22 Şubat 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

22 Şubat 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

asarruf cemiyeti faaliyetine devam ediyor. MİLLİYET CUMARTESİ 22 SUBAT Her eczanede bulunur. töyünde de bir çok kimseler yerli malı giyme Konferansları dinliyenler lilli sermaye tasrruftan doğaca_l_c Dün Kadıköyünde yerli malları teşhir edildi Halkın tenviri Dün sabah saat on buçukta idıköyünde Süreyya sinema- İâda Milli İktısat ve Tasarruf İ#miyeti tarafından büyük bir 4tima tertip edildi. q Bu münasebetle sinema sa- u dolduran halk daima erli mallarını tercihan kullan- Mağa ve mümkün mertebe ta- Atrufa ahtederek hararetli te- Rhüratta bulundu. —— Film gösterildi Evvelâ İş Bankasmın Ame- İkadan getirttiği tasarruf hak- imdaki film gö i hilhassa mekteplerde çocukla- & tasarruf fikrini ııılım-l!: için pılmış olan bu filmde Abı'r ço-) , ğun 'a alarak biriktir- .& para ile parlak bir istikbal İemin ettiği cınıındı;—ılmıçıı Bunu , müteakıp Sğırey_yı pa- rmınıuut fabrikasile bir yer- kundura fabrikasının faaliye- İine dair hazırlanmış — filmler Rötterildi. Memleketimizde ı::ı |Avrspanımkilere mümasil S1 *seseler bulunduğunu ispat| lenbu filmler çok alâka ve ta- İkdirl k İktısadi konfuf;: Bupdan sonra kürsüye Darülfürgn müderrislerinden #İbrahim Pazıl Bey iktısat ve ta- Üsarraf mücdelesi hıkı'mı:lıkı. |konferans veterek demiştir ki: V * Memleketin her tarafın- da iktısadi bir hareket var. İ5- tihsalât ile istihakât t tevazün olmazsa flâsa doğru Zidilir. Meşrutiyeti ilk senele- Tinde 8—10 milyon Jtın lira 0- ticaret muvazenti — açiğ ton senelerde 30—40 Nilyon kâ para olmuştur. için üç mühim konferans verildi rin neticelenmesi çok zamana muhtaçtır. Mutlaka yerli malı.. Bu müddet zarfında icap e- derse fedakârlık ederek yerli malları kullanmalıyız ve tasar Tufa riayet etmeliyiz. Komşu devletler de böyle yapıyorlar. Amerikayı küçük — tasarruflar yükseltmiştir. Sermaye tasar- Tuftan doğar. İş Bankasının bu yolda önayak olması çok şaya nı » Tasarruf zihniye- *ti yerleştiği Türkiye iktı- eei Hanımlar, Beyler! Bunu kendiniz yapmakla kal mıyarak etrafımızdakilere de anlatımız! Bu viodan borçu, ir- fan ve iman borcu, vatan bor- cudur. İktisadi sahada bütün kuv- vetlerimizi toplamak en büyük vazifemiz olmalıdır.” Cevdet Kerim Bey Alkışlar arasında biten bu nutku müteakip İstanbul maa- rif cemiyeti mümessili Cev- /det Kerim Bey bir hitabe irat ederek, ecdadım gafleti yüzün- den iktisadi vaziyetin bozuldu- çıkan | zunu işaret etmiş ve şunları i- lâve etmiştir: — «Eski idarelere lânet ve nefret yağdırırken yarın yeri- mizi alacak nesle ayni hisleri bırakmamalıyız. Cümhüriyet i- daresi gündelik ve geçici değil dir. Zaferimizin bir hatıradan ibaret kalmaması için iktısadi we mali sâhalarda bunu çivile- cabliyiz. Cümhuriyet istileraz gibi menfi — tedbirlerle yürü- mek istemiyor. ea Millt tasarruf cemiyetinin Ecnebi memleketlerdemuvâ- | Xerör seferberliğin gayesi ec- Zene açıklarını kapatan faw, al- İ sigorta ve navlun muamt- | leleri Bibi şeyler bizim zararımnı rebi mallara boykot “de.ğ'ildir. P.r'uı bol ve sabit Türkiye A- pazarları için en iyi müş Za oluyor. Kambiyonun — suku-|, 0 L0 n Türkiyenin iktı- , tır. di - Diğer sebepler tali dedir. 60.70 sene zarfım *lekete istikraz suretile lira armi TiCe gitmiştir. ı“şn”"n altın. ! Memleket, Düyunu _l“:ı“';“u ğiz Yeye senede 2 milyon Meğe tahammül edec fte değildir. Cümhuriyet | (Meti çok ağır bir istikraz yoluna gi ? Bozukluğu tihlâkâtı azaltmak - ve fazla mal gön Her ikisine de çalışmalıyız. idemez. Ü iyet hükümeti istih- Cümhuriyce' bir çok üü alâtı arttırmak için ada üracaat etmiştir. Âşa- | n“îtl:ll:'rınaıı. ş'ımmdâiçf yıpılî İ hası, gümrük tarifesinin kendi nayiimizi himaye edecek şe- tilde olması, ecnebi unsurlar- gibi imti- bu meyan ti * lan vergi alınmamak Ph (Azların kaldirılması edecek vaziyet ufyük.olınycni dermek lâzımdır. en mühim amil bu açık-| X4e Fena vaziyete düşmesi dercce- | Amcika ve Avrupa için bir zi- L | yadir. İ ; meı:lı:k::ı: İstilâ| harbinde olduğu gi- 'Mevcut 100 milyonluk altın ba- bi bu tayrruf işindede aleyhte bulunan » yılacak di az olan betbi,, yakım zaman- çan ispat edece- Anadoludu; köylü kadın ların milli mü,delede göster- dikleri askerlet eıpise dikmek gibi fedakârlıklandan bahse- için is| den Cevdet Kerin3ey hitabe- K İSin e gini göyle bitirdi:. ' buna rağmen kazaNtıuyzın bir kısmını istikbal için urmağı mecburuz. vv Memleket dahilinde ,gariki münmikün olan şeyleri *—içıeıı getirmek zillet ve tenez.jijine düşmemeliyiz.” Hasan Fehmi Bey i ONU.. deri Kat eei ksatahali | iddetle alkışlanan bu &.. Sikde meb'usüu hJ Vilâyette İskân işi —Eiin aüi Başlıca ihtilâfı mu- cip noktalar Dahiliye vekâleti heyeti tef- tişiye reisi Mustafa Arif ve İs- kân umum müdürü H. Mehmet | Beyler şehrimiz iskân işlerinde ki tetkikatlarına devam cetmek- tedirler. İskân işinde başlıca Mtilâfı mucip olan nokta ?s!anhnh mü rettep olmryan mübadillerin va-| ziyetidir. Mübadillerden bir kıs mr, başka vilâyetlerde kat'i is- kâna tabi iken bunlar — buraya gönderilmiş ve burada muvak- | kat iskân muamelesine tabi tü | tulmuşlardır. Vekâlet, bir müddet — evvel bunları asıl mürettep oldukları yerlere nakletmek istemiş, fa- kat bu mübadiller, uzun sene- lerdenberi iş tuttukları için şim di bulundukları yerde iskân edil medikleri takürde çok — zarara uğrayacaklarından — bahsetmiş- ler ve vekâlete müteaddit mü- racaatlarda bulunmuşlardır. Hacı Mehmet ve Mustafa A- rif Beyler bu muhacirlerin is- kânı ve arazi teffizi muamelâti le de meşgul olacaklardır. ü Bir bahriye mütekaidi- nin yaptığı makina Bahriyeden mütekait Cemil B. isminde bir zat sanayi müdü- riyetine müracaat ederek yeni bir daktilo makinesi icat ettiği- ni bildirmiş ve bu makina için bir ihtira beratı istemiştir. Ce- mil B. icat ettiği makineyle e- lektrik ampulleri üzerine isteni len yazıları yazabileceğini id. dia ediyor. ae Adliyede Tebliğ işleri Şenede iki yüz elli bin tebligat yapılıyor Son günlerde Adliye tebli- gat müdürü Mustafa Beyin teb- dil edileceği söylenmişti. Hal. buki ahiren bu dairenin muame- lâtı teftiş edilmiş ve hiç bir yol suzluk olmadığı anlaşılmıştır. Binaenaleyh hiç bir tebeddül mevzuubahis değildir. Tebligat dairesi adliyenin en mühim ve en çok işle uğraşan bir dairesidir. Bu dairede son istatistiğe göre son bir sene zar fında yalnız 230,000 evrak teb- liğ edilmiştir. Kadronun az ol. masına rağmen işlerin vaktinde görüldüğü ınlı!ılıgı_ııır. Iktısat programı İktısat Vekili Şakir B. iktı- sat programını — hazırlamış ve İsmet paşa Hazretlerine takdim ai Bey, tasarruf mücadelesi- nin ilk tedbirlerinden olan kum bara işi çok şayanız. takdir ol- duğunu, söylemiş ve demiştir ki: — “Asıl irşada muhtaç olan köylü değil, bizleriz. Biz öyle hasta doktorlarız ki ayni suretle malül başka has talara ilâç vermeğe çalışıyo- ruz. Benim elli kuruşa aldığım boyun bağına 8 lira verenler vardır. İcap ederse yamalı elbise gi- yelim. Fakat yerli malı giye- lim. Atalarımızın bıraktığı ağır yüklerden yılmıyarak ilerileye- ceğiz ve mutlaka muvaffak ola- cağız. Her şeyin ucuzunu ve yerlisini lıyız, Halâskâr Gazimiz bu işin de başında bulunuyorlar. Gazi başta oldukça muvaf- fak olacağımıza şüphe etmeme- liyiz. Bu imanla kurtulabiliriz”. Yerli mallar sergisi Bu nutuklardan sonra halk sinemanın dans salonunda ter. tip edilen yerli mallar sergisini gezmiş ve çok iyi intbalarla ay- rılmıştır. Bu sergide, millt fabrikaları- mızın vücüde getirdiği ipekli ve yünlü kumaşlarla kundura- Vç sarraciye mamulâtı Emanette Nezafet işi Kai AeAli Tasarruf için tedbir- ler alınıyor Emanet tasarruf maksadile nezafeti fenniye memurlukla- rından bazılarını lağvederek yalnız Üsküdar, Beyoğlu ve İs- tanbul memurlarını bırakmağa karar vermiştir, Itfaiye mütehassısı İstanbul itfaiyesi için öteden |beri bir mütahassıs aranmakta- |dır. Fakat bu mütahassıs hâlâ |bulunamamıştır. AEmanel yalnız Viyanada de- ğgil Almanya ve İngilterede de mütchassis arıyacaktır. Bu mal satla Berlin ve Londra sefaretl: rimizin tavassutu rica edilecek tir, Müteferrik H. Meş'um kutu Karı-Koca kutuyu açınca parçalandı —— mosesan Ereğlide bir kadın deniz ke- narında kapalı bir demir kutu bulmüş ve kimseye gösterme- îien kutuyu almış, evine gitmiş r. Kadm evde kocası ile bera- ber kutuyu açmağa uğraşmış- lardır. Lâkin kutu birdenbire müthiş bir gürültü — ile patla- mıştır. İnfilâk neticesinde karı koca parça parça olmuşlardır. / Kadının ihtiyar annesi de a- ğır sürette yaralanmış ve kal- dırıldığı ahstanede vefat etmiş tir. Kazazede ailenin küçük kı zı kaza esnasında dışarıda bu- lunduğu için bu faciadan kur- | tulabilmiştir. Bilâhara yapılan tahkikat neticesinde bü demir Lutunun hir el bemhser olduğu anlaşılmıştır. ve Ankara treni Evvelki akşam Ankaraya hareket eden trenin lokomotifi yolda bozulmuş ve arkasından hareket eden Adapazarr - treni lokomotifi Ankara trenini gö- türmüştür. Bünün Üzerine Ada- pazarı treni yolcuları kalmış- lardır. Nihayet bu treni banli- yö lokornotifi gidip çekmiş, bü- yüzden epey bir teehhür olmuş- tür, : Yirmi grama.., Hariçten gelen yolcul:; zerinde bulunan 50 gram tütün 50 yaprak kâğıt resimden mu- aftir. Halbuki diğer taraftan Maliye vekâletinden son gelen tamimde yolcu beraberinde ge- len yirmi gram pro sıgarası ve yirmi gram enfiye ve pipo tü- tününden resim alınmaması bildirilmektedir. — Polislerintayin işleri Polis müdüriyetinde bir ka- lemi mahsus teşkil edilmişti.Bu kalem polislerin tayin ve tebdi- lile meşgüldür. Maamafih polis üçüncü şube müdürlüğünün vazifesine dahil bulunan polisin tayin ve tebdil işi için ayrıca bir kalemi mahsu sa lüzum görülmemektedir. Bu kalemin lâğvile polisin i- dari işlerile gene üçüncü şube- nin meşgul olması takarrür et- miştir, Borçlara dair beya- natta bulunmamış Fransız dayinler vekili M. Desclosieres (Dekloziyer) in borçlar — meselesi hakkında Temps (Tan) gazetesine be- yanatta bulunduğuna dair çı- kan haber üzerine Düyunu u- mumiye meclisi imzasile dün bir telgraf aldık telgrafta M., Desclosieres'in Türkiyenin ta- ahhütlerini tutmıyatağı şeklin de böyle bir beyanatta bulun- madığı bildirilmektedir, Ankaradan gelenler Hariciye vekâleti umuru si- yasiye umumi müdürü Esat B., bayram tatilini geçirmek üzere dün şehrimize gelmiştir, İstanbul cuma günleri na Ramazanda Beyo> ALINIZ Pideci fırınların “-Yumurtab Kartiye Laten mümessiâ kura ile değil, kibar dilene” vermiye ka- 5 Ü Bu kuraya iştirak edebil- için 1 Mart tarihine ka- Va Sinemanm muhteşem cümle| kapısı önünde hayrân bir kala- balık var. Arkadaşım, bana bu kalabalık arasında sinema re- - simlerini seyreden — mektepli gençleri gösteriyor: — İşte, diyor, “Kartiye Lâ- ten,, in İstanbul mümessilleri. Cevabımı beklemeden yürü- yor. Ben de arkasından, Sesli Foks havadislerinin he | yecanlr muzıkası derin bir deh- lizden gelir gibi kulaklarımız. da oğulduyor.. Arkadaşım, hafifçe gülümsi- yerek: — İşittin ya, diyor, artık si- zin de pabucunuz dama atıldı. Havadisin böyle seslisi varken, sizi kim arar kim sorar? a Meğer biz böyle gevezelik e- dolmuş. Biraz daha gecikeymi- , ayakta kalacakmışız. Güç hal ile iki kişilik bir yer bulup yerleşebildik. Foksur sesli ha- berlerinden sonra perde ldr. Söylediği frenkçeden halis bir Fransız olduğu tahmin edilen tuhaf bir adam ortaya çıktı. E- linde piyano biçiminde kırmızı bir kutu vardı.. Bunu bir iskem leye koyduktan sonra güya piya no çalmağa başladı. Gecme tahtalardan mürekkep olan piyano bir yumrukta dar- ma dağın olduktan sonra masa mın arkasında takma ayaklarla bir nevi dans başladı. Herif, sah te ayaklarını o kadar meharetle oynatıyordu ki, biraz sonra on- ları masanın üstünde bırakıp çe kildiği zaman bir çoklarının hay retten ağızları açık kaldı. Ve tabil el şakırtılarının arkası gel medi, Hele en son numarası hepsin den hoştu. Kolları arasında yu muşak bir mankenle geldi. Göz leri uzaktan iyi görmiyenler ara sında canlı bir mahlük zanne- denler vardı. Bir aralık dikkatle bakıp ta ayakları olmadığı an. laşılınca bir kahkahadır kaptu. Perde tekrar kapanıp Ekranda “Kartiye Lâten,, başladığı hal de alkışlar devam ediyordu. Kartiye Lâten: “İvan Petro- viç,, in bu güzel eserini sinema âlemimiz tafsilâtile yazdığı için ben burada ondan bahsedezek değilim. Yalnız diyebilirim ki *“Kartiye Lâten,, Parisin bütün. köşe bucağı, çılğın Fransız genç liğinin ta kendisidir. * ** n Oyun bittikten sonra bizim arkadaş, bir teklifte bulundu: — Gel, seninle tartılalım!.. — Tartılalım mı? Bu da ner den aklına geldi? Meğer içerdeki salonda bir “balans,, varmış. İstiyen gidip tartılabilirmiş.. Bizden evvel tartılanlara bak tık, “Bafans”ın küçük deliğin- den içeri bir bromz beşlik atı- yorlar. İbre kısa bir hareket ya parak alttaki deliğe bir karton bırakıyor. Bu kartonda tartıl- lan kimsenin sıkleti ve tartıldı- t tarih okunuyor. Ari la ben sıra ile te ziye bindik H.ihinde Ankara : nizde cekilecek, ve — Fin beş numaraya 1000 Y mükâfat verilecektir. 800000000000sccccEe alanla- Birincı kura MART ©0020090000000DCCE: Ynanİş ŞBıı ftarihten evel ây' Kumbara alınız E Benim kartonda “76))Tam hediyesi hem de vardı arkadaşım 77 kiinı vermek için . 00000200000000C0C00CCCCCCCCECLCCD K n Dedim kı: * e — Ben bu sefer deliğe kırl| N l Z para atacağım. Â — At bakalım., Bizim kırk paralık aşağır, delikten şanğır şungur inip me düşünce arkadaş güldü: |— Bu terazi dedi kibar di ' cilere benziyor. Kırk para n as alış verişi yok.. Çıktık. Dışarda isırıcı Tüzgâr etmesine rağmen Taksi. me doğru yürüdüm, Ağa — camisinin kapısı önünde ikindi abdestini a- lan cemaate bakarak, ramaza- nt hatırladım. Mübarek ay.. O/ nun da çıkmasına şunda ne ka PHOTsLe ea Kadın yüzünden Sözde eğlenmek isterlerke biriblrine geçtiler Evvelki gece Çemberlitaşta kadın yüzünden büyük bir at- Kayıkçı ile çuvali bede olmuş ve neticede 5 kişi ağır surette yaralanmış ve bir kişi de ölmüştür. Beyazıtta Karakulak hanın- da sakin seyyar halıcı İbrahim ayni mahalde sakin halıcı Nec- mi ve Gedikpaşada oturan ara- bacı Hüseyin bir gezinti yap- yanlarına üç kadın da alarak mağa karar vermişler. Bunlar Çemberlitaşta Abdullahın zur- na ife davul çalınan kahvesine gitmişler, Ayni kahvede otu- ran Abbas, Halil, İbrahim — ve yıkıcı İsmail kadınlak'a sarkın- tılığa başlamışlar. Halıcı İbrahim — ve refikleri yanlarında kadınlarla orada o- Şarı çıkmışlar. Fakat ötekiler- turamıyacaklarını anlayınca dı de peşlerinden gelmiştir. 'Takip edilenlerin buna canı sıkılmış. Ağız kavgası başla- mış ve Nermin bar önünde bı- çaklar kınından çıkmış. Biribirine giren iki tarafın- musademesi — uzun sürmüş ve neticede Halıcı Necmi, İbra- him, Hüseyin bıçaklarile Ab- bas, Halil, İbrahim ve İsmaili ağırca yaralamışlardır. Vak'a mahalline — yetişilip mecruhlar hastaneye kaldırıl- mış ise de İsmail bir müddet sonra ölmüştür. Katillerin her üçü de sabaha karşı yakalanmıştır. ordpan Sucu arabacı Dün sutu Lama arabasile Kumkapıda gitmekte iken bir - | denbire hayvanlar ürkerek koş- | mağa başlamışlar, Lama araba- dan düşerek başından yaralan- mıştır. 300 Hralık manto |air. ç Kadıköyünde cevizlikte ke - | Kraliçe ve kerittyiöğ var resteci sokağında kahveci Mah|riye ve Kahireden sox mut Efendinin evinde 200 lira |Havfa we Kudusü zivâ umbara alınız Kayıkçı ile çuvalları çıkı mıştir. ÇS Romanya kraliç —a . Birinci sahifedei Dince manya tebası namkapalı yerlerden mütcadd:e yen- takdim edildi. Mü Kraliçe ile kerin: ü— hatlerinde yaverl!tmesi M. Zivedinik, nedı. dadrı. dam Lahuri bulunmak tadımi Proje denize düştü!. .. İstikbale şehrimizdeki | mümessili de gelmişti. Kraliçe Mari Hz., Ford t siline iltifat ederek: — *«Siz, dedi, fabrikanızı ni Köstencede yapacaktmız| Ford mümessili buna şu rif cevabı verdi: — tÖyle idi Kralir — leri, fakat projemiz ze düştü.. fe Kraliçe ile kerimesi vap bir müddet istirahat ettik sonra karaya çıktılar ve mobille Robert — Kolleje g ler. * lan mektep müdürü orada reflerine dün akşam bir ziyz vermiştir. K raliçe ve kerim geceyi vapurda geçirmişler Kraliçe Hz.,bu sabah 9 Ford fabrikasını ziyaret ed" kler ve vapurla ağlebi iliti saat birde İskenderiyeye teveccihen hareket edecel

Bu sayıdan diğer sayfalar: