Akşam, “sap getirdiler. Siyasi tefrika: 25 KARA BİR GÜN Istanbul nasıl işgal edildi? MİLLİYET PERŞEMBE, HARICİ HABERLER || Gandhi taleplerini serdetti Neler | Aziz Hüdayi e mi .| İspanya | Erkenden 2 nefer geldi! Dizelemedi | Yüzleri gülüyor ve gözlerinde müjde parıltısı okunuyordu — Beş dakikanız bitnyis- tir. Zaten bizim de konuşula- cak bir şeyimiz yok. Fakat o bizim konuşmamızdan ziyade ap bekliyen sesi tedi. Pencereye git ti ve tabii bir şey göremedi. Cevapsız kalan ses te artık sus muştu. Zabit Hamiyet Hanı- ma bakarak: — Madam, lütfen, dedi, ve çıkmasını rica (etti. Odamm hali ve benim ( vaziyetim bir kadın gözleri için en beliğ bir hikâye idi. Hamiyet gözlerini silerek çıktı; arkasından sesi- mi yükselterek, — Merak etmeyin, yakın- da çıkarım, Necatm.... Necatm gözlerinden öperim diyecektim. Katı bir düğüm, katı bir yumruk gibi boğazımı tıkadı, o “Söyliyemedim. Dili- nin arzusunu gözlerim yap- 1. Yazık o dakikanm hatırala Pını saklıyacak bir o mendilim yoktu. Bir erkeğin ve hele bir asker için ağlamak pek gayri tabii görülür. Serendipte kar- deşini öldüren ve ondan sönra en büyük işleri birbirini öldür- mek olan adem © oğulları için felâkete kanıksamış © olmak, yürekten ziyade demir taşıyan bu kardeşlerin gözünde yağ- murdan ziyade şimşekler yaşa mak lâzımdı. Fakat öyle de- gil, beni ayıplamayın, Hanım karilerim. Erkek ancak silâh taşıyacak elleri serbest ve kuv vetli bulundukça metin olabi- liyor. Erkek ancak sevdikleri için uğraştıkça, onların sas deti için ölü koştukça gözlerine hâkim oluyor. Sefa- let maddi kudretinizi çürütür; haksızlık ve çaresizlik sizi bir nengene arasında ezer. Ümit sizlik sinirlerinizi eski bir lâs- tik haline getirir. Sevgilileri- nizi görmeden, onlara saadet- lerini temin edemeden ölece. ğinizi sezerseniz yapacağınız bir, şek şey vardır: ğlamak. Elinizin kudreti ve gönlümüzün ıstırabı gözle rinizde bir rahmet bulutu ol- muştur. Bırakınız, yağsın. Kı İıcınız işlemiş ove sizi boğan geceye mehtaplar yağmış ka- dar ferahlarsınız. İncil diyor ki: “Ağlıyanlar (o mes'uttur, çünkü teselli o bulmuşlardır.,, Anibal Romalılara mağlâp o- Tunca ağlamış, babasını hapse atan Yeniçerilerin o isyanına karşı atımı sürerek tek başma Şah ismailin ordularile çarpış mağa giden Yavuz bir “göz- “lori ahu, için ağlamış, taşlar ağlamış, çelikler ağlamış, ateş ler ağlamış. Çünkü, (Racine)e göre en büyük bedbahtlar is- tedikleri kadar ağlıyamıyanlar dır . Korney diyor ki: “Sessizlik ve gece ariyorum, çünkü ağ- lamak istiyorum.,, Ağlamak se beplerinin hangisi bende yok? yine yemek ve şa- Eğri masanm üstünde ve Arnavudun masa- nın köşesine diktiği omumun hafif ışığı altında biraz yedim ve içtim. Şimdi Korney'in a- radığı gece ve sessizlik en ko yu halile odama dolmuştu. Fa kat ağlamadım, Baccus ve Ca- nephore'larm ruhumu götür- dükleri geniş ve güzel dünya- da, gündüzkü ziyaretin tatlı neş'eleri içinde ve gözlerimin yağdırdığı rahmetin serin, fe- rahlı havası © altında uyuyo- 16 şubat . Erkenden iki nefer geldi. Yüzleri gülüyor ve gözlerinde bir müjde parıltısı okunuyor- du. Hep o kırmızı yüzlü ve in san yürekli nefer, | kardeşini kurtaran bir adam sevincile ve ellerinin telâşlk işaretlerile ba- üredi: müdürüne (Chef de la Süretö) götüreceğiz. Başka apartıma- na geçeceksiniz. — Hangi eşyayı alacağım? Dedim, bu postu, filân mı? — Hayır, kendi eşyanızı. — Demek gireceğim yerde örtünecek şeyler var . — Zannederim. — O halde kendi eşyam ken dimden ibaret, gidebiliriz. Hangi Emniyet müdürüne ve niçin gidiyorum? Bu da bur gulu bir istifhamdı ve (yolda zihnimi deliyordu. Merdivenlerden indik. Ev- velki odanın önünden geçer- ken ilk günün dehşetile titre- dim. Hava güneşli, karlar biraz erimişti. Taflanlı yoldan geç- tik ve sefaretin büyük kapısm dan sokağa çıktık. Nereye gi- diyoruz? Bu nefer de mi beni aldatmıştı? Tünele doğru yü- rüyoruz; güneşin karlardan ak seden ziyası gözlerimin alıştı- ğı karanlıkla çarpışırken ser- best dünyanın insanlarını ha- yâl meyâl görüyorum. Bu dün ya ne kadar gürültülü, ne ka- dar aydınlık ve ne kadar kala- balık! Her çehre şen, her yer güneş ve herkes serbest. Ar- taş du- varlar kadar sıktığını ve şu u- zak güneşin benden başkaları içi duyunca Gene Rus sefarethanesine geldik. Demir parmaklıklı, ge- niş kapıdan geçtik. Yolun iki tarafında duvar gibi yükselen karların arasından ii tıknaz, kırk beş yaşlarında şık bir adam iki polis köpeğini te- mizliyor, ve arasıra onlara o- yunlar yaptırıyor. Muhafız ne- ferler bu Mösyörün o hizasına gelince durdular, vaziyet aldı- lar. Mösyö işini bırakarak ya- nımıza geldi. Beni biraz süz- dükten sonra tatlı ve nazik bir tavurla © — Bonjur, Mösyö, dedi, na | — Iktisadi kronik Iktısat ilmi iflâs mı etti? İktısat ilmi iflâs etmediyse, buhrana çare bulsun. Biz buh emniyet yok. Gencinden, en beyaz sakallısına kadar, sürü van içitide krvranırken, iktisat. | ile iktısat Alimi. “yetiştiren bu çıdan başka kim çare bulacak? | memleketlerde, cihan buhranı Tabip mi, ressam mı? Elbette | değil, adi para darlığını olsun Yktısat ilminde ömür tüketmiş iktısatçı Bulöcaktır. O Hadi şu üç seneden beri devam eden ci- han bukranını bırakalım. Hiç olmazsa son mevzii Alman ve İngiliz para darlığına olsun ça ve bulunsaydı. — Hâlâ, bu iki memleket fırtmada o sandal manzarası gösteriyor. Ne birin de, ne diğerinde yakın ati için bıçak gibi kesecek ilmi tedbir- ler bulunamadı vesselâm... Şu halde ? Şu halde; iktısatçıdan şüp- he etmeli, iktrsat ilminin iflâ- sını ilân etmelidir. Bu tabii dü şünceye bugün her yerde tesa- düf olunuyor . Geçende en ehemmiyetli Garp gazetecilerinden biri, AL Yeni yeni grevler baş | göstermek üzre BIBAO, 15 (A.A.) — Bibao va-| Bisinin kâtibi 11 eylülde çıkan hâdi. selerden dolayı istifaya karar vermiş tir. İki torpito ile üç tahtelbahir li manda demirlemiş bulunmaktadır. MADRİT 15 (A.A.) — Geçenler de hükümet tarafından tevkifleri em redilen kimseler açlık grevi yapmak tadır. , Salamangue eyaletinde Harcajo da tarlalarda çalışa işçiler arazi sa- iplerini mutasarıf bulundukları toprakları kendilerini © terketmeğe | davet etmişlerdir. | 17 Istiyor? Talepleri arasında mühim noktalar var | ii, Bütün limanlarda umümi grev ya | Ğ pılmıştır. Valence'ta bir takım hâdi- seler olduğu bildirilmektedir. Limanlarda umumi grev GİJON, 15 (A.A.) — Bu havali- de kâin bir çok kömür madenlerin de srele, sendikaliştlerin tekrar işe alınmalarını, arkadaşlarından bir çoklarına yol verilmiş olmasını hiren tekarrür etmiş olan ücretleri tediyeden imtina eden patronların bu hareketlerini protesto etmek üze re greve başlamışlardır. Hapisanede açlık grevi MADRİT 15 (A-A.) — İçtimai tahrikât, grevler, hükümet kuvvetle rine karşı taarruzlar, tahripkârlidar İlb..... seklinde tecelli etmektedir. Madrit'te, mahpuslar açlık grevi yapmaktadırlar. — —————— sılsnız? — Mersi. Dedim . Neferlere emir verdi: — Mösyöyü sıcak bir odaya götürünüz . İçeriye girdik ve birinci katta gene yüzbaşı Marcele'in oda- sına geldik. Biraz sonra Emni- yet müdürü olduğu anlaşılan o nazik efendi geldi; emniyet ve ferahlık veren bir sesle; — Yakında hakkınızda ka- rar verilecek, şimdilik burada kalacaksınız, dedi Bu benim için ilk ümit müj- desi idi. Emniyet müdürü be- ni selâmlayıp çıktıktan sonra derhal Silviyo'nun (felsefesini hatırladım, ve intihar eden bed bahtlara acıdım; intihar? Bu ne sinir zaafı, ne ü- mitsizlik!... Bu iyi düşünme- mekten, hayatta her şeyin de- ğiştiğini, kararan saadetler ol- duğu gibi mehtaba çıkan gece ler de bulunduğunu hesap et- memekten, sabırın ve son daki kaya kadar uğraşmanın yüzde doksan selâmetle nihayetlendi dini öldüren ne kadar düşünce sizler biliyorum ki benim va- ziyetimin yüzde biri kadar da garesi düşmüş değillerdi. Aşk için intihar! “İnsanın en güzel melekesi ağlamak, ve en büyük farikası o düşünmek ve lere nasıl insan diyebiliriz? (Devamı var) man Wolf, bu acı şüpheyi ve hazin iflâsı vuzuhla yazmıştı. Soruyordu: O kadar darülfü- nun , © kadar iktısat prof, rü, o kadar iktısat talebesi İngiliz para darlığının önüne | ba, geçmek için arana arana bulu- nan çare, bir acemi banka kâ- tibinin yapabileceği kadar ba- sit ve harcı âlem amali erbaa hesabından ibaret. Amele si- gortasından yüzde on kesmeli, şu kadar eder; gümrüklere yüz de on beş koymalı, o da bu ka- dar eder; bütçe açığı tamam tamamına kapanır. Bu parmak hesabını yapmak için hiç te da- rülfünunda senelerce © iktisat ilmi tahsiline lüzüm yoktur. Şu halde, iktısat ilmi denilen > TGandhi'nin Avrupada slınmış bir resmi LONDRA 15 (A-A.) — Yuvar. ink Masa konferansı dün açılmıştır. Gandhi içtimada hazır bulunmuştur. Ancak pazartesi günleri söz söyle- 1931) Avam Kamarası Gelecek hafta içinde feshediliyor LONDRA 1S (A.A.) — Duly Herald gazetesi muhafarakârların gelecek hafta Avam Kamarasmı fes. hettireceklerini zanmetmektedir. Bu habere yöre intihabat heyetine güm rük tarifesi projesini kabul ettirebil mekiçinmüssit zaman brakmak mak sadile yeni intihabat 15 teşrinievvel de icra edilecektir. Muhafazakârlar. la Liberaller arasında dün vaki olan hafi mülükatlar esnasında, kendi zümrük tarifelerini iltizam etmekle olan Libarallore karşı Muhafazakâr. lsrm namzetlerine rakip çılşmamala. rı kavarlaştırılmıştır. Cezayirde Fırtına İnsanca yirmiden farla zayiat var CEZAİR, 15 (A.A.) — Cezairde 18 santtten beri devam etmekte o- lan şiddetli bir fırtına külliyetli mik- darda zarar ve hassira sebep olmuş- bar, Yalnız Cezair eyaletinde 20 kadar kimse ölmüştür. Diğer yerlerde de nüfusça birçok zayiat vardır. Bour- kikada derenin taşması yüzünden ev lerin içine giren sular bir metre elli santimetreye kadar yükselhmiştir. rü Mehmet Ali Bey, Eskişebiz e 1 polis müdürü yetinde tebeddülât. Birinçi şube müdürü kaymakamlığ& üçüncü şube müdürü de Kocaeli polis müdürlüğüne tayin edilmişlerdi! müdürlüğüne İstanbul kıdemli memurlarından ve hukuk rından Mahmut Bey terfian taji” dilmiştir. © Vekâlet emrinde (o bulunan emniyet işleri üçüncü şube Emin Zeki Bey memurin nun birinci maddesine tevfikan fiye edilmiştir. Polis miüfetbi den Mühip Bey kendi arzusu if” kaide sevkedilmiştir. ANKARA, 16 (Telefon) — Koca eli polis müdürü Naci Bey terfian Emniyet işleri üçüncü şube müdür- löğüne, İstanbul birinci şube müdü rü İbrahim Bey terfian kaymakam. liğe, İbrahim Beyin yerine muavini Mustafa Nuri Bey tayin edilmişler. dir. İstanbul üçüncü şube müdürü Ke rim Bey tezfian Kocaeli poliş lüğüne, yerine Samsun polis Orman yangını söndürüldü MUGLA, 15. A.A.— Fethiye'nin Meşegediği mevkiindeki orman gını söndürülmüştür. Köyceğizin Del bahiyesinin Kargin köyü rındaki Cuma, ormanında çıkan yangının da söndürülmesi için alınmıştır. Muğlada elektrik tesisatı bitiyof MUĞLA, 15. A. A— Şehrin yeni elektrik tesisatı bitmek üzredir'i rekler dikilmiş, motörler gelmiştir. Makina ve motörlerin yerleşti ile iştiyal ediliyor. Makinalar kâmilen yeni ve Muğla santralı için ve” pilân dahilinde imal edilmiştir. Halk elektiriğe çok rağbet göstermeki Tesisatın tamamlanmasına devam ediliyor. Gazeteciler 3400 metrelik tüneli ziyaret ettil& mek âdeti olmadığından müzakere- | 7 kişi boğulmuştur. ye karışmamıştır. Hükümet memurları özen gelen LONDRA 15 (A.A.) — Gandhi, | tedbirleri almaktadır. Yuvarlak Masa konferansının bugün | OVAŞİNGTON, 15 (A.A.) — Res kü içtimaında söylediği nutukta mil | mi makamarm Hoover meratoryo- yonlarca sessiz ve yarı çıplak ve aç | munun temdidi hakkmda vakitsiz Hintliyi temsil eyediğini iddia ettiği | haberler neşredilmesini hiç bir veç- Hint kongresinin İngiltere ile tama» | hile arzu etmediği âşikâr gibi görün mı tamamına müsavi hukuka malik | mektedir. büyük tüneli görmek için Türk katta bulunacaklardır. iki taraf rasında mevcut olmasılâ| £ Reisicimhur M. Hoover'in kâtip zım gelen şekilde bir ittihat yapmak | lerinden biri Nevyork Evening Post tasavvurunda olduğunu söylemiştir. | gazetesinde çıkan bir haber hakkım- Gandhi, nutlluna devamla bir 73- | da sorulan sunle verdiği cevapta Mo manlar kendilerine “İngiliz tebeası,, | ratoryom müdetinin temdidi mese. denildiğini işitmekle iftihar etmiş ol | lesinin şimdiye kadar müzakere ve duğunu, fakaf bir çok sesnlerden be | mevzuu bahsedilmemiş — olduğunn, ri İngiliz tebelsr ölmük iddiasmdan | ve Riyaseticümhur vazgeçmiş bulunduğunu ve kendisi- | böyle bir teşebüste bulumanın der. ne artık teben denilmektense bir asi | piş edilmediğini söylemiştir. nazarile bakılâasını tercih etmiş ve demiştir kiz “Ben vatandaş olmak istiyorum. - Fakat İngiliz imperatorluğunun de ölenler ğil, İngiltere müttehit hükümetleri BUDAPEŞTE, 15 AA.— camiasının bir vatandaşı olmak arzu | Biatorbagy kazasında telef o- sunu besliyoruim.,, Janların hüviyetleri tayin edil. LONDRA 15 (A.A) — Gandhi; | miştir. Ölenlerin miktarı, 21. nin nutkundan sonra tarikat reisi | Yaralanıp da hastahaneye kal- Malavya Hindistana bir teşkilâtı esa | dırılanların adedi 15 dir. siye kanunu bahşedilmesini istemiş, tank vakar ÜR ön bee, Kral Faysal Bağdada trolü hakdemı haniz olmalıdır. demiş- dönüyor tir. Mumaileyh, devam ederek, ordu | O CANNES, 1S A.A. — Kral ya gelince Büyük Bretanya askerle. ! Feysal Marsilyaya gitmiş ve o- rinin mümkün olduğu kadar çabuk | radan Bağdata (dö üzre oarak Hint topraklarından çekilme. | öğle üzeri vapura binmiştir. leri lüzumunu ilâve etmiştir. M. Sa. | smmm muel Hoare, din murahhaslarınm a- | günkü içtimamda bir nutuk söyle- çık ve serbest bir surette idarei ke. | miş ve bir itilâf esası arayıp bulmak lâm eylemelerinden dolayı memmu-. | maksadile elinden geleni yapmağa niyetini izhar eylemiş ve taurahhas | çalışmak için bu koferansa gelmiş ol ların bütün taleplerini kabul edilece | duğunu, İngiltere hükümetinin ba- ği ümidini beslememelerini ve ken. | şa herhangi bir gaile açmak arzu. dilerine bu talepleri hakkında fırsa | sunda olmadığını söylemiştir. Macaristandeki kazada geldi. Vekâlet erkân istemi: IZMIR 16 (A.A.) — Son zaman larda Japonyadan memleketimize ga yet ucuz fiatle ithal olunan Japon- lara dril tabir olunan renkli pamuk- lu kumaşları ve kaputları memleke- timizin ve bilhassa Boldan, Kadıköy felce uğratmış ve manifatura piyasa sını altüst etmeğe başlamıştır. te alan şehrimizdeki manifaturacıla rm cümlesi Boldan, Kadıköy men- tm: bulunca cevap vereceğini söyle. Gandhi, nutkuna devamla, İngil. miştir, | UMUM tere hükümetini hiç bir müşkülât Lord Reading, bütün murahhasla | karşısında bırakmayacağını temin rın ayrı ayrı istiklâllerini muhafaza | etmekten büyük bir memnuniyet eylemelerinin lüzumlu olduğunu ve | duyduğunu söyledikten sonra konfe bunun bilhassa milli hükümete işti | ransın devamı ve muvaffakıyeti hu- rak eden İngiliz murahhasları için | susunda hiç bir faidesi dokunmaya: elzem bulunduğunu beyan etmiştir. | cağını anladığı dakikada konferans. LONDRA, 15 (A.A.) — Gandhi, | tan çekilmekte bir an bile tereddüt Yuvarlak Masa konferansının ba. | göstermeyeceğini ilâve etmiştir. sucat sanayii amilleri mümessilleri Ticaret ve Sanayi odası salonunda Milli İktısat ve Tasarruf cemiyeti İzmir şubesi reisi Hasan Beyin riya gönderdikleri dril nammdaki pamuk lu kumaşları ve kaput bezleri Italya ve İngilteredenfintlerde mühim su- eekte tensilât yapıldığı halde -idhal ilim niçin tahsil edilmektedir? | za miyar olarak sterling veya Memleketimizin dışında ik. | doların ayrı ayrı müdafaa edile tısat ilmine karşı doğan şüphe | bilmesi, hasılı, her iktisadi a- ler, memleketimizin içinde de | dimın doğru olduğunu iddin e- yavaş yavaş makes bulmağa | denler olduğu gibi, aksini id- şladı. Düşen ofyon, yapak, | din edenler de bulunması, in- tiftik fiati midir? Ayak üstün. | sanı zorla bu ilimden şüphelen güvenmektedir. Bir de, o gü- venenlerin mütalealarını din- lemek faideli olur . ..» Bir kere şu hakikati ortaya koymalıdır ki, iktisat hâdisele- rinin ehemmiyetli kısmı mo- ÇANKIRI, 16 (A.A.) — Çankırı - Ereğli demiryol vuku bulan davet üzerine şehrimize gelmişlerdir. Misafirler ruca tünele gitmişlerdir. Avdetlerinde Çankırı hakkında Dahiliye vekili Ankarada ANKARA, 16 (Telefonla) Dahiliye vekili Şükrü Kaya fendi ” dildi Miras yüzünden bir cinayet ANKARA, 16 (A.A.) — Yenişehirde Villâcan sırtlı bir cinayet olmuştur. Cinayet bir imras emelesinden çıkmış” Mehmet isminde birinin bir miras meselesinden dolayı kızma ” lira vereceği vardı, Kızın kocası bu parayı almak için sıkıştırmış ve kızı da babasmdan hakk”! iş Kayın baba damadının kızını teşvik ettiğini anlamış ve daşı Kadirle birleşerek damadını öldürmeğe karar vermiş . Katil Mehmet ve Kadir takip edilmiş bunlardan Kadir yi lanmış, müşevvik olan Mehmedin köyüne kaçtığı * anlaşıldıği dan derdesti için de emir verilimştir. - Japon dampingine karşı tedbir alınyor. gazeteciler birliğinden be$, Mehmet karısının babasın inna aya baaşladanı ya ai mi beş ve otuz nisbetinde ve B ve Kadıköy havalisindeki da imal olunan yerli drillerdet,. nisbet kabul etmeyecek derecedi cuz olduğu görülmüş ve veya başka nam ile olsun m ve manifatura (o piyasasmda b. w ret e Sanayi eksileri İİ 1 ilat ve tasarm eemiyeti de Ser iken lavuk imi göle pi olunsbilir. Hattâ, riyaziye de sorulur: Fiatleri kaldırmak diriyor . için ne yapmalı? Acele bir ce. | ( Bizde de son günlerde bir vap bulunmazsa, iktisadın kıy- | akşam gazetesinde bu şüpheyi meti gözden düşer... Buğdayı | kuvvetlendirecek bir başyazı dern iktisat ilminin işığile ay. | linde söylendiği gibi, isi yu müstakil mütehavvil dınlaşmıştır. Modern iktısatta a korumak için Ziraat o bankası malüm şekilde müdahale edi- yor. Daha £ dokunülabilir bir faydası görülmüştü. Kabahat iktisada atfolunur. » Bir şi- mendifer inşasının leh ve aley hinde söz söylenebilmesi, bir harici istikraza taraftar ve mu halif bulunması, kambiyormu- çıktı. Yarının sahibi ilmin ma- hiyetini ve kuvvetini bilen bir zattır. Muharrir, Almanyalı ar kadaşı gibi, belki (Ode ondan mülhem olarak, iktısadın bir i- lim olmadığını ileri süyüyor, iktisat bilgilerimizin iflâsını haber veriyor. Bir ekseriyete, iktisat ilmine bir ilim çekirdeği bulunduğu | değiştirip, bahsettiğimiz ik muhakkaktır. lerin de- | sat kategorilerine tabi olaf? #işmeyen kanunları ve şaz | tetkik etmek ve bu rabıtay! '5 | hususiyetlerini, onların deği meyen ve şaz kaidelerile topl yarak bir mantıki sistem hi ne irca etmek ilmin vazifesi | lerle tetkik edilmekle Yi! ise, İktisat ilmi, kendi sahası- | olunmaktadır. İşte size pi nın ehemiyetli kısmını, bu su- | ve riyazi irtibatlar ki, böyle rette sistemlestimiştir. Mese- | rih ve riyazi irtibatların F? Mâ münferit bir hâdise olarak | nunlarını, kaidelerini, hu” yazi münhanilerle gösl GE - | kabildir. Bugün, iktisadi h* | selerin bir çoğu böyle mi e isab