k « den atılan Kübalımın akibeti hak - 13 — KURUN 25 MAYIS 18371 Istanbul ikinci icra mere e ipotekli olup açık | si paraya mini a veril tamamına eminli erbabı 1 taaa azal) o ie takdir olunan, Ke-| mkeş Karı EMRİ ekin “ Tüzel lar ve Hamâm cedit Voy caddesinde kâin atik 3“ 19 cedit Kİ ilâ 25 l zan 'Sahak ve Use; cephesi kim mel mahdut o0- “lup altında Kommerçiyala İtalyana bankâsının bulun İar ahalli müş- ER ra 080) ee 1424 N. hi se icra if- Jâs ve 2280.numaralı kanunlar hükmü- ne tevfikan b e ARE Me tır. di. Polis komiseri yalancı - Yunanlı ilyarder. — Bukvary seni kumarbaz ve katil diye kanun namına tevkif e « diyorum. Demişti. undan sonra komiser tayare - kında haber almak için koşmuş ve nundan yediği bir kurşun ile öldürü lüp tayyareden atıldığı yerde cese - dini bulmuştur. Bukvary'nin ayni şekilde birçok kurbanları daha nduğu tahki - katla ortaya ye Bu vaktile Amerika ordusunda zabit i- ken kö ey dolayi ordu - dan tard olunmuş in. nra Amerikanın en korkunç bir canisi olmuştur. Şimdi sarışın güzel ka- sinde muhakeme olunmaktadır. i 'ATEŞ ÜLKESİNDE — Büyük seyahat kitabı 1049 uncu numaraanbeyi devam ediyor, Almancadan çeviren; Damar Arıkoğlu. * > ——.—.—.—...u ATES ÜLKESİNDE hanın çift asansörleri ve bunların arka" sındaki aydınlık mahalli heriki kısım Karaköy palas beyninde müşterek olüp bu el intifa YEM tedir 2 inada ayrıca da kilürlilr ve ilekikik ve eter tesisatı o mevcuttur, Birinci kısın kalorifer oo tesisatı ocakları meti vi müşterek kısımda müesses olup işbu ocaklar birinci ve ikinci kısim beyninde müştereken . İstimal m İm Elektrik tesisatı her iki kısımda ayr eli $u kadarki kumpan nın umumi kontrol saati yukarıda zik; ir müşterek mahalle vazedilmiş ve her iki kısım için müştereken istimal edilegelmektedir. Terkos su boruları ve ig her iki kısımda müstakillen aşi mevcut olup kumpanyanın sa- ati yan yi me ye mas halle vazedilmiş ve ki kısım için aliriz istimal ee 3) — Bodrum katı ve de deposu ve zemin katında müş- rek antire ve bankanın ayrıca *i. resi ve tuvalet: mahalleri ve Ni i asansör ve ka- Banka Kommerçiyala İtalyana tarafın- dan işgal edilmekte ve bunun İaricin- de kâlan üçüncü, dördüncü, beşinci ve altıncı katlarında on ikişer oda ve iki- taraça katında bir odarı — Takdiri kıymet raporunda ya- y” e ii bankanın işgal etti ev olup takdiri kıymet- vi a iii hususi asansör, ka salar, ve yazılı sâir teferruata ait tesi- sat satıştan hariç olduğu gibi Banka Kommerçiyala İtalyananın 28.2.945 ta. rihine kadar peşinen ödenen kira mu- Kiril tapuca tescil edilmiştir. 5) — Birinci açık arttırması 25.6 Edebiyat ve siyaset (Baştarafı 7 inci sayıfamazda) salsra girişir, hücum eder. Fakat muharririn, mütefekkirin bir fır - z g c Ş g a — p 5 g Z a r S — 5 5 a o a Ss ler, bazılarını gizler, bazılarını İn kâr ederler. Bunda hakları var * dır; çünkü bütün hakikatlerin or” 937 ye rastlıyan Gi ü 14 ten 16 ya kadar ilk sindi La dairesinde iel 6) — Atttırma ecir verilen a are diğer ler rın ve İrtifak hakkı sahiplerinin işbu gayri il e giye, Ye ve Ez aiz ve masrafa dair iddiaları- ni evrakı münbitelerde ME ball mi. — Merkür gayri #ieakulün nef e vakıf icaresi taviz an ecğyleriyi 10) «« Şartnamesi mii tarafından! görülebilmek : üze tarihine rastlıyan Perş iş günü, il ma- halli mahsusuna asılacaktır. 11) — Daha fazla malümat almak istiyenlerin < dalr& müracaatla 934 / 1302 sayıl al mevcut evrak we mahallen yapılan li ve takdi k ıymet raporunu görüp alıy: ailecek. riilân olunur, ATEŞ ÜLKESİNDE Sureti umumiyede nişliğine bir ölçü koymak lâzım ge taya alılmâsı, bir had tayin edil - mesi çok tehlikeli olabilir: iş gö rülmesine mani olur. Fakat mu - “imes mü e kabul etmesi d değil bildiği sinldiği her hakikati söy - ie Böyle hareket etmezse kafaar durur, bozulur; fesi a 52 taharrisini, b - $eritimkânları genişletmeği unu - tur, bir kalı. lr düşünmeğe birtakım hul- tirilmesi fırkaların vazifesidir; fa” kat firkalar, zarüretlere tavizde bulunmağa mecburdur. Şair, file- sof onlarla beraber izde İunamaz; zaruretler v gibi esi düş hiçbir engel okmuş gibi düşün- mesi lâzımdır. Onların “ci - 18,, de doğrudan doğruya faaliye- te girmeleri doğru olmıyacağını. | M. Julien Benda'dan çok evvel Eflâtun da söylemişti. Hiyanet, siyasetle uğraşmakta değil, hayale, hakikate sınırlar ta- nımakta idi. Mukaddes veya sade- ce lüzumlu yalanlar kabul etmek- te idi. Şimdi, yani Andr& Gide'in kitabından sonra, Julien Benda'- nın haklı olduğu tasdik edilmeğe başlandı. Arasıra fransızca mec - mualarda, pr Melda onun. hi labından Çiçek de de saklaf elmaslaf | (Baştarafı 7 inci sayi mamıştır. ge Elmas kaça klar şeytani tedbirlerle cenu di kıymetli taşlar ZA i teren aşağıdaki hâdise ür? elmas ma lerinde birisini bir yaret e ik ciddi ve bir vi, | git He pazar leri iğ ra siyahi maden işgi #) ahlâki vâzler vermek 3! : oil lunduğunu söyler. D e. teklifi ei m için "iy misyoner her pa; a doğru siyahiler içine 8" âde bir talâkatle elinde t* kaddes kitabtan parçala dk sir ve izah eder; “a EN lanan işçilerden her ; mi bir d sıkması yaparak | dermi iŞ. Bu süretle tam altı a ei ahlâki tel Ikinat devi ir yah i kafayı i diğe ile çaki mi men yapılan tahkikatta din adammın müthiş bir * i görüyoruz. aki “fildişi Kule ye önmenin, daha u bir zaman kabil olmıyacağını söyliyel iliriz; fakat “fildişi kule,, ile fırkalar arasında, serbestçe düşü - nüp,'.. serbestçe söylemeğe el - verişli bir kürsü vardır: ne sol, ne de sağ. Her hakikati gören ve hep- sine kıymetini veren bir yer. An- dre Gide'in, vaktile kullandığı bir tabirle: “Üextrâre milieu”, müf- rit orta... Müfrit, yani heyecana, HER m sahranın ge- ii iğ yükseliyor kaynayan mavi ki —I zılıklar içinde akşam batıda | çakçısı olduğu, vâzı A ırken işçilerin ellerini 9” da her birinden birer $ ) elinde tuttuğu incilin igin İ ğı ralık elması çoktan aş” yordu. gay al e ihtirasa © yan; orta, yani haki sinin bek : | - yokuşlar içinde pek yükseliyor, Bilâ kölenin, yahut kölelerin hepsinin | vasıta çöl kumlarından binlerce başlarını hemen kesmek istiyordu. | metre yukarı kalkan kayalar muaz- Onu gelen adamları: | zam öyle bir duvar teşkil ediyor ki mn hü koru ve | hemen yüz kilometreden fazla aşıl masma imkân Vermek düşünce- | maz bir mania olarak insanın karşı-” rücü olarak yanıma aldım. Muhte- mel firarlarma' mani olmak için on- ları ihtiyaten develere iple bağlat- tım. Bir saat sonra Namaz Rumbayı terkettim. Burada benim için pek vvel mebzulen darı, an ve alıyorlardı. N; Rumba içinde, son derecede zalim bir gaddardan b nımda kendilerini pek bahtiyar bu- luyorlardı. Devam eden çöl seyahatimde ölünceye kadar bana sadikane hiz” t ettiler. Yılanlar vahasında Yüksek Atlas adını taşıyan, At- İas dağlarının şimal sathr'maili, dik sma çıkıyor. Sahranm içlerinde pek re sene ri ri kalanan İm sata öyle mü- Si bir hale getirmiştir ki göz ka" maşıtrıcı güneşin ziyası altında yüz” lerce kilometre uzaktan tıpkı parla- yan bir ayna gibi görülür. Granit ve volkanik mıntakalarda ekseriya taş- lar beyaz ve yumuşaktır. bir damla u kaya du- Uzun zamandanberi bülünan kat kat dizili yığınlar göze çarpmaktadır. Bazı kere bu sert bir granittir, yahut killi taşlardan müteşekkil yu- karı kısmı ise tıpkı müde kilise kulübesi gibi, daha küçük, ileriye doğru bir çıkın- te teşkil ediyor. Bunlardan daha ev- vel bu:sıcak ve kuru hava içinde ka- yalar yüzünde muamma halinde bir çok .kitabeler ve yazı şekilleri var dır. Bunlar binlere sene evvel oyu: larak kayalara hâkedilmiştir. Bunlar üç santimetre büyüklüğünde sert taşlar içinde görülüyor. lirse saatler ve haftalar değil, bilâkis aylar hesap ei Karşımıza çıkan . bu kaypal ayalar ve kum tepelerinden ği mukte- sağa sola sapmak m kalıyorduk. Fakat hedefe vasıl ol mak için adeta hiç yorgunluk hisset” miyorduk. Namaz Rumba vahasını kaplayan bu kaya duvarları şarktan garba doğru görünmiyen uzaklık içinde büyük bir sahaya yayılmıştı. Burada istinatsız düz oyuk dağlar karşısm- da bulunuyordum, Bunların üzerin- ds bir köpek bile dolaşmağa mukte- dir olamazdı. Şarka ve ateş dağlarına doğru bir çok setler daha vardı; fakat geriye doğru da gidemezdim. Çünkü o za- man tekrar Kidi bataklığına gelmiş olacaktım. Şarka doğru kum yığn- ları üzerinde daima o yükseliyoruz. dar müşkülât içinde gidiyoruz ki bazan h l dan birisi kar di ei tavan vayy ii buluyordu. Geceleri ise çok defa 7 cak, kuru ve rüzgârsız si vi Bu minval üzere günler, hi — 5 5 ö >. 5 m 8 — Ş 5 Si çekek et e pirinç, makarna, Gİ kavun zeytin ve ayrıca ii 4 Xl rap ve diğer içkiler vardı. Hep arr mi az yapıyor ve her 2: ki i siber Vücut il ağır va içinde tuza tahammül ui in a z yi yabi i nına kadar kuma saplanıyor, yakıcı güneşin altında saatlerce çalıştıktan sonra iniltiler içinde ıztırap çeken hayvani me kum © çu kurlarından zorlukla kurtarıyoruz. ri gin ikinci gününde ade- beni bir ümitsizlik yakalamağa Dul Sa sabahleyin doğuda Bir gün bir Panter vurduk, F avın şerefine zevki safa ri yı umuyordum. ımız suyu al hava g' derisi içinde deve ve katırlar”