6 Haziran 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

6 Haziran 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MİLLİYET CUMARTESİ 6 HAZİRAN 1981 oInhisarlar için emir bugün bekleniyor İ EZonomi iBir Balkan tütün ko- *i “misyonu Şehrimizde top toplanıyor lanacok olan bu komisyon için hazırlık yapılıyor Bu ay nihayetinde şehrimizde Bal memleketlerinin iştirakile bir tün komisyonu toplanacaktır. Ti- * odasındu hazırlıklarda bulun» ik için bir komisyon teşkil edilmiş Komisyonda Türkiye namına tica müdürlerinden Nazmi Bey da- Komisyon her gün toplana er cılığının inkişafı için tetkikat yap- maktadır. Bir çok memleketler ih- raç edilen halılarımızdan ağırlık iti- barile gümrük resmi almaktadırlar. Yeni yapılacak ticaret muahedele- rinde halılardan kıymet üzerine re- sim alınması istenilmektedir. Esnaf bankası krediyi çoğaltacak Sermayesinin büyük bir kısımı be- Komünistler Aydından getirilenlerin tahkikatı ikmal edilmiştir. Aydında yakalanarak şehrimize getirilen İzzet, Hüseyin, Baha, Mu- sa ve Cevat isimlerindeki komünist ler hakkında 2 inci müstantiklik tah kikat yapmakta idi. Istintake hâkimi bu husustaki tah- kikatını ikmal ederek evrakı mahke- meye vermiştir. Yakında ağır ceza mahkemesinde mazmunların muhakemelerine başla macaktır. Adliye odacılerı Adliyede ve mahkemelerdeki 46 odacı muayene edilmiştir. Bunlardan yalnız 6 sı hasta olduğu den çıkarılacak ve yerlerine başkala rt almamak surcile asarruf edile- Soruyoruz! Tramvayların ön pen- celerine bile asılan tali- malnameye göre, müşte- ri bilet parası vermiyor diye kondoktör tramvayı durduramaz, ilk para vermeyeni istasyonda po- lise teslim eder. Halbu- ki polise vermiyor, tram- vayı durduruyor. Yolcular müşterinin ve ya kondoktörün keyfine göre bekliyorlar. İstanbul tramvayları- kes bildiği için, malâm bir hakikatı tekrara lü- zum yok. Fakat bu tram- vay duruşları > herkesi Istanbul cuma günleri nasıl eğleniyor? | | , Hünkâr suyunda bir su başı âlemi Boğaziçi mesireleri bu sene epeyce rağbet görüyor Vapur iskelesinin hâli — Zeytin yağlı yaprak dolmasından tutun | da... — Telefondaki matmazellerden mi ders almışlar? — Arabacının | daveti..—Bekleme suyu—Tarttınız mı?—Ne olur, bir tanecik öldüreyim Boğaziçi vapurlarının yanaş tığı iskelenin üstü iğne atsan yere düşmeyecek halde... İstanbulun bütün tplerin- İ den içlerinde birer nümune bulabilirsiniz. Yaşlısı, gençi, skeri, mekteplisi, işçi” si, memuru, tüccarı, kadını er- keği hep burada. Valizlerden, | küçük yemek çantalarından tu- | — Verin elli kuruş ta götü- reyim., — Amma yaptın ha.. Gel sa na otuz kuruş verelim de götür bizi... Arabacı beygirin boynunda ki yem torbasını koparır gibi çekip aldıktan sonra küfretme- ğe hazırlanır gibi dişlerini gı- cırdatarak bizi arabasına davet da canı var., Çocuğun gözleri dolu dolu oldu: — Babacığım, ne olur.. Bir | tane öldüreyim!.. — Olmaz! — Bir tanecik babacığım. Ve kaşla göz arasmda bir ka rıncaya daha kıydı. Ağaç altlarma dağılanlar Balkan tütün komisyonunda Bal- memleketleri arasında bir itilâf görülüşüleceketir. yona Türkiye namına tica- bir aralık o kadar çoğaldı ki safraların başında midelerini her şeyden fazla seven bir kaç, tunuz da içine türlü nevale dol | esti. durulmuş torbalarla, sefertasla | * Bozuk yollarda sararlarak gi sina kadar bir sürü ağırlık. lediye tarafından konulan esnaf ban: kasının daha geniş kredi açarak »- vans vermesi için bir müddetten be- kk ii işinden ve gücünden et- Şile cinayeti tiği için kat'iyen hâl odası reisi Nemlizade valalı Hüseyin Beylerle tütün in iir idaresinden bir şube müdürü kanacaktır. Halılarımız yi Harici ticaret ofisliği Mithat, Türk halı ri tetkikat yapılmaktadır. Yakında bazı tedbirler alınacak. br. Şimdiye kadar banka müdürlü- yapan Faik Bey idare mecli- sinde âza olarak çalışacaktır. Yeni müdür bugünlerde tayin edilecektir. ütün fiatleri tezyit edilecek değildir ütün inhisarında maaş tevzi için bugün emir bekleniyor Tütün inhisar idaresinin kad 9 ve bütçesi etrafında malö- at almak üzere, müracaat et- “İiğimiz umum müdür Behçet Ney dedi ki: — Muvakkat kadro ve büt- İenin tasdiki âliye iktiranı hak. kında henüz “haber “gelmedi: abii maaş verebilmemiz için emre . intizar etmekteyiz. 'eni kadronun tatbikine de an ak emir geldikten sonra baş- iyacağız. Kadromuzdan eksi- tek memur ve müstahdem ikdarı 600 dende fazladır. akat bu mikdarın bir kısmı €- sen eski kadromuzda açık ulunan © memuriyetlerdir ünhal bulunmaları dolayısile nlara tekâbül eden mz hemur açığa çıkarılmış olma- acaktır, Yeni kadroda yapılan lasarruf dolayısile açığa çıka- lara gelince, bunla in da müşkül mevkide kalmı- Yacaklarını temin ederim. Evvelce yapılan nizamname- üz sarihtir. İ—) Açıkta kalan memurlarımıza iki ay tam maaş ondan sonra İn yarım maaş vermemi; eliyor.. Şunu kaydediniz ki: ıkta kalacak o memurlarımı- in maaşları eksilmek ve alma hak devresine dahil oluncaya tadar hepsini yerleştireceğiz. memurlarımızın üsterih olmaları lâzımdır. Ta it iki ay tem maaş alacak açık itibarla kalmış memurlarımızın hiz- İhetinden istifade etmek arzu- gltundayız ve bunları hizmetten yırmayacağız. Memur maaşlarının peşin ve ilmesine Maliye mürakipleri- ın #hin müskirat inhisar idaresinde İstiditiraz ettiklerini gazetenizde 0- ikudum. Bize henüz bu hususta ki de mürakipler bu fikirlerin- İdaremizin umu çittikçe inkişaf et- ması altında vrupa ve Amerika da yapıla- İe haklrdı hi vaziyeti hektedir. İdare tak satışlar için hazırlıkla; jmuz devam etmektedir. Şimali cenubi Amerika Belçika, Fe lemenk, Mısır, ve İrakta yapı. cak fabrikalar için müzakere- iz. Buralara ya harman edil hiş bir halde ve ya yaprak ha- nde tütün satacağız. Eğer “Yaprak satarak tabii birde har- İl ancı göndereceğiz. Bütün bu “şleri peşin satış şeklinde yapa İP ri likeye maruz kalmak istemiyo- ruz, Onlar bizden tütün alıp sigara yapacak ve satacaklar, Biz yalnız sattığımız tütünle alâkadarız. Suriyede şimdilik bir bayii diği siparişleri gönderiyoruz. ibi idaremiz Suriye İ verir. Tütün ve sigara fiatlarının İ arttırılması mevzuu bahis de- İ ğildir. Tütün zeriyatı yapan memleketlerde inhisar idarele- rinin tütün ve sigara ları” nın arttırmaları iyi netice ver- miyor. Vâkıa bizde fiatları dün yada enucuz fiattır. Meselâ Avusturyada sigaralar bizden beş defa pahalıdır. Yunanistan dar üç defa fazladır. Diğer memleketlerde hep bu nisbette ütünü yapmak için yaptığımız hazırlık hitam bul du. Şimdi çok muvaffakiyetle Rapestan ve Marilan nimmda ki İngiliz tütünlerinin ayni pi- İ po tütünleri yapmaktayız. Ya- İ kında satışa çıkaracağız. Tü- İtün tücarınm bankalarda mer- hun olan tütünlerinin takdiri kıymet muamelesi devam et- mektedir. Ancak bu muamele ikmel edildikten sonradır ki, mübayaaya başlayacağız. işi atle intacı için fi Bekçiler için bir tasavvur Bekçilerin gece gezdilderi mahal. leler yeniden tefrik ve tesbit edil mektedir. Bekçiler eskiden beri ka- dastro teşkilâtıma göre mahalleleri bekliyorlardı. Bu takdirde bir bekçi yeni mülki teşkilâtın huduları hari- cine çıkıyordu. Başka bir nahiyenin “ © Sai de diğer mahiyenin hadada seçerek vazife görüyordu. Bekçi lerin zaptu rabıtları nahiye müdürle rine ve kayınakamlara ait olduğu i- çin mahalle bekçilerinin kadastro teşkilâtna göre değil, yeni teşkilâtı mülkiyeye göre mahalle beklemeleri İ kararlaştırılmığtır. Bu knsmsta tetki kat yapılmakadır. Mütekaidin yoklamaları Müekaidin ve eytam ve eramilin ağustos yoklamaları, ikametgâhları. min mensup olduğu maliye tahsil şu belerinde yapılacaktır. Kırk maliye tahsil şubesi bulunduğundan yokla- ma üc günde bitirilecektir. iz var, Bu zatın ver- | | | | ! İ belediyenin zararı dikkatini celbet- Geçenlerde Şilede odun kesmek yüzünden Şevket isminde birisini öldüren Şirin Hüseyin, Hatip Meh- t ve Hasan çavuş isimlerinde üç kişi şehrimize getirilerek (adliyeye | teslim edilmişlerdir. Bunlar hakkın- in yapmakta olduğu | tahkikat ikmal edilmiş ve evrak ağur | ceza mahkemesine verilmiştir. Önü- müzdeki hafta ağır ceza mahkeme sinde maznunların muhakemelerine | başlanacaktır. Kâğıt kaçıranlar Geçenlerde gümrükten kaçak is- kanbil kâğıdı çıkarırken cürmü meş | hut halinde yakalanan Kicos ve| Yorgi isimlerinde iki kişi hakkında | 2 inci müstantiklik tarafından yapıl makta olan tahkikat ikmal edilerek evrak ağır ceza mahkemesine veril- miştir. Kleos ve Yorgi kefalete rapten | tahliye edilmeleri için müracaatta bulunmuşlardır. Mazmunların bu | müracaatları reddedilmiştir. Muha- kemelerine mevkufen devam edile- cektir. İ Belediyede Ruhsatiyelerini tecdit | etmeyenler Esnafın, cuma günleri dükkânları | nı açabilmeleri Belediyeden al- dıkları ruhsatiyelerin bu sene için bülemü kalmamıştır. Beleodiye me- murları esnafı dolaşarak ruhsatiye- lerimi tecdit etmeleri lüzumunu ihtar etmişlerdir. Dün ruhsatiyelerini tec dit ettirmedikleri halde dükkânların, açan esnaf belediye memurları tara- fından tesbit edilmiştir. Belediye masrafları Belediye veznesinden doğrudan | ihkak orbabma tesfiyesi mümkün olmayan müteferrik ve müstacel masraflar için mutemetlere lira avans verilmesi, faz- | bankadan açılacak kre diden tediyat yapılması takarrür et- mişir. Bozuk teraziler Tartı ve dirhemlerdeki bozukluk miştir, ve belediye rei hal toplanmasını ve hile yapan satı- cıların şiddetle takip edilmesini bil. dirmiştü Polis 3 ncü şubesinde tahkikat Şehrimizde bulunan polis müfet- Galeri üçüncü şube ve evrak kısmın da evvelce yapıldığı iddin olunan ba za yolsuz işleri tetkik etmektedirler. Polis müfettişleri mayıs ayı zar- fında 27 zabıta âmir ve memurları hakkında muhtelif meselelerden do- | layı tahkikat yapmışlardır. Üçüncü şube müdiriyetinde yapılmakta olan tahkikat ikmal edildiken sonra evrak emniyeti umumiye müdiriyetine gön derilecektir. Tevfik Salim Paşa Doktorların kazanç vergisi ve tıp fakültesinin vaziyeti hakkında Sıhhi ye vekâletile temas etmek üzere mü derris Tevfik Salim Paşa Ankaraya gitmiştir. Sahte avukat Evvelki gün Fatih sulh mahkeme sânin önünde Murat isminde mühte- di bir Ermeni sahte avukatlık yapar ken yakalanmıştır. edilmesi lâzım gelen bir mes'ele halini almıştır. Böyle iken tramvay du- ruşlarında seyrüsefer me- murlarının daha ziyade amil olduklarını görü- yoruz. Meselâ iki otomobil hat üzerinde hafilce mü- sademe etse, seyrüsefer memuru o müsademenin şeklini reyülayn müşa- hede edecek diye tram- vaylar saatlerce bekler. Bu reyülayn müşahede ve tutulacak zabıt tah- kikata esas olacağı için şeklen doğru olabilir. Fakat herhangi müsade- meden sonra seyrüsefer memurunu nereden bul- malı? Ceçen akşam sabt al- tıda Galatada, bu nevi- den hafif bir müsademe olmuştu. Seyrüsefer me- murları orada mebzul iken bile, yine'tramuay- lar bir saat arka arkaya beklediler. Memur bu- lanmıyan yerde ise ne kadar beklemek lâzım geldiğini tasavvur güç değildir. Halbu ki Geçen ak- şamki hafif müsademe- den iki buçuk saat son- ra, malâmat almak için seyrüsefer merkezine mü- racaat ettiğimiz zaman, telefondaki zat böyle bir kazadan haberi bile ol- madığını söyledi. İstan- bulda seyrüsefer işleri böylemi tanzim edilir, diye Soruyoruz Maarijle Tıp talebesi Ankaraya hey'et gönderecek Tıp talebesi unumi bir içtima ya- parak Ankaraya bir heyet gönder. mek baravrurundadır. Tap talebe cemiyeti melepten çi- kıp tn Anadoluda vazife alan genç doktorlara gittikleri yerlerde düçar oldukları müşkülâte sormuştur. Bu hususta bir çok doktorlardan cevap gelmektedir. Bu cevaplar tasnif edile rek bildirilen mükülâtm izalesi çare si Sıhhiye vekâletinden rica edilecek tir, Ankaraya gidecek olan heyet bu mesele ile birlikte talebenin diğer bu m arzularının da is'afı için uğraşa caktır. Yeni bir otobüs servisi Şehrimiz otomobilcilerinden bazı müteşebbisler, bir «raya gelerek bir otobüs servisi tanzim etmeğe ve bir şirket teşkiline karar vermişlerdir. Şirketin otobüsleri, Taksimden hare ket ederek Tarla! işhane, Azap kapı, Karaköy, Eminönü, Iş Banka- sı önüne gelecekler ve oradan Köp- rü, Tophane, Boğazkesen, Beyoğlu tarikile Taksime avdet sdeceklerdir. Bu seyahat için müşteriden beş ku- ruş bilet parası alınacaktır. © © e A Hünküâra.. Yol arkadaşım, bir aralık koy- İ nu koltuğu dolu bir ihtiyar gös | tererek: — Hele şuna bak, dedi, san- ki gideceği yerde haftalarca | kalacak! Kim bilir bu sepetle rin, bu kâğıt paketlerin içinde İ neler vardır? t — Tahmin edemedin mi? | Bir kere en başta zeytin yağlı | yaprak dolması... Sonra adam | başma hiç olmazsa on tane| kaynamış yumurta.. Sonra da bir sürü tefarik: Sirke, zeytin | İ yağı, salatalık, marul, peynir, puf böreği.. Daha sayayım mı? | Kendi kendime o düşünüyor- dum: — Bu kadar şeyi nasıl üşen- meden taşırlar.. Acaba? Bir ke- | İ re de Almanca konuşan şu tüy süz gençlere bak.. Mini mini bi rer paket! İşte hepsi bu. portatif olmağa selâm! Vapura girdik. Arka güver- tede münasip “bir yer o bulup yerleştik. Daha cıgaraları: tellendirmeğe vakit kalmadan satıcılar birer ikişer $i meğe başladı: | — Suci! Haydi Taşdelen var gazoz var. | © — Çaydan kahveden. — Limon şekeri nane Derken müvezzi akın, — Milliyet, Cumhuriyet., A- le var Alo... Yanımda oturan sekiz yaş- Yolculukta şamadık ves ikeri. teğini çekerek sordu: — Alo nedir anne? Annesi omuzlarını kaldırdı: — Gazete imiş!. . Çocuk, anlamadı Telefon gazetei i — Değil oğlum, adı imiş. Müvezzi, aramızda “Alo A- 1o!,, diye dolaştı durdu amma İ merak edip bir tane alan olma dı. Bizin yol arkadaşı gülmeğ: | başladız | Anlaşılan o telefondaki | Matmazellerden ders almışlar. “Alo!,, sesine cevap veren yok! Vapur Bebek v2 Rumelihi- sarmı geçti. Boğazın enginle- rine doğru yol alıyoruz. Fakat bakıyorum, halâ bir türlü yer- leşemiyenler var: — Hacânım, vah vah ayakta kaldın! — Kız Hürriyet. Gelsene bu tarafa. — Dayı, koş!.. Yer açıldı Harap yalıların bahçe duvar ları, yapıştırılmış bir ö fişler arasında bir si ilâcının ilânı arkadaşın nazari dikkatini celp etmi — Bak dedi, Boğaza geldim de fa; örmedim deme! iköyde vapurumuz bir haylı safra attı, Âdetâ tenhalaş | tık.. Tarabya ve Büyükdere yol | cuları da çıkınca hemen biz bi- ze kaldık., Deniz banyoları mevsiminde olsak şüphe yok, kalabalık bu- nun bir kaç misli olurdu. Sarıyer iskelesinde sulara gi decek yolcuları tek atir biriçka lar bekliyor. Neme lâzım, bu- gün p:k uysallıkları üstünde., — Sulara kaç kuruşa?.. — Çırçır mı, Hünküra mı? Alo | derken merkpli Kâfillere ra İni bulup bardağımızı doldur- layoruz. Ellerinde kırçiçekleri, dillerinde “şen gözlerine..,, şar kısı gülüşe oynaşa seyrana çı- kan bu Boğaz dilberleri insana bütün kederini unutturuyor. Şimdi ikimiz de neşeliyiz.. Yokuşun başında araba durdu. Atladık. Vaktile bir nefeste tırmandığım bu yokuş, bugün beni hatırı sayılır derecede yordu. Hünkâr suyunun men- bana yakın bir yer intihap e- derek yerleştik. İlk işimiz tabi taze bir su içmek oldu . Fakat testisini kapan havu- zun Obaşma koştuğu için | sıra beklemekten başka çare yok! Tuhaflardan biri elindeki bardağı bir türlü fır: bulup dolduramayınca bize döndi — Bu suyun adını dej mek lâzım... Birisi sordu: İ — Ne demeli? duk. Arkadaşım bir hamlede yuvarladıktan sonra hükmünü | verdi: — Doğrusu çok hafif su. Tuhaf zat, sordu: — Nereden anladınız? Tart- | tınız mı ? | Taraf taraf sofralar kurul- muş,. Kimi yiyor, kimi yerini bulmuş çakıştırıyor, kimi de | fırsat bu fırsat diye ağaçlar | arasında kaybolanların peşinde dolaşıyor . İskemlelerin arasında mini mini bir çocuk karıncalara mu- sallat olmuştu, Birer ikişe, cecik bellerinden tutup ikiye | bölüyordu. Babası görünce kızdı — Bırak oğlum, günahtır... — Ben bir şey yapmıyorum ' ki. , — Daha ns yapacaksın. Za | vallıları öldürüyorsun.. j — Öldürmekle ne olur? — Birak dedim ya.. Onların | — suah sevgiti güzel beyim. Bir sadaka ver. | ehlikeyiften başka kimse kal- mai Sularn en neşeli zamanı bel liki bundan sonra başlayacak! Dönüşte şimdiden körkütük olan birini gösterdil — Dehşetli suludur!.. Arkadaşım güldü; — Sulara gelip te sulanma- mak mümkün mü? M.S. ünkü tenezzühler tenezzühleri umumi mahiyette ve vapurlarla diğerleri motör ve “ romörkörlerle hususi mahiyes. te olmak üzere yirmiden fazla deniz gezintisi yapılmıştır. Umumi tenezzühlerden biri Yeşil ay cemiyetinin içki düş- manlarma mahsus olmak üzere tertip ettiği Yalova sefası idi. İçki düşmanları bütün tenez- züh esnasında içkisiz neşelen- menin sırmı bulmuş ve çok ne- şeli bir gezme yapmışlardır. Diğer deniz gezmesini de P, | z i T. T. idaresi memurları teavün cemiyeti tertip etmişti. Bu te. nezzüh Seyrisefsin İaresinin Gülnihal vapurile yapılmıştır. Hususi tenezzühleri bilhassa ecnebiler tertip etmişler ve bir kaç aile on, onbeş liraya kira- ladıkları motörlerle Boğaza, A dalara gitmişlerdi Kadastro hey'etleri Hâli hazırda kadastronun yeni kadrosundan sonra mahal lelerde çalışan hey'etler iki pos ta tevhit edilmek suretile faali- yetlerine devam etmektedirler, İzmire nakledilen kadastro baş fen memurluğuna kadastro mektebi muallimlerinden Neç- mettin Bey ve tapu baş fen me murluğuna da Nirengi ve Po. linyon şefi Hüseyin Avni Bey tayin edilmişlerdir. hanımcığınden ayı maç

Bu sayıdan diğer sayfalar: