N 7 ye. i yi li | Bi İ | | ve yaretıcılığı âmil olub Atatür wn $ — KURUN 29 Birincikânun 1934 Yabancı Görüşile MER Türk dilinin temizlen- mesi ve yenileşmesi azan: Dr. Friedrich Giese Breslau Üniversitesinde profesör Türk ulusunu ve onun önderi- ni bilhassa alâkadar eden bir çok fikir meseleleri arasında li i X lerden temizlenmesi işi, bugünün in Türkiyede ehemmi- — ve zorluğu daha çoktur. Çün- kü Türk ön dili vekile “kas - den,, arapç lerden er olarak İbne ok nmak- tadır. Bu sebeple nisbeten kolay sanrlan dil kağ düşünüldü - günden daha gi akıa daha geçen yaşam bu hu - susta ilk tecrübelere girişilmiş ve erçekten bazı düzlet - meler (islâhat) yapılmış ise de, yn ve şümullü bir ölçüde bir ancak Türkiye Cumh ga eti Reh isi Kemal Atatürk ara dan tatbik edilmiştir. . Çünki sefer dil işi e ir ielerile la raber ele alınm 1932 yılı e bu mak- sat ile devlet reisi İn “Türk Dili Tet tkik Ci ti, , ku z alâkadar bütün çini. ig sm miytir' Bu işleri kararla ei İ .gin:1932 .yıl Samoiloviç ve aştırma kuru! - tayr,, sayılamaz. Nitekim bü, kon- grenin açılma söylevinde de ileri sürülmüştü. Bu kongre ii e “Türk kongresi idi ve yalnız dili ile 7 oldu. ira le tanınmış dostları bu mii e davet edildi. Şu halde bütün Man dil bilgisi işi değil ynı zamanda ve her şeyden ö ne bir iş idi. Atatürkün önderliği vini vermek gâyrat ve amacında «- dan felsefe doktorluğu almış bu - lunuyorlar. Fakat bu elemanlar yapılacak iş için yetmez. Bu işte | heves ve heyecan duyan kimse - eni lerin geniş bir eee toplana . ez bilgisi ri nde all vu ln dil işi - usurlu oldu, EEE b bu işlerde ve ve be- ğını, di eğer Türkiyede, Le dil şid terdisiyona ( sahib olarak dl bilgisi ile ne- ler EK lâzım ve mümkün olduğuna dai t ve tecrü- beleri haiz ERA dil işinin nasıl bir şekil MI olacağını a - raştırmaktır,. ü bu iş hakkım. daki fikirler ve ia Sel dağınık » biribirinden ayrıdır. Türkler ai aralarında ve garbda ha im ilim metodlermdaki fikir ve elk Kyıalığını kendileri de ii Dil işi inan işidir Büyük Türk Ulusu gibi her ulus u soy - sal biliğin değişmez, üzel bir ku - ralıdır ki biz de bunun (dışında ,kalamazdık. r ulusal kurumu'özenle, yön düüle, perkitmek gerektir ki bu da eksiksiz bir güvenç ister. Zira tutamaksız kurumlarda (o verim ktur. © İşte önce kay benim anı- larak, bir kurun ikizli daha batı soysallığını > imipre üçüz- lü yürütülen bu iş ne iki yüzlü, ne üş görünüşlü idi. Onun bir yönü, ir yüzü ve bir gidişi" vardı: Yalnız Türk, salt Türk Türk kültürüne arap inanını ve buna da daha sonra batı soysal Yin aşılayarak güya bizi yapma cık Osmanlılıktan su yolda kur - r yöndeme uyarak yü- en kıldacı an- rüyemez. cak | sal yol . raf geniş muhitlerin birlik çalışmala - ni m Türk Dili Tetkik Cemiyeti - rulduğu gi ündenberi Türk işin ve - yaz çalış gayreti ve bütün e dil rl için gös- terdiği alâka hayretlere şaya! en bir Alman sıfatı ile, yani dil bilgisi için birçok hizmetler yap- — bir ulusun çocuğu olmal klığım arile, ancak Türk devlet reisi - nin İLE ve milleti coşturan teşviki ile izah ve ifade edilebilen bir mucize önünde bulunmakl dil bilgi kurumunun arifesinde bulunuyoruz. Türk — Yunan Ticaret mukavelesinin tatbika- tındaki zorluklar rk » ofisi heyeti bay Mithat Nemlinin reisliği altında bir toplantı yapmıştır. Yunanistan ile yaptığımız yeni ticaret muka - velesinin ikatında (o görülen müşküller bu toplantıda gözden geçirilmiş ve bunların kaldırılma- sı çareleri bir rapor halinde tesbit ilmiştir. Rapor iki taraf hükümetlerine birler ticari münasebetlerin de kolaylaştırılması iste- nilecektir. Türk - Yunan ofisi, mu. kavelenin tatbikatile mütemadi Si let ii dillere mukaye- erin ikiye lâkadar ar olmağa ve en idel şikây a e dileri üzerinde de a. | “etle baki derek Hah ede ie yapılacaktır ve yal - gebbüsleri beta gününe yapmağa ruz dil bilginleri değil, aynı za - manda dil feylesofları, ırk araştı. rıcıları ve palâöntologlar da Tür: kün ana dilinin güzelliğini, üstün- lüğünü ortaya koymak için ir - leşmişlerdir. Bunun la beraber bir çok'ilmi meselelerin hepsini hâl - ledib bitirmek için dil bilgirle - rinden ve mütehassılardan mü - rekkkob sir heyet ! teşkili Dana Şimdi de dil ileri öğrenmiş olan a çok Türk bilginleri vardır. Bi lardan bir kaç genç de yedim ni karar vermişti: helin 3 Darüşşafakaya teberru rini “Şair Nişârbent Osman,, niyle desin. etikleri bir vakıf su. Kendileri ili iken evlerde otu acaklamlırı Ölünce evler Da- din biribirini viii yayıl - masındadır. Türk ulusal ö ünüemeleşinin tüm özlüğünü içinden kavrayan Büyük Önderimiz yürü dönenmeyi derinleştirmek için hepsinden ön - ce gönül birliğini kültür bağıyle perkiştirdi. Bunun için de bir tek >: vardı.. Tutsaklığa düşürülmüş Yabanc Postası Türkiye hükümeti, ulusal ıslâhat yapıyor Mısırda çıkan ELBelâğ indi Türkiye hükümeti, bütün şark ulus- bunların k sır ulusu” nun dikkatine değer, büyük ıslâhat yap- mıştır. Türkiye hükümeti her Türk va - tandaşmın kendi ailesi . bir ya Türkün sölülesi ae olacaktır. Bun- e paşa, bey, efendi, ünvanlarını pi bi ve bun ların yerine bay ünvanını Li, Bu ünvan, eskisi gibi, isimden sonra değil, önce kullanılacaktır. Meselâ, Ali bey erik) a Ali denilecektir. Avrupa dahi bu tarzda hareket amade. ve Mis- ter Jons, Mös; ler Frederik derler, ve İL a üm gibi bizi Mn şer Mösyö ve Frederik lemez! a eni islâhat, Türk inlülâkendan doğma Türk inkılâbı eski Osmanlı imparatorluğunun mazisi ile Blm alâ - b kesmiş ve baü i bir Türk ulusu kurmuştur. Türk ulusu Türk in - âbını batı “garb,, Driyekinin en ileri ve esaşlı temelleri tır. Türkiyenin iy yaptığı yeni liklerden bazıları belki alefetle b hükümetinin 80- e Yi aldığı kararı yalnız Türk ir. Lâkin Türkiye milleti değil, bütü kdi lar. kiye Delila visimler” nazi şeklini amı: ün nesiller ve şahsiyetler kaybolmuş “ lardır. Halbuki her ulusun ağa e şerefi bu temeller üzerine kurulmuş bulun * maktadır. Türkli âile, ei kullanımı; p- ailesinin t rice Bir Türkün kazandığı şöb' ret, onun şahsına münhasir oluyordu. | Mesela | bir zat, İsmet paşanın tarihçesi" ak isterse ancak bu yüksek şah siyetin Re ğe eser ile iktifa edecek, ve kendisinin s ve bu sü” lâlenin Türke ulusuna yaptir izmetler meçhul kalacaktır. Türkiye'de 1 ie Kek şanlı refli eserlef övğle Hakikat şei İranda ii ki, bu ihmalin men “ doğmuş ve İranm nüfuzu al bağimda Meler İşanlilir kaç iii evvel, e kanununu tanzim etmişti ile ulusu da bu irlâhatr yapmıf? muhtaçtır. er iki soyadını muha” aza ardır. Lâkin ani bir e kalliyet te kal tmektedir. şahsın kardeş e belli değil Çüm kü soyadı yı iki yıl içinde il tahriri yaj tahrire lâzım olan defter ve cetvel * leri hazırlıyorüz. Bu vesile ile kanunu da hazırlanmalı ve tatbika ko” nulmalıdır. eniş, derin, güzel, yüksek sl ve ulusal Türk dilini kurtar - m a: Ulusta güreyi, o oruncu yaşatan ancak ulusal dildir. Bu - nun içindir ki Atatürk bütün gön - lünün kültür denizinde kaynayan büyük savın enönünde koşarak onu bütün günüllerinin tüzün duygusu ile ve türeye bağlı bir Türk çocu - ğu olarak koruyorlar. İşkilim yok- Aur ki bu savı da kazandılar, ya - şattlar Şimdi ortada iki çarpışma var, bi- ri açık almla ve bütün ulusu! kin düşünenleri, bir de bu dili leyen büyük kalabalık yönelmiş gidiyor. Bunun ötesin - de geriye ve geçmişe bağlı kalma - da bir kazanç uman örümcek Irlar var ki iki de birde eylemi sını da bildirmek isteriz ki bu dil işi o gibi başının içi sarıklı beyin- siz ve duygusuzların elinde oyun- cak değildir. Bu apaçık, akarık bir iştir ki artık Oo (medresetinin ilâl ve idğamiyle, ölçüsü elif mik- darı olan gunnesiyle) yürümez . lduğu görünmiyerek Türkçe siapalarni diye Türk di - İiyle eylenenlere bu büyük ulusu kerdisini şaydırmağı çok i yi > uygunsuzluğun gerekliği yı Biz artık dilimiz ve ra için yesrebe gitmiyeceğiz. Kimseye neye ina - rıyorsun, niçin inanmıy: da Sn Bunda çek e mez Ancak yürüdüğümüz yolda | ek engel olmak isteyen kim mineli e Gül, El hu ve 5 gn olsun çekilmeyip geç- i kalmayız. Bunun | şu Türk kurtuluş igin binbir örneği vardır. Bun veya unu güç çıkmaz bir yol e susarlar; | Ba gibi Türk 'savının ne demek olduğunu Türk dönenmesinin ne gibi ülkülü Türk çocuklarının gü- reli eza derinleşip (o koştuğunu a yanlara söz anlataral ei kurunumuz (yoktur. üneşe tanuk kendisidir. İnan - mayan gözlerini ona çevirebilir . Yürüyen ulusun önüne dikilmek isteyen taşkın çayın (o toparladığı süprüntülere döner. Hem o kadar ileri giderek Türk anlatım yoktur. Türk dili ses düzenine bağlı, grameri ve kural- ları düzgür kendi başma buyuruk dipdiri bir dildir. Dilden beklenilen anlaşmak ve tad duymaktır. Türkçenin an- latamıyacağı bir düşünce ve duy- ğu olmadığı gibi bu sevimli dilin söyleniş ve yemen tad duy - mamak duy olma ka biz asa Bağ Bunun üzerine dilimizi öz var « lığmda anlamamak eyi hiç olmazsa susmayı seler — ne söyleyecek lk olmazdı. Türk dili bir varlıktır ki Türk il sunun tâ kendisidir. Onu sevmeli, söylemeli ve yazmalı, yoksa, öyle bilir bilmez yerinde olmıyan laf - ları sıralayarak eylenmek çok kı - ye bir iş olur ve karşılıksız ki . ene mebusu Ş. Aykut Üzel — Fzel. zen — İtina. Güvenç — rik Önü: rakki, Kuldaç — Da Yansımak — Taki etmek Orunç — Heyi Güre — ami | ln Sehir tiyatrosundâ “Darasız temsiller Belediye reisi Bay Muhiddin Ür tündağın karariyle yeni sene b8” $ından itibaren her Salı günü a# şamı Tepebaşı tiyatrosunda dra” z için yazılmış piyesler oynanacak tır. Ayrıca, Türk cild ve zührevi RE gi koruma kurumunu” azaları tarafından istifadeli kof” prim .verilecektir. 1 Ma n nun Salı akşamı oynanac nun adı “Zehirli Kucak;, yi ———— yenin vapur sesi r artnlı tacirler İstanbul de?” müdürlüğüne ie müracaat ederek, deniz yolar letme vapurlarınm sn yama. yz lemek üzere Bertına uğr X ğından şikâyet etmişlerdir. m ticaret müdürlüğü meseleyi tel lamıştır. a Deniz yolları işletmesi, v futınalı zamanlarda Bar! 7. e yapılamadığını b: ie âkadar tacirler mallarını KURUN BALOSİ KUPON: 37, fu kuponu kesip saklajı”” di 29-12- 934