Arp ÜLKEMİZDE A İE 5 se Vi Çorumda yaz günleri Belediye fiat birliğini temin etmeli — Hava tehliksini unutmıyalım! —Dilenciliğin & Çorum, (Özel) — Yazın müğ-l decisi olan, Ak karga, Kara karga, Ço ma, nasıl diyeyim, keşki gelmez olaydı... Günler var ki, Çorum bucakla- | rı, kızgın bir Arap çölüne döndü. Bunaltıcı, yakıcı, kavurucu bir güneş var. Bir güneş ki, insanları yakıyor, hayvanları yakı kinleri yakıyor ve koyu söle serin yerlere, b dam ser ya gö - nül ü ei duru; oca bir NE küçük bir m var. Bizim dondur - macınm gerçe gazozu, limonata sı, ayranı ve türlü türlü leri yok amma, tatlı dili, tatlı masına da diyecek yok misil. Pazar Günleri Nasıl Geçiyor ? Azat günü oldu mu, Çorumlu dostlar, takır takır arabalara at. lıyarak, Bozeşeğin sırtma binerek, | bucak bucak bağların yolunu tu tuyor, dalları al al basan kirazla- rım serinliğinde “Felekten hoşça bir gümçalıyorlar.,, Bağı, bahçesi olmıyan keki om Yazık ki, çok defalar, bu, hayal da bir hayal olup gidiyor?. Zira parka uzanan yol, bozuk, tozlu, ağaçsızdır. Azat günlerinde olsun, Sar - baylık bu yolu sulattırsa, tümen tümen sevgi kazanır gibi geliyor bana... Fiat Birliği Temin Edilmeli! Çoruma taze sebze Samsundan gelir. Fasulye, kabak, domates, sala- talık da bu arada.. Ben, henüz bunların kasi tadma bakamadım deyişine göre çok Fiatlı ii larmış. Domatesin kilosu 50—60, fas yenin 20—25, kabağın lie e Da ia ii meraktır sarıy. önüne önüne geçilemiyecek mi? mini tanesi 10—15 kuruş- mu Bir arkadaş, evvelisi gün kabak “e ii manavın birisine rmu; — Kaça kilosu?, — 30 kuru; arşı tai özi daha ucuz ve- riyorlar, diyecek olmuş. Bay manavın yüzü, yetmişlik bir kocakarı gibi kırış kırış ol - — Kabaktan geren vara var, demiş, bu, kabak b. 2. Eksik olmasın, selime | & dir, hoştur, çalışkandır amm şarda gene fiat birliği Sn dr.. Çorumlular Ne Duruyor? Başbakanın (Hava tehlikesi var) dediği gündenberi, gazete- leri, merakla alıyor, merakla açı- yor, merakla okuyorum. “Filan vatandaş, filan yurtdaş, filan soydaş on bin lira, yüz bin lira, iki yüz bin lira vererek Hava tehlikesini bilen üye yazıldı., “Yurdun bütün bölgelerinde bir uçak almak, uçak çoğaltmak, uçak için Ne vermek yarışı, se- ferberliği va Bütün ön gördükçe, oku - ve ime soruyorum: m gibi ağası, zadesi ve tiketi sayısız bir ülkede o hava ii bilenler yok mu aca- 2 değil ya, bu da bir me- rak işte... ci Bolluğu Yine » deri gl bie tü- kenmiyen par ça bahsedeyim, rl mü- cadelesi ne sonuçlar verdi sorayım iii Dedim amma: yy çelebi, kes sesini artık?.. v Nemelâzım, suya sabuna do - kunmadan keseyim sesimi bari... Cevdet Baykal Burdurda sıcak Burdur, 12 (A.A.) — İlk okul- larm smaçları bitmiştir. Sehrimiz kulları Gazi okulunda bir sergi hazırlamışlardır. diyecekler, 40 kuruş için Bir adam alacaklısını öldürdü Üç aydanberi yağmur yağmı - za sm çoktur. tte Çaltı köyünden 65 ya- mA “Hacı Hisar, Alı m Ali oğlu Mehmette alacağı kuruşu istemiş, bu yüzden çağiyle Hasanı yaralayıp öldür- müştür. Çankırıda deprem kala şarımızda biri hafif ve diğeri biraz şiddetli iki deprem olmuştur. Zarar yok- tur. Izmirda ekmek telâşı İzmir, (Özel) — İzmir, dün ak- şam ekmeksiz kaldı ve epeyce te- İâş geçirdi. imi sebebi, buğday Bi yı mış!,, şeklinde çıkan bir şayia ü zerine halk fırınlara koşmuş, iki, üç günlük ekmek satım almıştır. Vaktinde a ekmek - İzmir, (Özel) — Bundan üz! met ağa namında biri, karısı yal beslemesi, paralarına tamaen feci bir şekilde boğulmuş, O öldürül müşlerdi. Ve bir dizi altınla sekiz| tane ğer alınmıştı. e, maznun olarak mi liği Merillek a Ali, Esini eden ölmüş, geriye kalan hancı Hakkı, Ömer, Veli, Kürt Cafer i- yiz ve Büyük Millet Meclisi kararı onaylamışlardı. Maznunlardan Kürt Cafer, son ünlerde alâkadar yüksek makam-| lara başvurarak: Kırkağaçta siz kalmışlar, semt semi dolaşmış, belediyeye başvurmuş lardır. Belediye reisi gece yarısı oto say bütün sim fırmlarını ala “Yes, ORAK a Bu ur kalmıştır. Bilhass a bazı mın takalarda telâş ve sıkıntı fazla ol- muştur. İzmir uncuları da birkaç gün £ fırmları zanın ei MN Gi e Asıl suçlu benim | Dört kişi ölüme mahküm olmuş, hüküm onaylanmıştı; çar bozulacak mı? ilk pazar tatili Kırkağaçta ilk Pazar tatili bü yük bir neşe ile kutlulanmıştır. Ka e ein ve jandarma — m ayini Bu <i nayeti, öl ile bef işledim. Diye bir ihbarda bulunmuştü” Müddeiumumilik bu ifadeyi tespit etmiştir. Gaspedilen para, (isil dilerinden evvel tevkif edilip 289 altma alınmış olan hancı Hakki Ömer ve Veliyi de suçta ortak göf termişlerdi. 1 Halbuki netice umdukları gibi gi idam cezası alınınca “* dik edilince, Cafer şi di ni kurtarmak istemi$* tir. Diğer üç şahıs hakkındaki de lil, bu ikisinin istinatlariyle Öm€ rin bir ikrarıdır. — komutan Al e başvurarak, un fi ükseldiğini haber miş ve yeni bir'narh imiş) .İ Bundan başka Ziraa! mevcut Bağları kâfi ikta İ piyasaya yi dileğind bulunmuşlardır. Belediye, buğday “a un işinde Feta geri - fiyeti vilâyete yazmış, seikili istemiştir. Ekmek fiatlarının yükseltilme- si bekleniyor. * General 'Ali Hikmet için şölen Gaziantep saylavlığına seçilen Korgeneral Ali Hikmet Ayardelin Kayseriden ayrılışı dolayısiyle be- lediye tarafından sinema bini ASIN çamlı gün geçi la Yukarki resim, da bir ayrılık ziyafeti İmei Bu ziyafet çok samimi olmuş, | e ve ortamektep musiki ni 4 Şaban Saykom, güzel ve içten gelen bir söylevle yeni saylava u- Eye işler başarmasını dilemiştir. | mirde yangın — rd e ye- ni ke a bedesteninde kahve- ci Bay Hasanın kapalı bulunan kimin yangın çıkmış, biti- şik dükkân! ARPA da sirayet etmiş, kânlar ve eşya kâmilen sigorta - sızdır. i ığında toplanıp özel ve güzel bif bu toplantıdan bir görünüştür. * İzmirde a mahalle si — ir gın yerinde kuru lacak 200 esli üirmenler er mahal lesi hazıtlıkları dı dadır. Mu allimler arasında ai kooperatif kurulmuş, heyeti de seçilmiştir. Başkan, General: Kâzım Dirik" tir. ş Hissedarlardan ilk taksit ola * rak yirmi beşer liranın toplanma * sına başlanmıştır. Alâka büyük -' tür. Kışa doğru mahallede inşaat | başlamış olacaktır. Belediye, ar saları metre murabbamı yirmi be şer kuruştan vermektedir. Kadıköyü'nüm wi Romanı: Tefrika numarası: 15 Oturup kahve içmeği reddetti. Arkadaşı zle otelinde onu bekliyormuş. akat akşam yemeği davetini teşekkürle kabul nce gelebilir. rlar. Geldiği vakit saat altı vardı. > cak biraz yatışmıştı. Çekirgede, Bursaya giden yolu K özün edriye durunuz! dedi. Bir teklifi vardı: Burhanla Necdet Yazan: Safiye Erol bir yarış yapacaklar. İki yüz metre kadar ileri gittikten sonra Bedriye ye doğru koşacaklar. Bedriye birin ci gelene fil dişinden bir küçük fil verecek. rhan (amma da körükliyor, yaman kadın) diye düşünürken kalbi Necdet için üzüntü ile çar - . İpan Nesrin yalvardı: — abla. Ne olacak bu tozların içinde... Necdetle A derhal peki! demişlerdi. Münasip bir mesafe Nefesini idare etmel k aklına uzaklaştılar, egm kalkık kolu inerek start işaretini verin - ce gençler ok gibi fırladılar. İlk hamlede Burhan Necdeti on metre | Necdet canımı ko- uyordu. Bütün tek nik nida leri “unutmuştur. Göğsü J anlayabileceği bir tarzda tam he- efi Necdet birinci gelmiş oldu. Şimdi yolun kenarm: ın üzeri” ne çökmüş, başı kolları arasından sarkmış vaziyette, çocuk kendin - gelmedi. Halbuki Burhan karın adaleleri mekik gibi çapraz işliye- rek omuzlar dirsekler muntazam ir ahenkle gidip ya kolaylık- la ilerledi. Orhan: “Koşucu değil canlı şakul diyordu. Bedriye canlı şakul ne demek olduğunu sorunca Orhan Finlandiyalı Nurmiye veri- len bir lâkap olduğunu anlattı. bitmek üzere idi ki Bur- han müstehzi bir eda ile başmı çe- İh den geçmişti. Kuvvetini o derece israf etmiş, son damlasına kadar ni m tr ki şimdi... Neredeyse oturduğu taştan da yıkılacak. Alnından t0z- ların içine ağır ter damlaları ini - yor. Zavallr oğlan yoksa bayıla - cak mı? Burhan Bedriyeye bakarak bey kazandı. Ben yarışı kaybettim. Nefesinde hiçbir darlık, halinde virdi soluyarak yetişmeğe calışan Necdete baktı ve... Herkesin görüp en küçük bir yorgunluk izi yoktu. Pantalonunun arka cebinden çek- i| pat birkaç defa tabakanın sırtına — Hanımefendi, filinizi Necdet | caj tiği tabakadan bir siğara aldı, pat vurdu. İki yüz metre koşmuş gibi değlidi. Yarış yerinde kendi hara- smuın yetiştirdiği hayvanları seyre" br bir lord gibi ferah, kendinden min, Bedriye sıra ile birine ve öteki- ktı. İkisi dar güzel! N: Burhanm hâkimiyetinde ata baş ka birer cazibe gördü. Nesrin, içinden kan ağlıyarak Necdetin yanımda ayakta duruyor” du, Necdet heran bayılabilirdi. Utanmasa Nesrin onu kucaklıya * G diği Bedriyeye karşr bir küçük kin duymağa başladı. (Arkası var),