lg No:24 İZEL kanali e ee ei | Yazan: M. Yavuz Yeter, yeter Eleni! Sen benim vaziyetimi bir hayvanla mukayese eder gibi ölçüyorsun.. — Beni buraya bağlayan. se Bana teselli veren sensin, KI ol Seni görmediğim zaman ök- süzlüğümü hissederek mütema diyen ağlayorum. Sen benim dert ortağımsın. Kalbimden vuruldum deyince, birdenbire, — Hiristo mu? Klio gözlerimi yere indirdi. Cevap vermedi. Hiristo, Sinyor Koritarino” nun hademesiydi. Saraya da- ima gelip gider, Klio ile de sık sık görüşürdü Klio bir gün (Eleni) ye Hi- ristodan bahsederken : — O, (Bizans) ın en kibar | ailelerinde nbirine mensuptur. | İstanbula Türkler girdikten sonra, Konlarino (Hiristo) yu azadi ederek, kendi evine al- ir, Demişti. © Kilo, Hiristo'yu çok beğe- nirdi. Eleni'nin hatırına ilk gelen © isim bu olmuştu. Esir bir Rum kızı, Türk sa- yi başka kimi sevebilir- li? terim, Eleni! - dedi, ben çok- tanberi o (Hüsrev) i seviyor- — Hüsrevi mi seviyorsun, dedi, sen çıldırdım mı? — Hakkın var, Eleni! sev. — mek bir nevi çılgınlıktır... © — — Bilhassa Hüsrev'i sev- mek... © — Niçin bu kadar çok hay- ret ediyorsun? Hüsrev sevil. miyecek bir erkek midir? — Bilâkis.. herkes tarafm- dan sevilen maruf bir kahra- #andır..! * Fakat, senin onu sevmen Eleni sözünü ikmal etmek istemedi. - Klio yalvardı: Ben bugün senden teselli © mağa geldim! © — Mademki fikrimi soru- yorsun;söyleyim: Senin Hüsre vi sevmen, bir cariyenin efen- disini sevmesine benzer. Bu sevgi, nihayet yatağa girince- ye kadar devam eder. Ondan io elini kaldırdı: ra © ZMİR 5 — Şehrimizde şiddetli Yür lodos devem etmiektedir. Rüzgâr âdela cak olarak esiyor. Hararet de © seetsi 32 dir. Lodosun bağlar, tütün- ler ve afyonlar üzerinde tesiri fenm- dır. Lamarin vapuru limandaki fr. tnadam halatını kopardı ve zincir ta- vayarak iletlemeğe başladı. Vapu- k in inciri güç hal ile almabildi. : “Hamburgda va vahim ? “ hâdiseler .BERLİN 4 (A.A) — 6 mayıs ta- © — rihimde ahali ile polis arasında vukua © gelen mütademelere iştir etmiş ol. ğ makla itham edilenler hakkında veril © miş olan hükmün dün öğleden son- “a ilâmın mülenkip adliye sarayı ö- Üsünde bir takım nümayisler yapıl. © etinislerdir. e. i polisleri taşlamağa ve ayni İni ateş etmeğe başlamıştır. © Dörk kişi yaralanmıştır, p Alışan sonunda 71 kişi polis komi — Fikrini açik söyle, Eleni! | — Yeter.. yeter, Eleni! Sen benim vaziyetimi, daima, bir Kan mukayese eder gibi ölçüyorsun! Ben senin zannet- tiğin kadar şehvetperest bir kadın değilim. Etimi padişaha verdim, fakat kalbime (Hüs- rev) den başka bir erkeğin sev- gisi girmemiştir. — Çok güzel amma, onun bu sevgiden haberi var mı? Klio'nun gözlerinin içi gül- dü: — Haberi olmaz olur mu? Elbette var... Benim gibi bir kadın (Hüsrev) i sever de, öy- le hassas bir erkek bu sevgiye nasıl lâkayt kalabilir? — O halde renginin sarılığı midenin bozukluğundan ileri gelmiş olmalı! — Benimle istihza etme, E- leni! Ben kalbi yaralı bir kadı- nım... Padişah, onu benden u- zaklaştırmak için Hisara tayin etti... Hüsrevi bir haftadanbe- ri gömüyorum... ve uzun Za- man da görmiyeceğim galiba! — O halde ne yapmak isti- İ yorsun? — Bende bilmiyorum... bugün sana, bu meseleyi görüş mek üzere geldim! o Beni ma- zur gör... Ben senin için bir çok tehlikeli işlere girdim. (Konlarino) ile muhabereni temin ederken her şeyi göze al mış ve hiç bir tehlike karşı sında sarsılmadan, geri dönme den yürümüştüm. Sen ise,, şim di bana üfak bir fikir ve tesel- li vermeğe bile temayül etmi- yorrsun! Bir vekitler sende genç zabiti, Anivas'ı sevmiş- tin. O günleri ne çabuk unut- tun, Eeleni? Prenses Eleni kendi derdini ei vakit bulamayor- — Elimden ne gelirse, senin için yapmağa hazırım, Klio! - dedi - fakat, ben tamamile ih tilâttan menedilmiş bir kadı- nım. Zindanda “eli kolu bağlı birmahkümdan teselli bekleme ni çok garip buluyorum ve sa- na acıyorum, Klio! Ben seni daima hissiyatıma hâkim olan bir arkadaş diye tanımıştım. Böyle kara günlerimizde kalbi- ni düğümleyip örtmen lâğım gelirken, Türklerin en maruf ve tehlikeli bir adaminı sevme- İ ğe kalkışman, doğrusu ya, cin İ netten başka bir şey değildir... | Haydi kalk! Gözlerinin yaşını sil! Seni kederli görünce, ken- di istiraplarımı unuttum. bi- raz evvel Sultan Mehmet atı- na binmiş bahçede gezerken parmağındaki yüzüğü kendi yüzüğüme benzettim. Onu, sa- na, iyi muhafaza edeceğini ü- mit ederek teslim etenişüüm! Haydi, git, benim, ailemin ye- güne hatırası olan kiymetli yü züğümü getir..! (Bitmedi) İN Ispanyada Müessesan meclisi toplanıyor MADRİT3(A.A.) — Kahine, müessesnn meclisinin içtimaa daveti hakkındaki emirnameyi tasvip etmiş tir. Emirname yadur: 1 — Müessesan meclisi doğrudan doğruya halkın umümi reyile intir hap olunacak ve cümhuriyet idaresi nin teşkilile taeşrul olmak üzere 14 ağustosta toplanacaktır. 2 — Müessesan meclisi teşrii ve tesisi en vasi salâhiyetleri haiz ola- caktır. Mücssesan meclisi teşek eder etmez muvakkat hükümet ikti- darı ona tevdi edecek ve müestesan meclisi tarafımdan ittihaz olanacak karar her ne olursa olsun yapılan işim hesabını vereceletir. Yeni teşkilâ tı esasiye kanunu tatbik edilmediği müddetçe devlet reisi ile hükümet veli MİLLİYET CUMARTESİ 6 HAZIRAN 1931 HARİCİ HABERLER.. Fransızlarla Italyanlar bahri mü-| iskân muamelâtı eylğEk zakeratta ir uyuşamadılar? M. Grandi | Halyanın e siyasetini izah etti Italya ve devletler M. Grandinin ayan meclisinde verdiği izahat ROMA, 3 (A.A.) — Ayan mec- Tisinde hariciye bütçesinin müzake- vesi sanasında M, Grandi, İtalyanın harici siyaseti hakkında izahat ve teşrihatta bulunmuşur, lalya Rusya münasebatr: Italya. Rusya münasebatından bahseden ha visiye nazırı İki, tnemleket arasında- ki münasebetlerin diğer devletlerle idame etmekte oldukları münasebet lerin ayni olduğunu söylemiştir. İktrsadi vaziyet: İhracatta Müt- tehidei Amerika 3 milyar liret rad- desindeki ihracatı ile birinci gelmek. M. Grerd tedir. Ondan sonra Almanya, İngil- tere, İran Lehistan, Frawia ve en sonda da İtalya gelmektedir. Evvelce yapmış olduğu mütead- dit beyanatı hatırlatan M. Grandi, M. Henderson ve M. Alexsander'in Paris ve Romaya icra etmiş oldukla rı seyahatlerde evvelâ Fransa hükü- meti ve sonra da İtalya . hükümeti ile hilitiâf tenzim etmiş oldukları “İtalya - Fransa - İngiltere deniz itilâlmm osasları,, isimini taşıyan vesika hallunda tsfsilât vermiştir. M Grandi 2 martta Fransız ve İn- giliz hariciye mazirlarmın” imzasile gelmiş olan bir telgeninameyi oku- muştur. Bu telgarafnameye nazaran Fransa, Romada akdedümiş olan i- tilâfnemenin esaslarını şürt kabul etmektedir, Maümafih, tesvit komitesinin de- ba ilk ictimamda İtalya ve İngiltere büleümetleri, Fransızların itilâifname ahkömmna tanzim edilmiş olan met- nin ifade ettiği manadan ve haiz ol- duğu şümülden gayri bir manâ ve şürmuül izafe etmek istediklerini bay- | cek â setle öğrenmişlerdir. Farklar çu Italya ve İngiltere hükümetleri i- tilâfnamesinin Italya ve Franca bah riyelerinin bugünden 31-12-36 tari- hükümeti inşaat hurusunda serbes tühareketini muhafaza etmek müta- lcasını serd ve bu hususta bir takım ihtirazi kayitler dermeyan etmiştir. Şayet, iki memleket inşant husu- sunda serbost bırukılacak ve yaptık ları harp gemilerini hemen servise ithal etmekte muhtar kalacak olsa- lardı, itilâfnamenin hiç bir mânası olmaz, lâtife kabilinden bir şey o- Tardu. Nazır, ilâveten demiştir kiz “Sar- fedihniş olan mesainin heder olmuş olduğunu zannetmek istemem. Loo is ve Roma arasındaki me- dra - Paris ve Roma arasmdaki me- sai henüz kat'i surette inkita etmiş değildir. Paris kabinesinin İtalyan - İngiliz notalarına cevaben müşkülâ- tın iktihamma medar olacak şekilde hareket edeceğini ümit edelim. Şim- diki halde hükümetin bunlara ilâve- ten söyleyecek bir sözü yoktur. Avusturya - Almanya gümrük itti 28 haziranda yapılacaktır. Ve tösa. | hadı: Avusturya-Alman gümrük itti vil âra, husulünde yapılacak olan | hadından bahseden M. Grandi, 21 mütemmim intihabat beş temmuzda | martta Almanya büyük by 3 vusturya orta elçisinden alı bilâkaydı ? DİPLOMAT ANYA. Mağmum Papas Harbi umumi devam ederken, her hükümet efkâri umumiyeyi harbin neticesi hakkında ümitsizliğe düşür - Başpapasi Duge'dir. Duge barbin devamı müddetince Alman- larm mağlüp olmayacaklarını, mağ- lüp olsalar da harpten sonraki dün- yanın harpten evvelki dünyadan da- ha iyi bir dünya olamıyacağını id- dia etmişti. Papası cezalandıramaya- caklarından kendisine bozguncu is- mi verilmemiş “rağmum papası, de- nilmişli. Harbin neticesi ve bu ne- ticenin meş'um âkibetleri hakkında kehanette bulundukça, gazeteler: — Meğmum:papas, derler ve ba ka mülalca yürütmezlerdi. Geçen gün İngiliz gazetelerinde okudum ki papas Dure'nin sam hâlâ devam ediyor, Fakat bu defa ini üzen harp değil, dünyanın Dünyanın siyasi vaziyetini beğen- | miyor, İletisadi hali beğenmiyor. İç- timai hayahı beğenmiyor. Kendisine | sormuşi — Nasıl bir dünya sözi mesahun | | edebilir? Bakınız papasın tasavvur ettiği ve ancak gamını izale edecek dünya | nasıl bir dünya olmalıdır. Mağmum pnpasa göre en rahat dünya şöyle | bir dünya imiş: “Her memi nüfusu evvelce tayin edilecek ve bu nüfusun teza- yüdüne müsnade * edilmeyecek. İn. gilterenin nüfaşu- (20) milyonu te- cavüz etmemeli, emdi İngilterede (49) nüfus vardır) halinde ya- için değil, de güzelliğini göstermeğe müsait olmalı, Harp ilga edilmeli. Gümrük. ler kalkmalı. Harp olmadığından 23. kerlik: te olmamalı. Harici siyaset te kaldırılmalı; Vergi hiç mesabe. sine er etmeli ve hükümetin vezaifi ve binhetice efradın işine müdahalesi de marari bir raddeye in- İ dirilmeli. Dahili politika pislikten /ikurtarılmalı ve parlâmento da eski teşebbüs halinden çıkarılarak cemi. yeti beşeriyenin . vazifesi uykuda iken gözle imha İşte mağmum papaza meş'e vere- ölemdir. like dönecektir. Bu esnada bir sureti hal bulünacağı ümit ediliyor. Ba sureti halli Almanyanın gerek merkezi, gerek şarki Avrupa devlet lerinin iktadi zaruretlerini hesaba katarken diğer milletlerin menfaatle rini ve iktisadi siyasetlerini hiç bir suretle izrar etmeyeceği de memül- dür, Tahdidi teslihat ve hakemlik: Tahdidi teslihattan ve bakeimlik usulünden bahseden M. Grandi de- miştir ki: — Şimdi tahdidi teslihatın kat'i safhasına girmeliyiz. Muvazenetin © olmalı, Mücrimler hapse atılmamalı; fakat olmaksızın saslı şartlarını ancak tahdidi teslihat vücude getirebilir ve ancak bu şart- lardır ki beynelmilel adalet, müsel lah kuvvetin tazyilena düçar olmak tehlikesine maruz kalmaksızın icrayi ahküm eder, Hakikatte tahdidi teslihat ve ha- İ| kem usülü kalmadıkça emnüselimet Bir alev deryası Romanya'da bir şehri tehdit ediyor BÜKREŞ 4 (A.A.) — Düm ikin 'di vakti Bükreş yakınımda kâin Moi- meshi'ye sel gibi yağmur yağmıştır. Bir şeker tasfiyehanesine, müteaddit büyük benzin depolarına yıldırım Ber | isabet etmiş, infilâkler vukua gelmiş etraftaki mezru araziyi bir kaç sani ye içinde alev deryası haline getir- miştir, Dehşet içinde kalan ahali, kasabayı terketmiştir Kasabanın yanı gın neticesinde harap olmasından korkuluyor. Civar şehirlerdeki memurlar, itfa iye kuvvetleri gönderdikleri gibi imdat olarak axker de şevketmişler- dir. Bu kuvvetlerin sarfettikleri me. | #âinin boşa gittiği zannolunuyor. Gece yarısında yangın bölü devam | etmekte idi, Infilâk ssnasında amele, tasfiyeha ne civarında çalışıyordu, Bir çokla- | vınn öldüğü zanmotunuyor. rını tayin etmek mümkün değildir. Hasarat mikdar; İ0milyon ley tah min olunuyor. Cheguers mülâkatı PARIS 4 (A-A.) — Paris gazele leri dün M. Briand ile M. Ven Ho- esch âratinda vuku bulan mülâkat hakkında tefsirlerde bulunmakta ve bu müküleme ile yakında Chegüers- de yapılacak mülâkat arasmda bir a- lâka ve münasebet bulmaktadır. Al manya bütün cihan mütehassısları- mn endişe ile gördükleri iktisadi ve mali vaziyette bulunuyor. Her vade hulülünde Alman hazinesi müşkülat karşısında bulunmakta ve gazeteler hali hazırda paranın ancâk Paris pi yasasında veya Paris piyasasının iştirak muavenetile tedarik edilebi- leceğine nazarı dikkati celbetmekte- dir. Binaenaleyh Cheşuers mülâkatı- nin dünkü mülâkat gibi Young plâ. nin yeniden tetkiki ihtimalini iktiza etmesi icap eder, Charguers, pek sa- mimi bir mahiyet alacak ve katiyen resmi olmayacaktır, M, Brüning ve M. Curtius bir cok günler devam 6 decek olan mülâkatlarda mali saha- 'da İngilterenin kendi leyhlerine ha- reket etmesini temine çalışacaklar. der. Alman toprağında bir Fransız tayyaresi BERLİN 3 (A.A.) — Volf£ ajan- 46, iki küçük zabitin binmiş olduğu bir Fransız askeri tayyaresinin düm saat 12,30 da Enkenbacı yakınında » İ karaya inmiş olduğunu bildirmekte- dir. Tayyareciler tevkif edilmiştir. Anasının cesedini bekleyen çocuk TOULOUSE 3 (A.A.) — Yukarı İ Garonme'da küçük bir kasaba olan Garaman'da dul bir kadın üç ay ev- vel ortadan kaybolmuştur. 1l yaşım daki kızı Etienne, soranlara annesi- nin hasta olduğunu, dostlarından birinin evinde yatıp kalkmakta ve yiyip içinekte bulunduğunu söyleye rek snhesinin ölümünü gizlemiştir. Hükümet kızı bir mektebe koy- istemiştir. Kır bekçisi kadının evine geldiği zaman kız annesinin dışarda olduğunu söylemiş, fakat bilâhare ölmüş olduğunu itiraf etmiştir. Key fiyetten haberdar edilen jandarma. lar ölü kadının bulunduğu odaya gi- rince başı bedenden ayrılmış bir is- kolet bulmuştur. Çocuk, başın bir gün yuvarlandığını ve kendisinin a- bp gene yerine koyduğunu söylemiş tir. Zavallı yavrucak göçen şubattan beri naşın yanı başında yatıp kalk. MANISA 3 — Akhisar ci yerd. Ancak | | DA in Sİ le kadar bitecek O vakte kadar böneliri temamil yy tevzi edilmiş ANKARA: 5 (Milliyet) — İskân tasfiye işlerinden dolayı bazı İzmir gazetelerindeki nesriyat, Ankaranın resmi mahafilindeki O kanaate göre, mal almış olanların ve iyi kötü tat min edilmiş bulunanların feryadını (0) temsil etmektedir. & Son iskân tasfiye kanunundan evvelki kanun- | lara tevfikan muamelesi tekemmül etmiş olarak tefevvüz ettiği, yahut ta iskkânı âdi olarak yerleştiği ve ya- hut da harikzede olarak işgal etti- ğü malı vatandaşların elinden geri Bu malların üzerinde muhacir ve mübadillerin iki nevi hakkı vardır: 1 — İskân: âdi. 2 — Yunanistanda terkettiği ma- la mukabil tefevvüz hakkı, lakânı âdi hakkı bodava mal ver- mek suretile tatmin edilmektedir. Tefevvüz hakk; da Rumelide bıra- kılan malın usulen takdir edilen ma- li ile mahsup suretile tatmin edilmiş bulunuyor. fekânı âdiden fazla ya- hut Remelide bıraktığı malın mah- #ubu için bırakılan o maldan fazla mal alanların malı geri alınmayarak borçlandırdmaktaciırlar, Bu fazla ma k kendilerine parasiz bırakmakta se | bulunacaktır bep yoktur. Bilâkis onları b I J Ko lara tevzi edilen bonoları tatulmaletadır. İzmir gazetelerinin âtıfet kas Bu a) ismini verdikleri tasfiye me âdil ve sarihtir ve sızıntıları ki k ahkâmı ihtiva etmektedir. od tadil veya | tefsir etmek asla m çi Diğer taraftan öğrendiğime fİ, Kor mahacirlerden bazıları garip iğde m ve taleplerde bulu 1 mekte işimler ki: Balkı —“Ben Yunanistandan — vesika getirdim. Buna mukabil MfvP'in mal verdiniz. Bu vesikayı pe seydim de beni | yerleştirecekiiiit 9da Şu halde istihleakıma mukabil Eğ vala yeniden bono vermeniz lâzmm ei Bu garip müracaatlar bittabif ins af edilmemektedir. Hükümet ye kadar müameleleri elde Hari muhacirlerin, barikzedelerin sinin muamelesini 28 eylüle ilemale karar verinsiştir. Mozleü ribe kadar bonolar levzi edilmi lunacaktır. T Evkaf bütçesi üç milyon küsur lira ANKARA 5 — Meclise verilen 931 evkaf bütçe lâyihası 3 milyon kü sur liradır ki geçen senekine naza- ran hayli eksiktir. Kadro harici ka- lacak memurlardan artacak paranm bir kısmı az maaşlı hayrat hademe. zammedilecektir. Diyanet işleri Evkef ayrı kalacaklar ve camilerin idaresine de Evkaf bakacaktır. Yeni Evkaf kadrosu hareme göre Ankara a ANKARA 5 (A.A.) — İlkbahar | at yarışlarma bugün devam edilmiş- tir. Bu sene koşu kazanmamış yerli ve Arap atlar arasında 1600 metre- lik koşuya 6 hayvan iştirak etmiştir | Bu koşuda, Cemal Beyin “Nadide, si birinci, Fatin Beyin “Şahin, i ikin ei, Bekir Efendinin “Garp, i üçüncü gelmiştir. Haliskan İngilizler arasında yapı- lan 1200 metrelik koşuya giren 4 hayvandan Celil Beyin “Polespu- var,, birinci, Mithat Beyin “Stadu- varyos,, u ikinci gelmiştir. 100 metre m vie ve arap İMEMLEKETTE * Tü tesbit edilmiştir. ' Umum müdür 100, şübe mi leri 56, kalem âmirleri 40, mümsi ler 30, başmüfettiş 70, mühendisler 60, İstanbul hi da müdür 70, diğer müdürler müfettişler 25 - 30 tahsil 20, muavini 15, kâtipler 15 - 12. icra memuru 20, veznedar. 15,5” maş alacaklardır. Bunlar asli eeifynde NE abii gı eni t koşularık iyac atlara mahsus olan koşuya 5 ha; girmiştir. Bu koşuda Fikret Bağlikd “Maltay,, ı birinci, Halim Efen “Şahi i gelmiştir. i Haliskan İncilizler arasında sulu lan 2000 metrelik hendikap ko na 7 hayvan girmiştir. Bu koşun Şakir Beyin “Filozof” u birinci en Yantesin “Yun i, e ret Beyin “Friç,, i üçüncü ge 3000 metre mesafeli ve ünit n lı zabitana sahsüs olan manialı Lin < suya iştirak eden iki zahitten mi CA zmn Eyip Beyim bindiği Leylâ bil E ci gelmiştir. öz A m A ü a y eli; © Şakiler bir köyü bastılar İZMİR $ — Uzun zamandan beri , yor. Bu göl her sene 40 lira Soma havalisinde şakilik yapmakta olan Ceberli Kâzem bir iki arkadaşı İş mii yatsı zamanı köye girmiş ler, bütün köy erkeklerini evlerin- den ve tarlalarından alarak cami av- lusuna doldurmuşlar sonra muhtarı yanlarına alarak köy cvarındak Ça- murılıcasma gitmişler, müstecir Yu- suf Efendinin hayvanlarını, eşyasını ve mühim mikdarda parasını alarak tekrar köye dönmüşlerdir. Bu son muamele esasen gittikçe fazla asabi leşmekte olan muhtar Efendiyi büs- bütün kızdarmış: — Artık yeter, diye bağırmış, a Folunuz buradan! Bunun üzerine haydut o Kâzım muhtarı ağır surette yaralamış ve hep birlilete kaçmışlardır. Muhtar İbrahim Ağa tedavi için Somaya nakledilmiştir. Jandarma bâdiseyi haber alır almaz hemen ta- kibe çıkmıştır. Şakilerin eşkâli ma- lâm olduğu için kısa bir zamanda Yare izi şüphe edilme- “Balıkları azalan göl temin ederdi. Bu vaziyet hiç bir müteahhit gölü tutm tar. Maliye dairesi bu layı mütenhhit aleyhine dava tar, Maliye "dairesi, Marmara mı balıkların fenni şekilde ve bu suretle balık yuvalarının Bir kız, oğlan kaçır A ANKARA 3 — Çarı k Fatma isminde köyün en