129 İskender zaferlerinin | ari ni yazdırırken.. Genç imparatora (yavaş yavaş | Makedonyalılar da diz çökmeğe | başlamışlardı. akender bu sırada zaferlerinin tarihini yazdırmak için Aristonun Yeğeni Kallisteni is” i de Yunanis - ea İskenderi de kemi! iletleri g'bi, diz (o çökmeden se- lâmladı. İskender, önünde diz çökenleri alnısdan öperdi. o Kallistenis'i İn Bab'le geldiği gündenberi bir de- fa bile öpmemişti. a Ka'listenis imparatorun zafer - lerini iz - kumandan - A ndan nl'yerek yaz - mağa baş e eme bu za- İeleri an'atırken: “Şöyle vurdum.. Böyle kestim... Yeni ülkeler istilâ e bütün zaferleri mek istiyor ve ta- the öyle Dm için Kallistenis'i sıkıştırıyordu İmparak sirafmd mandanlar süsuyorlardı. Kal'istenis bir gün el'ndeki ka- lemi yere fırlatarak: Ben, burada gözümle gör - rmadı.. Sa- dece yerdeki kalemi aldı ve Kal- İstenis” e uzattı... Kallisteni sonra Nr zaferlerini kendi gör - düğü ve anladığı gibi yazdı. . #4 İskenderin Bab'ldeki saraymm “trafında kendisini muhafaza © “sn bir zadegân bölüğü vardı. nara (Kral oğulları) derler - ir gün bu gerç muhafızlard İldürmeğe karar vermi Muhafızlar, müverrih Kallis - nir m cesaret sere eliyerisi ve: Ni er ii » iyorlardı. , Delikanlılar bir akşam impara m yatak odasına yaklastıkları BASİL li A de LL İİ A Na i. şir ederek Mkü işti, N DA YAZAN: ISHAK FERDİ Si lim dineli: (iskenderi elbiriğile öldürelim!) İskender, zaferlerini yazdırmak için Yunan'standan (Aristo)nun yeğenini getirtmişti. Saris bu sırada İ imparatoru ölümden kurtarmıştı Sar's, (Kral oğulları) nın İsken- deri öldürmek için ittifak ettikleri ni duyunca, derhal arka kaj m imparatorun odasına girdi. m3 anlattr.. ender, genç mubhafızların - kargılı süvari muhafızları sakla - Sl Yeson Gene omuhfızlar (o birdenb're kapıyı açarak i — me İs- > tehlil görü (Sa- Yabancı Postası Babasını öldüren Viyolet Noziyer idamdan Viyolet Noziyer.. Fransada babasını öldürmek su- | çu ile idama mahküm edilmiş olan Viyolet Moziyer hakkmda verilen idi ris) il and anali ni peşi Kek siğimlan Odada kli üvariler kar N i acık. gılarmı uzatarak (| delikanlıların | |: bir istida üzerine e karına Mepa ve altısmı bir- den öldürdül. Me enc Sa dn biri ölür - en — - Kali" stenis'e uvduk.. Başı - mıza bu felâket seldi.. Lânet ol - İskender bu Möztetdöl şüphele- nerek Kah'istenis'i uvkudan uyan- dırdı... Odasma getirtti: — Bu temiz yürekli çocukları benim aleyhtme rik eden m'sin?... Yunanlı müverrihten (Saris) de hoşlanmıyordu.. Çünkü Kalliş- tenis tarihte (Saris) ten bahse - lm şunları da kaydetmişti: mparatoru < etrafındaki dalkavuklar şimartmıştı... Saris de bunlarm başında - bulunuyor - kle Halbuki Saris (© imparatorun karşısmda henüz bir defa bile diz çökmem'ş ve ona kat'iyen baş iğ - işti... Kallistenis imparatorun yüzü - re hayretle (bakarak cevab ver- di: — Ben şimdiye kadar hiç kim - senin beynine giren yolu bulmağa şalışmadım.. Kimseye tahakküm etmesini de bilmem.. Ben bu tec - rübesiz çocuklara bazan “insanlık dersi vermeyi faydalı görmüştüm... Onlara hiç bir zaman (Haydi, gi- iri 1 nkü, tahtma göz dikecek ai lan | değilim, . Kallistenis bu son sözleri söy - n, mânalr bir (© gülüşle (Sa- ris) in yüzüne bakmıştı. Kallistenis (Saris) i İskendere İk geti a F t, görü- şünü, » ondan korktuğu için - ta - rihe kayılirisiii çekinmişti. İskender, Kral oğullarmın ki - min tarafmdan teşvik ve tahrik edildiğini iyice anlamıştı. Kallistenis'i o gece tevkif etti - 8 (Devam: sar) “ b Lu hepimiz birden pire - ©» Hücum erme - | cak bunları Ulusal işl FITRE — ZEKAT Fitre ve zekâtınızı bir kişiye vermekle, olsa olsa onun en çok üç beş günlük yiyeceği çrkar, An- ceza daimi küreğe çevrilmiştir. Unutmamalı ki Viyolet annesi- ni de öldürmek teşebbüsünde bu- Tunmuştu. Ne de olsa, kalbinde büyük ve acı bir şefkat bulunmuş, dört bin frank kadar bir para göndermiş - tir. En son geçen-hafta, Noel bay- râmto'mak dolayısiyle, < talihsiz kadın gene kızmı © unutamamış, Noel Ma gres yetmiş beş frank yollamı Viy mi annesinin Cumhurre- isine yeniliğe mektubun hülâsası 2 A, “Bay Reis; kızım Viyolet No- ziyer'in affını saygı ile diliyorum. Ben, talihsiz çocuğuma, bütün çek tiğim ıstırabları bağışladım Mesleksiz birtakım ilm © nun parasiyle yaşıyor, para almak için onu sıkıştırıyor, ahlaksız, ten- bel talebeler Viyolet'den istifade ediyorlardı. Bay Reis, gözünüz ö- nünde olan dosya, Jan Dabön a- dında bir genci, ne bahasına olur- sa olsun, memnun etmek için kr- zımm ne kadar namussuzca ha- reketlere sevkedildiğini . göstere- cektir. 9 Ağustos tarihli mektubta bu gencin bize “casusluk,, isnad ettiğini, bir otomobil satm almak için yapılan müzakereleri, Daben ile arkadaşlarının komisvon iste- Seni göreceksiniz. Kızım, &- e pirmezden evvel 21 Ağust tarihli bir mektubta sana para möndereceği azmıstı. Nihavet, Follus'da 16 sokağında Ambasadör otelinde kürkei Bronsvik dairesinde olan n mi çi kesmek teh - di bulunmak içindi. Bay Reis, bunu da işaret et - mek İsterim ki kızm eve geç gel - mazur #östermek icin ön. derilen tezkereler Dahen ve sin dasları tarafmdan taklid edilerek yazılmıs ve imzalanmıştı. Pav Rels. eminim Xi fatnde bn- Tayyareye veriniz. | lunduğum derin ümitsizliğe acr. iz başa yacal Ben o: ocağımın şerefi- | — KURUN 90 Birmetkâmen 1934 esim mamaya laik ayal e elele el un edebi romanı : 18 GÜL ÜSTÜNE GÜL KOKLAYANLAR Yazan: Selâmi Izzet Kayacan Ellerini kavuşturdu: u unutalım Zeyneb Ha- nım... Beni affedin. Zeyneb cevab vermiyordu. — Bana dargın mışınız?. fendim?.. Dargın mısınız?.. “Üstün yorgun bir sesle ısrar Zeynebin hâlâ ağla : E- kapandı, Kendini gene kaybetti. rebel Tekin, muntazam çalışmadığı için, verilen işler! vaktinde e remediği için iş bulamıyordu za: ten... Bunun için de, evdeki alât ramadı.. Sabahları arı Ay- EBA geliyordu. Oda, iyi, bir oda değildi. Aygen de durup dinlenmeden yün örüyordu. Bir akşam kaldırımda, ev sa - hibi karşısma çıktı. Odanın anah- tarmı bıraktı; — Hanım giderken size verme- mi söyledi, dedi. Aygen bu vakit nereye siri. Belki de yün al ir müddet düşünceli ai kaldı. göni 3 “İnadı, sonra fazla bir şey ml yukarı çıktı. Odaya girdi, elektriği yaktı... Masanın üstünde duran Aygenin işine baktı... Sabahtan beri el sür- memişti. « i Jadı.. o Odanın içine göz gezdirdi.. Tekrar aşağı inmek, bir meyhaneye girmek istedi.. Hayır meyhaneye değil, bir kahveye gi - rip oturacaktı. u sırada gözüne, masanm üs - tünde bir kâğıd ilişti.. | Kâğıdın yanında bir de kurşun kalem du yordu... z Yaklaştı, Aygenin iğri, büğrü, güç okunur yazısını heceledi.. Aygen gittiğini bir daha gelmi - yeceğini yazıyordı halde Tekin fazla müteessir olmıyacak- tı. o Kendisini sevmediğini bili. - . Ona gelince, o Tekini sene çok sevmiş bu sevgi den çok acı duymuştu.. Aramamasını da tenbih ediyor - du. İstanbulda kalmak niyetin- de değildi.. Tekinin fena canı sıkıldı.. o Bu zamana kadar ime vE bırakmağa alışmı kalmak onu inler Diş gı - cırdatarak homurdandı: — Cehenneme kadar (yolun ar! Birtaraftan da zihin yoruyor be- yin patlatıyor, düşünüyordu.. Ay - genin kaçmasına sebeb O neydi?. Neye gitmişti? Birden hatırladı.. Bir beraber gazinoda otururlarken; Aygen ona bir genci göstermişti .. Bu genç kadından gözünü ayır - mıyordu.. Aygen usulca: — İşte dedi, hani sana anlat - mıştım, benim ilk sevdiğ'm adam. R müdafaa etmek meeburiyetin. de bulunmuştum * fakat bugün Vi. voletin kızım olduğunu unutma. ma imkân yoktur. Bay Reis, beni hayata bağlıyan bi ei. kelli Mesele anlaşıldı.. o Aygen ilk sevdalısına gitmişti. Güle güle .. mn... Gidene altın - dan köprüt... Aygen doğru tahmin etmişti ... Onu sevmiyordu... Fazla mütees - sir değildi... Gülümsiyerek indi, sokağa ai . tı. Bir kahveye değil, yad biraha - pon gi Bekâr kald vakte kadar i içti.. Ga- zino yekun sonra çıktı. Oh!. Rahattr.. Düşünecek kimse - si yoktu... İstediği gibi yaşayacak- tr... Fakat on gün sonra sıkıntıdan bunalmağa başladr.. Senelerden - beri bekâr yaşamağa alışmamıştı. İşi yen bütün tembelliğe vur- du... Bakacak kimsesi olmadığın- dan daha da az çalışıyordu. Mete- liği kalmamıştı.. Borcu artmıştı ... Gırtlağına çıkmıştı. Aygen kaçtığı gece: — Elimi sallasam ellisi!.. işti... Yerine başkasmı ko- yacaktı.. Fakat kırka yaklaşmıştı.. müştü.. Bir zamanlar her kadınm gözünü çeken (halinden hiç bir eser kalmamıştı, Üstü başı da kalmamıştı.. Eski pi bakrmiğız - Simdi İtiraf ediyordu... Ne yapsa, Zeyneb gibi bir kadın bulamazdı. İçini çekti... Zeynebi arıyordu.. Zeynebi öz“ lemişti... Onu göresi gelmişti. E - vini, odasını arıyordu. Akşamları eve geldiği zaman sıcak bir çorba Bütün parasızlığına müte - mez e Bu çiçeklerin altın - in vicdan azabmın dikenleri var - "Fa kat istememesine en hep bunlar aklına geliyordu. Bu hazineyi Üstünün elinde bildikçe e bir kıskançlıkla kıvranı - — ne de olsa, eski güzeliğine mağrurdu. bin, e sini unuttuğuna bir türlü ihtimali miyordu.. Hayır, unutamazdı.. ğa - nu öyle çok sevmişti, ki unutması” na imkân yoktu. Filvaki Zeyneb Tekini arama - mıştı.. Amma arayamazdı, çünkü nerede olduğunu bilmiyordu. Fakat Üstün gibi bir erkeği ©- na tercih edemezdi.. Üstün iyi bir Onu Üstünün elinde almak için kin,e Telinin kol Tekin, tek başma My ruyordu. » bir kere görünmesi kâfiydi.. Te - llarma kom. (Devasa var)