19 Nisan 1929 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

Mülliyet BUGÜNKÜ HAVA Dün hararet azami 2, asgari yarım derece idl Bugün rüzgâr vasat sür'atle poyrazdan esecek, hava bulutludur. FELEK Şayanı dikkat bir mektup! Hüviyetini * Feleğin çenberi , terkibi hezetsi altında saklayan bir kariden dün uzun bir-mektup aldım. Bu mektup, şu günlerde “Anket, ismi altında- birbirini çe- kiştiren bizim erbabı kaleme gös- terilecek bir. şeydir, fakat zaten şirazesini koparmış olan bu “edebi, bahsi büsbütün karıştırmak- iste- mediğim için bundan vaz geçiyo- rum. Bu kârin iddiast- şudür ki: Bugün gazetelerde yazan: kalem sahipleri ve bizzat g halkın kopup dilinde canlanan ve ya- şayan Jlahinleri alarak nasıl devirlerinin “ armoni , kalde- sine göre birer mükemmel ko- mpozisiyon yaparlarsa Mesut Cemil de Çeçen kızını âlıp ona &sri bir tuvalet yaptıktan sonra bize lade etti. Mesüt Cemilin Hlimmetiyle milli seciyesini aslâa kaybetme- yen Çeçen kızı bugün musikimi- zin kolları arasında. Günlerden beri kulaklarım aksisedasını tekrarlayor. Namü- tenahiliğe doğru uzanup giden bir terane.. Çeçen kızı. Çeçen kızı, Mesut Gemilin giydirdiği bu yeni kostüm içinde milliyetini hiç mi hiç kaybetme- miş, Öz kanından bir damla zayi etmemişitir. Çeçen kızında garp tekniği milli musikimizle ne güzel tam bir Imtizaç halin- dedir. Şalvarını çıkardıktan sonra daha güzelleşen Çeçe kızına kulak veriniz ki hakkın olmadığı halde bundan bılıutınıktekl teslim okuma ihtiyaçlarını tatmin- ede- . miyorlar. Bu fikrin pekte yabana atılacak şey olmadiğıinı * inkâre mMahal yok. O halde. garip bir işteha ile birbiri. aleyhinde söz söyleyecek yerde halkın aradığı bir kaç - satır yazsa!ar daha iyi olmaz mı? Esasen bu “anket ; İn aldığı reviş sonunda. bir -iki dava ve bir kaç kavga olacağını göste- riyor. Ben bu anketi. yapanların Zaton bestekâri tanıyanlarla geçen gün güzel sanatlâr birli-. ginde otuz sanatkârın birden çaldığı Çeçen kızını dinleyenler hu'cuv— l1ııwr Size nasıl burunsuz kaldığı- mı, sahte burun sahibi nasıl ol- duğumu ve sonra burnuma tek- rar nasıl kavuştuğumu anlata- yım. Yalnız antır parantez şu- nu ilâve edeyim ki, takma bu- runun bir çok muhassenatı var- dır: Bir kere insan nezle olmaz, burnunun doğrusuna gitmez, kokain çekemez, koku almaz. Ben burnumu, eski mektep ar kadaşlarımdan birine hediye et tim. Bana gelmişti, işlerinin bozuk gittiğinden, bunaldığından, pa- ra kazantlacak şeylerin kokusu- nu alamadığından şikâyet etti: — İş var, dedi, var ama, ben- di koku alacak burun yok! Bunun üzerine ben burnumu verdim; Bu sayede yüz binler- ce lira kazandı. Biliyorum: için yeni bir şey söylemiş ol- — Eğer arkadaşına verecegı- mayorum. ELİF NACİ ne, kendındc kalsaydı parayı Hayır efendım burun, ada- KUL'A'üx MİSAFİRİ mına göre koku alır... Bir çok Gönder âina.. ıçlenn bozuk gitmesi, Ahmedın imizlü bir B » Mehmedin taş yerinde olsam birbirini yen, bir taktm zevat birbirine soracak yerde her birinih okunma kuvvet- lertini halktan sorardım. Bu anketit arzu eden acaba kaç -kişi çıkar ? “Feleğin çenberi, imzalı mektup sahibine: Mektubunuz ve fiktrleriniz şayanı dikkattir, bunları şifahen ve bir- likte mutalâa etmeyi tercih ederim. Her gün üç buçuktan şonra gaze- tedeyim . Kehanet! Dün iki ahbap arasında cereyan eden bir muhavereye şahit oldum: - O ! Merhaba! Nasılsın yahu? Kaç gündür görünmüyorsun? — Bir yolcumuz geldi! - Ya! demek çocuğun oldu hal Kız mt, oğlah mı? — Oğlan! n — Hah! Ben sana dememiş mi- ydim! Ben elimle koymuş gibi biliyordum !!! Merhaba kar! Saygısızlık görüüm ama dünkü moda haline getirdikleri * Gü- zellik müsabakası , ndan bah- sediyorduk. Arkadaşlardan biri bu vesile lle tanıdıklarından bir hanım kizin güzelliğini tarife girişti : — Bir görseniz, diyordu, Adeta bir melek.r. En usta bir kalemtıraş elinden çıkmış bir heykelde bile bu kadür tenasüp olamaz : Mat gözler, kızıl pür- iştiha dudaklar, mat bir renk, kıiısa ve gözlere uzak kaşlar, yuvarlak bir çift omuz, nadide ayaklar ilahır.,,, Tarifatını bitirdikten sonra: — Şimdi dedi ben bu kızın resmini filanca gazeteye gön- döreceğlim ne dersiniz? Arkadaşlar, ne diyelim, hep sustuk, yalnız birisi dayanamadı. dedi ki: — Göhnder, dakat — resmini değil kendini,.. O gazeteye değil bizim gazeteye... Kulak misafiri kar kadarına rast gelmedim.: Bü gidişle galiba Temmuzda palto giyeceğiz. Ben git gide ağaç mu- hibbi olmaya baştadım. Allah en- camımızı hayreylesin . Wemi meşriynt Kırmızı ve siyah Genç muharrirlerimizden Na- FELEK hit sırrıBeyin“Kırmızı ve Siyah, adlı büyük hikâyesi üeşrolun- Sanat âleminde - çEmra y AĞAUA Rçsir dlrkeı. kuvvetli bir uslubun Çeçen kızı eseri olan bu büyük hikâyeyi Çeçen kızı, köy delikanlıla- | edebiyat meraklılarına tavsiye “ gının dudaklarında İemi beste- | ederiz, lenen Anadolu dilberi, Günlerden beri şarkısı ku- NYATRO klarında nakarat halinde aksi gi sada yapıyor, Bd WAR Çeçen kizı, eski, çok eski -Kadıköy Süreyya Sineması bir Anadolu türküsüdür. ŞEHRAZ AT Koyunlarını - otlatan geç ço- H 5 bııııny dilinde ses veren, ç:çıu- | Porgiam: Pazar, Çayamda: değişi. den testisine su dolduran Ana- dolu kızının dudaklarında şakır- dayan bu. Anadoin bestesi öz millt bir «lühin» dir. SİRKECİDE Burnum Burun da böyledir. Sizin ken- di durnum diye kullandığınız burun, belki de asıl. Moğol hükümdarının burnu- dur, ve belki Moğol hükümda- rının burnunu da, bizim köşede- ki bakkal çekip duruyor... Mahaza şunu da itiraf edeyim ki, arkadaşımın zengin oluşu, beni kıskandırdı ve bütün bu ser dettiğim makul nazariyelere rağmen, burnumu geri istedim. Vermedi kâfir. Nihayet bir gün kaptım. Bakın nasıl oldu. Bir küçük banım tanıdım. Ama ne küçük hanım, çiçek mi çiçek,.. kok- layanın burnu düşecel, Hemen küçük hanmmı” arka- daşıma takdim ettim, Dayana- madı kokladı... ve burnu düş- tü. Ben hemen kaptım. Yakında servet bekliyorum. SELÂMİ İZZET Fransız muganniyesi NİNON VALEN d SA dan ileri gelir. Değiştirin, Ah- medin burnunu Mehmede, Meh medinkini Ahmede verin, gö- rürsünüz nasıl ikisi de mesut olurlar. Durun, bunu size başka tür- lü anlatayım. Mesela - sanırsı- nız ki, bir türlü anlaşamadığınız geçinemediğiniz karımız, kendi kadınmızdır. Hiç değil. O geçi- nemediğiniz, — anlaşamadığınız kadın, başka birinin - kadmıdır. Eğerokadın, kendi erkeğine varmış ölaydı, siz de, kendi ka- dınımızı almiş olaydinız, mis gi- bı gül gıbı gecmıp gider, hirl- Satilik lokanta Talip olanların Bıhç,kıpudı Garbin büyük ikışl yeni ları böyle halkın . kalbinden lıtııh_ulıokıınsuıı müracaat “Milliyet, In edebi tefrikası 33 N Bürhan Cahit (Suat Naci) haşarılık zama nının en leziz hatıralarına can veren bu kıvrak çehreyi narin ve yuvarlak enseyi hassas ve ilk vücudu doya doya seyretti. Hafif kabar- tiyle varlığını gösteren göğ süne baktı, baktı. Gaz lam- basının bir cepheden gelen sarı aydınlığında balmumu dan bir silüet gibi görünen bu güzel bebek ne hoş ve ne — leziz bir mahluktu. - -Dömiğarson — kuvaförlü keskin bir kırlangıç gagası | gibi şakaklarında yanaklar “ na inen saçları, az sivri çe- nesi kalkık,, hassas burnu ile bu yuvarlak baş ne zen- gindi. Mmanzara onu gittikçe gaşy etti. İki eli gayri ihtiyari genç kızın boynuna gitti. Fakat genç kız hamlede kurtulup fırladı. Şiddetle, nefrete benzer bir isyanla haykırdı : — Rica olalım. Bu telâş ve firar genç a- damın şimdiye kadar on- dan görmediği bir hareket- ti. Sevgilerni daima sıcak bir tehalükle kabul eden bu uysal, yumuşak ve bir kedi gibi sokulgan kız ilk defa ona elde edilmesi zahmetli, zaptı teshiri müşkil bir ka- dın gibi görüniyordu. Ve ederim, ciddi Müşteri (Merih ve Zühreye) Boğucu gazlerile Arz gezliorl.. (Leylâ) nn ele, - avca sığmaz bir kuş gibi kana- tlarnı çırpıp kalkışı onu ür- kütecek mahçup edecek yer de bilâkis neş'elendirdi, ve tahrik etti. Karşısında zap- tedilmeyecek, mücadele e- dilecek bir kadın olduğunu anlattı. Ve o böyle hırpala- mak, didişmek, boğuşmak bir kadını yenmek için bü- tün kuvvetini sarfetmek ihtiyacını ne derin derin hissediyordu. (Leylâ) müstehzi ve hat ta hakaret dolu gözleriyle onu süzerken (İstanbul) un bu dal gibi ince ve ya- prak gibi nazik genci(Ana- dolu) havasının ve (Ana- dolu) kokusunun tesiriyle kanlanan ve şahlanan bu filiz gibi delikanlı bir ham- lede yerinden fırladı. Bir kelebek hafıflıgıyle uçup bu haliyle genç kiz ne güzel AM ĞRN e. -*Anlı deki pazar günü 17,30 matine olarak Tepebaşı — kişlık Tiyatro sunda veda konserini verecektir. Jozet Zigeti nin birinci konseri Meşhur macar Viyalonist önümüz- deki Cumartesi akşamı saat 21,80 da Tepebaşı Kışlık Tiyatrosunda birinci konserini verecektir. Program : 1 — Korelli * La folia Hi — Bach : Sonat pur violon Hi— Ernest Bloch — Baali Scem Francour- Ktaysler Sicillenne Pağanini Caprice mi IV— Şubert Sonate V— Hba — Günün 1âtifeleri Teslihatın tahdidi konuşulurken » —— yıldızlar telaşta k Avrupa Karikatürleri — ISTANRUL BORSASI İSTİKRAZLAR İstikrazı dahili 98 62,50 Düyunu muvahhide 205 75 İkramiyeli demir yolu 8 45 SENETLER İş bankası 4 25 Anadolu demir yolu 23 60 L Tranvay. Ş. 78 75 1 U. S$, Şirketi 25,00 İ, Su Şirketi 41 00 'T. Tütün A, $, 10 10 L Değirmen $. 40,25 $. Değirmen Ş, . Ğ 65 A. Çimento $. 34 20 1 Teleton Ş. S1 00 $Ş. M. Ecza $Ş. 8 70 $. Hayriye 18 50 TAHVİLAT Anadolu | & L v ... 'Tünel şirketi 4,18,50 Elektirik şirketi 4,18,50 Rıhtim Şirketi. ? 78 H. Paşa Ilman şirketi ö ÇEKLER Londra 989 00,00 Newyork 0,40 12,50 Patis I2 — 56,00 Atina 88 — 00,00 Cenevre : 55,00 Roma 9 37,90 Bükreş 24 — 37,50 Amsterdam 1 22,00 Brükse'! 3 53,50 Sofya 68 BU UK Prag 16 85,00 Berlin t 0678 Viyana 3 46,50 —— —— TICARET ve ZAHıRE BORSASI 18 Nisan 1929 ÂZAMİ ESGÂR Buğday K. .. KP Yumuşak -0 00,00 —— 0000 00-00 00,00 00,00 Sünter - 00,00 — 00,00 Sert 16- LALI 17,10 Dönme - AM aa Yumuşak mahlut Sert Pesa 3 00,060 — 00,00 Romanya 0-00 | — 00,00 00,00 Bulgarletan Zahire Çavdar 16,05 16,00 Arpa Bey) 18,27 Mosir 15,07 13,35 Yulaf 10,10 10,10 Keten tohumua z LAİ KUN 42,00 — 4200 Mercimek Nohut Şo x:x ai 0000 ' 00.00 Hububat Ka usam Kuşyemi 3800 3300 - Ün 00,00 00,00 Ekstra Ekstra Ekstra 148000 — 1200,00 1875,00 — (200,00 = ,':: Ve 183000 — 1190,00 İkinci 1525,00 0 1185,00 Üçüncü 100000 », 1000,00 Razmioli 1120,00 — 825,00 Kepek Pupıl -—? .—— İstanbul Hayvan Borsası 17,4,1929 Diri satışlar Çoculdır kaçinız! İ Genç kız hayretler - içir- deydi. (Süat Naci) ye he olmuştu. O ipek gibi çoçuk ne hale gelmişti. Belini bir çelik çenber gibi sıkan kol- lara, birer alev dilimi gibi yüzünde dolaşan dudaklara mukavemet imkânsızdı. Bü mayhöş iztirap ilkba- harın kekremsi taze erikleri gibi onun içini gıcıkladı. Gözleri kamaştı ve ilk defa yeşil çayır kokusu genç bir kısrak gibi dirildi, serpildi, gittikçe sertleşen çember- den kurtulmak ister gibi sil kindi. Fakat bu gerinişte o kadar arzulu ve sıcak bir tes limiyet vardı ki saniyeler geçtikçe iki vücuda ait uzuv lar bir düğüm halinde karış tı, çetin bir kıskaç gibi bağ landı, kentlendi. Ve serzeniş, hınç ve asa- biyetle başlayan sahne lâ- 48f 1i anti. et alla LA Gindi' |Adet P 'a Kıvırcık 116 46 58 Dağlıç s89r SI 62 Karaman 200 © 58 Karayaka < —e Kuzu 433 39 — 68 Keçi 4730 * 90 Sığır 39 20 — 20 Datıs - he - Manda 6 iz 25 Et satişlari Cinsi Okka floti Ç Asgari — Azami K PP P Kıvırcık 120 145 Dalıç 18 142 Karaman HzZ 134 Karayaka - ö Kuzu 90 135 K»çı 72 006 lardı Ertesi gün (Hatice nine) kahvaltılarını hazırlamak i- çin erkence kapıyı çaldığı zaman onlar hâlâ mesti mah mMur tatlı fakat heyecan, ci- dal ve raşe ile malâmal bir gecenin sabahını bulama- mışlardı. Gittikçe sertleşen zil ses- leri onları harekete getirdi. İlk defa (Suat Naci) yatak tan fırladı. (Süthemşire) nin yandaki hazırlanan ya- tağına koştu: kurulduğu gi bi duran bu yatağın örtüle- rini altüst etti. Bu şaşkın- lıktan başka bir şey değildi. Genç kız vaziyeti derhal an ladığı için katıla katıla gü- lüyordu. Ona kapıya gitme- sini işaret ederek yataktan fırladı. Kendine ait şeyleri toparladı, yandaki odaya geçti ve kapısını kapadı. /YTaslna slmal Adalka İi L T-PİVER | < PARIS — | FRANSA ÇİÇEKLERİ KOLONYA SUYU Porfumöri La T. PİVER A, Ş, Şlçll Ahmet Bey sokak No, 56. Tel. Beyoğlu 3044 İstanbul Şubesi I Şehremaneti ilânatıl GÜ SAT LA LN Şehremanetinden: - Galatada Fermeneciler Caddesinde - 16/ 163, 15/165, 17/161 numaralı dükkânlar kiraya verilmek için kapalı zarfla müzayedeye kon- mu; ur. Taliplerin şartname al- mak için her gün levazım müd- ürlüğüne gelmeleri teklif mek- tuplarını da ihale günü olan 11 Mayıs 929 Cumartesi günü saat on beşe kadar mezkür müdürlü- ğe vermeleri. * * $ Şehremanetinden: Galatada TASHİH Ti 18 Nisan 929 tarihli nushami — zda intişareden (Haydarpaşa Demir yolları mübayaa komisy- onuna ) ait ilânda (34 adet yalt kirma tahta metro) 1 metroluk, ve (1 adet duble cam elmas) — yazılacak iken sehven (34 adet düble cam elmas) ve (1 adet — yalı kırma tahta metro 1 metro- luk) gösterilmiştir. Tashihi ke- yfiyet olunur. Eşcar müzayedesi Sinop orman baş müdüriyetindeni Sinop vilayetine tabi Ayancık ka- zasının Karadag ormanından Beş sene iddetle Çam, küknar eşcarının be- — Fermeneciler Caddesinde 159/ 1 numaralı dükkân kiraya veril- mek için açık müzayedeye kon- muştur. 11 Mayıs 929 tarihin- de ihalesi olacaktır. Taliplerin şartnameyi görmek için her gün müzayedeye girmek için mez- kür tarihte levazım müdürlüğü- ne gelmeleri. * b k Şehremanetinden: Üsküdar- da Selmanağa mahallesinin ka- raca Ahmet caddesinde 79—81 No. emanet mali dükkin kiraya verilmek için müzayadeye kon- muştur. 11 Mayıs 929 tarihinde ihalesi olacaktır. Taliplerin » 7,5 nisbetinde teminat akçeleri- le levazım müdürlüğüne gelme- leri, Darül'acze Müdürlüğünden: Bedeli keşfi 1922 lira 15 kü- ruştan ibaret olan darülâceze mutabağının tamirinin icrası kapalı zarf usuliyle 11 Mayıs 929 Cumartesi günü saat on- dörtte münakasasi icra edilecek tir. Taliplerin yüzde yedı buçük nispetinde temi: leriyle her gayri mamul metre mükabı 350 devrik aksamtnın 300 - kayinin 100 — kuruş bedelimuhamıne ile 4275 metro — mikap küknar 270 Çam 100 kayın — ve devrik olarak 169 metromükap ü küknar 1356 metromükap Çam eş- — carı kapalı zarf usulile 7 Nisan 029 —— tarihinden itibaren otuz gün müddetle müzayedeye vaz olunmuştur talipler — lerin yevmü ihale olan 8 mayıs 0929 — tarihinde teklifnamelerini saat 0f i dörtten evel Sinop orman baş müdü- — riyetinde müteşekkil ihale komisiyonu — Tiyaserine vermeleri ve daha ziyade — malümat almak isteyenlerin Ankatadt Orman - Müditiyeti Umumiyesine Vi Sinop orman Baş Müdüriyetine mu- racaat eylemeleri ilân olunur . " Satılık hane ve — arsa Şişlide Bulgar çarşısı Arpa Sll!'ı ? sokağında 24 nümeroda kârgir VE — malta taşlı ve bir bahçenin ortasif” da kâin ve sahrıncı, terkos suyu VE elektriği havi 12 odalı hane ile lândo, brik arabası ve koşum takımı satılacaktir. Arpa suyu sokağında 29 ntimt” darül'aczeye müracaatları. * ook a Darül'aczede 35 lira ücretli hasta bakıcı ve 30, 25, 22 buçük lira- ücretli hadimelere ihtiyaç vardır taliplerin hüsnühal vara- kaları ve istid leriyle Da- roya B İdi milit münasebetile Osmanli | bankasının Galata, Istanbul Ddi | Beyoğlu daireleri 23 nisan B salr günü kapalı bulunacaktır. rül'aceze müdüriyetine müraca- atları. İstanbul Ticaret mudurlyedndj Türk gümrük konıisyonnll”" tanbul Birliği 20/4/929 - Cumat” diği ilân olunur. “Topkapı Sarayı ZAYİ: uMühtıcln zş?b)lndın ti günü belak vi BLU rüsumt almakta maaş p & Zayi ettim. Zuhurunda hükmü olma- mektebi salonunda İİ"' gra aktedileceği alâkadarana sabık terzi başısı Ahmet . bul) dan sütkardeşi gelece- gini etrafa yaymıştı. (Suat Naci) hültümete gider gitmez koruu komşu (Leylâ) ya hoşgelidiniz de mek için sökün etmiye baş- ladılar. Genç kız çoğu yaşlı başlı kadınlardan mürek- kep bu ziyaretçi kafilesini ağırlamak için 2pey zahımet çekti. . Malmüdürünün — karısı, gün görmuş, cinfikirli bir şeydi. Genç kızla konuşur- ken her haline. hez lâkırdı- sına dikkat ediyor, ileri geri suallerle onu istintak etmek istiyordu. (Leylâ) (İstanbul) dan bahsederken dedi ki: — Doktorun (İstanbul) da nişanlısı var mı? Genç kız kıpkırmızı oldu. Hiç beklemediği bu sual az| kızın onu şaşırtacaktı. Ken-. aai erlinliilela tanlarir olunur. o şin: evlenme'. fikrinde döre Bli. B bonsi sins: güldü: n -— Biz on : burada v direlim. rd“’_ (Leylâ) sinirleniyof” - Yeni gelen bir mısatif iğ  kırdıyı değiştirmeğe e : verdi. Genç kız onlara | tanbul) dan zetnuıglbo bonlardan ikram — ©ttt (Hatice nine) kahvelef "4 pl şirdi, yediler, içtiler V€ tiler. (Leylâ) yalnız kal’" çafif bir ev hanımı gibi misâ' | kabul etmenin verdiği © yat ile bavullarnı açti ** bj Naci) için aldığı şeylef (, rer birer çıkardı, yeF v . Bu sade ve zevks"'yg» f varları çarpuk, odalar! e bel klü, dolaplı evi bir geye ; imkAânI yok mabıramlfı