Ressam Eşref Renklerinde bize ameli resmin #şnisini veren genç neslin yüzide tan'atkârlarından Eşref Bey “Mo dern san'at, hakkıdaki fikirlerini Böyle izah ediyor. Modern san'at nedir? lar. ünü İşte toptan bir cevapla içinden şam yen sıyrılıp çıkılamayacak bir ak- | “al ki bana körlerle fil hikâyesini k ise | hatırlattı. Nasıl körler el yordamile le... | hiç görmedikleri fil hakkında müs - bir“) Pet bir fikir edinmişler onu eleme İ şeylere benzetip çıkmışların he- eni, | üz modern eserlerin görülmediği nun | Memleketimizde de modrn san'at ta biri o kadar yanlış saçmasapah te- Bkkilere yol açmıştır. Hattâ her fe "A şey hakkında (Efendim modern Ür) sözlerile istihtafa bile hakki Muz vardır. Onun için evelâ modern içi imesi her firmanın başına geçe izalden sek onu kurtaramayan taralı amiyi da anlaşılma Malıdır. Yeni san'ati mütalen eder- » onun yekediğerine rt iki avr katba doğru bir temayül gösterdiği unutulmamalıdır. da, 1 — Umumü harbe dekaddüm © den yeni san'at ki o mazinin mefis Şark san'atlarile primitif ve klâsik- inden gebe kalarak aşelerle ünyesinde yeni bir doğumun san- Slarını çekmektedir. 2 — Umumi harpten Bösteren “L'artarbitarsire,, dediği- Miz keyfi, örfi ve hattü reybi ken- Üi kendini yarattığı iddinsinda bı sonra baş ibi kendine göre is mevzuatı ilâhare vardır. On- dan burada bahsedecek değilim, Bu miften sopra o halde evet me'ir i bu modern san'at bir bakıma gü *e san'atı berbat etmiş çığırından Fkamiştır ve yine nedir ki bu mo n san'at bir görüşe nazaran da “wa hakiki istikametini, veçhesini B.in fikirleri Bilhassa resimde modern san ii için bedii zevk, yaratıci aky muhakemeden mahrum, körü rü göz esaretinin sakin bir ekolü He akademizme karşı müthiş bir darbe insafsız bir | reaksiyondur. denilebilir. Bu da binmetice muva- zene ve zekâ san'atı olan Klee daha doğrusu (modern klâsizne) bir gidiştir. Bazı galilleri o modern san'atta bir vehm aramak Vini. düşüren sebepler zahiri İl ri mulâk ve mudil olması ve e arbitsire” Je karıştırmasındadır. deri san'at mulâk vemudildir. Çün kü onda (Mark Şagal) gibi süre- İ alistler o (Antikite, ikenografi ve kübizme) kaçan — (pikasso) (Fer nan lejer) ler Japon ostampları, İ Hint minyatürleri ve halıların mülhem olan (masit i Işık-gölge muammalariyle uğ- raşan bir (söra) (rambran) m we dakar andırır. Bir (lot) İn (pusen) arasmdaki karabet ne kadar ayan - dır. Nihayet renklerindeki titiz na, ifade ve desendeki deformas: yonile klâsik sağlamlığa erişen bir te bu ayrı, aykırı gibi görünen kok lardan bir munsaba doğru ilerleyiş tir ki dar zihmiyetleri şaşırtmakta- dir, Modern , Pompiyelere * karşı bir renksiyon- dur demiştim, Her reaksiyonda za. ruri olan ifratları, mübaligaları ka- bul etmemekte bir mâna yoktur. Bunlar zaten onun orijinalitesini taş kil etmektedir. Hulâsa modern san- at maziye, tabiata ve sonra da kendi ine yüzlerce muhtelif, mütecessiz gözle bakan mütebasır, müdekkik tahlilci bir arküstür. ** san'atı akademizme EŞREF (*) Pompiye Fransada körüküörü ne resim yapanlara verilen isim, Jermiştir, Bir birini makzeden fikir. İri üzerinde toplayan bu acaip şey Bedir. leketimizde sanayii melise İrisatı o hakkında tatbik ve Hikip © edilegelmekte — olan W- #iler © dnima © münakaşa edil Bu usullerin me dereceye Kadar müspet neticeler verdiği mey dandadır. Bir vakitler teşekkül et- iy bulunan sanayii nefise encüme- | Vi bu hususta hayli çalışmıştı Mü Serris Tamail Hakkı Bey 921 söne- tinde encümene bir âyiha vermiş” Ni Bu Hüyühada Tersail Hakk Bey Mayii nefise tedrişatını mahiyeti eti itiharile üç kısma ayır İ — tik, orta mekteplerde yapı ve daima umumi mahiyette ka- Pedagojik tedrisat. ha La 2 — Sanayii nefise mektebi gibi yksek ihtisas mekteplerinde yapı sırf artistik tedrisat — Sanayi ve sanayii tezyiniye teplerinde olduğu gibi mahiyeti $ok bedii olmakin beraber tatbi- | istihdaf eden teknik 3 EE hiç taallük eden kısmın bazı mü- maddelerini iktibas etmeği fay bulduk. 4 Gl “Mektepte san'at, yahut pi terbiye, isimlerile Belçikada, anmada, İtalyada bir nevi terbiye niyetleri teşkil edilmiştir. Mak- bedii harsın projeksiyonlu kon- analar, mektep bahçesi, mektep ei sınıf, avlu ve duvar tezyina- M yz ktep talebesine meşridir. Ay- aa Türkiye için de düşünül dir. Binaenaleyh © evvelemirde ü <miyetlerin hayatı hakkında da rt fikirler edinmek mevkiinde- 42 — Mahalli hükümetlerin, bele- lerin, bususi cemiyetlerin teşeb- Gg tesis edilecek olan san'at se ika lerinin lüzum ve ehemmiyeti P,, “dir. Bu fikir Almanya ile taş, soda hemen bir müessese Ok Hür, Bu basit ve mutavazı tedri kiyg, Yesinde bilhassa ufak san'at- Man içtimai mevkiini tahkim et ka örde, atelyede bir çok istidat. inkişafma hizmet etmek amman e iin Türkiyede sanayii nefise tedrisatı (9*) Arküs esatirde “yüz gözlü dev, mümkündür. Bu teklif de evvelkiler gibi esaslıca tetkik edilmelidir. 3 — Moulage müzesi münteşir mekteplerin en mühimmidir. Bizde “Trokadro,, nev'inden bir Monlage | müzesi değil, hiç bir mulaj müzesi yoktur, Mulajlar vücude getirmek | h imkânından yalnız san'at hususun | da değil, Türk ve islâm san'atları hususunda da istifade — etmeliyiz. | Mimarimizin muhtelif devirlerine ait enmuzeçlerin parçalarından ve motiflerinden mürekkep bir kalıp müzesi de vücude getirmelidir. 4 — Eskültür müzesi; Ayrıca me zarlıklar eskültür müzeleridir. Bun ların enmuzeç mahiyetinde olan kıymetli parçalarından bir eskül e a tür müzesi vüçude getirme! a “5 — Hat müzesi: Ean vakıf kü- tüphanelerin ve umumi kütüpbane- | nin malı olan mürekkılerden ve ya- 21 levhalarından bir de bat müzesi vücude getirmelidir. m 6 — Teship ee teclit müzesi: Ay- nı sermayeden istifade «ederek bir| de tezhip müzesi vücude getirmeli- dir. 8 — San'at kolleksiyonları; San- at kataloğlarının, kolleksiyonlarının icat ve ibda eden san'atkârlara çok fsidesi olacağını düşünerek “tarzı 9 — Sanayii mefire sergileri: Bü- tün bu teşebbüsler haricinde muhte Uf sergiler tepekkülüne hizmet et ek lüzumder. Gerçi şimdiye kadar sanayii mefise hocaları © ve talebesi tarafından müteaddit sergiler vücu- | de getirilmiştir. Fakat san'at peda-| gojisi marama sergiler yapılmamış- ir. Sanayii tezyiniye sergileri de tanri edememiştir. : 10 — Sanayii mefiöe “kongreleri; (Sezan) ne muhayyerülukuldür. 1ş-| | ressamlar arasında Cemal Beyi de MILLIYET Ali Cemal Bey | Türk askerini onun kadar muvaf fakiyetle tersim eden bir san'tkâ daha tanımadım. Zafer güvlerini telgraf havadisleri onun süvarileri- süslendi. le, onun Mehmetciklerile Kalplerimize zaferin meş” Türk kahramanları hafız kalemile, onun fırçasile çizildi. Onu bepimiz tanırız, severiz ve hürmet ederiz. Ali Çemal Bey 319 du sanayii ne İ fiseden 320 de bahriye © mektebin den neşet etmiştir. Yumi resme ve askerliğe aynı zamanda çalışmıştır. 320 zabit çıkan mülüzum Cemal Bey kamanda ettiği askerlerin yüzlerin. deki şecnati öyle maharet ve muvaf fakiyetle çizmiştir ki onlardaki ca- lâbet ve meleke henüz hiç bir mes- Tekdaşımıza müyesser olmamıştır. Zonaronun Türk askeri, diye bo- | yadığı çehreler Türk değildir. İlân: meşrutiyetten o matbuata © ini eden Kalem ve Âlem gazetelerinde imzası tanılan Ali Cemal Bey bilhas a Ressam Ali Camal Bey sa 330 da tekaüt edildikten (sonra bütün bütün matbuat sahasmda e saslı bir surette hizmet etmiştir. Yüzbaşı Ali" Cenial Bey tekitüt e- dildikten sorira Maarif Nezaretine| istida versrek bir resim muallimli- fi istemiş. Nezaret te Şamdaki bir münhale Cemal Beyi tayin etmiş. Ali Cemal Beyin Şama gitmek üze- ve hazırlandığını haber alan Velit ve Nadi Beyler onu bu seyahaten vaz geçirmişler ve gazetelerine bağ- lamışlar. İşte Ali Cemal Bey bu ta- rihten itibarenmatbuntın lâzım gay ri mufariki addedilmiştir. O günden beri gazete kollleksiyonları Ali Çe. ka bir şey kalmamıştır. Çünkü o hem vessam arkadaşlarının, — hem matbuat arkadaşlarının gadrine uğ. raraıştır.. Artık ne sergilede, ne ga zetelerda omun imzasma smtlamıya ruz, Ressamlar ve gazeteciler bu kıymetli san'atkârm infialinin töh. metini omuzlarında taşıyorla Büyük harpte Çanakalede alışan Comal Beyin yaptığı resim klişeleri yapılmak için Viyanaya, tab'ı için de Almanyaya gönderildi. Yarısından fazla parası tediys edi len bu tablonun tab'ımın ikmali için verilmesi lâzim gelen üçüncü tak. sit mütareke senelerinde verilemedi ği için resim orada kaldı. Bugün bu hatıradan elimizde bir kopya mev- cut değildir. Şimdi ne zaman Ali Cemal Beye bu eserinden bahsetsek, yine dudak larında o münfeil tebessümün bükül düğünü görürüz. Fakat onun çizdiği kahramanlar hâlâ hafızamızın kuytuluklarında aynı canlılıkla yaşamaktadırlar. Elf Naci İti kaddera: it Gikirlerin neşri va! mücadelesi için kongrelere ihtiyaç | ye vardır. Türkiye bu nevi Bir kongre ö Atideki | serleyhalar. dan her biri bir kongre mevzuu ola bilir. Umumü mekteplerde retim tede' sat, umümü mekteplerde elişi tedri. satı, umumi mekteplerde musiki ted li tezyiniye kongresi, kongresi. Sanayii nefise encümeni âzasın- ti: Memlekette gerek san'at tedrisatı. nın, gerek san'at pedagojisinin mu- dan ve darülfünun müde, rinden: mirdey 14 CUMA ia MİZ Hak Hatip söylüyor; — Haksız bir adam, haksız- raf ederse akıllı bir adam demektir, fakat haki bir adam hakkına rağmen boyun eğerse. Samiin arasnıdan ses: — Evli adami demektir. Gelin Dostlardan birinin oğlu ev- leniyordu. İyi bir ailenin terbi- ye görmüş kızı, Damat bey ke- yiflit — Öyle masum bir kız ki, böyle zamanda * güç bulunur, diyordu. Düğün gece: Kadına ve aşka dair * Aşk bazılar zıları için spordur. Fakat halde ideal bir'spör değildir, * Kadın bir melektir. Fakat veytanın bütün:bildiklerini bi. lir. $ Kadının daima tokatlama ğa ihtiyac vardır. * Küçükken bebeğini tokatlar, büyüdükter sonr» Za erkeği.. * Umumiyetle kadınların e keklere söyleyecekleri bir şey. leri yoktur. Fakat ne iyi de söy — Vahi, gazetede hir şey yok. — Özleyse şu pöstirikayı koy, Okadar çabuk olamaz | — Eğer bu gece tekrar evlenir misin?, Hemen bu — Kabil mi?... gece evlenmek. Yahudinin oğlu Yahudi babasına anlattı mek lâzi — Pek Yahudinin oğlu Kemen met. | resine koştu. Meseleyi Xa j| me, glmüli tani av mevs okun bu öene de gerki tesi gelin hanım duvağını çıkarmağa hazırlanır ken, sabırsız. damat koştu ve zevcesini öptü. Ma- sum zevce: — Aman Sabri, biraz bekle! dedi ve ilâve et — Siz erkekler hen . böyle misiniz? için ideal, ba m oğlu evlenmek çağına geldi, Fakat delikanlı. nın bir metresi vardı. Keyfiye | — Şimdi onu * bırakacağım ama, nasıl bırakayım? Bi, AĞUSTOS | Marlen Dietrich aley- hinde bir dava Los Angeles'ten bildirildiği ne göre, maruf Alman yıldızı Marlene Dietriah aleyhine Nev york mahkemci âliyesinde reji sör Sternberg'in sabık zevcesi Rita Royce tarafından on beş milyon franklık bir dava açıl- tiz bir İ mıştır. Royce, Alman yıldızını / kocasını baştan çıkarmak ve / kendi hakkında hazete sütunla rında iftirada * bulunmakla it. | ham etmektedir. Bu yüzden kaybettiği izdivaç deti için on iki buçuk milyon, iftiralar için de iki buçuk milyon zararı â istemektedir. Bu kadın diyor ki: : — Strenberg, Marlöne Diet. rich'i bulduktan sonra ona j “Mavi Melek,, Filminde Emil Yanings ile beraber rol veri da bir apartımana yerleştirdi. biliyor kiMar'öne şehrin birçok mağazalarında, bilhessa terzi. hanelerinde Strenberg hesabı. na etekler dolusu para sarfetti. Diğer taraftan Marlâne Diet rich beri vazifelerimi bilme. mekle ve hercai meşreplikle it- ham etti, Alman ve Avusturya gazetelerinde aleyhimde maka. eler yazdı... Marlâne Dietrich henüz bu dava hakkında bir şey söyle memiştir, Fakat dostlarının ifa desine nazaran, onun da mahke mede söyleyeceği bir çok şsy- ler varmış . | Sinema haberleri * Sessue Hayakava sesli fil- me avdet etmi Anna May Vong ile birlikte “Ejderin kı- z1,, ismindeki filmi çevirecek. tir, * Gloria Swanson Amerika- ya avdet eder etmez Hollywood a gitmiş ve müttehit artistler şirketi namma “Ya bu akşam, ya hiç!, filmini çevirmeğe baş- hemen | her lamıstır. mal Beyin güzel mesaisinin bir meş. ie i : i ve matbuattan| “N - 7 m zaman onun dudakla. | ” ii endamüneli bir tebessümden baş | ZA — A ölürsem, | | sey | | dannette Macdona'd anası! iki bin lira yeçi | Ve nişanlısı ile birlikte geçenler de Am:rikadan Parise gelmiş- tir. Malümdur ki bir zamanlar Janneite Macdenald'in İtalya anlat. | veliahdi ile münasebette buluz | duğu için, veliahdin zevcesi ta — Fakat paranın yarısı be. | tafından kurşunla yaralandığı, nim dedi . — Neye? ana bn bulma. battâ katledildiği şayiası çık muştı. Jannette bu şaylayı şid. detle tekzip ötmiştir. Ame, kaz reklâmcılığı bazan n: ka. lar ileri gidiyor. et Sonra da kerdisini Hollivood' | Bu apartmanı döşetti ve herkes | | Sinemada canlı resimler nasıl | vücut . buldu? | aç senerlir sinemada can h resimler büyük bir rağbet ka | zanmaktadır. Bu canlı resimle. | rin kahramanları Mickey ismin deki Fare ve Felix ismindeki ke | didir. Fakat Mickey daha cihan şümul bir şöhret kazanmıştır. Bu Mickey'i kim yarattı ve ne için? ve nihayet nasıl bu de rece muvaffak oldu? Mickey'in mübdii Walt Dis- ney'dir. Disney sinemada bir jön vi promyeliğe daha ziyade ya: kışacak gibi fettan bir mahlüku yaratamazdı. Halbuki Disney Uzun seneler gaye- gazetelerinde çalışmaktı. Bey az çok komik bir çok resim ler yaptı, Fakat bu resimlere gündelik hayatına devam eden Şikagoluların nazarı dikkatleri ni bile celbetmedi. Disney o zaman < Şikagoyu bırakarak Konsascity'ye gitti. Orada da gazeteden gazeteye dolaşarak, ancak yarım dola'cıklar kazana agoya dön- düğü zaman sinemaya intisap etmek istedi. Fakat stüdyola- rın bir kapısında girip öbür ka pısından çıktı. Herkes ona | mada katiyyen muvaffak ola. mayacağımı söylüyordu. O zaman kafasında bir fikir canlandı, Çizdiği hare ketsiz mahlüklara sinema gibi hareket vermek, İçinde bir şey bu fikrinde olduğunu ve bu defa muvaffak olacağını söy lüyordu. Hall: karşısında canlı bir resmin bin türlü maskara. lık yaptığını görürse eğlenscek ti. Halkın eğlenmesi demek, rağbeti demektir. Rağbeti ise bir insanı zengin etmeğe kâfi. dir. Söylemeğe hacst yok ki, şim di Amerikada herkesin koşa ko İ şa gidip seyrettiği bu filmler, gerek prensibi, gerek yapılış tarzları itibarile, bir çok sine. ma kumpanyaları tarafından reddedilmişti. O tarihte Pat Pawers ismin- | de biri, büyük kumpanyalarla rekabet için değilse bile, bu kumpanyaların bürnunu kırı. mak için küçük bir stodyo kur lediği yoktu, Dizney ve kardeşi Roy, Powers ile teşriki mesai | citiler. Disney sadece Mickey” in resimlerini yapacaktı. İlk film işidilmemiş bir muvaffakı. yet ve rağbet temin etti, O ka. dar ki şimdi her biri ayrı ayrı milyonlar kazanmış bulunuyor lar, Cevrilen filmi irin perdede Mickey ve bab i | ; sz iğ e Mickey ve mübdii Velt Disney geçen bir saniyesi, film üzerin. de 17 resim demekti Bu re simler, malümdur Ki küçüktür ler. Şu hale göre 200 metrelik e fılm 5000 resim lâzım. ır, Bu resimlerin her biri bire: birer çiziliyor ve birer bire peliküle alınıyor. Onun içim. ki, uzunca bir film vücule geti me kiçin, bütün bu resimlerin bir adam tarafından çizilmesi senelere bakar. Bu sebepter canlı resimlere de tekniğir yardımı olmuştur. Mikeyi çize bilecek yirmi beş, otuz ressam İ bulunmuştur. Senaryosu evve' den tesbit edilen filein her sah nesi bir ressama veriliyor ve onlar da o sahneyi vücude get recek resimleri birer birer çizi- yorlar, Bu suretle film daha ça buk meydana geliyor. Diğer te raftan film sesli olduğu için mu ikisi de hazırlanıyor ve nota- larla filmin hareketi tevhit edi iyor . Disney uzun meşakkatler. den sonra Mickey'i yarattı, fa | kat küçük Mickey de babası | bu gün zengin etmiştir. ——— m... Dört film için bir milyon dolar Şimdi Fransada Komne şeh rinde tatillerini geçirmekte 0- lan Maurice Chevalier Holly | vood'da çevireceği dört yeni film için kendisine bir milyon . dolar verilecektir. Şen Si. Birinci filmin ismi “ lâhşor,, dur. Maurice eylül bi. dayetinde Amerikaya gidecek» İ tir; lerde evlesen yil lardan Carole Tomb i İ