| ER. << Yilliyet | Asrın umdesi “Milliyet” tir, 2 EYLÜL 1931 «İ' İDAREHANE — Ankara cadde * Nez 100 Telgraf adresi: Milliyet, om sim / atanbul. i Telefon numaraları: K 24311 — 24312 — 24313 £ .Ç ABONE ÜCRETLERİ hi, G Türkiye için Hariç için 3), B aylığı — 400 kuruş 800 kuruş İş #. 70, 1400 , çi ii. 1400 , 270 , M0 İŞ Ji” Gelen evrak geri verilmez Ç Müddeti geçen nushalar 10 kuruş Cİ Şar. Gazete ve matbaaya sit işler , ân müdiriyete müracaat edilir. p Gazetemiz ilânların mes'uliyetini i abul etmez. i! | Bugünkü Hava il Dün azami hararet 27, 4; İL | asgari 17 derece idi. Bu- gi e göz ruzgâr poyraz hava İyİ | açık. in » ği | İİ iş Eğ İngilizce! 4'İ Ben birkaç zamendir İngi- 5 li izce öğrenmeğe merak ettim. Ş Sırkından sonra saz çalmayı | i şarip bulanlar, benim yaşım- lan sonra dil öğrenmeyi na- ! $| 5 al vasfederler bilmem. Yalnız İs iğim bir şey vasa kafa kart © (£ aşınca öğrenmek, daha fazla | $i OVİ mukavemete maruz kalıyor. | « O İngilizce öğreniyorum ama / 4 (ilaha doğru dürüst konuşamı- | 16 rorum. Bütün hayalim afilli | HÜ se dil olan İngilizceyi İngi-| $ Ç izlerin şivesine yakın şekilde! 4 İİ söylemek! 4 ©, Benbuhülya ile dolaşıp $ İ Jerurken yolum Trabyadaki öemis turnuvasına uğradı. Tat- İ Ça tatlı seyrettim. O günde gra maçlarının yapıldığı ! © gün imiş!. Oyunlar bitti ve mü “ #âfat tevzii başladı. Bir Be- i yaz Rus olduğunu o sonradan “ anladığım birisi garip bir dil ' “ile kazananları çağırıp mükâ- li fatlar veriyordu. Sordum dedi “ler kiz Bunu ii kince im koptu. 4 G5 Acaba ben de mi böyle ingiliz 4 ce söyliyeceğim.. Dedim... Ben bu endişede iken aklı- | © (| ma geldi: Biz Türkiyede idik r X Ve memleket lisanı da Türkçe | idi. Kazananların yüzde dok- “sanı Türk ve seyircilerin yüzde © doksan yedisi Türk. Turnu- © vanın yapıldığı yerde Tokatlı yan idaresindeki Jas kortları idi... Ben sporda şoven değilim.. © Lâkin İstanbulda yapılan bir tenis turnuvasmda o kötü bir . İngilizce ile tevzii mükâfatm manası nedir? Yiyecek ve içecek |! kontrolu Belediye yiyecek ve içecek- “© lerin kontroluna karar vermiş | © diye gazetelerde. bir havadis Sammer Pa- | i i ©, var. Bu kontrolün nasıl yapı- © lacağımı bilmiyorum.. Hattâ ne | © ( zaman yapılacağını bile.. Bir arkadaş © da harıl harıl Ancak şimdi kurtulabil. Muhteşem Nihat Hanıme fendi, sağ elinin şahadet par- 5 Hanımefendi, ir küçük viski alayım . Mebrüke Numan (Hanım, Nevzat Süreyyayı olduğu yer- bırakarak hemen yukarıya iu. Yakaladığı besdn viski AN Res (a| iktisadi bahisler | | İngilterede altun vaziyeti 23 temmuzda İngiltere bankası iskonto fiatın yüzde 2,5 dan 3,5, 30 temmuzda da 4,5 ğa çıkardı. İm- gilterede bugünkü iskonto fiatı, ransa ve Nevyork iskonto fiatlarile | karşılaştırılırsa, beynelmilel parn pi- yasalarının me kadar mütezepzip bir halde oldukları kolaylıkla anla. yilar, Büyük memleketlerin İskonto fiatları En son tarih “4,5 30 temmuz 1931 New-York Federal Reserve Bank m 1,5 8 mayıs 1931 Bank dö France , 2 3 künunuseni 1931 Reichabank ,, 10 15 temmuz 1931 Ahvali âdiyede Lonrda ve Nev york iskonto fiatları arasında 9 1 fark Nevyork'dan Londra'ya mühim mikdarda para akmasına kâfi bir se bep teşkil eder. Bu para akışı Im giltere Newyork fiatları müsavi ol- dı mı durur. Fakat, bugün harekâtı yalnız faiz fiatlarına değildir. İngiltere bankasının iskonte fis- tını yükseltmesine sebep, son haf. talar zarfında mühim mikdarda al- tın ihracına mecbur kalmasıdır. Ingiltere bankası altin tabi İngiltere bankasının altun mevcudu Tarih Milyon & Mütedavil besabile Oevrakinak tiye © ve mevduata | nazaran al tın nisbeti| 2 temmuz 164 “324 | 9 16 “331012 15 "” 165 "34 25/32 m. 8 za - , 133 ,2823/32 5 ağustos 134 |, 28 15/32 Demek oluyor ki: 2 temmuzdan 5 ağustosa kadar 34 gün içinde İn- giltere bankası kasalarından 30 mil. yon ingiliz lirasına yakm altın çık. maşlir. Bu altınların çoğu Bank dö France'n gitmiş ve merkür banka» nın altın mevcudu © nisbette ziya- deleşmiştir. Londrada mühim mik darda bakiyei matlâp bulunduran Fransız bankalarının paralarını kıs men çekmek istemeleri Londradan Parise altın sevkiyatını mucip ol. muştur, Bunda faiz fiatları mücssir olmamıştır. Fransız paralarının çe- kilmesi, Ingiliz lirasının düşmesine ve binnetice Londradan Paris al. tin akmasına sebebiyet © vermiştir. Londradan Parise bu altın akışı si yasi sebeplerden mi ileri gelmiştir, yoksa münhasıran bir muamelei tüc cariye icabı mıdır? Bunu katiyyet le söylemek wümkün değildir. Yal- nız malüm olan bir hakikat varsa, 4 da şudur: Kanada bankaları Nev- York piyasasını nasıl kullanıyorlar 4, Fransız bankaları da paralarını Londra piyasasında işletiyorlar. Fransız bankaları Londrada daima mühim mikdarda para pulundurur- | lar. Ticari bir lüzum karşında ka- hınca veyahut vaziyeti rışınca, derhal mahabiri bana soruyor: — Yendikten sonra mı, yen meden evvel mi?. , Milliyet'in Edebi Romanı : 10 ie nömüyten İbrahim Necmi Neriman Cemşit Hanım vi) le Yazıcı Zadeden ayrılarak Reşit Beye yaklaşmıştı. — Sizi çok bekledik, Reşit — Teşekkür © ederim, Ha- nımefendi. Affınızı rica ede- rim. Mühim bir işim vardı . Reşit Bey oturunca Cevat Bey yanma yaklaştı: — Ne oldu, £ Reşit? Kaç ündür görüşemedik. — Bırak allahı © seversen, bur. hiç gelmiyecektim, a- ma mühim bir mesele çıktı. — Ne gibi ? — Mukbil Nedim gelmiş. — Mukbil Nedim mi? Aca. yip! Süheylâ Hanımın haberi bile yok. ( ler. Son hâdiselerin de mahiyeti hun dan ibarettir. Lalnız şayan dikkat olan bir cihet var, Nevyokrta İngi- F. | liz lirası bir kaç gün altın haddin den (gold point) aşağı düştüğü hal de Nevyörk Londradan altın çek- medi. Bu da gösteriyor ki: Nevyork İ bankaları, Londradan Nevyorka al İ tm alının yalnız İngiltere için de #il, Nevyork para piyasası için de zararlı olduğuna kanidirlar. İngilte- İ re bugün pek cüz'i bir altın marjile İ çalışıyor. Avrupn memleketlerinin serbest paraları muvakkaten Lon- draya yatmıyor. Bunun için Lon- dra altın ziyaindan çok çabuk mü- re bankası daha ziyade altın kaçma sına mani olmak için iskonto fiatını arttırmaştar, Londrada iskonto fiatının terfii İ öcaret ve sanayiini müteessir ede cok ise de neticede Fnidesi görülece gine şüphe yoktur. Çünkü, olyevm faiz fiatları gayrı tabii derecelerde İ düşük olan Nevyork paralarını Lon draya çekecektir. Nevyorktan Lor- draya bu nakli nukut mübim mik- İ darlara baliğ olursa o Nevyorktan İ Londraya altın sevkiyatının başin- ması da kaviyyen melhuzdur. Böy- İ Je bir hüdiseyi son haftalarda altın mevcudunun fevkalâde | fazlalaşma- # yüzünden ciddi endişelere düşen New - York Federal Reserve maha- filinin de mewnuniyelle karşı cakları muhalıkaktır. Bundan baş ka, Nevyorktan Londraya altın sev- kedildiği tekdirde Londra Fransız mehuzatından binnisbe da- ha az müteessir olacaktır. Son hafta zarfında görülen altm | harekitr çok manidar olup Avrupe- da ne kadar büyük bir siyasi ve ike İ asadi meşkükiyet hükümran oldu | ğunu gösteriyor. Temmuz nihaye- | tönde Amerikada ki altın mevcudu 4,951,000,000, o Fransada | 2,219 000,000 cem'an7,170,000,000 dolara baliğ olmuştur. Dünya alın mevcu- | dunun “4 64,7 si böyle bir vaziyetin dünya ticaretinde © eşya fiatlarının aleyhine tesir etmesi | pek tabiidir. Hali hazırdaki siyasi ve iktisadi müphemiyet devam ettikçe bu ha. lin tagayyür ve zevali memül değil. dir. İngiltere bankasının izkonte fiat: tezyit etmesi, şimdilik ancak mezkür memleektten © harice altın çıkmasına mâni olabilecek bir ted. birdir. Yoksa, dünyayı kasıp yasası ran iktsadi buhran önüne geçmek için şiddetle Iözim olan altının her tarafa serbesiça ve daha müsait şe rail altında tevzini derhal temin ey» leyemiyecektir. Hayreddin Şükrü Harik Hayat Türkiyede bi i rısının balini tecessüs ediyor. müş İ — Vay canma! | — Vay canıma ya! Hem de öyle haberler almş, öyle şey- pe görmüş ki. , — Ey? — Esi bu: Şimdi boşanma davası açmak (o istiyordu. Bu akşam birden bire Oo matbaaya geldi; beni li. Uzun uza- dıya içindeki dertleri anlattı. — Şüphesi kimden? Mn Şüphesi değil. İki gece / sırtı sıraya gece (o yarısından sowra Nihat — İlhaminin evine gizli gizli girdiğini gözlerile | görmüş, yahu! İ Şu doktor Lütfi | habisi yok mu? O da kendisine bir mek tup yazmış. Süheylânın birçok | hafifliklerini anlatmış İ — İş fena desen e? — Fena ki fena.. teessir oluyor. Bu sebepten İngilte- | her ne kadar ilk hamlede İngiltere | Kaza ve Otomobil Sigortalarınızı Galatada Ünyon hanında kâin ÜNYON SİGORTASINA yaptırınız. asıla icrayı muamele etmekte olan ÜNYON kumpanyasına bir kere uğramadan sigorta yaptır- mayımız, Telefon: Beyoğlu 2002 — Şimdi Mukbil Nedim ne |. Sinir kuvveti (Başı 1 inci sahifede) ğunu ve memlekete mahsus tedbir- lerle izalesi mümkün © olmadığın takdir eden her vatandaş, — devleti sevk ve idare wderlerin kabiliyet ve hüsnü niyetine sats'lmaz — bir kalp itimadile merbut olarak kendi sat leri dahilinde basiretkâr bir tasarruf ile yürümelidir. Bu gibi mühim ve mlarda en ziyade lâzım olan sey, Ruh kuvveti, Seciye | kuvveti ve bir kelime ile Sinir kuvvetidir. Bu yüksek hasletlere her milletten daha ziyade malik olan azie Türk milletinin, bethahların bütün. gay ret ve propagandalarına rağmen bu korkunç kasırga kutşısında — sarsıl- maz bir Kaya gibi duracağında as- İ is şüphemiz yoktur. Denizli meb'usü Necip ALİ Ziraat bankası (Başı 1 inci sahifede) re kabul edilmesi nisbeti etra- fında şimdiye kadar alman ted birler, mahsullerin cem ve der- cile köylerde örnbar ve depola- ra teslim köy ihtiyar heyetlerinin mes'u liyet ve nezareti altında muhs- dır. Bu suretle köylerde topla- nacak mahsullerin iliraç ve is- tihlâk merkezlerine sevkedil- a naklinin ve buna mütefer- | icap eden ştir. bankaca girişil, Banka bu zahire almak te-| şebbüsünde bir menfaat bekle | memektedir. Eğer mahsul pi- İ yasada satışmda fazla para a derse müstakrizlere bu fark is- de edilecektir. Noksan fiat bu- İ lunduğu takdirde ise bu farkı banka ödeyecek ve zahire sahip leri bundan müteessir olmaya- caklardır. Bazı kimseler banka nın zürradan oalacağı buğday- lar için piyasadan bir az fazla fiat vermesi lüzumunda ısrar et mektedir! Banka ise maksa- dı teşekkülü ve röevduatı nokta sından böyle muhakkak bir za rarı kabul etmemektedir. Zira- at bankası kabul edeceği arpa ve buğdayların yüzde üçten faz la ecnebi mevaddı ihtiva etme- a bu gibi sulâtı kabul etme- yecek değildi. Ancak pek fazla nisbette (yabancı maddeleri muhtevi olduğundan dolayı hu- bubatı dun bir fiztle satmak mecburiyeti hâsıl olursa bu e | bepten doğacak zarar bittabi İ boga amaca sıl açmalı. Başka (birisi olsa Mumteşem Hanıma söylerdim, ama işin içinde £ kendi kocası var — Süheylâ Hanıma birden bire açarsan, o da böyle keyif halinde kendi tutamaz: İşte onun — için evvelen Semiha Nazmiye söyliyeceğim ya! Cevadın yanı başında otu- Ahmet Nebil, istemiyerek bütün bu sözleri o duymuştu. | Salona girdiği dakikada bütün | kadınları etrafına toplıyan Re kanlı, işittiği bu haberle bir- | den bire sarsıldı . Reşit Cevadın yanından ây bakalım, dansa gramofona bir Sonra Semiha İ Nazmi Hanıma yaklaştı: 7 Şiz Ramona'yı çok sever İ ne bin; Bu hastaneye ihtiyaç var (Başı birinci sahifede) vis pavyonları ve bakteriyoloji hanesi itibarile Türkiyenin en iyi tarzda ve büyük bir para sar fı suretile yapılmış bir hastaha- Havası da gayet: iyi olduğu gibi çam ormanlari- le muhat bir vaziyettedir. Tah min edildiğine göre yeniden böyle bir bina yaptırabilmek i- çinenaz1-1 buçuk milyon ra sarfetmek lâzımdır. Şimı hâkim olan kanaat şudur: Nekahethane olarak Adalar da, Anadolu sahilinde veya Boğazda nasıl olsa bir yer te- mini mümkün olabilir. Halbn- ki millet veya belediye ha özi için bö ne ele geçer, ne bu seneler İ-| çinde yaptırılabilir. edilerek o buralarda | fazasına müteallik bulunmakta | mek üzere mutavassıt istasyon | ri diğer hususların az masrafla | edilmektedi etmekle beraber | Haliç sahilleri, Kasımpaşa ve bütün Beyoğlu kıtası hal- İ kımın ihtiyacına karşılık olabi. ecek bir bina atcak budur ve burada Belediye veya sıhhiye vekâleti hemen bir hastane aç- malıdır. ye vekâleti nezdinde yapılacak bir teşebbüsün behemahal hüs- nü kabul göreceği devrolunacağı kuvvetle tahmin Aldığımız malü- | mata ez İ bul teşkilât reisi bu kusüsta te | şebbüslerine başladığı gibi be- i de icap eden te- şebbüsleri alacaktır. Esasen bu hususta evvelce de, “Verem hastaharesi münasebetile eski hastahane kısmı için bir teşeb fakat o zaman De mevcut olduğu lediye riy için bu teklif ve teşebbüs bek- lenilen neticeyi vermemişti. Bu defaki teşebbüsün şehrin ve bal kın mübrem birihtiyacını teşkil | etmesi münasebetile müsmir ne | tice vereceği kuvvetle beklene- Yeni sinema mevsimi, şadı münasebetile Georges Bankroft edilmiş tama men Fransızça sözlü FIRTINA edecektir. Bı tarafından te izden daha kuvvetli urtam (sahnesi tasvir edilmektedir. İlâveten: o Fransız İLUCİENNE BOYER) fından temsil edi 'GÜLLE- RİMİ ALINIZ” fili, Haşiye — Muhterem halkın nuniyetini temin maksadi. ie Elhamra Sineması yeni mev. sim için işe tir, artisi fiatları tenzil et Paramount filmidir. bile yaklaşarak: i o bizde sizinlebir Vals yapalım Dedi Oyun esnasında Ahmet Ne bil Süheylâ Hanım yine du- rup dinlenmek bilmiyen sözle- rini bir oğultu halinde duyu- anlıyamıyordu. & Gözleri ia Nazmi Hanımla ederken, hiç bir heyecan ese- İ si göstermeden b. şeyler an- latan Reşit Beydeydi. Semiha | Nazmi Hanım, yalnız bir defa İ temposunu saşırı Sonra he . Oda san ki basbayağı (o bir şey dinli- İ yormuş gi » Bu kadar a- işten böyle sadelikle ! bahsedebilenlere Ahmet Nebil hayret ediyordu. bitince, Semiha Naz- mi um, daldan dala dola- şan bir kelebek tavrile bir a- ra Sübeylâ o Hanımlı ida Die İlhami Beyle görüş- v | Bu hususta Müdafaai Milli. ve binanın | nm C.H.F. İstan.! dans | Birinci sahifeden geçen yazılar EEE A, To NV VEE ER ÇE Şehrimizdeki Rus amele | (Başı 1 inci sahifede) hat vermeğe başladı: Seyahatten gaye Verilen izahata nazaran bu seya- hat Rus amelesinin teknik kabiliyet lerinin yükseltmek için yapılmakta. dır Seyahatin bütün masrafı Sovyet hükümetine aittir. Seyahata 340 ki- şi iştirak etmiştir, içlerinde muallim ler, gazeteciler, 100 madenci ve ge- inden yetişmiş TI mühen Beş senelik program Kafile reisi bu izahatı verdikten sonra ezcümle demiştir ki: — Bugün bizdeki sanayii beş se | melik program doğurmuştur ve bir petrol sanayiidir. Bu sarayi bu pro- İ gramın tatbiki dolayısile tabi muay | yen bir hadde kadar yürüyecektir. Yaldas Lenin'in programı 2,5 sene- İ de kuveden file çıkarılmıştır. Kafile reiti bundan sonra gerdik İ leri memleketler sanayiine va mem- leketimize nakli kelamla: — Hamburg'u bilhessa liman nok tai nazarmdan tetkik ve buradal | mani nümüne olarak o kabul ettik. i Londra'da bilhassa tayyare üzerinde etüd yaptık. Mancester fabrikaların- da bizim için çok şayanı ehemmiyet İ noktalar gördük. İtalya'da ziyaret fabrikalarındaki | yük de j ettiğim sek tekniği ve san'at kudretini İ zilkretmeden geçemiyeceğim. Türk sanayii Türkiye'ye gelince: Biz bu kom- Şu memleketin dort senayiini görme İ den de biliyorduk ve onunla alaka» dardık. Yeni Türk Cümhuriyeti de Sovyet'ler gibi kendi sanayini ken- | di gücile başarıyor. Türkiye bilhas- sa zirantten sanayie geçmekte oldu- ğu için bizi çok alâkadar etti. Burada Sovyet Rusyacına sit ha- İ berleri en doğru bir şekilde neşre- den Türk matbuatma âlenen teşek | sür ederim. Gemi gezildi Bundan sonra geminin suvari İM. Nişayf matbunt mümess gelimlamış ve geminin gezilmesine başlanmıştır. Bu sene inşaatı ikmal edilen Uk- dır. Bu modelde daha dört gemsi ya | pılmıştır. Geminin birinci sınıf kamara ve | | aalonları ihtiyar işçilere tahsis edil- | miştir. En genç işçiler üçüncü mev. İki ile seyahat etmektedirler. | Geminin bütün levazımı Rus max | ye girmemiştir. i Tekaüt maaşları | İ © (Başı Birinci sahifede) verilecektir. Maaş alanlar kadın al- duğu cihetle maaşları saymak ve he- sabatta kolaylık olmak için maaşla | aş tevri yerlerinde şu suretle ilânlar görülmektedir. (Yoklamada size bil I diyor, geliyor, konuşuyor, ba raretli bir faaliyet gösteriyor- i du. Bir ara doktor Lütfi Bey- İle bir köşede hararetli hara- retli konuştuğu görül İkisinin de £ yüzleri kızar- mıştı, Sonra döndü, tekrer Sü heylâ ile © konuştu. Nihayet Reşit Beyin yanına geldi . Ahmet Nebil, yarı şaşkın i gözlerile Semiha Nazmi Hanı min faaliyetini takip ediyor- Reşit Beyin Cevat Beye an lattığı ağir va; aile haya tında bir kör düğüm gibi: Semiha Nazmi Hanımın ki tombul elleri, narin parmak- ları bu kör düğümü çözebilir miydi acaba? Birden bire aklına geldi: Süheylâ Hanım pazar akşamı- na kendisini ziyafete davet et- İ mişti. Bu iş çıkınca tabii o zi. yafet olamıyacaktı. Genç Ha ise kendisi bir vesile bulup zi- yafeti bıraktırsa © daha iyi ol. we r büyük paralarla verilmektedir. Ma | nımi küçüklükte bırakmaktan | ” | Çapras kelimeler 3458678 9191 İFMAİMAİL mA İMA NİMINİNİA'N Yeni şekil Soldan sağa 1 — Yama (2) Konağın a- ğa babası (5) Hicap (2) 2 — Köpek (3) su (2) 3 — Edat (2) Her tarafı su (3) Yiğit (2) 4 — Mabet (4) Birler (4) 5 — Oyun (4) Eski (4) 6 — Komşu bir memleket (4) Seccade (4) 7 — İnce, zarif (5) 8 — Ay (3) Koku (3) 9 — Feryat (4) Ev (4) 10 Erkek keçi (4) Evet (4) 11 — Parça (4) Meyva (4) Yukardan aşağı 1 — Boy değil (2) Yenmek (3) 2 — Eski hâkim (4) Iş (4) 3 — Mamur kılmak (4) top rak rengi (4) 4 — Nota (2) İtikat Rutubet (3) 5 — Cet (3) Mal, mülk (4) 6 — Nota (2) Uzağa işa- ret (2) 7 — Kör (3) Son (4) 8 — Nida (2) Endaht eden (4) Umumiyet ifade eder (3) 9 — Tam adam (4) Renk 4) (3) 10 — İçki (4) Süt veren hayvan (4) 11 — Nota (2) Hail (3) İ dirilen parayı isteyiniz. Eksik para i ” yakaya (le üye een yaymak Li EM Veliye Yİ nan mürakıp Beylere malömat veri- Biz). Maamafih eksik para alana da tesadüf edilmemekte idi. Maaş sa- bipleri tarafından Kâtibi adil vasıta İ sileyapılan vekâletnameile vekillerde maaşlarını almaktadırlar. Sarrafların elinde senetsiz olarak duran cüzdan İİ tar sahibi maaşın malmüdürlerine bir istida ile müvacaat ettikleri lak dirde cüzdanlar sarraflardan alına- rak sahibine verilecektir. Eğer sar- raflar cüzdan ve mühürleri vermedik. | leri takdirde maaş sahibine yeniden cüzdan ihzar edilerek verilecektir. Yoklama zamanı yoklamasını yaptır mamış olanlar için maaş tevzüinden sonra ayrıca Defterdarlık tarafından ilân edilecektir. ğa kaldırdı. heylâ Hanım. bir kanapenin © üzerine uzan- mış, karmenli dudaklarının a- rasına sıkıştırdığı bir sigara- nın dumanını zevkle © savuru- yordu. Ahmet (Nebil yanına gelince, gözlerini çevirdi. Ha: fifçe dönerek ranında yer gös terdi: — Siz misiniz, Nebil Bey? Otursanza! Konuşuruz. — Süheylâ Hanımefendi, çok müeessirim. Pazar akşam- ki ziyafeti başka © bir zamana bıraksak iyi olur sanıyorum. — Neden, canım? Pek gü- zel de karar vermiştik . — Şeyi. Galibao akşam başka bir işim olacak da., Süheylâ Hanım doğruldu. dikkatle gencin yüzüne, göz- lerine baktı. Ahmet Nebil kı- zarıyor, gözlerini indiriyordu. Ha! Anladım! Reşit Beyin | getirdi heberi işitti yle mi Nebil Demek