ider sale; a vi ilzağ si sa - di “j onlan, Sx -x' LİRA A i Jandarmadan ne bek-(Tavassutumuzun neti- cesi: Rusya-Romanya PERŞEMBE 7 KÂNUNUSANİ 1932 6 ncı sene, No, 2123 liyoruz, jandarma askermidir,sivil © ifesi, jandarmanın vazifesi- m ep Gedikli usulü - Tutülan sistem ile gayeye ulaşmak muhakkaktır Orduda ; olduğu. gibi kendi muhitinde sessiz, mütevazi, va- kur ve metodik çalışan bir dai- remiz daha var: » En mümtaz kumandanlarımız- dan birimin idaresi altında im- kişaf yolunu tutan jandarma» mıza hususi bir ehemmiyet vermeliyiz. » Bu Ml memlekette mutlak sükün mia in doğu uyor. Çünkü dahilde mem- leketin emniyetini korumak, hükümetin emirlerini yapmak münhasıran jandarmanın vaz” fesidir, Halen öyle değilse, âti- yen mutlaka böyle olmalıdır. Ordunun büyük vazifesi; mem- leketin hudutlarını korumak;da İ hilde inkişaf için harici bir em- niyet kurmaktır. Acaba jandarmamız, bugün İ kendisinden beklenen vazifeyi yapacak kabiliyet ve kudrete ermiş midir? Bunu kat'i olarak müsbet cevap vermek, hakikat- ten korkmak olur, Fakat 3; hakikat kuvvetile söyliyebiliriz ki, tutulan yol odur. Prog- ram ve mesai o gayeye mütevec cibtir; nihayet işim (tutumu mutlak bir muvaffakıyet vade- mek istemiyorum. Meşrutiyet- ten sonra ve hattâ bir aralık cümhuriyet devrinde bile her iki noktai nazara taraftar olan- lar vardı. Fikirlerdeki düt, zaman geçtikçe, tatbikatta tesirini gösteriyordu. Jandar- ma; kıymetini, karakterini kay- betmek tehlikesine maruz bu- lunuyordu, Halbuki hakikat ve hakiki ihtiyaç; jandarma nefer ve zabitinin her şeyden evvel tam, pişkin bir asker olması merkezindedir. Bunun için de jandarma meslek mektebinden yetişmek kâfi değildir. Zabitle- rin harbiye mekt: me Zun, neferlerinin ilk askeri ta- lim ve terbiyeyi tamajnen yap- mış olmaları da lâzımdır. Jan- ler, Bu fikir.” artık sivil ve as- ker, bütün alâkadarlar tarafın- dan tamamen Sö jandarma umum kumandalığı- vın bugünkü mesaisi; işte bü gayeyi istihdaf ediyor. Jandarma, silâhlı bir kuvvet. tir. Elinde silâhi olan bir he yette, herşeyden evvel sıkı bir zaptu rapt olmalıdır. Bilhassa jandarma için bu zaruret daha kat'idir. Çünkü ordu kıt'aları topludur, onlarda disiplini te- min rl Halbuki memleketin her tarafına dâğıl- dığı için onları sıkı bir zaptu rapta tâbi tutmak daha güç © lr, Onun için jandarmada kü- şük zabitlere çok ehemmiyet ve riliyor. Halk ile daimi temasta bulunan ve köylerde, yollarda; emniyet mülâhazasının icap ©t* tirdiği yerlerdeki > karakol ku- mandanlarinm çok iyi yetişme si şarttır. Unutmamalı ki, bu temenni kendiliğinden tahak: kuk etmez... Hem yetiştirmek ister, hem tecrübe ister. Bu lâhaza ile jandarmada ged usulü kabul edilmiştir. .Muay- yen vazifesini bitirdikten sonra srzularile kalanlara, fazla mm tas vererek kol kumandanlığına hazırlan- maktadırlar. Şarki Anadoluda ki son seyahatimde pek çok mi- sallerini gördüm: İyi yetişmiş, akıllı, çalışkan ve namuslu ka” rakol kumandanarının mmta- kasında hem asayiş vaziyeti da- ha iyidir, hem de mem. nuniyeti ziyadedir. Orduyu, kendi vazifesile baş başa bırakmak ne kadar lâzım ise, jandarmayı da yalnız kendi vazife ve mesleğine ait işlerde kullanmak ayni derecede lâzım dır, Bu cihet, yakın vakitlere ka dar ihmal edilmişti. Eski ka Bunlarımız, mübaşırlık vazifesi ni de jandarmalarımıza yüklet- mişti, Jandarmamızın yeniden ıslahı mevzuu bahsolunca, on- ları muhtelif vekâletlerin tah- mil ettiği muhtelif hizmetler- lâzımdı. 1930 vetinden “ vasati olarak günde 2500 nefer, mübaşirlikte kulla- nılıyordu. Bu asıl vazifeleri har ricinde bir şeydi. Mübaşır teş- kilâtmdan sonra jandarma bu hizmetlerden kurtuldu, şi mübaşırlıl yapılıyor. bir hizmetten da kazalarımızda, hattâ rimizde hapishanelerimiz acı- nacak bir haldedir, Binalar; gayrı sıhhidir, haraptır. Bu gi- bi binaların muhafazası daba güç olur. Bunların mubafazası- na memur olanlar, binaların a- çık olan her deliğine, jandarma. dan bir nöbetçi koymak sureti- le işin içinden çıkmaktadırlar. Bu şerait içinde başka çare olduğu da iddia olunamaz. Hal: buki küçük bir tetkik ve hesap; bunun zararını ortaya koymağa kâfidir: Tekbir jandarma pe feri devlete senede (200) liraya mal oluyor. Bütün Türkiyede hapishaneleri muhafaza için is- tihdam edilen jandarmanın sa- yısı dört bini (4,000) buluyor. Bu demekti senede (800) bin lira, jandarmanın ©6as va zifesi haricinde faydasız yerlere sarfediliyor, Halbuki bir kaç 8€- nenin 800 bin lirasile memleke- tin mühteif yerlerinde ihtiyaca kâfi bir kaç hapishane yapılır- sa, hem bu noktada bir tat olur, hem de nefislerini ıslah gayesile hapishanelere konan yatandaş| larm sıhhati ve ahlâkı korunmuş olur. Jandarma, halk ile doğrudan doğruya temas eden bir teşki- lâttır, halk nazarında devletin mümessilidir. Onun için bun ları intihapta çok dikkatli ol- mak zaruridir. Yeni efrat kanu- nuna göre, hayatında en hafif cezaya uğramış olanlar bile ji darma mesleğine alınmamakta” Askeri ve mesleki bilgilerini Küvüetleridirmek için memleke- tin muhtelif © yerlerinde on iki jandarma mektebi açılmıştır. Her mektepte vasati olarak, da. ima beş altı Yüz kişi tahsil edi. yor, Programları, hem askeri, hem de mesleki talim ve terbiye esaslarına göre yapılmıştır. İ Tahsil müddeti altı aydır. Fa- kat bu müddetin kâfi gelmedi- ği anlaşılmış... Şimdi tezyidi düşünülüyor. e Jandarmamizın yehi teşkilâtı hakkinda vereceğimiz malümat İ yeliz değilie. midir? müzakeratı başladı! Dünden itibaren rata başlandı. Romanya sefirinin gazetemize beyanatı ş Romanya setiri M. Karp Türk takımı: 2 Yunan muhteliti: 2 Dün Atina'da Türk ve Yunan takımları arasında yapılan maç çok heyecanlı olmuştur. Ulsi; bir golü kurtarmağa çalışıyor Zabitlerin, küçük zabitlerin, ka rakol kumandanlarının memle- ketteki vatani ve içtimai vazife» lerini, bunlara karşı vatandaşla” rın ve hükümetin de bir takım vazifeleri olduğunu başka bir makalemde anlatmağa çalışaca ğım. Yalnız şunu ilâve etmeli- yim ki, hükümet; jandarmanın »slahile ihtiyaca en güzel cevap veren bir teşkilât haline ifrağı- dlastarın. Riga'da müzake- Rusya ile Romünya arasmda bir ademi tecavüz misakı akti için bükü metimizin tasavvuratta bulunduğu- nü yazmıştık. İli hükümet arasında aktedilecek misak için dünden itibar ren Riğa'da müzakerata başlanmış- mevzuu bahsedilmesinin sebebi şu- dur: üBesarabya'nın Romanya tara fnıdan işgalinden beri Rusya ve Ro- manya arasında siyasi münasebat in kıtan uğramışi dan beri sun temasta bulunmadıkları gibi, iki hükümet sefirleri nezdine memur e dildikleri hükümetin merkezinde bi- le yekdiğerile ziyaret teati etmemek tedirler. Yalnız Ankara bu hususta bir istimma teşkil etmektedir. Rusya ile Romanya arasmda siyasi münase- bat münkati olmakla beraber, Rus sefiri M. Suriç ile Romanya sefiri M. (GDevamı 6 xae1 sahifede) Atinada birinci maçta mağ- | lâp olmamız üzerine bütün memleket halkı dünkü maçın | neticesini heyecanla lemiş- tir, Dün saat altıda maçın neti cesini öğrenebildik. O saatten gece yarılarına kadar gazetemi zin telefonları mütemadiyen iş ledi. Her açılan telefon muhak kak maçın neticesini sormak i- çindi . nazaran çok k olmuş- tur, Birinci baftaymın 0 . 0 ne- tcelenmesi, her iki takımın da son gayretlerini sarfettiklerini | gösterir. İkinci devrenin 2 - 2, berabere bitmesi aynr nazariye | yi kuvvetlen#'riyor. | Bizim gollerin © birini Zeki mükemmel bir firikikten atmış tir, 4 (Devamı 6 ıncı sabifede) i nı kat'i karar altına almıştır. Bunun ispatı şu ki, tasarruf za ruretile her bütçeden bir miktar kıstığı halde jandarma bütçesi» ne galiba yarım milyon lira zam metmek imkânını bulmuştur. Mevzuwn ehemmiyetine göre, bu kararın isabeti, şüphe ve te- reddüt götürmez, SİİRT MEM'USU MAHMUT Abbas Hilmi Pş. Ankaraya gitti Erden başvekil de kendisine refakat etmektedir Evvelki gün şehrimize gelen sabık Mısır Hidivi ab Abbas Hilmi Paşi vap üzerine dün akşam Ankarya git- mişlerdir. Beynelmilel talebe Abbas Hilmi Paşa ile | birliği PARİS, 6 (A.A.) — Beynelmilel talebe birliğinin icra komitesi, dün Lehli telebeden M. Pzaryski'nin ri- İ yeseti altında toplanmıştır. İngilte- re, İspanya, İtalya, İsviçre ve Fele- menk ile Danimarka, İsveç, Bulgaris | tan, Türkiye, ve Yunanistan ile Ro- manya, Çekoslovakya, Yugoslavya, ve Fenlandiya murahhasları bu içti- mada hazır bulunmuşlardır. 2 inci sahiledeı Edebi mu- — Nurullah Ata. # üncü sahifede! — Burhan Cüihit, sporu, Irak mandası Kalkıyor Müstakil Irakın cemi- yeti akvama girmesi tahakkuk etmiş gibidir da komisyonunun!rak hakkındaki ra tir. Raporda İn mandayı — terket için yaptığı tekliften bahsede- için icap eden şe- raiti saymaktadır. Bu gersit altında yetlerin buku ve İmtiyazlarmın bekası hakkında te Ken FAYSAL minat ve beynelmilel tashhüdata ri- ayet ehemmiyetli telâkki edilmekte- dir, İngiltere ile Irak arasındaki mu- abedenin İrakın istiklâlini ihlâl et. imediği bildiri pun raporu 25 kânunusanide Meclis tasdik Sahip ve Başmuharriri Siirt Meb'usu MAHMUT Velini Nüyiyek ve Van Müdürü ETEM İZZET Kibrit fabrikası önünde İş istiyen müracaatçılandan bir grup Çakmak kullanılması- nın men'i isteniyor Yapilan hesaba göre iki sigaraya bir kibrit düşmüyormuş! Şirket, Maliye vekâletine müracaat ederek çakmak istimalinin men'ini istiyecektir Kibrit inhisar şirketi, kibrit sarfi- yatını çoğaltmak için bazı tedbirlere baş vurmaktadır. Şirket bu meyan- da çakmak ve çakmak taşlarını orta dan kaldırmak fikrindedir. Haber al dığımıza göre, şirket bu yakınlarda Maliye Vekâletine müracaat ederek çakmak; çakmak taşı istimalinin kib rit satışı üzerine yaptığı tesirden bahsederek bunların istimali mene- dilmesini istiyecektir. Maliye Vekâle tinin bu talebi kabul edip etmeyece ği malüm değildir. Kibrit şirketi ma hafilinde iddin edildiğine göre elde bulunan çakmaklardan ekserisi dam Yeni fabrikadan bir köşe. kendi vesaiti ile çakmak imal ettir. meğe ve bunlar küçük bir ücret mu (Devamı 6 iner sehifede) eğ mii Vali Muhiddin Bey işleri anlatıyor Bütçe - Operet - Lünapark - Oto büs meselesi - Küçük taksiler... Vali ve belediye reisi Muhiddin Bey dün muhtelif meseleler hakkın. da bir mubarririmize âtideki beyanat Vali ve Belediye reisi Muhiddin B. dür, Ramazanın sonunda temsil olu maçağıni dini ediyorum, Lünekark Taksim bahçesinde lünapark pılması meselesine gelince b tekliği (Devamı 6 mer sahifede) hazırl manda operet orktestrasmın şefliğini deruhte ederek onunu idare edecek- Yalova türküsü İlk eserin ismi Yalova türlüsü” m ği İzmirde karaya oturan İliç vapuru dün Jizsanımıza getirildi, (Yarısı iç sahitemizdedir.; © ümmi Zal kğ gi