A bedeti y MUGALATA Ne garip- bir tecellidir. Türki- yeye aitlen basit bir hakik Rarp matbuatma intikal. edince gel , mahiyetini — büsbütün değiştirmiştir. Yazik ki bundan en ziyade zarar görenler, yalanı bir hakikat olarak alan Avrüpa efkârı umümiyesi değil, Türklerdir. Çünkü hakkis Kükümler vetilen yanlış aslı büsbütün bozulmuş- olan bu Kgibi haberlere - istinat ettiriliyor. Necati “Merhumtn ” vefâtı mü- nasebeüle Mecliste ve matbuatta tafli oldu. “Temps, si bu Mmünasebetle nüştet bir fıkrada * miye atın — Türk rının kabiliyeti Hakkında tüklerinden bahsett- omur ve süph ikten Xlıa—vuı Kemal şmanlığı poli mneticesidir. Lozan müzakeralı es- nasında, Türkler, ecnebi doktor- ları kovmak için çok israr etmi- şlerdi; bu talepleri isaf — olunda, Şimdişadedi bir düzüneyi geçmi- yen cenebi doktorlar, yalnız İs- tanbulda bulunuyorlar. — Ankâra ise ecnebi mütuhassıslarından bü- sbütün mahrumdur. Necati Beyin ülümü; münevver Türklere dar ve uyuşmaz bir milliyetçiliğin ne- kadar zararlı olduğunu gösterdi., Avrupalılar da, bir türlü ölmi- yen bir zihniyet; bu neşriyata saik oluyor. Bunu müstemlikeci - zih- niyet ile ifade etmek mümkün- dür. Ön sene oldu, çalışıyoruz. Yeni Türkiyeyi ve Türk işlerini mutalda ederken, bu zihniyetten büsbürün tecerrüt etimek lâzım geldiğini anlatamıyoruz. Garpta Osmanlı imparatorlağu ile temas halinde yaşamış, Türkler rinde tehakküm ve amiriyete işmiş bir nesil var kıç bugün te bir türlü alışamıyor.Baş İsmet Paşarın, murahhasımız İstiklâlimiz — için lımııuxkı mrar ve tecellüdünü, n c müuval- fakiyetini bir türlü affetmiyor.Bu efendiler unutuyorlar ki, ecnebi düşmanlığı başkadır, memlekette ccnebi tehakkümünü, kapitülüs- yonları istememek - büsbütün başkadır. Temps gazetesi sarih bir mu- galata yapıyor: Türk matbuat ve efkârı umumiyesinin iştigal etçi. Hi mesele, doktorlarımızın ihtisas ve meslekl - seviyelerine ait de- gildi, Türk doktorluğu, Türk as- kerliği gibi, bizde her meslekten ziyade ileri gitmiş bir sanattır. Doktorlarımızın içinde, memleket namına şercf teşkil edecek üstat. lar var. Bundan kimse - şüpbe etmedi. Münakaşanın mevzuu bü ani “ve feci ölüm - hadisesinden bir dikkatsızlık, bir ihmal olup olmadığını aramaktan — ibaretti, Sıhhiye Vekilinin müdellel izahatı bu noktayı da tenvir etmişür. Türkiyenin — ihikbasa hürmerklr oldağu isbata muhtaç değildir. Her idare şubemizde olduğu — gibi, tıp tleminde —de — ihtsastan — istifadeyi hiç bir zaman ihmal evmi htiyaç Halinde, Avrapanın büyük mücahas- sıslarını memlekete cölbetmekten geri kalmadık. Ariyen de aynı yolü takip kmiyeceğimizi iddiaya kümsenin hakkı yoktur. * Temps , n Türkiyede çalıştıklarından bahsectiği ecnebi dok- torlar, hüsüsile * Türk ubbiyesinin çekirdeği , tesmiye etiği Rum dak- torlar, ne sanat, ne de - kabiliyet şnoktaf mazarından hiç bir kıymeti Haiz değildirler. Onların memleketten uzaklaşmalarını asla bir ziya telakki etmiyoruz. Anlaşılıyor Ki bu neştişatı icap etiren amil, mabaatınızda — açılan münakaşa değildir. Belki Lozanı ve Türkün istiklâlini bir türlü affermi- yen gizli ihtirasların böyle vesilelerle tuğyan etmesidir. Hakikatleri mugâlata içinde boğ- mak, davası — ve delili zaif olanların işidir. Mahmut Silrt meb'esa İstanbul, Milliyet Gevete v Borbacğya vit b sekeler 10 karasrur. Grlen evrok geri berlmer, RWushası S Id |darehane: Ankara caddesi, Jf 100 Telefon nımırıhn: İstanbul, 8911 — 3912 — ” için üdünyüle mürocon! ed ...,ıııı aŞ tune” Dünkt şiddetli soğuklara rağmet bir çok kimseler evlerindea çıkmışlar ve eğlence mahallerine gitmişterdir. DÜN İSTANBULDA SOĞUK PEK ŞİDDTLİ OLDU Her taraf buz .i;;—i;de kaldı Kar yüzünden ziyanların miktarı (150) bin liradır Evılil ruı ba an kar serpintisi dün sa- sildi ve öyle Üzeri hava açıldı. Fa- kat uıguklıı' arttı. Rasathanenin tahmin ettiği gibi hararet tedricen düşerek ortalığı dondur- du. Gündüz nakıs(10)derece olan hararet gece geç vakit nakıs 12 dereceye indi. Haliçle İstinye kuyunun bazı yerleri dondu. Bunca senelerden beri bu kadar devamlı ve şiddetli don görül- memiştir. Rasathane, artık halicin donabileceğini, hava sakin- leşmekle boraber bug'in kapalı olması muhtemel bulun- duğunu, tekrar fırtına çıkması Ihtimali görülmediğini bildirmektedir. KARADENİZDE FIRTINA VAR Diğer taraftan Karadenizde fırtıma devam ediyor, Karadenizde gayet kuvvetli bir batı fırtması olacağı limana tebliğ edilmiştir. Dünkü soğuk dalgasımdan Halicin yukarı kısmını buz tutacağını kestiren gemiciler, tedbir aidıkları için ehemmiyetli bir hasar ve kaza olmamıştır. Silahtarağadaki elcktrik fabrikasına kadar mevcut buzlar kı larak fabrikanın deniz yulu açılmıştır. Dün Karadenizden Romanya | wapuru gelebilmiştir. Dün de Şehremaneti amelesi karların kaldı- | rılmasına uğraşmıştır. Fakat Emanetin vesaiti kâfi olmadığı için geç vakta kadar çalışılmasına ragnen yollar temizlenememiş, bir çok kimseler bu bakımsız şehir caddelerinde düşmüşlerdir. Bu suretle düşenler arasında kol, bacak ve ayak kemikleri incinen ve kırılanlar az değildir. Vapurlar ve Tünel Vapur ve tünelden başka şehrin bütüu vesaiti nakliyesi intiza- munı kaybetmiştir Tramvaylar ancak uzun techhürlerle seferler yapablimiştir. TRENLER NE HALDE ? Anadolu demir yolları ve şark demir yolları banlyiğ trenleri dün de yalmız tek hat üzerinde İşlemiş ve tarilenin yarısı tat- bik edilebilmiştir. ANKARA TİRENİ GELDİ Dün ankara treni 2 saat tcehhürle gelmiştir. Avrupa tirenleri gelemiyor. Fakat Kabakça ile Hadım köy arası hâlâ tathir edilemediği için yolda kalmış olan Semplon ekspresi ve konvansiİyonel trenleri Çerkesköy ve Alpulluda beklemektedir . Buradan evelce hareket edip de hududu geçmeğe muvaffak olan trenler de Sırbistanda kara saplanıp kalmışlardır . Şark demir yolları kumpanyası ekspresin ancak yarın gelebileceğini söylemektedir . ZARAR AZ DEĞİLDİR Kar yüzünden şehrin zararı (150,000) Hrayı mütecaviz olduğu anlaşılmıştır. Fırtına esnasında sokaklarda (800) kadar elektrik Tambası bo- zulmuş ve bir çok yerler karanlıkta kalmıştır. Bozuk lambalardan ancak (50) si tamir edilebilmiştir. Geçe ve hâlâ zararları devam eden kar fırtınasından en ziyade istifade edenler şöfürler ve seyyar bastoncular olup (90) kuruşluk adi bastonları düşenleri (140) kuruşa kadar satmışlardır. Dün yüzde elli kar zammımın kaldırılmasına rağmen bir. çok şoförler ihtikâra devam etmişlerdir. Havaici zaruriye Soğuğun tesiri havayici zaruriye, mahrukat ve blihassa et fiyatlarında görülmüştür. Etin okkası 130 kuruşa çıkmıştır. İneboluda münakalât durdu İnebolu, 8 ( Milüyet ) — Denizde ve kürada ” muthiş İirtina vardır. Şehrin bir Çok yerlerde kae- bir buçuk metroyu bülmuş ur, Münakalar kâmilen dürmüştur MUHTAÇLARA YARDIM HilâliAhmer Tatavla harikzedelerine 200 battaniye mübayaa etmişsede 2000 okkü kömür bulmakta müşkülat çektiğinden dün de tevziat yapı- damamıştır. Bu gün tevriat yapılacaktır. — Aryet B-çıııuhıı-rlı-l Siğrt ıneh'ıı aa NEAEENEU'E Kadriye Hanımla diğerleri KARAR Nnxzmlml Alâkadâr makamlar ademi malümat beyan ediyorlar Bundan — bir. müddet evci maznunca tevkif edilen Kadriye hantmla rüfekası hakkında men'i muhükeme karan verilmiş ve kendileri tahliye olunmuştu. Adliye vekâle İ mea'i muha- keme kararına ait evrakı tetkik Mmlş ve bir çok noksanlar gö- perek kararın tetkikı — için evrakı — mah- kemci Temyize göndermiş, » Temyiz de me- ni muhakeme kararını nakz- etmiştir. Binacnaleyli yeniden tahki- kâl yapılmak üzre — evrak Kadriye H, Istanbul — Müddei - umümiliğine gönderilmiştir . Alâkadarlar evrakım hetüz buraya gelip gel- mediği hakkmda ademi malümat beyan etmektedirler. İSTİKRAZ TEKLİF[ Bir ecnebı grup hukü-. metimize istikraz tek- lifinde bulunmak im- kânını arıyor Londra: T (A.A) — Ams terdamdan bildiriliyor: Fele- menk ve Alman bankerlerin- den mürekkep bir grup Türk hükümetine (5) milyon iki yüz bin İngiliz liralık bir istikraz teklifinde — bulun- mak imkâmını aramaktadır. BURSADAKİ MEVKUFLAR Bur;ıdı muhakemeleri meykuflz.| cereyan — ede hakkında mâ- hkeme yakın- da kararını yerecektir. Maznunların müdalaası İk- mal edilmiştir. Doküz maz- nunun müda: faa vekili olan Ali Asaf Bey ozun müda - Vekil Aw/ B0 faana mesini okumuştur. Bu müdalfaada Asaf Bey evvelâ heyeti hakimeye teşekkürle söze — başlamıştır.. Bundan sonra İstinat edilen nokta- lara geçerek - bunları: 1 — Maznunların ikrarı, 2 — Şehadetler olmak üzre ikiye ayırmıştır. Vekli maznunların teş- kilâtı esasiye kanununu ilga | gibi bir. maksat - takip et- mediklerini de zikrederek bütün — nazariyatı hulâsa etmiş ve maznunların kasti cürümleri sabit — olmadığı noktasında ısrarla cumhu- Camiyet Eyupta kardan yıkılan evlerin halkına da gıda Tevzi etmek- tedir. Felöketzedelere kömür parası da verilmiştir. — riyetin adaletine olan itima- dını tekrar etmiştir. tir. ARDAN ISTA NBULUN ZARARI AZ DEĞİLDİR HÜKÜMETİ Papalık cismani Lir | hükümet oldu İTİLAF İMZA EDİLDİ Papalığın bir 1 bulunacak İtalya nezdinde sefaret hey' Roma, 7 (A A.)—“Vatleası, Vatikan ile İtalyan hükümet'' | bir — Iülâf — akdetmişlerdir. İtilâfname M. Mussolini ile Kardinal Gasparrl tarafından lnza edilecektir. Lonüra , 7 (A-A.) — Papa, bugün Vatican ile İtalya hükü- meti arasında akdolunan bir itilâf neticesinde cismani bir kuvveti halz bir hükümdar olmuştur . Bu, katolik kilisesi tarihinin yarım asırdan fazla bir zaman- dan yani son cismani hükümdar olan dokuzuncu Pie nin saltana- tından beri kaydetmiş olduğu €en mühim vak'adır . Yeni mua- hede mucibince Papa Vaticanla ve yakinindeki dar bir kısım arazide müstakli bir hükümdar olacaktır . İKL MİLYON LİRET Roma, 7 (A.A.) Vatican ile İtalya arasında aktolunan İti- Tâfname iktisadi hukukun bütün İtat, bemen tatbikini natık bulurmakta ve biltün istisnaiyet- leri, imtiyazları ortadan kaldır- maktadır. Papaya — verilecek olan tazminat mikdarı iki mil- yar olarak tespit edilmiştir. Arazl tebeddülü Saint-Pierre kilisesinin arkasındaki bir ge- Papa on beşinci Pi çidin Vaticana terkinden ibaret- İtalya hükümeti — nezdinde Papalığın bir sefaret hey'eti ve Papalık nezdinde de resmi bir sefaret hey'eti bulunacaktır. FRANSIZLARIN FİKRİ Paris, 7 ( A.LA, ) — Fransız | mahafili Papa ile İtalya arasında akdolunau - itilâfın Papanın hu- kük — hükümranisini — tamamen muühafaza etmekte olduğu ve kilisenin beynelmilel noktal na- zardan istiklâlini artıraracağı fikrinde bulunmaktadır. BUGÜN 2 inci sahifemizde : 3— Alman kabine 4— San Raberler 3 üncü sahilemizde: 1— Ankdoluda Milliyet: İzmiz piyasası g— İstanbul — cuma — gönleri — nasıl eğleniyor. 4üncü Sahifemizde: ı Hava raporu Halk mekteplerine devam eden- let için kolay ve eğlenceli yazılar, | îıııdıtıın matbu bir eserimdir. Abone ve Ilan Üeretleri Gazetemizde çikan yazıların hukuka mahfazdur Abone şartları farifesi Türkya — Hariç 3 Arığ 400 da, 8 ha. . A6 SUŞ ge aç va B« H00 « 3700 Nuzslaman B Kııı-ıııtııı- 'stat kiymetli eserlerinden “Liberte,, yi tadil etmek için çalışıyor. a Hanım görülmektedir. — BÜYÜK Ş ŞAIRIMIZ ANKARA- DAN AYRILMAK İSTEMİYOR Üstadın gazetemize beyanatı Yetmiş altı yaşını geçen üstat daiu_ıa genç ve zindedir Ankara, 7 şubat — Üstat Apdülhak Hamit B. Pala- sın renkli ve zinetli salonunda benli kabul etti. kendisine mahsus sade etyarı, sevimli yüzü, zarif giyinişi ile üstat otel müşterilerinin takdir ve hürmetle dolu nazarlarını üzerinde toplıyan Palasın pek sevilen bir çehresi olmuştur, Kendisi ile hükümet merkezinin bu kadar az zamanda güzel bir dr olmasındaki amlller etrafında ğörüşürken yanımıza Lüsyen Hanım da geldi. Giyinebilmek bir sanat ise Lüsyen Hanım muhakkak ki bu sanatın en mahir bir mensubudur. Üstat sözünü ikmal edince; bu sefer Lüsyen Hanım, görüşülen mevzuu çok canlı ve meraklı bir yerin- den tutturarak görüşmemizi devam ettirdi. — Ankara, diyordu, ne güzel ve sevimli bir şehir. Beyfendi Ankarayı pek beğendi. Buraya çok - isındı. Gündüzleri gezmeğe çıkıyoruz. Bir Iki saat yürüyoruz. Büyük şair burada söze — Efendim; nasıl sevmeyeyim. Gürültüsü az. Muhli samimi... Buradan hiç ayrılmak istemiyorum. Ve sonra çebinden çıkardığı tesbihini iki elinin içinde oğuşturarak sözüne devam etti:; —Burada insan otomobile binmeğe de Ihtiyaç hissetmiyok yürümek cidden bir zevk... Lüsyen Hanım üstadın tesbihini Işaret ederek: — Bu tesbihe beylendiyi ben alıştırdım. Bu suretle cıgarayı az İçiyor... Apdonllııl( lamit B. ilave etti: iyle ama, Celâl Beyfendinin -İşban dürü- gönderdiği cıgaralarda çok kll:ıılyeî:l:' ,l.’f,'.'".",'ğ.'ı".;"., «Liberte» tadil | ediyor Istanbülun m muhterem meb'usu - hazırlaı Ki veni eseri hakkında malümat veriyor: e — Yeni bir eser değil bu, diyor. “Liberte, eskiden Kimal edemedila bendi ” Üzerinde tadilat yapıyorum. - Lüsyen Hanım: Çalışmıyorsunuz, t THamslitde uz, tenbelilk ediyorsunuz Beyfendi... — Tenbellik mi ya? Vaktım kalmıyor. Bu son günlerde | ziyaretler biraz fazla. Mamafi yakında Ikmale çalışacağım. Kim derki, büyük şalr 76 yaşını ikmal etti? Ihtiyarlık ve gençlik bahsi Beşuş bir çehre İle: Sıhhatçe çok iyiyim, diyen büyük Hamit, yine kendi anlatıyor: — Ne olsa ihtiyar sayılırım. Benim yaşta arkadaşla- rimdan kim kaldı ki; hele Angarada hiç kimse yok.. Bu- rada yalnız genç arkadaşlarım var... Lüsyen Hanıtı itiraz ediyor: Neden ihtiyarlığı kendinize konduruyorsunuz? Siz bir çok gençlerden çok daha gençsiniz. Üstat tekgözlügğünü düzelterek dudaklarında beliren tebessümle cevap verdi: — Tabii genç. Aksimni iddia etmiyorum ki. Hatta bilirsi- niz ya. Size anlatmıştım, şöförün hikâyesini., Sonra bana dönerek: — Efendim, dedi . Bir akşam Beyoğlunda kulüpten çıktım. Maçkaya apartmana gitmek üzere bir otomobile bindim. Taksim henüz geçmiştik, şöför son sür'atle otomobili yürütmeğe başla- masın mı? Sırtına vurarak yavaş gitmesini söyledim. Dinles medi. Dur, ineceğim; dedim. Yine aldırmak istemedi. Bu sefer hiddetlendiğimi görünce , bana lâkayt bir eda ile bakarak : * Araba benim, serde gençlik-de var. , dedi ., Bundan , yani sen bu yaşa gelmişsin ne düşünüyorsün? Kazadan korkmak lâzımıgelirse ben korkmalıyım. Demek isteyordu. Dayanamadım, Genç şöföre: * Bana bak oğlum, dedim. Araba senin, gençlik de senin. Fakaf şu ihtiyar zannettiğin kafanın içinde sendeki gençliğin on beş, yirmi misli var , dedim ve otomobilden inip yürümeğe başladım , Meldi Saddrettin j