. © ös ag lokantada Oliver Asım (Erzurum), Dr. Suat (Kastamo- mu), Reşit (Kayı Dr. Di latya), Dr. Saim (Manisa), Hü Avni (Muğla), Ahmet Vefik (Niğde) beyler ve Hakkı Şinasi Paşa (Erzu - rum). Ziraat encümenine: Mustafa Rahmi (İzmir), Yaşar (Ak saray), İsmail Hakkı (Bolu), Arukoğ lu Daman (Adana), Ömer Resul (A - 'Masliki (Denizli), Nafiz GE Cafer (Eskişehir), Mitat (stanbul) Ömer Kâmil (Kars), Ha - Jil (Kastamonu), Ali Kocaeli) Ahmet Hamdi (Konya) Mustafa Lütfi (Kon- ya), Nuri (Maraş), Hulüsi (Sinop), İsmail Mehmet (Sivas) beyler. Gümrük ve İnhisarlar encümenine: İsmail (Çorum), Şevket (Ordu) Cemal (Afyonkarahisar), Fuat Şahin (Aydın), Hasan Basri (Cebelibereket, İbrahim (Cebelibereket), Bekir Ka- Serdar Ahmet (Malatya) Kâni (Manisa) Naki (Muş), Emin (Samsun) Mehmet Haciyunus (Sam - sun), Recai (Tokat), Daniş (Trabzon) beyler. Meclis gelecek toplanacaktır. . Misafirler Ayrılırken (Başı 1 inci sahifede) rile bize büyük * komşu memleketin sa- mimi dostluğunu getirmiş olmalarından dolayı son derece bahtiyarım. Dostlarımız, burada gerek resmi me- hafilde ve gerek halk arasında en ha- raretli ve Türkiye ile Sovyet Rusya mil letlerinin biribirlerine karşı hissetmek- te oldukları eski ve mücerrep dostluğu en uygun bir kabul gördüler, Sovyet heyeti, Ankaradaki ikameti esnasmda bir kaç defa Reisicümhur hazretleri tarafından kabul buyrulmuş ve reis hazretleri dostlarımızla iki mem leketi alâkadar eden bütün meseleler hakkında gerek resmi ve gerek yarı resmi mükâlemelerde bulunmuştur. Bütün bu görüşmelerden Türk — Sovyet dostluğunun her zamandan da- ba ziyade sağlam olduğu ve sulh ese - rinin hayır ve menfaati namına islik” belde daha ziyade inkişaf etmeğe nam- zet bulunduğu ve dostluğun, iki mem- leketin sıkı teşriki mesaisi sayesinde sulh davasına kiymetli hizmetler ifa &- debileceği açıkça anlaşılmıştır « Sovyet heyeti, Türkiyeyi terketmek- te olduğu sırada dost memleket hükü- metine ve burada kendilerini kabul et- mekle mesrur olduğumuz: zevata, bu memleket toprağında bizde kalmış ©- lan silinmez hatıra ile beraber cüm- huriyet hükümetinin en dostane temi- malını tekrar etmek isterim. Kadro anlaşıldı (Başı 1 inci sahifede) sında 15 kadar askeri doktor vardır. Bu doktorlar memleketin muhtelif kö şelerindeki hastahanelerinde mütehas olarak çalışan kıymetli hekimler- ir. Askeri hekimler için Milli Müda- faa vekâletinden beş sene mezuniyet alınmıştır. Hukuk fakültesi İktisat profesörlüğüne evvelce tayin edilen ifa etmiş ve ye- rine Babanzade Şükrü Bey tayin edil- miştir. Hukuk fakültesine profesör olarak yeniden Yavuz, Rüç- tü, Şemsi Talip Beyler tayin edilmiştir. Tıp fakültesi Tıbbı adli profesör muavinliğine İstanbul Tabibi perşembe günü “adlisi Hikmet Bey tayin olunmuştur. Dişçi mektebine de yeniden tayin edi- len myallimler Feyzullah, Şevket, Su- at İsmail Beylerdir. Bu kadro bir se- neye mal olup rhuvakkattir. Üni- verstienin €sas kadrosu önümüzdeki ders senesi başında takarrür edecek- tir. Bir hafta evvel Ankaraya giden vekâlet müşaviri Profesör M. Malhce dün an ymm dönmüşt Üni rl emini Neşet Ömer Bey pazar günü İs- tanbula dönecektir. Fakültelerde ted risata 15 Teşrinisanide başlanacaktır. Bu sene yeni teşkilât dolayısile ders- ler geciktiği için, sene ortasında 20 gün sömestr tatili smiles Bu ayın on beşine ka tün Üni. versite talebesi yeni pod lisan mek- tebine kaydolduklarma fakülte Ye birer beyanname verecek lerdir. Terczme: KAMRAN ŞERİF in Avrupaya gitmek için izin aldığın- dan basediliyorda. Sont ikide entya çıkarılan akşam gazetelerinden biri biraz tafsilât veriyordu. Oliver Dent © akşam B,45 te Lon Angelos'tan ha- deki büyük filmde baş rolü oynamak üzere üç hafta sonra gene Holiywo- od'da bulunacaktı. İşte dostlarım, devrimizin ahengi böyle... şubesi müdürü Doktor Erbescher k bu haberi okuduktan son- ra, bir müddet düşünceye daldı. Bu (Başı 1 inci sahifede) ziyaretler sanada Voreşil2€ Cenap larına, topçu müfettişi Budenny ve maiyeti erkânı, İzzettin, Şükrü Naili ve Ali Hikmet, Muzaffer Paşalarla, Alaşenavali re- Öğle yemeği Pera- palas otelinde hususi surette yenilmiş tir. Misafirler öğleden sonra istirahat güzmişlerdir. Akşam üzeri Vali Muhit- fetten sonra misafir- iyatrosunda ş€- reflerine verilen temsilde hazır bulun muşlardır. Şehir tiyatrosu misafirle - rin Türk tiyatrosu hakkında umumi bir fikir peyda edebilmelerini temin için “Bir Kavuk Devrildi” ve Per Günt piyeslerinden birer perde ile Üç Saat operetinden bir perde temsil et miştir, Odesaya hareket Sovyet dostlarımız temsilin hil mmda rıhtımda harekete hazır bir hal de bulundurulmakta olan İzmir vapu- runa binerek, gece “ yarısından sonra Odesya müteveccihen hareket etmiş- lerdir. Veda ve teşyi merasimi samimi olmuştur. Hariciye vekili Tevfik Rüş- tü, Vali Muhittin Beyler, kumandan paşalar. misafirleri vapura kadar teş Yi etmişlerdir. Muzaffer Paşa , Cev - det Kerim Bey, zabitlerimizden grup, Hariciye kalemi mahsus mü rü Refik Amir Bey, Mi için Odesaya gitmişler. puru gece yarından sonra limandan hareket etmiştir. Voroşilof cenaplarının beyanatı Voroşilof ve M, Karahan Cenap - ları dün akşam saat 18,30 da Pera - palas otelinde gazetecileri kabul mişlerdir. Kumandan Voroşilof Cenaj ları Türkiyede gördüğü hüsnü kabul- den pek mtüsh olduğunu ve bil - hassa matbuat ve Türk milletinin zi- yaretlerine karşı göstermiş olduğu alâ- kaya gözetir ederek şu beyanatta etim, bana mem in inizi ve başta, da- ha iyi bir âti im giriştiği mücadeleyi idare etmekte olan Gazi bulunduğu halde, devlet ricalinizi açık ve canlı surette tanımak imkânı bahşeti tısadi ve hars sahasında gösterdiğiniz muvaffakıyetleri büyük bir alâka ile müşahede ve takdir ettik. Memleke - tin hars yolunda inkişafı ve kadınlığın vesayetten kurtulması için yaptıkla - rmız, ve Padişahlık devrinin iktisat ve hars noktasından geride bırakılmış olduğu memleketinizde sanayii tesis i- çin sarfettiğiniz spear ancak mem İeketinizi kendi gözlerimizle gördük” ten ve mevcut meselelere nüfuz ede - rek, onlar için bulduğunuz hal suret - i tamamen anladıktan sonra bü - tün vuzuhile meydana çıkıyor. Anka- rada mektep, sergi gibi, sanayide, zi raatte ve harstelfi muvaffakıyetlerini- zi gösteren bir'çök #iücsseseleri ziya - ret ettik. Bazı sergilerde, eski mektep leri gösteren ve çok muvaffak olmuş resimler bilhassa nazarı dikkatimizi Bu mazi üzerinde, muvaffa- pek bariz bir surette gö- rülüyor, gençliği ve çocukları gözden geçirince, bu muvaffakıyetler pek ko lay surette tezahür ediyor. Mektepler de, sokaklarda, ve Ankaradaki geçit resminde intizamla yürüyen gencler, teşkilâ tulmaz bir tesir bırakmıştır. İstifade olan seyahatimiz esnasında gördüğü» müz seyler meyatında bilhassa An - karada vö diğer şehirlerde gördüğüm mektepleri zikretmek isterim. Yalnız bu mektepler için inşa etmekte olduğu muz güzel binalardan bahsetmek miyorum, zaman müsait olduğu nis - ebite, tedris usvilerini ve mekteplile - rin işlerini anlamağa çalıştım. Bunlar gösteriyor ki Ma: meselesini iyi e - saslar üezrine kuruyor ve ayni zaman da şayanı dikkat neticeler elde edi - yorsunuz. Ankaradaki Ticaret mekte- bi , İzmirde ve Bursadaki Ziraat mek tepleri bizde şayanı dikkat bir intiba bırakmıştır. Heyetimiz ayni zamanda Ankaradaki sergide millet in bir “ağ - le ettiğimiz in sizin için müşkül bir iş olan ilk tahsil. de de mühim muvaffakıyetler elde et- mişsiniz. Ankarada İsmet Paşa tara - fından küşat resmi yapılan Tıp ve Zi- raat enstitüleri terakkiyatınızm gü - zel birer misalidir, Kadınlığın ve sa- yetten kurtuluşu,, yeni gençliğin terbi- yesi, ve alfabede İâtin harflerinin ka- bulü inkılâbınızm semereleridir. Bu inkılâbın Batırası, Ankarada bulun - duğumuz günler zarfında, Türk mille- tinin cümhuriyetinin on senelik plânço bayağı satırların arasında bir şey his seder gibi oluyordu. — Bu bir firara benziyor, dedi. Cennetten firar! San Honston'a telefon etti. — “Kilometre Taşları” nın senar- yosu tayin edilen tarihte mutlaka ha- zır olmalı mı? Diye sordu. Cevap: — Hayhay. Elbette. Fakat Oliver'in istenilen tarihte döneceği ne malümdu? — Katiyeti tamme ile eminiz. Ter- tibat mükemmeldir. “Taliin Gecesi” filminin bittiği gün “Kilometre Taş- başlatılacak. Senaryo şubesi * Bu sözden canı sıkılan Erbracher senaryo şubesinin şimdiye kadar her ne olursa olsun, hiç bir işi geri bırak- ledi. Şimdi mesele "alin Gecesi” filmi için teklif edil- beş senaryodan hangisinin Umumiyece alıkonuldu- m bilmekte Erbracher biraz ağrı” makta olan başın: serinletmek içi indü: Rüzgâr denizden de- cı bir gi Bi Cenubu şarki tarafından çölden esiyordu. sunu yapmakta ve İstiklâl mücadı sinin kahramanlık sahifelerini elân hâtırasında yaşatmakta olduğu bir rada bilhassa pek canlı bir balde idi Bütün bu hütıralar, inkılâbın yaarttı- ğı Ankarada, İzmire kadar her adım- da bize refakat etti. O, İzmir ki elân ecnebi müdahalecilere karşı vaki o - lan yürüyüş hâtıralarını ve yaraları- nın izlerini çok canlı bir halde muha- faza ediyor. Seyahatimiz, bize hassa yeni Türkiyeni in iktisadi Tini temin için sarfettiği mesaiyi renmek fırsatını bahşetmiştir. tesis edilmiş bir çok müesseseli dik. Bu müesseseler sanayii hassa hükümet sanayiini tesis içim el- de ettiğiniz muvaffakıyetleri göster- mektedir. Demiryollarınızı inşasını, en büyük muvaffakıyetlerinizden bi d dederemi, Yeni yapılan Kütahya - Bali kesir hattından geçerken, zalmz mem lekete lâzım olan şimendiferler yap - makla kalmadığınıza, fakat bunu çok mükemmel bir tarzda yaptığını - za şahsen kanaat hâsıl ettik, İzmir, Ça nakkale, Bursa ve geçtiğimiz bir çok ye iyi yolları da kaydetme! tün bu muvaffakıyetler, sadece dost bir milletin muvaffakıyetleri olarak bi 3i sevindirmekle kalmıyor, a; yeni Türkiyenin iktr - müstakil olduğunu gös- bahtiyar kılıyor. Bu hakikat lehine © tarih © tera- zisinde kuvvetli yeni bir âmi . Türk ordumı hakkındaki Cümhuriyetin onuncu yerle nündeki resmi geçit münacebetile matbuata söylemiştim. Bu ordunun mükemmel bir ruh ve zihinle mütehal Ni olduğunu ve Türk mili sile bihakkin iftihar edebileceğini söy wretile ihtisaslarımı tekrar © Şimali şunu da ilâve edebili- rim ki, Filonun ve Türk tayyareciliği- nin bir kısınını ve İstanbulda askeri ve Harp skademisini görmek- le, bu ihtisaslarım daha ziyade kuv- vet bulmuştur. Ankarada olsun, İs - tanbulda olsun, geçtiğimiz yerlerdeki en son kulübeden olsun halkın bize gösterdiği hüsnü kabul, gençlerin, ço cuklarm yükselen sesleri bizi son de- rece müteheyyiç bıraktı. Bu seyahat- ten sonra her kim için olursa olsun, açıkça anlaşılmalıdır. ki ii hükümet arasındaki teşriki mesaimiz ve dostlu- umuz, dostluktan da üstündür. Şe hir ve köylerde halkın bi ö samimi muhalasat, daima dımda bunu teyit ediyordu. Heyetimiz. Türk milletinin Sovyet birliğine karşı gösterdiği bu samimi tezahürleri Sov- yet cümhuriyetleri ittihadındaki işçi- i bir vazife sayar. Bize kabulün tesiri altın imizin, gerek ştü Beyin ziyaretlerinin ibirine daha ziyade yak- iktısadi ve harsi rabıtalarını lendirdiği ve sulh mücadelesin- de teşriki mesaimizi daha ziyade tak- anaatile memleketimi; dönüyoruz. Sulh için mücadele, memleketin siyasi plânlarının başın- da geliyor, Bunun içindir ki, araların da bu sahadaki teşriki mesai, bu de- rece müsmir olmuştur. Seyahatimizin daha ziyade kuvvetlendirdiği sıkı ve dostane temasın, sülh için olduğu ka- dar, bütün tahribatı ve ıztıraplarile beşeriyeti tehdit eden harbi bertaraf. etmek için de mücadelemizde bize da ha büyük bir enerji vereceğine emi - Bim, Günden güne sulhün daha ziya- de tehdit edil ii mu sırada, ihuriyetleri ittiha esainin, yalı; fakat in de hususi bir kiymeti ve ehemmiyeti vardır. Bugün misafirper ver memleketinizden ayrılırken, vesile. den istifade ederek, bize gösterilen hüsnü kabulden dolayı matbuat vası « Tesfik Rüştü Be bu akşam dönü; Şehrimizde sümen kin ola Hari ciye vekili Tevfik Rüştü Bey bu ak - şamki trenle Ankaraya gidecektir. Misafir meslektaşlarımıza ediyeler Sovyet heyeti ile birlikte şehrimi - ze gelmiş olan Sovyet gazetecilerine Diğer bir akşam gazetesi, Holly- wood'un en kulağı delik gazetecisi 0- lan Mary Flag'ın “Oliver niçin Avru- paya gidiyor?” serlevhası altnda bir makalesini neşretti. Bu makale saat 'dörtte herkese şu havadisi veriyordu: yan bu m diğer bütün aşkların bit- ü gibi, kavğa, sadakatsizlik, müte- kabil kıskançlıkla sonuna ermi mankibenin uydurulmuş tarafları çok tu: Maamafih bütün bu neşriy; hafif bir hakikat kokusu intişar yor da değildi. Onun için Oliver ma- kaleyi okuduğu zaman ri rahat- sız oldu. çrkeyike. dedi ki Sanki m varmış gi- Sonra ciddi bir tavırla sordu: — Solicanların vantuzları vardır değil mi? Jerry mahzun mahzun gülümsedi: Oliver metanetle: — Buna gelemem, dedi. Hayatı mın zaten hususi bir tarafı kalma Fakat ne kaldı ise hususi hayakmda beni rahat bıraksınlar. Ben burada 2 ON ŞANI M. Voroşilof giderken dedi ki: matbuat cemiyeti tarafında, ğinü yazdığımız hediyeler, dün ken - dilerine takdim « tir. Bu hediye invanlı eserden birer müshadan iba- rettir, Litvanya sefiri degitti Şehrimizde bulunmakta olan Lit - vanyanın Ankara sefiri M. Baltrousa - itis de Moskovaya gitmek üzere Sov- yet misafirlerle beraber Odesaya git- miştir. M. Baltrousaitis Litvanyanm, ay- ni zamanda Moskova sefiridir. Sovyet tayyare heyeti Ordumuza Sovyet Rusya tarafın - dan hediye edilen tayyareleri şel mize getirmiş olan Ceneral İiyen'i riyaseti altındaki Sovyet tayyare he - yeti şerefine dün akşam Tayyare ce - miyeti tarafından Perapalas otelinde bir veda ziyafeti verilmiştir. Tayyare ciler, şehir tiyatrosunda verilen tem silde bulunduktan sonra İzmir vapu - rile Odesaya hareket etmişlerdir. İSTANBUL, 9 (A.A.) — Hariciye vekili Tevfik Rüştü Beyefendi İzmir ih bahriye komiseri Vor; mirin fahri hemşeri diklerini bildiren şu telgrafı almış - Voroşilof İzmirin fahri hemşehrisi Hariciye Vekili Tevfik Rüştü BE. ye “Bugün toplanan şehir meclisi, İz - mirde kıymetli ve tatlr hatıralar Bira- kan aziz Sovyet dostlarımızın muhte. rem şefi Harbiye ve Bahriye komiseri Ceneral Voroşilof'a İzmirin fahri hem gerisi ünvanını verdiklerini ve mazba- tanın derdesti takdim olduğunu ve bu münasebetle muhterem £ bemşerimize İzmirin derin sayğı ve sevgilerini sun 'duğumuzun bildirilmesine delâlet bu- yurulmasını yalvarırım efendim.” Belediye Reisi Doktor Behçet Salih İsmet Pş. ile M. Voroşilof arasında teati edilen telgraflar ANKARA, 9. A.A— Birinci teşrin ihtilâlinin 16 mcı yıldönümü münasebeti- le İstanbulda M. Voroşilofa İsmet Paşa | Hazretleri i tarafından çekilen tebrik telg- ralı ile Sovyet Cenerahın cevabı aşağıda" M. Voroşilof Hazretleri Perapalas İstanbul Birinci teşrin ihtilâlinin 16 mcı yıl nümünde sizi çok muhterem ref” “s Ie aramızda görmekle bahtiyar olarak bu bayramı hararetle tebrik © eder ve aziz dostlarımızın sıhhat ve saadetini ve bü- yük dost memleketin refah ve ikbalini gönülden dilerim. İSMET Başvekil İsmet Paşa Hazretlerine, Teşrinievvel ihtilâlinin 16 mer yıldönü- mü münasebetile izhar buyurmuş oldu- ğumuz alikadan fevkalâde mütehassin ol- dum. Bu yıldönümünde Türkiyede bulun muş olan bizler, onu hakiki dostlar ara- sında tesit etmiş olduğumuzu hissettik. Dostluğumuzun — yeni kıymetli bir delilin teşkil eden temennilerinizden do- layı söze hararetle teşekkür ederiz. Ge- rek kendi namıma ve gerek bütün heyet azası namma zatidevletlerine sıhhat ve memleketinize saadet ve refah temenni ederiz, Tevkifhane de Boşalıyor (Başı 1 inci sahifede) kikata başlanılmıştır. İlâmat dairesi şefi İsmail Hakkı Bey bu ilâmlarm tetkikine bizzat nezaret etmektedir. Bu ilâmlardan beşyüzden fazlası af kanunundan takibat yapılmamak su- retile istifade etmekte, diğerleri de tenzili ceza suretile istifade eylemek- tedir. Gümrükteki sekizinci ihtisas mah- kemesinde ilişikleri bulunan birçok mevkuf ve mahkümların dün de tah- liyelerine devam edilmiştir. Af kanu- mundan istifade eden ve tahliyeleri lâ zım gelenlerin dosyaları cümhuriyet müddeiumumiliğine gönderilmiştir. yokken Pulski bu işe biraz baksın. “Kilometre Taşları” başlıyacağı sıra- da gazetelerde dedikodu, rezalet iz- temem. Bağajları hazırlıyorlardı. Dan O- Hiverin ayakkaplarını kaplara koyu- reket zamanı m işin çok » müte- beyyiçti. Jerry küsmü; yorlardı; vakın götürmemek te makul. Dave almada Mest ver: AE mağa ikti vardı; bu ihtiyaç derin ol beraber pek te vazih değildi. Fa- emi kendi kendine acıdı ve kö- peklerinden birinin yanında bulunması” zu etti. Kravat intihabından daha müşkül bir mesele. Oliver en fazla Plmek'i severdi. Kibirli ve şımarık Pluck köpekleri içinde fotoğrafa en iyi geleni idi; Oliver seyahat esnasmda köpeğiyle birlikte yüzlerce fotoğrafının çekilece- ğinden emindi. Fakat Pluck sayahat yor Zunluklarına gelemezdi; onu bütün zah- metlere katlanmağa icbar etmek imkân- sızdı. Pluck'ın köklenmiş bazı itiyatları ve ihtiyaçları vardı. "iiver gidip köpeklerine baktı, onla- 2 VOROŞİLO Vapur postaları Taksim edildi Şirket pazartesiye ik purunu tahrik ediyor Devlet Denizyolları idaresile vapuırculuk şirketi arasında muh hatlarda işletilecek posiaların tak için Ankarada cereyan eden « ü Sadettin, ve letme şefi Zekeriya Beylerle vapu şirketi müdürü Ali Rıza ve idare isi reisleri bugün Ankaradan avdet deceklerdir. Türk vapurculuk şirketi harici kalan vapurlarım da şirkete iltihal meselesi okat'ileşmiştir. Şirket nez deki tahkiletımaza nazaran, hafta şında şirket heyeti umumiyesi fi lâde içtiman davet edilerek tezyidi maye kararı verilecektir. Bu karar ratle tasdik“ ettirilecek ve bu sui şirket haricinde kalan vapurcular şirkete girmiş olacaktır. Şirket idare meclisi reisi Sadık de Ruşen Beyin şirket merkezine karadan telefonla bildirdiğine göre, re meclisine. Yelkenci zade Lütfi yin de girmesi takarrür etmiştir. Ba barla şimdiki idare meclisinden en sermaye sahibi | firmanm mümessil lan Kocaeli vapur şirketinden Rıza yin çekilmesi veya diğer azadan nin İstifası mevzuu bahistir, Şirket, yarmdan itibaren Devlet nizyolları idaresine vapur icar meğe pazar günü de ilk vapurunu ke karar vermiştir. Ba hüranta tertibat alınmış, gö teşkilâtı ve kadroları ikmal bir, Romanya Türkle Ana vatandaki inkilâp ları takip ediyorlâr Cümhuriyet bayramını geçi üzere şehrimize gelmiş olan Ron yanın Pazarcık müslümanları mürekkep heyet Köstence tarikile manyaya dönmüşlerdir. Heyet Salih Bey, Romanya müslümanls! nım vaziyeti hakkında şu izahatı miştirs — Romanyada 170 bin Türk dır ki anavatandan uzak yaşı Bunlar Silistre, Pazarcık, Köstene oturuyorlar, ve Türkiyedeki terak? yatı candan takip ediyorlar. den bir şikâyetimiz yoktur, bur beraber gözlerimiz hep Türkiyed Türk inkılâbınm semeresi, ne Romanya Türkleri arasında da rülüyor. Hükümet tarafından aldı rinde, lâtin harflerile tedrisata b lanmıtşır. Romanyada Arap harfli çıkan gazeteleri, ancak, Türkiyed yazı inkılâbinr kavrayamamış bazı ihtiyarlar o okuyor. Roms Türkleri arasında, kadınların kile" tiyatrolar, müsamereler, koni) ranslar, konserler verilmektedir. zarcıkta 400 Türk talebesi meki de tahsil görmektedir. Türklerin, kesif bir halde bul! dukları vilâyetlerde, Türk unsuru kümet idaresine de iştirak ettirili tedir.. Hattâ orduda İzzet Bey ii de Miralay rütbesinde bir zabii de vardır. Buradan Romanyaya avdet edir yeni Türkiyeyi, burada gördüğü! terakkiyatı hemşerilerimize tanı çalışacağız. Balkan misakı Projesine iltihak (Başı 1 inci sahifede) Balkan hükümeti nezdinde bu esasları dairesinde bugünkü şart! bu sahada vâki inkişaflar nazar! bara alınmak suretile bir misak 'detmilerini temenni edecektir. Bulgaristanın mahfuz bettnği yıtlar hakkında Bulgar ba, b heyeti umumiyede beyanat'ta bul! caktır. , Ilisak hattı SELANİK, 9 (Heyetle giden * daşımızdan) — Selânik serbest W idaresi tarafından konferans gar demiryolları müd” memleketin komşuları ile iltisak yapmağa hazır olduğunu beyan miştir. rı muayene etti. Nihayet lâkaydi Tebins'ta karar kıldı, Ya amma mühim bir işe imi ga il ge ğı üzerinde duruyor, efendisi yanın! cağı köpeği intihap ederken etrafın* dır fıldır bakıyordu. Betbabt bir 9f) seven bütün mahkükler gibi o de Kararda müesir olan bu , Köpeğe banyosunu yaptırdılar. Af günde bu ikinci banyo oluyorda ki te eğlenceli bir şey değildi. bahçede kaldılar ve bii Lai riyle doldurdular. Beş köpek içinde" silen Tobias efedisiyle birlikte har” etti. İşte Tobias kendisine yl şeref ve saadetin vü: man anlıyabildi, Sendeki ye yarı bir halde olmasına rağmen vs! terbiyesini muhafaza etti, Oto" yastıkların: ısırmadı, efendisinin V larının arkasını yalamadı, yüzü yi madı, kendini çok güç zaptedebil””| beraber hattâ haykırmadı bile, (Bimel

Bu sayıdan diğer sayfalar: