Çilekli omlet Yirmi kadar iri çilek alır ve ber birini dörde kesersiniz. Üzerine bi. raz toz şeker koyar, portakal sıkar ü küçük kadeh rom ilâve eder- siniz. Diğer tarftan küçük çilekleri alır ve saplarını ayıklayarak ezersiniz. Bir tarafa beş yumurta kıravsmız. İşine bir kaşık ince şeker, bir kaşık kaymak ilâve eder ve çalkarsınız. Bundan sonra tavada 75 gram tere yağı eritirsiniz. Yumurtaları boşaltırsmız. Yumurtalar pişince or Lasına evvelce hazırladığınız kesil. miş çilekleri koyar ve yumurtayı ke İ | İ | i Zarif bir mayo İ narlarından kaldırarak bu çilekleri bohça tertibi kâpatıramiz. Yumurta. Yı çıkarıp bir tabağa koyduğunuz çilek eğmesinin orasmda sofraya yerine alelâde gliserin kullanı: bız, bir yün paçavra ile iskar- pinlere sürülen az mikdarda gii serin on dakika sonra kuruyun ca, iskarpinleri bir çok günler için mükemmelen parlak tutar. Kirpikleri kuvvetlendir- mek için 50 gram beyaz vazelin, 25 Bundan otuz ay kadar evvel, şim di Fransız sinema semasında pl pırıl parlayan o Marcelle Chantal Madam Jeferson Cohn idi, Vakti de evde ve kocasının atlarını seyret- mek için koşu yerinde geçerdi. Boşandıktan sonra ismini değiştir- di. Çok kimseler ağır rollerin bu ka dını ezoceğini zannediyorlardı.. Hal buki o, kendi evine girer gibi sine ik filmler Marcelle Chantal'in Pola Neyri ayarında bir artist olduğunu © meydana çıkardı. Kendisi şimdi Berlindedir. Artık © kisi gibi bekâr salonlarında sık sık görünmüyor. Muhteşem sesi ile Ple- yel salonlarında şarla söylemiyor. ni tarmamile sinema”a vakfet | miş gibidir. Berlinden avdetinde Pate Natan ile bir mukavele yapacaktır. Bu fir- ma bu sene için hazırladığı bir çok filmlerinde Marcelle Chantal'e rol. ler ayırmıştır. Aktualite filmler Pariste sadece sesli aktuali- teler gösteren bir sinema açıla İ caktır. Muleni Ruj gibi Londranın maruf müzik höl lerinden Pavillon sinemaya teb dil edilmiştir, Bebe Daniels Bebe Danicls yakında doğu- racağı için sinemayı müvakka- ten terketmiştir. Bir senede Paramount ve Warner 1931 — 1932 senesinde her biri yet- mişer film çevireceklerdir. Dördüncüdefa Paul Withman dördüncü de fa evlenmi: Bu defaki karısı George Bankroft'un yeni fil mi için alacağı para 100,000 do lardır. Güzellik Esther Ralston bir müessesesi açmıştır. Kaçıncı bu ? Pola Negri Amerikada bir iş adımı ile nişanlanmıştır. hüsün Onlar da geçinemiyor Çin yıldızı Butterfly Wu ko cası H. Ling aleyhine talâk da vası açmıştır. Eşamhint yağı, 25 gram rom ve 2 gram kinkina hülüsasını | barıştırmalı ve her akşam ya- tarken kirpiklere sürmeli. | | Gümüş takımları Gümüş takımlarmı temizle. | mek için, bildiğimiz âdi külü | Assorti bir çanta, kemer ve eldiven | sulandırarak yumuşak hamur hâline getirmeli ve bir bezle gümüş takımlarını bu hamurla Uğuşturmalı ve ılık suda yıka dıktan sonra kuru bir bezle sil meli, l “Laroşfokolt,, tan.. Erkek izzeti nefsi ekşanarak kafese konur. Kadın da güzelli Zi methüsena edilerek... Konu- $an adama dikkat!.. Sigara kokusuna karşı Portakal kabuklarını kurutu 2, Bu kuru kabukları odada e ranir siz üre iel di İ dolaşmuğa başlıyanlardan biri de İ Enrigue Rivero'dur. Bu sporcu genç İ den sinemaya gelmişlerdir. Halbuki Ve doğrudan doğruya sinemada baş | Jön pemyeler Jön premyelerden ismi dillerde hayatını kısaca şöyle anlatıyor: — Bir çok arkadaşlarım sahne ben sahnenin semtine uğramadım. Enriğue Rivero Yirmi altı yaşındayım. Aslen | yim, Orada şehirden ukâk > bi: | çiftlikte yaşıyordum. Geniş me'ala- rımız ve mebzul sürülerimiz vardı. Bütün çocukluğum at üstünde geç- miştir, #ÂALLİYET Marcelle Son filimleri kadar boğanın sırtıma | yapışıp kal. maktı. Fakat hayran beni sırtından atmağa muvaffak oldu. Bu hâdise | den dalayı kaşımın altından yara- | landım, Fakat bu yara yeri şimdi belli olmuyor. Fransaya hukuk tahsiline geldim ve Sorbona girdim. Bir gün eğlence kabilinden bir arkadasin stodyolar. dan birinde figüran rolü aldık. Bir | ibtilülei çetesini temsil edecektik. O zaman sinemaya o derece alâkadar oldum ki, artık her gün stodyoya | selmeğe başladım. Kitaplarımın sa- | hifelerini bile İkssmiştim, Bir çok | | filmler çevirdim. Altı seneden beri sinemadayım. lik gösterilen filimler | Heliyvcod'da bir filim ilk | defa gösterildiği zaman ga- yet muhteşem meras'm ya- | pır ve ku süvareye şehrin erkek, kadın bütün yıldızları çağırılır. Dünyanın tanıdığı bütün bu artistler mikrofonla kürreiarzın dört tarafına ses- lerini işittirmek için bir kaç kelime söylerler. Bir gün genç biz boğanın artma Şim:li :Nevyork ta; sineme PAZAR Gittikçe parlıyan bir fransız yıldızı : Marcelle Chantal b Kleopatra mı, Şehrazat mı, Salome mi ? Hayır. Chantal ! n birinde Fosalie Roy | maştır. Geçenlerde ilk defa çev- rilen bir filim gösterildiği zaman, bu filimi çeviren ar- tistlerin kısmı azamı Nevyor- ka davet edilmiştir. Halk, bittabi artistleri | reyelayin görmek için sinemaya tehaciim göslermişlerdir. Horozla tilki Tilki kardeş, kümesin üstünde “Kukurikuwuu!,, diye öten horozu kaptığı gibi kaçmağa başladı. . Çift. liğin adamları gördüler. Hepsi de ellerine bir şey geçirerek tilki kar. deniş peşinden koşmağa başladılar: “tutum, hırsızı yakalayın, kaçıyor!,, diye bağırdılar, Horoz ülkiye dedi kiz — Bu adamlara hırsız olmadığını ne diye söylemiyorsun. Mademki beni dişlerinin arasında tutuyorsun. Artık ben seninim. Sen hiç bir za. man hirsiz olamazsın. Böyle söyle de arkandan koşmasınlar, sana fe. Balık etmesinler... l söylediklerini tekrar etti. Fakat tilki kardeşin ağzı açılınca horoz da çırpmarak bir ağacım üze- rine uçtu ve tilkiye dedi ki yalnız hırsız değilsin. Ayni zaman- da da aptalsı!,, Dokunma Küçük Arif bir papağan gördü Okşamak istedi. Fakat papağanın sahibi dedi kiz — Kuşa dokunma, sarar. — Neden serer? — Çünkü sani tanımıyor. — Öyle ise, söyle. benim adım Arif. l İ Dünyada neler oluyor? Kadın tayyareci Bahri muhiti geçemedi NEVYORK, 19 A.A. — Ka dm a tayyare rekorunun sahibi mis Ruth'un tayyaresi bugün Nevyork tayyare lima- nına inerken hasara uğramiş- tır. Binnetice mis, Terre-Neu- ve'e uğramak suretileAtlas Ok yanosunda icrası tasavvurunda bulunduğu seyahai i gün tehir edecektir . Nautilus'ün başına gelenler VAŞİNGTON, 19 A.A, — Gazeteler, bahriye nezaretinin bir tebliğini neşretmektedir. Bu tebliğde Wyoninğ vapuru- ) mun Nautilus tahtelbahrini çek mekte bulunduğu © ve denizin dalgalı olduğu beyan edilmek- tedir. Tahtelbahrin, periskobu | zayi olmuş olduğundan içinde- i kiler hiçbir şeyi görememekte ! ve harp gemisi muhabereyi tel siz vasıtasile temin etmekte dir . Bir tayyarecinin nâşı bulundu MELBOURNE, 19 A.A. — Bundan 10 gün evvel tayyaresi ile Albury'ye gitmiş ve o vakit ten beri kendisinden hiçbir ha- ber alınamamış olan tayyare sivil müfettişi . Ekins'in nâşı | İ Tilki kardeş bu mantıka inandı. demiryoluna İ MARAŞ — Adana'dan Maraş'a gitmek fırsatını buldum. Kıymettar kumandanlarımızdan erkânı harbiye miralayı Kemal B.in Maraş'a yapa- cağı seyahattan istifade eyledim. Ekispresin arkasına takılan hususi bir yataklı vagonla karanlık bir ge cede şimal istasyonundan hareket eyledik. Hat komiseri erkâmıharbiye binbaşısı Hüseyin ve (ka yaveri yüzbaşı Bedi beylerle beraber beş yolcu taşıyan ve hey'eti askeriye” mize tahsis edilmiş olan balkonlu ve şık vagonda keç vakite kadar oturduk. Sabahleyin Fevzipaşaya geldikse de, Malatya hattına hareket edecek olan trene henüz vakit olduğundan tekrar uyumaya çalıştık, Kalktığı- mız vakit ekispresin bizi makaslar. da bırakarak çoktan Halep'e doğru gitmiş olduğunu anladık Fevzi Paşa Burası bir nahiye merkezidir, fa- kat betonarme binalar yapılmış ve nazarı dikkati calip bir şekil almış” tır. Burası mühim bir Bifirkasyon noktası ve Gazi ayintabın da başlıca iskelesi olduğundan ehemmiyetli bir mevkidir. Maraşa doğru Fevzipaşa'dani bir saat sonra (EL oğlu) istasyonuna vasıl olduk, Fev- zipaşa'dan itibaren nilüferlerle mü- zeyyen cesim bir arazinin su altında ve daimi bir bataklık halinde bulun- duğunu gördüm. İstasyonda istik- bale gelmiş olan muhterem zevat ile yola çıktık. Şosa muntazamdır. Otomobiller bizi uçuruyor. Maraş kasabası, çıplak bir dağın eteğinde ve yeşillikler içinde görünüyor. Yollarda sık sik devriye ve kara- kollara tesadüf ediyorduk. Ve her hade vaziyette bir ciddiyet olduğu- nu anlıyorduk? Meğer bir hafta er- velyekdiğerini müteakıp iki soygun vak'ası olmuş. Birisinde postayı ve Muhabir mektupları | & Fevzi Pş.dan Maraşâ Maraştan Kayseriye bir şose inşi ve bu suretle Maraşın raptı çok elzemd: ğ Murişa umümi bir nazar diğerinde de bir tan ibaret olan bu çetelerin vil merkezine yakın bir şosa üzeri soygunculuğu cesaret etmeleri garip bir hadisedir. Bu çeteler dele takip olunmaktadır. Maraşlıların kahramanlı İ yerli ermenilerin eyledikleri cihetle şanlı sancağın! tekrar kal'aya çekmişlerdir. Maraşın vaziyeti Merkez vilâyet yalmız bir 4088 ij ğ Maraş Fransızların i şvikile kal'ağı dirilmiş ve E sız bayrağı çekilmiştir. Türie iğ miyetine artık nihayet verildiği habına düşen halk, cuma günü mide içtima ederek gazep ve he candan güğremiş arslanlar gibi £ aya çıkmışlar ve bunları gören E siz karakolları korkularından Gif sancağımız aşağ başka yerlere şosası yoktur. Bu dan Kayseri'ye bir şosanın ini Eloğlu istasyonuna merbuttur © tarik ile Maraş'ın Ankara raptı elzemdir. Maraş gibi mahi lüt mebzul ve nufusu kesif olan 5 şehirin bu derecelerde ihmal eği miş olması doğru değildir. Bilhat Fevzipaşa - Malatya demiryolum buradan geçirilmemesi büyük bir yadır. Bir miliyon mezkür hat oradan geçirilmiş olg dı, hakikaten hem vilâyet ve hem hazinci millet çok müstefit olurdu Maraş kasabası dik meyilli bö renin içinde ve bu derenin iki tar yamaçlarında inşa edilmiş olduğu dan her tarafı iniş ve yokuştur her tarafından su fışkırmaktadı Kasabanın çarşı ve pazar mahalli ile etrafı çok alçak ve suları da ks şık ve gayrı sıhhi bulunduğundü! dolayı insan oralarda bunalmalıt dar, Maraş'ın havadar ve suyu gürül kısmı kışla ve civarındaki rnahalle dir. RAGIP KEMAİİ i ———— ———-- . sinin enkazı arasında (o bulun- muştur. Bir plaj iki milyon Ingiliz hirası KAP, 19 A.A. — Belediye meclisi ile demiryolları idaresi, Kap plâjlarının inkişafına 2 milyon İngiliz | lirası tahsisi hakkında bir itilâfname aktet- mişlerdir. Iki milyonluk sahte çekler ANVERS, 19(A.A) — Bir elmas taciri, kendisine Mad- rit milyonerlerinden M. Lar- go'nun oğlu süsünü veren birisi tarafından dolandırıl- mıştır. Dolandırıcı 4,595,000 franklık elmas ve inci almış ve mukabilinde de İspanyol bankaları üzerine iki milyon- luk iki çek vermiştir. Dolandırıcının o mufaraka- tinden sonra şüpheye düşen elmas taciri Madrit'e telefon etmiş ve M. Largo'nun oğ- mun Madrit'den hiç bir va- kit ayrılmamış olduğunu öğ- renmiştir. Tacir derhal zabi- taya müfacaat etmiş ve sah- te İspanyolun eşkâli her ta- rafa bildirilmistir. Nautilus tahtelbahri müşkülâtla ilerliyor Wyoming zırhlısından ge'erii bir telsizde Nautilus tahtef bahrinin pek müşkülâtla Our ennestouon'e gitmekte oldü-! ğu bildiriliyor. Tahielbabir; mezkür limandan henüz ami mil uzaktadır. Dalgalar tabsii telbahrin periskopunu alıp | götürmüşlerdir. bi Otomobil yarışları Londra, 19 — (A.A) — Man adası otomobil yarışla- rım" Norton,, markalı otomo- bil üzerinde Hunt kazanmış: tır. Mumaileyh, mesafeyi sa- atte vasati 125,241 kilo- metre sür'atle, 3 saat, 23 da” kika ve 28 saniyede katet-! miştir, Koşucu parkinden ise se- yircilerin arasına girmiş ve gerek kendisi gerekse seyir- cilerden bir çoğuha'if suret- te yaralanmıştır. j Istrazburg'ta iki Alman tevkif edildi j STRASBOURG, 19 (A.A) 7 — Poliş, motosikletlerinin üstüne eski Alman impara- torluğu renklerini taşıyan u- | fak birer bayrak takmış olan iki Alcan yencini tevkif ede» rek hudet havi