ua 119Jd0g95. ng epurseze est Tus) “ULĞILAJAOS 1949 < Zerıg Turğı)19 114893 19)d9g9S UOpAYA9S Tr TU1SOJUNZ “119Jd9g95 yeyyur 1g 1314 *IZE9RATUI yezn numzos EpULyYEY 19J9J9S9U1 SYEGNZAALI UTSI 1890994119194 ep4ej ey8eg ueyyeLiyjeze TUMSAANŞ ULIEJUO “498 ya99J1p9 SARJI 19Y 319) -1pU9JH v 2u gere O :njyo4 Tezeu e “Iprejuesut ueJo 9391p 9A YOÂTIGEN hee gg — 86 — Koçi Bey risalesini yazdığı vakitler, Fran ve her zayıf hükümdar zamanında irtişa ve suistimal alıp yürüyordu. Fakat bu haller garp milletlerinin müte- madi terakkisine mani olamamış idi. Binâ- leri değildi. Bunlar olsa olsa bir devleti, aynı milletten diğer bir devlete yerini bırakmak üzere yikabilecek sebeplerdir. Hakikatte, bir milletin bir taraftan harsı- | nı ve medeniyetini ve'devletinin prensipleri- ni; yani teşkilatı esasiyesini, ve diğer ili Bir milletin harsı, ve medeniyet seviyesi -E OPAMAY BAlsJ 7d laEĞNI BARAN) WEP -reyn4 ouazn 1se9L1 unu oğnçi TesSJEJAL,, İİPEYNEUIZEA Jeyomâ EpeyKEs TdUT /Ç SA ay9Lijiposyeg UN -.pneaBng 1yeĞszeya ZIsURIğ u2Jo Suns Te -41 TuTyyoj UL42Z3) BPLISLJRA YI USE n9 un 61 Eros UYYIpJIp30d9p 1s9U1hd19) ULJeJeA dayzetu MOP 1OPAYYON 9M941yeU1 ng epunj -4ey J14EZ9) OPUIPT IUI UL19S9 TAV ““arpzaj$run? JPSYNSI BAJAJ 44 uap3 uepi WEJSİMEp YueasIPUTH U9pUN onandı. TYITEUZ 34 yoUeY TY9POYMANN 191211 -13uf U2yJON UEpUBÂSI Turp 114 9P 1481 PP -3141pesyeul. şiyye Tumappıs uye ng,, Sue) EYEYUTLU ŞI IGIğ dıey,jürep UeJo eli UUALIEY SA UrejSINI -edr 18TPTIPp? yigre) U9UAR UNEL1S 9AnuejsI mekrrue) apn A UEYEA “TI INPUNTEJAL,, *m3jsnuro TEA -ojy1y9 yeeoemu 2ABAJIJ UT y9U1131S03 nl -53 ourpesrur urULpOLIDNU ucumısnjAL,, irpzeA rejun$ ŞEJEJ - 2415ey epursejâes DUT g UlUTsau1appeynu! ULaS9 IDE “soueLunsnul s9snalğıoğ 519151) eşi s91,, veyo Sruyyıze4 uepuijele) muloul mnAng EE e “Tuejoddoğ J91AEX SA — 6 — —91— ri, Allamei Tusi, Uluğ beyk, Allamei zimali- şeri, Mir Ali Şir Nevai, Süleymani Bakirga- ni, Baber Mirza, Ebülgazi gibi nadirei asır- lar yetuşturkân Türkistan medreseleri ha- zırki gunda vakıfhor mütevelli ve müderris- atıl ve cahil baykuşlar uruni bulup kaldı- ar.,, Bu cümleler bizim şiyve ile bazı noktaları tavzih edilerek şu suretle ifade olunabilir: “Türkistan medreselerinde ; tedris ve ta- lim tertibi eski usulde olup şerh ve haşiyeler yun kavgaları da onların zihin ve dimağları- nı zehirlerler, istidat ve kabiliyetlerini harap ederler. Hakiki ulumu akliye (yani müspet. ilimler ihtiva eden ilimler zümresi) hadis ve tefsir ilimleri (yani doğrudan doğruya Kur' an ve sünnetin tetkiki), din ve şeriat ilir 'eri Türkistan medreseleri de bugün metrüktür veya bir isimden ibarettir.,, “Vaktiyle İbni sina, Farabi, İmami Bü- N KA Ge e e Tasa Julg SA deyu3g um3ap -310g 1STEN s79jJ49p Uyey 9J411e71S MEPUNİ -ny urumejasp YUTH 11g,, 1) 1041p WEZİIN sarpgağıuruye uapoLucuue4ag 11 ou3s 001-E1-0b e Zıun3lopeu ng “Sun x1esnur 34 Tü) ezeyeynur Tuneyis ulejsinreg 319f19Y91 -ypsı “ vepuyezez YogurED 'sonf 94SOML,, “Ipi $nuruhl -ng 991171 TUEZE 9UNSNSS991 UIZTUTSÂTLI <rjey 9pUaZN J142Z9) ULULEZ O EYIS9A Ng 9A öğ “e : 90 cı Anadolu şivesiyle tekrar ediyorum: “O vakitlerde Türkistan ölkesindeki Han ve Beyler kendi aralarında kavga ve ihtilaf halinde idiler; yurt ve eli yabancı düşman- ediyorlardı; hem halka, hakiki hali düşün- dürmez, vaziyetin ehemmiyetini anlatmaz, halkı iğfal ederlerdi; Türkistanda evliyalar saklı, onun için Ruslar onu alamazlar deyıp Sadedil halkı inandırır ve müdafaa işini ih- Aynı kitabın 54 üncü sayfasından Türkis” tan maarifini tarif eden şu cümleleri alıyo- rüm: Türkistanın medreselerinde tedris ve ta- lim terkibi eski usul bulup, şu - ruh ve hava- belen zihin ve dimağlarıni -... liler, istidat ve kabiliyetlerini harap iteler. Hakiki ulümu akliye, hadis ve tefsir ilimleri, din ve şeriat .ilimleri Türkistan medreselerinde bugünde metruk bulgan yaki fakat ismi ii kalgan- dır.,, Vaktiyle İbni sina, Bini İmamı Buk> “El TPUAY* e 1018 “ağumuna$ dUnAIZEA 1153 “noppür yin, Ti “tey nyuetisO “tp139p 438 11 eySEg Ups Mm il MERE “s9AMm TutusO,,. , gTUL 31NIGEYO TEİEISNUİ. ajasp. aa ei ELA RPM rünekep,, © © ap mungo. SrEyEpnu; TEYaU19YAg esmunjo sng -g989) 2495 119“a140g “1p113Op 1590195 19J49p o “mpumuyeu uYNIYEI Tns — 18 —87— yükselmekte ise, hükümet muvakkaten! fena da olsa o ancak milletin terakkisini gecikti- rebilir. Sonra « eyi bir hükümet gelince; mil ilet kaybettiği zaman telafi eyler. Avrupada XVI ıncı asırdan itibaren hal böyle. SİRAEER niden başlar, ve tevakkuf zamanını derhal telafi: ile, red icap eden seviyeye, az Za Hars ve ideiyeki gi millet i ise, kendine eyi hükümet temini ya metler ve ilde ez arızi olan hül ri ve ida? rölere ya milli hayatta çok mühimdir: dür ki, hakikatte Osmanlı tedenniyati Avrü- pa terakkiyatınm bir makes ve neticesinden