NE ET EE ven Bir Bal Yazan: Herman Liynav çük gemimiz, bugün hafif dalgalı olan deniz üzerinde tam hızla yol alryordu. Hava, sıcak ve güzeldi. Vakit, öğleye yaklaşmıştı. Garbi Hindistandan kahve ve bal satın almıştık. oOGeminin alt ambarında yüz elli çuval kahve, orta ambarda da yüz fıçı bal bu - lunuyordu. Bu bal fıçılar, gemiye Kallaodan yükletilmişti. O zaman kaptana balın sıcakta köpürece - ğini ve fıçıları çatlatacağını söy - lemiş, ona göre tedbir (o almasını tavsiye etmiştim, Fakat, o benim sözüme aldırış etmemiş, kendi bil- diğinden şaşmamıştı. Bana şöyle emişti: — Ben işimi bilirim, Hiç bir şeycik olmaz! Ben de vi wii vermiştim: — İnşa Ee Pa pi uzatmış, aşa - ğıya doğru bakarak, sövüp sayı - yordu. Bu ar: ralık maçlara Mi gibi çı halde hiç — gitmiyen bir şey olmuş, dem: Evet, sü a dediğim, tas - tamam çıkmıştı. Büfün bal fıçıları çatlamıştı. Balın çoğu, akmıştı. Sr. cakta ığıl ığıl bir akışla, alt am * ollanmış ve kahve dolu çu- v RR dei ballandırmıştı! Yerler, pi: tr, Köpüren bal, kahve ve seval birleşince, sıcak ha - vada dört bir tarafa tiksindirici Kazası! Çeviren: H. V. hri üzerinden bir aptandan bulunan herkes, gözlerini ona çe- virmişti. Kızıl saçlı, ik yüzlü patavatsız delikanir, acaba bu at- layışı baraşabilerek mi? Hop! İş te atlayış! Öyle bir atlayış, ki yarı yolda tahtadan ayakkabıları bal nehrinin ortsında sabit birer ka - yık oldu. Adım atmağa davrandı. Boşuna mı? (oHayır! Fakat, bu kendisi için daha kötü bir vaziyete yol açtı. Vırç! Öyle bir kayış kay - dı ki! Kaydı, boşlukta tutunacak bir şey aradı, Mihveri üstünde bir büyül tan, artık bal sarısı bir adamdı! Kaptan, bu halin farkında de - gildi. Kaptan e em boruya ğ kin e daire : sine ve ateşçilere eki yordu. Fakat, bu işi 1 eyince, | kıyasıya alaylı bol kahalar, onun da kulaklarında akis bıraktı. Daha neye güldüğümüzü anla- madan, ateş püskürdü. (o Derhal kaptan büprüsüneün. Deri - me doğru yürüdü. da du”| n bendim. ri Teka Ya'- ak bağırdı: kolsun size! Gülüyor - Tiz) 21, 30: Son haberler — Borsa- r. 21,40: Keman solo Bay Nejat. 22: vim e BÜKREŞ: bei 15: Plâik ve duyumlar, 18: Te orkestrası, 1: be mlar. 19, mi, Sö zler. 20. Plâk. 20.40: Si KEİ vi iL e - Harp Duyular. konseri. 22: Almanca yayım. 23.05: Fransızca, 24.05: İsveççe KA 20.20: r. 21: “Kalbin Teri,, adlı Ni giyesi 2215: di ne müziği. 23: Duyumlar, 23.45: Ope- ra tekir iz iki ari yayım. 21: Granich- gncilerin “ORLOYV,,. opereti, 24: Konser “Röle,, VAR OVA 20.30: Ş arkılar. — Sözler. 2110: Küçük radyo orkestrası, 2015: hedi koro şarkrları. 20,40: Hafta duyumları. 21: li pe 21, 10: Spiker müsabakası, — BORSA — fHizalarında yıldız Ke olanlar üze- “l adın veri 17.30: b yayımı. 19.30: Radyo idi mal TAKViM Cumartesi, PA > 15 Haziran | 16 Haziran 14 R. Evvel | ISR. Evvel Gü k 448 Vİ m — Si Gnl EL 1942 Yazan: Niyazi Ahmed Okan Tefrika No. 163 ah namaz 340 230 ” damalı 1214 2.4 ve || e | Fürmizdas sarayı neresidir? - Bu saraya Akşam nat 10.02 19,42 Yatsı namaz 2145 2144 e iken denmi Yilin içen Se 125 176 vu Yılın kalan günleri 191 190 mam z 3 RADYO me sarayı eşe) Zanotti isefor Fokas'ın karısı impard- iştir: “Sfen- | toriçe Teofano Nisefor'un düş - Bu gün done cihetinden — Ticaret mekte- | manlarmı gizlice saraya alarak İSTANBUL: binin bulunduğu yer— denize doğ. | sakladı. Su saati cenin beşini 18,30: Jimnastik, Azade ru inen Bizans sarayının garp hu - Kr BO ndurucu bir şi - Tarcan, 18,50: Fransızca ders. 19,20: 1 i ları Çatladıkapı hi esiyor ve kar beri e ik e zasından geçerek (denize gelir. | büram buram bağıyordu. Yani ar- MM a ke” | Kostantin zamanda bu duvar e bir sandalla gp sa” | şimdi sahildeki surlara amut iki çıkıntıdan küçüğüne, yani Saray- burunu cihetindekine varırdı Bu surun dışından ve küçük Ayasof - Kg en bir saray var - buna Hürmüzdas, yani Hür- müz sarayı kesrilgö Bu saraya bu rilmesinin sebebi, Bizansa sp bir e, prensinin bu tamir ettirirken, prensliği za- Mey oturduğu Hürmüzdas sa- da surunu yıkarak yerini öeinirmi pm lo Aya için Hat saraya İüetiniyen stay e den miştir. Saraya sonradan Bukoleon den- mesinin sebebi de şöyle anlatıl - maktadır: “Buko, boğa demektir. Leon dararslar; a bir “Keykdl'arela He İT vüştüklerini gösteryiordu.,, Gene bir rivayete göre lâtince- de Buko ağır anlamına g e- dir. Limnaın ağzında bulunan ars- lan heykelinden dolayı bu ad ve- rilmiştir. di Aleksi Komnen'in kızı imparo - adlı eserde şunlar yazılıyor: “Sarayın önünde mermer dö - şemeli büyük bir liman vardır. Bu limanda bir boğaya hücum etmiş ve boynuzlarından yarak dişlerini boğazma » geçirmiş bir raslan heykeli vardır. İşte bu se - beple bu limana Bukoleon limanı j daki da Bukoleon satyı denmiğtir.,, 532 yılında vukubulan büyük bir depremde bu heykelin yıkıldı- ğı rivayet edilmektedir, Küçük Aayasofya camii, Hür- müzdas manastırın bir kısmı idi. Bu manastır ve sarayda çok kanlı vak'alar geçmiştir. İkinci Teodoz tarafırdan (408 — 450) yapıldıktan sonra tanın - mıyacak kadar değişen Bukoleon sarayında Nissfor Fokas'da vor - firden şadırvanlar buralarını süs- G g Jan Tismisss ©59 yılı 10 birin- eni şen elişi Bim öl- kış, Leon Yili adlı biri til yerimi . Yun başını EY 'a öyle “başladı. Kendisini , Sm "nin önüne Ml “getirdiler, ağır bir koku yayılmıştı! sunuz, ha? Ben burada saçlarımı |İ inde 14 6-935 de müamele görenler. | Tayfalar, kovalara elattılar. Ba- | yolarken, siz gm aktar, dir.| Kar kapanı alarm geri gösterir lin peteklenmiş mı avuç a | alay etmekten çekinmi öm Nukut ıkut (Satış) | 2 vuç kovalara dolduruyor, bu su -| ba? aki size, deği Lond h20, — retle zararın kısmen olsun önünü| Doğrusu veya eğrisi! ai k Neon m6 — $ ji almağa çalışıyorlardı. Her neden-| gürüyorduk,ama kaptana belli salli * Mila ür İş se fıçılar güverteye çıkarıldı. Sem- | çile beraber tekmil vücüdünün ren |||» re © SİZ re misin IM ların için | gi vs tayfasına! Kaptan, 5 Gi © Gi İN de daha bir hayli bal kalmış! Bir | vam e » Solya 34, —|* kaç fiçr, sarsıntıya uğrayıp devri- çu m siz! dedi. Güya münev- iniş > gili lince, bütün öteki fıçıları yuvarla: | ver bir adam olacaksınız. Tayfa * İll « seokhom O21 | e dı. Güverte de baldan bir halı ile| lar karşısında kaptanın iel Çekler : (kap. sa, 16) döşendi! gülünür yi ” ii ndrâ 621.50)» Stokhlın 3.1175 Ba, kırçıl saçlı kaptanı e Ben, bu sözler üzerine gülecek |", yn 0,795) « Viyana 44080 çıkarmağa yetti, Elile, kolile yerde ciddi bir surat ımmağı İİ| * Peri 1208 --|ş Madrir S.BOAA Bareketler YARİ öfke ve e denedim, Kendisine Eee iyler e > vi e lâkır -| diği ap” Atina 834875) w Budapeşte e dılar söylüyordu, ki! Onun bu ha-| ta İn şaşırınca takındığı > Be - Sebi * 7 2 nil line yerinde olarak gülünebilirdi. | Evet, benim ciddileşmeğe davra - İl , Amsterdam 1 12'6)# Yokohama 27287 Eğer acıma! nezaket göster -| nışımın çehremi bu şekle getirdi - 18,064 İs Moskova (1000 mek kaygısı olmasa! Sahiden pek | ğine eminim. Eğer orada bir ay - (| "ESHAM e kemikleşmişti! na olsaydı da baksaydım, ke * İs Bankas o 969—) lramtay 39, Vakit öğleyi bulmuştu. Güver -| dimi sig seçecektim. Buicidn 9 ŞüP |İ| Anadolu sa * Çimento as in:0 tede koşuşma, uğr sürüp gi: | hem Yy li 260) Ünyon Dek, —, Şir. 2 diyor, bir taraftan da gemi yol a- ın, kulaklarına arkasın - elemen a alya : e İryordu. Biçare ka; bir yan -| dan e bol bol kahkahalar değin * (| W vie e gemiyi idare edecek, bir yam | © birdenbire dönüp tayfaları süz (|| Pomonu #40) Telefon —— dan ve kahve faciasınm , Onlar, benim maharetli | 'atkrazlar tahviller ızaltmak için emirler (e verecek, değildiler, gülmek çini kezeme 7 ein irürüror 1 880 | Elekirii — vu isterseniz, bu üşün böyle geniş öl - if, " al Tramvat © 31,70 vüp saya iş mi bum eli işi ıl saçlı LL öhten 15,00 a yi m değil,... Bilâ -| kaptan ın öfkesini arttırdı. Hiddet. rn el - » ; Mi — “ i kis hayli yoruc ten bopoturup hoplayarak, gürler İl <a. 4 “ in Anadal s. “ di: Sıvas-Frzurum 05 İş Vüm ii Kİ Bı Jet! Bünek kızıl saçlı, komik yüzlü, patavat - vel Gemi, timarhaneye mi dön - “| Flunk yapıştığı yerden fırladı, sız bir delikanlı olan Flunk görün- güvertenin dibinedek uçtu! dü. Ayaklarında tahtadan koca - İD gözleri kala (o bulanmış man ee e bir halde yerde yatan Sayfnana ir Eallanan tayfa, (orada demiri tavırla yürüdü. İlişti.Ö k parmaklığa tutunup şendülse, pet sallaparti bir Güvertenin daha bal yayılmamış yerinden dikkatle geçen tayfa! rın geçişine kocaman elleri bol pa- çalı partalonunuh geniş ceplerin - de, böbön baktr. Alay (eder gibi z dikti. Ve tanır taramak, iler - ledi, Gülüşün sebebini şimdi kav * ramıştı, Demek bu tayfa, güldü - rüyordu. Elini bala bulayıp, ya - kalkındığı anda, kaptanın hiddeti yatıştı, O da gülmeğe koyuld Ağzından hiç ayırmadığı piposu* run ateşini tazeledi. Balla vrc'k nağına öyle bir şamar indirdi, ki vıcık olan avuçlarını geniş men - Mile silerek, koluma girdi, Neşe- nmişti, Homurdanır gibi mırıl - dı: — Gelin, sizinle birer buzlu bira tokusturalım. Mihneti zevk etmek de Aders oğlu için çe hünerdir, Zaten zararınız da pek fazla sayılmaz. Malüm ya, Ha: ere tatlısı ağdalı va di bayılırla; kadeh band m. 7 raym rıhi yanaştı. Ve arslan- la boğa herkelinii blanduğ ere çıktı. Aralarında evvelce karar ve- rildiği gibi bir ıslık işareti üzerine sarayın yukarki seddinde bulunan e arkadaşları ipe bağlı bir se- ti aşağı salverdiler. Hepsi birer i ekildi. Hep run kularından kaçmak istediler, Bu tiler, Bu suretle imparatorun uyu- makta olduğu odaya e ayak- larınm görültüsünden oimparator hemen uyandı ve yattığı yerdensiç rayarak kalkmak i esnada içlerinden Leon Valant adir biri kel vi ve Kanlar içinde yuvar parator “Meryem,, den kW istemeye ve bağırma- ürükliyerek 4 Hizmetlerimi unut- emilir senbu tahta nasıl ei Utanmadan beni şehirden b İmes , nefyettin. Kir di bakalım s kurtara: Diye Nisetor'un bağırışlarını ie lemeden sakalmdan tuttu. Diğer - leri kılıçlarını kabzalarile çenesi- ar, Nihayet Yani kılıçla başıma vurarak öldürdü. O esna - da hâdiseyi sarayın o mühafızları da Mer Saraym etrafını kuşattılar. Yani o zaman Nisefor” un Kelle ini scada ayınp RR çu toru alkışlamağa başladılar. ll Nisefor'un cesedi karlar üzeri- ne fırlatıldı.,, (Arkası var) İstanbul asliye ( ikinci hukuk mahkemesinden: Davacı Melâhat Sabri vekili avukat Hikmet İbrahim tarafi dan Beşiktaşta Hamam sokağında 17 vee henede müddealeyh Nazmi ot kta i ın » iren iş » bu ha im çıkıp semti o meçhule gittiğinden ilâner dava ( arzuhali suretinin tebliğine rağmen müdde- ti kanuniyesi zarfında cevap ita etmediğinden tahkikat günü ola - rak tayin kılınan 11—7—935 sa- İr günü sat 14 için yazılan davet- namenin bir nüshası mahkeme di- vanhanesine a) tahkikat hâkimliği huzurunda ha- zır bulunulması veya tarafından bir vekil göndermesi ve aksi takdirde wamelei kanuniye yas pılacağı malümu olmak üzere key- fiyet gazete ile ilân olunur. (7688)