PAZAR 30 NİSAN 1933 8 inci sene No. 2591 NUSHASI S5 KURUŞTUR Bir Millet Uyanıyor kmazyödl geçen geçen ikinci kânu- Mun sonuncu günü Milli Sosyalist fırkası iktidara geçtiği zaman, bu- Bun şümul ve ehemmiyeti hakkın- daki fikirler biribirine uymuyor. du: Bazıları bunu basit bir bükü- et değişmesi zannetmişti. Bazıla M ise bunda rejim değişmesine doğru atılmış bir adım manzarası törüyordu. Fakat 31 ikinci kânun : , Almanyanm tarihinde, İmperatorluğun kurulduğu İ8i- kinci kânun 1871 günü kadar e- İemmiyetli bir dönüm noktası ©- heağını pek azları tahmin edebil- şti, Gün geçtikçe anlaşılıyor ki Mili Sosyalist fırkasının iş başma teçmesi, Alman milli vahdet ha- Teketinin yeni bir merhalesidir. kadar coğrafi bir mefhumdan iba- mi Ne Viyana kongresinin 1815 edip te Avusturyanın re- büy altına koyduğu Alman kon- İcderasyonu, ne 1866 da Avustur- Yanın konfederasyondan kovulma i kurulan şimali Almanya kon- federasyonu *nilli devlet değildi. Gerçi 1870 senesinde Prusyanın #Ftânsaya karşı galibiyeti üzerine, 1866 da hariçte kalan cenubi Al- an hükümetleri de ittihada gir- işler ve Alman imperatorluğu teşkil edilmişti. Fakat Bismarck'ın Alman imperatorluğu zamanında bi yuğurularak bir merkezden ida te edilen mütecanis bir millet ha- Nine getirilmesine mâni olan engel- ler vardı. Büyük harp bu engelle- tin en mühimmini kaldırdı. Al Manları ayıran hükümdarlar ve brensler silip süprüldüler. Fakat Hohenzollern'ler ve Wittelbach'- lar'dan sonra da Prusya, Baviyera tekabeti devam etti. Weimar 1919 kanununun tesis ettiği federal İ tümhuriyetten ibaretti. Memleke- tin altmış beş milyon nüfusundan her biri ilkönce Baviyeralı, Sakson Yalı veyahut Prusyalı ve sonra Al- andı. Bir merkezden idare edilen dev let teşkilât; ancak Milli Sosyalist İlrkasınm iktidara geçmesile baş- *lanuştır.. Hitler'in yaptığı teşkilâ- ta göre, bundan böyle Alman kon- federasyonunu teşkil eden hükü- metler Berlinden tayin edilecek u- i mumi valiler ovasıtasile idare edilecektir. Bu valilerin baş vekilleri tayin ve azletmeğe salâhiyetleri ovardır. £ Binaena- leyh tarihte ilkdefa olarak bütün Almanya, doğrudan doğru- ya Berlinin nüfuzu altına giriyor demektir. Milli Sosyalist fırkasınm iktida- | Ya geçmesinin neticeleri bununla da kalmıyor. Alman - Avusturya İ İttihadınm da tahakkukuna yar- © dim ediyor. Çünkü Hitler fırkası. nın bugünkü şekli Almanyanın hu dutları içine münhasır bir Alman- ya fırkası değil, bütün Cermen ır- kma şamil Alman fırkasıdır. Ber- lin'de ve Münihte olduğu gibi Vi- İÜ Yanada'da Milli Sosyalist fırkası | Yardır. Ve fırkanın Avusturya hız- bı, Hitler'in liderliğini tanımıştır. O halde bu fırka Avusturya inti- habatında da galip gelecek olursa, Anschluss, yani Alman - Avustur- İ ya ittihadı kendiliğinden tahak- kuk edecektir. Bu vaziyet te had- di zatında Hitlerizmin siyasi fır- ka mücadelesinden ziyade bir mil- li birleşme hareketi olduğunu gös- İ termeğe kâfidir. Ve bu bakımdan İ bakılıncadır ki Hitler'in Alman ? inkılâbı hakkında 380p nutukları. nın birinde söylediği şu sözlerin mânası anlaşılır: “İnkılâp; ancak hudutların için- de olsun, dışımda olsun, bütün Al. Man milletini yeni baştan teşkilât. İ landırdığı zaman bitmiş olacak- | tr Ahmet ŞUKRU Yunan Reisicü Celâl Beye ziyafet verdi Heyetimiz meçhul askerin mezarına çelenk koydu ATİNA, 29. (Hususi muhabiri- mizden) — Türk heyetinin Atina daki ilk günleri resmi ziyaret ve temaslarla geçmiştir. e Başvekilin heyet şerefine verdiği mükellef ziyafette söylenen samimi ve öz- lü nutuklar her iki milletin de e- lemli tecrübelerden kıymetli ve ib retli dersler aldıklarını ve mesut lar muvaffak olmağa O azmetmiş realist devlet adamlarınm zihni- yetinin beliğ bir ifadesidir. Heyet dünkü cuma günü ikti- sat Vekili Mösyö Pezmazoğlunun Kifisyadaki / villasında öğle ye- meğine davetli bulunuyordu ayni gün akşam saat yedide Türk heye ti serefine Maliye nazırı Mösyö Loverdonun evinde bir resepsiyon yapıldı. Bu suretle Atinanın cid- den kibar ve zarif olduğu kadar, kültür itibarile çok yüksek olan ye di kişilik bir “Elite” 'ni bira rada toplu olarak görmek imkânı Mahmut B. (Tekirdağı), Şeref (Edirne) , Celâl B. hâsil oldu. İstanbul - Atina, İz- mir - Atina yolculuğunun ucuzlu - ğu karşısında yurtdaşlarıma Ati- nayı ve Atinalılar tanımak için (Devamı 5 inci sahifede) Rüştü (İzmir), Hacı Mehmet beyle Dört vekil izahat verdi Mecliste inhisarlar, imar ve mühen)| *» dis MM bütçeleri kabul edildi İnhisarlar Vekili Ali Rana Bey ANKARA, 29 (A.A.) — B.M. Mec lisi bugün Refet Beyi: iğinde top landı. Razgrat hâdisesi etrafında ve- rilen sual takririne Hariciye vekâleti vekilinin vereceği cevap takrir sahib bazı vilâyetlerde büyük mikyasta ya- pılmakta olan imar işleri için de fikir ve mütaleasıma müracaat edilen bir yer olduğunu ve bu itibarla memleke- tin umumi bir ihtiyacma cevap verdi- gini söylemiş ve imar müdürlüğünün belediyeler tarafından yapılacak imar plânları ve tatbikatı mürakabe hu- susunda bir merci ai için kamımi kayıtlar konulacağını ilâ: Kabul edilen kanuna göre imar müdür lüğünün 1933 sene sarifatı karşı- lığı olarak 170 bin lira tahsisat veril- mekte ve varidatı ypi mikdarda tahmin olunmak | ğer bir maddesine göre de istimlâkler | den dolayı tahakkuk eden istihkakla- ra sarfedilmek üzere Maliye vekâle- tinin kefaletiyle 100 bin İl kadar istikraz akti için idareye salâhiyet ve- rilmektedir. Nafia Vekilinin beyanatı Yüksek Mühendis mektebinin 933 senesi bütçesinin müzakeresi esnasın da sorulan bir suale cevap veren Na- fia Vekili Hilmi Bey Mühendis mekte- binin memleketin en eski bir irfan mü essesesi olduğunu ve buradan yetişen mühendislerin memleketin imarı için büyük hizmetleri dokunduğunu, mek- tebin son zamanlarda ıslah ve tekem- mül yolunda geniş adımlarla yürüdü- ğını ve bugün mektepte yol ve köprü ve inşaat mühendisi olmak üze- wiş, ve bu sene Nafia bütçesinde açi- 'an bir fasia Avrupaya sitajiyer ola- rak mühendis gönderileceğini ve bun- ların mektepten çıktıktan sonra mem leketin muhtelif yerlerinde çalışarak iyi yetişmiş, muvaffak olmuş ve mem (Devamı 5 inci sahifede) Aynaroza nefy! Bir piskopos Aynaroza ne ait ötedenberi “devam Taflar dolayısile geçen hafta Başpapa: ün giderek düşündüklerini me rinden bahisle o sırada içtima İİ ANKARA, 2 AA. —T.D. T. Cemiyetinden: | cave farsça kelimelerin 46 (| Müzakerelere dün saat onbirde baş|| landı. Muhtelif meseleler görüşüldü || numaralı listesi şudur : 15 MAHDUT 7 MECAL 2— MAHFİL MECCANEN 3— MAHREM MECLİS 4— MAHRUM — MECMUA 5 — MAHSUL 11 — MİHNET 6 — MAHZUR 12 — MİHVER Listelerde çıkan kelimeler- den anaları birden fazla o- anların her manası için ayrı karşılıklar ileri sürülebilir. 1 MAYIS Dün 20 kişi nezaret altına alındı Bulgaristanda da 200 kişi tevkif edildi Yarım 1 Mayıstır. lerde de yazmıştık: Bazı komünist taslakları ber. sene bu gün yaklaşınca, saçma sapan müuhteviyatlı beyannameler Zıtmak teşebbüsün- de bulunurlar. On, on beş gün evvel bu beyannameleri dağıttıranlar yaka- lanmıştı.. Polis ye- gibi işlere üs etmek üze re bulunan yirmi kadar kişiyi neza- ret altma almıştır. Aldığımız malüma- ta göre, | Mayıs gü nü herhangi bir top FEHMİ BEY hı gezintiye meydan verilmiyecektir. Esasen daima aklı selim ile hareket e- den ve daima vatanperver olan Türk işçisinin 1 Mayıs ile yakın ve uzak alâ- kası görülmemektedir. Sofyada 200 kişi tevkif edildi. SOFYA, 29 (A.A. )— | Mayıs mü- nasebetile ciddi tedbirler alınmıştır. Her türlü toplantılar ve nümayişler menedilmiştir. Zabıta, komünistlerin bu memnuiyete rağmen Sofya sokak- larında nümayiş yapmağa hazırlan- makta olduğunu haber aldığından en fazla komünizm cidalcilerinden 200 ki- şiyi tevkif etmiştir. Birçok komünist propaganda risalesi müsadere edilmiş tir. Bugün £ son gün Birinci kısım tahviller hemen satılmış gibidir Dün bir konferans veren Ali Macit Bey Hükümetin Erganiye ulaşacak de- miryolunu yapmağa halkın iştirakini temin için müracaat ettiği 933 dahili istikrazı büyük bir zaferle neticeleni- yor. Dün bu vatani ve kârlı işe iştirak larak tahvil satışma devam edecek- (Devamı $ inci sahifede) bulunan Sinod Meclisine meki bie iste | mişler ve girmişlerdir. Bunun üzerine Başpapas, içtima: tatil etmiş ve metro- politlerle piskoposlar e si) mâl lar olmuştur. (Devamı 5 inci AKNE) 'İYeni tarihi tefrikamız | Sahip ve Başmuharriri Siirt Meb'usu MAHMUT Umumi Neşriyat ve Yazı Müdürü ETEM İZZET Orduya 350 Zabit Kuleli ve Maltepe liselerini bitiren- Jer bugün Harbiyeye geçiyorlar Bügün İltihak Resmi Yapılacak Küleli askeri lisesini bitiren gençler, dün öğleden sonra Çengelköyündeki li” se binasında mektep müdür, ve muallim lerile arkadaşlarıma bir ayrılık çayı ver- mişlerdir. Davetliler, Çengelköy iskele- sinde Kuleli lisesi müdürü erkâniharp kaymakamı Hâmit B. ve mektep mual- imleri tarafından karşılanmış ve mele salonda harbiye sınıflarına geçen Kule- li lisesinin yeni mezunlarından birinci, ikinci ve üçüncü gelenlere Fırka kuman danı Galip Pş., mektep namına hediye eğilen birer saati kendi elile tevzi etmiş tir. âfat kazanan talebe şu Efendiler- dir: Birinci çıkan Ömer, ikinciliği kaza- nan Salâhattin, üçüncülükle çıkan Ab- gurrahman ve bando şefi Reşat Efendi. Lise müdürünün nutku Mükâfatlar tevzi edildikten sonra Ku- veli isi müdürü Hkmit Bey, re ve mezun e karşı güzel bir hi- tabode bulundu, Hâmit B. nutlkunda €2- (Devamı $ inci sahifede) Milli tasarruf artıyor! Ankarada bugün milli tasarruf kongresi toplanıyor mami neler görüşülecek? tar. Cemiyat son iki yılda gördüğü iç ler hakkında bir rapor hazırlamış ve yrılmaktadır. x Cemiyetin kuruluş tarihi olan 12 birin ci kânım 1929 dan itibaren bugüne kadar geçen zaman içinde cihan buh- ranı ve bu buhran içinde Türkiyenin vaziyeti — anlatılmaktadır. Cemiyet milletler arasındaki iktisadi münase- betleri gözden geçirirken alış veriş hacminin yıldan yıla darlaştığını, ge- rek para ve gerek mal alış verişinin bir takım engellerle çevrildiğini, her milletin kendi içpazar imalâtlarmdan en çok faydalanmak yollarmı araştır makta olduğunu kaydettikten sonra, bizim başka o memleketlerde olduğu gibi, bir kurunma değil, bilâkis bir kurma danışı karşısında bulun- duğumuzu söylemekte ve dış memle- ketlerde bir takım ikiliklerin ve çözü lüşlerin doğucusu olan buhranın biz- de bir takım kuruluşların ve yaratılış ların kaynağı olacağı ilâve edilmekte- dir. Raporun bu kısmında ayni zaman da yerli malları hakkında yapılan şi- hangi fabrikaya ait olduğu Du tesbit etmek ve yabancı malların da yerli mah olarak sürülmesinin ö- nüne geçmek için her fabrikanm ken- di mallarına bir alâmeti farika koyma ğn mecbur tutulmasına temas edilmek tedir. İkinci kısımda, cemiyetin düğü gayede bir gönüllü nefer gibi ça Milli İktuwat ve Tasarruf Cemiyeti Reisi Rahmi Bey | lışmaktan yılmayan ve yorulmayan şubelerin başında bulunan arkadaşla” ra merkezin sonsuz teşekkür ve tak- dirleri beyan olunmaktadır. Üçüncü kısımda: Cemiyetin kuruluşundan bu güne kadar geçen üç yıl ve dört bu- guk ay içinde yerli malı ve tasarruf davasının bir milli iş haline girdiği ilk zamanlarda bir eğlence mevzuu olan yerli malmın bugün saygı ile anılan bir milli dava olduğu ve bilhassa ço- cuklarımızın ve gençlerimizin bu da- vanın canlı bir propagandacısı ve zor kemi e m gali 1 (Devamı 5 inci sahifede) Beni de yaşatan, ölmüş! Çaldağı'nın bağrındaki Dikmen'e çe- | zamanlarda hep Doktor Ziye'ları ha döndüm, kileliKnutHamson'un Pan'ına tam bir dağ ve yaban adamı me oldum ne? dünyadan ya hek eray harim Doktor Zi: eyânkanın im vene olduğumu br ME inn ie. Dr. Ziya Beybaba bir (tam adam) dı. Onun bir engin deniz olan yüre- ğinde yalnız öksüz çocuklar, yoksul kadınlar, acı çeken erkekler dalgala- np yaşarlardı. O, iyi doktorluk et- mesini bilir, yarar ilâç vermesini bilir, için gizli gizli ağlamasını da . » Doktor Ziya'lardan bu ölen da? en gençliğimin en aç ve en işsiz bir çağında. Gureba hastanesine bir çatlak sedye kiralayamadığım bir gün beni kadifeli bir landonla koğu- şuna götürüp yatırdı, ve Doktor Rifat Hoca ile elele vererek kurtardı. Ben hâlâ baldıran gibi dipdiri yaşıyorum, öldü. Hayatın bu terbiyesiz ve kancık cilvesine ne demeli? Mezarının başında ağlıyan musta- riplerin bütün gözyaşlarını içimde top- ladım. Ailesini falan taziyet edecek değilim, çünkü onun ailesi beş on ki- şili bir ev değildi, bütün bir Türkiye idi. Benim için ve benim gibiler için yapılacak vazife şudur: Doktor Ziya Beybabanın mezarı ba; değil, mezarının ayakucunda in o Türk doktorlarını minnetle selâmlarım. Aka GÜNDÜZ