Milliyet Asrın umdesi “Milliyet” Ur “ 23 TEŞRİNİSANİ 1930 İDAREHANE — Ankara caddeyi oz 100 Telgraf adresi: Milliyet, İs- hi Telefon numaraları: İstanbul 3811, 3912, 3013 pey © ÜCRETLERİ Türkiye sir Hariç için 10 140 e 270, : Hai daş Gelen evrak geri verilmez “Müddeti geçen nüshalar 10 kuruş tur, Gazete ve matbaaya ait işler n müdüriyete müracaat edilir. ki Gazetemiz ilanların o mes'uliyetini kabul etmez, Bugünkü hava Dün hararet en çok 17 en az (3 derece idi Bogün ruzgir lodis esecek hava açık olacaktır. İFELEK Sh © Sporda sulh! İki aydanberi İstanbul spor- u arasında devam eden ve i çok müşkül görülen ihti- dün bağteten halledildi. Bu- bağdeten yerine füc'eten de diyebiliriz. Efkârı umumiye mü Vacehesinde adeta (tesviyesi iyri kabil bir iş gibi görünen hvalinin böyle birdenbire selivermesi bir sihirli değnek mahsulü değildir. Bunun mahi- yetini size izah edebilirim. Tür 'kiyede en açık en serbest idare kritik edieln şey spordur, Ga “etelerin gâh tahrir Omüdürü i spor muharriride spor üplerinden birinin başındadır. En ufak bir hâdiseyi büyük bir pertavsızla görür ve gösterir. tarafta aynı şekilde muka bele eder ve mesele azim bir nis olmuş zannolunur. Lâkin ver hangi bir şahsı salisin huzu- toplanan klüp mürahhas- rı mantığın sesini işidememez lik edemiyerek ihtilâf diye zan lunan gayri tabii - şekli dü- İtirler, Evvelki gün Türk ocağında uhterem Hakkı Tarık Beyin idaresi altında toplanan genç- işte bu sebeple barışıverdi- Tan Orada hazır bülunan bir gaze teci arkadaş bana dedi — Azizim en fazla maşeri ve terbiye görenler sporcu olduğunu söylüyorum, çün- en şedit inakaşalardan kol kola dolaşıp alay edi- | | | Lehülhamt orası öyledir ve olmazsa sporun bize bu iyili fi dokunmuştur. Ebeler “Yeni hıfzıssıhha kanunu mu- Sibince ebelere bir takım külfet ler tahmil olunuyor, ezcimle doğürttukları çocukları ü gününe haber verecekler- Tereddüt ediyoruz acaba lâ- kırdı ebeleri de bu mecburivete bi midir?.. ' FELEK “ Fikir, LA Mizah, Neşriyat hayatı Beiierörle neşredilen mühim eserler ugün, İngilterede neşredi- a da eserlerden bahsct- — istiyoruz. Bittabi ancak bir kaçından, o da mümkün ol- duğu kadar muhtasar surette... ilterede yeni neşredilen mühim eserlerden biri. çarlık Rusyasının son günlerine ait o- larak salâhiyettar bir kalemle yazılmış olan bir öserdir. Rusya daima kendisinden bahsedilecek bir o memlekettir. Moskol tarihinin çarlık faslı u- mumi harp içinde kapandı bitti, Bahsetmek İstediğimiz eser isminde de anlaşılacağı Üzere Kapanan bu fasla aittir.“The End of a Russian Ehapter” ni- hayet bulmuş oldu. Fakat bu fasıl nasıl kapandı..? Hâlâ da meraklı bir mevzuolup kalmak ta devam öden bu bahsinSamucl Hoar gibi salâhiyet sahibi bir a- damın kalemile yazılmış gör- mek Rus tarihinin mühim bir derdini gösteren bir safhaya tek rar merakı celbetti. Siz Samuel Hoar kimdir..? İn izlerin dünyaca meşhur olan istihbarat şebekesinin başımda olarak umumi harpte Moskof paytahtına gitmiş ve bolşevil ihtilâlinin patlak vermesile çar- lığın yıkılmasına kadar orada bulunmuştur, Samuel Hoarın anlattığı hâdise- ler yeni öğrenilen şeyler değil- dir. Fakat eserin ehemmiyeti bolşevik ihtilâline kadar çarlık Rüsyasmın geçirdiği vekayiin tahlili olmak itibariledir. Çarlık devrinin mühim simaları bu e- serde birer birer tasvir edil mektedir, Rusların içtimai ha- yatları ve haleti ruhiyeleri hak- kında bu kitapta çok şayanı dik kat noktalar kaydedilmiştir. Theodore Roosevelt İşte bir isim ki sahibinin vefa tından sohra da şöhretini muha faza ediyor. Amerika Müttehit| Hükümetlerinin cümhür reisi s7 fatile başna geçmiş faal, azim- kâr bir adam olan Theodore Ro osevelt bu gün kendisinden bah settiriyor. Bu Devlet adamını yakından tanıyan bir dostu, O- wen Wister Rooseveltin faali- yetle geçen hayatını anlatıyor. Faaliyet ve mücadele... Ameri- kada sermayenin bir taraftan işin diğer taraftan oynadığı bü- yük rolleri izaha hacet var mı? İşi temsil eden teşkilât ile sermayeyi temsil edenler ara- sında mücadele vardır. İkisin- den biri diğerine hakkı olmak isterken bundan memleketin za mekamma kadar çıkaran faali- yet "senelerinde okinğu gibi o| mekama intihap e: ten sol ra bilhassa o zaman, pek azil kör, kendisine çizmiş olduğ, tikametten ayrılmaz, sebatlı bir| Devlet adamı olduğunu ispat etmiştir. Ne işi temsil eden teş- kilâtın tarafına ne de scrmaye- nin tarafına geçmeyen Roosc- velt için hizmet edilecek yalnız bir gaye vardı; Memleket gaye- si, Fakat hemen söylemeli ki bu kadar .büyük menafiin çarpıştı- ğı, akıllara hayret verecek ser- İ vetlerin mevzuu bahsolduğu bir kl ciğir cc ebi roman 81 81 , ben Paşanın ne söyli-| o duğunu fierak ederek zih başka bir yola yürütüyor, Bütün bu sorgularla Cahi benim paşaya nikâh edili-| İen memnun olacağındaki tık ne. ant dinliyebiliyordum. Ve... ahis üzerinde hiç bir şey söyle Yerinden kalktı. Ve... Göz| Dedi ini gözlerime dikerek: mama es hasta var! il item iZZET Dedi, elile yatak odasının için , niçin bütün bunları ba) deki mtfruşatı gösterdi. Tİlve zerinde duran büyük, fil dişi bir etti: — Dairenizi henüz geye niz değil mi?,. v Sahiden bu yatak Gü be- nim kaza' gecesi yattığım oda değildi, Bunu meaak. ettim, sor- e düşünüyor, onun için sü|dum: — Yalınızda bir 7 yatak o- yordum ki, paşa (kendi|dası, bir kaç daire var galiba?.' tıkını anlatsın. Fakat,obul © O'da biraz mütehayyir: en efendim. Par — İni olduğu zaman kendi- Bu daireyi sizin için hazır-| mi bir başka yatak odasında bul dr. Çok noksanları var am-|muştum da ondan sordum... iğ icinde, ancak bu ka) o Dedim, Güldü: — Orası benim vatak odam. Mesin rar edeceği kansatinde olan Ro-| osevelt kendini cümhur riyaseti | kası lideri tarafından neşrolu- ırasını hazırlattım. işını andıran ve göz kamaştıran yerde bu vazifeyi azim ve sebat İa ifa etmek az kolay işlerden değildir. Roosevelt işte bu metaneti göstermiştir, Wister'in eserin- den anlaşılan şudur ki Roose- velt sermayenin ve işin mem- leketin zararma çalışmaması İ- çin bunların ikisile de mücade- le etmiştir. Ne sermaye, ne sây Cümhur reisinin kendilerinden birine dost oldüğunu iddia edemezdi. Roosevelt'i bize anlatan müel- lif bu noktadan bahsederken o- nun sermayeye de işe de düş- man olduğunu, yalnız Amerika milletini sevdiğini kaydederek bütün gayesinin, Amerika mil- letine şu emniyeti vermek oldu ğunu ilâve ediyor: Memleketi idare eden ne işçi teşkilâtı, ne de sermayedarlardır; yalnız hü kümettir, Tolstoyun hayatı Rusya'nm büyük fikir adamı Tolstoy için çok şeyler yazıldı, söylendi. Fakat bu büyük sima- dan bahsetmek için membaların tükeneceğine (o ihtimal verile- mez, İngilterede neşredilen yeni e| serlerden biri de Nazarof tara- İrndan yazılan eserin tercümesi olmuştur. Eserin ismi “Tols- toy,, dur. münekkitlerinin kabul ettikleri bir cihet şudur ki: Rus mütefek kirinin hayatındaki safhaları takip etmesi itibarile çok iyi ya zılmış olmasıdır. Tolstoy'un ha yatını, tahsil senelerini, macera larını anlatan kitaplar y yazılma- d: değil, Fakat bu yeni eser Tolstoy'un ruhiyatını tasvir iti barile alâka uyandırmıştır. Mekte liler müsabakası :! NS C. F.nın feshi 80 inci hafta birinciliğini ka- zanan Galatasaraydan 1372 Ci- hat Kemal Beyin yazısı şudur: Millet Meclisinde Belediye intihabatı o hakkında Serbest Cümhuriyet fırkası lideri tara- fmdan verilen istizah takri zerine cereyan eden şiddetli mü nakaşatı ve dahiliye vekili Bey- efendinin Millet Meclisinden ta- lep eylediği itimat reyini alma- sını müteakip Fethi B, Meclis- ten çıkarak arkadaşlarından ba- zılarile Reisicümhur Hazretleri- ni ziyarete gitmiş ve bu ziyare- tindeki maksat haftanın en mü him haberini teşkil etmiştir, 3 ay evvel teşkil olunan $, C, fir- han bir beyanname ile feshedi- İiyordu. Taraftarları arasında şiddet» li münakaşalar yapılmasına se- bebiyet veren ve alâkadarlardan bir kısmının infiallerine mucip olan bu fesih Fethi B. fırkası artık manen öl- müş sayılır, Yeni neşriyat Havacılık ve Spor 35 inci sayısı Aka Gündüz, Nahit Galip ve maruf kı ve makalel vi, Sadin Ulü beylerin intişâr eti. vözi dı. O gün sizi gördüm ve.. İçim burgulandı, yine kendi- mi hatıraldım, yine kalbimden kopan bir sızı gırtlağıma geldi dayandı. Fakat, o yeni hiç bir şey söylemedi, odanın içinde i- lerledi. Gözlerim kendisini ta- —— kip ediyordu, Tuvalet masası- nan önünde durdu. Masanın ü- kutuyu aldı, yanıma geldi, — Bunları da sizin için hazır Jatmıştımı.. Müsaade edersiniz değil mi? Dedi, ne söyliyeceğimi bekle , meden, kutunun ağzmı açtı, Ba “na doğru eğdi. İçinde, güneşe ıtutulmuş gibi parıl parıl yanan, göğün maviliklerine serpilen yüz binlerce yıldızın . karanlık bir gecede irili ufaklı pırıldayı- ağız ağıza dolu mücevher var- — Tahmin ediyorum ki, bun-! Ja ei dei imz akgei NISANI - 1990 Edebiyat, Sarvat Zengin adamın aradığı muhabbet — Fransızcadan — ) *** Salonlarını, en eve ( WESTEREN ELEKTRIC ) #ibi en mükemmel sesli sinema makiniesile” techiz ve Aşk geceleri - Kadınlı inanmam - Taclı canavar - Mütlehem kalkınız - Aşk resmi Geçidi ve Aşk valsi vesalre.. gibi en mükemmel ve en muhteşem sözlü ve sesli filmleri iraeye muvaffak olan ve Yarın akşam Gala müsameresi olarak New - York operasından DENİS KING ile ditber JEANNETTE MAC- DONALD'ın mühteşem temsilleri Çok zengin olan bir adam, öyle herkesin takip ettiği sade ve bâsit hayata katlanamaz. milyonlarca serveti olan bazı adamların sade bir hayat Sür- düklerini işitmişsinizdir. Fakat o adamlar, kendilerine servetin vermiş olduğu kuvvetin neler yapmağa müktedir olduğunu Fransanın Cenup taraflarında, deniz kenarında bir yere geldi. Orada esmer dilberi bir kadm buldu. Güzel ve Cenup güneşi gibi, aşkında hâraret duyulan bir kadın.. Bu kadın, onu varidatı mah- tut, orta halli bir adam diye bi- Tiyordu. ilk tenkli büyük öper: MELEK ELE Serseri Kıral 4 filmini göstecek olan ANKA SİNEMALARI tecrübe etmişlerdir. Her şeyi yaptıktan sonra, bir zenginin artık sade bir hayat takip etme- si o kadar şâyi olacak şey de- gildir.. Zengin adam, şimdi kendini o 'kadar mes'ut o sayıyordu ki, senelerce evvelki, gençlik za- manlarmı hatırlıyordu. nihayet fevkalâde fedakârlıklar ihtiyarile en son içst edilen ve bürün sözlü filmlerin Türkçe - Fransızca izahatlı tercümelerinin aynı saman: da irnesini temin eden bir makine tesis etmişlerdir. Bü suretle sözlü filmler böynelmilel şekil kenbediyor ve her ne lisanda olursa olsun film, Türkçe ve Fransızca olarak bir Bu kitaptan bahseden İngiliz! beyannamesile | Çok zengin bir adamın etra- fına toplanan sayısız insanlar- dan hiç birine emniyeti olma- mak lâzımdır. Niçin mi?.. Çünkü herkes o- nu değil, parasını sev. İşte, o da, böyle di du. Kendisi çok zengin bir a- damdı. Hayatın bütün zevkleri- hi tatmak imkânma malikti, Fa ikat her şeyi görmüş, öğrenmiş ve her şeyden artık o bıkmıştı. Çok güzel kadınların ikifatını görmüştü. Lâkin bütün bu te- İbessiimler, niçindi?.. Parası için değil mi? — Ah, diyordu, zengin bir adam, samimi bir kadın bulmak saadetinden ebediyen mahrum- dur. Fakat insan için samimiyet İbir ihtiyaçtır. Zengin adam da hiç kimsede bulamadığı sami- miyet için, hasret çekiyordu. | Bunu bu'mak için, uzun zaman çare düğündü. 'Nihayı — Buldum! diye haykırmak tan kendini alamadı, Bir gün duyuldu ki, şimdiye kadar herkesle görüşen, herke- se ziyafetler çöken zengin a- dam, artık fakir düşmüştür; es- ki dostlarile görüşmekten son derece utanmaktadır. İşte bu dedikodular ağızdan ağıza, pek çabuk bir zamanda yayıldı. Bu sözlerin tesiri kendini gösterdi. Dostlar, birer birer eksili yordu. Onların artık görünmez olduğunu görünce: — Çok mükemmel, dedi, çok mükemmel.. Aklıma gelen çare, çabuk netice ve Zengin adam, artık kendine başka bir mühit, samimi dostlar İ bulabilecekti. Bir müddet sonra, artık es- ki dost'ardan hiç birinin ona yaklasmadığı görülüyordu. Zengin adam, kendi kendine gülerek: — Bereket versin ki, hakika- ten fakir düşmedim. . Yoksa o zaman kim bilir eski dostlarm vefasızlığı karşısında ne kadar müstarip olacaktım! Parisi, eski mühitini bırak- tı.. Kendisine yeni bir omühit, yeni dostlar ve bilhassa birlik- te yaşamak için güzel ve sami- mi bir kadın bulmak istiyordu. Diyerek kutunun içinden her tanesi fındıktan daha büyük in- cilerden bir kolye çıkardı, — Bunu kendi elimle bu gü- zel gerdanmıza takmak iste- rim... Dedi, boynuma geçirdi. Hiç sesim çıkmıyordu ve.. Bekliyor dum! Daha ne olacak?.. Hele: — Tahmin ediyorum ki, bun larm seçiminden memnun ola- caksınız... ine pek içerlemiştim, â- deta:bunu kendimle alay zan- netmiştim, de ve ne zaman bu mücevher: leri gördüm ki, iyi seçilmiş veya kötü seçilmiş olduklarını bile- yim.. Benim gördüğüm, göre- ceğim bütün mücevherler şu- nun bunun boynunda, kolunda, | parmağında gördüğüm şeyler-| di, Kendimin, bu fakır Belkiys' in ise tek yüzüğü parmağındaki yüz elli kuruşluk yakut taklidi kırmızı taş, altın suyuna batmış halka idi! Bununla mı, bu gör- güyle mi ben “bu koca fil dişi Bb ğe yaa i ç Bar) Diye Öyle ya.. Ben nere-| Yü: damın adı bir dilenciden başka| Bu sade, fakat mes'ut hayat, bir müddet devam etti. Bir gün genç kadın: — Sen, diye haykırdı, zengin bir adammışsın.. Beni şimdiye , kadar aldattın, değil mi?.. Kadın, son derece hiddetli idi.. Erkek, ne cevâp vereceğini bilmiyordu, Evet mi?.. Hayır mı? Kadın, devamla: — Artık, dedi, seninle yaşı- amam... Ben, zengin olmıyan bir kadınım.. Artık seninle ya- şıyamam.. Kadmı temin etmek istedi. Müşterek saadetlerini temin etmek için, paranm neden mâ- ni olacağını sordu. Fakat kadın ağlıyordu . Sevgilim, dedi, senin ne kadar sadık olduğunu ben bi yorum. Servet, bizim muhabbe- timize mâni olamıyacaktır. Kadın, bunu dinlemedi: — Aramızda, büyük bir ser- vet farkı var, dedi.. Kadın, ayrılıp, giderken, zen gin adam da, kendi kendine: — Şimdiye kadar samimi 0- larak yalnız bir kadın gördüm. O da, beni zengin olduğum için bıraktı.... Diye düşündü. açık ve an kesin göstermesini temin maksadil sonra yalnız her pazar akşamı ikinci mevki 30, birine mevki — bir şaheser ve müki essilleri; o Sinemanın 7âNoKULÜP filmi seyirci! cidden mamaun eden bir eserdir. ve akşam “LES FRATELLİNİ canbazlar. 4 GERARDS'lar. Kadim cemiyı BUR Y verilecektir. İkinci ve son temsil ti Önnmüzdeki cuma günü sast 1830 da FRANSIZ Tiyatrosunda Meşbur viyolonist JACGUESTHIBAUD rafından birici konseri verilecektir. Bir kitap ticareti (Gazi Mustafa Kemal) isim- i kitabımı kendine doktor sü- sü veren bir adam kitapcılardan satın alarak bazı zengin ve mu- teber zevata götürerel — Büyük Gaziye ait bir eser- dir, Muharriri meşhur filân zat- tır. Bu kitabı almak bir vatan ve hamiyet borcudur. Diye on on beş liradan tuttu- rup | liraya kadar sattığını ba- 21 zevettan ve dostlarımdan ha ber aldım. Mahaza üzerinde Büyük Gazi nin ismi bulunmasından istifa-| de ederek o vesile ile muharriri de çirkin bir şekilde istismara! kalkan bu adamla hiç bir müna sebetim bulunmadığını ve bu a COLLENE MOORE'un “Tamamen sesli, sözlü ve şarkılı #n mâkemmel filmi olan UPILAKLAR AÇARKEN emsalsiz bir 'muvalfakiyetle m 1. SNEMASINIK devam ediyor im >> Harik, hayat, kaza ve Galatada Ünyon barında kal N Tür bir şey olmadığını beni tanıyan muhterem zevata arzederim. o (ği! Bu adam hakkında polise de malümat verilmiştir. | kumptanyasığa bie kere uğra Bürhan Cahit çekmecenin içini dolduran çeşit| tıklarını seyrediyordum. ücevherlerin iyiliğini, köjdilmiyecek şey mi idi?,.. Öyle iyliyebilecektim, bir kırılıp dökülüşü vardıki... Eziliyor, büzülüyor, yakıştırma İya çalışıyor, meselâ bir küpeyi kulağıma geçirirken: — Aman dokunmasın... Ra- hatsız etmesin! Der gibi parmaklarını dokun durmaktan çekiniyordu. Gözleri de gözlerimden hiç ayrılmıyor- Onun içindir ki, — Ya benimle alay ediyor, ya| hut ta nezaketinden... Diyordum. Fakat, o boş dur- muyordu. — Siz, sonra İsterseniz, bunla rı ayrı ayrı mahfazalarına ko- yarsınız. Diyerek, kutudan bir şeyler â-| daha çıkarıyor; — Bu çök kiymetli bir elmas — Bu çok eski ve hemen he- men eşsiz bir pırlanta... Filân diyerek çıkardığı yü- zük, iğne, küpeleri birer birer Barmağıma, kulağıma, göğsü- me takmaya uğraşıyordu. Ben,| cevherden başka daha kutunun sustukça da, içi yarıdan yukarıya dolu idi. — Galiba ( beğendiremiyo-| Bunları da birer birer bana say rum... maya başladı. Neler yoktu? Ce Diyerek üst üste bu lâfr söy-| viz büyüklüğünde bir çift pırlan lüyordu. Fakat, ne söylese ağ-|ta güpe, yine etrafı pırlantalar zım açılmıyor, tek kelime söy-|la çevrilmiş ceviz büyüklüğün- cak gibi bakışları vardı. Gözler öyle çabuk okunan bir kitap ki.. Ne var, ne istiyor, ne anlatma- ya çalışıyof?.. Bunlar hemen o- kunabiliyor, hemen anlaşılabili-. yor. Çekmeceden çıkarıp özene be zene beni süslediği bir sürü mü Temiyor. bol bol onu, onun yap-İde biri inçi iğne gi ki yal- Haşiye: Melek ve Elhamra sinemaları, sözlü ve sesli filmleri her- koltuk 90 kuruş gibi tenzilâdı fistlarla seanslar tertip edeceklerdir. Bugün A SRİ sinemada irae edilecek 73 No K U LG Pp ME - AŞK “KORKU İNDİAN DEHŞET - SERGÜ; EDMONT LOW ve MARY İsviçre'de Goeihsanun “ Üniv. > Telefon: Be; du. İştahlı, yiyecek gibi kapa-| layışk oluşa. : ( SERSERİ KIRAL ) haftasından ve yalmz pazartesi marinelerini 50, husust mevki 75 ve © maroken Amerikan | filmlerinden biridir en büyük artistleri olan ASTI OR leri . heyecanlandıran o cezbedeu ve İlâveten: Saat 16 1-2 matinesinde ALLEMANDS , denilen meşhür Zx ite LI etinin oynadığı TH MIE yeni ve bedit harekâtı bedeniye san'atinin ilk temsili yarınki pazartesi günü öaat 18'de masin olarak FRANSIZ TİYATROSUNDA önümüzdeki çarşamba günü saat 18 de, Biletler için tiyatro gişesine müracaat a Madam Darrielle Dorziat turnesinin son gala müsamereleri Bu gün saat (6 da matine olarak Fransız Tiyatrosunda *“ Batsille , in en meşhur eseri olan MAMAN COLİBRİ Bu akşam #sat 21,30 da JE TATTENDAİS Yarınki pazartesi akşamı LE ROSAİRE Salı akşamı talebi umum! üzerine LE PROCES DE MARY DUGAN Çarşamba akşamı veda çala möse- meresi olarak COMEDIENNE Necati Memduh Ticarethanesinin mubtıraları çıkt Zarif ajanda 30 takvimli ajanda 40 İ cep takvimi 7,50 divar takvimi 25 | kuruştur. otomobil sigortalarını. “Gis in ÜNYON SİGORTASINA Yaptırınız. iiyede bilâ fasıla Icrayı muamele etmekte olan ÜNYON madan sigorta yapaıcmayındz lu - 2002 E nız bun! ne sahip olmak insanı ömrünün sonuna İ geçindirebilecek bir servet ol& bilirdi. İhtimal, o da böyle düşünü" yor: — Bütün bunları gör Sonra elbette sesi çıkmaz. GÖZ” leri kamaştı, her şeyi unuttu» — Para insanda ne harçınlık ne sinir, ne hiç bir şey bırak maz. Eğer, bu söze hak verenle" goğ si olmasaydı, para için: — Altın anahtar .. mel Diyenler de bulunmazdı. se bu bahis ayrı.. O takacağ' nı taktıktan göstereceğini gös” terdikten sonra, fırsatı kaçı” mak. -istemiyen Yahudi bi” sarrafın sabırsızlığile kaı kollarını kavuşturdu, — Kendinizi bir defa aynadi © görmek istemez misiniz? k bütün bunlar size ne kadar Yö YRitmedi) x