9 Ocak 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

9 Ocak 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

E. “Fikir, Mülliyet 9 K.SANİ 1931 İDAREHANE — Ankara caddesi No: 100 Telgraf adresi: Milliyet, İs. tanbul, 3912, 3913 IE ÜCRETLERİ Türkiye için Hariç için İstanbul 38: © ABON GG Geleni evrak geri verilmez Müddeti geçen nüshalar 10 kuruş tur, Gazete ve matbaaya dit İşler O için müdiriyete mürmemat edilir. © Gazetemiz ilanların o mes'uliyetini kabul etmez. Bugünkü hava Tün tsicteten çok 10,5 enaz 8 derece idi, “Bugün roygir pOYrAZ esecek kava bulutls olacaktır. hee Uçuyorlarmış Amerikada genç kızlar tayya 4 re yarışı yapı yorlarmış,. Gazete | © lerin rivayeti | tanesi 69 saattir uçuyo || © Vakıa genç kızların havai $$ Sunu biliyordu! “mihaniki şekle sokac Xa gelmezdi. Hemen Allah bi- Fall Nederseniz deyiniz, insanlar 'da müstakbeli keşfetmek mera- © kı ezelidir. Hepimiz yarın başı- O mızâ ne geleceğini bugünden “bilmeği e'bette isteriz. Şu şart- laki bu biliş Nasrettin hocanm “bindiği dalı keserken düşeceği 'ni, söyleyenin kerameti nev'in- den ölmâsın. Filvaki ötedenberi. elimizde " istikbali keşf için gayet emin bir vasıta var: fal (!) Lâkin o- 'nüri da yolu yordamı var. İs- © kambil falı, o bakla fal. amma kahve falı diyebir şey 'var.. Onü anlamıyorum.. Nere- © ye gitsem; tabağına kapatılmış “bir fincanın, pis ve bulaşık man rasr karşısında kalıyorum . di t ; k ? MİLLİYET Mizalh;; < Edebi Askeri bahisler Sokak mücadeleleri CUMA, 9 KANUNUSANİ. 1981 Japon Prensi — (Başı birinci sahifede) siyede kabul ve badehu ziyareti iade buyuracaklardır. Akşam saat 20,30 da Reisi- cümlnur Hazretleri Prensin şe- Eski Paris Polis Müdürü Louis Lepine'in hatıraları — İhtilal mahiyetinde sokak muharebeleri hakkında Rusyada yapılan neşriyatın hulâsası Uzun yıllar (Pairs) te polis|ceğim, yok eğer fena giderse iş müdürlüğü yapmış ve bilhassa | bu fenalığın benim tarzı hareke- meşhur Sokak hatibi ve sokak-| timden ileri geldiğini iddia eyle lar kralı ceneral Boülanger'in di nizden dolayı sizi muahaze tahrikleri yüzünden (Paris) te eylemem.,, > dört beş yıl devâm eylemiş olan| . Bu ifadeler, mes'ul bir hükü sokak mücadelelerini teskin et- 'met adamının böyle nazik daki- mek işinde maharet göstermiş | kalarda bütün mes'uliyeti met- olan (Louis Lepine) geçen yil !dane bir surette üzerine aldığ-"a hatıralarını neşretti. Bu kitap a| ve kıt'a kumandanlarıa tered- lâkadar zabıta memurlarımız ta|düt ile ve kaçamaklı emir ver. refine bir ziyafet keşide buyu- racaklardır. 13 kânunusani - Saat 13,30 da Marmara köşkünde oğle ye- meği. Akşam Japon sefaretinin di- nesi. 14 kânunusani - Prens öyle yemeğini hususi surette daire- sinde yiyecektir. Saat o17 de Türk Ocağında çay; akşam İs- tanbula müteveccihen hareket edecektir. Prens istasyonda is- tikbal eden zevat tarafından teş- EDE akkı vardı..! —Fransızcadan— Çocuk sabtrsızlanıyordu. Ne !bilir nasıl bir unutkanlıkla ki- annesi, ne babası hâlâ eve gel- Hitlemediği bir yerde bu mek- memişlerdi. ; tübü buldum. Bu sekiz yaşlarımda bir er © Tekrar elindeki buruşuk kâ- kek çocuktu. Sabırsızliğni BÖ Kıdi açarak okudu: g termek içim türlü türlü hareket © “Yılbaşı için çocuğa oyun- ler yapıyor, hizmetçiye söylemi? saklarını gütireceğim. . Seneler- Küçük çocuğun yat, Sarrati Bilmecemiz 1239 4 $ 678 9 MGTATLTA'T)gl A'RJAJ BE SİAHTE İ yordu. Çocuğun sabırsızlarıma- | $ı için sebep yok “değildi. Bil İ akis çocuğun sabırsızlanması i- | İçin kuvvetli bir sebep vardı... denberi' devam eden muhabbe- timizin bu mahsulünü sevin- dirmek benim için bilsen ne ka- dar büyük bir saadettir.,, rafından okunmağa lâyiktir. (Lepine) in kitabındâ gayri tabii ahlâksızlıklara, fuhşe,- a- narşistlere karşı mücadeleye d: ir bahisler mevcut olduğu gi mekten sakındığına delâlet e€y- lemek itibarile yüksek bir siciye ye delâlet eder. Şimdide sokak mücadelelerinin tilâl ve isyan hareketleri şek- büyük bir kısmı da sokak müca-|lindeki tecellisinden bir kaç sa- delelerine tahsis edilmiştir. (Le! tırla; bahsedelim. Böyle hare-| pine), sokak muhraeblerinin | ketler, bizim itaatli halkımız İ- | tabiyesini aşağıdaki surette ted! çin düşünülemezse de mevzüw-| yi edilecektir. 15. kânunusani - Haydarpa- saya muvaselâtta bir (o bahriye müfrezösi resmi selâmı ifa ede- icektir. Emre intizar eden istim- bota rakiben seyrisefain rıhti- mma çıkılacak ve oradan Pera Palas ote'ine gidilecektir, Annesi ona le münasebeti | İşte buakşam nerede ise ge Je oyuncak alıp getirice! lecekvolan aile dostu, şu seneler Akşam olmuş, fakat ne oyun | den beri bu çocuğa oyuncak ta- rlaniieie ma annesile | sıyan sefil adam meğer bu ço- sı görünmüş! Nihayet babasının sesini duy Idu, Koştu. Babası: —'Annen gelmedi mi?.. Bu 'sual . çocuğun ıstırabını zimkileri bu hevesten saklasın!.) vin eylediğini iddia ediyor : “Grev, nümayiş, intihabat ga leyanları gibi sebeplerle vuku bulan toplantıları hâdisesiz bir tarzda dağıtmak hususu! kın muhabbet ve teveci “İkazanmış"bitaraf ve “İvimselerden istifade e dir. Galey ima fe- özle “görmeğe meyleden hatınr kolaylıkla kabul eder. Louis Lepine diyor ki tarafta en kuvvetli olm: muhasım tarafın (hazırlıkla rından, alacakları tertibattan vaktile haberdar olmak, nerede toplanacaklarını öğrenmek, top- lantı yerlerine onlardan evel var mak, işgal etmek, gidiş gelişin inzibatına ve kayitlarımna riayet &ylemiyenleri tevkif eylemek... Ondan sonra hâdiseleri soğuk kanlılrkla beklemek. Küçük top lantıların vuku bulacağı yerlere Şayanı itimat ve azimkâr şahıs- lardan mürekkep atlı ve yaya postalar sevketmek...., İşte s0- kak mücadelelerinin tabiyesi. Sokaklarda intizamı iade için askeri kıtalara müracaat mecbu riyeti hâsıl olduğu zaman (Le- , nevi falın amatörleri de hep hanımlar, Öyle de nefsimizi al tıyoruz, böyle de.. Ne olur da ha temiz ve manzarası güzel bir gey bulsalar!, Ihtiâfi Z Bizde belâl: bir adet var! Ani| bu işi yapmaklığınıza da lüzum! musibet bir şey .. Şimdi bir başlıyoruz.. Tam bir hüsnü- İyetle çalışırken her © nasıl bir ihtilâf çıkıyor. O andan en artik o işten ümit kesil “ miştir. Çünkü artrk enerjimizi “ hep o ihtilâfın halline ehem- deriz, Asıl işi tamamen -ehem- © “tini zayi eder, Aylarca, se- slerce hep ihtilâf hallile meş- ” wloluruz.. “Bu hal mamesef 'hayli şu- wllüdü:. Sporda, ticarette, sa- n Dide ve bütün hayat safhala- daf. FELEK pine) kıt'a kumandanlarını yanı na çağirır ve onlara şu suretle talimat verirmiş: “Ne gibi bir hâdise baş gösterirse göstersin, süngü kullanmanız ve ateş açma nız için ancak benden emir al- maklığınız lâzımdır, Maamafih kalmıyacağı fikrindeyim. Zira hiç bir vakit sizi tezahüratçılar- la doğrudan doğruya karşı kar şıya getirmek fikrinde değilim. Bu sizin işiniz değildir. Ordu- nun usullerile polisin usulleri baska başkadır. Hattâ biribirle- Fine zıttır. Ben, biçak kemiğe dayanmadıkça kuvvet kullan- mak istemem. Sizin celbinizden maksat, tezahüratçılardan evel sevkülceyş noktalarını kesmek ve sizin mevcudiyetinizle teza- hüratçılara hükmümü geçitmek tir. Bu nasihatla âmil olunuz. İşler iyi giderse bu iyi de hakkınız olduğunu Milliyetin efebi romanı Ti © O gelişine, olacağma bırakmış-| tam.. Heriki vaziyettede bir 1 “ şey kaybetmezdim!. © Tekrar ettim: ş © — Sen uyumadın mı idin Nüs' « Eret?.. 4 “Gene hiç cevap vermedi. Tit-, > Üremesi devam ediyordu. Parlak! © çukurlarının içinde Jâcivert bi-' bile taşı gibi büyüyüp yuvar! nan gözlerini gözlerime dik-' niş tepeden tırnağa beni süzü-' üdüm. W O'da, beni takip etti. Gİ i beratı İVe.- Homurdanır gibi MEYAN EA 5 7 RA PE EY 6 Rİ © Beş hasta var! Etem İZZET şum!.. Kalm, keskin bir sesle: — Kendinizi çok yorüyorsü- nuz da ondan. ... Dedi, geçti, karşı turdu. öyle « di: — Belkiys bu adam niçin bu kadar kaldı?.., Ben, gayet sakin, sesimde hiç bir pürüz yapmadan konuşuyor dum: muza teallüku itibarile zikredil- mesi faydasız değildir. Eğer sokak muharebeleri, karşılıklı harbeden iki ordu nü ve ardı bellidi - mahiyetindeki okak kavgala- İrm teskin vazifesini alan kıtlar her taraftan tehdide maruzdur- taraf bir hayırcının nasi! lar ve güçlük te bundadır. Rus muharrirlerinden Anu- ilof, son yılda “silâhlı isyan,, ad- lı bir eser yazmıştır. Bu zat, s0- kak muharebelerinin tabi inin daha çok zaman evvel Karl Marks, ve Engels tarafından tet kik edildiğini ve hattâ (Lenin) in dahi bu bapta bazı kaideler ikoyduğunu dermiyan etmekte- idir. İ © İltilâlcilerin fikrine göre so- kak mücadelecileri dalma müte arrız hareket ederler, ve ilk de- fa şehrin merkezindeki hükü- met müesseselerine, askeri mi- esseselere ve kışlalara el koyma ği ararlar, İlk muvaffakiyetler derhal halk kitelelerinin kendi kat sokak isyancıları ekseriya üçüncü bir unsur olarak meyda- na çıkarlar Yani halkın her hangi bir içti mai veya iktisadi buhran yüzün den tezahürat yapmakta olduğu fırsattan istifadeye koşarak isya na atılırlar, Nitekim, Bolşevik isyancıları, Sosyalist Kerenski ile Rus nasyonalistlerinin boğuş tuğu, mücadele eylediği bir za- manda üçüncü bir unsur olarak ortaya atılmışlar, iki tarafın kavgasınıan istifade ederek her iki tarafın : arzusu -hilâfında ve kendilerine muhabbetsizliği- ne rağmen iktidar mevkiini ele mışlardır. Neticede, iki kavga cı dahi partiyi kaybetmiş, üçün- cü istifade etmiştir, İ Bu neşriyat, sokak tezahürle İrinde, iktidar mevkiindeki ü İmetin pek büyük bir teyakküz İve dikkat sarfeylemesi lüzumu- n |nu haklı göstermektedir. Cinoğlu — Sulu adam. Böylelerine, bam huşır.. Derler, İnsanda bi- raz sıkılma olur. Daire vakti gelmese daha kırk sekiz saat buradah çıkıp gideceği yoktu!.. Ve . Gittikçe içini boşaltıyor, zehirli, kaba, haşin devam edi- yordu: — Hacı mandal gibi, öküz gi- bi bir adam. Ben olsam bu heri- fi nazır, , Diye kabinede tutmak İdeğil, kendime uşak bile yap- mam, O kadarını bile becerecek halde değil, ! Boş bulundum da akşamdan “beri devam eden kayıtsızlığım- la: — Nesi var?.. Pek güzel a- dam... Dedim, Bu, sözüm. Nüsrete hançer gibi geldi, Oturduğu yer İden hızla rladı, Önüme kadar i ret edecek, talebe vesuvari talim 15 ve 16 kânunusani şehir de cevelân, müzeleri ve , şayanr temasa mahalleri zivaret edecek sir, gelmedi, diyebildi. " bana-oyuncaklarımı. . getirecek- | ti. | ER İğ Babası çocuğun derdine alâ-| ç 17 kânunusani - Saat kadar olmuştu. . Onu teselli et-| Seyrisefain rıhtiremdan İnek için bir kaç söz söyledi.Do botla Heybeliya hâreket oluna- | iaomağa, başladı 9da istim- <dus a tekrar Seyrise fain rılıtımma çıkılarak P. Pala: oteline avdet edilecektir. ğunu gör: İğa cesaret edemiyordu. babasının kaşları çatılmız, ren-! gi değişmiş elleri de bir ufak| mektubu çeviriyordu, Bir müd det böyle geçti. Çocuk babası- nm yanına yaklaşmak arzusu- na mukavemet edemedi, Yavaş | yavaş yaklaştı. Fakat babasın- | dan hiç beklemediği bir söz i-| şittiz | — Çekil oradan diye hay- kırdı, çık, git... Çocuk şaşırmıştı, o Kork muş, ne yapacağını bilmiyordu. Korkarak çıktı, gitti. Yalnız kalan: adam. elindeki kâğıdı yamruğunun içinde sıkarak: 18 kânunusani - Prens saat 10 da Harbiye Mektebini ziya- lerinde hazır bulunacaktır. Ar- | zu ederse saat 11,30 da Yüksek Harp akademisini de ziyaret e- Üecektir, 19 kânunusani - Prens © ve Prenses ve;maiyeti eksprezle Sofvaya hareket edeceklerdir, İstanbulda Vali ve mihman- dar beyler misafirleri teşyi ede- ceklerdir. Teşyi bilâ merasim yapılacak, yalnız polis tarafm- | « — Ah, alçak kadın, diyordu,! dan intizam temin edileci beni senelerce aldatmış. | EE YS SALA 79-7, 167 ML AA İstanbul ithalat gümrü- | | i gü müdiriyetinden: Markası Bilâ Bila Nepton.. 6209-11 0212-24 Balâda mubarrer iki kalem eşyarın talipleri ühtesinde olduğun- dan fazlasile talip olanların (0-1-934“tarlhine müsadif cumartesi günü sast üçte kat'iyeleri icra kılinacağından fazlasile talip olanlar yevmi mezkörda İstânbul ithalat gümrüğü satış komlsyo nuna mürdeaat etmeleri ilân olunur. —ezak ve Terazımı saire münakasas Yüksek orman mektebi rekturluğundan: Büyükdere de yüksek orma mektebi ile orman ame! teb'nin mayıs 1031 gayesine kadar bakiye erzak ve levazı ire ihtiyicâtı “kapalı zarf usulile münakasaya konulmuştur. ler şartnamelerini görmek üzre her gön ak | olan 4 şubat 931 tarihine müsadif çarşamba kilosu 3349 1176 cinsi eşya Tel halat Pamuk. ağ ipliği için de yevmi i saat iâdi “ dahilinde mürssesatı iktisidi- Dedi, Nüsreti bu halde ilk de fa görüyo; o, i yumuşak, | dedikleri şey bu adamdan başka i i yumuşak, | bir şey olamaz. O gömüş gibi hafif, kaypak, şuh Nüsret bir- daima yere bakan esmer, iri ke- ire kıskançirkdenilen man İmikli, yayvan yüzü ile; patlak, m üzerinde öyle havalan-| siyah, iri, çukurundan üçer san mişti ki,,. Ona:İtim ilerde gözlerile; kalın sesi le, dangul dungul sözlerile bu a damın bir öküzden başka neye — Şişlinin, en zarif.. En cana| benzediği var?.. Kabinedeki ar- yakın erkeği. .. kadaşları bile ona, Diye bakmanm bu anda im-| . — Eşek Hayati... kânı yoktu. Yüzünde, gözlerin-| o Diyorlar, Böyle bir eşek, a- de, gönlünde kopan fırtına ilejdam kıtlığında nasılsa Osman- devam ediyordu: kı imperatorluğunun bir neza- — Belkiys, Bu adamın senin-İret sandalyesini eline geçirebi- le hususileşmesine, sana ikifatllen bir eşekle sen nasıl dost, etinesine, sana sokulmasına ta-İcan ciğer ahbap olabilirsin? . hammül edemem. Böyle kabal —A..A..Bucan ciğerlikte bir adam, ebenneka bir' adam|nereden çiktı?. . senin ne yanında, ne sofranda,! Dedim. ne evinde yer bulamamalıdır.| — Nereden mi çıktı?, Kendin | ona geclim, geniş bir kol. — Misafir yavrucuğum. Kalk| gelerek, iki elini gerdi, yumruk| git. Denimeza.. İlarını sıletr, gözlerini patlata- — Fokat, misafirliğin de bir/rak: haddi vardır. Cevap ver Bakmadın mı, dikkat etmedin- mi; bir insanın yüzü neyse, ru- hu da odur.. derler. Bunun yü- — Güzel adam mı?... Eşşekizünde bir parçacık olsün mey-İnun soğuk, soğuk söylenmesi- lim, « O, devam adam. .Ebenneka. Türkiyenin! menet, şirinlik, şuhluk yar mı2.İne benmi meydan verdim2.. çıkardım, Onu apartmana ben mi getirdim. Likörü şarabı, vis kiyi önüne'ben mi koydum. O- İcuğun babası ve karımın âşıkı, | cürüm ortağı imiş de haberim) böyle| yok.. -Fakat artık ben kat'i ve feci bir delil yakaladık- tan sonra yapacağımı bilirim. Erkek gibi karar vermeli. Vereceği karar belliydi Bunu sarsılmadan tatbik et- mesi lâzınıdı. Birdenbire içeriye karısı girdi, Bir kadma uzun uzadıya Su- Fakat bu sı 'âller sörarak hiyanetini itiraf| lenmeyen bir şey | ettirmek zararlı bir şey olduğu- | nu bilmez değil Mücrim ka- nçlik ve güzellik silâhlari ini müdafaaedebilir, göz yaşlarile erkeği eritir, sözlerile kendini haklı göstü çin karısın 'y sormadı, Sa- dece: — Artık, dedi, birlikte yaşa- mamıza imkân yok. , Çocuğunu al, hakiki babasının yanına git... Kadın hiç bir şey anlamamış- tı. Yahut böyle göründü: —Ne demek istiyorsun?. Ben biraz geç kaldım diyemi böyle hakaret ediyorsun?.. Bu, kadının kocası ile bir mü- nakaşa açmak ve davayı kazan mak istediğini gösteriyordu. Fakat erkek bu hileye aldan- adı: — Elimdeki mektup kâfidir, dedi, bu akşam âşıkın gelecek; çocuğuna oyuncaklar getire- cek... Fakat bu ev benimdir. Buradan çıkıp gidiniz. . Bu ço- cuğun benim olmadığını, anla- mıyor değildim. İçimden bir ses bana: —Bu çocuk sana benzemeyen bu gayri meşru çocuğa: “Oğ- Tum!..., diye hitap etme!l.. Gü Tünç oluyorsun!.. Diyordu. Ar- tik yeter... Bu aralık kapı vuruldu. İçeri- ye orta yaşlı, şık giyinmiş bir erkek girdi, Elinde bir takım pa ketler vardı. Onu görür görmez kadının kocası: — Size burada yer yok, dedi, çıkıp gidiniz. . O şaşırmış bir halde kadınım yüzüne bakıyordu. Bu aralık içeriye çocuk gir- di. Dışardan, içerde söylenen şeyleri dikkatle dinlemiş olan çocuk dedi ki: — Babam hanginiz olursa ol- Sun bana oyuncakları yeteri... eni mak ımı?.. — Daha ne olsun. : sin?.. — Bir şey istemiyorum am- Ne ister- şey yok! , ği devam ediyordu. — Hem, artık yatalım, Benim duracak halim kalmadı! Dedim. Bu sözüm ona galiba müthiş dokundu. Ve,. Nüsret birdenbire gene bambaşka bir a dam olarak hızla ellerime ka- pandı, — Belkiys senden rica ediyo se bu adamların hiç birisi ile ko nuşma, , Dedi. Durdum: — Pekey... Demek, atlatmak vardı, O za man, o bu sözümü sahiden, — Pekey... Zannedebilir, yarın bana ta- bakküm etmeğe, hislerim ve si nirlerimi üzerinde bir hak. hir ta » Onun i-| veriniz, ma.. İzam ettiğin kadar da bir! Hâlâ önümdeydi, hâlâ asabili | rum, Bu adamla, hattâ mümkün | Bugünkü bilinecei İSoldan sağa ve yukardan 1 — Ölebilen (4) Şark yetlerimizden biri (4). İ 2 — Telefon sesi (3). ru (3). Niyaz. zak nidası (2). Genişlik Şart edatı (2). 4 — Vücut suyu (3). jtaşı (3). $ — Taze değil (4) Kad ö — Acaba (3). 7 — Kapınm dönüm ki muh (4). Uçan (4). 8 — Hayvan kundurası yürüyüş emri (3). | 6 isim (2) Nota (2). F Nota (2). 10 — Rusyalı (3). Yılan! Baş (3). li — Vakti bildirir (4), lik (4). Mesut bir akıt Bahriye (o mütekaitle! Tevfik Beyin kerimesi Nel 4 Dürefşan Hanım ile Vakit kimiz (o muharrirlerinden Yekta Beyin nikâhları nü evlenme işleri memurli da icra edilmiştir. Nikâh minönü kaymakamıHalök tarafeynin ( aileleri vi arkadaşları bulunmuşlardı rafeyne saadetler temenni! | Sinema - Tiyatro İs. B. Darülbedayi temsilleri ASTAR ALERİYEİ ne e İl ve süyül Sant 21,4 6 yaşından aşağı olan ço tiyatroya kabal edilmez Gil gün seat (3 den itibaren açıkÜ di, — Hayır, ; Demekte işime gelmi Bu hiddet, bu yeis, bu kı: lık onu belki de hiç iste gim, hiç beklemediğim bir” va sevkedebilirdi. Böyle, isa bile Tâfı uzatabilir, P İde kızacağım tutar, ki İmerhamet etmek lâzım bir saniyede kırardım.Nef Nusrete karşı benim de 9 zafım var, Onun harekâtı” tışmasını istemediğim kad rılmasını, incinmesini de is yorum, Fakat, gene bütün memezliğime rağmen dı. Ve.. Bunada benim söyliyecek başka bir şey mamış gibi: — niçin?... Deyişim sebep oldu. — Niçin mi? Seni seviY da onun içi ii Dedi, yeniden ellerimi © dudaklarma götürdü, mağa walvarmağa haslad 4

Bu sayıdan diğer sayfalar: