Haftada bir söz Bir hadise minasebetile! ’:u—ıı hafta Opere - Sinçınasında len bir tilm, — bir takım Bircilerin leh ve aleyhadek Kkahuran üzerine Polisçe men'- tdildi. Bu minasebedle gerek sine- gerekse — halka ait bazı a İşaret etmek isteriz münasebet — düştükçe —bu tünlarde yazarız ki bir Kümi alkış- talk tahkır c(m—k iyatroda Mmanan bir piyesi müsbet veya menfl tekdire benzemez. Çünki alkış halinde hut Ukdarı bir zevki manevi olacak canlı İie arist — olmadığı — gibi — ezyif halinde de, edilmeyen / şeyia Mühihine — imkân yoktur, Şu hak dt bu bareket mahza zevk iğin ve dkarı memnuniyet için yapılan İptl - vo ça bareketlerdir. Fakat hi de bir haddi - vardı. Mcsela Ope: Tz filmind sadnması - Çinlileri 'a Avrupamın İberal bir yer bahse — yöltenen * tadı enesi orada bir ecnebi Ş alkışlamak hatta mu e sdar Möskül olduğunu — bilseler, halkın rada imilli hislerini nakadar yüksek Türklerin ye sabur öardan cesaret alıp böyle sersemlik apmazlar. İstanbulda halkm - vakit yeğane eylence “sinema, « mu da böyle münasebetsiz ha dost - olsun; Josunu, askerli rağını alkışla ak hiç bir “yerde müsasde - edilen t degildir Buna ” mükahil — sihemedi surlatırız ki göst efkâri de yapacağı tesiri iyi düşünmek cburiyetindedirler. Bugün 'e kuv ti peopaganda vasıtaları arasında mevkll i; adım al eri birinci memleket ev şeçin he tarafından vansür edilmesi Bücün gircilerin dünya — bülm bu — gibi düşündüzü — içindir ki Nör 2 'ğer süke ebi ıkxlrııı—n bah kalıyorsa -© Tskla» oaya , gibi gayaı mevcat bir hükü- et ismi dcat ederek Filmin * bey elmilelliğini , ihlâl etmemektedirler. u hareket- olsun sinema müdürle- timize — seçecekleri filimde gözete kleri noktaları güsterebilmelidir Bu asebetle sinemacıların ara YA atfı mes'uliyet etmek istedikleri ir * Sansör , var . Sinemia şansörü bürün dünyada mevcut bir - makina- dar. Prafsa, Almanya — ve İngihere, & İalya da sinema mecmualar. her amsürün kurbanı olmuş bir filimden hsederler. Geçenlerde gördüğümüz Semalar hakimi , ismindeki fihmin i kısmı Pransada sansör tarafndan “Ben bur, * Mesropolis , imleri İtalyan sansörü men” çimişü, Almanyada ilmi — menolunda. — Türk et mantıkı ve liberal fikirlerle mü- aycık olmadığına — nazaran ucip bir şey - örmem n kendislüt — gösterilmemiş - olsa rekti ek halk gerek sinema saydığımız — şeylere | bi lm sansürü- nün fazlı e “Muşkâf,, ol sanı İnt n citten korkulur, Ask ve kin Madam Pompadur filiminden bir sesnaasecerrEKEARLE LLYERAKAACEELACACELAARAAAA. Aşk ve Kin (Operada) Artisti: İren Riç Bu hissi ve sevdavi bir dramdır. Fotoğrafiler güzel ve mevzu enteresandır. Mevzuu : (Dekarli) ismindeki hükümet mer kezi olan İstilnada bir çok genç kı zakla şehir dışında bir bara giderken kibar tabakaya mensup (Sonya Vers nop) İsmindeki kadının — arabasına çarpar içlerinde grandük - Pecroviçin oğlu Kont Aleksi de bulunan kızak- daki — gençler yayı — köylü bir kadin zannile — cebren ahp bara görürürler ve kadının — kime — isabet edeceğini anlamak için kur'a çeker ler, tabi kont Aleksiye yaver olur Ba hadise şehirde şuyu —bulması üzerine Sonyanın. nişanlısı kendisini terkeder ve kadın hakkını aramak için mahkemeye —müracaat — eder Sonyaya- sarkıntılık eden alü — genç ında kendi oğlile kont Alcksinin ünduğunu — gören mü teisl ba işten vaz geçm Sonyadan ederse de / Sonya indkam almak için köylüleri başına toplayacağımı söylemesi Üze rine mahkeme'reisi hem kızı hem de babüsıni — hapsertirir. — Fakar Aleksi mahpusları kaçırıp Vinayaya gönde- ritler. —Bir mü soncd Sonya Vi yanada parlak —bir. dansing. yıldızı iken birisi kendisini seyer ve macc- rasını öğrenince kendisinin intikamını alacağını vadeder. Sonya ile beraber Dekarliye giderler, Konta rası pelir. Onu öldürmek için silâhi çekmeye küvyeti kalmaz, anlarki bü gence karşı bir zafi var fakat vine sffeemez. Aleksi harbe gider ve bir çok meşek- katten sönrü Viyanada şoför olur . Bir gece dansingden çıkan Sonya arabasına biner ve onu tanıyınca aşkı kinine galebe eder . Almanyada sinema vergisi Aleyhine nümayiş Almanyada sinema vergisi çok ağır olduğu için alâkadarlar bu nun” — tahlifine — çalışmaktadırlar. Bu maksatla Frankfortta muazz- zam bir meting yapılmıs ve pek çok kimseler, hatta hidmatı urmü- miye memurları bile buna iştirak etmiştir. Diğer teraftan bükü mete bir - İstid'a verilerek pek mühim bir propaganda ve terbiye amili alan sinemanın da tiyatro bi hükümetin mazharı muave net ve himaye olması — talep edilmiştir. sahne ile, errce. Deryalar canavarı filiminden bir manzara eee Madam Pompadur Artistleri : Doroti giş, Antonya Moreno. (Fransa kralı önbeşinci - Lul nin pek meşbur gözdesi Madam Pompadurun bir aşk macerası- n nakleden bu film gerek foto- grafi gerekse vaz'ı sahne itiba- mle güzeldir. Madam Pompadur rolünde Dorotl Giş çok muvaf- fak olmuştur. Yersay sarayının taklidi olarak yapılan yer aslı- na benzemektedir. — Antönyo Moreno aşık rolünde samlmtdir| Mevzul : Vak'a kısadır. On beşinci Lui Madam Pompadura - Perstiş eder fakat - Pc dür. bütün büyük * kurtizan, lar gibi aşk serkü- zeştlerine meltundur. Bu kadının halk kitlesi arasında fena bir şöhreti vardır. maal'esef iliminden bic parça (Melekte) Bir gün Parisin kuytu sokak- larından birinden geçerken ahall arabasını sarıp kadına hakaret eder, bunlar meyanında — Laval ismindeki fakir reşsam Madam Pompadurum pek höşunu gider. O günlerde iyi bir Tırsar — hadis olur.. Kral — bir- müddet av- lanımak — için — saraydan — mü- farakat eder ve “gözde , sin! basvekiline emanet eder, Mada | ma karşı derin bir kini olan basyekilin — pek sıkı Tarassudıma ragmen Madam Pompasar tebdili "Holıvud.. da ecnebiler kadar ecnebi artist var artisleri Mnmwıw veee |Deryalar Canavarı (Majikte) Artistleri: Dolores Kostello, Con Barimur (Bu film bir balina avcı- sının pürtehlike hayatile aşk macerasını mezcetmiş güz2l bir eserdir. Con Ba- | rimur rolünde kusursuz ve iyidir. Dolores Kostello çok hazindir .) Mevzun Bu filmin mevzuu bir balina av- cısının aşk macerasıdır. Cim ismin: deki balinacı ile Escer ismindeki kız birbirini severler. Lâkin - Cimin kar- deşi Jakda Esteri sever. Jak bir gün avlanırken Cimi denize iter ve balina Cimin bir bacağını koparır. Cim bu hallle Esterle evlenmeye cesaret ede- mez tekrar denize Çıkar ve Allahın belâsı bir kaptan olur. Bir gün bü tayfalardan — birisi yük bir fırtına kendisinin denize olduğunu bazan bir gemide de Jak bulu muş. Cimin gemisi onu kurtarır fa kat Cim kardeşini — gürünce hemen boğar ve karaya avdette, ayni süretle kazazede olmuş fakat kurtulmuş olan si Esteri bulur, düşmesine sebep söyler. O fırtnada ereLLLALELARARAAAAANA. bu rabıta her iki taraf için aşka munkalip - olur. Madam Pompa- dur geceleri Lavalin -bulunduğu meyhaneye gider, bır gece hile- sini keşfeden Başvekil, Madamı meyhanede yakalarsa da kadın zekâsı sayesinde vaz'iyetini der- hal aslah eder ve bu hadiseden sonra Lavali kendi muhafız kat'a- sına kaydettirir. Madamı bir dakika tecessüsten halt kalmıyan Başvekil nihayet Madamın — Aşıkını - keşleder ve bir gün buluşacakları sırada key- fiyeti krala ihbar eder. Kral pek sevdiği kadının - sadakatsizliğinc matır ve Aşıkmı İdam ettirece- gini makamı tehditte söyleyince Madam Pompadur âşıkını kur tarmak için aşkını feda eder ve kralin huzurunda Lavalı kovarak kıyafetle Laval ile münasebette Yolroaü vaziyeti kurtarır. Bu film bir “uıudd!ı tetitlerdeni a | Amerika filmidi: ocrrrrr KA Hi ner ve kabili tasındaki etleri, Amerikanın pa: Son — yapılan - bir (: Amerikanın — sinema — stüdyolarınıı merkezi olan “Halivid, — şehrinde pek çok ecnebi artistler vardır. Börün | dünya memleketlerini müstesna hü- | cazibeye mukavemet ede- miyerek oraya tistiğin bir hi ediyor tmektedir. Ba ista- dlasasını aşağıya derc Aşk Dilencisi Arfistir Pola Negri . “Alhamrada) (Bir yanlışlığın kurduğu aşk yuvasını tasvir eden bu filmde Pola Negri her samlmidir . ) Mevzuu : Anna bir lokantada - hizmet eder ç bir kızdı. Bir zengin çiftçi olan Toğnl şehre gel Ki zeman Annanın bulunduğu Tokantada yemek yerken Annayı görerek birkız olduğunu anlamıştı. Çiftliğine avdet ertiği zeman bir mektup yazarak Annayı sevdiğini fakıt mektubun içine kendi resmini koyacak yerde dalgınlıkla genç yeğe- ninin resmini gönderir. Anna bu güzel ve genç ciltcinin resmini | Kış ve sinemalar | İstanbul çoktandır. görmediği müduş bir kışm bütün bayatı ümümiyemizde — gösterdiği mu- | sibedli tesirinden — sinemalr da kurtulamamıştır. Şubatın birinden beri fastlasız bir surctte yağan | kar ve esen rüzgâür kimseye evinden çıkmaya müsade etmemiş ve sinema — salonları, bilhassa geceleri hemen boş kalmıştır.İtiraf etmeliyiz ki tabiatın bu şidde mız bir kısım havayici medeniye- feragatimizi icap ettir mizden mektedir Eğer het yerde bizdeki gibi | kar yağıyor diye kimse sinema- | mezse,asıl sinema mevsimi olan aylarda sinemaların kapıl: rını kapaması lâzım gelir | bizim burada haşyetle müz bu kar ve kış Avrupanın ekseri büyük şehirlerinde alelâde bir şeydir. Yalnız orularda - kış yasalti nakliye ve şehir hidemâtı gördüğiü £ ( dekez — İnllstah | Vaz'ı | Sena- | Fen şialdet ' Si | sahne | yöcü İmütehasl Aktör | Akiris | Yekün n YA , 7 ——— Almanya B ? 3 v F eĞ n İi Fransa b Ş Ze E Öi Kanada 4 b b züğeik | KNŞ Macaristan Ş | | S | 19 Rusya K öRTAŞ 2 | gK S opt e 1 Ş : 4 vüstürya g ö B SAD LN İlanda T * et Bi €| — rağğ İtalya 1 Barde üf / * ğ İsveç lti e UK e. G İ toml 4 8 Avustralya | — | Bi (çi 3 7 3 - | 3 1 Danimarka 1 «i KeA t || Meksika <- | — $ 3 6 Mühtelif 3 , 2 Ö © 6 23 nn— — — — —— —— 15 30 4 T 78 89 189 | | . | | memleketler , adedi , Hayai adaları, Finlandiya, Çin, Çe içinde tan ve Jupünya koslovakyanın — birer artisti — yardır. vın ( Brezilya ve yeni Ze- | 'Türk ardstletinden Amerika sinema andanım. ikişer, Türkiye, Sırbistan, | işlerinde yçahsanların kim olduğunu | yeni İskoçya, Lituanya, Felemenk, ! bilmiyoruz. ümümiyesini bizde olduğu gibi ve izdivaca hazır olduğunu — bildirir. | tine karşı çok az mücehhez olma- MN a Aşk dilencileri filiminden bir levha zaman olduğu gidl oyununda rünce derhal âşık olur, hemen lokan- | tadaki işini bitirir ve çiftliğe hareket eder. Tonni istasyonda sevgilisini alma- ya giderken kazaya Ograyor ve ayal İarı sakatlanarak geri dönüyor. Ânna dasevgilisi diye Jakı bulur ve seviş- neticesi ola- fakat Başlarlar. “Buni iki genç evleni 'Tonninin bunlardan biç sakat ayet Üç ay Sonra iki genç Tönniyö açarlar . Tommi kendi batasile kurulmuş olan | ocağı bozmaz ve onları söfeder Aşk dilencileri filiminden bir levha 443 Milyon frank 1928 senei ticariyesi zarfında Amerika sinemalarının verdiği vergi yekunu 17,724,652 Dolar yani bizim paramızla 35 milyon Türk lirasına ve Fransa parasile 443,000,600 Franka baliğ olmuş- tur. 1929 senesinde bu miktarın eksileceği tahmin olunuyor. Çünki 75 çent yani (50 kuruştan aşağı olan mevkilerden vergi - alınma mâı başlanmıştır. Bu habere nazaran Âmecikada sinema fiyatlat çok pahaıldır, zira 150 kuruşluk gerler ucuz addolunursa kim bilit yüksek yerlerin fiati nedir, Amerikadaki sinema salonla. rının mecmuu 20,000 dir. — — felce oğratmaz. Bu hafta zarfında bütün sına malar zarara çalışmışlardır. derece sınamalarda, —matinele! biraz seyirci almuştur. cilerde kısmen kuz ve k bir eylence arayanlardan mürek- keptir e Bu seyir: