EMİLE ERE ELEME AR Tefrika No: İBÜYÜK DENİZ ROMANI | EAPEDMRNET Endülüste Kemal Reis 117 | | Yazan; İshak FERDİ Emir ül, yeni tahta gurmak İÇİN, kardeşini Öldürmek isüyordu ! Emir Said (Saliha) yı düşünürken. . (Cerine) de b Bu sırada lr - Yan sulh konuşmaları hayli ği tmı - ile ve Sultan burada haneda- niyle birlikte yaşıyacaktı. Sarayda yatan Emir Saidin yarası kapanmıştı, Bir! gü denberi ayakta gezebiliyordu. Emir Sait, sevgilisi zamandanberi görem! mişti, Gözünün önünde güzel Sa- linanın hayali dolaşıyo: Ogünlerde Epdülüs Sultanına: — Emir Sait İşbilyede kendi - ne yeni bir taht hazırlıyor! Sultan Abdullah Eri kuşkulanmağa başlamış! — Cerinedeki om “değişti! — meğe sebep yok. İspanyolları da- ii © rıltmak istemem. Diyerek kardeşini Garnatadan a ir Sait, ayni zamanda Sa - linanın ülibe de dayanamaz bir hale gelmişti. (Kara me Emir deli: vak-| tiyle Cerinede bi 'a görüş müştü, Emir, bu | m rahip- ten yardım istemeğe karar verdi ve kendisine gizlice şu mektubu yazıp gönderdi: “Cerinede General Gonzalve ile im söylemişti. İşbilyeye gitmek za - geldi; e m e bu görüş bugünlerde ne Yapmam iye geldiğini bildir - menizi rica ederim.,, Rahip Mellâ bu lk alım» e tmeap! Dedi « SN lüs En Emirlerinin en küçüğü de, rar da Binme —. ova midem ırsatını in de md rim ei bi e memur ola; m. teklif Serliandın h emiş si büyük karde- şi . arası açılacak ve bu suretle Endülü is hükümetinin kökünden Yıkılması kolaylaşacaktı. gdş?olursa, e vi Rahip Mellâya salâhiyet argâhımıza davet “t., v. İşbiliyeye gönderilmesi i- SİN, yeni tertibata başlandığını Söyle) i Dn yi b salâhiyeti a- > ef ei Her şey dır, Hemen kaçıp geliniz!,, ik Diye haber gönderdi. Emir Sait cenup kapısının a - çıldığı saatleri biliyordu. Şehirde beyaz atiyle dolaştığı zaman, ak - şam üstü o tarafa gidecek ve (Ce- rine) den iie ee zaman meri in kıp ardaki nöbetçiler ze Sine a inden şüpheye düş yecekleri için, yol bein kğ - Emir Sait bu kapıdan evvelce de Ey çok kere sorgusuz gi- dip gelmişti ” iebiliy e e te oturmak hül - yasiyle ne yaptığını bilmiyen E - mirin, bu meseleyi hangi yönün - den düşünse, kendi fikir ve seg lerine uygun buluyor. lerisini Mike ordi Emir nit İşbiliye yes e Mi ege in 1 hanedanın olan Prenses (Salina) ile e de umuyordu. (Salina) Emire vadetmişti: —Seninle İşbiliyede evleneceğim. Amcam Ferdinand böyle arzu e- giyme? Demişti. ayda otu - bae kendi İni düşünü - — İşbiliyeye gidersem, Abdul - ah benim tahtıma ikecek. o açılacak, Onu burada iken İsastadan kaldırabilsem, ne ivi o - lacak! Emir Sait önce kardeşini öl - dürmek için fırsat arıyordu. İlk önce, Abdullahın yatmasını bek- liyecek, uyuduktan sonra odası - na giderek, kardeşini göğsünden o günlerde ya- ie odasında iki karısiyle birlik - e yatmağa m mama ese korkuyordu. la koyun er yatmaktan bile m lay olmıyacaktı. ne yakayı ele vermek tehlikesi de vardı. Bu yüzden yeni (giyeceği tacı de kaybetmiş olacaktı, O ge İk apse neş 5 pü, Milli, Atımı ve kimseye görünmeden, el al ii gale saraydan çıktı. bah a emen > it cenup kapısına doğru ali zn ralarda dölaştı.. Heyetin gelme - sini bekledi. Talii açıktı, Abdüs- LL s Ozdiüi 12 in Liste — Sukutu hayal — Umusa le yal in ak —U sanmak ÖRNEK: Kel illini o kadar iş bekledi- gimiz bu zat, bizi ne çabuk umusa- ya uğrattı. 2— mi — Dayanışma. de vi li beri a Sml taki Itür işlerinde ergemiz, bütün Yani yüksek bir bilgi düze - yine ii armaktır. ekabet etmek — yap Rekabet — e Rakip — Önü: ÖRNEKLER 'Ekono: i öglekinile lüzum - suz önürdeşmelerin zararmı çeki yoruz. 2 — Önürdeşmek, o her zaman faydalı MR — Bay yüksek zekâsı ile, bütün önürdeşlerini yıktı. NOT: mize gönderilecek yazı - larda bu Kelimelerin Osmanlıcala- rı kullanılmamasını rica ederiz. 13 üncü Liste 1— Manzara 1, — 1. Görey (pay- Sage) 2. Görünüm, görüm (aspect) (1) ÖRNEKLER: 1 — Çamlıca sırtları, İstanbu lun en canlı göreylerinden biridir. şehir halkının yoksulluk görünü insana acı geliyor. lenin sosyal görü» nümü üzerinde durmak İsteriz. za Görü, DENEK EK: nen hiçbir y Ne bu Tarzı ii — Görüş, ai u İş üzerinde görüşlerimizi uz- KEM ben imkân göremiyo Ticaret — PER Tüccar — çi Ticari — ime ÖRN, 1— Dış ti işlerimiz Solun - a B — Türk tecimerlerinin ei yemesin ve artmasını arzu deri — — İntihap gereği Seçmek İntihap — Seçi mi, | men, özi gizi — Seçkin ee — > beğ ln hangisini ili 2 — Kamutay seçimi sonra emir r, 3— Mİ ikinci seç- Dabi em dört yıl — Bay « Türkiyenin seç - kin a (1) Kı komisyonu arasıra bir ram böyle iki karşılık şek- li koyarak, biri üstünde karar e ma yazarların vezkine bırakmıştı selâm arkadaşlariyle birlikte ka pıdan geçip gitmişlerdi. Emir S it de atını sürdü.. Henüz kapan - mıyan kapıdan geçp gitti, Kale - panyol meka do- an ka - nin dışında İsi laşıyorlardı. Emir bunl, rargâhın yolunu öğr. ri — Ben Sultanı bii e gide - Dedi. Bir İspanyol zabiti Emi- > yol gösterdi ve onunla birlik - e ğm karargâhına kadar an Rahip) karargâhta kaç gündenberi Emir Saidi bekliyor - du. (Devamı var) Yerli mallar sergisi hazırlıkları başladı Yedinci Yerli Mallar sergisi bu yıl gene Galatasaray binasında açı Tai r, Sergi 18 ğer a lacak ve 3 Ağustosa Okadar sü cektir. Yerli malı yapan birçok firma- ların hemen hem iyi olması için uğraşılmağa başla” nılmıştır. G m yam BAY İBRAHİM — Bayındırlık Şirketler Mi Bay İbra- KURUN'un Romanı:3 İki günlük hülâsa: Polis müdürü, Doktor Ne- ziri si sali çek miş, Hacı Yaşar Ağa hasta - da eli al - ti, bu bi linmiyen adamla bir defa ol sun görüşmediğini, yalnız mektupla anlaşttığını söyle - di. Bu mektupların ne kada merak ici larla gel - diğini, ini ra güç bir mevkie çok üzücü tuğun e olut orparua baraka anlatıyordu. — Nasıl oldu bu? ki mukaveleyi de ml - dim, demiştim. Daha doğrusu, birisi gelip benden aldı. ri gün zar sabahı, ben daha etirip bırak. ve erir. m aklımı baş e, hayır, öyle de- gil, hili kedi. kâfiydi, — Ne idi bunlar? — Ne miydi? Mukavelelerin Hacı Yaşar Ağa tarafından pul. lanmış ve imzalanmış bir tanesi, hastanenin kurulması ve yönetil - mesi için bir talimatname, bir de.. ir de? — aa götürül mek üzere kırk bin liralık bir çek. Gördünüz mü olutu? Tanımadığın bir adamın adma, kendisiyle hiç g meden, iş yapmak; kırk li nu kabul etmeyim, güzel; (fakat bu çeki kime gönderebilirim? Haz | cı Yaşar Ağa kim? İşi, gücü ne Adresi ne? Ben, me si bunu arakadaşların bir şakası mıştım. İş erme girince ren- gini, biçimini bilmediğim bir ada- mın böyle büyük bir işini nasıl ü- zerime en bunu mam,, di kime? Ni imiliklür da biağri bir hayale! — Sonra ne yaptınız? uzdur boş yere vakit abaya lr Ben seni tanıyo- rum, sundan, doğruluğun: dan eminim. Doktorluktaki husu- si usullerini biliy, göstermeğe, hissettirmeğe lüzüm görmeden seni takip ediyorum. Yanlış bir hareketini görürsem, hemen haber verir, düzeltirim. Te- reddüt etme, işe başla, talimatıma göre hareket et.,, Belli ki bu adam, beni adım adım takip ediyor; her şeyimi biliyor. — Peki, sonra ne oldu? — Ne olacak; başvur- bie kırk bin lirayı alarak ken namıma yatırdım ve bir hesabı cari açtırdım. 'aşar ağanın söylediği arsayı satın aldım. namınıza Bu sorgunun DAİ Nezi- — Kendi lilikler gösteren parlaklığını al . dı. — Hayır, üre Şefik kızı Binnaz için satın aldım. — Bu da kii m? him Ankaraya gitmiştir. — Bilmem; Hacı Yaşar ağanm 5 — KURUN al YASAR A EE a e ii Si “| zifeler) bebillmi mecbur adiğe! bir yük altına girmek!.. Bu.) katmadan 2) MAYIS 1935 e Yazan: A. ismet Ulukut Aranıp bulunmıyan bir Hacı Yaşarağa varken bir de binnaz mı çıkıyor? en yakın akrabasından olacak sa" nıyorum. Çünkü yine onun emrile bunu yaptım. . Bari bu Süleyman Şefiğin kim ollağein öğrenebildiniz mi? bu ez “ lite tanı şar ağa hi | rar em iyiliğinde E Tam halde niçin gö » rüşmediniz? — İmkânı yok da ondan. Bun- dan on yıl önce, yani ben yirmi altı yaşında ve Hindistanda iken, öldürülmüş bir doktorla nasıl gö- rüşebilirdim? — Öldürülmüş mü? Niçin öl dürülmüş? Kim öldürmüş? — Bilinmiyor, öldüren de bu * lunmamış. mek ki şi imdi bu ad Binnaz adında iie kızı Balesi ve Hacı Yaşar ağanm en yakm abasından oluyor. Peki, ne * rede, hastanede mi? Doktor dünceli bir baş salla » erdi: l yışıla cevap v: — İşte şimdi, en nazik nokta - ya dokundu: üzüntülü v ler (va* mu söylemiştim. Onlardan biri, Binnazı bulmak ve hastaneyi ona teslim etmektir. İki yıldanberi tas çalış- küvvetle tığım es ME ) bulmağa mu dım. vaffak oli serveti bir takım sizler uğ » runa sarfediyor. Öteki, öldürül « müş bir a nerede olduğu Bu biraz bilinmiyen ,kızı. Bu aha önemli (mühim). Bu kız da öldü rülmüş, yahut bir tarafa kaçırıl - mış olamaz mı? Öldürülen doktor zengin ise, servetini elde etmek için kaçırılamaz mı? İşte gerçekten harekete getirecek bir iş, Polis müdürü Cmil bunları dü- i ki doktorun şimşek gibi. an gözleri ona ( dikilmişti. Dudaklarındaki mânalı gülümse- menin rengi biraz daha koyulaştı. Bir dakika için kestiği sözlerini tamaladı: — Onu ( bulabilseydim, belki Hacı Yaşar ağanın kim olduğunu anlayabilirdim. Bu sözleri polis müdürünü ha* rekete getirmeğe yetişti. Dokto - run fikrini doğru buldu. Her hal- d # leri meydana Ki vap veri Mi iz biz onu a- rar buluru: k “teşekkür ederim. Ne “| kadar büyük bir iyilik etmiş ola- caksınız. Hem beni çok ağır bir yükten kurtaracak, hem de kim bilir nerede nasıl biri hayat geçir mekte eke zavallı bir kızı mes'ut edeceksin! ( Devamı var), MUZ. muz. Biraz a çok