ER ie | v il İBirinci sahifeden geçen yazılar MİLLİYET PAZAR (AZİRAN 1931 ME PR, EE A METE NE EEE DADA GM YEMEN YERE DERELER Maliye vekili iki suale cevap verdi Roma, Tiran, Atina JKruvazör suvari- (Başı 1 inci sahifede) lı memleket kalmışsa da, hiç bir müstebit yoktur. “Ve bu hanedanlar, hükümdarlık prensibine inanıştan değil, bir takım. , milletlerin bir kaç familyayı tutmak © hissinden kuvvet alkamtadır. » “Norveç kralı, bir komünist hükü- | ei hey'etine reislik etmiştir. *Lerd Biconsfield'in masasında * oturan İngiltere Hariciye Nazım ii otantik bir ameldir. i a demokrasi alabil- 1 diğine yürüdü; 1918 de & apöjesine © vardı ve sonra düşmeğe başladı. “.... Bugün Türk imparator Yuğu yoktur. Fakat cümhuriyeti bir plânla yapılıyor, ki modeli Fransa'nın siyasi tecrübelerinin hi * birinde, ne ihtilâlinde, ne meşru! de, ne parlâmentocu cümhu: yetinde aramalıdır. “.. Bir teşkil demokrasinin klasik hadlerini aşdı ıt, hemen buna “dik- tatörlük,, ismi takıyoruz: Sol dile örlükler, sağ dikatörlükler diye © Enenif de ediyoruz. © “Mussolini bir kralın başvekili o- rak diktatördür;- Valdemaras bir € reisicünburun başvekili olarak dik & tatördür; Yugoslavya kralı, bizzat © Ç diktatördür; Pilsüdeki, ne başvekil, | r "me reisicümhur olmağı isteyerek, | « diktatördür; Rusya'dan Sovyet fır- kasının anonim diktatörlüğü var. H “Demokrasiler meden düşüyor? “En başta. parlâmentoculağun aczi, örlukların yenileşmesinde hissolur nan kudretsizlik, dahili kargaşalık * (İtalya ve İspanya'da olduğu gibi), | iMiyet k (Yugoslavya'da iu 194 ten vi NM e diktatör sendikalisttir. Hiç bir mil- let şimdi bir tek adama boyun eğ- z. Bir sisteme, bir harekete itaat | ve onun mümessilini bulur, | Uzun senelerdenberi üstünde ra- oturduğumuz bütün eski iman- m temelleri tehlikelidir. “Bugün 1914 ten fazla cümhuri- | yetçi vardır; fakat 1914 te demok- asi fikri daha emniyette idi, İstik- bei demokrasinin idi Bugün bu vu- | ruh, yoktur. İman ölmüştür. “Devrimiz, yeni bir ölem yapıl- ta olan bir tezgâhtır.,, ” Sol bir muharrir ise şöyle diyor: © *Mekineciliğin inkişafı, Rama huku- İN ünürimde kurulmuş feriçi mede. l 'piyete nihayet vermiştir. Bu mede- | Ni niyetin son ifadesi, Fronsz ihtilâ- G0 inden çıkan burjuva devlettir. “Aile ve el ekonomyasının ölçü- | göre yapılan bu medeniyet, birlikte kaybolmağa mah: idi, “Garp âlemi, yirmi asirlik tecrü: | beteri tetkik marası üzerine koymuş” | ir İ “Demokrasi buhranı demek, yeni afin şartlarına fertçi cemiyetin | mak kudretsizliği demektir. | yayı yenileştiren sanayi ihtilâl; İçtimai çerçevesini aramaktadır. “Bugün hacim karar veriyor, se- İ ihiyet değil! Demokrasi âdetçidi He takrirlerle kürsü, oyunları ile! herşey hallolur zanneder.,, (Bir başka muharrir diyor: “Ak-| yam C, ğe git , ilk yaptığı sey ; fakat başka yollardan, Mussolini” | nin İtalya'da yaptığıdır. Parlâmento | ini drdurdu, intihap müessesele "rinin oyunlarını menetti. Yıkılmış, | lanmış, sıfır olunuş Avustury, Holizndalının şahsında beynek tel hir diktatör kabul etmiştir.,, © Askin eahat işlediği, fırkaların ve kuvveti hükümet yapmağa | erişli olduğu, porlâmento kontro- 285 normaldi. ” © Parlimentoyu âlet ederek iktida- geçen klanlar, yeni zorlukları hal nemeğe başladıkları zaman, ku- makinaya öeğil, fakat sisteme muştur, İşte buhranın sebebi: “> Şayet kerime, benim İb- him Beye karşı beslediğim veya besler göründüğüm hüs- iniyeti isbat için kendisine miş bile olsa, bilahara pek boşanabilir. O zaman sen rsi! Kadri Bey şüpheli bir tavur- Ja © — Boşanır mı? dedi. Boşa- nir mı? Benim Kerimeyi o he- rife bırakacağıma sizin aklınız iyor mu? — Çaresiz! Ben İbrahim Be ye söz verdim... © — Peki, ya bana karşı olan iniz? Onun hiç bir hükmü et etmem lâzım geliyordu. kendimi, hem de Kerime- “Demokrasi ve Tiberalizm'de tarih hissi yoktur. Son O harpten hiç bir ders alamadılar.,, 3.» Demokrasi buhranı yalnız Italya" da, Rusya'da, Almanya'da, L tan'da değil, İngiltere'de ve da da konuşulmaktadır. İspanya'da diktatörlüğün Şehirlerin yüzde 48 i krallık için rey atlılar, İspanya hareketi dağınık | köylerin kullanılır bir kuvvet olma- dığını göstermiştir. Bir memleket b tmek için köylü terakki et- akat köylü bir iktidarı tu- tamaz; çünkü toplanamaz, İspanya hareketi, şahıs diktatör. İüğünün imkânsız olduğunu göster- iştir. İspanya'da şahıs diktatörlü- ü Gikir adamları, darülfünunlu- lar ve gençlikder kıymıştır. Mussoli- kuvvetini surlarla yaptı. İspanya'ya bir nizam lâzımdı. Fa. İ kat orada bir şef kendi sınıfını bula- mamıştır. Tek başına, tacm ve bir | takım menfaatlerin müdafaacısı gibi kalmıştır. İspanya'da <a'dır. Fakat Fransız demokrasisi ayni memlekelete bir bomba gibi patla Memlöket üçe bölündü; her parça- nın üstünde bin gedik var, .. 20 mayıs 1790 da Fransız mecli- sinde Rilet diyordu milletler bizim gibi hür olurlarsa, artık harp olmaz. Bu idealist demokrat, 19! ni görseydi, kimbilir ne yıkılan, irt İ 6? Fırfa kavgaları anarşi Klamanso: — Okadar sevdiğim demokrasiye artık inanmıyorum, diyerek öldü. İnsanlar, rahat etmek, hür olmak zengin ve emniyette olmak için ide- allere sarılırlar. Her zamanın şart- larına göre bu ideallerle vücut vere- cek sistemler başka başkadır. De. | mokrasi, fırkalar amaryisi, sınıf kav. gaları, liberal ve fertçi iktısadın de- #urduğu büyük buhranla hastalar dıktan sonra, genç nesiller yeni bir nizam idealini aramağa koyuldular. Bu yeni nizamın her tarafta tec- rübeleri yapılmaktadır. Fakat şekli ne olacak? Kimbilir. Bunu belki çocuklarımız görecekler ve biz yal. | nız doğum acılarını çekeceğiz. Falih RIFKI Azılı bir deli TOKYO, 6 A.A. — Empress Ca- nada ismindeki bir Canada vapuru, bu sabah Yokohama'ya gelmişti Vapur kaptanı Filipin'den vapura inmiş olan bir yolcunun güverteyi baştan bir başa dolaşarak ve elin | deki biçağı sağa sola sallıyarak ve ötekine berikine saplıyarak iki kişi- yi öldürmüş ve 29 kişiyi de yarala- mış olduğunu ve nihayet yakalina- rak Hong-Kong teslim edildiğini bildirmişt Ölen iki kişi, tayfaları lidir. Mecruhlar da iki taylalardan 20 Çinli ve ikisi kadın olmak üzre 9 Japon yolcudur. Almanya'yı La Heyde kim temsil edecek? BERLİN, 5 A.A. — Avusturya « Alman gümrük ittihadı meselesinin. La Hey'de o müzakeresi esnasında Almanya'yı temsil etmek üzere Ber. Bn cenebi hukuk müessesesi müdü- vü M. Viktor Brünsk tayin edilmi; tir, yi göz göre ölüme atamazdım. | Senin ondan haberin var mı? Sadrazam bu sözleri öyler- ken ayağını asabiyetle yere vurdu. — Kerime benimdir. Ben başka şey tanımam! Kerime ile benim arama kimse gire- mez! — Öyle ise İbrahim Beyle boy ölçüşmem icap eder. Ben- ce hava hoş. Kim galip gelirse kızım onun olur.! Kadri Bey Paşanın asıl his- lerini galeyana getirmek iste- — Paşa Hazretleri, ben size daima sadıkane hizmet etme- dim mi? Bir zileden değil mi- yiz? İbrahim Bey gibi bir türe dinin kızınızı mahvetmesine işte bu un- | | ziyafete hazır bulunmuşlardır. Bu- sinin zizafetleri (Başı 1 inci sahifede) vesilesile Danimarka sanayi ve zi- raati hakkında bir propaganda filmi gösterilmiştir. Sinema salonunda büyi ir ka- Jabalık huzurunda krüvazörün mu zikası taralından evvelâ Danimarka milli marşı, bilâhare İstiklâl marşı çalınmış ve hazırun marşları ayakta dinlemişlerdir. Sinema salonu Türk ve Danimarka bayraklarile tezyin edilmişti. “Danimarka” isimli Çilim gösterilmeden evvel muhtelit müba- dele hey'eti bitaraf azasndan oOM. Henderson filimde gösterilecek mev zu etrafında uzun bir nutuk söyleye rek Danimarka ziraat ve senayinin mazi ve şimdiki vaziyetinden bahset | miştir, M. Hendersen bu nutkunda, Türkiyede Danimarkanım tanınmış bir memleket olmadışmı, fakat son zamanlarda her iki memleket arasın da ticari münarebatın inkişaf etmek te olduğunu söylemiş ve © bundan i hakkımda ihsai ma- Nüfusu 3,5 milyona İ yakın olan Danimarka © küçük bir İ memleket olmasma rağmen, sai, | mi, zirai sahalarda büyük bir ink. | fa mazhar olmuştur. Bilhassa harici ticareti münazam bir yeküne baliğ olmaktadır. Cemiyeti Akvam tarafın dan neşredilen sön raporda bu mem leketin 1929 ihracatı 1 milyar Türk lirasma baliğ olmaktadır. Ayni sene Türkiye ihracatı ancak 150 milyon i. Ayni zamanda Türkiye nü- fusun 14 ve Danimarka'nın da 3,5 milyon olduğumu hatırlamak lâzım- dır. Danimarka bilhassa bir ziraat memleketidir. Bütün dünya tereya- ğını ücte birini bu memleket temin etmektedir. İhraç ettiği yumurtalar yan yana konsa iki defa hattı üstüva teşkil eder. Her sene 7,000,000 dan fazla domuz yetiştirmektedir. Hubu batı Danımarka Amerika © rekabeti karşımda bırakmış ve çifciliğin di- ğer kısımlarını tercih etmiştir. Zirantin yanında büyük bir zira» at sanayii ve makinecilik de yapmak tadır. M. Hendersenin kısaca hülüsa | ettiğimiz bu nutkundan sonra “Da- nimarka” filebi gösterilmiştir. Dün aksam Danimarka sefiri ta- | rafından Serkldoryanda bir ziyafet verilmiş, gemi zabitamı ile Danimar ka tebaası, ve Türk erkânı hükümeti gün gemide saat 4,30 da bir vesmi kabul yapılacak ve çay verilecektir. Maaş tevziatı (Başı 1 inci sahifede) miştir. Sebep te sabahtan beri beklemekte olan bir malâlün memurlara karşı bağırarak, en nihayet gişeye hücum etmek suretile maaşını almış olması- dor. Memurlar bir vak'aya mey dan vermemek ve bir malülü daha fazla bekletmemek için | maaşı vermişlerdir. Tediye günleri hitam bulan bazı Maliye tahsil şubelerinin müddetleri birkaç gün dal temdit edilmiştir. Bu gün er- keklere son tediyat yapılacak . Bir çok maaş sahiplerinin üz maaşlarını almadıkları nazarı itibara i sı müddetinin temdit edilmesi muhtemeldi. | nasıl müsaade ediyorsunuz? — Süratle haraket etmem lâzım geliyor. Hedefime ne kadar yaklaşırsam bu işin ta- hakkuku o kadar imkânsız bir hâle gelir. Dört haftaya kadar bütün hazırlıklarım bitmiş ola- cak. Sen deo zamana kadar sabredersi: Kadri Bey, gözlerinde ümit şüleleri parlayarak sordu: — Düğünü o tarihe kadar te hir edebilir misiniz? Yusuf Paşa mânidar bir su- rette cevap verdi: — Şayet o aralık İbrahim Beyin vücudü ortadan kalkar- sa izdivacınıza mâni olmak ak Iımdan bile geçmez! Bu işte İn giliz dostunuzun bize karşı bu İunabileceği yardım mühim rol İ eti makam tahsisatı, maktun halda, İ Misine bir tefsir arzedildiğini, şirmdi- (Başı 1 inci sahifede) tahsil olunur ve idarei hususiyelere ait tahsilât ta mahalli memürini ma- liyesi ikramiye olarak tevzi edilmek üzere yüzde biri alıkonulur) denil mektedir. Maddei kanuniye budur. Bilâhare çıkan tevbidi küsürat ka alde bu madde | kaldırılmamıştar. 1, 2, 3 üncü madde | ler ilga edilmiştir. Fakat © beşinci maddenin ilgasına dair hiçbir kayıt | yoktur. Teadül kanununun 15 inci maddesinde. (ihtisas, komisyon üe- huzur namlarile memurlara ayrıca umumi. ve bususü bütçelerden hiçbir meblâğ verilemez) denilmektedir. Yalnız bu kanunun tahmik ettiği va- zifelerden maada bir vazife görülür- se o zaman maktuan birşey verilir ve orada ikramiyeden - bahsedilme- miştir, Başka kanun da'ise tahsilât ikramiyesi vardır. Vekil B. bundan son * izahatna devamla bu ikramiye meselesi hak- kında 11-4-931 tarihinde Millet Mec ye kadar ikramiye olarak alınan pa- raların istirdat edilmediğini ve tefsi- re intizaren yeniden tevzjat yapılma dığını işaret ederek beyanatına niha yet verilmiştir. Matbuata teşekkür Refik Şevket Bey (Manisa), me- saili umumiye ile bizi ciddi surette alâkadar eden ve vazifesini o bilen matbuata kendi hesabıma teşekkür etmek vazifesini bütün söyliyecok- lerime tekaddüm ettirmek — isterim dediken sonra sual takririne Maliye Vekili Bey tarafından verilen ceva- bın meseleyi tezahür ettirdiğini kay deylemiş ve bu ikramiyeyi tevzi hu- susunda Maliye Vekâletinin yanlış bir zehaba kapıldığını ve bu mesele- nin şu veya bu kanun maddelerinin | yekdiğerile çarpışması * dolayısile Borç için; hapis (Başı 1 inci sahifede) ti mahsusada bir tetkik seyaha çıkacağımın aşlı yoktur. le bir şey mevzuu bahis de- ğildir. İcra ve iflâs kanunu — İcra ve iflâs kanunu, mec lisin Adliye encümeninde çok muktedir ve mütehassıs zevat tarafından ehemmiyetle tetkik edilmektedir. Hazırlanıp mecli se verilen yepyeni bir icra ka- nunu deği Bir çok maddeler tadil edil- in kanun yeni gibi görü nüyor. İhzar edilmiş olan ka nun lâyihası vekâletçe ihzar e- dilirken her türlü şikâyetler, ir. ve tatbik güçlükleri imkân mer tebesinde nazara alınmıştır. Emlâk ve Eytam B mucibi münakaşa görülerek Şurayı Devletten sorulduğunu ve Şurayı Devlet bey'eti umumiyesinin bu su- etle alınan paranın gayri kanuni ok. duğuna karar verdiğini, bu paranın istirdadı icap ettiğimi söylemiştir. Meclis kararına intizar Maliye Vekili Abdulhalik Bey cevaben demiştir ki: “Kuvvci ierai- yede bulunan bir arkadaşınız sıfati- le saraheten ilga edilmemiş bir mad de için ilga edilmiş sözünü söyle- mekliğime imkân yoktur, İkincisi hakkı tefsir Şurayı Devlete verilmiş midir? Bunu bendeniz bilmiyorum. Bildiğim bir şey var sa tefsir hakkı. Bin munhasıran Meclise verilmiş ol- ir, Binaenaleyh Şurayı Devle- fikrile amel edemem. Onun için Meclis buyün bu ikramiyenin aley- binde bulunduğu gibi varın da lehin de bulunabilir. O zaman nasıl cevap tirdat edebilir.” Satılan evrak Bundan sonra Maliyece satılan evrak hakkındaki sual takriri okun- muş ve Maliye Vekili devaben Mali- ye Nezaretine ait bu evrakın bir de- fa meşratiyette ve bir defa da mü- tareken tasnif edildilderini ve en sen tasnifin halen Romada bulunan Bas- ri Bey tarafından yapıldığını, satı- lan evrakın karışık ve tasnif edilme- miş olan evrak olduğunu söyliyerek evrakın indesi hususunda icap eden | teşebbüsatta bulunulduğunu ve sa- tin alan eşbasın bunları iadeye âma- de olduklarını bildirdiklerini, bina- ensleyh bu evrakın aynen inde edi- leceğini söylemiştir. Refik Şevket Bey, badema bu gi- bi evrak satışında alâkadar makam ların daha yakından alâkadar, olma rını temenni eylemiş ve bu evrakın iade edileceği hakkındaki © cevaba beyani memnuniyet etmiştir. Meclis pazartesi günü toplana- caktır. kabul ediliniyor Borç için hapis yok — Borç için hapis usulüne faydalar ıtadilâtlı kanun temin edecektir. Diğer muaddel kanunlar Ceza, hukuk usulü muhake- meleri ve ceza kanunu temyiz heyetince tetkik edilmektedir. Bunlar meclisin gelecek içtima ında müzakere edilecektir. Stojiyerler maaşlı olacak — Hukuk mezunlarının altı âylık stajlarını ücretli olarak in Meelisten para ihsal © edebilirsem, muayyen bir ücret verilecektir. Yusuf Kemal Bey salı akşa- | mı Ankaraya hareket edecek- | tir, m ankası tanbul şubesinden; Satılık Esas No. 185 282 yığı sokağı C. 2 No. 285 Mevki ve Nevi Beylerbeyi Bostancıbaşı mahalle ve sokağı cedit 66 No. ma bahç: kayıkhane Beylerbeyi Bostancıbaşı maballesi pazarka- Emiâk Teminat 5 Suyou kovuşu Kadıköy Hasanpaşa mahallesi Kurbahdere Büyükada'daki eribe teslim e- | cü olarak dikerim. Bu süretle decek,. Bizimle beraber gelir- seniz silâh ve mühimmatın ne- rede depo edilmiş olduğunu si ze gösterir, Tüfenkler, revol- verler, mermiler, hepsi son bir kaç ay zarfında imal edilmiştir. Sizin itimadınızı haiz bir mik- dar adama ihtiyaçımız var. Bunlar vâsıtasile topların ye- dek aksamını gemiden çıkarıp tahlezzemin geçide naklettire- ceğiz. Benim gayet emin bir kaç adamım var. Kadri Bey bir an düşündük- ten sonra sözüne devâm etti: — Çarls Baker gemi müret- tebatından, tamamile emindir. Gemiyi Marmara'ya sokmadan evel mürettebatı değiştirildi, | yerlerine bunlar konuldu. Bun oynar. Her şey ona bağlıd. - — Aman Paşam, o yaln: Zin bir işaretinizi bekliyor. Ak en 1 çü sureti mahsusada kiralanan bir yat son mühimmat partisini ovun lar soğuk kanlı insanlar, Fazla para kazanmak için tehlikeyi göze aldırmaktan çekinmezler, — Peki, o halde bu gece Bü yükada'da buluşuruz. Ben bir müfrezei askeriye getirip göz- Gü balk ne yaptığımızı görmez. Ada'ya ayri ayrı gitmemiz mu- vafık olur. Şayet kızımın desti izdivacına nail olmek istiyor- san gözünü aç, ihtiyatı elden bırakma, , Kadri Bey Yusuf « Paşa'nın yanından ayrıldığı zaman yüre gi iyiden iyiye kabarmıştı. Ke- rime'nin akibetinden tamamile &min olamamıştı. Yusuf Paşa kendi âmal ve ihtirasatile o ka dar meşbu idi ki, kızın saa det ve istikbali ehemmiyet iti- barile nazarında ikinci derece- de kalıyordu. Kadri Bey kendi sinin Yusuf Paşayı o Arnavut- luk tahtına iclâs hususunda â- mil olduğu takdirde Kerime'ye daha kolay nail olabileceğini anlayordu. Akşam Marmara sahiline kül rengi ve erguvani gölgeler serpiyordu. Balıkçı kayıkları denizin mai sathında yer yer is | LR e İstanbul belediyesine mensup mütekaidin ve eytamü eramilin haziran 931 ilâ ağustos 931! üç aylık maaşları. müracaatları ilân olunur. 9 Haziran 931 Sah 10 n 15 e 16 7 18 Sah ” ” müracaatları. seneden üç seneye kadar kira, deye konmuştur. Taliplerin şa Ham maddelere ilâveten Y. 2 — Dahilden şimendiferle nakledilen ham veya yakılmış de de 5x6 kuruş ücrete tabi recektir. Bu tenzilâtın tatbik Büyük i 50,000 Ayrıca Lıral | Liralık bir m caidesi 6 No. arsa İ sadif 16-6-931 salı günü saat mana giren büyük bir vapur dan bulutsuz semaya doğru si yah bir duman sorgucu yükseli yordu. Akşam geceye kavuş- mak üzere Kurşuni boyalı hususi bir yat Ayastafanos a- çıklarında dolaşıyordu. Çarls Baker aylardan beri bu kalabalık limana silâh ge- tirtmek gibi güç ve tehlikeli bir işle meşguldü. İngiliz bı te mühim bir kâr gördü ve on. dört elle sarıldı. Aylardan beri İstanbul'a sandık sandık cep- hane taşınıyordu. Acemi bir göz bu sandıklara bakınca onla rın İngiliz tarafından işletilen mensucat makinalarına ait ye- dek aksamı ihtiva ettiklerine kolayca aldanabilirdi. Geminin kaptanı ve mürettebatı kendi- sine şayanı itimat insanlar ol- mak üzere sureti mahsusada edilmişti. Bunlar. gör- dükleri işin mahiyeti hakkında kimseye tek bir kelime söyle- memeği itiyat o edinmişlerdi. Çarşamba Perşembe Cumartesi Pazar Pazartesi Feepimbe Belediyeye mensup mütekaidin ve eytamü eramilm üç ay- lık maaşları aşağıda yazılı günlerde mukayyet oldukları da- | irede tevzi ve aynı zamanda 931 senesine ait maaş defter- | leri tebdil edileceğinden eshabı maaşın muayyen günlerde Beyoğlu Üsküdar Eminönü ( Beyazıt ) ... Babıalide defterdarlık dairesi karşısında 11 odadan ibaret Hacı beşir ağa medresesi 1 seneden 3 seneye kedar kiraya | verilmek için açık müzayedeye konmuştur. Taliplerin şartna- meyi görmek için her gün levazım müdürlüğüne müzayedeye girmek için 25 Ira teminat akçesile ihale günü olan 27-6- İ 931 cumartesi yünü saat on beşe kadar encümeni daimiye ğer Meclis kararı aleyhte ... Aksarayda 14 odadan ibaret Murat paşa medresesi bir ya verilmek için açık müzije- rtnameyi görmek için her gün levazım müdürlüğüne müzayedeye girmek için 21 lira teminat akçelerile ihale günü olan 27-6-931 cumartesi günü saat 15e kadar encümeni daimiye müracaa'ları, 1 — Ham maden nakliyatını mabsus 46 - 346 numaralı tarife yerine kaim olmak ve Erzurum demiryollarından başka bilumum Devlet demiryollarına şamil bulunmak üzere D. D. 25 numaralı yeni bir tarife ihdas edilmiş ve nakliyatın mü- rettep olacağı istasyonlar; Haydarpaşa, Derince, Samsun ve Mersin olarak tesbit olunmuştur. sakılmış ve toz haline konmuş mağnezit ile alçıyı da ihtiva eden bu tarife, 10-6-931 tari- binden itibaren tatbik mevkiine konacaktır. Haydarpaşa'ya ve Derince'ye mağnezitler, altıncı rıhtım; te- rifesinde 4,5X5 kuruş ve 1004 numaralı antrepotaj tarifesin- tutulmak suretile tenzilât gö- tarihi de 10-6-931 dir. Fazla tafsilât için istasyonlara müracaat edilmelidir. Büyük Tayyare Piyangosu 5.inci Keşide 11 Haziran 1931 dedir. kramiye liradır. 15,000, 12,000, 10,000, 8,000, ık ikramiyeler ve 40,000 ükâfat vardır. Balâda yazılı emlâk bedelleri peşinen tesviye edilmek şar- le bilmüzayede satılacağından taliplerin yevmi ihaleye mi- onaltıda şubemize müracaatları. | Son gelen mühimmat partisi bilhassa mühimdi. Bir kaç gün evel Çaris Baker'e gelen şifreli bir telgraf, bir hafta evel, bil- hassa bu iş için bir tenezzüh ya te şekline ifrağ edilmiş bir lebin, ambarlarında külli mik- darda cephane olduğu halde İs tanbul'a müleveccihen hare- ket ettiğini haber veriyordu. Baker, vapurun vürudune in- tizaren Ada suları dahiline bir çok balıkçı kayıkları toplamış- tı. Yusuf Paşa ile Kadri Bey kumlu sahilde msrakla dolaşı: yorlar, gözlerini karanlığa dik İ mişler, geminin görüneceği za manı bekliyorlardı. Yat niha- yet göründü, yavaş yavaş yak- laştı, şekli #uzuh peyda etti. O zaman Yusuf Paşa, mutat sükünetini heyecan içinde unu tarak Baker'e döndü: — Geldi! dedi. ? 2 a