18 MAYIS 196 Mi NETE çin ile bağlamal resan bir maç 3 İyi oyun, heyecanlı oyun, ii temposuz, manasız oyun, hız, yavaşlık, iyi ş, berbat vuruş nedir, ortaya Bid. Kli Rakibine karşı za- man zaman omre bile gösteren e hal e eği ilm görmüş gibi yl vardı. Beşiktaş — "Apollon maçlarından ve Rober Kollejde yapılan atlet Beşiktaş : 3 — Apollon: 1 Beşiktaş takımı değerli bir galibiyet kazandı. Yunan- lılar iyi oynamakla beraber şanssızdılar İşte birçok noktalardan ente- ruşu Beşiktaş forlarına pek iç fe- rahlığı verecek gibi görünmüyor. ... Hakem Kemal Halim'in düdü- ğüyle beraber Yunanlılar ileri a- tıldılar. Bu akmlar sağdan kesil mekle beraber Feyzinin iki kere üstüste topu sağ ayağiyle karşıla- maya kalkışması sıkıntılı bir iki dakikaya mal oldu. Arkasından Beşiktaşlılar sağ- dan bir akın yaptılar. Yunanlıların tıknaz beki müthiş bir ıska geçti. Fakat Beşiktaş sağ açığı böyle bir lütuf beklemediği için topa kale- i ciden evvel yetiş — Yaşa.. Şeref.. Haydi ken- İşte böyle açılan maç tam yirmi dini göster be çocuk! dakika iki takımın biribirini şöyle Bir an için duraklıyarak, bu da İçimde, kendisini gene es- iş kide görmekten doğan Gi memnuniyet duyuyorum. Bun! öy ki çıkıp girmelerini bir çal ım karşı- pl Beşiktaşlılar e dizilmiş. ler Mehmet di — yi Nuri — Faruk, a — Hayati, Hakkı, a Şerek E Beşiktaş kiral saral Bununla beraber r bir bat U- nun santrfor i sebebini iyice amın Er ileri e ğim. Yunanlılar kusursuz boyları ile durdukları yerde bile genç ve saçlı, boyu ile kalecileri takımda derhal ön-| ması idi.. 0 gözü alıyorlar. Hele kelecinin du- bir denemesi, sağdan soldan zor- lamasiyle geçti. Oyun hızlı, fakat zevksizdi. Bunun başlıca mizi Lİ ii dan ve açık uzun paslarla oyna- Bir bakıma ikta; tam dengini bulmuş sayılabilirdi dan i- in vuruş- İ ları Beşiktaş kalesinin önlerine kadar düşüyordu! Onlar yirmi dakika biribirle- rini denerlerken biz şunları gi Sol açıkları tutulmıyacak ey hızlı; şutör ve bizim birçok s0 çıklara model olabilecek nil kaş cu afları ye. iki bi k mü- kemmel hal n değerli tarafları çok düzgün ve durdutmadan vuruşları. Beşiktaş takımı ise bu düzgün- lük karşısında hiç de hoşa gitmez bir oyun çıkarıyor. Takımda ev- velâ bariz bir “çalışmamış,, görü- nüş var. Hayatiden Eşrefe kadar for hatlı iyi değil. Oyuncular a- detâ teker teker oynuyorlar. Hak- hattı da ken- haf üzgün ve uzun vuruşlarla vaziyeti kurta- rıyor i b *# dakik zannznza değişi- i. Beşiktaşlılar sağdan bir hü- nlı dav- şaşırmasın- dan imi es Apollon ka- lesine ame rise başlar gibi yeni bir oğllık kasi ndı.. Bununla beraber Beşiktaşın iyi olmıyan oyunu sürüp gidiyor. Bu- nun içindir ki Yunanlılar şimdi daha üstün görünmeye başladılar. kalesinin önü karıştı. Sıkı bir şüt ve gol! Vaziyet 1 1 berabere olunca, Yunan zorlaması daha arttı. Yi. nan sol açığının fevkalâde bir şü- tünü, Mehmet Ali kendini yere a- tarak güç halle tutabildi, Arkasından Yunan sağ açığı- nım demir gibi bir şütü kale tut- 1 1 di j1 gitti .. İkinci devre gene ayni tempoy- la başladı: Yunanlılar daha üstün, daha nefesli ve top daha çok Beşiktaş alanında dönüp dolaşıyor. Yoru- — De (Devamı 7 inci sayfada) izm müsabakalarından görünüşler Feneryılmaz üçüncü küme şampiyonu n Şeref alanında Fener Yıl- di meni İk erer Hakem Bay Suphini a e nin Feneryılmaz piyonluğu a ord ragümrük 26 pie ikindi oldu. İzmirde lik maçları İzmir, 17 (A.A.) — Bugün lik M2 devam edildi. Netice - ler şunlardır İamiigier 3—1 Bucayı, Al tay 11 — 1 ile Şarksporu, Kal - pe 15 — 1 ile Türksporu, Altın - idaresinde yapılan bu oyunda birinci devre andı ve 1 Haliç 18 puvanla üçüncü luğunu kazanmıştır. aş yazlar da birçek i > me receler almıştır. Fener Yılmazı zandığı mumakiyeilerdn dolayi tebrik ederiz. ordu 4 — Oile krizi yen * mişlerdir. Bu hafta sona ere" maçlarda aaa İzmir şampiyon * nu ve Altınordu ikinci olmuşlar" dır. Ankarada şilt maçları Ankara, 17 (A.A.) — Bugün sit TİRZTAFMNR devam edilamiştir Bugünkü maç cezası affedilen Çankaya ile Demirspor arasında idi, e ora karşı ikinci takı- iyle Çanka 1 mea pi eserle bitir - di. n mühim maçı, askeri fabrikalar a müdürü General Eyyübün, aya ve Ankaragü- cü takanlar karşılaştırmak için güzel bir vesile olarak hazırladı - ğı kupa maçı idi. Uzun zamandanberi Ankara - ların Dem Yi betli olüzül tertip ettiği bu maç, nkara sporuna güzel bir gün Na. çireceği pek âşikârdı. Nitekim sa- at daha beşe gelmeden saha hın- cahınç dolmuştu. Tam sa: ivbae takımlar al - kışlar öeii sahaya çıktılar. utat merasimden sonra hakem İhsanın idaresinde oyuna başlan- dı. | "| ceği beklen İlk d e güneşe karşı dü * şen VE emre Lez anına kü“ has Heine sonra hâkimi * yeti ele ii ıla; ale iğ yaparak Am aragücü Ye tehlikeler ya * “ıprejaodıyca Devrenin ortalarma doğru mü” savatı tanzim eden gol çıkarmadan devi İkinci devrede güneşi ip rma alan eski şamiyon ş kak peer hdi lehine çevir€ m içi ölmeniği m da çok se eri her iki k#” leye de tehlikeli vaziyetler gös * termelerine rağmen çok canlı ** güzel bir oyundan sonra bu da re de her iki takım gol çıkar madan maçı beraberlikle bei ler KURUN'un edebi tefrikası : Kapan MN haykırdı: il bekliyor mu?.. dı: kaptan parasını vere - yim bari. O hem koşuyor, hem söyleni - yor: — Sen otur yerine. (o Hesabmı görürüz, Karanhla otomobilin homur- dandığını duydum. Kaptanın ya- E il xe gi 60 Bürhan Cahid ——İ seke nımda olmayışından istifade ede - rek beyaz köşkü gözden geçirdim. Biraz önce azim $ görünen ib Kaptan ve Hasan Reis beraber geldiler. Biri büyük bir tepsiye hazmladı- ğı alâminüt yemekleri getirdi. KE MANŞ Se OO re ocuk gibisin, diyordu. Bi raya kadar gelmişke; sı dönülür mü? Yarı hat gidersin. E anlat bakalım, hem yemeğini ye hem konuşalım. Se - simdeki Ele mi İy-a teksizlkten keni orkuyo: Kaptan b çışımı mi selesine verdiği için > bana sualler soruyor. Mimi kağ çektiğim — ıztırabı anlatabilse Ne esi tesadüf beni böyle o- nun havasında, ona bu kadar m a kendisinden bahsetti- remiy! Günd ki Kaptan orada na- sıl vakit geçirdiğini anlatsın. > - nim geldiğimi duyunca ne dedi ğini söylesin, an denizden, balıktan, dübeli zerzevatlardan bahse - diyor, Lâkırdıyı ona getirsin diye bekliyorum. O buralara yem Mırıldandım — Nilüfer Bon ne âlemde? Bu akşam rahatınızı e diye kim bilir ne kadar kızmıştı Bunu söylerken tabii . için ne kadar zahmet çektim, Eli ptan durgun, ehemiyet ver - ez bir sesle cevap verdi: — Yok canım, neden kızsın. Bu sabah balığa çıkmıştık. Bana ba - ee üzerine bir kitap buldu - u söylüyordu. Onu okuyor - duk ustu. Ben de sustum. Gemici fenerinin donuk aydın - ği lığında Kaptanı düşünceli görü * yordum, Reis yanımıza gelmif' gevezelik ediyordu. Nilüferden dn i aptanı rasıl zorluyacağımı dü" şünüyordum. Bana öyle geliyor yi önceleri Nilüferi konuşmak m fırsat kaçırmıyan Kaptan şimdi hazırladığım bahaneleri anlam8 * mazlıktan geliyor. an bir şeyden mi şüphele”” "Sık sık gelişim, eek görünüşüm kuşkı epi y Yemek yerken al boğ* zrmde & vi kalıyor. e beyaz köşkün yuksr pen Sare yeşil ışığa bakıy9 (Devamı var) |