Al Colson ! Sesli filmleri ikiye ayırmak Azumdır : ız olarak gördüğü- n “Aşk gecele- dir. gerleri daima Nüzikalı ve şarkılıdır: Caz mugannsi bu ikinci k- sımdan bir filmdir. Sahne ter- #batı itibarile çok hakikidir. Al Colson sesi ve oyunu gü- zeldir. Bu filmin mevzuunun Yahu- liliğe temas etmesi onun karak Serine tesir etmez. Bir san'at #8erinde daima mestur maksat lar aranırsa malül olmryan e- ser kalmaz, Al Conson - sesli Vıhh âleminde yeni doğmuş par ak bir yıldızdır. . Filmin mevzuu çok basittir: Bir Havra hanendesinin mu- Sikiye çok müstait bir oğlu var. ir gün mutaassıp babası çocu- Şu bir kahvede şarkı söylerken Yakalryor veeve getirip fena halde dövüyor. Çocuk bu dayak Üzerine evden kaçıyor ve za- Manla ilerliyere! de L hâ. bir hanende oluyor. İâ babas tastalanıy hi okuy: r tiyatroda e hazırla- sine anlatıyor şeyi bırakıp o akşam *Yevm kebir” bayramı şereli- ne havrada babasına v:—kıld & liyor. eti büyük İk temsil lan " Uçurum Bu hafta Buhafta Beyoğlu sinemala- rında oldukça kuvvetli eserler | Vardır . Elhamrada Al Colsanın “Caz hânendesi,, ismindeki sesli ve şarkılı filmi [oçiyor.' K Meletk te “Bir an için,, diye Operada Con Barimorun “u- çurum,, ismindeki sesli filmi tercüme ettikleri «Erotikon» namındaki Çek filmi gösterili- yor. * «Majik» “Kamerde Iııdm,. filmini bu hafta da değiştirmi- yor, ——.—.— FRANSADA: Vazii sahne Lovensteinin ida- resi altında “Şefkat” isminde- ki sözlü filmin Almancası imal edilecektir. ... “Warner — Bross” Şirketi *Kral locasrı» ismindeki filmi Amerikada Alman sefiri huzu- Tunda göstermiştir. ... Radio-Corporation, New- ;(otg'“-j _Bmı.lrvs:y caddesinde Feşe, İsilik sinema , salonunun $Mi küşadını yapmiştır. Para- Şi Bez| ve şarkısız. Bugüne pek meşhür | ” (dağlı geçen asırda | | ğ | v e SĞ | Uçurum _[!El_f!!î_ı__j SS aa Co- John Borrymore, ' mille Horn (Sesli film) Maruf sahne vt Ernest Lu- bitchin eseri caln bu filmde gü izel dağ manzaraları ve heyecan İr sahneler vardır. John B:ımı.]ınre gü halli sahneler iyi xıanısur. Camille Horn pek gü | İzedir. Fotolar çok iyidir. Mev- hülâsa edilebilir * — | e bir İsviçreli Tontresina 'abasında papazın akrabasın- n Cigliayi sevmekte ve dediğer taraftan Pia sminde diğer bir kız tarafından sevilmektedir. Filmin bütün va- İk'alarr bu iki kızın Markusun İhayatı üzerindeki tesirlerinden alınmıştır. En sonunda Markus ile Ciglia bir cinayetle haksız yere itham edilerek bir kar çı- | &x altında ölüyorlar . canlandı- y | B | » fitlmiüden çacağını ilân etmektedir. | ... Charlie Chaplin City Light | ismindeki filmde yeşi! gözler is- | |minde bir şarkı söylemektedir. | ... | Charlie Chaplin ve Ronald Colman kendi filmlerini mizahi bir şekle koyan bir İngiliz kum- panyasını protesto etmişlerdir. İNGİLTEREDE: Hallelujah ismindeki filmin iraesine Londrada başlanmıştır. Matbuat bu filmi çok methet- mektedir. ... Amerikada imal edilmekte olan «Marseilleuser ismindeki Fransa tarihine ait büyük fil. min tarihi sahnelerine ait hata- ların tashihi için çalışılmakta- dır. Mamafih bu filmin çok ha- talı olacağı ve Fransada beğenil miyeceği zannedilmektedir. ... Conrad Nagel son 21 ay zar- | fnda 27 filmde rol almak sure- İkile bir tökor kırmıştır. Fakat artık bu san'atkârın genç roller- | de muvaffak olamıyacak bir ya- | KĞ d İten mükemmeldi. Fakat bir kaç gün| Çocukluğum, ilk aceralarım, istidadım — San Diyegoda ben hepinizle| beraber oynadım. Bana bir iş bula- bileceğinizi ümit ettim. diyerek mü- racaat ettim. Beni figüran olurak kabul ettiler. Stüdyoda öğleyemeği bedava idi; bu çok işime geliyordu. Halk gözümün önündedir. Bir çe- der altında sıcak yemelderle dolu ko- caman bir masa, -Vaziyetim hakika- içinde iş bitti. Nihayet anladım. İki karpuz bir koltuğa sığmıyor. O zaman en meş-| bur ve en çok stüdyosu olan “Uni- versal” idi. Bu mücssesede bir iş bul-| mak için bütün geayretimi sarfetme- &e karar verdim. y Günde sekiz saat Üniversal stüd- yosunun kapısının önünden ayrılımı- m . Kapıcı çok nazik olmakla beraber kolay kolay kanmiyordu. Stüdyonun içine girmek adeta İngilt nn aa irmek kadar 4 ere karalı tü şey bulamadım,, diyerek eve yordüm. Yan sokakta sigara ve gazoz sa- tan küçük bir kulübe vardı, figü- zanlar öğleyin orada karınlarını do- yuruyorlardı.. Orada onlarla konuşu- Yor, bazen ben de orada karnımı do- yuruyordum. * Bir ân için * filminden . Bir gün stüdyoya girmeğe karar, dim. makyajımı Öğleden sonra figüranlar içeriye gi- rerken peşlerime takılarak stüdyoya girebildim. Kapıdan geçerken kalbim o kadar| Y"fakat etti hızlı çarpıyordu ki gürültüsünü ka- pici düyacak zannile mefos almıyor- düm. Fakat ihtiyar adam, rahat ra- hat piposunu içmeğe devam etti. Ni- hayet içerdeydim. Vâzii sahne muavininin etrafında d Rolleri dağıtan| © idi. Her gün ayni süretle içeri gi- rerek muavine yardım . ediyordum. Nihayet, zannederim, benden — kur- tulmak için figüranlığa — kabul etti. Günde üç dolar alıyordum. Her halde muvaffak olacağımdan| rüler yüzünü göstermişti. enindim. Hatta böyük rollar slanl EĞİ beni “çek ktis sönltör aktörlerin çoğundan ben daha iyi 0y-| Filmin aktörü Goorgel nıyacağımı / zannediyordum. Bazen | Periolat da beni çok beğenmişti. Bu içim içime uğmıyor, Yerimde — dura-| adam Rocha: miyordum. Fakat kimse bana dikkat| "” gu çocuk - ilerliyecek, diyerek 'Oruda Hal Roach isminde diğer | Yti bir figüranla tanıştım. Bu adam der- bal hoşuma gitti. Hal, vazüi sahne M. Karrigeui tanıyordu. Bu adam Uni- versal müessesesinin en — nüfuzlu a- damı idi. Bir filimde Hale mühim bir rol verdi. Ben daha - figüran i- im. | Hali kıskanmıyordum. Fakat ne- den herkese yardım eden talih bana Bu rol onun gayesi için bir vasıta İ&Üüü—uw» Hal rolünü tarif eden vazli sahne- eee eee " Niha; * T Ka yörmenü. Sizin velü & teki dedi. T velü simaştıra. Vazir sahine peki memnun oldu. Talih bana nihayet İ teşviketti. Günde beş dolar alıyordum. Fakat bir felâket oldu; Universal mücssese- İsi sahipleri boş doları çok gördüler, firüran ücretlerini üç dolara indirdi- HAROLD LLOYD (Bitmedi) İgüzeldir. |zarı dikkatini . Bir an için Üdüe | Olaf Fjord, İta Rina Bu eser bir Çek filmidir. Gus- |tave Machaty isminde bir Çek mın her tarafta modadan di vazıi sahnesi tarafından çevril- miş ve tamamen Çek artistleri | tarafından oynanmıştır . Çok hakiki sahneleri ihtivâ eden esercidden kuvvetlidir , Artistler çok muvaffak olmuş- lar ve eseri canlandırmışlardır. Bilhassa şatranç sahnesindeki €ehre oyunları şayanı dikkattir. îta Rina ismindeki-Çek yıldızı sinema âlemi için yeni bir keşif addediliyor. Fotoğrafi ve işık Filminin mevzuu: Namuskâr bir şimendifer me- murunun kızı olan İta Georges Sander isminde biri tarafından | iğfal edilmiş ve bunun neticesi olarak bir ölü çocuk do,; nüş- tur. Kızcağız bu hâdise münase betile kaçarken bir arabacının tecavüzüne uğruyor, fakat Jean * Coz mugan! New-York Kışım iptidasından beri Nev- York ve Nev-Yersey de Gesli film makinesi olmayan 126 si- nema salonu rekabete taham- mül edemeyerek tatili faaliyet etmişlerdir. Sinemacılık sanatinin şafı Sinemacılık sanatinin hay- ret verici tarakki ve inkişafıBe ynelmilel mesai bürosunun na- celbetmektedir. Bilhassa stüdyolarda mesai şe- raiti şimdiye kadar hakkile tes pit edilmiş değildi. Beynelmilel mesai bürosu- nun yaptığı ilk statistiklere na zaran bütün dünya sinemacılı- ğmna tahsis edilmiş olan serma- ye mıktarı 4 milyon dolara ba- Hig olmaktadır. Bu sermayenin yarısı Ameri- Sinemacılığa FPransa 2 mil- |yon frank, İngiltere 70 milyon İsterlin, Japonya 12 milyon yar (300 milyon altın franık) Alma- d ) nya ise 45 milyon mark tahsis etmiştir. inki- Çorba | Birkaç zamandır. Beyaği nun belli başlı salonlarının prı am günlerinde büyük bir hej nerç mi ediliyor. Bi? an evvel her sinemanın mua j İyen bir günü vardı — ve bugi ekseriÇarşamba idi ;herkes prı ramın değişeceği günü bildi' çin sinemaya tahsis edeceğ; |manı bu noktai harekete yöf Jayırırdı. Lâkin artık böyle b İşey aramayınız... Çok çalış" |bir film için bir hafta ilâve $ | tikten sonra hu ilâve haftasını lorta yerinde film çalışimama; başlayınca yeni proğrama lamak artrk âdet oldu. Bu “x |hürat,, programlarının da ne İdar devam edeceğini kimse kç |tiremez. Badema sinemalar i: gram günü ve saati yoktu mdiye kadar proğram gün |nü oynatmamış olan yegâ mücssese “Majik,, ve en ci gün değiştiren müessese “Elhamra,, dır. Güya bu değişiklik kârlı imi' |Böyle de Bir rivayet var: İnti tüğü bir sırada kâr n ânş zamsızlık göstermeyi tenkit mek baksızlık olur desenize! Marr nnn aa araaaer a er . |Larsen isminde bir otomobi: |tarafından kurtarılıyor - ve İ hastanede ona kendi kanını * rınga ettiriyor. Bilahire Jean ! İta evleniyorlar Günün birinde Georges Sa der tekrar meydana çıkıyor |İtayı gene baştan çıkarmağa |lrşıyor, hattâ muvaffak oluyo ıhı Georges'a kaçıyor ise de k " cası Georgesi öldürüyor . Bu film “Melek, emasın son göstereceği sessiz filmdü Gelecek haftadan itibaren | sinemma da Vesterin sistemi se. makine ile sesli filmler vermi; İbaşlıyacaktır, misi ,, filminden —— Bunlardan 25,000 - Amerikar 5000 Almanyada, 4000 İngilt rede, 4000 Fransada, 2000 İti yada, 2000 İspanyada, 20 Rusyada, 1300 İsveçte, 1000 ( koslovakyada, 800 Belçikad (dır. 192? senesinde imal edili filimlerin adedi 1857 dir. Bunlardan 743 Amerikar 407 Japonyada, 278 Almany da, 157 Rusyada, 166 İngilter de, 74 Fransada, 57 Çinde, | Avusturyada, 10 taneside D nimarkada imal edilmiştir. Amerikada sinemacılıkta çı lışan 225000 amele vardır. Studyoda 3000 figüran y binden fazla artist vardır, İngilterede sinema ameles nin mıktarı 70000 dir. Fransa südyolarında bi den fazla artist, ve ame 4000 figüran vardır. Almanyada en mühim sin |ma studyosunda 4000 kişi b lunmaktadır. “ Amerikada 6 saniyede gö