' mukavelenin ruhunu müdafaa ve kontrole memur olan komi- serlik hiç görmez miydi?. Hiç şirketin bizden böyle fazla pa- ra almasına müsande ve müsa- maha eder miydi?. Kabil değil! | Yalnız farzmmuhal olarak bu rivayet hakikat ise seyreyle sen gümbürtüyü!.. Bu ihtimal ta- hakkuk ederse zannedersem bir hayli kimseler rahatsız olur- lar! Şimdi ben bunu yazıyorum yal Bundan evvel yazdığım ya- zlarla birlikte buna kimse ce- vap vermez. İşittiğime göre Milliyet an umdesi «MİLLİYET» tr İli K.EVVEL 1932 Idarehane: Ankara caddesi, 100 Ne. Telgraf adresi: İst Milliyet Telefon Numaraları: Başmuharrir ve Müdür: 24318 Yazı işleri Müdürlüğü 24319 İdare ve Matban 24310 ABONE ÜCRETLERİ: Türkiye için o Harig içini! resmi makam sahi bazı me- LK LK. Ü murlar bu yazılara inanmıyor. 3 aylığı 4— 8 — Ül larmış.. 6 , 7 24 — — Canım! Telefon Şirketi 2 , 4— 28 — İÜ böyle şey yapar mı? diyorlar- mış!.. Allah hüsnü zanlarını hakikate tebdil eyleye!... Rüşvet işil., Ceza kanunu - ötedenberi - rüşvet verenle alana ayni ceza- yı verir... Ve ondan dolayıdır ki; cürüm tamam olduktan son | ya kat'iyyen keşfedilemez., Me. | ğer ki açıktan açığa, ahmakça yapılmış ola!.. Geçende (Akşam) gazetesi > noktayı haklı olarak tenkit | Gelen evrak geri verilmez — Müddeti geçen nüshalar 10 ku- vuştur. Gazete ve matbaaya sit #'uliyetini kabul etmez. BUGÜNKÜ HAVA Yeşilköy askeri rasat merke- zinden verilen habere göre bu: gün hava kısmen bulutlu ola cak, rüzgâr mütehavvil olarak esecektir 9-12.832 tarihinde hava taz- yiki 784 milimetre idi. En çok sıcaklık 16 en ez sıcaklık 8 noktadaki düşüncelerine iştirak etmem. Rüşvet vereni serbest bırakmadıkça rüşvetin önüne geçilmesine imkân yoktur. Çün kü parayı alan şikâyet etmez, ancak veren şikâyet edebilir. M3 da ayni cezayı verince ta- bit susar... Hiç şüphe götürmez ki rüş- Eğer Sahih ise!.. Gazetelere nazaran Telefon Şirketi abonelerden fazla para alıyormuş ta kimse farkında de ğil imiş... Bakınız masıl!. Tele- fon şirketi mukavelenamesine sındaki teşebbüs nisbeti ancak yüzde ondur. 100 rüşvet vak'a- sının doksanında alan istemiş, onunda veren teklif etmişti Parktaki kadın Bu kadını her hafta parkın Marmara tarafındaki kanapelerin den birinde oturmuş, görürdüm. Ben de birkaç zamandır öğle ye- meklerinden sonra şöyle bir saat dinlenmek ve hava © almak için parka gider, Marmara tarafında” ki kanapelerden birine de ben 0- tururdum. Üçüncü rastgelişimde kadm beni meşgul etmeğe başladı. Oka- dar çok güzel değildi, çirkin de değildi. Fakat nasıl © söyliyeyim, yüzünün heyeti umumiyesinde bir ca vardı. Lâkin çok düşünce- li görünüyordu. Gözlerinin etra- fında mor bir hâle vardı. Belliy- di ki bedbaht ve muztarip bir ka- dın... Niçin her gün evinden kaça Tak, yalnız başma, parkm bir ka napesinde meçhul görülen kimse ile başbaşa kalmak istiyordu? Bir gün içime doğdi — Acaba görüşmek — istesem, cevap verir mi? diye düşündüm. Tereddüdüm de yok değildi. Ya reddeder, ya tahkir ederse... Deruni uzun bir (o mücadeleden sonra karar verdim: edeyim, dedim. Ayağa kalkıp bir müddet do- | laştıktan sonra, yaklaştım, neza- ketle selümlıyarak, lâfolsun diye: Hanımefendi, zannedersem sizinle akrabamdan Ragıp Beyler de teşerrüf etmiştim, dedim. Kadın şöyle bir düşündü ve ke- mali ciddiyetle; — Zannetmiyorum dedi, maamafih olabilir. Bir kere muhavere başlamıştı. Bir müddet havadan, sudan, Ka dıköy vapurlarının kalabalığın. dan bahsettikten sonra sözü kem dimize intikal ettirdi yorum, hemi biras geri | elmmekmmn deli Pala bin yek badbahtım, Düşünün bir kere. Ko cam hizmetçi kızla bana ihanet ediyor. —A,aal.. — Ben de maalesef kocamı 4e- efendim, viyorum. Kendisi gençtir. Hizmet | çimiz Emine bari benden güzel ol saydı neyse. e olursa olsun, bir tecrübe | Yüzüne bakılmıya- | devam edip gidiyar. Bir lâhza düşündüm: * — Peki efendim, dedim, önü- müzdeki cuma günü sizi ziyarete geleceğim, Kocanızla “konuşup | meseleyi halletmeğe çalışacağım. Cuma günü keriz? bir ame- le kıyafetine girdim. — Sokaktan dört tane mahalle çocuğu tuttum. Her birine görecekleri iş mukabi linde yirmişer kuruş vadettim. Ço cuklar ellerinde birer şekerkamışı arkamsıra Teke sokağmdaki 17 numaralı evin kapısını çaldım. Kapı ca ben çocuklarla beraber avluya girdim. Parktaki kadın bu hali gö rünce, canı sıkıldı. Fakat ben al- dırmıyarak kaba * bir sesle sor- dum: — Bu evin sahibi ikimdir? Kiz ise ona bir çift sözüm var. Karşıma zayıfça bir adam çık- ti. — Buranın sahibi siz misiniz? | dedim. Sizinle şöyle biraz yalnız konuşmak isterim. İ Adamcağız bana © endişe ile| baktıktan sonra; karıma elile v- | zaklaşmasını işaret etti. Sonra mü tehakkimane bir tavır takımmıya çalışarak sordu? — Siz kimsiniz? Ne diye bura» İ ya böyle geldiniz? Dedim — Ben Eminenin eski kocasr- yan, Kendisinin şimdi burada ça- İıştığını öğrendim. h, bizde Emine © isminde Usküdarlı bir kadın var, fakat... — Tamam, Üslrüdarlı Emine işte... Demek size hiç benden bah İ setmedi ha? İştebu çocukların | hepsi ondan... Arkama dönerek kopilleri gös Karşımdaki şaşırdı, ne di- du. hos, Evlenin, * evlenin amma, bu çocukları da unutmayın. Müessif birirtibal İlyas Bey zade tüccardan Re: cep Remzi Bey bir otomobil kazası neticesinde vefat etmiş tir, Cenazesi bugün saat onda Kızıltopraktaki © köşklerinden kaldırılarak öğle namszı Eyüp Sultan camiinde o kılındıktan sonra metfeni mahı na tevdi edilecektir. Allah gariki rahmet eyleye Bir tavzih 2 Künunuevici 932 tarik ve 2447 numaralı gazetenizin altıncı sahife- sinin birinci sütünunun nihayetinde Ayasofya camiinden haneme bir ha senedenberi esmiişerifi mezkürde ka yimlik vazifesini kemali dikkat ve istikametle — ifâ etmekte olduğum! halde böyle bir isnat altında kalmak | lığıma beni bilenlerde müteriz bulun duldarından keyfiyyetin camiişerifi İ mezküre vazedilmek üzere ahiren İ Erzrumlu Hamit oğulları tarafından hediye edilen bir kilimin tarafım. dan evkaf idaresine berayi tescil gö türülüp kayit edildikten sonra iade kılınmasından galat olduğu beyanile tashihini rica eylerim. Ayasofya camişerifi kayimi | Ziya Fakir çocuklara elbise İstanbul Eminönünde Güneş ma: ğazası tarafından Heybeli oAdada Fakir çocuklar için evvelki sene on yedi takım elbise ve bu sene de fa- kir kızlar için sekiz manto edilmiştir. Yeni eserler Borçlar Kanunun umumi hükümleri Kıymetli hukukcularımızdan, Sıddık Sami ve Hazım Atıf Bey- ler, Andreas von Tuhr'un bu isim- teberrü | ETUAL Dünden gösterilen MÖSYÖ, MADAM ve filmi büyük muvaffakiyetler kazanıyor. Bugün watineler saat 1 den itibaren itibaren SİNEMASINDA BİBİ Seslerin en ruhlusunu, en güzelini | RİCHARD TAUBER in BİR AŞK NAĞMESİ İŞ Büyük filminde perşembe akşamından itibaren ARTİSTİK Fransızça sözlü İğ püyük filminde İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu Bu akşam saat 21,30 da (ÜÇ SAAT OPERETİ) Yazan: Ekrem MAJİK' Arkası gelmiyen büyük bir kalabalık kütlesi, Şarkılar kraliçesi GİTTA ALPAR'i KADIN SEVERSE filminde görüp dinliyor ve nazarı takdirle seyrediyor. İlâyeten: En son FOX jumal'de: Troçki'nin Türkiyadan hareketi ve Kopenhag'daki konferansı. Bu film yalnız bir hafta gösterilecektir. Darülbedayi Tersilleri 929 senesinde bir zeyl yapılmış. | 9” i Bu zeyle göre İngiliz lirası her | Binsenaleyh bu yüzde on gü iki lira düştükçe mükâleme nis mahkârı tecziye etmek için betleri de o nisbette düşecek- miş... İngiliz lirası iki senedir doksan mazlümu da suçlu gör- mek bilmem uygun olur mu?.. cak kadar çirkin. İzzeti nefsim kı rıldı. Kazı limden geleni y. — Ne diyorsunuz a: | galdurdmız. me ii tercüme ederek neş- Hukuk fakültezi mec | âve edildikten Reşit Bey sonra Besteleyen Cemal Reşit Bey. Ben bu bahsi ahlâkiyatımız yeli Ti ei İR noktasından çok ehemmiyetli men bu mükemmel şirket para | “9 tetkike değer bulanlardanım yı eski hesaptan alıyormı ve bütün rüşvet hastalığınm mem. Kopillere ben bakıyorum. Evlendiğiniz zaman hepsini geti- rip şuracığa brrâkacağım. Ne is- | terseniz yapın. Zaten kazandığım ne ki, bir de dört çocuğa © baka: İ yım. Haydi çocuklar, efendiye A- Doğrusunu ister misiniz? Ben bu rivayete inanamıyo- rum... Vakıa Telefon şirketinin mukavelenamesini gören yok! salgınmdan sikâyet edenler ve- renlerin teşebbüsünden değil a- lanların cebrinden müştekidir- ler... İşte en çok mutazarrır o- lan adamdan şikâyet hakkını Kadmcağısım derdi, benim de çime dokundu. Dikkatle dini. — Siz iyi kalpli, namuslu bir Taha ısmarladık: Tim. Ondan sonra çüğünün elinden tutarak, kemali deyinz de gide- çocukların en iü- ıp şeklinde çıkan bu e- ve hukukcu karileri- mize tavsiye ederiz... Şark Türk £ tütünleri Dünkü nüshamızda Habip Edip ürk - Şark tütünleri ve ih Umuma 3 perde 27 tablo. Harik Hayat te işiteceksiniz. SİNEMASINDA Bülbül gibi taganni eden Nev-York Metropolitan operasının sehhar prima donması GRACE MOORE ve büyük jön prömye ANDRE m ÜGUET | nihayetsiz bir güzelliğe KADIN HAYSİYETİ Glorya sinemasında parlak inuvaffakiyetler kazanıyorlar. ALBERT PREJEAN Georges Van Parys'in PARMİ LES FLEURS ve CEST PAS JÜSTE şarkılarını l ANNABELLA ile beraber | Gaip Çocuk | | | ! filminde taganni edecektir. Kaza ve Otomobil Sirgortalarınızı Galatada Ünyon hanında kâin (m ÜNYON SİGORTASINA yaptırınız. Arasanız da bulamazamız. Bey ana bir | etametle dişarıya çıkt. adama benziyorsunuz. Türkiyede bilâfasıla icrayi muamele etmekte olan. e mein 2 İ kaldırınca cürmü işlemekteki ime in 5 keklerin “mulavelenmmeleşini | tehlike nisbeti son derece azalır | dım ediniz. Ecİki kocamı kızın e- |, Iki gün sonra Parktaki kadın Ml tısadiyesinde mühim bir i sek isime ildir. Maş | değil mi?.. linden kurtarmağa muvaffak olu- | den, şu moktubu aldır mevkii haiz olan tütümü yalnız bu imiz peer si a in de yer © — ——— —— — yelmişti ira kanı il ra tetkik yazıla- ii i » | Çünkü o mukavelenamelerde| o Acıklı bir ölü; bugünlerde kocam Emineyi alabil | 7& ayaklarıma kapanarak benden | yı neşredilecektir. Herhalde biz daha ya er e zi 65 Bir takum venifeler ve halka ait EEAK Aİ ek için mahkemeye müracaat e- | a diledi. Hayırlı müdafaanıza | ii bakışta ilmi bir surette mü: #aymız. Telefon: Beyoğlu 4934, mami teşek edeceğimi aile ocağının yıkılmasına Yaraş Biçare bir kadını İstanbul Borsası Ajanlarından Re | dip te feshi nikâh talebinde bulu- nacak olursa, hiç te hayret etmi him mevzuların tetkik olunduğu haklar vardır. Onları bildirmek ve bilhasan Yunanistan ve Bulga- istemiyorlar. Apâşikâr bir iş! fik Beyin refikası ve esbak İstanbul Apiş ie l “e ii ln, i ile mükayeseler yapılarak Telefon Şirketi de böyle... | Defterdarı Nzm Beyfendinin keri-| Yeceğin. ü da yeisten, belki intihardan | rakşen N ee ber ar. İnç One a Al | a et berer kz Ye nm ln | me amire | | RADYO | Telefon şirketini alâkadar et- | san Beyfendinin yiğenleri Şüküfe| “<“— Çağalağlunda, Teke toka. | pir mokta varsa, oda | sahamıza | Kıoyzular tesbit ettirilmiştir. Et İ miyen bir sürü lâf var da asıl | Hanım henüz hayatının baharında &-| ğında. 17 numara leketimizde tütüncülüğü en em İzzet Bugünkü program 18 den 18,45 kadar Saz (Nihal Hamam) İ — Kocanız ne tabiattedir? Sa ir adam mıdır? Yoksa asabi- ? ilmi bir mevzu olarak tetkik eden müellifi Habip Edip Beyi tebrik eder ve bütün alâkadar mahafilin nazarı dikkatini celbederiz. e — İ ken ilk yavrusunu dünyaya öksüz İ olarak terketmiş ve fanilere ebediy- yen veda eylemiştir. Cenazesi bugün saat on birde Gül hane hastanesinden kaldırılarak A- yasolya Camiinde namazı kılmarak Bakırköy Kabristannda kara topra- j imtiyaz mukavelesi yok! Bu da yar esrar efendim!. Ne ise orası lâzım değil! EL bette resmi makamlar isterse bulur. Hele iş mahkemeye dü- serse çatır çatır getirtirler.. Be- İ davet edemeyisimdir. | kadm, bütün samimiyeti ile size saadetler temenni eder. Bir tashih | Dünkü nüshamızda Misir mese- Beyin kitap halinde çıkan son romanı: Göz yaşları!. — Efendim, kocam, her şekle sokulan bir hamur gibidir. Zaten böyle olmasaydı, Emine onu baş- | tan çıkarabilir miydi?. — Başlıca kusuru medir?. | 18,45 den 20 kadar orkestra. 20 den 21,30 kadar Bedayii Mu-| ın | sikiye heyeti. ! Goldenberg Lise Mecmuası ize — — Ovooo! kusurları çoktur. | Tesine dair Habip Edip Beyin ma- 2100'den 23 kadar dur: Eğer mukavelede böyle | #n tevdi edilecektir. Cenabıhak ke-| 7. kani ni Min kül | di Sakini aörini tr, A, | Koro Heyeti. tanik , İl iş lede kn ün ve yank SİK Gk | e ak een ra Şa eze | an Gi e a İŞ ge ee e Gy ku hükümetin haklarını ve | lar ihsan buyursun. bir şeye raalolmadığı © içindir ki, ederiz. menni ederiz. janı, Borsa haberi, Saat ayarı. “Milliyet, in roma, | ra teyzesine baktı ve masaya) uzun iskemleye benimle ko | zamm ucundaki köşklerine kadar | onda bir değişiklik yapmadı. Kü- doğru ; ilerledi. Nejadın methe-' | muşacak herhangi bir misafire kar. | yürüyeceki çükkon beni nasıl sevi: de ede bitiremediği pastayı İl şı ev sahipliğimin icap ettirdiği yine öyle sakin ve gösterişsiz bir i Ss N ve B E N Ba ile kesti ve masanın bir ucun. | mezaketi yapmaktan çekinmem., muhabbetle seviyor. Onda, başka : | da fıkırdayan gümüş semaver- Ancak. yı nişanlıların gözlerinde parlayan ; M Tahsi: den fincanları doldurdu. — Evet biliyorum.. Ancak., Öy lenmek için bu güzel ze eksik, Feridun Beyin kendi" i eN — | “Sicak haziran -havsama, bir; | ie birkikmeeyi nerede bulmalı de” | «iz karanlığına. dalarak yürü | ne baktığı gibi o bana bakmıyor. ç dan yelpaze ile seni serinletsinler. | Bunda gücenecek ne var ki.. Sen | den bire rl:k bir çiçek ve çilek | Zil mi?. Hakkın var, işte bunun | mekte daha zevkli bir şey varmıy. | Fakat onun gözlerinde bana em- — Hani fena olmaz Leylâ. Şu. söyle anne, Leylânın Ookızmağa, | kokusu yayıldı. Nejat derin derin için ben de misafirlere uyarak dı? niyet veren birışık var. Bana, ; nu nasıl olsa da yapabilsek li kinaye etmeğe hakkı var mı? İ Beles alarak: za Tm Birazdan gelirim. , Uzun Nizam yolunda tek tük çim gi ait bir şeymişim gibi — Görüyor musunuz i — Yok. Oğlum; aranızdaki ço- |: , — Oh. dedi.. Saadet işte bu- | Si hoşça kal. çiftlerden başka kimse yoktu. | bakıyor. Bu bakışlarda eksik ©- Zim,. Şu Nejadın tembelliği çeki- | cukça gevezeliklere beni karıştır. | dur. Halk, güzel adanm en manasız | lan şey nedir acaba? Bir dereceyi aştı. ma. “Haydi. anlaşm da çayınızı — Sen çaymı içmeğe (başla Leylâ rg rare ve çirkin yerene... İskele boyuna Bugün, sabahtan « şama kadar — Kızım. sen de onu Omazur | için bakayım. | ben gidip bahçenin dört ucuna da“ | ların arasma indeki isim. | üşüşmüş.. taşmıştı. yanıma bile gelmedi. Bu kadar gör.. Zavallı haftanın altı günü ça Nejat, ufak © bir tereddütten | Bılan misafirleri çağırayım. siz azabı mili içim koşa- Arada bir, fenerin ışığı ak. | genç erkek peşimde dolaştığı hal. İlştıktan sonra bir cumasını da is- | sonra yavaş yavaş yerinden kalktı. — Kırlarda böyle merasime bak | rak, sıçrayarak, ötede grup grup | şam karanlığında sararan We a. | de bunu tabii birşey telâkki ede tirahatle geçirmesin mi?, Karşısmda bir çama (dayanıp | ma Leylâ. İsteyen gelip içsin. | konuşan, gülen ve oynayan arka- | raba.. abac Boyaların rek mühimsemiyor bile. — Teyze.. İşte gene onuntara | raketile oynayan Leylâya yaklaş- | Sabahtan akşama © kadar onların daşlarını buldu. bir kaç eğe A A Oğuz Beyim yanından ayrıl fma geçtiniz.. Ne de olsa oğlunuz. | &ı: pesinde dolaşmaktan ne çıkar ki... ... Kya şü günü birlik gelen gezicile | madığma dikkat etmedi. Nejadm. — Çok tuhafsın Nejat.. Sen ev Büyükadadan saat sekizde ha- bu lâkaytlılığı onun bile gözüne | — Haksızlık etme Leylâ.. Am — Leylâ, Sahici darıldın mı? pi ri vapura yetiştirmek için koşu- li nem herzaman için senle beraber.. | Çocuksun vallahi... Böyle ufak | sahibi olduğunu unutup yerinden. | veket eden vapur, bütün bu cu- |' yorlardı. sarptı da: i Heydi. Kavgayı bırak ta gel.. Çi tefek şeyleri bir facia gibi gör. | kıpırdamıyorsun. Bende burada | ma günü misafirlerini, alıp gö e e ela hiç kıskanç de- yan dumanı burnumda tütüyor. Ba | mek te sana verilmiş. Kaşlarını | oturursam nasıl olur? na şöyle elinle bir çay hazırla.. Kar Evet, karşıma gec otur da sana aç bakayım.. Yüzüme bak.. Elini tığm gibi neş'en yerine gelecek — Ben: senin gibi olamam... türdüğü zaman Leylâ geniş ve rahat bir nefes aldı, iskelenin iki kn kadar, Nejat nasıl bir Bu, harici hayattaki Nejat... 4 karşıya içelim. İstanbuldan nefis | bana ver. Biraz dudaklarını aç. | Sen kuş kadar vücutla denize gr | tarafını kaplayan kalabalığı im | tembel tembel düşünmekti. adam diye — hiç tahlil etmemiş- N pastalar da getirdim. . ha şöyle, riyorsun, kürek çekiyorsun, tenis | ce vücudile yarıp yürüdü, Bugün ne düşünüyordu? İçin. | tim. Onu herkesin gördüğü gibi Artık memnun olmazsan çok Şimdi gel de seni şu uzun is- | oynuyorsun, bö; likle misafirler. Etrafmdaki insanın | de memnun olmayan bir şey var. | görüyordum: müşkülpesentsin doğrusu. kemleye oturtayım, arkana yastık. | den her birinin arzusunu yerine | birarı kovanı gibi oğuldayan | dı. — Mektepten iyi bir kimyager i — Beyefendimize elimizle çay | lar koyayım. Çaymı hazırlayım. | gehtirebiliyoreun. Bense şişman | kaynaşmasını. gazinolardan tar '— Niçin Nejat bu kadar sa | olarak çıkmış.. Sağlam tahsi d ezrlayalım. Pöülasını kesip 5 | Karşı karşıya şu güzel denize be | vücdümle bu sporlârdan hiç biri. | şan: cazbent gürülüsünl duyma, | sin, rahatına düşkün sade bir e | kil. Namus Kiba hüne koyalım. Karşıma geçip | karak keyfedelim. Löbondanse- | ni Mi yaamadığım gibi haziranın bu | den, bunlara bakmadan yürüdü. | dam? Bazı günler, onun buhal | bir gene. D. nda n oturalım. Ve... i stayr aldım, Mis | sıcak gününde terleyip üüşümek- — Küçtik hanrm.. Araba! eri hayatımı sıkıyor. Çocuktan | ve I#buratuvarında ctütlerile uğra- vi — Yine yaramazlık edeceksin... yor... Kutuyu aç: | tende korkarım, Hayır, arabaya binmeyecek- | beri teyzemin oğlu iken bir iki se. | $an bir fen adamı. bakarak cavımı (zevkle iceyim. Leylâ gülerek nisanlısına, son ti. Alkın bu can geçen lik se nedir nişanlım oldu.. Yakında ko-