6 MART 1937 İdarehane: Ankara caddesi, 100 No. Telgraf adresi: İst, Milliyet Telefon Numaraları: Başmuharrir ve Müdür 24318 Yazı işleri Müdürlüğü 24319 İdare ve Matbaa 24310 ABONE ÜCRETLERİ: Türkiye için Hariç için 3 aylığı Gelen evrak geri verilmez — Müddeti geçen” nünhalâr 10 ku ruştur. Gazete ve matbaaya ait işler için müdiriyete o müracaat edilir. Gazetemiz ilânların mes'u- liyetini kabul etmez. BUGÜNKÜ HAVA Yeşilköy Rasat merkezinden aldığımız malümata göre bugün hava ekseriyetle bufutladur, ha- fif yağmur devam edecektir. Rüz gör mütedil cenuptan esecektir. " Hava tazyiki 764 en fazla sıcak Tık $ en âz 2 derece idi. Telefon şirketinin © başına gelen şey ç Hâdise bizim hoşumuza gitti k 3 ira adamdan fazla mükâleme parası istemişler... Şirket bun- dan dolayı karakola pm şirket müdürü diyor — Tetkikat yapıyoruz... t Vâkıa hükümet komiseri di. — yer ki (biraz garip amma): — Bu bir makine işidir. Ma. kinede belki bozukluk vardır... Ve herkes bu tetkikatın neti- © cesine muntağzır.. Fakat şirket- te ses yok... “Ben şaşıyorum... — İstanbul telefon şirketinin ta. bammülüne... Efkâr umumiye, tahammül - ediyor?! iki şıkkı varı Ya telefonla görüşülmüştür.. O halde Yaver Beyin tertibatın da suiniyet vardır. Bunu hemen Bu işin haklıdır. Görüşmemiştir. Şirket te görüştü diye para almıştır. O halde bunu izah etmeli © (münkün ise), Şimdi tahlil ede | lim... Bu fazla para nasıl iste- “nir. © 1 — Ya hesabı yapan memur | © yanılmıştır. n âmiri de ya.! — nılmıştar, lür de yanılmıştır. Derhal bu işte hatâ edenlere yel verilir... Şirket tazminat ve- — rir, bir daha da böyle hatâ et- mez. 2 — Yahut, mükâleme ya- © zan makine Kime. yazmıştı, Orta malı olmadığını gös. > termelidir!. z Varlığını istismar ettirmeğe K etmemelidir. p Yakız bu noktayı düşünme ç Çok tuhaf bir kız. Ben bü- “tün bunları söylerken, dinledi, > dinledi, - örer Fakat, artık işi, de Telefon şirketine oynanan |ö oyunun vehametini pek ölçmü- yoruz.. Fakat işi birde şöyle | açıktan tetkik edersek ne kadar ağır olduğunu görürüz. İmtiyazlı ve muteber bir şir- isbat etmeli.. Yahut Yaver Bey | Elvan Hanımefendi ipek ör tülü yumuşak sedire uzanmış, arasıra küçük kristal eter şişe. sini burnuna yaklaştırıp hafif hafif kokluyor. Sinirleri bozuktur, İki günden beri damarlarm. İ İ O halde bütün makinelerde bu hatânm olması muhtemeldi i Bu çok fena bir misal olur, Kim sede emniyet kalmaz. Şirket İbu yanlış yazan makineleri ya- pan fabrikayı protesto eder, lığın menşeini de bir he- yeti eye izah ederek bel- ki vaziyeti kurtarır. 3 — Yahut ta bu fazlaya ken disi emir vermiştir. Tabii bunu izah edemez.. Süküt etmeyi ter cih eder. Ne olursa olsun bu hususta ! yapılacak tetkikat yarım saat- ilik bir iştir. Bu mesele or! kette hâlâ hiç ses yok... Biz ciddi bir şirketten daha ertesi günü tetkikatını bitirip İefkârı umumiyeye bir izahna- me neşretmesini beklerdik.. Fa kat şirket galiba şu buhran es- inasında (süküt altındır) mese- lini tatbik etmeyi İyor. Ört ki öleml!.. * Ben artık Nurettin Münş fikrine taraftarım. Bi üz zaman yaksınlar, İ kül etsinler, dumanımızı hav. ya savursunlar... Çünkü: Ben artık mezara gömülmek istemiyorum, Bütün İstanbul- da - Allah cümlenin geçinden mesinler... Zira böyle yaparsak gençliğe belki bir stadyum ya- pabileceğiz... ( Efendim, Pangaltıdaki Erme İni mezarlığı malüm. Burası da- ha Ermeni mezarlığı iken İs. | tanbul sporu için burayı “o za- man da şehreminimiz olan Mu- | bittin Beyfehdiden istemiştik. | Bize o zaman burası bir stad yeri olarak vadedilmiş ve ancak mezarlıklar kanununun çikmasi na talik olunmüştu. Kanun çık- tı... Nişalemızı istedik. — İş mahkemeye düştü... De diler... Bekledik... Mahkemede bele. diye lehine karar veriliyormuş.. Şimdi nişanlımıza başka talip. ler çıkmış, deriyor ki: — Burasr çok kıymetli bir jarsadır. Satacağız ve parasile İ iki asri mezarlık yapacağız. Her fikir gibi bu da güzel bir fikir.. Yalnız gençlerin. yaşa- ması için bir stâdyum yapma- İyıp, ölenlerin güzel bir yerde yatmaları için asri mezarlık pm 12 numaraya vurmuş bir isabet telâkki edemedim ve onun içindir ki; İstanbulluların | İbu mezarlıktan müstağni olma | ları için yanmayı kabul etmele. | rini ve böylelikle belki mezarlık | parası ile bir stadyum yapılma. I sma imkân hâsıl olacağını yaz mağa mecbur oldum... Kimbi- lir, Allahtan ümit kesilmez. FELEK Bizm İZZET Dedi, Ben' de ısrar ediyor, — Daha gençsin.. : Hiç bir şey kaybetmiş değil sin. Kendini © toparlayabilecek çağdasın. Şimdi her şeyden uzak ka- lır, kocanın karısı olur, hiç ol- maz ise kendi kendine sahip ka lırsın. Salon hikâyesi senin ba sına gelmez. Diyordum. En son sordu: Sinir hü çıkalı dört beş gün oldu. Şir- tercih edi. ! versin - ölecek olanlar da iste-| MELEK ülasası vie gibi, incelemiştir. Gü alnınm İli tarafında. in hafif çukurlar bir gölge gi- e bir fildişi (o rengindeki yuvarlak ve uzun (o boynunda kalbini dimağına bağlayan da- marların titreyişleri belli olu- yor. Etrafı köpük gibi beyaz tüy le çevrilmiş kırmızı atlas ökçe- li terlikleri arasıra iradesiz bir hareketle kuş gibi sıçrayan a. yaklarından düşmek üzere.. Dışarıda kar, Çiçek dolu salonda bir ba- har havası var, Portakal rengi kübik abajör lu alçak lâmba yaz akşamları. na mahsus bir gurup manzarası veriyor. Elvan Hanımefendi iki gün den beri evde mahpus! Doktor ona muayyen günler de istirahat etmesini tavsiye et miştir. Bu nihayet dört beş gün sü recek. Fakat zaten çok hassas ve edilmez bir fabrika gürültüsü gibi geliyor. Midesi bozuluyor. Öfkesi dişlerinin arasında a teşe hazır bir seri ateşli mitral- yöz halindedir. reşirler, Bütün âzası isyan halinde- dir. ŞE fin iri — Ayten Hanmmefendi gel- di. — Buyursun! İki genç ve güzel kadm övü şürler, — Nen var Elvan?, — Sinirlerim bozuk — Şu mesele! — Eveti.. Öyle ayağa |“ ki! — Meşgul ol, kitap oku, to. man oku! — Tahammül edemiyorum. Roman okurken omuharririn | bunları nasıl sıkıla sıkıla uydur duğunu düşünüp £ sinirleniyo- rum. Yaz! Ne yazayım. Beynimin içi gibi... Olmayan yok.. Hep sini yan yana getirsem Tutan. kamon'un boncuklu gerdanlığı na benzer, — Kemal Bey gelmez mi bu günlerde. — Aman gelmesin!, — Niçin? — Onun Valâ yen favorileri nuyor. — Çok eter koklama. Bulan tı verir. — Koklamayınca da - başım İağırıyor. — İştahan nasıl? — Berbat... Bugün bir dana kızartması getirdiler. Elimi sür medim, — Niçin! — Gözümün önüne canlı bir dana geldi. Boynuzları göğsü- m yine yapszağımı ya. m, Bilmem k, Su Alla. hn em mi, yoksa alış kanlık mı? Sarp bir noktaya girmişti. vemetlerini, son te- reddütlerini gösteriyor, üzerin. şe biraz daha işlenmek istiyor. topla ve sık, Her şey yoluna girer!. Dedim ve.. ısrarla devam et tim. Belki, on beş yirmi dakika bu sözlerim sürdü. Dalıyor, dü şünüyor, için için mücadele edi yor, kendisini zorluyordu. Fa. kat, nihayet mağlüp oldu, — Evet., Tamamen haklısın! Dedi, ağlamağa başladı. Ba ını omuzlarımın üzerine koy- muş; hem ağlıyor, hem mırılda Hizmetçiler bugünlerde tit- | filminde takdim edecektir. Istanbul — Saat 18 gramofon, 19,30 Bedayii musikiye heyeti, 20,30 Opera, 21 Kemal Niya- zi Bey heyeti, 22 Tango. me bâtaf gibi oldu. Korktum... Ben iki gündür çıkmıyorum. — Mühim bir şey yok — Ne demek yok! — Yani anlatmağa değer bir şey yok. — Peki ne geldin öyle ise! iki gündür görmedim, Özledim geldim. — Gem öyle ei — Gideyim öyle ise! Geldiğin kabahat... saçma sapan ziyaretler me dokunuyor zaten. — Pek âlâ... Rahatsız et- tim... Benim yerime Kemal siniri- sinirli olan genç kadın geçici Iseydi her halde mem. hastalık günlerinde — benliğini | 0:7 Eeleğe ber belde j kaybediyor. — Lüzumu yok.. Neoar- Küçük bir ses ona tahammül | gist bozuntusunu isterim. Ne de senin gibi zevksiz, düşünce- siz ahbabı — Elvan ileri gidiyorsun — Hiç değ Baksana bir kere kıyafetine.. Şu pembe ipek uzun üzerine o beyaz fiyon- ga yakışmış me yeni iskarpinlerini göstermeğe gelmiş gibi bacak bacak üstüne atıp ayaklarını burnuma uzatı- yor. — Elvan sen bugün çılgın- san, — Rica ederim sus Ayten. Kendini müdafaa ederken öyle çirkin oluyorsun ki! naziksin Elvan, te- ek Allaha ısmarla. vee ÜÇ gün sonra Elvan Hanı mefendi geniş tuvalet masası. nın başmdan kalktığı zaman demet çiçek gibidir. Nergis lerinde temurmuz güneşinin ha rateti vardır, Dudakları bir kat merli karenfil kadar (o taze ve ateşlidir. Dişlerinin arasında kıvırtıcı bir rumbanın tempoları dolaşı- yor, Lüle İüle kumral: saçlarını sol taraftan göstermek “şartile şapkasını sağ kaşının” üzerine doğru çapkınca koyduktan son- ra eldivenlerini aldı. Beli ke. merli uzun İskoç mantosile azametli bir tavus gibi odasın. dan çıktı; — Ayteni göreceğim geldi. Kâfir kizi üç gün görmesem içim rahat etmez.. Onu bulur- sam Löbon'a gideriz, muhak- kak Kemal oraya gelir. Ve mutfağın önünden geçer ken tenbih etti: — Akşama bir dana kızart- ması isterim, Yanıma bezelye! Ve bir mektepli kız cevvali- yetile merdivenleri indi. Burhan Cahit Hepsi kaptı ve kaçtı. Her erkek muhakkak ki var lığımdan bir parça kopardı al- dı ve kendisinden | hiç bir şey vermedi! Yeminleri yalan Bütün hüviyetleri ile yalar sİsöyyörlür Ağlarken o kadar hıçkırıyor göğsünü geçire geçire ağlıyor. du ki ben de onunla birlik ol. dum, ağladım!; Saate baktım: — Ooo. yedi!. Dedim. Uykusuzluk, yorgun luk, içkinin tesirleri, manevi ü. züntülerini bitirmiş! ti. Ayakta duracak halim Zeki — İki saat uyusam mı?. “Doim O da bitkindi. — Uyuyalım.. Dedi. yandığı zaman saat on- doymamıştım. — y Önümüzdeki Çarşamba akşamı SİNEMASI (Comedic Française) den MADELEİNE RENAUD'yu Marcel Açhard'ın çok hoş piyesi Gönül kimi severse MİSTLIGRİ) Sen anlatsana. Ne var ne yok. | — Budala mı oldun Elvan, | Büyü! hele... Sanki | Melek Kinemasına LOU- temsili JEANNE BOİTEL ve İSE LAGRANGE'n muhteşemleri Kadınlar Avukatı (a petit Ecart) filmini görerek gülüp eğleniniz. s A muş $ şarkı Pek yakında Askeri fabrika- lar ilânları Şimdiye kadar Ankara'da resmi gazete ile neşrettirilen münakasa ilânlarımız 2-3-932 tarihinden itibaren Hâkimiyeti Milliye gazetesile neşrettirile- ceği alâkadarana malüm ol- mak üzere ilân olunur. (840) SATILIK HANE Kartal'da —Yakacık'ta— Ayazma çıkmazında kâin atik 6 ve yeni 191 numaralı etrafı duvarla mahdut ma- abahçe bir bap hane satılıktır. Talip olanlar Galata'da Ömer Abit Hanmda birinci katta 6 numaralı yazıhaneye müracaatları ilân olu- Dut, Kiralık sinema İzmir'de Birinci kordon'da kâin maruf “Sakarya,, sineması kitalık- tır. Arzu edenlerin İstanbul Beyoğ- lu posta kutusu No 2092 müracaat- darı. Harik (Hayat K Sirgortalarmızı ÜNYON SİGORT Türkiyede bilâfasıla icrayı öğ dik sağ balda Dedim, gerine isteksiz yataktan çıkmak iste. dim. Naran da uyandı. — Nereye?. Dedi. — Gidiyorum. Gaz kalin: Saat on.! Bugün burada kal Yatalım.. Uykunu alırsın... İrina yok! ni ifade etmek için ilâve ettim: — Saat ikide muahede imza Tanacak.. Behemahal (o gitmem lâzım. Birden bire döndü. Söylen Bugün hoş iki saat geğirmek üzere —$ AL L Y Bu zengin enizansesili muazzam eser tamamile senlelidir. Ziegtield'ini cazibeli operetinden iktibas edilmiştir. NewYork'ta Metropoliten operasna mensup meşhur tenor ALEX- ANDRE GRAY ile Amerikalı muganniye ve dansöz MARILYN MİL- LER tarafmdan temsil edilmektedir. 10 sansör — meşhur ALBER- TİNE RASH baletine mensup 36 girle ve büyük muvaffakıyet kazan- | Devlet Demiryolları idaresi ilânları | Kayseri Sıvas hattı üzerinde bir köprünün mahalline çekil- mesi hasebile S—3—932 tarihinde Kayseri'den Sıvas'a ve 9 — 3 — 932 tarihinde Sıvas'tan Kayseri'ye yolcu trenlerinin seyrü- sefer etmiyecekleri ilân olunur. Galatada Ünyon hanmda kân ÜNYON kumpanyasma bir kere uğramadan sigorta yaptır- mayınız. Telefon: Beyoğlu 4886. asabi )rü ELHAMRA S TİNO PATİERA İNEMASINDA HAYDUT AŞKI (Bra Diavolo) yu Taganni. edecektir, Dinlemeğe hazırlanımız. Elhamra Sinemasına BRİGİTTE HELM ve WILLY FRITSCH Gizli Vazife (En service Secret) | muhteşem filminde görünüz. L L Y (837) Yeni neşriyat Havacılık ve spor Havacılık ve Spor Mecmüasnın 66 ıncı sayısı çıkmıştır. Bu sayınm | İ kabında, bir günde Paris—Roma— Londra uçuşunu yapan Amerikalı kahramanın bir cesmi ve daha gok kıymetli yazılar vardır, Beyoğlu Dördüncü Sulh Hukuk | Mahkemesinden: Terekesinc mah-| kemece vaz'tyet olunan müteveftiye Madam Nazik'in uhdesinde bulu- man, Taksim talimhane meydanına amut Yoğurthane sokağı" köşesinde ikinci binayı teşkil eden (2) numa- İ salı ve (909) ira kıymeti muhamme neli mukaddema £gâraj olatak ist- “ İ mal edilmiş olan (88,50) mette mu- rabba: saha üzerine mebni gayri | menkul açık arttırma sucetile mü umu dellâliye ve ihale pulu müşte- | eösinesit olanak teta 10 Nisan 932 İ pazar günü sant 1$ te satılacaletır. Talip olanların kıymeti muhamme- nesinin yüzde onu nisbetinde pey akçesini hamilen mezkür gün ve sa- atte Beyoğlu Dördüncü Sulh Hu- kuk Mahkemesinde hazır bulunma lar lüzumu ilân olunur. aza ve Otomobil 'ASINA yaptırmız. i müamele etmekte olan | © İşte bugün burada kal. diyo : Uşak bile olsan bir gün gel- medi. diye işinden çıkarmazlar ve ağızlarını açıp bir şey söyle mezler!, Hem beni sevsen hemen de- diğimi yaparsın!. Bir türlü işin ehemmiyetini anlatamıyordum: — Gidip gitmemek meselesi 0 gün de gitmesem kimse bir şey söylemez! Ben bir şube müdiriyim!. Dedim. Dinlemedi. Hırçın. laştı. Israr etti: —— Gitmiyeceksin. Telefon et!, İşin benden daha ehemmi- yetli ve sevgili değil ya? Senden bugün ayrılmak iste ASRİ SİNEMADA KAY JOHNSON, CONRAD NAGEL ve LOUİSE WoL. HEİM'in temsilleri ŞANGHAY GEMİSİ (e bateau de Shangai) filminin muvaffakıyeti gittikçe artıyor, Bu aşk ve dehşet dramı- İni görenler tarafından beğenile- ceği muhakkaktır. İlâveten: ZENGİN VARYE- İTE PROGRAMI 7 Asayelofi yeni röpertuvarlarında — Anastas ve yeni Türk balesi. , OPERA Sinemasında MOSKOVA OCUKLARI ( Gosse de Moscow ) esrar ve entrika filmi KAY JOMSTON ve NEİL HAMİLTON ta- rafından. İlâveten: FOX MAGAZİNE (görülmemiş Dr. Celâl Tevfik Zührevi ve idrar yolu hasta Irkları mütehassısı: Sirkeci, Muradiye caddesi No, 35 Her gün saat 14-18. iyi Sinema akşam Bugün İstanbul Belediyesi / Saat 21 30 da ŞehirTiyatrasu YALOVA cnc mm Musikili ko - medi. İ Bestekâr: » Ha san Ferit, Nakili : 1. Ga- NI ip. Fiyatlarda zam yoktur. Yakında: KAFATASI —m— RAŞİT RİZA TİYATROSU Perşembe günü akşamı 21,30 dö Büyük gala OTELLO Biletler şimdiden gişelerde satı maktadır, —a— Önümüzdeki 9 Mart Çarşamba a amından itibaren : FRANSIZ TİYATROSUNDA THE ENGLİSH PLAYERS Heyetinin ilk temsili olarak Be nard Shaw'in on meşhur komedisi, CANDİDA Diğer temsillerin programı tiya To gişesine talik edilmiş ve gisele bilet satışma devam etmektedir. 32 yaşında, çocukları büyütmekt büyük vukufu olan, makina ile d kiş dikebilen, broderi ve ev işlerir bilen müstakil BİR VİYANAT KADIN yer arıyor. “Reise auf cig ne Kösten No 4277,, rumuzile sirde ki adrese yazılması: la Fa. M. Di kes Nachf A, G. Wien, 1./1 ratı değişikti. — Ne muahedesi? Dedi. — Almanlarla gizli bir itti fak muahedesi imzalıy — Peki amma, müahedeyi sen iuizalayilK değilsin ya?. Dedi. — Evet Hariciye Nazırı im za edecek amma. Ben de mural hasım., Dedim. Sonra, muahedenin mahiyetini anlattım, Ehemmiyetini söyledim. — Görüyorsun; ya. Her hal de gitmem lâzim!. Dedim. Sanki, havadan, sı dan bahsediyormuşum gibi bü tün söylediklerim bir kulağın miyorum!, dan girdi, öbüründen çıktı Gitmeğe, o kırılsa bile gitme | — Gitmeyeceksin.. , ğe mecburdum. Diye yine tutturdu. — İmkânı yok! — A.. hiç böyle şey gorme Muahedenin imzasında dim. zir bulunacağım.. 4 Dedim, ben de inat ve israri